Ana Sayfa Blog Sayfa 520

Western Digital, geleneksel depolama anlayışının sınırlarını aşan yeni hard disk teknolojisini tanıttı

Depolama alanındaki teknoloji ve ürünleri ile adından sıkça söz ettiren Western Digital, yeni teknolojilerini kullanıcıları ile paylaşmaya devam ediyor. “Hard disk yeniden tasarlanıyor.” mottosu ile yeni bir duyuru yayınlayan şirket, HDD ReImagine etkinliğinde klasik hard disk teknolojilerinden farklı ve flash ile güçlendirilmiş yeni sürücü mimari teknolojisi OptiNAND’i tanıttı.

HDD ve Flash alanlarındaki inovasyonları ile öne çıkan şirket, kullanıcılarının karşısına OptiNAND teknolojisinin kullanıldığı yeni bir depolama mimarisi ile çıkıyor. Bu mimar ile hard diskler; iNAND yerleşik flash sürücüleriyle entegre olabilirken ve aynı zamanda optimize de olabiliyor.

Yapılan resmi açıklamaya göre bu sürücü mimarisinde üç aşamalı aküatör (TSA) ve HelioSeal teknolojilerini de barındırıyor. Depolama alanında sektörde ilk olan bu teknolojiler ile şirket, kullanıcılara ürün başına 2.2 TB alan sunabiliyor. Ek olarak şirket, ePMR teknolojisini de kullanarak kapasite kullanımlarını arttıracak. Böylelikle kullanıcılar, 2.2 TB‘ın daha da üstünde bir alana sahip olabilecek.

Sektörde yeni bir çağı başlattıklarını söyleyen şirket, belirli özel müşterilerine OptiNAND teknolojisine, dokuz diske ve ePMR flash ile geliştirilmiş 20 TB’lık alana sahip örnek sürücülerini gönderdiğini de aktarıyor.

IDC Hard Disk Sürücüleri Araştırma Direktörü Ed Burns, yaptığı açıklama ile Western Digital’in bu yeni altyapısı ile şimdilik daha çok kurumsal alana odaklandığını belirtiyor. Aynı zamanda Burns; AI, ML, blockchain, IoT, sensörler ve daha birçok teknolojinin artmasıyla birlikte, günümüzün veri büyümesini, özellikle de büyük ölçeklerdekini, depolamak ve korumak için yeni depolama inovasyonlarına ihtiyaç duyulduğundan şüphe olmadığını belirtiyor.

Dinçer Lojistik, teknoloji tabanlı atık yönetimi girişimi Fazla Gıda ile yaptığı iş birliğinin detaylarını paylaştı

Operasyonları, kaynaktan varacağı noktaya kadar en güvenilir ve en etkili şekilde gerçekleştirerek lojistik sektöründe haklı bir yer edinen Dinçer Lojistik; sektöre, topluma, ekonomiye ve çevreye değer katma misyonuyla Birleşmiş Milletler’in ‘2030 Sürdürülebilir Küresel Kalkınma Hedefleri’ kapsamında âtıl ürünlerin geri kazanımını sağlayan teknoloji platformu olarak çalışmalarını sürdüren Fazla Gıda girişimini de yaptığı melek yatırım ve lojistik alt yapısıyla destekliyor.

“Gıda sürdürülebilirliği sektör için önemli”

Dinçer Lojistik Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Dinçer, Fazla Gıda girişimine verdikleri desteğin sürdürülebilir ekonomiye katkı sağlayacağını söyledi. “Lojistik sektörü toplum ve çevre üzerinde önemli bir etkiye sahip. ‘Sürdürülebilir bir döngü yaratmak’ sektörde hızla benimsenen uygulamalar arasında yer alıyor. Dinçer Lojistik olarak biz de dünyanın geleceğini teminat altına almak adına döngüsel ekonomiye katkıda bulunmaya gayret ediyor ve sektöre yön verme misyonuyla çalışmalarımızı sürdürüyoruz.

Sektörün önemli konularından biri de lojistik hizmetlerde gıda sürdürülebilirliğini sağlamak. Bu sebeple Fazla Gıda’ya verdiğimiz desteği çok önemsiyoruz. Bu konuda sektörümüze, ekonomiye, çevreye, topluma yapacağımız katkının farkındalık oluşturacağına da inanıyoruz” dedi.

Mustafa Dinçer

Teknoloji tabanlı çözümlerle ‘2030 Sürdürülebilir Küresel Kalkınma Hedefleri’ne katkı

Fazla Gıda, 2015 yılında kurucuları Olcay Silahlı ve Arda Eren’in İklim Eylemi’ne yönelik teknoloji tabanlı bir girişim yaratma fikriyle ortaya çıkmış, 2016 Aralık ayında faaliyetlerine başlamıştır. Âtıl ürünleri ekonomiye, çevreye ve topluma kazandıran bir teknoloji platformu olan Fazla Gıda, gıda tedarik zincirinde oluşan gıda atığının 2030 yılına kadar %50 azaltılması için teknoloji tabanlı çözümler oluşturmak amacı ile kurulmuştur.

Özel sektörde konu üzerinde farkındalık yaratan, etki odaklı bir girişim olan Fazla Gıda, 2030 Sürdürülebilir Küresel Hedeflerine dikkat çekmeyi ve yeni girişimlerin oluşması konusunda örnek oluşturmayı amaçlamaktadır. Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) tarafından desteklenen Accelerate 2030 Hızlandırma Programı’na 9 etki odaklı girişimden biri olarak seçilen Fazla Gıda, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı tarafından organize edilen 2017 Cenevre Sosyal Fayda Zirvesi’nde Türkiye’den tek temsilci olarak yer almıştır.

Fazla Gıda’nın ayrıca, aralarında MIT Solve Sürdürülebilir Gıda Sistemleri kategorisi ve European Investment Bank Social Innovation Tournament birinciliği olmak üzere birçok uluslararası ödülü bulunuyor. Fazla Gıda, sağlayacağı sürdürülebilir finansman model geliri ile gıda atığını önleyen teknoloji çözümleri ve gıda bankacılığının gelişimine yatırım yapma vizyonu ile kurulmuş olup paydaşlarına iyi bir işten gelir elde etme imkânı tanımaktadır.

Paynet ve Mastercard, alışverişte limitin yetersiz kaldığı durumlar için Anında Dijital Kredi hizmetini duyurdu

Ödeme sistemlerinde Türkiye’nin öncü şirketi Paynet, kredi kartı limitinin tamamını alışveriş için kullanmaktan kaçınan ya da limit sorunu yaşayan tüketiciler için Mastercard’ın sunduğu kart saklama çözümü Masterpass teknik servis sağlayıcılığı ile bankalar tarafından sunulan Anında Dijital Kredi çözümünü kullanıcıları için hayata geçirdi. Paynet, Mastercard ile iş birliği sayesinde sunulan bu hizmet kapsamında tüketicilere anlaşmalı bankalar üzerinden anında dijital kredi imkanı sunuyor. Sadece birkaç saniye içinde ödeme imkanına kavuşan tüketiciler, alışverişlerini kesintisiz olarak tamamlamanın ayrıcalığını yaşıyor.

Masterpass’in teknik servis sağladığı Anında Dijital Kredi, tüketicinin kredi kartı limitini kullanmak istemediğinde veya kart limitlerinin yetersiz kaldığı anlarda devreye giriyor. Bu gibi durumlarda anlaşmalı bankalarla çalışan tüketiciler, online olarak kredi başvurusunda bulunup ödeme işlemini mağazada ya da uzaktan anlık olarak gerçekleştirebiliyor. Tüketicilerin, hiçbir şekilde bankaya gitmesine gerek kalmaması ya da ıslak imzalı sözleşmeye gerek duymadan elektronik ortamda sözleşme imzalayabilmesi Masterpass Anında Dijital Kredi çözümünün önemli bir avantajı olarak karşımıza çıkıyor.

Anında Dijital Kredi, iş yerleri için de önemli fırsatlar sunuyor. Paynet üye iş yerleri, Anında Dijital Kredi sayesinde tüketicisinin limitinin yetersiz kalmasından dolayı satış kaybı yaşamıyor. Ciroları ve ortalama sepet tutarları artıyor. Aynı zamanda ödeme deneyimini iyileştiren Anında Dijital Kredi, tamamıyla dijital, anlık ve birkaç saniye içinde ödemeyi tamamlama imkanı sağlıyor. Anında Dijital Kredi, 750 lira ve 30 bin lira arasındaki tüm işlemlerde kullanılabiliyor ve Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun düzenlemeleri doğrultusunda 36 aya kadar taksitlendirme yapılabiliyor.

Anında dijital kredi imkanı şimdi Türkiye’de!

Paynet CEO’su Serkan Çelik, ödeme sistemleri sektöründe, nakit akışının dijitalleştirilmesi alanında uzmanlaşmış bir finansal teknoloji şirketi olan Paynet’in alışveriş yolculuğunda ödeme sürecine yepyeni bir boyut kattığını vurguladı. Kartlı ödemeler sırasında müşterilerin sıklıkla limit sorunu yaşadıklarını ya da kredi kartı limitlerinin tamamını alışverişte kullanmaktan kaçındıklarını gözlemlediklerini belirten Çelik, bu nedenle yurt dışında başarıyla uygulanan hızlı kredi uygulamasını Türkiye pazarında da hayata geçirdiklerini söyledi.

Çelik, “Ağırlıklı olarak B2B2C pazarında faaliyet gösterdiğimiz için sepet ortalamamız sektör ortalamasının çok üzerinde. Bu durum alışveriş esnasında kart limitlerinin yetersiz kalması veya son tüketicinin limitini bu alışverişlerle doldurmak istememesi gibi sonuçlar doğuruyor. Biz de Paynet üye işyerlerimizin satışlarının kendi müşterilerinin kart limiti sıkışıklığı sebebi ile aksamaması ve sonuçta satış hacimlerinin artmasına yönelik yeni çözüm arayışlarına girdik. Kredi ürünü üzerinde çalışma yaptık ve sonuçta Mastercard iş birliğiyle Anında Dijital Kredi’yi geliştirdik. Paynet olarak kredi seçeneklerini kendi ekranlarımız üzerinden listeleyerek, tüketiciye bu ekranlardan seçtikleri krediyle alışverişlerini kesintisiz tamamlama ayrıcalığını sunuyoruz, işletmelerin de enerjilerini tahsilatlarına değil büyümelerine odaklamalarını sağlıyoruz” dedi.

Mastercard Türkiye ve Azerbaycan Genel Müdürü Yiğit Çağlayan da Anında Dijital Kredi hizmeti için şunları söyledi: “Mastercard olarak ödeme sistemlerindeki dijitalleşmenin yaygınlaşmasını çok önemsiyoruz. Ticari ödemeler segmenti de bu dönüşümün en önemli paydaşlarından. Türkiye’de 3 bini aşkın iş yerinde tüketicilerle buluşan çözümlerimiz, her geçen gün artarak kurumsal ödemeler alanında da ticari işletmelerin ihtiyaçlarını karşılıyor. Açık bankacılık ekosisteminin gelişimine ön ayak olacak bu tarz öncü servislerimiz ve hizmetlerimizle kullanıcıların finansal verilerini kendilerinin kontrolüne bırakıyoruz. Paynet ile gerçekleştirdiğimiz Anında Dijital Kredi hizmeti de bu misyonumuzla uyumlu olarak finansal teknolojiler pazarının derinleşmesi ve yaygınlaşmasında önemli bir rol oynarken, ekosistemdeki müşteri iş yerleri ile tüketiciler arasındaki güven ve müşteri deneyimini optimize ederek dijital ekonomiye katma değer sağlayacak. Türkiye’de açık bankacılık alanında sunduğumuz çözümlere yenilerini ekleyerek bu alanda liderlik ettiğimiz çalışmalarımızı sürdüreceğiz” dedi.

Mastercard’ın sunduğu kart saklama çözümü Masterpass teknik servis sağlayıcılığında sunulan Anında Dijital Kredi nasıl kullanılacak?

Tüketici, bir Paynet ekranı ya da Paynet’le entegre olan başka bir ekrandan talebini ileterek krediyi kullanabilecek. İster farklı bir ekranla entegrasyon ile işlemini yapsın isterse Payportal ekranlarını kullansın; her iki durumda da tüketiciye bir SMS gönderilecek. Gelen linke tıkladığında ortak ödeme ekranı açılacak. Bu ortak ödeme sayfasında işlem tutarı ve bankaların listesi görülecek. Tüketici, bankalardan birini tercih ederek kredi alternatiflerini görüntüleyecek. Bu aşamada açılan Masterpass ekranında sözleşme onayını vererek kredisini kullanacak. Böylece Anında Dijital Kredi sayesinde saniyeler içerisinde tüketici krediyi kullanarak alışverişini kesintisiz olarak tamamlayacak.

Siz ve arkadaşlarınız için ortak çalma listesi hazırlayan Spotify “Blend” tüm kullanıcılara açılıyor

Haziran ayının başlarında Spotify, sizin ve bir arkadaşınızın dinleme geçmişinizdeki şarkıları bir araya getiren ve paylaşılabilen bir çalma listesi olan Blend‘i tanıtmıştı. Dün yapılan açıklamayla, bu özelliğin birkaç değişiklikle birlikte tüm kullanıcılara sunulacağı duyuruldu.

Spotify, zevklerinizi daha da senkronize etmenize yardımcı olmak ve müzik uyumluluğunuzu test etmek için tüm dünyadaki Spotify Free ve Premium kullanıcılarına kişiselleştirilmiş deneyimi Blend’in beta sürümünü sunduğunu paylaştı. İki kullanıcının müzik zevklerini sadece kendileri için oluşturulmuş tek bir paylaşılan çalma listesinde birleştirmelerinin bir yolu olarak Blend çalma listelerini beta sürümde kullanıma sunan Spotify, şimdi bu deneyimi tüm kullanıcılarına açıyor.

Yeni özellikle birlikte Blend çalma listelerinde bazı değişiklikler olacak. İlk olarak, bir arkadaşınızla bir çalma listesi oluşturduğunuzda Spotify, size ve arkadaşınıza müzik zevklerinizin ne kadar yakın olduğunu gösteren bir eşleşme puanı oluşturuyor. Uygulamanın yıl sonu “Wrapped” özelliğinde olduğu gibi çalma listenize giren şarkılar ve sanatçılar hakkında eğlenceli ve paylaşılabilir bir hikaye de oluşturacak. Spotify ayrıca, oluşturduğunuz her çalma listesini kolayca tanıyabilmeniz için kapak fotoğrafını değiştirebilmenizi de mümkün kılıyor.

Blend çalma listeleri günlük olarak güncellenmelerinin yanı sıra, dinleyicilerin akışına göre şekillenerek uygulamanın kişiselleştirme yeteneklerini ortaya koyacak. Spotify Ürün Müdürü Arjun Narayen, Blend’in yalnızca bir çalma listesinden fazlası olduğunu ve çok kullanıcılı kişiselleştirme gerektiren, geliştirdikleri ilk ürünlerden olduğunu söyledi. Spotify’da senior mühendis olarak çalışan Jen Lamere ise, Blend’i eşsiz kılan özelliğinin, insanların ortak bir zemin bulmalarına yardımcı olması olduğunu belirtti.

Microsoft, Windows 11’in resmi çıkış tarihini duyurdu

Teknoloji devi Microsoft, en güncel işletim sistemi olan Windows 11 için geliştirmelerine devam ediyor. Büyük bir heyecan ile beklenen bu işletim sisteminin, ne zaman kullanıcılara dağıtılacağı merak konusuydu ancak Microsoft, kendi blog sayfası aracılığı ile Windows 11’in indirilebileceği tarihi paylaştı.

Microsoft paylaştığı blog gönderisinde Windows 11 için 5 Ekim tarihinde tüm kullanıcıların erişimine açılacağını belirtiyor. Sanal olarak gerçekleştirilen etkinlikte tanıtılan Windows 11, kullanıcılara tamamen yeni bir tasarım deneyimi sunuyor. Görev çubuğu, başlat menüsü ve mağazadaki büyük değişiklikler de Windows 11’in en dikkat çeken yenilikleri arasında.

Halen beta süreci devam eden Windows 11, 5 Ekim’den itibaren tüm kullanıcılar tarafından kullanılabilir hale gelecek. Microsoft’un Windows Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdürü Aaron Woodman yaptığı açıklamada, Windows 10 yüklü PC’lerin Windows 11’e ücretsiz yükseltme yapabileceklerini belirtti.

Tabii ki bu yükseltmeyi yapabilmeniz için bilgisayarınızın Windows 11’in minimum gereksinimlerini karşılaması gerekiyor. Açıklamasına ek olarak Woodman, Windows 11 ile ön yüklü olarak gelen bilgisayarların da artık satın alınabileceğini belirtti. Sonuç olarak bilgisayar üreticileri, Windows 11 için ne kadar hızlı davranırsa kullanıcılar da o kadar erken Windows 11 ön yüklü bilgisayarlara erişebilecek.

Sistem gereksinimlerini karşılayan tüm PC’ler, 2022’nin ortasına kadar yükseltmeyi ücretsiz bir şekilde gerçekleştirebilecek. Aynı zamanda Windows 11 ile birlikte sunulan ve oldukça dikkat çeken Android uygulama desteği, henüz beta kullanıcılarına dahi sunulmadı. Önümüzdeki aylarda test sürecinin başlayacağını belirten şirket, bu özelliği 5 Ekim tarihinde resmi Windows 11 sürümüne kullanıcıların erişip erişemeyeceği hakkında ise bir açıklamada bulunmadı.

Veri ve yapay zeka odaklı Databricks, 38 milyar dolar değerlemeyle 1,6 milyar dolar yatırım aldı

Veri ve yapay zeka odaklı Databricks, dün sabah yaptığı açıklamada 38 milyar dolarlık bir değerlemeyle 1,6 milyar dolarlık bir yatırım turunu kapattığını doğruladı.

Geçtiğimiz hafta Bloomberg, Databricks’in bu değerlemeyle yeni sermaye peşinde olduğu iddiasını ortaya atmıştı. Dün sabahki açıklamayla bu iddialar doğrulandı. Counterpoint Global tarafından yönetilen finansman turuna Baillie Gifford, UC Investments ve ClearBridge de katıldı. Yedi ay önce 28 milyar dolar değerlemeyle 1 milyar dolar yatırım aldığını duyuran şirket, yeni sermayenin ardından özel sermayesini 3,5 milyar dolara yükseltti.

Databricks CEO’su ve kurucu ortağı Ali Ghodsi, yeni sermayenin şirketinin pazar liderliğini güvence altına almasına yardımcı olacağına inandığını söyledi. Data ve AI şirketi Databricks, veri mimarisinin veri odaklı kuruluşlardaki popülaritesi hızla artmaya devam ederken veri ve yapay zeka için açık ve birleşik bir mimariye öncülük ediyor.

Bulutta modern bir Lakehouse mimarisi üzerine inşa edilen Databricks, veri ve yapay zeka için açık ve birleşik bir platform sunmak için en iyi veri ambarlarını ve veri göllerini birleştirir. Merkezi San Francisco’da bulunan şirket, Microsoft, Amazon, Tableau, Informatica ve Booz Allen Hamilton dahil olmak üzere yüzlerce küresel ortağa sahip.

Ali Ghodsi, “Yeni yatırım, Databricks Lakehouse Platformu için gördüğümüz hızlı benimseme ve inanılmaz müşteri talebinin bir yansıması ve endüstrinin ve yatırımcının vizyonumuza olan güveninin bir örneğidir” açıklamasında bulundu.

Ghodsi ayrıca, iyi sermayeli rakiplere karşı çıktığını ve fonların onlarla rekabet etmesini istediğini belirtti. Bugün dünyanın önde gelen yüzlerce kuruluşu Databricks Lakehouse Platformunu kullanıyor. Yeni finansman, şirketin devasa ve hızla büyüyen veri göl evi pazarında liderliğini hızlandırmak için kullanılacak.

Otonom kamyonlarla ABD’de dağıtım hizmeti veren Gatik, 85 milyon dolar yatırım aldı

Gatik, Kuzey Amerika’da otonom kasalı kamyon filosunu büyütmek için Koch Disruptive Technologies (KDT) liderliğindeki B serisi finansman turunda 85 milyon dolar yatırım aldığını duyurdu.

Mevcut yatırımcılar Innovation Endeavours, Witington Ventures, FM Capital, Dynamo Ventures, Trucks VC, ve Intact Ventures katılımlarıyla gerçekleştirilen yeni finansman turuyla birlikte şirket, bugüne kadar aldığı yatırım tutarını 114,5 milyon dolara yükseltti. Yeni finansman, Gatik’in dağıtımlarını hızlandırmasını sağlamak ve şirketin otonom B2B kısa mesafeli lojistikte pazar lideri konumunu güçlendirmek için kullanılacak.

Diğer otonom dağıtım şirketlerinden farklı olarak tüketicileri hedef almayan girişim, büyük dağıtım merkezlerinden perakende satış noktalarına yiyecek ve diğer ürünleri taşımak için otonom kamyonlarını kullanıyor. Şirket, perakende sektörü için kısa mesafeli ve işletmeler arası (B2B) lojistiğe odaklanarak, müşterilerinin tedarik zincirlerini uygun maliyetle optimize etmelerini sağladığını iddia ediyor.

Koch Disruptive Technologies Başkanı Chase Koch, “Gatik’in dönüşümsel otonom teknolojisi ve birinci sınıf ekibi, günümüzde tedarik zincirinin karşılaştığı en belirgin sorunları ele alarak B2B kısa mesafeli lojistikte standardı belirliyor” açıklamasında bulundu. Koch, şirketin Kuzey Amerika’da orta hizmet kamyon pazarı için otonom teknolojiyi ticarileştiren ilk şirket olacağına inandıklarını belirtti.

Gatik, Walmart‘ın Arkansas ve Louisiana’daki ve Loblaw Companies Limited için ise Ontario’daki pilot programlarının bir parçası olarak mal sevkiyatı yapıyor. Şirket ayrıca, 2023’ün başlarına kadar orta hizmet tipi otonom kamyonları seri olarak üretmek amacıyla 2020’de Isuzu ile bir üretim ortaklığı yapmıştı.

Bugünkü finansman duyurusu, Gatik’in Teksas’taki operasyonlarını birden fazla yeni müşteriyle halka sunmasıyla aynı zamana denk geliyor. Gatik kurucu ortağı ve CEO’su Gautam Narang, yeni sermayenin ardından faaliyetlerini geniş ölçekte ticarileştirmeye hazır olduklarını vurguladı.

TikTok’un çatı şirketi ByteDance, VR gözlük üreticisi Pico’u satın aldı

TikTok’un çatı şirketi olan ByteDance, kullanıcıları için yeni hizmetlerini ve gelişmelerini duyurmaya devam ediyor. VR gözlük üreticisi Pico‘yu satın aldığı dedikodularının artması sonrasında CNBC’nin haberine göre şirket bu haberi doğruladı. Böylelikle ByteDance’in sanal gerçeklik dünyasına resmen adım attığı doğrulandı.

Anlaşmöanın finansal şartlarını açıklamayan ByteDance, Pico’nun kapsamlı yazılım ve donanım teknolojilerinin yanı sıra ekibin yetenek ve uzmanlığının işe sanal gerçeklik alanına rahat bir giriş yapabileceklerini söyledi. Şirket, gelişmekte olan sanal gerçeklik alanına da uzun vadeli bir yatırım yapmayı düşündüğünü de belirtiyor.

En güncel sanal gerçeklik gözlüğü olarak tanınan Pico Neo 3 ile akıllara kazınan Pico, hem tüketici hem de profesyonel müşterilere hizmet sunuyor. IDC tarafından paylaşılan rapora göre şirket, Facebook bünyesinde bulunan Oculus ve Çinli şirket DPVR’ın ardından üçüncü en büyük VR gözlük üreticisi olduğu tahmin ediliyor.

Tüketici odaklı hizmet sunan şirket, ürünlerinde de bu deneyimi sunmaya özen gösteriyor. Şayet ki Neo 3 ile bu deneyimi fazlasıyla belirten kullanıcılar sadece Asya’da piyasada sürülmesinden şikayetçiydi. Bunun üzerine şirket Neo 3 Pro ve Neo 3 Pro Eye ile Kuzey Amerika ve Avrupa piyasasına açılacağını söylemiş ve faaliyet gösterdiği pazarı genişlettiğini bildirmişti.

TikTok ile Pico arasında ise herhangi bir iş birliğinin olacağı ise henüz beklenmiyor. Sosyal medyada paylaşılan bazı gönderiler, Pico’nun TikTok Effect House ile entegre olabileceğini söylüyor. Henüz net bir bilgi olmadığından konu hakkında ByteDance’ın duyurularını beklemek gerekiyor.

Bayer Türkiye’nin yeni CEO’su Ingrun Alsleben oldu

Bayer’deki kariyeri süresince birçok farklı ülkede görev alan ve yaşayan Ingrun Alsleben, iş yaşamına 1997 yılında şirketin Almanya’daki genel merkezinde başladı.

1999 yılında Bayer’in Çin’in başkenti Beijing’deki ofisine atanan Alsleben, 13 yıl boyunca Büyük Çin Bölgesi’nde, kurumsal hizmetler alanında ve şirketin Sağlık Ürünleri biriminde artan sorumluluklarla görevler aldı.

2005-2012 yılları arasında Bayer Hong Kong’da CFO’luk görevini yürüten Ingrun Alsleben, Hong Kong’da bulunduğu süre boyunca Hong Kong Alman Ticaret Odası’nın Başkan Yardımcılığını üstlendi ve Amerikan Ticaret Odası’nın Etkin Kadınlar Komitesi’nin jürisinde yer aldı.

2013’te Almanya’ya dönen Alsleben, Bayer AG’nin Bölgesel Koordinasyon birimi bünyesinde Latin Amerika, Afrika ve Orta Doğu Bölgesi’nin sorumluluğunu üstlendi. 2017 yılında sorumlu olduğu bölgelere Asya Pasifik de eklenen Ingrun Alsleben, bu süreçte bölgede Bayer’in çeşitli yönetim ve icra kurullarında görev aldı. 2017 yılında Bayer İtalya’ya CFO olarak atandı ve Ağustos 2021’e kadar bu görevini sürdürdü.

Ingrun Alsleben’in görevlerini devraldığı, 2014 yılından bu yana Bayer Türkiye’de CEO ve CFO görevini yürüten Hubert Braun, 30 yılı aşan Bayer kariyerinin ardından emekli oldu.

Portföy yönetim şirketi İş Portföy’ün yeni genel müdürü Burak Sezercan oldu

Değişen yatırımcı ihtiyaçlarını ve sürdürülebilirlik gibi yapısal dönüşüm alanlarını odağına alarak, konjönktürle uyumlu bir şekilde kurguladığı özgün ve tematik yatırım fonlarıyla dikkat çeken Türkiye’nin en büyük özel portföy yönetim şirketi İş Portföy’ün Genel Müdürlük görevine finans sektöründe 25 yılı aşkın bir tecrübeye sahip olan Burak Sezercan getirildi.

İş Portföy Yönetimi A.Ş.’ye Genel Müdür olarak atanmadan önce Türkiye İş Bankası A.Ş.’de Bireysel Bankacılık Pazarlama Bölümü Bölüm Müdürü görevini yürüten Sezercan, Türkiye İş Bankası A.Ş.’de ayrıca 1996 yılında Teftiş Kurulu Başkanlığı’nda Müfettiş Yardımcısı, 2005 yılında Risk Yönetimi Bölümü Müdür Yardımcısı, 2008 yılında Risk Yönetimi Bölümü Birim Müdürü, 2011 yılında Strateji ve Kurumsal Performans Yönetimi Bölüm Müdürü olarak çalıştı.

1996 yılında Boğaziçi Üniversitesi, Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü’nden mezun olan Sezercan, 2002 yılında City University Cass Business School (İngiltere) Bankacılık ve Uluslararası Finans alanında yüksek lisans programını tamamladı.

Profesyonel iş hayatı boyunca İş Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı A.Ş.’de (2009-2011), İş Girişim Sermayesi Yatırım Ortaklığı A.Ş.’de (2011-2013), Camiş Madencilik A.Ş.’de (2013-2014), Milli Reasürans A.Ş.’de (2014-2016), Anadolu Hayat Emeklilik A.Ş.’de (2016-2018) ve Türkiye İş Bankası A.Ş. iştiraklerinden Erişim Müşteri Hizmetleri A.Ş.’de (2016-2021) Yönetim Kurulu Üyesi olarak görev aldı.