Ana Sayfa Blog Sayfa 595

Vispera’nın kurucuları Aytül Erçil ve Ceyhun Burak Akgül, eşgüdümlü yönetim modeline geçti

Yapay görme ve makine öğrenmesi alanında geliştirdiği teknolojileri 22 ülkede, hızlı tüketim ve perakende sektörlerine çözüm olarak sunan ve Türkiye, Hindistan, Romanya, Birleşik Arap Emirlikleri, Brezilya, Almanya ve Polonya dahil birçok ülkede faaliyet gösteren Vispera, eş-CEO’ları Aytül Erçil ve Ceyhun Burak Akgül ile eşgüdümlü yönetim modeline geçti.

Vispera’nın büyüme gündeminde yurtdışına açılım ve bu açılımı destekleyecek finansman ve yatırım kaynaklarını araştırmak ve geliştirmek önemli bir yer tutuyor. Buna karşılık mevcut iş geliştirme, satış ve pazarlama, operasyon ve ürün geliştirme gündemleri de artarak sürüyor. Bu koşullar altında, iki kurucu Aytül Erçil ve Ceyhun Burak Akgül kendi aralarında, pozisyonlarından bağımsız yürüttükleri eş güdümlü yönetim ilkesini resmi olarak yeni bir modele geçirme kararı aldı. Bu çerçevede Aytül Erçil yurtdışı açılım ve yatırım temalarına odaklı Eş-CEO olarak konumlanırken Ceyhun Burak Akgül de mevcut is potansiyelini artırma, organizasyonun evrimi, satış ve ürün stratejisi alanlarından sorumlu Eş-CEO olarak görev alıyor.

Konuyla ilgili değerlendirmede bulunan Vispera eş-CEO’larının görüşleri şöyle;

Vispera Eş-CEO’su Aytül Erçil: “Organizasyonel yapılanma ve büyüme gündemimize paralel olarak geliştirdiğimiz yapay zeka ürünleri ve hedeflerimiz, tüm dünyada gördüğümüz ilgiyi artırıyor. Bu ilgiden de güç alarak 2021’de daha etkili ve daha görünür olmamızı sağlayacak fırsatlar yakalayacağımıza inanıyoruz. Bu fırsatları değerlendirerek küresel bir teknoloji şirketi olma hedefimize bir adım daha yaklaşacağız.”

Vispera Eş-CEO’su Ceyhun Burak Akgül: “Vispera, organizasyonunu organik olarak evrimleştiren bir kurum, o nedenle gelişen ve farklılaşan ihtiyaçlara göre değişimler her zaman mümkün. Ancak yakın zamanda (2021 senesi içerisinde) başka radikal değişiklikler öngörmüyoruz.”

Çeşitlilik ve katılımcılık ilkesine özen gösteren Vispera’nın 112 çalışanından 43’ü kadın. Yönetici, direktör ve üst düzey pozisyonlardaki cinsiyet dağılımında kadınların oranı ise yüzde 30.

2020 yılını organizasyonel büyüme ve yeniden yapılanma yılı olarak geçiren Vispera, pandemide sağladığı istihdamı yüzde 30 artırarak şirket içindeki yapılanmasını yeniden oluşturdu.

Geliştirdiği yapay zeka ürünleri ile tüm dünyada artan bir ilgiyle karşılaşan Vispera, küresel bir teknoloji şirketi olma hedefine hızla yaklaşıyor.

Güvenli kodlama eğitimi veren Macaristan merkezli Avatao, 212’den yatırım aldı

Gerçek hayat senaryolarını kullanarak yazılım geliştiricilerine ve teknoloji çalışanlarına yönelik güvenli kodlama eğitimi veren Avatao, ilk turda yerli risk sermayesi şirketi 212‘den bir yatırım aldı.

Avatao iki girişimci Gábor Pék ve Mark Felegyhazi tarafından 2014 yılında Macaristan’da kuruldu. Avatao, aldığı bu yatırımı Avrupa ve ABD’de pazarına giriş için kullanacak. Ayrıca, güvenli kodlama eğitim kitaplığını genişletecek. Girişim bugüne kadar 2017’de 200 bin dolar ve 2018’de 900 bin dolar olmak üzere toplamda 1.1 milyon dolar yatırım aldı. Bu yatırım turunun da 1 milyon doların üzerinde olduğunu tahmin ediyoruz.

Birçok sektördeki yüzlerce binlerce şirket kritik süreçlerini dijitalleştirmek için buluta geçme noktasında hızla yarışıyor. Günümüzün şirketleri ve son kullanıcıları, sosyal ve finansal refahı korumak için güvenli tutulması gereken kritik özel bilgilerini çevrimiçi dünyaya aktarıyor.

İnternet çağının başlangıcından bu yana, bir bilgisayar ekranının arkasına saklanan isimsiz hackerlar, bu dünyanın içine sızarak dijitaldeki tüm verileri tehlike altına soktu. Bunun sonucu olarak da kurumların ve kişilerin; güvenli çevrimiçi sistemler arayıp bu yapılara ulaşması artık kaçınılmaz bir gerçek oldu.

Avatao, özellikle geliştiricilerin güvenli kodlama ilkelerini içselleştirmeleri için eğlenceli ve pratik odaklı eğitim çözümleri tasarlıyor. Bu işin hem sıkıcı olmasını engelliyor hem de olabilecek tüm senaryolara karşı özel eğitimler sunuyor. Avatao, kuruluşların geliştiricilerinin kendi becerilerini geliştirmelerine, daha güvenilir sistemler oluşturmalarına, hizmetlerini iyileştirmelerine ve büyük para cezalarının yanı sıra iş kayıplarını önlemelerine yardımcı oluyor.

Avatao’nun amiral gemisi ürünü, geliştiricilerin senaryodan sonra senaryolarla mücadele etmesine yardımcı olarak adım adım talimatlar ve paralel olarak konuşmalı bir öğrenme arayüzü sağlıyor. Senaryolar, müşteri olan kuruluşun özel kullanım durumu ve teknoloji yığınına göre özelleştirilebilen tüm öğrenme modüllerini oluşturuyor. Geliştiriciler; eğlenceli bir şekilde, sızma saldırıları, siteler arası komut dosyası oluşturma, bozuk kimlik doğrulama sorunları veya yapılandırma sorunları gibi en yaygın güvenlik sorunlarından bazılarına karşı hareket etmenin yollarını öğreniyor ve üçüncü taraf güvenlik açıkları, API ve akıllı sözleşme güvenliğini sağlıyor.

212’nin yaptığı açıklamada: “Bugünlerde son derece önemli olan güvenlik konusunun ötesine baktığımızda, 212 olarak Avatao’nun hem kurumsal hem de bireysel düzeyde profesyonel büyümeyi nasıl sağladığını takdir ediyoruz.”

Mobil sadakat uygulaması Hopi CEO’su Yalın Özcan oldu

Türkiye’de mobil sadakat uygulamaları sektörünün lideri Hopi’de üst düzey bir atama gerçekleşti. Geniş üye marka koalisyonu ve 10 milyonu aşkın kullanıcısı ile perakende sektörünün dinamiklerini değiştirmeye devam eden Hopi’nin CEO’su Yalın Özcan oldu. Özcan, ödeme sistemleri, sadakat programları, telekom, kurumsal satış, pazaryeri ve startup alanlarındaki 21 yıllık deneyimiyle Hopi’nin Fintek alanındaki dönüşüm yolculuğuna liderlik edecek.

2015 yılında kullanıcısıyla buluşan ve bugün Türkiye’de her 8 kişiden birinin üye olduğu Hopi’de önemli bir bayrak değişimi yaşandı. Boyner Grup’un Hopi’yi müşteri ihtiyaçlarını 360 derece karşılayacak bir “SuperApp”e dönüştürme vizyonuna Yalın Özcan liderlik edecek. Nisan 2021 itibariyle Hopi CEO’su olarak görevine başlayan Yalın Özcan, Hopi üyelerinin alım gücünü katlayan özgün iş modelinin geliştirilmesine ve Hopi’nin Fintek alanındaki liderlik vizyonuna odaklanacak.

2000 yılında Pamukbank’ta sistem analist olarak iş hayatına başlayan Yalın Özcan, ardından IBM Türkiye’de danışman olarak görev yaptı. Garanti Ödeme Sistemleri ve Visa Türkiye’de yöneticilik deneyimlerinin sonrasında Turkcell’de Ticari Pazarlama ve Perakende Yönetimi Bölüm Başkanlığı görevini yürüten Özcan, daha sonra Akbank’ta Ödeme Sistemleri Bölüm Başkanlığı yaptı.

2017 yılında San Francisco’ya yerleşerek bir Fintech start up’ı olan MyGini’de CPO olarak çalışan Yalın Özcan, 2019 başında Türkiye’ye dönerek Vodafone Kurumsal Satış Direktörlüğü, Vodafone Elektronik Para ve Ödeme Hizmetleri A.Ş., Vodafone Finansman A.Ş. ve Vodafone Sigorta Aracılık Hizmetleri A.Ş. Yönetim Kurulu üyelikleri ve Pazaryeri Direktörlüğü görevlerini yürüttü.

Elbruz Yılmaz: “Yasal düzenlemeler konusundaki deneyim ve uzmanlığımızı paylaşmaya hazırız”

Ödemelerde kripto varlıkların kullanılmamasına dair yönetmelik Resmi Gazete’de yayımlandı. Gelişmeyle ilgili görüşlerini açıklayan Bitpanda Türkiye ve MENA Yönetici Direktörü Elbruz Yılmaz, yasal düzenlemelere uygunluk konusunda oldukça deneyimli olduklarını, yerel yönetmeliklere uygunluk sağlamanın yanı sıra küresel disiplinlerini ve şeffaflık, güvenlik ve sorumluluğa verdikleri önemi sürdürmek için gerekli önlemleri alıp gerekli yatırımları yapmaya devam edeceklerini ifade etti.

Yılmaz, yasa yapıcılarla işbirliği içinde olmak ve kendilerini güvenliğin yanı sıra kişisel sorumluluk sağlayan bir biçimde konumlandırmak istediklerini vurguladı. Yılmaz, “Bitpanda olarak, müşterilerimiz için en güvenli, en hızlı ve en şeffaf hizmetleri sunmak için teknoloji ve yasal düzenleme süreçlerimize sürekli olarak yatırım yapıyoruz. Avrupa’nın birçok ülkesinde yasal düzenlemelere tabi finansal bir kuruluş olarak, yasal düzenlemeler konusundaki deneyim ve uzmanlığımızı, faaliyet gösterdiğimiz her pazarda yetkililerle paylaşmaya hazırız” dedi.

Yılmaz, açıklamasında şunları söyledi, “Türkiye, dünyanın en canlı kriptopara piyasalarından biri. Hızla büyüyen bu piyasaya 2020 yılında giriş yapan Bitpanda, şimdiden önemli bir aşama kaydetti. Türkiye’de kriptopara sektörüne yönelik düzenleme merakla beklenirken, Bitpanda da, piyasadaki diğer büyük oyuncular gibi, piyasanın daha da büyümesini sağlayacak düzenleyici bir çerçevenin geliştirilmesini destekliyor. Merkez Bankası ve diğer yetkililerin Türkiye’de kripto para birimi sektörünün bir yönetmeliğe ihtiyacı olduğu yönünde yakın zamanda yaptığı açıklamalar sonucu, Merkez Bankası’nın bugün yayınladığı yönetmelik sürpriz olmadı. Bu Yönetmelik ne anlama geliyor? Kripto para işlemleri yasaklandı mı? Hayır. Yönetmelikte ana hatlarıyla, kripto varlıkların “ödeme hizmetleri” sağlamak için kullanılamayacağı ve kripto varlıklara ilişkin alım-satım, saklama, transfer veya ihraç hizmetleri sunan platformlara veya bu platformlardan, Türkiye’de bulunan “ödeme kuruluşları ve elektronik para kuruluşları” kullanılarak kaynak transferine aracılık yapılmasına izin verilmeyeceği ifade ediliyor. Buna karşılık, Ödeme Hizmetleri Kanunu veya bu yönetmelik kapsamında, genel olarak kripto varlık alım-satımına aracılık eden platformlara ilişkin herhangi bir düzenleme yapılmamış olup, bu kapsamda, bu tür platformların kripto varlık alım-satımına aracılık etmesi yasaklanmamıştır.”

Ayrıca “Türkiye’deki kullanıcılar, kriptopara birimi borsalarına para yatırmak ve çekmek için banka EFT’si ve havalesi kullanabiliyorlar. Türkiye’nin önde gelen bazı bankalarıyla güçlü bir işbirliği içinde olan Bitpanda, faaliyetlerini olağan biçimde sürdürmekte olup, platformumuz üzerinde EFT ve havale ile para yatırma ve çekme işlemleri yapılabilmektedir.

Yasal bir çerçeve oluşturmak, Türkiye’nin dünya genelindeki öncü konumunu güçlendirip, müşterilerin bu varlık sınıfına yatırım yapması için daha güvenli bir ortam oluşturacaktır. Bitpanda olarak, her türlü düzenleyici çerçevenin, devletlerin yenilikçi finans teknolojisi şirketlerine yol açma konusundaki kararlılık ve ilgisinin göstergesi olduğunu düşünüyoruz. Düzenlemelerin de teknolojilerin gelişimine ayak uydurabilecek hızda ve esneklikte geliştirilmeleri gerekiyor, bu durum özellikle Blockchain / Kripto Para Birimleri gibi yeni teknolojiler için daha da geçerlidir.

Türkiye, dünyanın en gelişmiş bankacılık ve finans teknolojileri ekosistemlerinden birine sahip. Ülke ekonomisi, pandemi ve önceki küresel kriz dönemlerinde ne kadar dirençli olduğunu ortaya koydu. Kripto varlık sektörünün Türkiye finans teknolojileri ekosisteminin en önemli etkenlerinden biri olduğunu düşünüyoruz. Beklentilerimiz ve düzenleyici kurumlarla yaptığımız görüşmeler, Türkiye’de kripto varlık sektörünün gelişimini destekleyecek bir dizi kapsamlı yönetmelik üzerinde çalışmaların devam ettiğini gösteriyor. Bu yönetmeliklerin ne zaman ve nasıl ilan edileceğini görmeyi sabırsızlıkla bekliyoruz. Yasal düzenlemelere uygunluk konusunda oldukça deneyimliyiz ve yerel yönetmeliklere uygunluk sağlamanın yanı sıra şeffaflık, güvenlik ve sorumluluğa verdiğimiz önemi sürdürmekiçin gerekli önlemleri alıp gerekli yatırımları yapmaya devam edeceğiz.” dedi.

Depo ve tedarik zinciri yönetimi sunan yerli girişim Logiwa, 8.5 milyon dolar yatırım aldı

Depo yönetim sistemi çözümü sunan yerli girişim Logiwa, yeni turda Valor Siren Ventures, Spider Capital, Runway Venture Partners, Launch Capital ve Otimo Retail’in katılımıyla 8.5 milyon dolar yatırım aldı.

Bu yatırımla birlikte girişim, bugüne kadar toplamda 13.1 milyon dolar almış oldu. Ayrıca Valor Siren Ventures‘ın ortağı ve fon Yöneticisi Jonathan Shulkin de şirketin yönetim kuruluna katılacak.

2017 senesinde Revo Capital’den Kuzey Amerika pazarında büyümek icin ilk yatırımını alan ve tamamen SaaS olarak hizmet veren Logiwa, 2016 yılında çalışmalarına Chicago’da başladı. Logiwa pazarda online perakende depo yönetimi ve sipariş hazırlama fonksiyonları ile öne çıkarken teknolojisinin getirdiği entegrasyon kabiliyetlerini de maksimum seviyede kullanan girişimlerden biri olarak gözümüze çarpıyor.

Pandemi ile birlikte tüketiciler, karantina sürecinde online satın almaya yöneldi ve dolayısıyla online satışlarda çok ciddi artışlar oldu. Siparişler arttıkça birçok marka, depo yönetim sistemini kontrol altına almakta zorlandı ve kendi içlerinde yoğun işlerden ötürü bir karışıklık yaşadı. Logiwa sunduğu depo yönetimi çözümü ile bu sorunu ortadan kaldırmak için çalışmalarını hız kesmeden sürdürdü.

Logiwa CEO’su Erhan Musaoğlu, “Şirketler artan siparişleri yönetmek ve yeni esnek çözümler aramak için mücadele ederken, Logiwa Cloud Fulfillment Platform tarafında müşterilerden ciddi bir talep artışı gördük. Sunduğumuz çözüm neticesinde yeni müşterilerimizin yüzlerinde; otomasyon kuralları eklemenin ve mevcut personel ile iki kat daha fazla sipariş gerçekleştirmenin ne kadar kolay olduğu mutluluğunu görünce, biz de onlardan daha çok mutlu oluyoruz.” dedi.

Jonathan Shulkin ise: “Çevrimiçi siparişlerdeki yüksek artış ile şirketler, teslimat deneyimlerini ve operasyonlarını geliştirmek yeni çözümler aradı. Bu müşterilerin ihtiyaçlarını karşılayan Logiwa, onların geleceklerini şekillendirerek yüksek hacimli sistemler sunuyor.”

Paribu CEO’su Yasin Oral: “Bu yönetmelik, sadece ödeme ve elektronik para kuruluşlarına yöneliktir.”

30 Nisan 2021 tarihinde yürürlüğe girecek olan ilgili yönetmelik yalnızca ödeme ve elektronik para şirketlerine yöneliktir.

Paribu gibi kripto varlık işlem platformları ise bu kapsamın dışındadır. Paribu kullanıcıları mevcut düzendeki gibi TL yatırma çekme işlemlerini tüm bankalar üzerinden gerçekleştirebilecektir.

Konuyla ilgili açıklama yapan Paribu CEO’su Yasin Oral, “Kripto varlık ekosisteminde elektronik para kuruluşları üzerinden yapılan işlemlerin oranı bankalara oranla hayli düşük. Kullanıcı yönelimi daha ziyade bankalar üzerinden işlem yapmak şeklinde. Yönetmeliğin dayanakları henüz açıklanmadığı için uzun vadedeki etkileri hakkında yorum yapmak doğru olmaz. Bu yönetmeliği kripto varlık piyasasının regüle edilmesi çerçevesinde değerlendirmemek gerekiyor. Bu yönetmelik, sadece ödeme ve elektronik para kuruluşlarına yöneliktir.” dedi.

BtcTurk CEO’su Özgür Güneri: “Düzenleme kripto varlıkları değil ödeme sistemlerini etkiliyor”

Türkiye’nin ilk, dünyanın ise dördüncü kriptopara alım satım platformu BtcTurk’ün CEO’su Özgür Güneri ve BtcTurk Yönetim Kurulu Üyesi Bora Oruç; Merkez Bankası tarafından, ödemelerde kripto varlıkların kullanılmamasına dair, Resmî Gazete’de yayımlanan yönetmeliğe istinaden değerlendirmede bulundurdu.

Güneri: “Kripto varlıklara ilişkin olumsuz bir düzenleme beklemiyorum. Bu sektörün çok daha büyüyebileceği, Türkiye’nin küresel anlamda bu işte güç olabileceği ve markalar çıkarabileceği bir fırsat var.”

Güneri; “Merkez Bankası tarafından yapılan açıklamanın özüne baktığımızda söz konusu düzenlemenin; kripto varlıklara yönelik değil, ödeme sistemleri ve ödeme kuruluşlarını düzenleyen Merkez Bankası’nın bu alana ilişkin attığı bir adım olarak değerlendirilmesi gerektiğini düşünüyorum. BtcTurk olarak Bitcoin’in bir ödeme sistemi olması veya kriptoparaların dünyayı inanılmaz değiştirmesi gibi bir beklentimiz hiçbir zaman olmadı. Bundan dolayı ödeme sistemlerine yatırım yapmadık. Bunun ana nedeni; başta Bitcoin olmak üzere diğer alt coinleri de yeni birer internet üzerinde proje web sitesi, uygulaması gibi görüyor olmamız. Aralarından eminim çok başarılı olanları çıkacak. Genel olarak bakıldığında Bitcoin’in ve kriptoparaların sunduğu değer önerisi çok daha fazla. Türkiye’de de çok verimli çalışan TL ile çok hızlı bir ödeme altyapısı var. Bir yandan elektrik para kuruluşları son yıllarda özellikle çok başarılı işler yaptılar. Bizim de iş birliği içerisinde olduğumuz farklı kurumlar var. Onlar fintech alanında bu açtıkları yol ile hem kullanıcı tarafında fayda sağlıyor hem de ülkeye yabancı yatırım çekiyorlar. Bu açıdan onların yaptığı işleri çok başarılı buluyorum” dedi.

Düzenleyici otorite açısından ise iki farklı başlığın gündeme gelebileceğini belirten Güneri; “İlki bu kuruluşlar halihazırda fintech ruhuyla çalışıyorlar. Yepyeni bir alanda birçok farklı hizmeti ve ürünü geliştirmeye çalışıyorlar. Bizim gibi platformlar da benzer bir süreçten geçiyor. O yüzden bu adımın, kripto varlıklara ilişkin genel düzenleme henüz netleşmeden, regüle kurumların bu taraftaki faaliyetlerini en azından bir süre bekletmek amacıyla atıldığı görüşündeyim. Türkiye’de orta ve uzun vadede kripto varlıklara ilişkin olumsuz bir düzenleme de beklemiyorum. Bu sektörün çok daha büyüyebileceği, Türkiye’nin küresel anlamda bu işte güç olabileceği ve markalar çıkarabileceği bir fırsat var. Dolayısıyla önümüzdeki dönemde, bankalar, elektronik para kuruluşları veya farklı finansal kuruluşlarla birçok iş birliğine açık bir noktaya geleceğimize inanıyorum. O günde kadar da mevcut kullanıcılarımızın BtcTurk’e para yatırıp çekerken, kripto para alım satımı yaparken veya saklarken hayatlarını değiştirecek bir durum öngörmüyoruz. Banka hesaplarımızdan bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da 7/24 Türk Lirası yatırıp çekebilecekler. Düzenlemenin ana yaklaşımı ödeme kuruluşları üzerinden… Merkez Bankası tarafından atılan bu adımın; kullanıcılar açısından yatırım stratejileri değiştirecek bir gündem olarak değerlendirmiyorum. Hatta önümüzdeki dönemde kripto varlıkların genel çerçevesinin olumlu yönde netleştirileceğine inanıyorum. Bu taraftaki adımlarla, regüle finansal piyasalar ve yeni gelişen piyasalar arasında sektörü büyütecek nasıl şeffaf ve sağlıklı bağlar kurulacağını ilgili tüm sektörlerle beraber geliştirebileceğimizi düşünüyorum” değerlendirmesinde bulundu.

Bora Oruç: “Kriptopara platformları olarak devletin sermayesi, çalışanı, faaliyet ve çalışma esaslarıyla düzenlediği platformlar haline gelmek istiyoruz.”

BtcTurk Yönetim Kurulu Üyesi Bora Oruç da şöyle dedi: “Özellikle kripto varlık piyasasına, platformlarımıza ilişkin negatif bir düzenlemeyi beklemiyorum. Tabii ki düzenlemenin olması gerekiyor. Regülasyonun gelmesi piyasadaki gürültüleri, haber kirliliğini de engelleyici bir unsur olacaktır. Kriptopara platformları olarak devletin sermayesi, çalışanı, faaliyet ve çalışma esaslarıyla düzenlediği platformlar haline gelmeyi her türlü istiyoruz. Biz zaten BtcTurk olarak düzenlenmiş bir platform nasıl olması gerekirse bu yönde çalışmalarımızı yapıyoruz. Hatta regülasyona ışık tutacak uygulamalarımız var. Burada yatırımcıların olabildiğince sakin olmaları, bilgi kaynaklarını doğru seçmeleri gerektiğini düşünüyorum.”

Narkasa CEO’su Erdal Kaya: “Kripto para borsaları ve kripto varlıklarla ilgili bir yasak söz konusu değil”

16 Nisan 2021 tarihli 31456 Sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan yönetmelikte kripto paralar, “Kripto varlık, dağıtık defter teknolojisi veya benzer bir teknoloji kullanılarak sanal olarak oluşturulup dijital ağlar üzerinden dağıtımı yapılan, ancak itibari para, kaydi para, elektronik para, ödeme aracı, menkul kıymet veya diğer sermaye piyasası aracı olarak nitelendirilmeyen gayri maddi varlıktır” şeklinde tanımlandı.

Bu tanımlamanın Merkez Bankası tarafından ilk kez yapıldığını aktaran Narkasa CEO’su Erdal Kaya, “2021 yılında resmi makamların kripto paralar üzerine ciddi çalışmaları olduğunu görüyoruz. Bu çalışmaların yasaklamaya yönelik değil, yasal bir zemin oluşturmaya yönelik olduğunu söylemek mümkün. Bugünkü kararın kripto paralar için önemli bir eşik olduğunu görüyoruz. Merkez Bankasının ilk kez kripto paraları tanımlaması çok önemli” ifadelerini kullandı.

“Kripto paralarla ticaret yasaklanmadı”

Yayınlanan yönetmelikle ilgili kafa karışıklığı yaşandığını belirten Erdal Kaya, “Borsamızın destek ekibine yöneltilen sorularda ve bazı sosyal medya paylaşımlarında “kripto para borsalarının kapandığı veya kripto varlıkların yasaklandığı” yönünde yanlış bir algının oluştuğunu gördük. Bu yönetmelik Merkez Bankası’nın yönetmeliği olduğu için Merkez Bankası’na tabi bankaları ve dijital ödeme platformlarını ilgilendiriyor. Genel ticaret açısında herhangi bir sorun teşkil etmiyor ve bir yasak söz konusu değil. İsteyen direkt cüzdan transferi ile kripto para ödemesi almaya devam edebilir, bunu engelleyen bir durum yok.” dedi.

“Kripto para borsaları ve kripto varlıklarla ilgili bir yasak söz konusu değil”

Yönetmeliğin dayanak maddesinde de belirtildiği üzere yapılan düzenlemenin ödeme ve elektronik para kuruluşlarına yönelik olduğunun altını çizen Erdal Kaya, “Düzenlemenin kripto paraların alım satımına aracılık hizmeti veren kripto para borsalarıyla bir ilgisi yoktur. Aynı şekilde söz konusu yönetmelikte kripto varlıkların yasaklandığına dair herhangi bir ifade de yoktur. Yönetmelikte sadece ödeme ve elektronik para kuruluşlarının kripto varlıkları doğrudan veya dolaylı kullanımı yasaklanmış, bu doğrultuda bu kuruluşların kripto para borsalarına aracılık hizmeti sunamayacağı belirtilmiştir. Narkasa’nın da herhangi bir ödeme ve elektronik para kuruluşu ile doğrudan veya dolaylı bir ilişkisi bulunmaktadır. Kullanıcılarımız işlemlerine güvenle devam edebilir.”

Bakanlık kripto para borsalarına kullanıcı verilerini istemişti

Nisan ayının ilk günlerinde Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın, Türkiye’de işlem yapan kripto para borsalarına bir tebligat göndererek tüm kullanıcılarının verilerini istediğini belirten Erdal Kaya, “Bakanlık kullanıcıların TC kimlik numaraları, cüzdan numaraları, kayıt tarihleri ve Türk Lirası cinsinden hesapların değeri istenmişti. Bu Türkiye’de regülasyonların uygulanması noktasında önemli bir adımdı. Bugün yapılan düzenlemenin de kripto paralara yönelik vergi ve yasallaşması konusunda zemin hazırlamaya yönelik olduğunu belirtebiliriz. Biz Narkasa olarak ilk günden itibaren olası tüm yasal düzenlemelere ve regülasyonlarla göre hazırlığımızı yaptık” dedi.

PCI Checklist, Edinim Güvenlik Taraması ile uzaktan üye işyeri kazanma sürecini 5 dakikaya indiriyor

PCI Checklist tarafından geliştirilen Edinim Güvenlik Taraması şirketlerin uzaktan üye işyeri edinimini güvenli ve hızlı hale getiriyor. Uzaktan müşteri edinimiyle şirketlerin 100 dolara mal olan ve 6 güne kadar uzayan süreci yüzde 90 oranında azalttığını belirten PCI Checklist Kurucu Ortağı Kıvanç Harputlu, “Bu süreçte bireylerin yanı sıra üye işyeri edinimi de çok önemli. Bu ürünümüzle şirketlere üye işyeri edinim sürecinde, başvuran kurumun anatomisini 5 dakika gibi çok kısa bir sürede ortaya çıkarıyoruz. Böylece şirketlerin riskini azaltıp müşterilerine de çok hızlı bir şekilde hizmet vermesini sağlıyoruz” diyor.

Türkiye’deki başta finans kuruluşları olmak üzere birçok şirket, uzaktan müşteri ediniminin başlayacağı 1 Mayıs 2021 tarihini bekliyor. Şirketlerin bugüne kadar fiziki olarak müşterileriyle yaptıkları işlemleri online hale getirecek olan uzaktan müşteri edinimi hem kurumlara hem de müşterilere zaman ve maliyet faydası sağlayacak. Ancak bu yeni dönem, uzaktan müşteri edinecek kurumların da teknolojik olarak bu sürece hazır olmalarını gerektiriyor.

Verisk Financial’a göre, geleneksel edinim süreci şirketlere 35 ile 100 dolar arasında bir fiyata mal oluyor ve 6 güne kadar uzayabiliyor. Uzaktan üye işyeri edinimiyle maliyeti yüzde 90 oranında, süreyi de 5 dakikaya indirmek mümkün. Şu sıralarda şirketler, büyük bir hızla hem müşteri memnuniyetini hem de güvenliği üst düzeye çıkaracak altyapı yatırımlarını sürdürüyor.

Bugüne kadar 4 bin 300’den fazla kuruma müşteri ediniminde güvenlik hizmeti sunan PCI Checklist de bu dönemde özellikle yeni üye işyeri edinimi için şirketlere ciddi bir destek sunuyor. PCI Checklist Kurucu Ortağı Kıvanç Harputlu, oldukça büyük bir avantaj sağlayacak olan uzaktan müşteri ve üye işyeri ediniminin gerçek bir faydaya dönüşmesi için kurumların çok iyi hazırlanmaları ve doğru sistemleri kullanmalarının önemli olduğuna dikkat çekiyor. “Eğer bir şirketin edinim süreci, çağın gereklerini karşılamıyor ve yavaş işliyorsa, potansiyel müşterilerin bu süreci daha iyi yöneten rakip bir firmayla çalışmayı tercih etmesi kaçınılmaz hale geliyor” diyen Harputlu, şirketlerin bu dönemde özellikle uzaktan üye işyeri edinimine özel bir önem vermelerini gerektiriyor.

Edinim Güvenlik Taraması ile ‘müşteriyi kaçırmak’ tarih oluyor

PCI Checklist Kurucu Ortağı Kıvanç Harputlu, bu süreçte bireysel müşteri ediniminin yanı sıra üye işyeri ediniminin çok daha kritik öneme sahip olduğunu belirterek “Üye işyeri adayları, çok daha titiz ve hızlı hizmet veren kurumları tercih ediyor. Dolayısıyla bir başvuruyu hızlı bir şekilde incelemek, doğru karar verip süreci başlatmak gerekiyor. Burada en büyük risk, kurumların ‘müşteriyi kaçırmamak’ için gerekli incelemelere yeterince zaman ayıramaması” diyor. PCI Checklist’in “Edinim Güvenlik Taraması” adlı çözümünün tüm kurumlar için bu güvenlik taramasını dakikalar içinde yaptığını ifade eden Harputlu, ürünle ilgili şu bilgileri veriyor: “PCI Checklist’in Edinim Güvenlik Taraması, üye işyeri edinim süresini yalnızca 5 dakikaya düşürüyor. Banka veya ödeme sistemi sağlayıcısının yapması gereken tek şey, ilgili iş yerinin web sitesinin adresini PCI Checklist’in paneline yazıp “tara” seçeneğine tıklamak. Bu basit eylem bile bir API entegrasyonu ile elimine edilebilir. Tarama başladıktan sonra, PCI Checklist’in son teknoloji kullanılarak tasarlanmış sistemi, gerekli kontrolleri sağlıyor ve 70’ten fazla kontrol noktasını içeren bir rapor oluşturuyor. 5 ila 10 dakika arasında otomatik olarak oluşturulan bu rapor, banka ve ödeme sistemcilerine yalnızca teknik bilginin yanı sıra başvuru yapan üye işyerinin müşterilerine sağladığı alışveriş deneyimine dair bilgi sunuyor. PCI Checklist’in hizmetinden yararlanarak, şirketler edinim raporuna kendi görsel ve dökümanlarını da ekleyerek bir edinim arşivi yaratma imkânı buluyor.”

getir, mahallenizdeki esnaftan sipariş verebileceğiniz GetirÇarşı hizmetini duyurdu

Geçtiğimiz günlerde Türkiye’ye unicorn olduğunu egirişim olarak duyurduğumuz yerli girişim getir, bugün özel olarak katıldığımız basın toplantısında mahallenizdeki esnaftan ürün sipariş verebileceğiniz yeni GetirÇarşı hizmetini duyurdu.

İlk önce İstanbul’da başlayacak olan hizmette amaç mahalle kültürünü devam ettirip, işletmeleri dijitalleştirmek. 300 kişi, görev alacak ve ilerleyen zamanlarda farklı şehirlerde de hizmet başlayacak.

GetirÇarşı ile mahalle ruhunu yaşatan kasaptan manava, marketten şarküteriye yakınlarındaki işletmeler, milyonlarca Getir kullanıcısına erişerek kazançlarını artıracak. Kullanıcılar da mahallelerindeki sevdikleri, güvendikleri işletmelerden diledikleri ürüne ulaşabilecekler.

Dünyada ilk kez ortalama 10 dakikada market ürünleri teslimat modelini 2015 yılında başlatan Getir, yeni hizmeti GetirÇarşı ile market, şarküteri, manav, kasap, kuru yemişçi, pet shop gibi işletmeleri kullanıcılarıyla buluşturuyor. GetirÇarşı, mahalle esnafının dijital dönüşümüne katkı sağlayarak ek bir gelir kapısı oluşturacak. Kullanıcılar ise Getir üzerinden tanıdığı, bildiği esnafından kolayca alışveriş yapabilecek.

Getir Kurucu Ortağı Tuncay Tütek; “Yeni hizmetimiz GetirÇarşı ile kullanıcılarımız, mahallelerindeki alıştıkları ve sevdikleri esnaflardan alışveriş yapmaya devam edebilecek. Amacımız, mahalle kültürünün vazgeçilmezi olan esnafın dijitalleşen dünyaya dahil olarak daha fazla iş yapmasına olanak sağlamak. Bu vesileyle Türkiye’de 2 milyonu aşkın işletmeyi GetirÇarşı hizmetimize üye olmaya davet ediyoruz. Özellikle pandemi nedeniyle zorlu günler yaşayan mahalle esnafı, GetirÇarşı aracılığıyla ek kazanç sağlayarak mahalleleriyle bütünleşecek” dedi.

Başvurular bugün başlıyor, siftah çok yakında

16 Nisan itibarıyla işletme kaydı almaya başlayacak olan GetirÇarşı, çok yakında Getir kullanıcılarıyla buluşacak. Üye olmak isteyen işletmeler, Getir uygulaması üzerindeki linkten pratik başvuru formunu doldurabilecekler. GetirÇarşı, öncelikle İstanbul’da faaliyet gösterecek. Manav, kasap, yufkacı, fırın, balıkçı, çiçekçi, pastane, nalbur, aktar, kırtasiye, züccaciye ve kitabevleri de sisteme dahil olacak.

Getir kullanıcılarının GetirÇarşı üzerinden mahallelerindeki işletmelerden vereceği siparişler, işletmelerin teslimat hizmetiyle ya da ‘Getir Getirsin’ seçeneği ile 30-45 dakika arasında kapılarına ulaşacak.

getirÇarşı’da ödemeler ertesi gün hesapta

Getir Kurucu Ortağı Tuncay Tütek sözlerine şöyle devam etti: “GetirÇarşı hizmetimizle mahalle esnafının dijital dönüşümüne olanak sağlamanın yanında ekonomiye de hareketlilik getirmeyi arzu ediyoruz. Öte yandan, GetirYemek hizmetimizde edindiğimiz tecrübeyle, işletmeler için nakit akışının önemini son derece iyi biliyoruz. Bu nedenle, GetirÇarşı’da da GetirYemek’te olduğu gibi ilk günden itibaren işletmecilerimizin kazançları, ertesi gün hesaplarına yatacak.”

Pandemi sürecinde zorlanan pek çok sektörden işletmeciye can suyu olacak GetirÇarşı, sisteme üye olmak isteyen fakat gerekli teknolojik altyapıya sahip olmayan işletmelere destek paketleri de sunacak.

GetirÇarşı üyesi işletmeler tek bir ekran üzerinden, kolaylıkla, tüm siparişlerini, sipariş hareketlerini, finansal hareketlerini gözlemleyebilecek, ürünlerini satışa açabilecekler.

GetirÇarşı’ya üye olmak isteyen işletmeler bu bağlatıdan başvurularını yapabilecek.