Ana Sayfa Blog Sayfa 570

Doğan Holding’e ait yeni kurulan Doğan Yatırım Bankası faaliyetlerine başladı

Doğan Şirketler Grubu Holding A.Ş.’nin sahip olduğu ve yatırım bankacılığı alanında faaliyet göstermek üzere 19 Mart 2020 tarihinde kuruluş izni alınan Doğan Yatırım Bankası, 21 Mayıs 2021 tarihinde BDDK’dan faaliyet iznini de aldı.

Hem Türkiye’nin ekonomik ilerlemesini desteklemeyi hem de uluslararası finansal sistemin ülkemizdeki güçlü temsilcilerinden biri olmayı hedefleyen Doğan Yatırım Bankası, küresel standartlarda yenilikçi finansal çözümleri, yerel ve uluslararası piyasalar hakkındaki bilgi ve deneyimi, sorumlu bankacılık anlayışı ve girişimci kültürü ile tüm paydaşlarına sürdürülebilir katma değer yaratmak misyonu ile faaliyetlerini yürütecek.

Doğan Yatırım Bankası, önümüzdeki dönemde Kurumsal ve Ticari Bankacılık müşterilerine Yapılandırılmış Finansman, Yatırım Bankacılığı, Hazine, Nakit Yönetimi, Dış Ticaret Finansmanı ile Dijital finansman ve Dijital Bankacılık Çözümleri gibi ürün ve hizmetler sunacak. Doğan Yatırım Bankası, yetkin ve tecrübeli kadrosu, katma değerli, sürdürülebilirlik odaklı ürün ve servisleriyle müşterilerinin çözüm ortağı olmayı hedefliyor.

Göğüş: ‘Yüksek katma değerli sektörlere yatırım yapmayı hedefliyoruz’

Doğan Şirketler Grubu Holding A.Ş. Yönetim Kurulu Murahhas Üyesi ve İcra Kurulu Başkanı Çağlar Göğüş, bankanın faaliyet izni almasının ardından yaptığı açıklamada bankacılık ve finansmanın Doğan Grubunun önemli büyüme alanlarından biri olduğunu belirterek “Grubumuzun yatırım, bankacılık ve e-ticaret deneyiminden faydalanarak, yüksek katma değerli sektörlere yatırım yapma hedefimiz doğrultusunda faaliyete başlayan Doğan Yatırım Bankası ile üst düzeyde yatırım bankası hizmetlerini, finansmanı ve dijital çözümleri birlikte sunmayı hedefliyoruz. ” dedi.

Doğan Yatırım Bankası Genel Müdürü Hulusi Horozoğlu da “Güçlü ve yetkin kadromuzla, müşterilerimizin ihtiyaçlarına özel, katma değerli kurumsal ve ticari bankacılık, yatırım bankacılığı, yapılandırılmış finansman ve hazine ürün ve hizmetleri sunarak sektörde fark yaratmayı amaçlıyoruz” açıklamasında bulundu.

Google’dan görüntülü sohbette devrim açacak yeni proje: Project Starline

Google görüntülü sohbetlerde karşılıklı iki tarafın birbirini üç boyutlu görmesine olanak sağlayan bir teknoloji üzerinde çalışıyor. Deneme aşamasında olan Project Starline adını verdikleri bu teknoloji yıllarca süren araştırma ve satın almalara dayalı olarak geliştiriliyor. Yakın gelecekte Starline’ı kişilerin varlığını daha çok hissedeceğimiz görüntülü sohbetlerde sık sık görebiliriz.

Aşağıdaki videoda Starline ile 3D görüntülü sohbeti deneyimleyen kişilerin böyle bir deneyime sahip olacaklarından haberleri yoktu. Kendilerinden ekran ve kamera kurulumlu bir odaya girmeleri istendi. Girdikten sonra hiç beklemedikleri bir anda sevdikleri bir kişi karşılarında 3D olarak canlandı. Verilen tepkiler arasında şunlar vardı:

”Onu hem gördüm hem de odadaki varlığını hissettim. Sanki gerçekten buradaydı.”

”Bir an ona dokunabileceğimi sandım!”

”Gerçekten de aynı odadaymışız gibi hissettim.”

CEO Sundar Pichai bu ”deneyimin” yüksek çözünürlüklü kameralar ve özel yapım derinlikli sensörler yardımıyla hayata geçirildiğini açıkladı. Google’ın araştırma projeleri sayesinde insanların ve konumlarının videolarını interaktif 3D sahnelere dönüştürmeyi başardıklarını da aktardı.

Ekranın etrafına gizlenmiş bir düzine kamera ve sensör kişinin birden çok açıdan görüntülenmesini sağlıyor. Böylelikle tam şeklini çözümleyerek canlı bir 3D modelini oluşturuyor. Çok sayıda boyut sıkıştırma ve işlenme aşamasının ardından tüm model, renk ve aydınlatma bilgileri karşı tarafın sunucusuna gönderilerek 3D görünüm sağlanıyor. Oluşan görüntüyü perspektiflere göre ayarlayabilmek için kişinin baş ve vücut hareketleri dahi izleniyor.

Diğer bir yandan 3D görüntülü televizyon modasının kısa sürede sona erdiğini de hatırlatalım. Artık kimse saatlerce 3D özel gözlüğü takıp dizi izlemek istemiyor. Takmadıklarında da 3D ekranın kalitesi oldukça düşük gözüktüğünden bu model televizyonlar kısa sürede rafa kaldırıldı.

Pichai bu konuda: ”Devrim niteliğinde bir ışık alanı ekranı geliştirdik” diyor. Bunu da muhtemelen kendi teknolojisini ayakta tutmayı başaramayan ve 2018’de iflas eden ışık alanı kamera şirketi Lytro’dan topladığı insanların ve IP’lerin yardımıyla yapıyor.

Işık alanı kameraları ve ekranları 2D görüntüde uygulanması zor olan pek çok tekniği kullanarak 3D görüntüler oluşturuyor. Bu alanda Looking Glass adlı startup küçük birer hologramlara benzeyen 3D modeller ve fotoğraf sahneleri oluşturuyor.

3D görüntülü sohbetin etkisi katılımcıların da ifade ettiği gibi oldukça büyük. Şu anda belirli gruplar üzerinde test edilen Starline projesi, tıp gibi bir kişinin varlığının bile oldukça büyük önem arz ettiği sektörlerdeki ortaklarıyla proje birimlerini kurmaya hazırlanıyor.

Yine de Starline şu an için çok geniş çaplı bir prototip ve fiyatı da muhtemelen gülünç derecede pahalı. Bu nedenle yakın zamanda evlerimizde yer almasını beklemek doğru olmaz. Ancak bu, projenin tüketici sürümünün geliştirilmeyeceği anlamına da gelmiyor. Google bu yıl içinde projeyle ilgili daha fazla paylaşım yapmayı vaat ediyor.

Trendyol Campus’un ilk kez yayınlanan fotoğrafları ve yeni ofisinin özellikleri

Türkiye’nin lider, dünyanın önde gelen e-ticaret platformlarından biri olan Trendyol, yeni kullanmaya başladığı Trendyol Campus ile genç ve dinamik ekibine takım çalışmasına uygun ve eşitlikçi bir çalışma ortamı sunuyor.

Hız Trendyol için en önemli konu. Kampüste müdür, yardımcı, şef, direktör gibi özel odalar yer almıyor. Ekipler kendi içlerinde çalışıyor ancak farklı bölümler ile sürekli iletişim halindeler. Ekipler arasında etkileşimi sağlamak ise ekibin sürekli iletişimde kalmasını sağlamak ile mümkün. Bu veriler de tasarımın ana paradigmasını oluşturuyor.

Trendyol’un ofis olarak kullanmaya karar verdiği proje mekanı aslında bir gökdelenin altında mini bir alışveriş merkezi olarak tasarlanmış bir alan. Dolayısıyla proje bir iç mimari düzenlemesinden çok yeniden işlevlendirme projesi olarak değerlendirilebilir.

2 bine yakın kişinin çalıştığı ve çalışan sayısının giderek arttığı bir ofisin giriş ve çıkış saatlerindeki sirkülasyon düşünüldüğünde ofisin kendi özel girişinin oluşturulmasına karar verildi. Girişe yönlendiren peyzaj düzenlemesi ve ofisin giriş lobisi Trendyol kimliğini ve değerlerini öne çıkaracak şekilde tasarlandı.

Birbirleriyle sürekli iletişimde olan ve hıza önem veren Trendyol ekibi için 5 kata yayılacak olan ofisin sirkülasyonunu en verimli şekilde çözebilmek projenin önemli kriterlerinden biri oldu. Bu nedenle bütün çalışma alanlarını, sirkülasyon süresini kısaltmak, asansör, merdiven holü gibi yerlerde kaybedilen zamanlardan tasarruf etmek amacıyla galeri içinde yapılan bir rampayla birbirine bağlanmış durumda.

Ofisin tüm çalışma alanlarının derinlemesine algılanabildiği, maksimum optik ilişkinin kurulabildiği bir sirkülasyon elemanı projenin omurgasını oluşturdu. Boşluk içinde yapılan asma katlar, rampanın bir merdivenle son bulduğu sosyal alan ve kafe kullanımındaki platform da böylece göz önünde mekanlar olarak vurgulanmış oldu. Aynı zamanda ofisin tüm katlarına hizmet edecek cam bir asansör, B1 katı ile zemin katı ve zemin kat ile birinci katı birbirine bağlayan merdivenler sirkülasyon sorununa cevap vermeye yönelik müdahaleler oldu.

Farklı ekipleri birbiriyle bir araya getirmek için kullanılacak yemekhane, spor salonu, konferans salonları ve eğitim salonları en alt katta, B3’te konumlandı. Marketing, Business gibi departmanların çalışma alanları ve ofisin tamamına hizmet edecek olan toplantı odaları B2 katında, Teknoloji ekibi ise B1 katında konumlandırıldı. B2 katında yer alan atrium mekanı ise tüm ofisin kalbi olacak şekilde sosyalleşme, dinlenme ve ortak çalışma alanı olarak düzenlendi.

Trendyol ekibinin çalışma şekli incelenerek ve büyüme hızları göz önünde bulundurularak ofisin en önemli mobilyası olan çalışma masaları, farklı çalışma şekillerine ve kişi sayısının artışına uygun esneklikte olacak bir mobilya ile çözülmeye çalışıldı. Mobilya tasarımındaki yaklaşım, birlikte çalışmaya imkan veren, esnek sayıda insanın çevresinde toplanabileceği ve sınırlı bir kişisel alan tarif etmeyen bir çalışma alanı tanımlaması oldu. “Cumulus” adını verdiğimiz bu çalışma ünitesi, iki ucu kişisel dolaplarla (locker) orta hattı ise elektrik, data altyapısı ve kişisel eşya stoklamaya mümkün bir yarık ile oluşmuş esnek formlu, çeperinde ayak bulundurmayan bir masa sistemi. Kısa süreli ortak çalışmalar için isteyenler bu masada çalışanların yanına oturabiliyor. Bu durumu engelleyen masa ayakları, fiziki engeller yok. Böylelikle aynı masayı 10 ya da 15 kişinin de kullanması mümkün. Yine bu çalışma masalarına özel olarak keçeden kişisel depolama üniteleri tasarlandı.

B2 katındaki departmanlar Cumulus masasını kullanırken, bu ekiplerden farklı bir çalışma sistemine sahip olan Teknoloji bölümünde ise kendi çalışma sistemlerine göre (Kanban) özelleşmiş bir oturma düzeni uygulandı. 8-10 kişilik gruplar halinde çalışan teknoloji ekipleri için U şeklinde oturma düzeni oluşturularak her bir ekibe özel raylı yazılabilir yüzey sistemleri, dinlenme alanları ve kısa toplanma alanları kurgulandı. B1 ve B2 katlarında bu projeye ve çalışma gruplarına özel olarak aydınlatma elemanları tasarlandı.
Büyümeye devam eden AR-GE ekibinin yer alacağı zemin ve birinci katlarda projenin şantiyesi halen devam etmektedir.

letgo oto+’ın ikinci araba alım merkezi İstanbul Pendik’te hizmete açıldı

İkinci el platformu letgo, letgo oto+ ile büyümesini sürdürüyor. 2020 yılının sonunda ilki İstanbul Maslak’ta faaliyete giren letgo oto+’ın ikinci şubesi “araba alım merkezi” olarak İstanbul Pendik’te açıldı.

Müşteriler, zahmetli ve uzun süren araba satış sürecini letgo oto+ merkezlerinde birkaç saat içerisinde tamamlayabiliyorlar. Böylece letgo oto+ yetkilileri müşterilerinin arabalarını, değerinden kaybettirmeden hızlı ve kolay bir şekilde satın almış oluyor.

Profesyonel eksperler tarafından gerçekleştirilen ücretsiz ekspertiz sonrasında sunulan fiyat teklifi ile hemen noter işlemlerine geçiliyor ve ödeme anında müşteriye nakit olarak yapılabiliyor. Ayrıca müşterilere; Maslak merkezi, letgo uygulaması ve letgootoplus.com kanalları üzerinden yine letgo güvencesiyle kolayca araba satın alabilme imkanı da sunuluyor.

letgo oto+ ile dijitalden fiziksele uçtan uca kusursuz bir müşteri deneyimi sunarak araba alıp satmayı çok kolay ve güvenli hale getirdiklerini ifade eden letgo Genel Müdürü Onur Kavak, “Türkiye’de ikinci el araba dendiğinde akla en çok gelen ve tercih edilen çözüm ortağı olma hedefiyle çıktığımız bu yolculukta hızla büyümeye devam ediyoruz. Kısa bir süre önce İstanbul Maslak’ta açtığımız letgo oto+ araba alım merkezinin ikincisini İstanbul Pendik’te müşterilerimizin hizmetine sunduk. Hedefimiz ilk önce Maslak, şimdi de Pendik’te faaliyete geçen letgo oto+’ın Türkiye’nin farklı noktalarında da operasyonlarını sürdürmesi olacak” dedi.

Araba satışını çok daha güvenli ve hızlı hale getirirken, alım tarafında sundukları hizmetleri de tamamen online kanallara taşıyarak araba almayı internetten kıyafet almak kadar kolay hale getirecek yenilikleri hayata geçirmeyi hedeflediklerinin altını çizen Onur Kavak, “Bizim en büyük showroom’umuz dijital platformumuz” ifadesiyle letgo uygulamasının 7/24 açık ve online showroom olduğunu vurguladı.

Xiaomi, ABD District of Columbia Bölge Mahkemesi’nin tüm kısıtlamaları kaldırdığını duyurdu

ABD District of Columbia Bölge Mahkemesi, 25 Mayıs 2021 tarihinde saat 16.09’da (Doğu Standart Saati) ABD Savunma Bakanlığı’nın 14 Ocak 2021 tarihinde Xiaomi’yi “Komünist Çin Askeri Şirketi” (CCMC) olarak belirlemesini iptal eden kesinleşmiş kararını yayınladı.

Kesinleşmiş kararla birlikte ABD vatandaşlarının ve tüzel kişilerin Xiaomi menkul kıymetlerini satın alma veya tutma yetkisine ilişkin tüm kısıtlamalar resmen kaldırılmış oldu.

XIAOMI’nin açıklaması

Xiaomi olarak dünya genelindeki tüm kullanıcılarımızın, iş ortaklarımızın, çalışanlarımızın ve hissedarlarımızın bu süreçte bize verdikleri destek ve güven için teşekkür ediyoruz. Açık, şeffaf, borsada işlem gören ve bağımsız bir şirket olarak faaliyet gösteren ve yönetilen bir şirket olduğumuzu yineliyoruz. Xiaomi olarak kullanıcılarımıza güvenilir tüketici elektroniği ürünleri ve hizmetleri sunmaya, dünyadaki herkesin yenilikçi teknolojilerle daha iyi bir yaşam sürmelerini sağlamak için en adil fiyatlarla harika ürünler sunmaya devam edeceğiz.

Yerli ödeme sistemleri şirketi PayCore’un çoğunluk hissesi Mediterra Capital tarafından satın alındı

Ödeme sistemleri sektörünün lider finansal teknoloji şirketi PayCore’un çoğunluk hissesini Türkiye’de yatırım yapan Özel Sermaye Fonu Mediterra Capital satın aldı. Geçtiğimiz yılın Ekim ayında bu anlaşma için sözleşme imzalanmıştı.

330 milyon euroluk fonu yöneten Mediterra Capital, PayCore’da altyapı ve insan kaynağına yatırım yaparak, yurt içinde ve dış pazarlarda yapacağı atılımla, şirketi bölgesel bir güç haline getirmeyi hedefliyor.

Hisse satışı ile birlikte PayCore’da son dört yıldır CEO olarak görev yapan Turgut Güney, sorumluluğu sektörün deneyimli isimlerinden Ali Kançal’a devretti.

Ödeme sistemleri sektöründe son yıllardaki atılımlarıyla yurt dışında da pazar payını artıran Türkiye’nin lider finansal teknoloji şirketi PayCore’da önemli bir hisse değişimi yaşandı. Ülkemizde yatırımlar yapan Özel Sermaye Fonu Mediterra Capital’in, PayCore’un çoğunluk hissesini satın almak üzere yaptığı başvuru, düzenleyici kurumlar tarafından uygun görülerek hisse devrine onay verildi. Süreç, 27 Nisan 2021 tarihinde imzalanan nihai anlaşmayla tamamlandı. MV Holding ve Revo Capital’in, PayCore’daki hisse sahiplikleri ise aynı şekilde devam ediyor.

Cirosunu 3 yılda iki katına çıkardı

Cirosunu 2018 yılından 2020’ye iki katına çıkarmayı başaran ve bu dönemde processing alanında önemli bir şirket satın alımı gerçekleştiren PayCore, yatırımcıların dikkatlerini üzerine topladı. PayCore, kurucu ortaklarının 12 farklı ülke ve sektörde 30’un üzerinde yatırım deneyimi bulunan ve bugün 330 milyon euroluk bir fonu yöneten Mediterra Capital tarafından Türkiye’de yatırım yapılan 14’üncü şirket oldu. Kurulduğu 2010 yılından bugüne kadar Glasshouse, Logo Yazılım, Mobiliz ve Mikro Ödeme gibi teknoloji yatırımları yapan Mediterra’nın, bu yatırımlar altında 10 ilave şirket satın alım deneyimi var. Mediterra, teknoloji sektöründeki bu deneyimlerini kullanarak, PayCore’u bölgesel bir güç haline getirmeyi amaçlıyor.

PayCore’da bayrak değişimi

Hisse satışına paralel olarak son dört yıldır hissedar kimliğinin yanı sıra CEO olarak görev yapan Turgut Güney, yerini, sektörün deneyimli isimlerinden Ali Kançal’a devretti.

Turgut Güney, “Bizler bu değişimi sadece bir hisse devri olarak değil, müşterilerimiz, çalışanlarımız ve iş ortaklarımız için yeni bir dönemin başlangıcı olarak görüyoruz. PayCore’un global bir teknoloji şirketine dönüşüm yolculuğu, yeni ortaklık yapısı, çevik şirket kültürü ve inovatif çözümleriyle hızlanacak” dedi.

Kançal: “Artan yatırımlarımız ile yurt içi ve yurt dışında hızla büyüyeceğiz”

PayCore’un yeni CEO’su Ali Kançal “PayCore bugün 400’e yakın profesyoneli ile ödeme sistemleri sektöründe Türkiye’nin lider finansal teknoloji şirketi konumunda. Türkiye kartlı ödemeler pazarında lisanslama ve processing yöntemleri ile bugün kredi kartıyla yapılan her 3 ödemeden 1’i ve POS’lardan kabul edilen her 2 işlemden 1’i PayCore çözümleri üzerinden geçiyor. 2020 yılında, toplam 2 milyar adet finansal işlemi process ederken, çözüm ve hizmetlerimizi 35’ten fazla ülkeye ihraç ettik. Küresel olarak ödeme sistemleri sektöründeki hızlı gelişmeler hem ülkemizde hem de yurt dışında sürdürülebilir bir büyüme yakalamamızı sağlayacak önemli fırsatlar ortaya çıkarıyor. PayCore’a yapacağımız insan kaynağı ve altyapı yatırımlarımız sayesinde mevcut ve potansiyel müşterilerimizin iş önceliklerini çok iyi anlayıp, en yüksek teknolojiye sahip rekabetçi çözümler sunmaya devam edeceğiz. Türkiye’de liderliğimizi korurken, yurt dışında da odaklanacağımız pazarlarda organik büyümenin yanı sıra iş ortaklıkları ve şirket alımlarıyla iş hacmimizi ve müşteri bazımızı artırmayı hedefliyoruz.” diye konuştu.

Biletall’ın kurucularından yeni online araç kiralama platformu girişimi: Miniyol

Online seyahat bileti sitesi olan Biletall.com’un kurucularının hayata geçirdiği yeni girişim Miniyol.com araç kiralama sektörüne yeni bir soluk getiriyor. Kosgeb’in Arge ve İnovasyon Desteği ile Erciyes Üniversitesi Teknopark’ında kurulan şirket, kurduğu sistemi 2022 yılına kadar her noktasıyla kusursuz bir hale getirmeyi, aynı yıl içerisinde günlük minimum 1.000 adet işleme hacmine sahip olmayı ve 3 yıl içerisinde ise sektöre yön veren firma haline gelmeyi hedefliyor.

Web sitesi ve Mobil uygulamalar üzerinden hizmet verecek olan platform, ihtiyaca yönelik olarak onlarca araç kiralama firmasına ait araçları karşılaştırmalı olarak, güvenli ödeme seçenekleri ve sağladığı birçok avantaj ile 7 gün 24 saat, kaliteli hizmet prensibini ön planda tutarak kullanıcıların en güvenli yol arkadaşı olarak karşımıza çıkıyor. Miniyol başta Türkiye’de günlük araç kiralama ile hizmet vermeye başlamış olup, kısa zaman içerisinde yurtdışında da hizmet vermeye başlayacak. Günlük araç kiralama hizmetlerinin yanı sıra daha geniş tedarikçi ağına sahip olabilmek ve daha geniş kitlelere hitap edebilmek adına sektöre birçok yenilik getirmeye hazırlanıyor.

“Her Bir Kurucunun Farklı Sektörel know how’ı Mevcut”

Ar-ge ofisi Erciyes Üniversitesi Teknoparkında, Genel Müdürlük ofisi ise İstanbul Buyaka Kule’de bulunan şirketin Kurucu Ortağı Yaşar Çelik, “ Online araç kiralama sektöründe pandemi sonrası oluşan pazar ve sektörde çok az sayıda oyuncu olması ile beraber sektöre katacağımız çok sayıda yenilik olduğuna inancımız bu girişimin ortaya çıkmasındaki en önemli etkenleri oluşturuyor. Sektörde faaliyet gösteren az sayıdaki firma çok geleneksel çalıştığını ve sektöre katkı sağlayacak yeterli ürün ortaya koyamadığını tespit etmiş bulunuyoruz. Miniyol olarak sektörün ve süreçlerin dijitalleşmesi için hem tedarikçilerimiz olan araç kiralama firmalarına hem de son kullanıcılara yönelik birçok yeniliği hayata geçirecek olmanın heyecanını yaşıyoruz. Şirketin 3 kurucusu bulunuyor. Her bir kurucunun farklı sektörel know how’ları mevcut. Bu durum büyük bir avantaj da sağlıyor. Sistemi geliştirirken, kendimize özgü bir müşteri deneyimi yaşatabilmek adına, sektörün ve kullanıcıların ihtiyaçlarını iyi analiz ederek bütün teknolojik gereksinimleri bu çerçevede çözümledik. Hali hazırda içeride yer alan ekiple birlikte her konuda alanında uzman çözüm ortağı şirketlerle çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.

Minimalizm Kavramını Ön Planda Tuttuk

Koronavirüs salgını ile birlikte adını daha çok duyduğumuz ‘Minimalizm’ kavramının da girişimin oluşumunda etkili olduğunu dile getiren Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü: “Araç kiralama dikeyinde ürüne ve son kullanıcıya doğru büyümeyi ve 5 yıllık projeksiyonda hali hazırda örneği olmayan birçok farklı ürünü de kullanıma açmayı hedefliyoruz. Hayata geçecek projeler, tedarikçilere yeni pazarlar, kullanıcılara da ciddi fiyat avantajları sağlayacak. Miniyol’da herşey minimal, her şey minicik olacak. Online araç kiralama sektöründe ilk defa sadece 3 adımda kiralama işlemi yapılırken, tek bir tıklama ile de iptal işlemi Miniyol’da yapılabiliyor. Ara yüzümüz de yine minimallik prensibi uyarınca zaman sayaçları, pop-up’lar gibi sadece kullanıcıyı satın almaya zorlama amacı güden materyalleri de kesinlikle kullanmıyoruz.”

Mini Ödeme ile Türkiye Bir İlki Başlattık

Miniyol, benzerlerinden farklı olarak Türkiye’de online araç kiralama sektörüne yeni bir ödeme modeli de getirdiğini belirten Çelik, “ Miniyol’un temel prensibi olan minimalizm ödemelere de uyarlandı. Kullanıcılarımız bizden araç kiralarken kiralama bedelinin sadece minicik bir kısmını ödeyecekler. Örnek vermek gerekirse 1.000 TL’lik bir kiralama için rezervasyon esnasında sadece 150 TL ödenecek, aracı teslim alana kadar ise kullanıcılarımızdan başkaca herhangi bir bedel talep edilmeyecek. Firma olarak geliştirdiğimiz bu ödeme metodunu “ miniödeme” olarak adlandırıyoruz. Bunun yanı sıra geleneksel ödeme yöntemlerini tercih eden kullanıcılarımız için de “ tam ödeme “ metodumuz ile tek sefer de tüm kiralama bedelini ödeme imkanı da sunuyoruz. Ayrıca rezervasyon esnasında hiç ödeme yapmak istemeyen kullanıcılarımıza ise kiralama bedelinin tamamını aracı teslim alırken yapmalarına imkan sağlayan “ teslimatta ödeme “ seçeneğini de sunuyoruz. Miniyol kullanıcı dostu arayüzü ile tüm kullanıcılarının ihtiyaçlarına cevap verebilmek adına sistemin her noktası ile bütünleşik hizmet veriyor” dedi.

Koşulsuz, Şartsız Sürekli İndirim Sağlıyoruz

Sistemin işleyişi hakkında da bilgi veren Çelik, sözlerine şunları ekledi: “Temel prensiplerimizden biri de kullanıcılarımıza karşı her zaman şeffaf olmak. Hem minimalizm hem de şeffaflık prensibimiz gereği, web sitemizde kullanıcıları rahatsız edecek, pop-up lar, zaman sayaçları, gerçeği yansıtmayan üzeri çizili fiyatlar yer almıyor. Bunların tam tersine kesintisiz ve sürekli olarak Miniyol üyelerine koşulsuz şartsız her kiralama işleminde yüzde 5 puan garantisi veriyoruz. Üstelik kazanılan puanları ise bir sonraki alışverişlerinde indirim olarak kullanmalarını sağlıyoruz. Şirket olarak kullanıcılarımızla şeffaf, dürüst ve uzun soluklu iletişim kurmak için sürekli yenilikler oluşturmaya devam edeceğiz.”

Özellikle pandemi döneminde daha fazla ihtiyaç halinde gelen esnek iptal ve iade koşullarının tüm tüketicilerin ilk baktığı konu olduğunu vurgulayan Çelik,” Bizler geçmiş tecrübelerimizden de bildiğimiz üzere, kullanıcıların satın alma işleminden çok daha kolay iade işlemlerini yapabilmeleri için tüm geliştirmelerimizi tamamladık. Kullanıcılarımız 3 adımda kiralama yapabildiği gibi, tek tuşla koşulsuz, şartsız kiralama işlemlerini iade edip, ücret iadelerini alabiliyorlar. Üstelik bu işlemi herhangi bir yeri aramadan miniyol.com üzerinden yapabiliyorlar” diye konuştu.

Çalışan mutluluğunu odağına alan Insider, Great Place To Work seçildi

Yakın zamanda hisse sahibi çalışanlarına nakit çıkışı hakkı da sunan Insider, bugüne kadar Türkiye’den çıkıp dünyaya teknoloji ihraç eden, 4 sene üst üste Türkiye’nin en başarılı start-up’ı seçilmiş, 25 farklı ülkede din, dil, ırk ayrımı gözetmeksizin birbirine bağlı bir komünite oluşturmuş bir teknoloji girişimi.

Aynı zamanda şimdiye kadar 250’den fazla lise öğrencisinin kodlama öğrenmesine yardımcı olan, Kodluyoruz ile yazılımcı yetiştiren, Y Combinator videolarını dilimize kazandıran, görme engelliler için tasarlanmış akıllı baston WeWalk bağış zincirine onlarca girişim şirketinin de bağış yapmasını sağlayan ve Startup Forest Challenge ile yine birçok şirketle beraber bir orman kurulmasını sağlayan bir topluluk.

“Güçlü bir kültürün temelinde güven yatar.”

Yaptığı her işe “Güçlü bir kültürün temelinde güven yatar.” mottosu ile yaklaşan Insider, son olarak tüm bu başarılarının üzerine geçtiğimiz hafta çalışanlarının oylarıyla Great Place to Work seçildi. Yapılan işle gurur duyma, takım ruhu, hakkaniyet, saygı, güvenilirlik gibi ekip içindeki pek çok değerin incelendiği anketler sonucunda Insider, bu sertifikasyonu almaya hak kazandı.

“Great Place to Work”, 30 yılı aşkın süredir dünya çapında 60’tan fazla ülkede düzenlediği çalışan memnuniyet anketleriyle günümüzde yüksek güven kültürüne sahip lider markalar için sektör standardı haline gelmiş uzman bir kuruluş.

Galata Business Angels, Insider’dan ikinci çıkışını 527 kat çarpanla tamamlayarak bir ilke imza attı

Geçtiğimiz Haziran ayı başında Riverwood ve Sequoia liderliğinde yatırım turunu kapatan Insider‘ın yatırımcıları arasında yer alan Galata Business Angels üyeleri, hisselerinin bir kısmını Insider’ın yeni yatırımcılarına sattı. Bu satışa katılan GBA yatırımcıları sattıkları hisselerden TL bazında ise 527 çarpanla geri dönüş elde ettiler. Hatırlatmak gerekirse GBA 2012 yılında Insider’a 215 bin dolar yatırım yapmıştı.

Kurulduğu günden beri baş döndüren bir performans gösteren Insider’ın 32 milyon dolarlık son yatırım turuna Sequoia Capital, Riverwood Capital, Endeavor Catalyst ve Wamda Capital katılmıştı.

Bu turu takiben gelen Galata Business Angels exit haberi, sonradan gelen fonlara hisse satışıyla melek yatırımcıların exit için bekleme sürelerinin kısalabildiğinin önemli bir kanıtı.

Transferlerin tamamlandığı süreçte GBA yatırımcıları TL bazında bakıldığında ise 527 kat çarpanla çıkış yapmış oldular. Bu exitin hem GBA hem de Türk girişimcilik ekosistemi için rekor seviyesinde olduğu belirtelim.

Söz konusu çıkışın melek yatırım ağı Galata Business Angels’ın ikinci çıkışı olduğunu da ekleyelim. Daha önceki exit haberi yine Insider yatırımından Mart 2018 yılında gelmişti.

gelHemen, 10 milyon TL değerleme ile ICS Bilişim Teknolojileri’nden yatırım aldı

Günlük iş ve sosyal yaşantımızda ihtiyaç duyabileceğimiz her türlü hizmet konusunda hizmet sunucularla hizmet alıcıları tek bir platformda buluşturan gelHemen, 10 milyon TL değerleme ile ICS Bilişim Teknolojileri’nden yatırım aldı.

Bora Erbaşoğlu ve İzzet Altınel tarafından kurulan gelHemen yatırım sonrası hedef ve stratejileri hakkında şunları söylediler: “Fikir ve yola çıkış aşamasındaitibaren gelHemen’i tanımlamak için ‘Hizmetler için global online pazaryeri’ ifadesini kullanmayı tercih ettik. Planlarımızı sürdürülebilir bir büyüme stratejisi kapsamında oluşturduk. Türkiye’de kullanıcılar tarafından tercih edilen platform haline gelip, kısa zaman sonra da belli pilot ülkelerden başlayarak, platformu yurt dışında mümkün olan azami sayıda ülkede kullanıma açmak büyüme stratejimizin ana hatlarını oluşturuyor.

Fikir aşamasından bugüne gelene kadar platform ile ilgili tüm mimari ve görsel tasarımın ve geliştirmenin yanında, bağlı iş süreçlerinin de yürütülmesi işini kurucular olarak biz üstlendiğimiz için, 3F olarak da tabir edilen tohum öncesi yatırım konusunda problem yaşamadık. Platformun kullanılmaya başlamasından sonra doğal olarak ihtiyaçlarımız da bir sonraki seviyeye yükseldi ve bilinilirliğimizin artması ihtiyacı bizim için ön plana çıktı. Buna bağlı olarak da 2020’nin üçüncü çeyreğinde yeni yatırım arama sürecine girdik.

Tohum yatırım turu için Türkiye ve dünyada bireysel, kurumsal ve melek yatırım ağı olmak üzere yaklaşık 20’ye yakın oluşum ile çok sayıda görüşme yaptık. Profesyonel iletişim ağımız aracılığıyla ulaştığımız ICS Bilişim Teknolojileri’ ile de bu kapsamda görüşmelere başlamıştık.

Kendilerinin de yoğun ilgi ve iyi niyetli destekleri sayesinde süreç çok olumlu ilerledi ve pazarlama ve satış operasyonları, hukuk ve yasal yükümlülükler ve müşteri hizmetleri çerçevesinde oluşturulan bir yatırım planı ile tohum yatırım sürecini tamamlamış olduk. Yatırımcılarımızın profesyonel ve sektörel tecrübeleri ile gücümüze güç katacağına ve gelHemen’i kısa zamanda ileri seviyelere taşıyacağımıza inancımız sonsuz.

Tohum yatırım sürecinin kısa zaman önce sonlanmasını takiben tüm paydaşlar ve sahip olduğumuz kaynaklar ile çalışmaya hız verdik. Amacımız planlarımızı hızlıca hayata geçirmek. Çok yakın zamanda hem üye sayısı hem de üye sayısı artış hızının yüksek seviyelere ulaşmasını hedefliyoruz.”

Unicorn olma yolunda ilerlenecek

ICS Bilişim Teknolojileri Kurucu Ortakları Mustafa Gayır ve Uğur Berke Kayıkçı ise yaptıkları açıklamada, gelHemen’in bir unicorn olmaması için hiçbir sebebin olmadığını kaydettiler ve şunları söylediler: “Günümüzde mobil uygulamalar özellikle de kullanıcı ihtiyaçlarına yönelik olanları hızla büyüyor. gelHemen de bunlardan biri. Uygulamayı en ince detaylarına kadar inceledik, gördüğümüz o ki hem kullanım kolaylığı hem de yazılım teknolojisi rakiplerinden çok ileride. Ayrıca büyümeye çok açık, örneğin bugün Portekiz’den, Brezilya’dan, Çin’den biri uygulamayı indirse hemen kullanmaya başlayabilir. Böyle bir uygulamanın pazarlama desteği ile bir unicorn olmaması için hiçbir engel yok.

Yatırım ile bizim taraf daha çok pazarlama kısmında görev alacak. Uygulamaya hem usta, uzman yani işi yapacak grupların gelmesini hem de büyük kitlelerin yani hizmeti alacak olanların katılmasını sağlamak bizim tarafın işi olacak. Bu paralelde teknoloji paydaşlarımızı da arttırmak adına çalışmalara başladık. Mümkün olduğu kadar çok yerde gözükmek adına reklam, etkinlik ve sosyal medya çalışmalarını hızlandırdık. Diğer yandan çok güçlü bir şekilde dijital pazarlama çalışmalarımız başlıyor. Sosyal medya ve Google gibi mecralarda fazlaca göz önünde olacağız.

İkinci aşamada ise yurtdışı alımı için güçlü iş birlikleri planlıyoruz. Eminim adımızdan çokça söz getireceğiz. Amacımız, buna benzer yeni yatırımlar ile yeni girişimlere ve gelecek vadeden teknoloji temelli iş yapan şirketlere destek olmak. Gelişen ve değişen yerel ve uluslararası pazarlarda yerimizi almak istiyoruz.”