Ana Sayfa Blog Sayfa 548

TÜSİAD Bu Gençlikte İŞ Var’ın 2021 yılı 5 finalist girişimi belli oldu

Üniversite öğrencilerine yenilikçi bakış açısı ve girişimcilik yetkinliği kazandırmayı amaçlayan Bu Gençlikte İŞ Var! Girişimcilik Programı‘nın yarı finali 9 Temmuz’da gerçekleştirildi. Yarı finalde, TÜSİAD üyesi iş insanları ve onların uzmanları ile yaklaşık üç ay boyunca çalışan on iki yarı finalist ekip jüri karşısına çıktı.

Yarı final jüri üyeliğini TÜSİAD Yönetim Kurulu Üyesi ve Girişimcilik ve Gençlik Yuvarlak Masası Başkanı İrem Oral Kayacık, TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Murat Özyeğin, TÜSİAD Yönetim Kurulu Üyesi Can Yücaoğlu ve Yemeksepeti CEO’su Nevzat Aydın üstlendi. Etkinlikte seçilen beş finalist ekip; 20’şer bin Türk Lirası nakit desteği ve aralarında toplu eposta, bulut sunucu ve çok kanallı müşteri hizmetleri servislerinden oluşan teknoloji destek paketini almaya hak kazandı.

BASF Türkiye’nin ana sponsor, IBM’in eğitim destekçisi, Mazars Denge’nin altın sponsor, Allianz Türkiye, Eczacıbaşı Holding, Ege Palas, UBS AG, ÜNLÜ & Co ve Zorlu Holding’in ise gümüş sponsor olarak desteklediği programın 2021 dönemi finalistleri şunlar oldu:

Biotico: Doğayı kirleten organik atıkları hammadde olarak kullanırak, ithal edilen yüksek maliyetli endüstriyel enzimleri geliştirdiği biyoteknoloji sayesinde yerli ve ucuz şekilde üretir.

Rehberi: Yeşim Sümerkan Toraman, UBS AG Türkiye Temsilcisi

Confarm: Sürdürülebilir bir dünya için tarım sektörüne inovatif bir soluk getirerek evinizden beton meydanlara kadar her yere kurabileceğiniz topraksız tarım teknolojileri geliştirir.

Rehberi: Levent Akgerman, AKG Grubu Başkan Vekili

Epoka: Mobilya satıcılarına oda fotoğraflarındaki mobilyaların değişmesini ve yenilerinin eklenmesini mümkün kılacak bir yapay zeka teknolojisi sunar.

Rehberi: İrem Atay, Green Chemicals Satış ve Pazarlama GMY

Marna: Denizlerdeki plastik kirliliğinin azaltılması için biyo-bozunur yerli doğal ham maddeler kullanarak balıkçılık ve su ürünleri üretiminde kullanılan ağ ve halatları üretir.

Rehberi: Tamer Saka, TKYD Yönetim Kurulu Başkanı

Quakecom: Deprem anında saha çalışmasına gerek kalmadan enkazdaki kişileri belirler ve afet koordinasyon merkezine anlık olarak ileterek arama kurtarma ekiplerinin ilk 72 saatte etkili çalışmasını sağlar.

Rehberi: Selin Açık, Ege Palas İcra Kurulu Başkanı

TÜSİAD’ta Başkanlık Yapmış İsimler Final Jürisinde

Bu Gençlikte İŞ Var!’ın 7 Ekim Perşembe günü gerçekleştirilecek 2021 Dönemi Finalinde, jüride TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Simone Kaslowski, önceki dönem TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanları Ümit N. Boyner, Cansen Başaran Symes ve Erol Bilecik yer alacak. Final töreninde, seçilecek ekip/ekiplere ödül olarak toplamda 100 bin TL finansman sağlanacak.

Yakında iki yeni yatırımını açıklamaya hazırlanan Kayseri merkezli Kültepe Yatırım’ın 2021 yılı ilk yarı verileri

Teknoloji odaklı girişimlere yatırım yapmak için 2019 Eylül ayında Kayseri’de kurulan Kültepe Yatırım, 2021 yılının ilk yarısında önemli yatırımlar gerçekleştirmiştir.

Kültepe Yatırım’ın ve paydaşlarının düzenlediği toplamda 22 demo günü etkinliğinde girişimlerle bir araya gelinmiştir. 2021 ilk yarısında yüzlerce girişim taraması ardından 308 girişimle görüşmeler yapılmıştır. 93 girişimle süreç ikinci aşamaya gelmiş ve 10 girişimle deep dive toplantısı yapılmıştır. Yılın ilk yarısında ART Labs, Batron Enerji, Vahaa, PackUpp olmak üzere 4 girişimin yatırım duyurusu yapılmıştır.

Not: Süreci tamamlanmış olan 2 girişimin yatırım duyurusu da yakında yapılacaktır.

Bu duyurularla birlikte Kültepe Yatırım’ın yatırım yaptığı girişim sayısı toplamda 7 olmuştur. Yatırımların ardından kısa süre geçmesine rağmen tüm girişimler ürünleri ve iş birlikleriyle birlikte önemli performanslar göstermektedir.

Anadolu’da teknoloji yatırımcılığına katkıda bulunan Kültepe Yatırım Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Ulukaya; yeni kurulacak olan Kültepe Girişim Sermayesi Yatırım Fonu ile birlikte başta Anadolu olmak üzere tüm Türkiye’deki girişimlere akıllı para desteğini sunacaklarını belirtmiştir. Kültepe Yatırım’ın network ve farklı sektörlerde ki tecrübeleriyle birlikte ticari ve teknik mentorluk, müşteri olma, iş birliği sağlama, lider yatırımcılık, demo sürecine katılma ve PoC imkânı sağlama gibi destekler sunabilecektir.

Ayrıca Anadolu’da yer alan paydaşlarla birlikte ortak çalışmalar yürütülerek girişimci – yatırımcı açısından bölgeye katkılar sunacaktır. Kültepe Yatırım daha fazla nitelikli girişime yatırım yaparak Anadolu’da teknoloji yatırımcılığını geliştirmeyi ve öncü olmayı hedeflemektedir.

Microsoft’un girişimler için başlattığı GrowthX Accelerator programı için başvurular tamamlandı

Sizlere Haziran ayının başında duyurduğumuz, Microsoft ile Abu Dhabi Yatırım Ofisi’nin (ADIO) ortaklığında geliştirilen start-up destek programı GrowthX Accelerator için başvurular tamamlandı.

Türkiye’nin de dahil olduğu Orta Doğu ve Afrika Bölgesi’ndeki girişim ekosistemine can suyu olması beklenen GrowthX Accelerator programı, Microsoft tarafından Ocak ayında kamuoyuna duyurulmuş ve Mayıs ayında başvurular toplanmaya başlanmıştı.

Programla ilgili görüşlerini dile getiren ADIO Genel Direktörü H.E. Dr. Tariq Bin Hendi, “Girişimler inovasyonun ve sosyal anlamda kalıcı pozitif etki yaratma potansiyeline sahip öncü teknolojilerin katalizörü pozisyonunda. Start-up’ların sunduğu avantajları değerlendiren Abu Dhabi, bu işletmelerin fikirlerini geliştirmelerine ve hem yerel hem de global anlamda büyümelerine zemin hazırlayan bir itici güç olma görevini üstleniyor. GrowthX Accelerator’un kurucu ortağı olarak, start-up’ları ve kurumsal şirketleri bir araya getirmek ve inovatif şirketlerin gelişimini kolaylaştıran fırsat kapılarını aralamak üzere Microsoft ile birlikte çalışmanın heyecanını yaşıyoruz” dedi.

MEA Bölgesi Start-up’lardan Sorumlu Microsoft Yöneticisi Roberto Croci ise, “GrowthX Accelerator B2B çalışan start-up’lara dijital ekonomide yükselmek için ihtiyaç duydukları teknolojiyi, mentorluğu ve Pazar erişimini sağlıyor. MEA Bölgesi’nde müşterilerimizin rekabet kabiliyetini artıran inovatif çözümlere büyük bir iştahla yaklaştıklarına tanık oluyoruz. GrowthX Accelerator kapsamında Abu Dhabi Yatırım Ofisi ile yürüttüğümüz iş birliğini, hem Abu Dhabi’yi hem de bölgenin tamamını teknoloji ve girişimcilik alanında global bir merkeze dönüştürmek üzerine kurguladık” dedi.

Unilever ve Akbank gibi şirketler de programa dahil oldu

Program çerçevesinde sanal ve fiziki atölye çalışmalarının yanı sıra “demo günleri” ve networking etkinlikleri de düzenlenecek. Bu etkinliklerde start-up’ların vizyonlarını yatırımcılara ve Microsoft’un bölgedeki müşterilerine anlatma şansı olacak. 12 haftalık ilk dönemin sonunda, kurumsal ortağının sorunlarını en etkin şekilde çözebilen 15 start-up Microsoft tarafından seçilecek.

Etihad Airways, Unilever, Akbank ve KPMG, programın ilk döneminde Kurumsal Uyumluluk Partnerleri olarak start-up’lara destek verecek. B2B modelde uzmanlaşmış start-up’lar seçilerek, söz konusu kurumsal şirketlerin yaşadığı problemlere teknolojik çözümler üretmek üzere, program süresi boyunca şirketlerle iş birliği içinde çalışacak.

Veri yönetimi odaklı yerli SaaS girişim Retable, 1 milyon dolar değerleme üzerinden Murat Erenay’dan yatırım aldı

Veri yönetimini güvenli, sade ve anlaşılır hale getiren bir Yerli SaaS girişim Retable.io, Murat Erenay’dan 1 milyon dolar değerleme üzerinden 120 bin dolar yatırım aldı.

Ayrıca FigoPara CRO’su Bulut Arukel ve Pia Grup CEO’su Okan Karaduman da bu yatırım turunda girişimcilere yardımcı oldu ve danışman kurul üyeleri olarak ekibe katıldı.

Retable’ın tam olarak ne olduğuyla ilgili daha derin bilgi vermek gerekirse, fikrin çıkış noktası, excel kullanıcıların karşılaştığı veri tutarsızlıklarını ortadan kaldırmak ve ortak bir platformda düzenli bir şekilde veri düzenlemesi yapmalarına olanak sağlamak. Google sheets ya da online excel versiyonlarından farkı doğrudan bir veritabanı gibi çalışmasıdır.

Retable’ın kuruluş hikayesi

Girişimin kurucu ortağı Melih Birim, bu fikrin ortaya çıkmasıyla ilgili:

“20 yıldır aktif olarak yazılım geliştirme yapıyorum. Son 12 yılda çeşitli girişimlerde yönetici veya kurucu olarak rol aldım. Bu süreçte Excel hayatımı kurtardı diyebilirim, çünkü Excel kadar esnek ve değişime açık bir uygulama bulamadım, denediğim diğer yazılım hizmetlerini ise kullanmakta zorlandım. Öğrenme aşaması bu zorlukların en başında geliyor. Her gün yeni bir araç veya uygulama ile karşılaşıyoruz ancak bu uygulamaları iyi kullanacak seviyede öğrenerek tecrübe kazanmak zaman alıyor ve neredeyse her seferinde zaten bildiğimiz uygulamaları kullanmayı tercih ediyoruz. Bu süreçte genellikle elimizin altında bildiğimiz bir yazılımı kullanmak kişilere daha kolay geliyor.

Elbette, bu esneklik bir yandan dostunuz iken, diğer yandan düşmanınız oluyor. Veri tipleri, güncellemeler, versiyon kayıpları gibi sorunlar karşımıza çıkıyor. “en son son son .xlsx” gibi isimler verdiğimiz dosyaların yanı sıra e-posta ile paylaştığımız aynı isimdeki excel dosyalarının bile tutarsız olması önemli bir problemim oldu. Daha sonra bu sorunu çözmek için Airtable, Clickup gibi online spreadsheet alternatiflerini kullanmaya başladım, fakat bu araçların aradığım esnekliği sunmak yerine daha çok proje yönetimi gibi alanlarda güçlü olmaya çalıştıklarını gördüm. Veri tutarsızlığı ve hücre bazlı veri formatlarından bahsetmiyorum bile. Özellikle aynı dosyaya birden fazla sayıda kişiye aynı anda düzenletme yetkisi verirseniz daha büyük sorunlarla karşılaşma ihtimaliniz çok yüksek.

Bu saydığım sorunlardan yola çıkarak Excel’in esnekliğini bulut teknolojisiyle birleştirmeye karar verdim. İşte retable.io böyle doğdu. Öncelikli isteğim Excel kadar esnek, hızlı ve kullanışlı, aynı zamanda veri modelleme ve veri doğrulama alanlarında ondan daha yetenekli bir araç yapmaktı.

Bunların sadece benim problemin olmadığını keşfetmem, arkadaşlarıma retable.io yu anlatırken oldu. Yazılım ekibi olan bir kullanıcı iş takibi haricinde, offshore development takibini jira yerine retable.io üzerinde yapma başlamış. Daha sonra timesheet dosyalarını, basit bir insan kaynakları sistemi olarak da kullanmış. Bir diyetisyen, hastalarını retable.io üzerinden takip etmeye başladığını, onları workspace’lere davet ederek, ay ay projeler ile, haftalık tablolar üzerinden ne yediklerini ve süreci görebileceği ve başka bir yazılıma ihtiyaç duymadan ilerleyeceği işbirlikçi bir sistem oluşturmuş.” dedi.

Yatırımın kullanımı

Melih’den edindiğimiz bilgi ile bu yatırımın nerede kullanılacağıyla ilgili: “Başlangıç seviyesinde kendi imkanlarım ile ilerlediğimi belirtmek isterim. Önceliğimiz müşterilerimizin isteklerini daha çok dinlemek ve önceliklendirmek adına araştırma ve geliştirmeye yönelmek olacak. İkinci aşamada, kullanıcılarımızın sadece veri problemlerini çözmek değil, bu sistemi hayatlarını, işlerini geliştirmek için nasıl kullanabileceklerine dair yeni alanlar bulmak için pazarlama çalışmaları yapmak olacak.” dedi.

Girişimin hedefleri

Son olarak Melih “Retable.io birden fazla alanda kullanılabilecek bir platforma dönüşüyor. Bunu, retable.io’yu kullanan ve müşterimiz olan yüzlerce kişi arasında rahatça görebiliyoruz. Hedefimiz, güvenli bir veri sistemi kurarak kullanıcılarımızı bu veri karmaşasından kurtarmak olacak. Ayrıca bir yazılım geliştirici olarak, retable.io’yu bir nocode db platformuna dönüştürmek istiyorum.” dedi.

Zomato, halka arzdan 1.3 milyar dolar gelir elde etmeyi hedefliyor

Hindistan merkezli restoran keşif rehberi ve online yemek siparişi uygulaması Zomato, geçtiğimiz Nisan ayında Hindistan Menkul Kıymetler ve Borsa Kurulu’na halka arz başvurusunu gerçekleştirdiğini duyurmuştu. Perşembe günü yapılan açıklamaya göre şirket, gerçekleştirmeyi planladığı halka arzdan 1,3 milyar dolar gelir ederek değerlemesini 8,6 milyar dolara yükseltmeyi hedefliyor. 

Zomato tarafından yapılan açıklamalara göre 14 Temmuz’da başlayacak olan halka arz süreci 16 Temmuz Cuma günü tamamlanacak.

2008 yılında kurulan Gurgoan merkezli girişim, bugüne kadar 20’den fazla yatırım turuyla yaklaşık 2,2 milyar dolar yatırım almıştı. Şirketin yatırımcıları arasında Info Edge, Temasek, Tiger Global, ve Ant Group bulunuyor. Hindistan’ın en büyük online yemek siparişi girişimlerinden olan Zomato, bugünlerde Hindistan pazarında Swiggy ile rekabet ediyor.

Geçtiğimiz Şubat ayında 250 milyon dolar yatırım alan şirketin değerlemesi 5,4 milyar dolara ulaşmıştı. Zomato’nun Haziran ayında Hindistan merkezli sanal market uygulaması Grofers‘a 100 milyon dolar yatırımıyla şirket Unicorn olmuştu. Gerçekleştirdiği basın açıklamasında Zomato, büyük ölçekte Hindistan pazarına odaklanacağını ve ilerleyen günlerde market teslimatı gibi farklı kategorilere de açılacağını belirtti.

Restoranlar hakkında menü, ve müşteri değerlendirmeleri gibi bilgileri sunmakla kalmayıp online yemek siparişi alanına da açılan Zomato, 2017 yılında Türkiye’den çekilme kararı almış, bir sene sonra ise kapılarını tekrar açmıştı. Bu yılın Ocak ayında ise şirketin ikinci kez Türkiye’den çekileceğini duyurduğunu sizlere aktarmıştık. Küresel krizden büyük ölçüde etkilenen şirket, paket servis pazar koşullarını ve bu dönemde yaşanan sıkıntıları göz önünde bulundurarak 2021 Şubat ayında Türkiye ofisinin kapılarını kapatmıştı.

Dijital performans platformu ve müzisyen pazaryeri Musixen, ilk yatırım turunu tamamladı

Dijital performans platformu ve müzisyen pazaryeri Musixen, ilk yatırım turunu tamamladı. Plug and Play ve Re-Pie yatırımlarının ardından son olarak AFM Sinemaları ve AFM Online şirketlerinin yatırımcısı Adnan Akdemir ile Verodo Investment‘tan 4,5 milyon dolar değerleme üzerinden yatırım alan Musixen, müzik sektöründe küresel bir oyuncu olma hedefine doğru emin adımlarla ilerliyor.

Müzik ve sahne dünyasının dijitalleşmesine öncülük eden, müzisyenler için kazanç, müzikseverler için ise farklı bir deneyim vadeden Musixen istikrarlı büyümesini sürdürüyor. Silikon Vadisi denince akla ilk gelen aktörlerden olan Plug and Play ve Re-Pie yatırımlarını alarak dikkat çeken platform, iki önemli yatırımcının daha katılımıyla global pazarda güçlenmeye devam ediyor.

İlk yatırım turunu başarıyla tamamladıklarını belirten Musixen Kurucusu Çağrı Bozay, “Musixen olarak müzik endüstrisinin değişen dünya düzenine adaptasyonunu hızlandırırken, Türkiye’nin dünya girişimcilik ekosistemindeki yerini güçlendirmesine de katkı sağlıyoruz. İlk yatırım turumuzun sonuçları Musixen’in global bir marka olma sürecine ivme kazandırdı. Plug and Play ve Re-Pie gibi önemli yatırımların ardından iki büyük yatırımcının daha katılımı gerçekleşti. Eğlence sektörünün önemli temsilcilerinden, AFM Sinemaları ve AFM Online şirketlerinin sahibi Adnan Akdemir ve uluslararası ölçekte faaliyet gösteren Verodo Investment’dan 4,5 milyon dolar değerleme üzerinden yatırım alarak daha da güçlendik. Çalışmalarımızı hız kazandırarak yeni iş modellerini devreye almaya, dünya müzik piyasasına yeni bir soluk getirmeye hazırlanıyoruz” açıklamasında bulundu.

Yüz tanıma uygulaması girişimi AnyVision, 235 milyon dolar yatırım aldı

Yapay zeka tabanlı yüz tanıma uygulaması ve sıcaklık kontrolleri gibi teknolojiler geliştiren İsrail merkezli girişim AnyVision, 235 milyon dolarlık yeni yatırım aldığını duyurdu.

SoftBank Vision Fund 2 ve Eldridge Industries liderliğinde gerçekleştirilen C serisi yatırım turuna Robert Bosch GmbH, Qualcomm Ventures ve Lightspeed’in de aralarında bulunduğu şirketin daha önceki yatırıcımlarından da katılım sağlandı. Yaklaşık değerlemesi açıklanmayan şirket, 2020’deki son yatırım turundan bu yana kalabalık bir müşteri listesine sahip. 235 milyon dolar değerindeki bu fonlamanın, yapay zeka tabanlı girişimler arasındaki en büyük yatırım turları arasında yerini aldığını söylemek mümkün.

Şirket CEO’su Avi Golan, şirketin yapay zeka tabanlı yüz tanıma teknolojisindeki yeniliklerin güvenlik kameralarını güvenlik sistemine dönüştürmeye yardımcı olduğunu belirtti. Golan, geçtiğimiz yıl SoftBank Vision Fund 2 bünyesindeki yönetici ortağı pozisyonunu AnyVision’daki görevine başlamak üzere terk etmişti.

Şirket tarafından yapılan açıklamada SoftBank Investment Advisers ortağı Anthony Doeh, yüz tanıma teknolojisinin yeni gelişmekte fakat Batı dünyasında büyük bir potansiyele sahip bir yenilik olduğunu belirtti. Yapılan anlaşmaya göre, Investment Advisers direktörü Amit Lubovsky, AnyVision’ın yönetim kurulunda yer alacak.

AnyVision, birçok yüz tanıma programı geliştiren girişimler gibi geçtiğimiz yıllarda tartışmaların odak noktası olmuştu. 2019 yılında hazırlanan bir raporda AnyVision teknolojisinin Batı Şeria’daki Filistin halkını gözetlemek için İsrail hükümeti tarafından kullanıldığı iddia edilmişti. Şirket, bu iddiaları inkar etse de, M2 girişim koluyla AnyVision’a yatırım yapan Microsoft, hisselerini elden çıkarmayı tercih etmişti. Bu iddialarla itibarı sarsılan şirket, aldığı bu yeni yatırımın sistemlerinin hızını artırmak amacıyla yazılım geliştirme kitlerini iyileştirmek için kullanılacağını belirtti.

Hamburg merkezli girişim Localyze, 12 milyon dolar Seri A yatırım aldı

Personel yer değişimini ve sınır ötesi işe alımları destekleyen Localyze, 12 milyon dolarlık Seri A yatırım aldı.

Blossom Capital liderliğinde gerçekleştirilen yatırım turuna şirketin eski yatırımcılarından Frontline Ventures‘a ek olarak, Andrew Robb, Des Traynor, Hanno Renner, David Clarke, ve Michael Wax gibi melek yatırımcılar da katıldı.

2018 yılında üç kadın (Hanna Asmussen, Lisa Dahlke, ve Franzi Löw) girişimci tarafından kurulan ve bugüne kadar 100’den fazla ülkede 2000’den fazla çalışanın sınır ötesi işe alımlarını ve taşınmalarını kolaylaştırmaya yardımcı olduğunu belirten şirket, bunun yalnızca bir başlangıç olduğunu vurguladı. Localyze, 2021’in ilk çeyreğinde %300’lük rekor bir gelir artışı gördü. Şirketin güncel müşteri listesinde Free Now, Babbel, Thoughtworks, Trade Republic gibi şirketler mevcut.

Localyze’ın hizmet yazılımı, yönetici ve durum takiplerini otomatikleştirmek için dijital destek programları sunmasının yanı sıra, bürokratik ve stresli olabilecek personel taşınmalarını basitleştirmek ve desteklemek amacıyla tasarlanmıştır. Girişimin odak noktası Avrupa olsa da, talep olduğu durumlarda tüm dünyadan çalışana yardımcı olunuyor.

Şu anda 25 çalışanı olan şirket, yıl sonuna kadar yeni çalışma arkadaşları edinmeyi hedefliyor. Asmussen’in açıklamasına göre Localyze, tamamen dijital ve “uçtan uca destek” sunarak geleneksel personel yerleşimi ve sınır ötesi işe alım sağlayan diğer ajanslara farkını ortaya koyuyor.

Güncel olarak 120 müşterisi olan şirket, yıl sonuna kadar bu sayıyı ikiye katlamayı hedefliyor. Asmussen tarafından yapılan açıklamaya göre, şirketin çoğunlukta olan istikamet rotaları Almanya, İspanya, İrlanda ve Birleşik Krallık. 12 milyon değerindeki Seri A yatırımın şirketin yeni bölgelere genişlemesine sermaye sağlaması bekleniyor. Şirket, uluslararası yetenekler için İrlanda, İspanya, Portekiz, Birleşik Krallık ve Hollanda’da bulunan ana merkezlere odaklanacak.

Paymes, kullanıcılarına özel geliştirdiği Gelir Paylaşım Modeli’ni duyurdu

Sosyal medyanın en çok kullanıcıya sahip ödeme platformu Paymes, Gelir Paylaşım Modeli’yle hem kurumsal hem de bireysel müşterilerine ek gelir kazanma imkanı sunuyor. Paymes aracılığıyla işlemlerini yapan kullanıcılar Paymes’e getirdikleri her yeni müşteri için ek komisyon gibi çeşitli avantajlara sahip oluyorlar. Yazılım sahipleri için ve bireysel referans modüllerinin yer aldığı Paymes Gelir Paylaşım Modeli  adresinden incelenebiliyor.

Paymes’in Gelir Paylaşım Modeli’nde kullanıcılar özel yazılım ya da kişisel referans sistemlerinden birini seçerek arkadaşlarını Paymes altyapısına yönlendirebiliyorlar. Yönlendirdikleri kullanıcı işlem yaptıkça kendileri kazanıyorlar. Her ayın ilk haftası referans sistemiyle elde ettikleri hakkediş miktarları hesaplarına yatırılıyor. Bireysel referans sitemini seçenler yönlendirdikleri satıcının her satışında belirli komisyonlar alabiliyorlar. Yazılım sahipleri ise Paymes referans sistemlerini yazılımlarına aynı gün ekleyerek yönlendirdikleri satıcının Paymes’le aldığı her ödemede komisyon alabiliyorlar.

“Sosyal medyayı bir satış alanı olarak gören herkesin tercih ettiği ödeme yöntemi haline gelmek istiyoruz”

Bugüne kadar Paymes müşterilerinin önemli bir kısmını referanslarla kazandıklarını söyleyen Paymes Kurucu Ortağı Sabrican Zaim: “Paymes kullanıcıları sunduğumuz hizmeti severek çevrelerindeki arkadaşlarına ve kurumlara büyük bir güvenle tavsiye ediyorlardı. Biz de her zaman kullanıcılarının yanında olan, onları desteklemeyi amaç edinen bir girişim olarak bu referanslarının karşılıksız kalmasını istemedik ve daha şimdiden yoğun bir taleple karşılaştığımız gelir paylaşım modelimizi devreye aldık. Sosyal medyanın ağızdan ağıza yaygınlık gösteren yapısıyla da uyumlu olan bu modelle ülkemizde sosyal medyayı bir satış alanı olarak gören herkesin tercih ettiği ödeme yöntemi haline gelmek istiyoruz. Gelecekte ekonomilerinin önemli bir kısmının sosyal ticaretin oluşturacağını pandemiyle daha net anladık. Kuruluşundan bu yana sosyal ticaretin gelişmesi, daha fazla insanın sosyal ticarete adapte olarak aile ekonomilerini geliştirmeleri ve kurumların paydaşlarıyla gerçekleştirdikleri ödeme işlemlerini basitleştirmeyi hedefleyen bir girişim olarak dünya ekonomisinin geleceğinde kritik bir rol oynayan sosyal ticareti üreten, çözüm geliştiren, danışmanlık veren herkes için 1 numaralı alışveriş alanı haline getireceğiz.” diyor.

Haziran 2019’da satın alınma süreçleri başlayan PayU ve iyzico birleşmesi tamamlanıyor

Türkiye’nin finans teknolojileri lideri iyzico ile PayU Türkiye’nin birleşme işlemi son aşamasına geldi. iyzico markası altında 30 milyar TL işlem hacmine sahip, 200 kişilik bir ekip ile tek bir kurululuş olarak ödeme hizmetleri alanında faaliyet gösterecek olan iyzico, PayU‘nun küresel bilgi birikimini, yerel ödeme sorunlarına çözümler geliştirmek için değerlendirecek.

“Ödemeyi demokratikleştirmek ve ulaşılabilir kılmak” amacıyla internetten alışveriş deneyimini hem alıcılar hem de satıcılar için kolaylaştıran iyzico ile PayU Türkiye’nin birleşme işlemi tamamlanmak üzere.

Haziran 2019’da başlayan satın alma süreci ile birlikte iyzico’nun rakamları 2021 yılında 30 milyar TL işlem hacmine, 250 milyonun üzerinde alışveriş işlemine, 1,5 milyonun üzerinde iyzico cüzdan hesabına ulaşacak.

“PayU’nun küresel bilgi birikiminden destek alacağız”

Birleşmenin 1,5 yıl gibi kısa bir sürede tamamlandığına dikkat çeken iyzico’nun kurucu ortağı ve CEO’su Barbaros Özbugutu; “Haziran 2019’da yapılan anlaşma ile PayU, iyzico’nun çoğunluk hisselerini satın almıştı. Buradaki temel amacımız, Türkiye’deki dijital ödeme hizmetleri pazarındaki en güçlü 2 firmanın rekabet etmesi yerine, konsolide olarak Türkiye’deki dijital ekonomiye yepyeni faydalar yaratmaya odaklanmaktı. Artık iyzico markası altında 30 milyar TL işlem hacmine sahip, 200 kişilik bir ekiple tek bir çatı altında ödeme hizmetleri alanında yolumuza devam edeceğiz. iyzico olarak Avrupa’nın en büyük teknoloji yatırım gruplarından biri olan Prosus’un finansal gücünü ve PayU’nun küresel bilgi birikiminden de destek alarak müşterilerimizin yerel ödeme sorunlarına çözümler geliştirerek, onların hayatlarını kolaylaştıracağız” dedi.

70.000’den fazla üye işyerine sahip olan iyzico’nun, 2020 sonlarında lansmanı yapılan “iyzico ile Öde” dijital ödeme çözümü, 1 sene gibi kısa bir süre içerisinde 20.000’den fazla e-ticaret sitesi tarafından tercih ediliyor ve milyonlarca kullanıcının iyzico Korumalı Alışveriş ile kolay ödeme yapmasını sağlıyor. H&M, Zara, Adidas, Nike gibi dünya devi onlarca markanın ödeme teknolojileri alanındaki tercihi olan iyzico, sahip olduğu 70.000’den fazla üye iş yeri ve milyonlarca müşterisiyle sektör liderliğini uzun yıllardır sürdürüyor.” dedi.