Ana Sayfa Blog Sayfa 504

Hindistan merkezli çevrimiçi öğrenim platformu Byju’s 300 milyon dolar yatırımla 18 milyar dolar değerlemeye ulaştı

Hindistan’ın edtech devlerinden olan Byju’s, yaklaşık 300 milyon dolar yeni yatırım alarak değerlemesini 18 milyar dolara yükseltmeyi başardı.

Bu yıl haziran ayında 16,5 milyar dolar değerlemeye sahip olan şirket, 3 ay gibi kısa bir sürede 1,5 milyar dolar daha yükselmeyi başararak Hindistan’da çevrimiçi eğitim sektöründeki konumunu güçlendirdi. Yeni finansmanın, Byju’s’un değerlemesini 21 milyar doların üzerine çıkaracak daha büyük bir finansman turunun bir parçası olduğu söyleniyor.

Pandeminin başlangıcından bu yana 1,8 milyar doların üzerinde yatırım alan girişim, son yatırımların önemli bir bölümünü yeni şirketler satın almak için kullanmış ve bu yılın başlarında 200’den fazla merkezi olan lise öğrencileri için en büyük koçluk enstitülerinden biri olan Aakash’ı yaklaşık 1 milyar dolar karşılığına satın aldığını duyurmuştu. Geçtiğimiz ay ise girişim, çocuklar için kodlama platformu Tynker’ı 200 milyon dolara satın aldığını açıklamıştı. Şirket, yeni finansmanın ardından da benzer açıklamalarda bulunarak yeni sermayeyi benzer girişimler satın almak için kullanmayı hedeflediğini paylaştı.

Geçtiğimiz sene salgın sebebiyle Hindistan’da gelişmeye devam eden çevrimiçi öğrenim sektörünün bir parçası olan Hintli teknoloji devi, geçen yıl 1 milyar doları üzerinde yatırım almıştı. Öğrencileri lisans ve yüksek lisans düzeyinde derslere hazırlar ve son yıllarda kataloğunu tüm okula giden öğrencilere hizmet verecek şekilde genişleten Byju’s, Hindistan pazarında Unacademy ve Vedantu dahil olmak üzere birçok çevrimiçi öğrenim girişimiyle rekabet ediyor ve bu sektördeki büyümesini hızlandırmaya devam ediyor.

Oxshott Capital Partners tarafından yönetilen yatırım turunda XN Exponent, Edelweiss, Verition Master Fund, IIFL ve Time Capital Advisors gibi isimler de karşımıza çıkıyor.

Endüstriyel robotlarla otomasyon sağlayan Almanya merkezli Fruitcore Robotics, 17 milyon euro yatırım aldı

Akıllı yazılım ve yenilikçi mekatronikten yararlanan Constance tabanlı bir robotik sistem olan HORST’u (Highly Optimized Robotic Systems Technology) geliştiren Fruitcore robotics, bugün A Serisi finansman turunda 17 milyon euro yatırım aldığını duyurdu.

2017 yılında kurulan ve piyasaya sürülen Almanya merkezli girişim, fiziksel uygulamayı dijital bir platforma sorunsuz bir şekilde entegre ederek, tüm robotik ortamın kontrolünü sağlıyor. Şirketin robotik sistemleri, on farklı endüstride birçok çeşitli uygulamayı otomatik hale getiriyor ve uluslararası alanda büyümeyi hedefliyor.

HORST ile işbirlikçi ve geleneksel sistemlerin avantajlarını birleştiren şirket, endüstriyel robotların performansı ile cobot’ların kullanım kolaylığı sayesinde maliyetleri önemli ölçüde düşürmeyi başarıyor. Fruitcore robotics’in kullanıcılar için sunduğu bir diğer önemli avantaj ise robotların programlama bilgisi gerektirmeyen basit ve sezgisel kullanım gerektirmesidir.

Hemen hemen her sektör için tercih edilen HORST, makinelerin yüklenmesi ve boşaltılması, ürünlerin istiflenmesi, sınıflandırılması ve paketlenmesi, tornalanmış, frezelenmiş ve damgalanmış parçaların taşınması, küçük parçalar alma ve yerleştirme gibi birçok uygulama için kullanılabiliyor.

Yeni sermaye, risk sermayesi şirketleri UVC Partners, btov Partners ve CNB Capital tarafından destek gördü. Yeni sermayenin ardından Fruitcore robotics, Avrupa’daki varlığını genişletmek ve dijital hizmetlerini geliştirmeyi planlıyor.

Fruitcore robotics CEO’su Jens Riegger yaptığı açıklamada, “KOBİ’ler, uygulamaların kolay ve uygun fiyata gerçekleştirilebileceği esnek sistemlere ihtiyaç duyuyor. Bu, robota ek olarak her şeyden önce kullanımı kolay yazılımlar ve akıllı arayüzler gerektirir” açıklamasında bulundu. Fruitcore robotics CFO’su Patrick Heimburger ise robotların basit kullanımı ve buna bağlı esnekliği sayesinde kullanıcıların zamandan ve maliyetten tasarruf edebileceğine dikkat çekiyor.

Hollanda merkezli paylaşımlı mobilite girişimi GO Sharing, İstanbul pazarına açılıyor

8.000’den fazla elektrikli mopedi ile 30 Avrupa şehrinde faaliyet gösteren Hollanda merkezli paylaşımlı mobilite girişimi GO Sharing, İstanbul’da da faaliyet göstermeye hazırlanıyor.

GO Sharing’in yeşil renkli mopedleri, Hollanda, Avusturya, Belçika ve Almanya’dan sonra rotayı Türkiye’ye çevirdi. Paylaşımlı e-moped uygulaması GO Sharing, şehir içinde saatte maksimum 45 kilometre hızla seyahat etme olanağı sağlarken bu sistemi, geçerli bir sürücü ehliyetine (M, A veya B sınıfı) sahip olan herkes, kolaylıkla kullanabiliyor. Paylaşımlı e-mopedler, kayıt ve açılış ücreti olmadan dakikada başına ücretlendirilerek 7/24 kiralanabilecek.

Mobiliteyi herkes için erişilebilir hale getiriyor

Geçtiğimiz aylarda Avusturya’nın Viyana ve Belçika’nın Antwerp, Almanya’nın Köln, Düsseldorf ve Saarbrücken kentlerinde elektrikli mopedleri ile hizmet vermeye başlayan GO Sharing, dünyanın trafikte en çok zaman geçirilen şehirlerinden olan İstanbul’da trafik ve park derdi olmadan keyifli bir yolculuk deneyimi sunmaya hazırlanıyor.

Daha yaşanabilir ve sürdürülebilir yeşil bir dünya yaratmayı amaçlayan GO Sharing, paylaşımlı mobiliteyi herkes için erişilebilir hale getirmek istiyor ve mobiliteye yönelik küresel tutumu; araç sahipliğinden kullandığın kadar öde modeline doğru değiştirmeyi hedefliyor.

BiTaksi ve Mastercard, yeni ödeme hizmeti BiTaksiPOS’u duyurdu

Dijital taksi yolculuk uygulaması BiTaksi, ödeme teknolojileri öncü markalarından Mastercard iş birliğiyle teması sıfıra indirdiği yeni ödeme çözümü BiTaksiPOS hizmetini devreye aldı.

Artık yoldan binilen veya duraktan çağrılan tüm yolculuklarda, BiTaksiPOS sayesinde, güvenli ve temassız ödeme alınabiliyor. BiTaksiPOS, Mastercard’ın tap-on-phone çözümünün BiTaksi uygulaması üzerinden temassız kartlarla ödeme alınmasına olanak sağlayarak dünyada bir ilk oldu.

Ödeme, yolcunun kartını sürücünün telefonuna yaklaştırmasıyla sağlanıyor

Sektöre yeni bir finansal çözüm getirdiklerine değinen BiTaksi CEO’su Kaan Sancaklı:
“Sektörün lider uygulaması olarak aylık milyonlarca yolculuğumuza ek, yeni ürünümüz BiTaksiPOS ile de alternatif bir ödeme çözümü sunuyoruz. BiTaksiPOS ile NFC teknolojisi sayesinde artık yolcular taksiye ister yoldan isterlerse duraktan binsinler Mastercard altyapısı ve güvencesiyle BiTaksiPOS’la anında ödeme yapabiliyor” dedi.

BiTaksiPOS’ta ödeme işlemi, yolcunun temassız ödeme özelliği bulunan kredi ya da banka kartını sürücünün telefonuna yaklaştırmasıyla güvenli bir şekilde saniyeler içerisinde tamamlanıyor.

Sancaklı: “Şimdi ise takside nakit ihtiyacını tamamen ortadan kaldıracak alternatif bir ödeme yöntemi olarak BiTaksiPOS’u taksi kullanıcılarının hizmetine sunduk. Sürücüleri bozuk para taşıma, yolcuları nakit taşıma veya ATM’ye uğrama derdinden kurtarıp kolaylık ve zaman kazandırıyoruz. BiTaksiPOS ile her gün on binlerce yolculuğa güvenli ve temassız ödeme kolaylığı sunmayı hedefliyoruz.”

Mastercard Hızlı Büyüyen Avrupa Pazarlar Kıdemli Başkan Yardımcısı Onur Kurşun ise “Pandemiyle birlikte her alanda temassız işlemlere yönelik talebin arttığı bir dönem yaşıyoruz. Bu talebi ve yakın gelecekte oluşabilecek tüketici ihtiyaçlarını da gözeterek ticari işletmeleri ve bankalar arasında köprü görevi görecek yeni bir platform kurduk. Bu platformun ilk projesi olarak, hijyen ve hızlı ödemenin en fazla önem arz ettiği ulaşım sektöründe, BiTaksi ile yeni bir iş birliğine imza attık. Tap-on-Phone çözümümüzü BiTaksi uygulamasına entegre ederek dünyada ilk defa işyeri uygulaması üzerinden temassız kartlarla ödeme alınmasına imkân sağlıyoruz.

Mastercard’ın yeni platformu, sürücülerin NFC özellikli android işletim sistemine sahip akıllı telefonlarını Mastercard altyapısı ile BiTaksiPOS’a çeviriyor ve kısa sürede ödeme işleminin tamamlanmasına olanak veriyor. Platforma ticari partner olarak ilk dahil olan BiTaksi’yken, platforma ilk katılan banka da DenizBank oldu. Yoğun şehir hayatını göz önünde bulundurarak şehir içi mobilitenin gelişimi konusunda toplu taşımadan otopark ödemelerine kadar pek çok alanda yenilikçi ürünler tasarlıyoruz. Nakdin kullanım alanlarını azaltarak hızlı ve güvenilir ödeme yöntemleri geliştirmek için yeni kurum iş birliklerimizi sürdürecek ve etki alanımızı daha da genişleteceğiz” dedi.

Kazançlar günde 2 defa taksi sürücüsünün hesabında

BiTaksiPOS ile sürücülere sağlanan bir diğer fayda ise işlem kazançlarının mevcut hesaplarına vade beklemeden günde 2 defa yatırılması. Ödemelerini BiTaksiPOS ile gerçekleştiren yolculara, sektördeki en düşük komisyon oranlarıyla avantajlı ödeme sağlanıyor. Yolcular isterlerse ödeme sonrası sürücü uygulamasının ekranında çıkan QR kodu kendi telefonlarına okutarak bilgi fişine ulaşabiliyorlar. Hizmetini iyileştirmeye yönelik projeler geliştiren BiTaksi, sunduğu fark yaratan çalışmalarla yolcu ve sürücülerin hayatlarını kolaylaştırmaya devam ediyor.

TÜSİAD Bu Gençlikte İŞ Var! girişimcilik programının 2021 finalist girişimleri

Türkiye’nin en yaygın erken aşama girişimcilik programı TÜSİAD Bu Gençlikte İŞ Var!’ın 2021 Final Töreni 7 Ekim Perşembe günü çevrimiçi olarak gerçekleşecek. Programın 2021 girişimcilerinin kamuoyuna tanıtılacağı törende, 5 finalist ekibe toplamda 100 bin TL finansman desteği verilecek.

Türkiye genelinde yenilikçi bakış açısını yaygınlaştırmak ve girişimcilik dönüşümünü tetiklemek amacıyla 2011’den bu yana düzenlenen TÜSİAD Bu Gençlikte İŞ Var! Girişimcilik Programı’nın 10. senesinde final jürisinde TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Simone Kaslowski’nin yanı sıra önceki dönem TÜSİAD başkanlarından Ümit N. Boyner, Cansen Başaran Symes ve Erol Bilecik yer alacak.

Programın farklı değerlendirme aşamalarında rol oynayan 20’i aşkın yatırımcıdan oluşan ekosistem jürisi de final değerlendirme sürecine katkı sağlayacak.

BASF Türkiye’nin ana sponsor, IBM’in eğitim destekçisi, Mazars Denge’nin altın sponsor, Allianz Türkiye, Eczacıbaşı Holding, Ege Palas, UBS AG, ÜNLÜ & Co ve Zorlu Holding’in ise gümüş sponsor olarak desteklediği programın 2021 finalinde jüri karşısına çıkacak olan girişimler şunlar olacak:

Biotico, Doğayı kirleten yüksek potansiyele sahip organik atıkları hammadde olarak kullanır ve ithal edilen yüksek maliyetli endüstriyel enzimleri geliştirdiği biyoteknoloji sayesinde yerli ve ucuz şekilde üretir.

TÜSİAD Rehberi: Yeşim Sümerkan, UBS AG Türkiye Temsilcisi

Ekip Üyeleri: Elif Nur Avcı, Tuğçe Korkmaz

ConFarm, sürdürülebilir bir dünya için tarım sektörüne inovatif bir soluk getirerek evinizden beton meydanlara kadar her yere kurabileceğiniz topraksız tarım teknolojileri üretir.

TÜSİAD Rehberi: Levent Akgerman, AKG Grubu Başkan Vekili

Ekip Üyeleri: Elif Nisa Güler, Erdem Canaz, Şeyma Alan

Epoka, mobilya satıcılarına oda fotoğraflarındaki mobilyaların değişmesini ve yenilerinin eklenmesini mümkün kılacak bir yapay zekâ teknolojisi sunar.
TÜSİAD Rehberi: İrem Atay, Green Chemicals Satış ve Pazarlama Genel Müdür Yardımcısı
Ekip Üyeleri: Bora Sanuk, Duygu Sezen Islakoğlu, Hazal Mengüaslan, Miray Morova

Marna, su ürünleri üretiminde kullanılan ağ ve halatları; biyo-bozunur, yerli ve doğal hammaddelerle üreterek denizlerdeki plastik kirliliğinin azaltılmasını sağlar.

TÜSİAD Rehberi: Dr. Tamer Saka, TKYD Yönetim Kurulu Başkanı

Ekip Üyeleri: Naz Kadınkız, Aybüke Dağoğlu

Quakecom, deprem anında saha çalışmasına gerek kalmadan enkazdaki kişileri belirler ve afet koordinasyon merkezine anlık olarak ileterek arama kurtarma ekiplerinin ilk 72 saatte etkili çalışmasını sağlar.

TÜSİAD Rehberi: Selin Açık, Seza Grup Yönetim Kurulu Üyesi & Ege Palas İcra Kurulu Başkanı

Ekip Üyeleri: Damla Akyüz, Hüseyin İmdat, Fatih Bedirhan Dilber, Deniz Sezen Yılmaz, Mehmet Hakan Yüksekkaya, Enis Faruk Tatlıpınar

19-21 Ekim tarihlerinde gerçekleşecek Wolves Summit, Türk girişimleri bekliyor [Özel İndirim Kodu]

Konuk yazarımız Günce Önür, Avrupa’da gerçekleşecek olan Wolves Summit’le ilgili bilgi verdi hem de girişimcilerin faydalanabilmesi için egirişim‘e özel indirim kodu ile tanımlattı.

2015 yılından itibaren 14. defa düzenlenecek olan Wolves Summit, her sene olduğu gibi startup, yatırım ve inovasyon ekosistemlerini bir araya getirmeye hazırlanıyor. Birçok global yatırımcının ve girişimin katılıp sunum yapma fırsatı yakalayacağı etkinlik, bugüne kadar 25 binden fazla katılımcıyı ve 3 bin yatırımcıyı ağırladı.

Wolves Summit, Polonya ve çevresindeki Avrupa ülkelerinden en son teknoloji trendlerini ve yenilikleri keşfetmek isteyen endüstri yöneticilerini, etkili medya kanallarını ve 1000’den fazla girişimi bir araya getiriyor. Bu yılki etkinlik dünya için yapay zeka, döngüsel ekonomi, teknoloji transferi, finans, imalat, 5G ve IoT, Gelişmekte Olan Endüstriler, sağlık, halka arz gibi 15’den fazla konuyu içeriyor.

19-21 Ekim tarihlerinde gerçekleşecek olan ve “Önemli Bağlantılar” temasına odaklanan zirve, bugüne kadarki en büyük Wolves Zirvesi etkinliği olacak ve 5.000’den fazla katılımcıyı yüz yüze ve çevrimiçi olarak ağırlayacak. Fiziksel etkinlik Polonya’nın yapay zeka inovasyon merkezi olan Wroclaw’da Concordia Design’da gerçekleştirilecek. Tamamen sürükleyici bir çevrimiçi etkinlik, yüz yüze zirveye paralel olarak devam edecek ve konuklara CEE startup ekosistemindeki en etkili seslerle, yatırımcılarla ve ortaklarla birebir bağlantı kurma, öğrenme ve etkileşim kurma konusunda fırsatlar sunacak.

Wolves Summit CEO’su Michael Chaffe bu sene gerçekleşecek etkinlik ile ilgili şunları aktardı.

“Tamamen hibrit bir modeli benimseyen bu yılki etkinlikle, daha fazla girişimci, yatırımcı sıraladığımız benzersiz eşleştirme fırsatlarına ve sektör lideri konuşmacılara erişebilecek. Önceki katılımcıların da onaylayacağı gibi, Wolves Summit bölgenin en başarılı girişimlerinden bazılarının başarısını kolaylaştırmada etkili oldu ve şimdi bu yeni nesil teknoloji devlerine yatırım yapmak isteyen VC topluluğunu daha fazla kendisine çekiyor.”

Avrupa’nın dört bir yanından 200’den fazla konuşmacı, yatırımcı ve toplamda 5000’den fazla katılımcı 19-21 Ekim 2021 tarihleri arasında Wolves Summit’de olacak.

Etkinliğe katılmak isteyenler buradan egirişim’e özel indirimli bir şekilde bilet satın alıp etkinliğe katılabilir.

Hayat sigortası poliçeleri sunan Ladder, 100 milyon dolar yatırım alarak 900 milyon dolar değerlemeye ulaştı

Esnek vadeli hayat sigortası poliçeleri sunan Ladder, bir D Serisi öz sermaye finansmanında 100 milyon dolar yatırım alarak 900 milyon dolar değerlemeye ulaştığını duyurdu.

Thomvest Ventures ve OMERS Growth Equity tarafından yönetilen D serisi tura destek veren diğer yatırımcılara dair şirket tarafından bir açıklama yapılmadı.

Yalnızca ABD’de faaliyet gösteren Palo Alto merkezli girişim, pandemi döneminde gelirini dört kat artırdı ve bu yılın sonuna kadar 30 milyar dolarlık kapsama alanı sağlama yolunda ilerliyor. Çevrimiçi olarak aranabilen ve satın alınabilen esnek vadeli politikalar sağlayan şirket, yalnızca kullanıcı dostu ve modern arayüzler oluşturmakla kalmıyor, risk fiyatlandırmasını belirleyen algoritmalar kullanarak sigortalama, anında ihraç ve aynı zamanda politika yönetimi gibi hizmetler sunuyor. Ladder, bugün kullanıcılarına diğer insurtech platformlarına kıyasla %40 tasarruf sağladığını iddia ediyor.

11 yaşında babasını kaybeden Ladder CEO’su ve kurucu ortağı Jamie Hale yaptığı açıklamada, “Hayat sigortasının bir hayatı nasıl değiştirebileceğini ilk elden biliyorum” diyerek kendi hayatından yola çıkarak hayat sigortasının insanların hayatındaki öneme dikkat çekti. Hale, “Operasyondaki operatörümüz ve bu yeni finansman turuyla, ailelerin ve toplulukların hizmetinde inovasyonu büyük ölçüde hızlandıracak konumdayız. Orijinal vizyonumuzun gerçekleşmeye devam ettiğini görmek beni çok heyecanlandırıyor” sözlerine yer verdi.

Müşterilerinin hakkını her zaman her yerde ödemek için hazır olduğunu söyleyen Ladder, intihar ve dolandırıcılık nedeniyle ölüm gibi vakaları bunun dışında tutuyor. Şirket, herhangi bir nedenle müşterilerin poliçelerinden memnun kalmaması gibi bir durumda, ilk 30 gün içinde iptal ve tam para iadesi alma hakkını müşterilerine sunuyor. Ladder, 3 milyon dolar veya daha az sigortacılık işlemleri için %100 dijital hizmeti sunsa da, daha büyük bir tutarlarda hızlı, evde ve ücretsiz sağlık kontrolü gibi hizmetler sunuyor.

İşletmelere teslimat takip hizmeti veren e-ticaret odaklı Parcel Perform, günlük 100 milyon kargo takibi yapıyor

Günlük 100 milyondan fazla kargo takibi yapan Parcel Perform, işletmeler ve tüketiciler için gerçek zamanlı takip verileri sağlıyor. E-ticaret odaklı teslimat deneyimi platformu olarak hizmet veren girişim, müşteri sadakatini %40 oranında artırdığını iddia ediyor.

2015 yılının sonlarında Arne Jeroschewski ve Dana von der Heide tarafından kurulan Parcel Perform’un şu anda Berlin, Vietnam ve Singapur’da ofisleri bulunuyor. Pandemi döneminin başlangıcından bu yana 5 kat artış gören şirket, halihazırda oldukça karlı bir iş çıkarıyor. Parcel Perform, 600’den fazla lojistik taşıyıcıya bağlı ve lojistik olayların en kapsamlı standardizasyonu ile dünya çapındaki satıcılar için taşıyıcıdan bağımsız lider kargo takip hizmeti veriyor.

Yapay zeka ve makine öğrenimi teknolojilerini kullanarak e-ticaret lojistiğinde yenilikler yapan girişim, Amazon Web Services’in Makine Öğrenimi Çözüm Laboratuvarı ile birlikte geliştirdiği beyaz etiket hizmetiyle perakendecilerin müşterilere paketlerinin ne zaman ulaşması gerektiği konusunda en güncel bilgileri sağlamasına olanak tanıyor. 700’den fazla küresel kuryeden son mil teslimat verilerini standartlaştıran girişim, Nespresso, Waterdrop ve idealo gibi e-ticaret markaları dahil olmak üzere D2C perakendecileri, pazar yerleri ve lojistik operasyonlarının yükünü hafifletiyor.

Taşıyıcıdan bağımsız kargo takip hizmeti Parcel Perform, A Serisi bir yatırım turunda 20 milyon dolar yatırım aldığını duyurmuştu. Cambridge Capital tarafından yönetilen A Serisi fonlama, yeni yatırımcı SoftBank Ventures Asia, Wavemaker Partners ve Investible dahil olmak üzere mevcut yatırımcılardan katılım gördü. Yeni finansmanla şirket, devam eden küresel genişleme planlarını hızlandırmayı planlıyor.

İşletmelerin pazarlama ve kampanya raporlarını izlemelerine yardımcı olan Whatagraph, 7.2 milyon dolar yatırım aldı

İşletmelerin çevrimiçi pazarlama performansını izlemeleri ve raporlamaları için otomatik bir araç geliştiricisi olan Whatagraph, A Serisi finansman turunda 7.2 milyon dolar yatırım aldığını duyurdu.

Andrius Malinauskas, Justas Malinauskas, Tomas Malinauskas tarafından 2015 yılında kurulan ve sosyal medya, e-ticaret ve reklam değerlendirme platformlarından veri toplanmasına izin veren girişim, pazarlamacıların kampanyalarının gidişatını izleyebilmelerine ve süreci değerlendirebilmelerine olanak tanıyor.

Pazarlama uzmanları, farklı kanallardaki kampanya sonuçlarını izleyebilmek için Whatagraph platformunu kullanabilir, özelleştirilebilir raporlar oluşturabilir ve gelecek projeler için veri içgörülerinden yararlanabilirler. Whatagraph, Facebook, Twitter, Google Analytics ve çok daha fazlası dahil olmak üzere birçok kanaldan, istenilen sayıda kaynaktan veri izleme imkanı veriyor. Böylece, pazarlama uzmanları kampanya ve projelerin performansını tek bir platformda takip edebiliyorlar.

Şirketin sunduğu bir diğer hizmet ise raporları müşterilere zamanında teslim etmek ve bu raporları müşteriler için özelleştirmek. Whatagraph, raporları istenilen zamanda ve müşterilerin marka renklerini ve logosunu kullanarak ve özel alanlar ekleyerek teslim ediyor. Manuel olarak rapor teslim etmenin zorlukları düşünüldüğünde, otomatik bir şekilde seçilen sıklıkta rapor göndermek şirketlere büyük bir kolaylık sağlıyor.

Yeni finansmanı ekibindeki çalışan sayısını ikiye katlamak için kullanmayı planlayan şirket, ABD ve Avrupa’daki büyüme operasyonları yoluyla ürün geliştirmeyi hızlandırmayı hedefliyor. A Serisi turda LitCapital, Inventure, Open Circle Capital ve melek yatırımcı Giles Palmer gibi isimler karşımıza çıkıyor.

Finansmanın ardından açıklama yapan Palmer, “Whatagraph, büyüme hikayesinde çok önemli ve çok heyecan verici bir noktada. Gittikçe daha önemli hale gelen bir alanda birinci sınıf bir iş kurma yolunda adım atan Justas ve ekibiyle birlikte çalışmak üzere aralarına katılmaktan mutluluk duyuyorum” sözlerine yer verdi.

İşletmelerin küresel ölçekteki ödemelerini otomatikleştiren girişim: Verto

Küçük ve orta büyüklükteki işletmelerin, sınır ötesi ve kurumsal düzeydeki Forex ve bankacılık çözümlerine erişmesini sağlayan Verto, işletmelerin ödemelerini otomatikleştiren küresel bir finansal teknoloji firması olarak hizmet veriyor.

B2B ödeme platformu olan Verto, işletmelerin tek bir platform aracılığıyla ödemeleri kabul etmelerine veya küresel olarak başka bir işletmeye göndermelerine olanak tanıyor ve her yerde işletmeleri birbirine bağlama sözü veriyor. İşletmelerin 200’den fazla ülkede ve 39 para biriminde işlem yapmalarını mümkün kılan şirket, serbest çalışanlar, KOBİ’ler ve şirketler için tasarlanmış olduğunu ve her segmentte ödeme ve çoklu para birimi hesapları oluşturma hizmeti verdiğini söylüyor. Verto, şu anda ortalama 30.000 ABD doları ile işlem yapan yaklaşık 2000’den fazla işletmeden oluşan bir müşteri tabanına sahip.

Ticaret ve tedarik zincirleri giderek daha küresel hale geldikçe, uluslararası ödemelerin de karmaşık ve pahalı bir seçenek olmaya devam ettiğine dikkat çeken girişim, iki Nijeryalı girişimci olan Ola Oyetayo ve Anthony Oduwole tarafından 2018 yılında kuruldu. Verto kurucu ortağı ve CEO’su Oyetayo, işletme sahiplerinin geleneksel bankalardan dokuz kat daha ucuza döviz kurlarında sınır ötesi B2B ödemeleri ödemeleri yapabileceklerini dile getiriyor. Oyetayo, geçtiğimiz günlerde verdiği bir demeçte, şirketin artık yalnızca bir döviz piyasası olmaktan çıkıp, işletmeler için eksiksiz bir sınır ötesi ödeme ürünleri paketi sunan bir platform olduğunu söyledi.

Verto, geçtiğimiz günlerde 10 milyon dolar değerinde bir A Serisi finansman turunu kapattığını duyurdu. Fintech odaklı risk sermayesi şirketi olan Quona Capital tarafından yönetilen Seri A tura Middle East Venture Partners (MEVP), TMT Investments, Unicorn Growth Capital, Zrosk Investment Management ve P1 Ventures gibi isimler de katıldı.