Ana Sayfa Blog Sayfa 479

Ödeme ve gider çözümü Payhawk, 112 milyon dolar yatırım aldı

Londra merkezli fintech girişimi Payhawk, B Serisi finansman turunda 112 milyon dolar yatırım aldığını duyurdu. San Francisco merkezli Greenoaks liderliğinde, Gorillas, Robinhood, Stripe, Brex, QED Investors, Earlybird Digital East ve Eleven Ventures gibi isimlerin katılımlarıyla gerçekleşen Seri B fonlama şirkete 570 milyon dolar değer biçti.

Finans sektörü çalışanları, kartlar, ödemeler, faturalar ve gider yönetimi için hala yüksek miktarda manuel çalışmaya bağlı. Bu temel unsurları tek bir platformda birleştiren Payhawk, finans çalışanları için tek durak noktası olarak hareket ediyor ve böylece manuel iş miktarını azaltıyor.

Payhawk müşterileri arasında özellikle finansal süreçleri dijitalleştirmek isteyen yüksek büyüme oranlarına sahip şirketler ile KOBİ’ler ve dünya çapında birden fazla ofisi olan çok uluslu kurumsal müşteriler yer alıyor.

Üç yıl önce kurulan girişim, 2021 yılında 30 ülkede gerçekleşen tüm ödemelerde %3 geri ödeme, yeni kurumsal özellikler, ücretsiz fatura ödemeleri, Apple Pay ve Google Pay desteği sundu. Şirket ayrıca, 7 ay önce 20 milyon dolar değerindeki A Serisi finansman turunu başarıyla tamamladığını duyurmuştu.

Şu anda Avrupa genelinde şirket kartları ve harcama yönetimi platformu ile 27 ülkede şirketlere hizmet veren Payhawk, 2022’de ABD, Hollanda, Avustralya ve Singapur’da ofisler açmayı hedefleyerek genişlemesine devam etmeyi hedefliyor. Yeni Payhawk kredi kartlarını tanıtarak daha akıllı ve daha ucuz sınır ötesi işlemlere izin vererek ürün yelpazesini daha da genişletmeyi ve ayrıca ana pazarları olan İngiltere, Almanya, İspanya ve Benelüks’teki pazarlama ve satış ekibinin büyütmeyi planlıyor.

Yapay zeka tabanlı e-ticaret yerli teknoloji sağlayıcısı, Wordego 450 bin dolar tohum yatırım aldı

Yapay zeka tabanlı e-ticaret teknoloji çözümleri sağlayıcısı Wordego, tohum turda Saudi Group ve Keiretsu Forum Türkiye liderliğinde 450 bin dolar tohum yatırım aldığını duyurdu.

2012 yılında Okan Erol ve Utku Erol tarafından kurulan girişim, e-ticaret işletmelerine yapay zeka tabanlı reklam analitiği platformu (Wordego) ve yapay zeka tabanlı e-ticaret dönüşüm platformu (Sortext) olarak hizmet sunuyor.

Girişimin kuruluşa adını veren ilk ürünü Wordego, e-ticaret işletmelerinin hedefledikleri her bir internet kullanıcısı için birim reklam tekliflerini kullanıcının dönüşüm skoruna göre otomatik olarak ayarlamasını ve böylece minimum reklam harcamasıyla maksimum reklam yatırımı getirisi elde etmelerini sağlıyor.

Girişimin ikinci ürünü Sortext ise, e-ticaret işletmelerinin sitelerine ilk kez gelen ziyaretçilerin dönüşümünü ikiye katlamalarını ve böylece web mağazalarının gelirlerini hiçbir ekstra yatırım yapmadan %20’den fazla artırmalarını sağlıyor.

Chicago, Berlin ve İstanbul’da yerleşik girişimin yapay zeka tabanlı yenilikçi çözümleri, e-ticaret işletmelerinin ziyaretçi dönüşümünü en üst düzeye çıkarmalarına ve ekstra bir yatırım yapmadan satış gelirlerini artırmalarına yardımcı oluyor.

Wordego ve Sortext, moda ve güzellikten sağlık ve kişisel bakıma, elektronik ve medyadan lüks ve mücevhere, gıda ve perakendeden ev ve dekorasyona, kitap ve kırtasiyeden oyuncak, oyun ve hobi sektörlerine kadar çok sayıda yerli ve yabancı e-ticaret işletmesi tarafından yaygın olarak kullanılıyor.

450 bin dolarlık tohum yatırım turuyla, girişimin bugüne kadar aldığı toplam yatırım, 2019’daki 400 bin dolar tohum öncesi yatırım ve 2020’deki 200 bin dolar köprü yatırım turuyla birlikte 1 milyon dolar seviyesini aşmış bulunuyor.

Girişim, sağladığı finansmanla yurt içi ve yurt dışı pazarını genişletmeyi ve daha fazla tüketiciye kişiselleştirilmiş online alışveriş deneyimi sunarak, nihayetinde e-ticaret işletmelerinin gelirlerini daha da artırmayı hedefliyor.

Artırılmış gerçeklik platformu Niantic, 300 milyon dolar yatırım alarak 9 milyar dolar değerlemeye ulaştı

Dünyanın ilk ve tek gezegen ölçekli artırılmış gerçeklik platformunun geliştiricisi olduğunu iddia eden Niantic Inc., pazartesi günü yaptığı açıklamada 300 milyon dolar yatırım aldığını duyurdu. Şirkete 9 milyar dolar değerleme biçen fonlama Coatue‘den geldi.

Niantic, yeni sermayeyi mevcut oyunlara ve yeni uygulamalara yatırım yapmak, Lightship geliştirici platformunu genişletmek ve Real-World Metaverse adını verdiği vizyonunu oluşturmak için kullanmayı planladığını açıkladı. Meta’dan farklı olarak Niantic, insanları dış dünyaya yaklaştıran teknolojiler geliştirmek istiyor ve sanal dünyaları insanları fiziksel bir dünyaya yönlendirdiğinde mutlu olduklarını söylüyor.

Kasım ayının başında şirket, dünyanın dört bir yanındaki geliştiricilerin artırılmış gerçeklik ve “Gerçek Dünya Metaverse” için vizyonlarını gerçekleştirmelerini sağlayan Lightship platformunu başlatmıştı. Niantic’in Kurucusu ve CEO’su John Hanke, “Gerçek dünyanın dijital kreasyonlar, eğlence ve bilgilerle kaplandığı, onu daha büyülü, eğlenceli ve bilgilendirici hale getirdiği bir gelecek inşa ediyoruz” sözlerine yer verdi.

Niantic, yaptığı açıklamada Lightship Platformu’nun Niantic’in Ingress Prime ve Pokémon GO gibi oyunları geliştirme ve çalıştırma konusundaki yılların deneyimine dayanan kendi ürünlerinin temeli olduğunu vurguluyor. Şirketin lansman ortakları arasında Coachella, Historic Royal Palaces, Lifull, the PGA of America, Science Museum Group, Shueisha ve SoftBank gibi isimler yer alıyor.

Misyonunun “insanlara dünyayı birlikte keşfetmeleri için ilham vermek” olduğunu belirten şirketin Pokémon GO ve Ingress dahil olmak üzere oyunlarını her ay on milyonlarca insan oynuyor. Niantic’in paylaştığı verilere göre yıllar içinde Niantic oyuncuları 17,5 milyar kilometreden (10.9 milyar mil) fazla yürüdüler.

DenizBank’ın hayata geçirdiği girişim hızlandırma programı Deniz Akvaryum ve ilk ofis turu

DenizBank’ın hayata geçirdiği girişim hızlandırma programı Deniz Akvaryum, girişimlere katkı sağlamak ve hızla büyümeleri için gereken desteği vermek üzere yola çıktı.

Hızlandırma programı ile girişimlerin eksiklerini, ihtiyaçlarını ve planlarını belirleyerek her birine özel gelişim haritalarıyla ve uzman mentor desteği sunuyor.

İnovasyon ve Girişimcilik Merkezi Müdürü Gökhan Odyakmaz ile ofis turu yaptık. Arkasından İnovasyon ve Ekosistem Genel Müdür Yardımcısı Aziz Köse bize programın yürütücüsü NEOHUB hakkında bilgi verdi ve son olarak da Girişim Hızlandırma Programı Yöneticisi Melis Uysal, girişimcilerin programla ilgili akıllarında kalan soruları cevapladı.

Deniz Akvaryum’un ilk ofis turu

Getir, İngiltere merkezli hızlı teslimat uygulaması Weezy’i satın alıyor

Market ürünlerini ortalama 10 dakika içinde kullanıcıları ile buluşturarak dünyada hızlı teslimat sektörünün kurucusu olan Getir’in yurt dışındaki hızlı büyümesi devam ediyor.

Geçtiğimiz günlerde Amerika kıtasına Şikago’dan giriş yapan Getir’den, İngiltere’deki operasyonlarını büyütmek için hamle geldi. Getir, İngiltere’de faaliyet gösteren hızlı teslimat uygulaması Weezy’nin tamamını satın almaya hazırlanıyor. Böylece Getir, yurt dışındaki ikinci satın almaya imza atmış olacak. Getir, temmuz ayında da Güney Avrupa’da faaliyet gösteren hızlı teslimat servisi BLOK’u satın almıştı.

İngiltere’deki konumunu daha da güçlendiriyor

İlk yurtdışı açılımını sene başında Londra’da başlatan ve en son ABD’de hizmete başlamasıyla birlikte 3 kıtada 9 ülkede faaliyet gösteren Getir, Weezy’nin 700 civarındaki çalışanını da bünyesine katarak İngiltere’deki operasyonlarını daha da büyütecek. Londra, Liverpool, Birmingham, Manchester gibi şehirler dahil olmak üzere toplam 15 şehirde faaliyet gösteren Getir, Weezy’nin satın alınmasıyla kurucusu olduğu hızlı teslimat sektörünün İngiltere’deki öncüsü olarak konumunu daha da güçlendirip büyümeye devam edecek.

‘Heyecan verici bir gelişme’

Bir yıldan kısa sürede yurt dışında pek çok başarıya imza attıklarını kaydeden Getir Kurucusu Nazım Salur, “Birkaç hafta önce teknolojik girişimlerin merkezi ABD’de hizmet vermeye başladık. Yurt dışındaki büyümemizi hız kesmeden sürdürüyoruz. Henüz genç bir girişim olmasına rağmen bölgesinde önemli yer edinmeyi başaran Weezy ile iş yapış biçimimizin ve kültürel yaklaşımımızın son derece uyumlu olduğuna inanıyoruz. Bu nedenle Getir’e büyük katkı sağlayacağına inanarak Weezy’i bünyemize katıyoruz. Bizim için çok önemli pazarlardan İngiltere’deki hizmet ağımızı daha da güçlendirecek, heyecan verici bir satın almayı daha gerçekleştiriyor olmaktan mutluyuz” dedi.

Getir, şu anda Türkiye’ye ek olarak İngiltere, Hollanda, Fransa, Almanya, İspanya, İtalya, Portekiz ve ABD’de hizmet veriyor. Amerika’daki hizmetine geçtiğimiz haftalarda Şikago’dan başlayan Getir’in sıradaki durakları ise New York ve Boston.

NVIDIA, yapay zeka sanatçısı olarak adlandırdığı GauGAN yazılımının yeni sürümünü yayınladı

Kalifornia merkezli teknoloji şirketi NVIDIA, farklı alanlarda kendine yer bulma ve kullanıcılara yeni ve farklı içerikler vermek için çalışmalarına devam ediyor. GauGAN olarak adlandırılan ve şirketin yapay zeka ressamı olarak bilinen bu yazılım, yeni özellikler ile donatılarak yeni sürümü şirket tarafından yayınlandı.

Paint üzerinde yapılan basit çizimleri saniyeler içerisinde gerçek bir yağlı boya balosuna çevirebilen bu yapay zeka, artık söylenenleri anlayarak da bu tabloları oluşturabiliyor. Konu hakkında meraklı kişiler için bir blog gönderisi yayınlayan NVIDIA, bu gönderide GauGAN’ın son gelişmelerine ve gelişimine yer veriyor.

Blog gönderisinde yapay zekayı artık GauGAN 2 olarak adlandırabileceğimizi belirten NVIDIA, bin kelime ile ifade edilebilecek bir tabloyu sadece birkaç sözcük söylenmesi ile oluşturulabileceğini belirtiyor.

Örneğin “Uçurumda güneşin doğuşu” gibi kısa cümleler ile yaratıcı yaplı boya tabloları oluşturmak mümkün. GauGAN’ın daha öncesinde yaptığı işlere bakarsak, nasıl bir gelecek vaad ettiğini anlamak daha da kolaylaşıyor.

GauGan, Neural Network ve Deep Learning teknolojilerini içerdiği düşünülürse teknolojinin ne denli ilerlediğini görebilmek mümkün. Şirket, hayal gücü ile modeli kurguladıklarını belirtirken modelden, kullanıcıların tahmin edemeyeceği bir şey ortaya çıkarılması zorlanıyor. Böylece aslında model, yaratıcı ve farklı olmaya itiliyor.

Yukarıdaki görseldeki gibi altta yer alan nesnelerin konumlarının belirtilmesi aslında GauGAN için fazlasıyla yeterli. Şirket, GauGAN 2 ile sadece kelimeleri kullanmasının ardından yazılımın yeni versiyonuna sesle kontrol edilebilme ve “kayalar yerine bulut koy” gibi düzenlemelere izin verebilme özelliklerini koyması bekleniyor.

Şu an için sistemin eklemeler yapmanıza izin verdiğini hatırlatalım. Programa dahil olmak ve bu deneyimi yaşamak için buraya tıklayın.

Instagram, gönderi içeriklerine de müzik ekleyebileceğiniz yeni özelliğini test etmeye başladı

Popüler sosyal medya uygulaması Instagram, kullanıcı deneyimini arttıracak yeni özellikleri uygulamasına dahil etmeye devam ediyor. TikTok platformu ile kullanıcıların müzik veya sesler ile yaratıcı içeriklerin artması, iletişimin arttırması ve platformun daha eğlenceli bir yer olması sağlanmıştı.

Instagram bu sebeple normal olarak paylaşılabilen resim veya videolara, aynı reels’de olduğu gibi müzik ekleyebilmenizi sağlayacak yeni özelliğini test etmeye başladı. Test edilen ülkeler arasında Türkiye’nin de olduğunu belirtelim. Özelliğin detayları incelendiğinde ise şunlar ile karşılaşmak mümkün:

Gönderiyi paylaşmaya hazırlanırken “kişi veya konum ekle” seçeneklerinin hemen altında “müzik ekle” seçeceği yer alıyor. Bu bölüme tıklandığında ise reels’dan alışkın olduğumuz bölüm bizleri karşılıyor. Müzik seçimi yaptıktan sonra müziğin kaç saniye sürmesi gerektiği kullanıcılara soruluyor. Bu noktada Instagram gönderiler için 30 saniye önerisi ile kullanıcıların karşısına çıkıyor.

Çoklu Paylaşımlarda Gönderi Silme

Yakın süre önce Instagram, kullanıcıları tarafından istenen bir özelliği daha uygulamasına dahil etti. Çoklu fotoğraf paylaşımlarında bir fotoğraf yüzünden o galeriyi arşivleme derdi de böylece son buldu. Instagram, yeni özelliği ile o galeriye gelip “Düzenle” demenizi ve istemediğiniz fotoğrafın üstünde yer alan “Çöp Kovası” butonuna tıklayabilmenizi sağlıyor. Böylece istenmeyen o görsel artık o galeride tutulmuyor.

Bu silme işleminin yanlış bir karar olduğuna inanıyorsanız Instagram’ın fotoğrafı tam olarak silmediğin, söylemek gerekiyor. Fotoğraf 30 gün boyunca arşivinizde sizleri bekliyor ve herhangi bir işlem yapılmaması dahilinde uygulamadan tamamen siliniyor.

250 milyon dolar yatırım alan Deliverr, 2 milyar dolar değerlemeye ulaştı

San Francisco merkezli e-ticaret teslimat şirketi olan Deliverr, pazartesi günü yaptığı açıklamada yeni bir finansman duyurdu. E Serisi fonlamada 250 milyon dolar yatırım alan şirket, bu son gelişmenin ardından 2 milyar dolar değerlemeye ulaştı.

Deliverr, küçük ölçekli şirketlerden çok kanallı büyük e-ticaret perakendecilerine kadar herhangi bir satıcının aynı gün veya ertesi gün e-ticaret teslimatlarını gerçekleştiriyor. Shopify, Walmart, Amazon, eBay ve Target gibi platformlarda sipariş karşılama hizmetleri sağlayan şirket, hızlı ve güvenilir sipariş karşılamanın teslimatlarının daha hızlı gerçekleşmesini bekleyen müşteriler için olumlu müşteri deneyimleri yarattığını söylüyor.

Deliverr’in açıklamasına göre müşterilerin ücretsiz ve hızlı teslimat vaatlerini gördüklerinde bir ürünü satın alma olasılıkları yükselirken, teslimat süreleri yavaş olan ürünlerde ise satın almaktan vazgeçip diğer mağazaları tercih ediyorlar. Deliverr, iddialı bir ifadeye yer vererek ertesi gün teslimat sunmayan satıcıların “geride kalma ve müşteri kaybetme riskiyle karşı karşıya” olduklarını vurguluyor.

Bu yıl içinde ertesi gün teslimat hizmetini başlatan şirket, envanterlerini büyük nüfus merkezlerinin yakınında yerelleştirdiği için artık ertesi gün teslimatla 100 milyon Amerikalıya ulaşabiliyor. Pek çok farklı satış kanalıyla tamamen entegre olan Deliverr, yalnızca 2021 yılında 9 yeni satış kanalıyla entegre olduğunu ve en son Etsy ile ortalık sağlayarak Deliverr’daki satıcıların 86 milyon yeni müşteriye ulaşabilmelerine olanak tanıdığını söylüyor.

Yeni sermayeyi misyonunu desteklemek için kullanmayı planlayan Deliverr, tüm satıcılara her zaman olduğu gibi hızlı, uygun fiyatlı ve güvenilir e-ticaret gerçekleştirmenin “süper gücünü” vermeye çalışacağını belirtiyor. Deliverr ayrıca, ticaret merkezinin sayısında ve çeşitliliğinde de büyüme kaydederken, ekibinin büyüklüğünü iki katına çıkardı ve dünya çapında ofisler açtı.

İki Türk girişimci Eren ve Fatih Özmen’in kurucusu olduğu uzay şirketi Sierra Space, 1.4 milyar dolar yatırım aldı

1.100 çalışanı, 500’den fazla uzay görevi ve 30 yılı aşkın uzay uçuşu geçmişine sahip, alanında lider ticari uzay şirketi Sierra Space, 1,4 milyar dolarlık A Serisi bir yatırım aldığını duyurdu. Bu yatırım, şirket için ilk sermaye artışı olmakla birlikte, havacılık ve savunma sektöründe bugüne kadar yapılan dünyanın en büyük ikinci özel sermaye artışı.

Sierra Space, Eren ve Fatih Özmen’e ait olan Sierra Nevada Corporation’ın (SNC) yan kuruluşudur. SNC, Sierra Space’in çoğunluk hissesine sahiptir.

Sierra Space, uzay taşımacılığının geleceğini, ticari uzay destinasyonlarını ve altyapısını inşa ederek canlı ve büyüyen bir ticari uzay ekonomisi oluşturmaya yardımcı olacak teknolojiler geliştirmeyi amaçlıyor. Uzayın ticarileştirilmesinin hız kazanması, yenilenen kamu yararı ve savunma hususları nedeniyle alçak yörünge ekonomisi kritik bir dönüm noktasına ulaşırken, Sierra Space, bu büyüyen ekosistemi desteklemek için gereken temel altyapıyı geliştiriyor. Sierra Space, uzaya düşük maliyetli erişim imkânı sunuyor. Böylece mevcut işletmelerin, girişimcilerin, araştırmacıların ve hükûmetlerin, uzayda yeni medeniyetler oluşturma ve dünyadaki yaşama fayda sağlama konularında heyecan verici atılımlarda bulunmalarını teşvik etmeyi hedefliyor.

General Atlantic, Coatue ve Moore Strategic Ventures öncülüğünde yapılan yatırıma, BlackRock Private Equity Partners ve AE Industrial Partners tarafından yönetilen fon ve hesaplardan da katılım sağlandı. Elde edilen fon, şirketin, dünyada benzeri olmayan ticari uzay uçağı Dream Chaser’ın geliştirilmesini hızlandıracak. Dream Chaser, yeniden kullanılabilir bir uzay uçağı olacak şekilde tasarlandı. Dünya’ya 1,5 g-kuvveti kadar düşük kuvvet ile yumuşak giriş yapabilme özelliğine sahip olan Dream Chaser, dünyanın hemen hemen tüm ticari pistlerine iniş yapabiliyor.

Dream Chaser’ın ileri aşamalara ulaşan geliştirme çalışmaları, Uluslararası Uzay İstasyonu’na kargo ikmali görevi gerçekleştirmek üzere milyarlarca dolarlık NASA sözleşmesi kapsamında yürütülüyor. Dream Chaser; ticari, sivil, devlet ve savunma müşteri segmentlerinde ulusal ve uluslararası düzeyde, kargo ve yolcu taşımak veya ulusal güvenliğin uzay gereksinimlerini karşılamak üzere, esnek tasarım ve performans uyarlanabilirliğinden yararlanan üç modele sahip.

Bu yatırım ayrıca şirketin modüler LIFE platformunu geliştirmesine de destek olacak. LIFE, yörüngede kendiliğinden şişebilen, üç katlı, ticari ve bilimsel amaçlı kullanılabilen ve uzayda yaşam sağlayan bir habitat.

Sierra Space Yönetim Kurulu Başkanı ve Sierra Nevada Corporation (SNC) CEO’su Fatih Özmen konuyla ilgili olarak, “Sierra Space şirketini 2008 yılındaki ilk oluşumundan bugünlere getirmek ve hızla büyüyen ticari uzay sektöründe stratejik bir konum elde etmek için çok emek verdik. Sierra Space, çığır açan teknolojileri ve kullanıma hazır yeteneklerinin yanında, aldığı bu önemli yatırımla büyümesini hızlandıracak. Eren ve ben, Sierra Space’in bu dönüm noktasında yeni ortaklarımız olan bu köklü ve deneyimli yatırımcı ekibini aramızda görmekten heyecan duyuyoruz. Sektöre yön verecek stratejiye ve olanaklara sahibiz. Şirketi hep birlikte yeni uzay yarışına liderlik edecek ve yeni uzay ekonomisinin büyüyen pazarında hatırı sayılır bir pay sahibi olacak duruma getireceğiz.” dedi. Türk iş insanları Fatih ve Eren Özmen, Sierra Space’in çoğunluk hissesini elinde bulunduran SNC’nin sahibi ve her ikisi de Sierra Space’in yönetim kurulunda yer alıyor.

Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Sierra Space CEO’su Tom Vice, “İnsanlığın, gezegenimizin ötesinde medeniyetler oluşturmasını ve sürdürmesini sağlayacak yeni nesil uzay ulaşım sistemlerini ve uzay içi altyapıları ve destinasyonları inşa ediyoruz. Sierra Space aynı zamanda, farklı iş kolları için de yeni nesil bir platform inşa ediyor. Uzay; tıbbi ürünler, yarı iletkenler, fiber optikler ve enerji gibi kritik alanlarda dünya üzerindeki yaşamımızı doğrudan iyileştirecek yeni atılımları mümkün kılacak benzersiz bir ortam sağlıyor.” dedi.

General Atlantic Başkanı ve CEO’su Bill Ford, “General Atlantic ve diğer yatırım ortakları olarak, ticari uzay ekonomisinin geleceğini tanımlama vizyonunda Sierra Space’i desteklemekten gurur duyuyoruz. Şirket, dönüştürücü potansiyeli olan ve Sierra Space’i yeni uzay çağında yeni bir lider olarak konumlandıran ürünler geliştirmek için ileri teknolojilerden ve inovasyon kültüründen yararlanıyor. Büyümesini hızlandırmak ve küresel etkisini artırmak üzere Sierra Space ve yönetim ekibiyle aktif bir ortaklık yürütmek için sabırsızlanıyoruz.” dedi.

Sierra Space ayrıca geçtiğimiz ay, Jeff Bezos’un Blue Origin ortaklığıyla inşa edilecek Orbital Reef’e yönelik planlarını duyurmuştu. Orbital Reef, ticari olarak geliştirilip işletilen bir uzay istasyonu olacak. Bu istasyon, gelecek için mükemmel bir ekosistem ve iş modelinin geliştirilmesine olanak sağlayarak, insanlı uzay keşfinde bir sonraki aşamaya geçecek. Dream Chaser ve LIFE platformu, Orbital Reef’in kritik bileşenlerini oluşturuyor. İstasyonun 2030 yılına kadar faaliyetlerine başlaması bekleniyor.

Ericsson, bulut iletişim şirketi Vonage’ı 6.2 milyar dolar karşılığında satın alıyor

Uluslararası bir telekomünikasyon şirketi olan Ericsson, hafta başında yaptığı açıklamada bulut iletişim şirketi Vonage Holdings Corp.’u 6.2 milyar dolar değerindeki bir anlaşmayla satın almaya hazırlandığını açıkladı. Satın alma işlemi, Ericsson’un kablosuz kuruluştaki varlığını genişletme ve küresel tekliflerini genişletme stratejisinin altını çiziyor.

Vonage Kurulu tarafından oybirliğiyle onaylanan birleşme sözleşmesine göre Ericsson, hisse başına 21 ABD doları karşılığında bir anlaşma imzalayacak. Vonage ailesinin önemli parçalarından yararlanarak 4G ve 5G ağ teknolojisini geliştirebileceğine inanan şirket, satın alma işlemini küresel tekliflerini genişletme stratejisinin bir sonraki adımı niteliğinde değerlendiriyor. Ericsson başkanı ve CEO’su Börje Ekholm, şirket adına yaptığı açıklamasında bunun şirketin daha fazla kurumsal iş yakalamaya başlama stratejisinin bir parçası olduğunu söyledi.

Küresel bir bulut tabanlı iletişim sağlayıcısı olan Vonage, güçlü bir büyüme ve marj gelişimi geçmişine sahip olmasıyla Ericsson’dan geri çevrilemeyecek bir teklif aldığını belirtiyor. Şirket, 30 Eylül 2021’e kadar olan 12 aylık dönemde 1,4 milyar ABD doları değerinde satış gerçekleştirmiş ve aynı dönemde 109 milyon ABD doları serbest nakit akışı sağlamıştı. Bulut tabanlı Vonage İletişim Platformu (VCP), dünya çapında 120.000’den fazla müşteriye ve 1 milyondan fazla kayıtlı geliştiriciye hizmet veriyor. VCP içindeki Uygulama Programlama Arayüzü platformu, geliştiricilerin mesajlaşma, ses ve video dahil olmak üzere yüksek kaliteli iletişimleri, arka uç altyapısı veya arabirimleri olmadan uygulamalara ve ürünlere yerleştirmelerine olanak tanıyor.

Ericsson’un performans ve büyüme beklentileri, şirketin açıklamasına göre, Vonage’nin toplam gelirlerinin yaklaşık %80’ini sağlayan ve dünya çapında bir milyondan fazla kayıtlı geliştiriciye hizmet veren Vonage İletişim Platformu (VCP) üzerine inşa edilmiştir.