Ana Sayfa Blog Sayfa 466

Görme kaybını erken teşhis eden girişim EyeCheckup’ın hikayesi

Yerli girişim EyeCheckup; Diyabetik retinopati, ven oklüzyonu,sarı nokta hastalığı, glokom gibi hastalıklar nedeniyle oluşan görme kaybını önleme amaçlı, yapay zeka destekli erken teşhis sistemi sağlayarak kolay göz taraması imkanı sunuyor.

EyeCheckup kurucu ortağı Rim Krazhin, bize hem girişimin hikayesini anlattı hem de bugünü ve yarınıyla ilgili bilgi verdi.

EyeCheckup; Hackquarters ortaklığında, Bayer’in girişimcilik ekosistemini desteklemek amacıyla küresel çapta yürüttüğü Girişim Hızlandırma Programı’nın Türkiye ayağı G4A Turkey 2021’e jüri tarafından seçilen 7 girişimden biri oldu.

Dijital ortamda gerçekleştirilen programa; sağlık, tarım, radyoloji ve çevre sağlığına yönelik dijital çözümler sunan ve fikir aşamasını geçen, yalın bir ürüne, prototipe ya da ileri seviye bir girişime sahip olan girişimciler büyük ilgi gösterdi.

Dijital girişimleri ve girişimcilik ekosistemini, girişimciler ile sektörün uzmanlarını bir araya getirerek desteklemeyi amaçlıyor. Sağlık, tarım, radyoloji ve çevre sağlığına (haşere ve kemirgen mücadelesi) yönelik dijital çözümler sunan ve fikir aşamasını geçen, yalın bir ürüne, prototipe ya da ileri seviyede bir girişime sahip olan girişimcileri arıyor.

The Unicode Consortium, 2021’in en popüler emojilerini açıklandı

Her yıl farklı emojiler ile karşımıza çıkan The Unicode Consortium, kullanıcıların kullanabilecekleri ve kişiselleştirebilecekleri emojileri sunmaya devam ediyor. Her yıl olduğu gibi bu sene de Spotify’ın Wrapped akımı ile neredeyse tüm şirketlerin katıldığı “Yılın enleri” akımına The Unicode Consortium’da katılarak 2021’ın en popüler emojilerini paylaştı.

Duygu ve düşüncelerimizi anlatmamızı sağlayan emojiler, artık hayatımızın vazgeçilmez bir parçası halinde. İletişimimizi daha kolaylaştırmakla kalmayan aksine sadece emojiler ile iletişim kurmaya başladığımız bu dönemde, genç nesiller hemen hemen tüm iletişimi sadece emojiler ile kuruyor. Kullanımda olan yüzlerce emoji, yaşadığınız duygu ve düşünceleri kısa yoldan anlatabiliyor. Pek 2021 yılında en çok hangi emojiler ile iletişimimizi sağladık? Bu sorunun cevabını The Unicode Consortium açıklıyor.

2019 yılında en çok kullanılan emojilerin başında gülme, kalp, gözü kalpli emoji, haykırma ve gülümse yer alıyor. Tam liste incelendiğinde ise şu şekilde bir tablo bizleri karşılıyor: 😂 ❤️ 😍 🤣 😊 🙏 💕 😭 😘 👍

2021 yılı incelendiğinde ise gülümseme emojisinin ilk 5’den ayrıldığı görülüyor. Psikolojik olarak bakıldığında samimi olan emojilerin pandemi döneminde tercih edildiği biliniyordu. Aynı zamanda evde oturmanın ve yalnız vakit geçirmenin eseri olarak “tamam” emojisi de bu listeye dahil oluyor. Tam listeyi incelediğimizde ise ilk 10’da bu emojiler yer alıyor: 😂 ❤️ 🤣 👍 😭 🙏 😘 🥰 😍 😊

Yeni Emojiler Yakında

Unicode 14.0 kapsamında yeni emojilerini tanıdan The Unicode Consortium şirketi, 37 yeni emojinin ve farklı cilt tonlarına sahip 112 yeni karakter getirdiklerini paylaşmıştı.

Bu emojiler Android tarafına ne zaman geleceği belli olmasa da Apple tarafının yeni güncelleme ile işletim sistemlerine dahil etmesi bekleniyor.

Yaşlı bireylerin düşme riskini azaltmaya yönelik teknoloji geliştiren SafelyYou, 40 milyon dolar yatırım aldı

Sağlık sektöründeki girişimlerin sayısı her geçen gün artarken bu alana verilen destek de aynı oranda artıyor. Alzheimer hastalığı ve bilişsel bozukluk sorunları olan yaşlı bireyler için yapay zeka destekli düşüş yönetimi teknolojisi geliştiren SafelyYou, 40 milyon dolarlık B Serisi finansman turunun kapandığını duyurdu.

Uzun vadeli sağlık sektörüne yatırım yapan Omega Healthcare Investors tarafından yönetilen finansman, SCAN Group, Eclipse Ventures, Foundation Capital, Founders Fund ve DCVC tarafından desteklendi.

Girişim, 2015 yılında SafelyYou kurucu ortağı ve CEO’su George Netscher‘in doktora araştırması olarak ortaya çıkmış ve Netscher, kendi ailesinin Alzhemier hastalığıyla ilgili deneyimlerinden ilham almış. Bugün, Kuzey Amerika’daki çok sayıda toplulukta başarıyla uygulanmakta olan teknoloji, American Journal of Managed Care’de yayınlanan araştırma sonuçlarına göre, yapay zeka destekli video kaydı kullanılması gerçek zamanlı düşme tespitinin demans bakım tesislerinde acil servis ihtiyacını %80 oranında azaltıyor.

Bu yılın başlarında A Serisi finansman turunu duyuran şirket, yaşlı bireylerin düşmesini tespit edip önleyen yapay zeka teknolojisiyle bugüne kadar hızlı bir büyüme gösterdi. Yatırımcıların girişime olan ilgisi kognitif hastalıkları ve Amerika’da her 3 kişiden 1’inin ölümüne sebep olan demans hastalığını ele almak için artan teknoloji ihtiyacına işaret ediyor.

SafelyYou, yalnızca potansiyel olarak yaralayıcı bir düşüşü tespit etmek için teknolojiyi ve profesyonel bakıcı müdahalesini bir araya getirmekle kalmıyor aynı zamanda yapay zeka ile güçlendirilmiş örüntü tanıma ve analiz yoluyla gelecekteki düşmeleri de önlüyor. SafelyYou ayda 1.500’den fazla olay videosunu inceler ve böylece her bir birey için kişiselleştirilmiş bakım planları sağlamak için veri içgörülerinden yararlanır.

TikTok, içerik üreticilerine yeni para kazanma yolları sunmaya başladı

Popüler sosyal medya platformu TikTok, kullanıcıları ve içerik üreticileri için yeni yollar sunmaya devam ediyor. İçerik üreticileri için canlı yayınlar ve bağışlar gibi özellikler sunan TikTok, yeni duyurusunda CreatorNext özelliğinden ve bu özellikten nasıl para kazandığını açıklıyor.

Sadece canlı yayındayken para kazanabilen içerik üreticilerini fark eden platform, CreatorNext ile birlikte içerik üreticisinin canlı yayın olmadan da para kazanabilmesini sağlıyor. CreatorNext ile 2 farklı yol sunan TikTok, bu yollara “Tips” ve “Video Gifts” adını veriyor.

TikTok’un tüm para kazanma yollarını içeren CreatorNext portalı, yeni “Tips” özelliği ile içerik üreticilerine doğrudan bahşiş verebilmelerini sağlıyor. Burada verilen paranın tamamının içerik üreticisi ile paylaşıldığını hatırlatalım.

Video Gifts” özelliği sayesinde de içerik üreticileri, paylaştıkları videolar ile de hayranlarından hediye alabilecekler. Henüz bu özelliklerin ABD, İngiltere, Almanya, Fransa, İtalya ve İspanya’da yaşayan içerik üreticileri ile paylaşıldığını hatırlatalım. Kanada ve Avustralya’daki içerik üreticiler de önümüzdeki aylarda özelliklere erişim sağlayabileceği söyleniyor.

18 yaşından büyük kişilerin bu programa dahil olduğu CreatorNext platfromu, dahil olacak kişilerden şu koşulları da sağlaması bekleniyor:

  1. Son 30 günde en az 1.000 video görüntülenmesi
  2. Son 30 günde en az 3 gönderi
  3. Belirli takipçi sayısını geçmiş olması

İçerik üreticiler ile markaların iş birliğini kolaylaştırmak isteyen TikTok, TikTok Creator Marketplace platformunu da gün geçtikçe geliştiriyor. Gün geçtikçe daha fazla içerik üreticisine erişim sağlayan platformda, 10.000’den fazla takipçisi ve uygun içerikleri olan kişilere farklı ödeme yollarının da açılabileceği belirtiliyor.

Yerli girişim Vahaa ile iş birliği yapan Karel, evlere akıllı bahçeler kurmak için birlikte çalışacak

Türkiye’nin 30’dan fazla ülkeye ürün ve teknoloji ihraç eden öncü teknoloji şirketi Karel ile topraksız tarımla akıllı bahçeler tasarlayan yerli girişim Vahaa iş birliği anlaşması imzaladı.

İklim değişikliğinin olumsuz etkilerinin görülmeye başlandığı günümüzde bu yöntem çevreye önemli ve anlamlı bir katkı sağlayacak. Anlaşma aynı zamanda pandemi ile birlikte odak konusu haline gelen tarım teknolojisi sektöründe üretici- girişimci iş birliğinin öne çıkan bir örneği olacak.

Herkes evinde kendi bahçesini oluşturabilecek

Bitki yetiştirme LED’leri, özel geliştirilmiş bitki besinleri ve bitki reçeteleri ile patentli yetiştirme sistemi sayesinde, bitkilerin optimum ve hızlı büyümesi sağlanıyor. Böylece bitkiler türüne göre, 2-3 haftadan itibaren hasat edilebiliyor. Bu yöntemle 365 gün üretim imkânı ve geleneksel yöntemlere göre daha hızlı hasat sağlanacak. GDO içermeyen tohumlar ve pestisitsiz üretim imkânı ile sağlıklı beslenme desteklenecek.

Tüketmeden hemen önce hasat edilebildiği için ‘en taze’ şekilde beslenme mümkün olacak. Böylece besin değeri yüksek, kirli ortam değişkenlerinden arındırılmış besinlerin üretilmesinin önü açılacak ve önümüzdeki dönem projelerine de ilham verecek şekilde veri havuzu derlenmeye başlanacak. Bu teknoloji ile ortaya çıkan ürün seti ile tüketiciler evlerinde yiyecekleri sağlıklı bitkileri kendileri yetiştirebilecek.

Nesnelerin interneti ve Seri Üretim

Ar-Ge’de tasarımdan üretime kadar tüm süreçlere sahip Karel’in bu işbirliğindeki rolü, Vahaa için büyük bir ARGE ve teknik know-how ve üretim desteği anlamına geliyor. Bu kapsamda Karel mühendislik desteği verecek. Kapalı ortamda ışık, su ve besin dengesi kontrollü bitki üretimi için gerekli ekipmanın seri üretimi Karel tarafından gerçekleştirilecek. İnovasyon ile sürdürülebilirliğin kesişimi olan nesnelerin interneti teknolojisi tabanlı akıllı bahçeler mobil uygulama ile bulut sistemi üzerinden uzaktan yönetilebilecek ve takip edilebilecek.

Faaliyet gösterdiği önemli teknoloji alanlarından biri de IoT yani nesnelerin interneti ile olan Karel ile bitki gamını sürekli genişleterek, doğayı teknoloji ile birleştirerek evlere getirme hedefiyle yola çıkan ve Türkiye’nin ilk ev tipi akıllı bahçelerini sunan Vahaa, Karel’in sağlayacağı bu destekler ile ölçeklenmeye odaklanacak. Karel ile Vahaa bu anlaşma ile önümüzdeki dönemde de dünyaya derin teknoloji ihracatı yapmayı hedefliyor.

Gizlilik odaklı mesajlaşma uygulaması Signal, bağış modeline sahip yeni gelir modelini duyurdu

Kullanıcı gizliliği konusunda oldukça önemli atılımlar gerçekleştiren Signal, çalışmalarına tüm hızıyla devam ediyor. WhatsApp ile yaşanan ve Facebook’un verileri kullanması sonrası kullanıcılar, WhatsApp kullanmak istememiş ve yoğun olarak Signal tercih etmişti. Kar amacı gütmeyen bir platform olarak karşımıza çıkan Signal, yeni özelliği ile uygulama içi bağışlara izin veriyor.

Eski WhatsApp çalışanı tarafından kurulan Signal, WhatsApp’ın verileri işlediğinden şikayetçi olmuş ve bu nedenle Signal’i kurmuştu. Pandemi sırasında WhatsApp’ı andıran yeni özellikleri uygulamasına dahil eden kuruluş, kullanıcı verilerini satarak para kazanmaktansa kullanıcılardan bağış almayı tercih ediyor.

Kendi blog yazısında yeni özelliği detaylandıran şirket, bağış haricinde finansal desteklerinin bulunmadığını da belirtiyor. Aynı zamanda şirket yetkilileri, kazanç elde etmek için reklam şirketlerinden de uzak durduklarını belirtiyor. Şirket, konu hakkında ise şu sözleri söylüyor;

“Müşteriler ödeme yaptıktan sonra, sunucunun müşteri kimliğini doğrulayabilmesi için profili ile bir rozet ilişkilendiriliyor. Gizliliğin ön planda olduğu Signal uygulaması, bu ödemenin neye karşılık geldiğini de kullanıcı gizliliği uyarınca saklayacaktır.”

Aylık veya tek seferlik yapılabilen bağışların Apple Pay ve Google Pay kullanarak yapılabilmesi ise dikkat çekiyor. 5,10 ve 20 dolar olmak üzere üç farklı bağış tutarının olduğunu açıklayan şirket, ödeme bilgilerinin Signal hesapları ile ilişkilendirileceğini de belirtiyor.

Uygulama, sektördeki büyük bir yanlışı da ortadan kaldırıyor. Uygulamayı telefonunuzdan kaldırmanız halinde aylık yapılan otomatik bağışlar son buluyor. Şayet bu durum, diğer uygulamalar bazında bakıldığında, yıllarda ödeme yapan kişiler aramızda mevcut.

Elektrikli otomobil üreticisi NIO ve Shell, sürücüler için şarj deneyimini kolaylaştırmak için iş birliği yapıyor

Çinli elektrikli otomobil üreticisi NIO ve dünyaca ünlü enerji şirketlerinden olan Shell, sürücüler için şarj deneyimini kolaylaştırmak ve iyileştirmek amacıyla stratejik bir işbirliğine imza attıklarını açıkladı.

Anlaşma doğrultusunda NIO ve Shell, ortak markalı bir pil değiştirme istasyonu ağı geliştirecek. İki pilot tesisle başlayacak Çin’deki işbirliği doğrultusunda 2025 yılına kadar 100 pil değiştirme istasyonu kurulması planlanıyor. Avrupa’da işbirliği, 2022’de pilot istasyonlar inşa edilmesiyle başlayacak ve başarıya bağlı olarak hızla yayılacak. Geçtiğimiz yıl Avrupa’ya açılacağını açıklayan NIO ve Shell, Shell Recharge Mobility Service Provider‘ı (MSP) entegre etmek için işbirliği yaparak müşterilere Shell Recharge Solutions aracılığıyla Avrupa’nın en büyük elektrikli otomobil şarj ağlarından birine erişim sağlayacak.

Anlaşmaya göre, NIO ve Shell, daha fazla sürücünün elektrikli otomobile geçişine yardımcı olmak için küresel olarak her iki markanın gücünden ve tekliflerinden yararlanacak. 2014 yılında kurulan NIO, dünya çapındaki müşterilerine evde ve hareket halindeyken farklı ve kaliteli teklifler sunmayı hedefliyor.

Şanghay, Hefei, Pekin, Nanjing, San Jose, Münih ve Oxford dahil olmak üzere çok sayıda şehirde Ar-Ge merkezleri ve üretim tesisleri kuran NIO, SUV ES8, EP9, Coupe SUV EC6 ve sedan NIO ET7 dahil olmak üzere birçok elektrikli otomobilin üretimine ve piyasaya sürümüne imza attı.

Shell, dünya çapında yaklaşık 80 pazarda 46.000’e yakın hizmet istasyonu ile dünyanın en büyük mobilite perakendecisi olduğunu iddia ediyor. 2025 yılına kadar dünya çapında 500.000’den fazla elektrikli otomobil şarj noktası işletmeyi planlayan enerji şirketi, Çin’de halihazırda Shell servis istasyonlarında ve özel elektrikli otomobil Mobilite Merkezleri’nde 850’den fazla kamu şarj noktası işletiyor.

Uber, yolculuk sırasında ses kaydetme de dahil olmak üzere yeni güvenlik önlemleri aldı

Uzun süredir Uber deneyimini iyileştirmek için çalışan Uber, yolcuların ve sürücülerin güvenliğini sağlamak için, bir blog yazısında yaptığı açıklamada, yeni özellikler tanıttı. Yolcular, sürücüler ve kuryeler için sağlıklı etkileşimleri teşvik etmek adına şirket, yeni teknoloji ve araçlar geliştirmeye devam ediyor.

Sesli Emniyet Kemeri Uyarıları

Bu özelliğin sürücülerden gelen geri bildirimlere dayandığını belirten Uber, yakın zamanda yeni bir sesli emniyet kemeri uyarısı sunacak ve bu uyarı, yolculara yolculuğun başında kemerlerini bağlamalarını hatırlatacak. Sesli uyarı, sürücünün telefonundan gelecek ve sürücünün telefonuna kemerlerini bağlamalarını hatırlatan bir anlık bildirim eşlik edecek.

RideCheck Geliştirmeleri

2019’da tanıtılan RideCheck teknolojisi bir yolculuğun beklenmedik bir rotaya girdiğini veya bir yolculuğun sürücünün son varış noktasından önce beklenmedik bir şekilde sona erdiğini algılamak için geliştirilecek.

Ses Kayıt Özelliği

Halihazırda 14 ülkede sürücülerin ve yolcuların yolculuğun sesini kaydetmelerine izin veren Uber, bu özelliği ABD’de de kullanıma sunuyor. Bu ayın sonundan itibaren üç ABD şehrinde ses kayıtları için pilot uygulama yapılacak. Yolcular, arabaya binmeden önce Uber uygulamasında sürücülerinin ses kayıtlarını seçip seçmediğini görecekler; kayıt edilmek istemeyen yolcular, yolculuğu iptal edebilecek.

Uber ayrıca, gizliliğin korunmasına önem verdiğini belirtti. Bu nedenle, ses dosyası şifrelenir ve sürücü ile yolcunun cihazlarında saklanır ve Uber dahil hiç kimse sesi dinleyemez. İlk olarak Latin Amerika’da kullanıma sunulan bu özellik, kıtadaki olumlu geri dönüşlerin ardından diğer ülkelerde de kullanıma sunuldu. Uber’in açıklamasına göre, Rio de Janeiro’da ankete katılan sürücü ve yolcuların yaklaşık %70’i bu özelliğin Uber kullanırken kendilerini daha güvende hissetmelerine yardımcı olduğunu söyledi.

Kadınlara yönelik abonelik modelli ürünler sunan yerli girişim BEIJE, 600 bin dolar tohum yatırım aldı

Yerli girişim BEIJE; kadınlara yönelik kurulmuş, abonelik ile çalışan bir menstrüel ürün markasıdır.

Stratejik ve finansal hedeflerine ulaşabilmeyi kolaylaştıracak bu tohum turunu; Revolut, Brex, Personio, Instrafreight, Funding Circle gibi şirketlerin yatırımcısı olan Global Founders Capital’dan aldığı 600 bin dolarlık yatırım ile kapattı. Ayrıca bu tura; GFC’nin yanı sıra; Mert Özbilekİzer Saporta ve Seymur Saporta da melek yatırımcı olarak katıldı.

Doruk AkpekEren Üngör ve Naz Özbek tarafından BEIJE; Kullanıcıların, web sitesi üzerinden organik menstrüel ürün seçeneklerinden kendi regl dönemlerine özgü bir paket oluşturmalarına olanak sağlıyor; bu paketlerini 2 ayda bir, kargo dahil market fiyatlarında düzenli olarak kapılarına ulaştırıyor. Yaptığı her satıştan elde ettiği kârın yüzde 8’ini aboneleri adına, regl yoksulluğunu sonlandırmak için çalışan kuruluşlara bağışlıyor.

BEIJE; kaliteli ürünleri ulaşılabilir fiyatlarda kullanıcılar ile buluşturmanın yanı sıra, menstrüasyonun tabusal bir konu olmaktan çıkması, regl olan bireylerin kendilerini daha özgür ifade edebilmeleri ve menstrüel sağlık konusunda doğru bilgilere erişimin kolaylaşması için de çalışıyor.

Sosyal medya kanalları ve multimedya platformu DÖNGÜ aracılığıyla; menstrüasyon, cinsel ve üreme sağlığından, psikososyal ve sosyokültürel konular hakkında paylaşımlar yapıyor, kişilerin kendi tecrübelerini birbirleriyle özgürce paylaşabilecekleri bir alan yaratmaya çalışıyor.

Yatırım ile ilgili GFC Partner’ı Onur Erbay: “BEIJE, olağanüstü bir kurucu takımın ve bu takımın oluşturduğu duyarlı bir çalışma kültürünün eseri. Günümüzde ürününden ve finansallarından fazlasını ifade eden markalara da çok güzel bir örnek… Umarım, yakında markayı tüm Türkiye, daha sonrasında da Türkiye dışındakiler tanıyacak. BEIJE, GFC İstanbul ofisinin de ilk yatırımı; bu yüzden hep çok özel olacak” diyor.

BEIJE ekibi; yatırım ile beraber BEIJE’in hem teknolojik hem de pazarlama tarafına yoğunlaşmayı, sonrasında ise hızla yurtdışına açılmayı hedefliyor.

Yeni nesil gen yazma araçları geliştiren biyoteknoloji şirketi Integra Therapeutics, 4,5 milyon euro yatırım aldı

Gelişmiş tedavilerin verimliliğini ve güvenliğini artırmak için yeni nesil gen yazma araçları üreten bir biyoteknoloji şirketi olan Integra Therapeutics, 4,5 milyon euro değerindeki ilk finansman turunu duyurdu.

Fransa merkezli Advent France Biotechnology, İspanya merkezli Invivo Capital ve Invivo Capital ve ABD merkezli Takeda Ventures yatırım turuna destek veren isimler olarak karşımıza çıkıyor.

Integra Therapeutics, 2020’nin sonlarında, Dr. Marc Güell (EMBO Genç Araştırmacı, Ulusal Genç Yetenek Araştırma Ödülü ve kurucu ortağı) tarafından yönetilen Translasyonel Sentetik Biyoloji Laboratuvarı’nda geliştirilen teknolojiye dayanan Pompeu Fabra Üniversitesi’nin (UPF) bir yan kuruluşu olarak kuruldu.

Gen yazma teknolojisinin büyük bir potansiyel sunduğunu belirten girişim, herhangi bir boyuttaki genin DNA dizilerini yüksek hassasiyetle yapıştırmak için kullanılabileceğini belirtiyor. Teknoloji, şimdilik tedavisi mümkün olmayan genetik ve onkolojik hastalıkları hem önlemeyi hem de tedavi etmeyi amaçlıyor.

Bu turda toplanan fonlar, Integra Therapeutics’in yeni gen yazma teknolojisi platformunun prototipini tamamlamasına yardımcı olacak. Şirket ayrıca, in vivo ve ex vivo modellerini kullanarak klinik öncesi doğrulama yapmasına ve 2022 ve 2023’te düzenleyici onay almak ve hastalarla klinik deneyler yapmak için patent portföyünü yönetmesine olanak sağlamak için yeni sermayeden faydalanmayı planlıyor.

Integra Therapeutics kurucu ortağı ve CEO’su Dr Avencia Sánchez-Mejías, bir blog yazısında yaptığı açıklamada, “Integra Therapeutics’e ve gelişmiş tedavileri daha güvenli ve daha etkili hale getirmeye ve onları acilen ihtiyacı olan hastalara ulaştırmaya olan bağlılıkları için tüm yatırımcılarımıza teşekkür ediyoruz” sözlerine yer verdi.