Ana Sayfa Blog Sayfa 259

Türk girişimi Monday Hero, AWS Impact Accelerator’a seçilerek 225 bin dolar yatırım aldı

Dünya genelinde Amazon Web Services’in Impact Accelerator programına kabul alan ve programı başarıyla tamamlayan 25 girişimden biri olan Türk yazılım uygulaması Monday Hero, 225 bin dolar hibe desteği aldı.

Bir Low-Code SaaS girişimi Monday Hero, mobil yazılım ekiplerinin yüzde 60 oranında daha hızlı uygulama geliştirmelerini sağlıyor.

Amazon Web Services’in (AWS) ABD’deki girişimleri desteklemek için başlattığı, 8 haftalık yoğun bir hızlandırma programı olan AWS Impact Accelerator, girişimleri Seattle’da bulunan Amazon Headquarter Ofisi’nde, AWS’teki önemli pozisyonlardaki kişilerle bir araya getirdi. Programda AWS bünyesinde yer alan Business ve Tech mentörlerle birebir çalışan girişimlerin 25’i, 225 bin dolar değerinde nakit ve AWS kredi desteğinin sahibi oldu. 25 girişimden biri olan Amerika merkezli ve YTÜ Yıldız Teknopark firmalarından Monday Hero Low-code SaaS girişimi olarak; Figma, Adobe XD ve Sketch tasarım dökümanlarını, native ve cross-platform mobil uygulama kodlarına çevirerek, mobil yazılım ekiplerinin yüzde 60 oranında daha hızlı uygulama geliştirmelerini sağlıyor.

Monday Hero Kurucu Ortağı ve CTO’su Burcu Geneci, “Özellikle teknoloji üreten ve teknoloji dikeyinde hizmet veren bir girişim olarak bu alandaki en güçlü firmalar arasında yer alan AWS partnerliğini elde etmek ve AWS bünyesindeki çözüm mimarları ve değerli mentörlerle çalışmak, sistemlerimizin gücünü test etmek aynı zamanda kanıtlamak bizler için oldukça önemliydi” dedi.

“2 Bini Aşkın Girişim Arasından İlk 25’e Seçilmek Büyük Bir Gurur”

Monday Hero CEO’su Nazlı Temurtaş ise, “AWS tarafından, 2 bini aşkın girişim arasından ilk 25’e seçilmek büyük bir gurur Monday Hero, ürünün/ekibin potansiyelini nasıl etkili bir şekilde ortaya koyulabildiğini ve sağladığımız faydanın ne kadar önemli bir ihtiyaç olduğunu gösteriyor. Yazılım uygulama pazarı her yıl yüzde 27 oranında büyüyor ve pazarda yazılım/ürün geliştirme ekiplerini hızlandıracak, otomasyon araçlarının gittikçe önem kazanacağını söyleyebiliriz. Yeni oluşan bu pazarda önemli oyunculardan biri olmak istiyoruz. Bu destekle birlikte, girişimcilerin fikirlerini mobil uygulama olarak hayata geçirmelerini bir aşama daha kolaylaştıracak özellikleri platformumuza katacağız” şeklinde konuştu.

Öte yandan, Monday Hero 225 bin dolar desteğin yanı sıra program süresince AWS’in Las Vegas’ta düzenlediği 55 bini aşkın katılımcıya ev sahipliği yapan AWS Invent etkinliğine katılmaya hak kazanan girişimlerinden bir tanesi oldu. Girişim, Şubat ayı itibariyle de yeni bir yatırım turuna hazırlanıyor.

Apple, App Store için uygulama geliştirenlerin toplamda 320 milyar dolar kazandığını açıkladı

Akıllı cihaz üreticisi Apple, kendi uygulama mağazası App Store için uygulama geliştiren yazılımcıların bugüne dek toplamda 320 milyar dolar kazandığını açıkladı. 2018 yılından bu yana faaliyet gösteren uygulama mağazası, geliştiriciler için oldukça cazip görünüyor. 

Teknoloji devi şu anda Apple hizmetlerinde 900 milyondan fazla ücretli aboneliğe sahip olduğunu ve App Store aboneliklerinin bu rakamın oldukça büyük bir bölümünü oluşturduğunu söyledi. Şirketin 2022’deki App Store’u, pazar gücünü sınırlamayı amaçlayan davalar ve antitröst davalarıyla kuruluşundan bu yana en zorlu yıllarından biriyle karşı karşıya kaldı. ABD Adalet Bakanlığı’nın şu anda Apple’a karşı bir antitröst davası (rekabeti engelleme) açmanın ilk aşamalarında olduğu söyleniyor.

Apple ayrıca bu yıl App Store platformunun çeşitli bölümlerinde herhangi bir geliştirme yapamayarak sabit bir yol izledi. Bu gibi zorluklara rağmen Apple’ın App Store platformu hızla büyümeye devam ediyor.

Şirket, dünya çapında 175 bölgeden 650 milyondan fazla ziyaretçinin her hafta App Store’u ziyaret ettiğini açıkladı. App Store’un yeni deneyimler sunmaya devam ettiğini de kullanıcılara açıkladı. Bu konuda öne çıkanlar arasında Apex Legends’ın mobil cihazlarda piyasaya sürülmesi ve Apple’ın “yılın uygulaması” olan BeReal ile yeni bir sosyal ağ biçiminin artan popülaritesi yer alıyor. 

Ayrıca şirket, Apple Music’in 100 milyondan fazla şarkının üzerine çıktığını ve lansmanından bu yana aylık dinleyici sayısının üçe katlanarak artan Spatial Audio benimsenmesine dikkat çekip diğer hizmetlerdeki istatistiklerini de Apple hayranlarıyla paylaştı. Apple’ın oyun abonelik hizmeti Apple Arcade de 2022’de 50’den fazla oyunun eklenmesiyle büyüdü. Hizmet şu anda toplamda 200’den fazla oyuna ev sahipliği yapıyor.

Yerli girişim Leadport, 25 milyon TL değerleme üzerinden yatırım aldı

Dijital kanallardan gelen potansiyel müşterilerin en verimli şekilde yönetilerek, şirketlerin satışlarını arttırmalarına ve büyümelerine yardımcı olmayı hedefleyen yerli girişim Leadport, ŞirketOrtağım liderliğinde iş dünyasının önde gelen melek yatırımcılarından 25 milyon TL değerleme üzerinden ilk tur yatırımını aldı.

“Altın Arama” özelliği sayesinde, müşteri adayı, ihtiyacını online olarak ilettiği anda, şirket yetkilisinin anında müşteriyle telefonda görüşmesini sağlayan girişim, Bilişim Vadisi teknoloji geliştirme merkezinde hayat buldu.

Bu yatırım ile 2023 yılında Türkiye’de büyümeyi amaçladıklarını ifade eden Leadport Kurucusu Alper Barut, “MVP test süreçlerinde, Leadport kullanan şirketlerin, potansiyel müşterilerden (Lead’lerden) gelen satışlarını 6 kat arttırdığını, Leadport’a yapılan yatırımın şirketlere 80 kat olarak geriye döndüğünü ve şirketin gelecek hedefinde hem yurt içinde hem de yurt dışında ölçeklenmek olduğunu açıkladı.

ŞirketOrtağım Melek Yatırımcı Ağı Başkanı Mehmet Buldurgan; “Dünya’da müşteri adayı üretmek için yaklaşık 150 milyar dolar dijital reklam harcaması yapıldığını ama bu lead’lere ilk temas süresinin ortalama 48 saat olduğuna değinerek, Leadport’ un, saniyeler içinde yetkili kişi ile potansiyel müşteriyi buluşturmasının çok önemli bir soruna çözüm sunduğunu paylaştı.

Ayrıca, Türkiye’nin eMobilite alanındaki güzide girişimi Eşarj firmasının da kurucu ortağı olan Alper Barut’un tecrübeli bir girişimci olmasının ve ilk girişimin çoğunluk hisselerinin Enerjisa Enerji tarafından satın alınmış olmasının yatırım kararlarında etkili olduğunu ifade etti. Ayrıca, yatırım kararlarından hemen sonra; Leadport’un Sabancı Topluluğu’nun girişimcilik programı Sabancı ARF’ın 544 girişim başvurusu arasından seçtiği 14 girişimden birisi olmasının, yatırım kararlarının ne kadar doğru olduğunun bir göstergesi olduğunu belirtti.

Leadport mobil uygulaması, telefon görüşmeleri dahil olmak üzere tüm müşteri takip süreçlerini dijitalleştirerek, hem uzaktan çalışma ekiplerine kolaylık sağlıyor, hem de telefon görüşme kayıtlarının analizi sayesinde, başarılı sonuçlara nasıl ulaşıldığını net bir şekilde ortaya koyarak, satış analitiği ve veriye dayalı satışa ön ayak olarak şirketlerin gelirlerini arttırmalarına, büyümelerine yardımcı oluyor.

Harvard Business Review’de yayınlanan çalışmanın sonuçları gösteriyor ki; Lead oluştuktan sonra, satış yetkilisiyle 5 dakika içinde anlamlı bir konuşma yapan potansiyel müşterilerin, ürün veya hizmetleri satın alma oranı ortalama 4 kat artıyor. Yine aynı çalışmada, müşteri adaylarına (Lead’lere) yapılan satışların yüzde %80’inin 5 ila 12 takip araması sonuncunda gerçekleştiği ölçülüyor.

Samsung, Galaxy Unpacked etkinliğinin tarihini açıkladı

Güney Koreli teknoloji devi Samsung, bu yılki ilk Galaxy Unpacked etkinliğinin 1 Şubat Çarşamba günü düzenleneceğini açıkladı. Etkinlikte Samsung Galaxy S23 serisinin tanıtılacağı iddia ediliyor. 

Şirket, 3 yıl aradan sonra ABD’nin San Francisco kentinde Türkiye saati ile 21.00’de etkinliği başlatacak. Lansman, Samsung.com, Samsung Newsroom ve resmi YouTube kanalında canlı olarak yayınlanacak. Her ne kadar etkinlikte hangi ürünlerin tanıtılacağı açıklanmasa da tanıtım posterinde dikey olarak konumlandırılan 3 farklı deliğin kameraya vurgu yapmak için gösterildiği ve Galaxy S23 ailesine gönderme yapıldığı tahmin ediliyor. 

Galaxy S23 serisiyle ilgili sızıntılar, S23 ve S23+’ın S22 ve S22+’da mevcut olan ile aynı 50 megapiksel (ana, OIS’li), 12 megapiksel (ultra geniş) ve 10 megapiksel (telefoto) üçlü kamera ünitesine sahip olabileceğini bizlere gösterdi. Galaxy S23 Ultra ise Samsung’un 200 megapiksel kameraya sahip ilk telefonu olacak. Buna 12 megapiksel ultra geniş lens, 10 megapiksel telefoto kamera ve 10 megapiksel periskop yakınlaştırma kamerası eşlik edecek.

Sızan tanıtım videoları, serinin düşük ışıkta fotoğrafçılığın en önemli özelliklerini bünyesinde barındıracağını öne sürdü. Diğer bazı raporlar, Samsung’un önde gelen sosyal medya markalarıyla ortaklığıyla S23 serisinin Facebook, Instagram ve TikTok gibi uygulamalarda daha iyi fotoğraflar çekmesini sağlayacağını iddia etti. Galaxy S23 serisinin gücünü Snapdragon 8 Gen 2 mobil platformundan alacak. 

Samsung Türkiye’de Unpacked etkinliğinin web sitesinde, “Hikayede kalmasın diyeceğin geceler çok yakında. Hayatta “hikayede kalmasın” dediğimiz zamanlar olur ve onları paylaşmak istersiniz. Şimdiye kadarki en gelişmiş Samsung Galaxy ile “hikayede kalmasın” diyeceğiniz anları yakalayabilir ve paylaşabilirsiniz. Bir akıllı telefonun neler yapabileceğini yeniden hayal edin. Artık hiçbir gün hikayede kalmayacak. Yerinizi bugünden ayırtın.” şeklinde bir açıklama yer alıyor. S23 ailesinin geri kalan özellikleri, S22 serisiyle aynı olacağı tahmin ediliyor. Etkinlikle alakalı detaylar için takipte kalın!

BioNTech, yapay zeka odaklı InstaDeep’i 680 milyon dolara satın aldı

Almanya merkezli ve kurucuları arasında Özlem Türeci ile Uğur Şahin’in bulunduğu biyoteknoloji şirketi BioNTech, yapay zeka üzerine çalışmalar yapan InstaDeepi 680 milyon dolara satın aldığını açıkladı. Bu satın alımın sonucunda şirket, InstaDeep’in teknolojisini hastalıkları analiz etmek için kullanacak. 

2014 yılında Karim Beguir ve Zohra Slim tarafından kurulan InstaDeep, geçen senin ocak ayında Alpha Intelligence Capital ve CDIB liderliğindeki Seri B yatırım turunda 100 milyon dolar yatırım aldı. BioNTech, Chimera Abu Dhabi, Deutsche Bahn’s DB Digital Ventures ve Google’ın da dahil olduğu katılımcı yatırımcılar arasında bulunuyordu. 

Yapay zekayı kurumsal ortamdaki uygulamalara entegre etmek için gelişmiş makine öğrenimi tekniklerini kullanan Tunus ve Londra merkezli kurumsal yapay zeka girişiminin Paris, Tunus, Lagos, Dubai ve Cape Town’da ofisleri bulunuyor. 

2019’da InstaDeep, yeni immünoterapiler geliştirmek için yapay zeka ve makine öğrenimindeki en son gelişmeleri uygulayacakları ortak bir yapay zeka inovasyon laboratuvarı başlatmak için BioNTech ile çok yıllık stratejik bir iş birliği kurdu. Bu satın alma, InstaDeep’in BioNTech’te yapay zeka ve ML etrafında büyüyen bir girişim portföyünün merkezi haline geldiğini gören uzun vadeli ortaklığın bir sonucu oluyor. 

BioNTech, kanser hastaları için kişiselleştirilmiş ilaçlar oluşturmak için hesaplamalı çözümler kullanmayı planlıyor. Şirketin kurucu ortağı ve CEO’su Uğur Şahin, “InstaDeep’in satın alınması, dijital dünyanın hızla gelişen yapay zeka yeteneklerini teknolojilerimize, araştırmalarımıza, ilaç keşfimize, üretimimize ve dağıtım süreçlerine entegre etmemizi sağlayacak. Amacımız, BioNTech’i yapay zekanın işimizin tüm yönlerine sorunsuz bir şekilde entegre edildiği bir teknoloji şirketi yapmak.” dedi. 

BioNTech, satın alımla beraber InstaDeep’in makine öğrenimini hastanın kanserine göre uyarlanmış kişiselleştirilmiş tedaviler geliştirmekle beraber ilaç keşif sürecini iyileştirmek için kullanmayı planlıyor.

Carbon Health, CVS Health Ventures’tan 100 milyon dolar yatırım aldı

Eren Bali‘nin kurucuları arasında olduğu San Francisco merkezli hibrit sağlık şirketi Carbon Health, bugün CVS Health’in kurumsal risk sermayesi platformu CVS Health Ventures‘tan D serisi turda 100 milyon dolar yatırım aldı.

Ancak bu turun 100 milyon dolardan fazla olduğunu ve henüz tamamlanmadığını düşünüyoruz. Çünkü 2020 yılındaki Seri C yatırım turunu 100 milyon dolar ile tamamlamıştı ve Eren attığı tweet’te, CVS’nin 100 milyon dolar ile liderlik ettiğini söyledi. Ancak başka bilgi paylaşmadı. Böylesine büyük bir sağlık şirketinin Seri D turunun 100 milyon dolar olmasının biraz imkansız olduğunu düşünüyoruz. Tur tamamlandığında çok daha büyük rakamları göreceğimizden eminiz.

Bu yatırım, ilk aşamada Carbon Health’in sağlık hizmeti sağlayıcısı Connective Care modelini yeni coğrafyalara açmak için kullanılacak. Şirket özellikle pandemi gibi ulusal ölçekte bir sağlık krizi yaşandığında, bu aşamada bir öncü ve lider olmayı hedefliyor. Bu yatırımla birlikte de teknolojisini daha iyi hale getirerek bu tür krizlere cevap verebilir hale gelecek. Connective Care modeli kullanımı kolay uygulamasıyla hasta ile uzmanı birleştiriyor. Her hastanın da entegre olan sağlık ekibiyle ilişki kurabilmesini, hareket halindeyken sağlıklarını izleyip yönetebilmesini ve ihtiyaç duydukları yerde ve zamanda yüz yüze bakıma erişebilmesini sağlıyor.

Carbon Health, günlük sağlık hizmetlerini daha kolay yönetmek için, hibrit bakım modeli sunan modern bir sağlık girişimidir. 13 eyalette 125’ten fazla fiziksel konum, yaygın sanal bakım kapsamı ve ortalama 85 NPS ile Carbon Health, ABD genelinde bir milyondan fazla hasta için bakım standardını yükseltiyor. Teknolojiyi uzman bakımıyla birleştiren Carbon Health, hastaların entegre bir ekiple doğrudan ilişki kurmasına, hareket halindeyken sağlıklarını izlemesine ve yönetmesine ve ihtiyaç duydukları yerde ve zamanda yüz yüze bakıma erişmesine olanak tanıyor.

Bu yatırımla birlikte CVS Health, kendi hasta müşterilerinin deneyimini güçlendirmek için Carbon Health modelinden ve yazılımından yararlanarak, yine kendi belirlediği mevcut CVS Health lokasyonlarında Carbon Health işletim modelini de pilot olarak kullanacak. Dolayısıyla bu yatırımın sadece maddi olmanın ötesinde, büyük bir stratejik önemi de bulunuyor.

Carbon Health’in CEO’su ve kurucu ortağı Eren Bali, “Hastaların daha iyi sağlık sonuçları elde etmesine yardımcı olmak için entegre bir bakım ekibiyle günlük temas noktalarına odaklanıyoruz. Çünkü sağlık hizmeti sadece bir ziyaret sırasında değil, ziyaret sonrasında devam eden bir süreçtir. Şimdi, CVS Health’in desteğiyle, sağlık hizmetlerini olması gerektiği gibi; basit, esnek ve kişisel tasarlama hedefimizi daha da hızlandıracağız.” dedi.

CVS Health Ventures‘ın kurucu ortağı ve Yönetici Ortağı Vijay Patel, “Carbon Health’e yaptığımız yatırım, tüketiciler için önde gelen sağlık çözümleri şirketi olma vizyonumuza yönelik önemli bir adımdır” dedi. JP Morgan, Carbon Health’in finansal süreçlerini yönetti.

Ülke çapındaki acil bakım ağının başarısını temel alan Carbon Health, akut sorunlardan kronik durumlara ve devam eden fiziksel ve zihinsel sağlık gereksinimlerine kadar ilk temas ihtiyaçlarının tümünü tedavi ediyor. Şirket ayrıca işverenler, sağlık planları, sağlık sistemleri ve diğer ekosistem ortaklarıyla çalışarak değere dayalı bakıma doğru gelişmeye devam ediyor.

Twitter, kullanıcı arayüzünde değişiklikler yapıyor

Elon Musk, satın aldığı Twitter için kullanıcı arayüzünde değişiklikler yapacağını ve aynı zamanda platform için yeni özellikler getireceğini duyurdu. Yeni arayüzle beraber önerilenler ve takip edilenler arasında geçiş daha da kolaylaşıyor.

Twitter, trendler, tweet’ler ve konular arasındaki geçişi daha kolay hale getireceğini de daha önce sizlerle paylaşmıştık. İş insanı, platformda büyük değişiklikler olacağını belirtti. Musk, bu hafta içinde kullanıcılarının zaman çizelgelerinde önerilen ve takip edilen tweet’ler arasında geçiş yapmasına olanak tanıyan yeni bir özellik getirmeyi planlıyor. Platform için bu ayrıntılar paylaşılmış olsa da Elon Musk tarafından sağlanan bu özelliğin bir ön izlemesi olmadığı için değişikliklerin gerçekte nasıl görüneceği henüz bilinmiyor.

Bu yeni gelen işlevsel özelliklerin Twitter mobil uygulamasına özel olup olmayacağı veya web istemcisine sunulup sunulmayacağı hakkında bir bilgi bulunmuyor. Elon Musk, platformun kullanıcı arayüzünde büyük bir revizyon getireceğini de belirtti. Diğer bir önemli değişiklik, kullanıcı arayüzünün artık Tweet ayrıntıları görünümünde bir Yer İşareti düğmesi içereceği oluyor. 

Twitter, kullanıcı arayüzü değişikliklerini bir hafta sonra kullanıma sunacak. Platform, kullanıcıların uzun tweet’ler oluşturmasına olanak tanıyan uzun zamandır beklenen özelliği de getirmeyi planlıyor. Bu özellik önümüzdeki ayın başlarında Twitter’a eklenecek. Makale tarzı içeriklerin artık tek tweet’te kullanıcılara sunulacağı söyleniyor. 

Apphic Games, ara turda Lima Ventures’tan tohum yatırım aldı

2020 yılında Gazi Akyüz, Erdinç Gürbüz ve Yavuz Erdem tarafından kurulan Apphic Games, ara turda Lima Ventures’tan tohum yatırımı aldı.

Şirket, aldığı yatırımı son 1 yıldır geliştirmekte oldukları Deadly Broadcast adlı Co-op korku ve Revenge of Akuras adlı Casual Beat’em up oyunlarının Pazarlama ve PR süreçlerinde kullanmak üzere hareket etmeyi planlıyor.

Single Player ve Co-op seçeneklere sahip olan Deadly Broadcast, terkedilmiş ve ürkütücü mekanları kamera ve ekipmanlarıyla ziyaret eden bir grup fenomeni canlandırdığımız bir tür Korku ve Hayatta kalma oyunudur. Oyunun en ilgi çekici özelliklerinden birisi yapay zekaya sahip izleyici kitlenizin, kadrajınıza soktuğunuz paranormal olaylara ve yaratıklara gerçekçi tepkiler vermesi ve oyun içerisinde yaptıkları bağış ve meydan okumalarla sizleri yönlendirmesidir.

Deadly Broadcast, 20 Ocak’ta full versiyonu ile Steam’de yayınlanacak. Ayrıca oyun, XBOX Game Pass platformundan da konsept onayını aldı. Şirket, Game Pass platformunda oyunu yayınladıktan sonra VR cihazlar için entegrasyon sürecine başlamayı hedeflemektedir.

Oyunda, ebeveynleri New York sokaklarını suç ve şiddetle yöneten çeteler tarafından öldürülen Akuras kardeşlerin, bu çetelere karşı olan mücadelesi işleniyor. Bir yandan sokakları Beat’em up tarzı dövüş mekanikleriyle mafyalardan temizlemeye çalışırken bir yandan da Idle oyun mekanikleri ile, sokaklardaki korumalarınızı arttırmalı, yapay zeka destekli mafyaların karşı saldırılarına karşı korumalı, silah ve ekipmanlarla gücünüzü arttırmalısınız.

Girişimin kurucu ortağı ve CEO’su Gazi Akyüz; “Geldikleri süreç hakkında “Apphic Games olarak ilk yatırımımızı Dijital Oyun sektörüne odaklanmış önde gelen yatırım şirketlerinden biri olan WePlay Ventures’dan 2021 yılında almış ve iki proje ekibimizle oyunlarımızın geliştirilmesine başlamıştık. Geçen bir yıl içerisinde her biri kendi alanında farklı konseptlere sahip oyunlarımızı tamamladık ve her iki oyunda test süreçlerini başarılı bir şekilde geçti.

2023 yılı ile birlikte, Oyun sektöründe yatırımlarını hızlandıran ve gün geçtikçe yeni yatırımlarını duyuran Lima Ventures’ın şirketimize tohum yatırımı yapmasının haklı gururunu yaşıyoruz. Projelerimize olan inançları ve katkıları için teşekkür ederiz. Yeni süreçte, Lima Ventures’ın desteklerini arkamıza alarak projelerimizin global oyun pazarında pazarlama ve satış süreçlerine yoğunlaşacağız.” dedi.

Lima Ventures yönetici ortağı ve kurucusu Ahmet Argun ise “Lima Ventures olarak oyun dikeyindeki gelişmeleri yakından takip ediyoruz. Apphic Games’in, ekibiyle, sahip olduğu tecrübeyle ve farklı tarzlarda oyun sektörüne yaptığı özgün katkılarla kısa sürede geniş kitlelere ulaşacağından eminiz. Weplay ile bu yatırımda da güçlerimizi birleştirmekten ve Apphic Games’e bu heyecanlı serüvende destek olmaktan büyük mutluluk duyuyoruz.” dedi.

Papara, görme engelliler için dünyada bir ilk olan Voice Card’ı duyurdu

Papara Voice Card

Papara’nın “Papara sesi duydu” diyerek geliştirdiği Voice Card görme engelli bireylerin finansal işlemlerini hızlı, kolay ve güvenli bir şekilde gerçekleştirmelerini amaçlıyor. Voice Card, sahip olduğu teknolojisiyle dünyada bir ilk olma özelliği taşıyor.

Papara’nın Mastercard ve global dijital güvenlik teknoloji markası Thales ile iş birliği yaparak hayata geçirdiği Voice Card’ın kullanıcı tasarımı için ise BlindLook ile partnerlik yapıldığı belirtiliyor.

Görme engelli kullanıcılar Voice Card ile işlem tutarını duyabiliyor

Kullanıcılar Voice Card POS cihazına takıldığında işlem tutarını cep telefonundan duyabiliyor. Kart şifresi girildikten sonra ödeme gerçekleşiyor. Böylece kullanıcılar, ödedikleri tutarı bilerek güvenli bir şekilde işlemini tamamlıyor. Voice Card’ın görme engelli bireyler ile birlikte POS cihazıyla ödeme yapmakta zorluk çeken tüm kullanıcılar için kolaylık sağlayacağı ifade ediliyor.

“Voice Card ile dünyada bir ilki gerçekleştirdik”

Papara CEO’su Emre Kenci, “Herkese daha hızlı, kolay, hesaplı ve keyifli finansal ürünler geliştirmek için çalışan Papara, alanında lider bir şirket. Sınırları kaldırmak, kuralları değiştirmek, özgürlük sağlamak bizim DNA’mızda var. Alanında lider olan her kuruluşun topluma karşı sorumlulukları olduğuna inanıyoruz. Geçtiğimiz yıl BlindLook iş birliğimizle Görme Engelsiz Markalar arasına katılarak bunu gösterdik. Bu yıl ise ‘Papara sesi duydu’ diyerek görme engelli kullanıcılarımız için ses teknolojisini kullanan Voice Card ile somut bir adım attık. Dünyada bir ilk olan Voice Card, Mastercard ve Thales ile yürüttüğümüz ortak bir çalışmanın ürünü. BlindLook aracılığıyla bu kolaylığa ihtiyaç duyan herkese ulaşmayı hedefliyoruz. Finansal hizmetlere erişimde eşitlik ve kapsayıcılık yaklaşımımızı öne çıkaran ürün ve hizmetlerimizle sosyal faydaya odaklanmayı sürdüreceğiz.” dedi.

“Voice Card’ın tüm dünyada ödeme kabulünü sağlamaktan dolayı büyük mutluluk duyuyoruz”

Mastercard Türkiye ve Azerbaycan Genel Müdürü Avşar Gürdal, “Biz tüm dünyada 50 yıldan uzun zamandır tüm ödemeleri daha hızlı güvenli ve akıllı hale getirmek için teknolojiye öncülük ediyoruz. Küresel ağımızla, bireyleri, işletmeleri ve finansal kuruluşları birbirine bağlıyoruz. Mastercard logolu kart sahipleri bugün 210’u aşkın ülkede kartlarını hep aynı gönül rahatlığı ile kullanabiliyorlar. Aslında tüm ürünlerimizde olduğu gibi Voice Card’a kattığımız en önemli özellik uluslararası network’umuz ve Mastercard’ın her ödeme işleminde taahhüt ettiği yüksek güvenlik. Mastercard olarak finansal kapsayıcılık ve erişim bizim için stratejik önem taşıyor. Ödemelerin demokratikleşmesi ve sürdürülebilir ekonomilerin inşası ancak her bireyin sisteme erişim imkanı ile mümkün.  Bu projede yer almaktan ve Voice Card’ın tüm dünyada ödeme kabulünü sağlamaktan dolayı büyük mutluluk duyuyoruz.” dedi.

“Papara ile iş birliği yapmaktan dolayı mutluluk duyuyoruz”

Thales Türkiye ve Azerbaycan Ülke Direktörü Ali Yıldız,“Thales’te inovasyonun birçok sorunu çözme potansiyeline sahip olduğunu biliyoruz. Bu nedenle Papara ile iş birliği yapmaktan ve teknolojimizi görme engelli kişilerin özerkliğinin hizmetine sunmaktan mutluluk duyuyoruz. Papara, kapsayıcı bir toplum için bağlılıklarını göstermek adına Voice Card’ı seçti. Yeniliklerimizin daha sürdürülebilir ve sorumlu ödeme çözümleri oluşturmaya katkıda bulunduğunu görmekten heyecan duyuyoruz.” dedi.

“Herkesin özgürce ve bağımsızca yaşayabildiği bir dünyanın mümkün olduğuna inanıyoruz”

BlindLook Kurucu Ortağı Sadriye Görece, “BlindLook olarak herkesin özgürce ve bağımsızca yaşayabildiği bir dünyanın mümkün olduğuna inanıyoruz. İşte bu dünyanın dönüşümüne partnerlerimizden Papara eşlik ediyor.  Papara yeni ürünü Voice Card ile birlikte görme engelli bireylerin hayata bağımsızca katılabilmesi için gereken özgüveni ve bağımsızlık çabalarını destekliyor. Voice Card, görme engelli bireylerin ihtiyaçlarını karşılarken ödeme sürecinde gereken erişilebilirliği, güveni ve hızı sağlıyor. Dünyada bir ilk olan Voice Card’ın doğuşunda yer alan tüm partnerlere, eşit ve engelsiz bir dünyanın var olması için attıkları bu adımdan dolayı teşekkür ederiz.” dedi.

Böbrek hastalıklarına yönelik çalışmalar yapan Monogram Health, 375 milyon dolar yatırım aldı

Kronik böbrek hastalıklarına yönelik çözümler geliştiren Monogram Health, düzenlenen turda 375 milyon dolar yatırım aldı. Yatırım turuna VS Health, Cigna Ventures, Humana, Memorial Hermann Health System ve SCAN‘ın yanı sıra TPG Capital, Frist Cressey Ventures, Heritage Group, Pura Vida ve Norwest Venture Partners katıldı.

Mike Uchrin ve Christopher A. Booker tarafından kurulan girişim, kronik böbrek hastalarına evde bakım hizmeti sağlamayı amaçlıyor. Böbrek hastalarına evde bakımın yanı sıra özel ilaç tedavisiyle de öne çıkıyor. Bu yenilikçi bakım modeli, böbrek hastalığıyla beraber eşlik eden metabolik bozukluklara sahip kişiler için sağlık hizmetlerinin sunulma şeklini yeniden ele alıyor. Hastanın yaşam kalitesini önemli ölçüde iyileştirirken, sağlık hizmetleri sürekliliği genelinde tıbbi maliyetleri düşürdüğü, erişimi ve karşılanabilirliği iyileştirdiği gösterildi.

Kronik böbrek hastalığıyla yaşayan 37 milyondan fazla Amerikalı yetişkin için, Monogram’ın sağladığı özel bakım türüne erişim çok önemli görülüyor. Girişimin dönüştürücü, yüksek temaslı ve ev içi modeli, kayıtlı hemşireler, sosyal hizmet uzmanları, eczacılar ve bakım yönetimi ekipleri tarafından desteklenen doktorlar ve pratisyen hemşireler tarafından yönetilen ve klinisyen ekipleri tarafından yürütülüyor. Bu sağlayıcılar ve klinik uzmanlar, 34 eyalette Monogram hastalarının deneyimini ve bakımını kişiselleştiren, hastaneye yatışlara ve taburculuk yönetimine odaklanan kullanım yönetimi ekipleri tarafından da destekleniyor. 

Monogram Health CEO’su ve kurucu ortağı Mike Uchrin, “Monogram Health’te tescilli, kanıta dayalı protokollerimizi ve teknolojimizi kullanarak hastaların böbrek hastalıklarını ve çok çeşitli akut ve kronik durumları aktif olarak yönetiyoruz. Yaptığımız her şey, polikronik hastaların bireysel ihtiyaçlarını kendi evlerinde destekleyerek sağlık hizmetlerine erişimi ve sağlık sonuçlarını iyileştirmek için tasarlandı.” dedi. 

Alınan yatırım, hastalar için sonuçları ölçülebilir şekilde iyileştirme misyonunu hızlandırmaya yardımcı olacak.