Ana Sayfa Blog Sayfa 175

Enis Kirazoğlu, yeni oyun stüdyosunu ve yeni oyun projesi Anomaly Agent’ı duyurdu

Türkiye’nin en sevilen oyun influencer’larından Enis Kirazoğlu, yeni oyun stüdyosu Phew Phew Games’i ve stüdyonun ilk oyunu Anomaly Agent’ı PC platformu için duyurdu.Bir süredir ürettiği popüler oyun inceleme ve gündem videolarının dışında oyun projeleri üzerinde de çalıştığı bilinen Enis Kirazoğlu ve kreatif ekibi, Phew Phew Games markası altında toplandı.

Yaklaşık iki yıllık bir geliştirme sürecinin ardından duyurulan Anomaly Agent, dünyaya tehlike saçan Anomali tehditlerini yok etmekle görevli Ajan 70’in maceralarını konu alıyor. Ajan 70, tam da terfi alacağı gün, zaman akışının bütünlüğünü tehdit eden bir tehlike ortaya çıkar. O güne değin çıktığı görevlerden çok daha büyük ölçekli bir tehdit ile karşı karşıya olduğunu anlayan Ajan 70, kendini zamanın bütünlüğünü korumasını gerektiren bir görevin içinde bulur.

Anomaly Agent, “aksiyon-platform” türüne birçok yenilik getiriyor

Yeniliklerle dolu Anomaly Agent’ta oyuncuları bekleyen birçok heyecan verici içerik bulunuyor. Oyunun dikkat çeken bazı özellikleri ise şu şekilde:

  • Kesintisiz, akıcı ve dinamik oyun yapısı,
  • Ajan 70, hem yakın hem de uzak mücadele opsiyonlarına sahip olacak,
  • Düşmanlar birbirleriyle etkileşime geçip yeni düşman tipleri haline gelebilecekler,
  • Oyuncular, oyunun dinamik olarak tasarlanan seviyelerinde, çevreyle de farklı şekillerde etkileşime geçebilecekler; tuzaklara dikkat etmek gerekirken, mekanlar da oyuncuya beklenmedik sürprizler sunabilecek,
  • Ajan 70 oyundaki karakterler ile diyalog kurabilecek.

Bu yıl içinde çıkışı planlanan Anomaly Agent’ın önce Steam ardından da popüler konsollara çıkarılması planlanıyor.

BTM’nin Yatırımcı Hızlandırma Platformu’ndan 139 yatırımcı mezun oldu

Bilgiyi Ticarileştirme Merkezi’nin (BTM) girişimcilik ekosistemine nitelikli yatırımcı ve mentor kazandırmayı amaçlayan programı Yatırımcı Hızlandırma Platformu yeni mezunlarını verdi. Bu amaçla düzenlenen mezuniyet töreni dün BTM’nin Fulya’daki yerleşkesinde gerçekleştirildi.

İstanbul Kalkınma Ajansı (İSTKA) desteğiyle hayata geçirilen program, İstanbul Ticaret Odası (İTO), İstanbul Ticaret Üniversitesi, Teknopark İstanbul, Uluslararası Teknolojik Ekonomik ve Sosyal Araştırma Vakfı, Startup Bilgi Teknolojileri, WePlay Ventures, Tarvenn Ventures ve İstanbul Portföy Yönetimi ortaklığıyla gerçekleştirildi.

Dünyanın ilk 5’i arasında

Mezuniyet töreninde konuşan BTM Genel Müdürü İbrahim Elbaşı, Yatırımcı Hızlandırma Programı’nın 4 dönemden oluştuğunu 18 ay sürdüğünü kaydetti. Elbaşı:

“Biz burada startup yatırımcısı olmak isteyen iş insanlarına bir formasyon tanımladık. Onları yeni yöntem ve terim havuzuyla buluşturduk, kıdemli yatırımcılarla eşleştirdik ve onlarla startup diyalog süreçlerini deneyimledik. Aslında startup yatırımcılığına dair bir tür formülasyon süreç yöntemi geliştirdik ve potansiyel yatırımcı ile buluşturduk. Dünyada kişi başına düşen startup yatırımı diye bir tabir var. Bu tabirin Türkiye’ye de yerleşmesi için adımlar atıyoruz. Bir sonraki dönemde de daha global bir çıkışla ve ölçekle yeni çalışmalara imza atmayı planlıyoruz. Amacımız Yatırımcı Hızlandırma Programı’nı global anlamda ölçeklemek. Tüm dünyada otorite olarak kabul edilen UBI Global tarafından ‘Dünyanın En İyi 5 Startup Merkezinden Biri’ olarak seçilmemiz, glabol anlamda herkesin dikkatlerini de üzerimize çekti. Bizi takip eden kurumsal yapılardan Yatırımcı Hızlandırma Programı’na yönelik çok olumlu dönüşler alıyoruz. Umarız tüm dünyaya örnek bir çalışma olacak” dedi.

İsteği olan yatırımcı olabilecek

Törenin açılışında konuşan bir diğer isim İstanbul Kalkınma Ajansı (İSTKA) Genel Sekreteri İsmail Erkam Tüzgen oldu. Tüzgen yaptığı konuşmada:

“Girişimcilik İSTKA’nın hep birinci hedefi oldu. Girişimcilik merkezlerini sayarken İstanbul’u buraya sokmak için yola çıktık. Bu alana ilk girdiğimizde 2009-2010 yılında girişimcilik İstanbul’da yaygın değil, aksine tekil birkaç örnekten ibaretti. Artık çok büyük bir ekosistem oldu. Kalkınma Ajansları kamunun startupları gibi çalışıyor. Sürekli bir arayış içindeyken BTM bize orjinal fikirlerle geldi. ‘Girişimcileri desteklerken yatırımcıları da desteklememiz lazım’ dedi. ‘Yatırımcılara da alternatifleri göstereceğimiz bir mekanizma kuralım’ dedi. Biz de övünerek desteklediğimiz bir proje oldu. Kalkınma ajanları olarak bizim de örnek göstereceğimiz övüneceğimiz projelere ihtiyacımız vardı ve hala da var. Bize böyle bir projeyi destekleme fırsatı sunduğu için BTM’ye çok teşekkür ediyorum. Bu programla ‘benim sadece girişimciye yatırım yapma isteğim var diyenler’ bile yatırımcı olabilecek” dedi.

Toplam 466 başvuru yapıldı

İstanbul’da var olan küresel ölçekli startup yatırımcılığı potansiyeli odağında topluma, sanayiye ve ticarete katma değer yaratma ve bölgesel çekim gücünü artırmayı hedefleyen Yatırımcı Hızlandırma Programı kapsamında bu zamana kadar eğitim, mentorluk, yuvarlak masa toplantıları ve yatırım simülasyonu gibi çeşitli faaliyetler düzenlendi. Üçer aylık 4 ayrı dönemden oluşan ve toplam 18 ay süren programa 466 kişi başvurdu. Bu başvurular arasından toplam 394 kişi programa dahil edildi. Programa kabul edilen katılımcıların yüzde 79’u erkek ve yüzde 21’i kadınlardan oluşurken program, bugüne kadar toplam 139 mezun verdi. Son dönem mezun sayısı ise 40 oldu.

Siber güvenlik operasyonlarını verimli hale getiren Priam Cyber AI, yatırım aldı

Siber güvenlik operasyonları için fintech, telekomünikasyon, üretim endüstrileri ve kritik altyapı varlıklarındaki siber tehditlere karşı daha verimli, ölçeklenebilir ve uygun maliyetli hale getiren Priam Cyber AI, tohum öncesi turda yatırım aldı. Yatırım, Atlas Ventures tarafından yapıldı. Yatırımın maddi detayları paylaşılmadı.

Çağdaş siber güvenlik sistemleri tarafından üretilen yüksek hacimli e-postalar, mesajlar ve uyarılar hızla bunaltıcı hale gelebildiğinden ve yanlış pozitifler bireysel inceleme gerektirdiğinden, siber güvenlik uyarılarını yönetmek kuruluşlar için giderek daha zor hale gelmiştir. Kural tabanlı yanıtlar artık çok sayıda uyarının üstesinden gelmek için yeterli olamayabiliyor. Bu da insan hatalarına yol açıyor. Ek olarak, yetkin siber güvenlik analistlerini eğitmek ve elde tutmak da fazlasıyla zorlu oluyor.

Priam Cyber ve Advanced Virtual Analyst (AVA) işte bu noktada devreye giriyor. Priam.ai/AVA, SOC operasyonlarını otomatikleştirmek için yarı denetimli makine öğrenimi, derin takviye öğrenme yapay zekası ve bilişsel psikoloji dahil olmak üzere çok disiplinli bir yaklaşım kullanıyor. AVA, siber güvenlik uyarılarına yanıt vermede verimliliği %70-80’e kadar artırarak kuruluşların kritik güvenlik sorunlarına öncelik vermesini sağlarken uyarı yönetimi yükünü de azaltıyor.

Priam kurucu ortağı ve CTO’su Dr. Paolo Di Prodi, siber saldırılardaki artışın SIEM, SOAR, EDR, MDR ve XDR gibi çeşitli çözümlerin geliştirilmesine yol açtığını ancak olayları yönetmenin giderek daha sorunlu ve zaman alıcı hale geldiğini belirtiyor. Priam, bu zorlukların üstesinden gelmek ve kuruluşların kritik güvenlik sorunlarına odaklanmasını sağlamak için yapay zeka ve makine öğreniminden yararlanan yeni bir yaklaşıma duyulan ihtiyacın farkında oluyor.

Atlas Ventures’tan Onur Canlıtepe:

“Sanayi sektörü de dahil olmak üzere pek çok sektörde siber güvenliğin geliştirilmesi gerektiğine ve henüz erken aşamalarda olduğuna inanıyoruz. Endüstri 4.0 çözümlerinin OT ve BT’yi giderek daha fazla yakınlaştırmasıyla, saldırganlar çeşitli sektörlerdeki kritik varlıkları hedef almak için daha fazla fırsata sahip oluyor. Bu nedenle Priam’ın günümüzde siber güvenlik alanındaki en önemli beş sorundan birinin ele alınmasında hayati bir rol oynayacağına inanıyoruz.” dedi.

Alas Ventures’tan Duran Cesur:

“Priam’ın ilk yatırımcısı olarak, etkileyici çözümlerinin ticarileşmesini desteklemekten heyecan duyuyoruz ve geleceğin onlar için neler getireceğini görmek için sabırsızlanıyoruz.” dedi.

Girişim, aldığı yatırımı yeni nesil siber güvenlik olaylarına müdahale platformunu devreye sokmak için kullanacak.

Yerli mobil oyun girişimi Frantic Games, tohum öncesi turda 2.4 milyon dolar yatırım aldı

Mobil oyunlar geliştiren yerli girişim Frantic Games, tamamladıkları tohum öncesi turda 2.4 milyon dolar yatırım aldığını duyurdu.

vgames’in liderlik ettiği yatırım turuna, 500 Emerging Europe ve Akın Babayiğit katıldı. Bu yatırım Frantic Games’in yeni oyunlar geliştirmesi ve yeni oyunculara ulaşması için büyük bir imkan sağlayacak.

Kurucuların yatırımla ilgili egirişim’e verdiği demeçte;

“Sağlanan fonla beraber oyun geliştirme kapasitemizi arttırmayı, ekibimizi büyütmeyi ve küresel oyuncu havuzumuzu genişletmeyi planlıyoruz. Oyuncularımıza ilham ve keyif veren, aynı zamanda heyecan uyandıran oyunlar sunmak istiyoruz. En az bizim kadar oyun tutkusunu paylaşan bir topluluk oluşturmaya yönelik amacımızı sürdürüyoruz.”

Kürşad Can Mutlu, Ali Dal, Anıl Duyal Baydır ve Alican Sayan tarafından 4 ortak olarak Kasım 2022’de Ankara’da kurulmuş bir mobil oyun stüdyosudur.

Kurucu ekip; yazılım geliştirme, ürün yönetimi, oyun tasarımı, sanat yönetimi gibi çeşitli alanlarda uzmanlık alanlarına sahiptir. Geçmişlerinde MagicLab Games, Loop Games, Ruby Games gibi sektörün önde gelen şirketleri olmasının yanında; Match 3D, Match Tile 3D, Touchdown Glory, Epic Race ve Fidget Trading gibi küresel başarı yakalamış ve kendi kategorilerinin zirvesine çıkmış projelerde yer almışlardır.

“Frantic Games olarak en değerli kaynağımız oyun geliştirmek için olan tutkumuzdur. Bu tutkuyu oyuncularımızla paylaşmak için yarattığımız bu fırsatı büyük bir gurur ve mutlulukla devam ettireceğiz. Hybrid-casual kategorisinde yüksek kalitede ve özgün oyunlar geliştirmek, dünyanın dört bir köşesinde yayınlamak ve oyunlara en az bizim kadar tutkulu insanlarla buluşmak için çalışmalarımızı son hız devam ettiriyoruz.”

Mobil oyun sektöründeki uzmanlıklarıyla birlikte oyuncuların beklentilerini karşılayan, hem kendilerini hem de oyuncuları tatmin eden yeni oyun projelerine başlamak ve olabilecek en iyi deneyimleri oyunculara sunmak, en büyük öncelikleri.

Lider yatırımcı vgames’tan Daniel Mironov, verdiği demeçte;

“vgames’in Türkiye’de bir başka yatırım turuna daha önderlik etmiş olmasından dolayı oldukça heyecanlıyız. Sıradışı yetenekleriyle, sarsılmaz tutkusuyla, yapıcı zihinleriyle ve oyun sektöründeki güçlü tecrübeleriyle Frantic Games ekibinin oyun sektöründeki sınırları zorlayacaklarından ve tüm dünyadaki oyunculara unutulmaz tecrübeler sunacaklarından hiç şüphemiz yok. Bu maceraya beraber katıldığımız için çok heyecanlıyız.”

500 Emerging Europe’tan Enis Hulli ise verdiği demeçte:

“Türkiye’nin oyun ekosistemi günden güne kendini tekrar kanıtladı. Ekibin geçmişine ve oyunlarda elde ettiği başarılara baktığımızda, Frantic Games ekibine yatırım yapmak tekrar bulunmayacak bir fırsattı.”

Yatırımcılardan Akın Babayiğit ise;

“Yaratıcılığı, titizliği ve azmiyle beni etkilemiş olan Frantic Games ekibini desteklemekten dolayı oldukça mutluyum. Akıllılar, hırslılar ve en önemlisi mobil oyun pazarının içini dışını çok iyi biliyorlar. Önümüzdeki yıllarda neler başaracaklarını merakla bekliyorum.”

Son olarak girişimin kurucu ortağı ve CEO’su Kürşad Can Mutlu ise verdiği demeçte;

“vgames, Emerging Europe 500 ve Akın Babayiğit’ten aldığımız rehberlik ve yatırım ile birlikte hybrid-casual kategorisinde yeni ufuklara yelken açacağız. Frantic Games olarak başarı yolunda gördüğümüz en önemli unsur ekiptir. Yatırımla birlikte ekibimizi genişleteceğiz ve oyunculara sıradışı deneyimler yaratmak için çalışacağız.”

Koçfinans, Yancep ile fintech sektöründeki ilk yatırımını yaptı

Güçlü, çevik ve inovatif yapısıyla sektöre liderlik eden şirketlerden biri olan ve otomotiv başta olmak üzere birçok alanda finansman çözümleri sunan Türk şirketi Koçfinans, startup’ların inovatif fikirlerini desteklediği ve onları daha fazlası için teşvik ettiği Demo Day’in 2022 yılı kazananlarından biri olan Yancep’in yatırımcısı oldu.

Yancep, birikim ve yatırım yapmayı kolaylaştıran bir finans teknolojileri girişimidir. Geliştirdiği mikro birikim ve yatırım uygulaması, finansal okuryazarlığı yüksek olmayan ve küçük tutarlar ile yatırım yapabilecek bireylere yönelik modellenmiş portföyler hazırlayarak yatırım sürecini kolaylaştıran bir yeni nesil varlık yönetim platformu.

Sadece Sermaye Piyasası Kurulu tarafından yetkilendirilen kurumlarla birlikte hizmet veren uygulama, ikinci yatırım turunda Koçfinans’ın da dâhil olduğu 5 farklı firmanın liderliğinde 5 milyon dolar değerinde yatırım aldı.

Start-up’ları ve yenilikçi proje fikirlerini desteklemeyi çok önemsediklerini belirten Koçfinans Genel Müdürü Yeşim Pınar Kitapçı konuyla ilgili şunları söyledi;

“Koçfinans olarak finansal teknoloji ve inovasyon dünyasında, öncü ve yenilikçi projelere imza atarken, gelişen start-up’lara destek olmak mutluluk verici. Doğru projelerle başlayan ve kendini geliştiren start-up’ları görmek bizi heyecanlandırıyor. Koçfinans olarak biz de bir start up gibi dinamik ve inovatif çalışma kültürünü benimsediğimiz için kendimizi bu dünyaya çok yakın görüyor, bu ekosistemin Fintechlerle çok daha fazla gelişeceğine inanıyoruz. Yancep gibi finansal erişimi artıran, geniş bir müşteri potansiyeli içinde gençlere hitap edebilen, yenilikçi çözümlerle sektör oyuncularına ilham kaynağı olacak girişimleri destekleyerek yanlarında olmayı ve geleceğe yönelik yatırımlarımızı bu vizyon ile yapmayı sürdüreceğiz”

Koçfinans, yapılan yatırımın yanı sıra ileride Yancep uygulamasında yer alacak kredi ön onay entegrasyonu gibi iş birliği çalışmalarıyla da Yancep’e desteğini sürdürmeyi ve yatırımını güçlendirmeyi planlıyor.

Türk girişimcilerin geliştirildiği Parky uygulaması, ABD’de Apple Watch’larda kullanılacak

Türk dijital sağlık şirketi h2o Therapeutics, Parkinson hastalarına özel geliştirdiği, FDA (Food and Drug Administration / Amerika Birleşik Devletleri Gıda ve İlaç Dairesi) onaylı Parky uygulaması için, AmerisourceBergen şirketi ile güçlerini birleştirerek ABD pazarına giriş yaptı.

Ankara’da kurulan h2o Therapeutics, büyük bir başarıya imza attı. Şirket, Parkinson hastalarının semptomlarını takip etmelerine olanak sağlayan Parky isimli uygulamayı, Apple teknolojileri ile geliştirerek tıp alanında önemli bir ihtiyacı karşılamış oldu.

Geçtiğimiz Kasım ayında FDA onayını alan ve Apple tarafından geliştirilen Hareket Bozukluğu API ile uyumlu olan Parky, Apple Watch’u kullanarak Parkinson hastalığının titreme ve diskinezi gibi semptomlarını gerçek zamanlı olarak izliyor. Hastalığın seyri ile alakalı olarak hastalar ve sağlık profesyonelleri arasında anlamlı ve güvenilir verilerin paylaşılmasını sağlayan uygulama, hastaların güncel durumunu sağlıklı bir şekilde takip edilebiliyor.

h2o Therapeutics, dünya üzerinde 10 milyon Parkinson hastasına fayda sağlayabilecek ve hastalığın gelişimi noktasında tıp uzmanlarına önemli veriler aktaracak olan Parky uygulamasının ABD pazarına girişi için AmerisourceBergen şirketi ile el sıkıştı. Küresel bir sağlık şirketi olan AmerisourceBergen, hayata geçirdiği bulut tabanlı, tamamen entegre bir sipariş alım/dağıtım platformu olan DTx Connect ile Parky uygulamasının ticari gelişimini yönetecek.

h2o Therapeutics’in kurucusu Yağmur Selin Gülmüş konu ile ilgili yaptığı açıklamada:

“FDA onayı, Apple işbirliği ve AmerisourceBergen anlaşmaları bizim için çok büyük kilometre taşları. Parky’nin Parkinson Hastalığı topluluğuna büyük değer katacağına inanıyoruz. AmerisourceBergen ile yaptığımız bu anlaşma sayesinde amacımız, hastaların erişim sürecindeki engelleri azaltmak, erişimi geliştirmek ve ticari ulaşılabilirliğimizi genişletmektir. Hasta odaklı teknolojimizi, Parkinson hastalığı topluluğunu da destekleyerek Parkinson Farkındalık ayında piyasaya sürmekten gurur duyuyoruz.” şeklinde konuştu.

Uygulamanın önemi ile ilgili konuşan AmerisourceBergen Global Ürünler ve Çözümler Ürün Müdürü Alex Kilgore ise şunları söyledi:

“Dijital sağlık büyük bir potansiyel sunuyor; ancak ürün geliştirenler, pazara erişimi ve ürün potansiyelini etkileyebilecek sektöre özel zorluklarla karşılaşıyor. Reçetelenmesinin ardından hastalara yardımcı olacak ve dijital sağlık alanında kabiliyetimizi arttıracak Parky uygulamasını ve h2o Therapeutics’i desteklemek için sabırsızlanıyoruz.”

AmerisourceBergen Küresel Ürünler ve Çözümler Kıdemli Başkan Yardımcısı Jason Dinger,

“Parkinson Farkındalık Ayı boyunca hastaları, hasta yakınlarını ve sağlık hizmeti veren kurumları, h2o Therapeutics gibi dijital sağlık teknolojileri üreten inovatif firmalarla bir araya getirmenin, hastaların sağlığı için neler yapabileceğimizi konuşmanın gururunu yaşadık.” diyerek duygularını paylaştı.

Türkiye ve Avrupa’da da kullanılması için çalışmalar sürüyor 

Parky uygulamasının sınırlarını da genişletmek isteyen şirket, şu an sadece ABD’de kullanılabilen uygulamanın yakın bir zamanda Türkiye ve Avrupa’daki kullanıcılara da sunulması için çalışmalarını sürdürüyor.

Gmail, güvenilir mail adresleri için mavi tik getiriyor

Google tarafından geliştirilen mail sistemi Gmail, şirket çalışanlarının güvenliği için gerçek ve doğrulanan hesaplara mavi tik getiriyor. Doğrulanmış göndericiden bir e-posta alındığında, gelen kutusunda şirketin adının yanında mavi bir onay işareti görünüyor.

Google, ilk olarak 2020 yılında Gmail için Message Identification (BIMI) teknolojisini tanıttı. Bununla beraber kayıtlı markalar, e-postalarına kimliği doğrulanmış logolar ekleyebiliyor. Mavi onay işareti, mail’i gönderen kişinin meşru olduğunun daha belirgin bir göstergesi oluyor. Kullanıcılara e-posta dolandırıcılığına karşı ekstra bir koruma katmanı sağlıyor. Kısa bir süre önce Google, kullanıcılarına çok paraya mal olabilecek bir Gmail dolandırıcılığı hakkında farkındalık yarattı.

Google, Gmail’e yönelik ek güncellemelerle kullanıcı güvenliğine ve deneyimine öncelik vermeye devam etmeyi planlıyor. Olasılıklar arasında BIMI programının genişletilmesi, daha iyi spam filtreleme, geliştirilmiş gizlilik özellikleri ve diğer Google hizmetleriyle entegrasyon yer alıyor. Mavi tik işareti özelliği, hafta sonuna kadar tüm kullanıcılar için aktif hale gelecek. Workspace yöneticileri, şirketlerinin bu özellikten yararlanabilmesi için BIMI’yi ayarlayabiliyor.

Güçlü e-posta kimlik doğrulaması, kullanıcıların ve e-posta güvenlik sistemlerinin spam’ı belirleyip durdurmasına yardımcı oluyor. Gönderenlerin marka güveninden yararlanmalarını sağlıyor. Şirketler için mavi tik işareti, marka güvenini artırmanın ve kimlik avı ile diğer e-posta dolandırıcılıklarını önlemenin mükemmel bir yolu gibi görünüyor. Bu özellik, e-posta kaynaklarına olan güveni artırıp herkes için daha iyi bir e-posta ekosistemi oluşturuyor.

Mavi tik’in başarısıyla Google’ın e-posta güvenliğini ve kimlik doğrulamasını geliştirmek için BIMI teknolojisine yatırım yapmaya devam edeceği düşünülüyor. Ek olarak Gmail, zaten güçlü spam filtreleme özelliklerine sahip olsa da Google, spam iletileri daha iyi belirlemek ve filtrelemek için makine öğrenimi ve yapay zekadan yararlanarak sistemi daha da geliştirmeye çalışacak gibi duruyor. 

Yapay zekayla içerik operasyonlarını birleştiren Oppflow, Product Hunt’ta günün birincisi oldu

İçerik pazarlaması ihtiyaçlarını tek platforma toplayan Oppflow, Product Hunt platformunda lansman gününde birinci sıraya yerleşti ve yerini gün boyu başka bir ürüne bırakmadı. 

Oppflow’un yaratıcı ekibi, startuplara içerik pazarlaması konusunda destek olan OppZone‘un sektöründeki 4 yıllık tecrübesi sayesinde girişimlerin hangi zorluklarla karşılaştığını birinci elden deneyimledi. Bu deneyimlerden yola çıkılarak yaratılan ürünlerinin de kullanıcılarının içerik pazarlamasında karşılaştığı sorunlara birebir çözüm ürettiğini belirtiyorlar. 

Oppflow, içerik pazarlamasını basitleştirmek, maliyetleri azaltmak ve markaların tek bir araçla yeni zirvelere çıkmasını sağlamak için yapay zeka, analitik ve işbirliğini birleştiren özelliklere sahip. Oppflow’un sunduğu özellikler arasında özelleştirilebilir iş akışlarıyla içerik üretim sürecinin kolay takibi, isteğe bağlı olarak kullanılabilecek yapay zeka destekli içerik asistanı sayesinde markaya özel içerik üretimi ve içeriğin her platform için sunulan analizlerle performansının görüntülenebilmesi gibi birçok devrim niteliğinde fonksiyon yer almakta.

Oppflow’un kurucu ortaklarından Odin Enes Özlen:

“Product Hunt’ta başarıyı yakalamak ve Oppflow’u dünyaya tanıtmak için aylardır çalışıyoruz, çalışmalarımızın karşılığında da günü birinci tamamlamaktan büyük mutluluk duyuyoruz. Şimdi hızla gelen geri bildirimlerle ve isteklerle Oppflow’u çok daha iyi bir ürün yapmak için durmadan çalışmaya devam edeceğiz.” dedi.

Oppflow’un bu başarısının arkasında globalde yaratmış olduğu geniş komünite ve takipçi kitlesinin de etkisi büyük.

LinkedIn, Premium aboneler için yapay zekanın oluşturduğu ön yazıları test ediyor

Beyaz yakalıların sosyal ağı LinkedIn, iş başvurusu yapan kişilerin şirketlere kişiselleştirilmiş mesajlar oluşturmasına yardımcı olmak için yapay zekadan yardım alıyor. Şu anda premium aboneler için mevcut olan yeni özellik, adayın profilinden, iş tanımından ve işe alım yöneticisinin profilinden alınan bilgilere dayalı olarak ön yazı benzeri kısa mesajlar oluşturuyor.

Bu özellikle iş arayanlar, becerilerini ve deneyimlerini sergileyen son derece kişiselleştirilmiş mesajları LinkedIn platformu aracılığıyla doğrudan işe alma yöneticilerine kolayca gönderebiliyor. Bunun adaylara önemli miktarda zaman ve emek tasarrufu sağlaması ve iş arama sürecini daha verimli ve düzenli hale getirmesi bekleniyor.

LinkedIn daha önce profiller için yapay zeka yazma önerileri ve ortak makaleler için yapay zeka tarafından yazılmış metin özelliklerini denedi. Ancak bu yeni özellik, adayların belirli iş fırsatlarına göre uyarlanmış kişiselleştirilmiş mesajları hızlı ve kolay bir şekilde oluşturmasını sağladığından, işe alım sürecinde yapay zeka kullanımında ileriye doğru bir adım oluyor.

Yapay zeka tarafından oluşturulan mesajlar, bir ön yazının açılış cümleleri gibi okunur ve adayın profiline, iş tanımına ve işe alım müdürünün profiline göre kişiselleştirilebiliyor. Bu özellik, benzersiz becerilerini ve deneyimlerini sergileyen son derece kişiselleştirilmiş mesajlar göndererek diğer adaylardan sıyrılmalarına olanak tanıdığından, iş arayanlar için oyunun kurallarını değiştirecek gibi duruyor. 

Yapay zeka tarafından oluşturulan mesajlar son derece kişiselleştirilmiş olsa da LinkedIn, adayların güçlü yanlarını ve deneyimlerini doğru bir şekilde yansıtmasını sağlamak için metni yine de özelleştirmeleri ve düzenlemeleri gerektiğini vurguluyor. Bu, yapay zekanın içerik oluşturmasında yardımcı olabilse de nihai sonucun doğru ve etkili olmasını sağlamak için insan girdisinin hala gerekli olduğunu hatırlatıyor.

Üç Türk girişimcinin kurduğu HockeyStack, Y Combinator’a kabul edildi

B2B şirketleri, karmaşık ve uzun süren satış süreçleri nedeniyle verilerini 5’den fazla platformda saklamak zorunda kalıyorlar. Bu, şirketlerin en efektif müşteri edinim kanallarını anlamalarını imkansız hale getiriyor. HockeyStack tüm bu veri kaynaklarını birleştirip, kolayca analiz edilmesini sağlayarak B2B şirketlerin satış ve pazarlama aktivitelerini optimize etmesine yardımcı oluyor.

Kurucu ortaklar Buğra Gündüz, Emir Atlı ve Arda Bulut lise 2 öğrencisi iken, 2020 yılında hayata geçirilen HockeyStack, ilk yıllarında 275 bin dolar ciro elde etmeyi başarmıştı. Daha sonra ABD’nin prestijli üniversitelerinde okumaya hak kazanan kurucu ekip, HockeyStack’e tam zamanlı odaklanmak için eğitim hayatlarına ilk dönemde veda ederek San Francisco’ya yerleşti ve şu anda 8 kişilik global bir ekip ile Whatfix, Cognism, Oneflow ve Transfix gibi alanlarında lider şirketlere hizmet sunuyor.


Yıl sonunda pazarlama analitiği alanında en çok kullanılan ürün olma arzularını belirten HockeyStack kurucu ortağı ve CEO’su Buğra Gündüz:

“Uzun vadede dünya çapında tüm B2B şirketlerin veri altyapısını sağlayan bir platform olacağız. Bu büyük hedeflerimize birlikte koşacağımız yetenekli mühendisleri bulmak en öncelikli işim.” dedi.

HockeyStack ekibine katılmak isteyen mühendisler aktif iş ilanlarına buradan ulaşabilir.

Hatırlatmak gerekirse HockeyStack, QNBEYOND’un 4. Dönem mezunları arasında yer almıştı.

QNBEYOND Ventures yönetici ortağı Özge Öz;

“HockeyStack ekibini ilk kez gördüğüm andan beri çok büyük bir saygım var. Genç yaşlarına rağmen alanlarına olan hakimiyetleri, disiplinleri, iş yapış hızları ve hırsları bizi çok etkiliyor. Onların ilk yatırımcısı olmaktan dolayı çok mutlu ve gururluyuz.’’ diyerek görüşlerini belirtti.

Dünyanın en prestijli hızlandırma programı olan Y Combinator’ın Haziran ayında başlayacak yeni dönemine girerek yatırım alan HockeyStack, daha önce QNBEYOND Ventures dışında Mustafa Namoğlu ve Umur Çubukçu’dan yatırım aldı. Danışma kurulunda ise Mark Kosoglow ve Ross Pomerantz gibi satış ve pazarlama alanlarında dünyaca ünlü isimler yer alıyor.

İçerik pazarlamayı çok etkin kullandıklarını belirten HockeyStack ekibi, kendi hikayelerini anlatan kısa bir video da yayınladı.