Hackquarters hızlandırma programı girişimlerinden LOKI, 100 bin dolar çekirdek yatırım aldı. Bu yatırıma; NamıkKural, AlicanApa, EmreApa, MelihApa, SaitKayahan, HaleUmul ve SacitSungu katıldı. LOKI; bulut tabanıyla kafe, restoran, ofis ve evlerdeki internet güvenliğini kolayca çözmeyi hedefliyor.
İzmir’li Türk mühendisler Ahmet Polat ve Sercan Tarakçıoğlu tarafından kurulan girişim, İnternet üzerinden gelecek tehditleri engelliyor. LOKI ile kullanıcılar, teknik bir kişiye ihtiyaç duymadan bulundukları yerdeki internet hizmetini basit bir arayüzle güvenli hale getirebiliyor, ağ trafiğini rahatça izleyebiliyor ve kişilere ayrı yetkiler tanımlayabiliyor.
LOKI‘nin hedef müşterilerini kafe, restoran, ofis, ve paylaşımlı alanlar gibi KOBİ’ler ile kurumsal şirketlerin şubeleri oluşturuyor. Girişimin öne çıkan özellikleri; kullanıcı ve grup bazlı yönetim, anti virus, güvenlik duvarı, 5651 sayılı kanuna uygun yasal loglama ve entegre VPN hizmeti.
Ocak 2016 itibariyle geliştirilmeye başlanan LOKI’nin ilk versiyonunu İzmir Teknopark bünyesinde bulunan Classboom Kuluçka Merkezi ve bu kuluçka içerisindeki girişimler kullanmaya başladı.
LOKI aldığı bu yatırım ile, ürünlerinin ilk serilerini tamamlayarak ilk etapta 50 noktada hizmet vermeyi planlıyor.
Girişimle ilgili gelişmeleri ve Hackqurters’ın yapacağı tüm yatırımları paylaşamaya devam edeceğiz.
Yerli girişim Lisa, hangi fotoğrafın daha fazla etkileşim alacağını paylaşım yapmadan önce öngören, makine öğrenmesi tabanlı bir uygulamadır. Şu anda Instagram odaklı çalışan algoritmasıyla paylaşmakta kararsız kaldiğiniz görselleri Lisa‘ya sorarak hangisini paylaşmanız gerektiğini görselin içeriğine uygun ürettiği hashtaglerle görebilirsiniz.
Tarık Demir ve Orkan Yılmaz tarafından Şubat 2016’da uygulama üzerinde çalışılmaya başlandı. 7 ay gibi bir sürede backend ve algoritma geliştirmeleri yapıldı.
Microsoft Azure, Opencv, AWS altyapıları kullanılarak geliştirilen ürün, MVP’sini websitesi olarak Kasım 2016’da yayınladı. Daha sonraki süreçte gelen geri bildirimler ile gerekli geliştirmeleri yaptıktan sonra Şubat 2017‘de iOS uygulaması çıkarıldı ve App Store’a girdi. Uygulamanın 70’ten fazla ülkeden 5000’e yakın kullanıcısı var.
Girişimin hitap ettiği kitle Instagram kullanıcıları olduğu için, ilk günden itibaren global anlamda büyüme hedeflemektedir. Görsel içerikleri puanlayan yurtdışı kaynaklı birkaç ürün bulunsa da Lisa’nın fark oluşturduğu ve geliştirilmeye devam eden özelliği, sosyal
medya platformlarında özelleştirdiği algoritmalarıdır.
Ücretsiz olarak kullanılabilen uygulamada gerekli aşamaya gelindiği zaman freemium gelir modelini yerleştirilecek ve uygulama içi satın alma (inapp purchase) sistemiyle gelir elde etmeye baslayacak.
Girişimle ilgili gelişmeleri aktarmaya devam edeceğiz.
BIC Angels ve Boğaziçi Üniversitesi Girişimcilik Merkezi’nin Türkiye’de girişimcilik ekosistemini sağlıklı bir şekilde büyütmek amacıyla 2014 yılından beri gerçekleştirdikleri “StartNowHow” seminerlerinin üçüncüsü gerçekleştirilen son etkinlikle tamamlandı.
Eylül 2017’den bu yana, KolektifHouse Levent’te her ay gerçekleştirilen seminerlere katılan girişimcilere sertifikaları BIC Angels kurucusu Dr. Joachim Behrendt tarafından verildi. Seminerler dizisinin yüzde 70’ine katılım gösteren 10 genç girişimci sertifika almaya hak kazandı.
Üniversite öğrencileri, akademisyenler, iş dünyasının önemli isimleri, girişimciler ve startup’ları bir araya getiren StartNowHow Girişimcilik Seminerleri üç yılda 30 etkinlik düzenleyerek önemli bir ihtiyacı karşılayan platform oldu. Kolektif House ve Boğaziçi Üniversitesi Girişimcilik Uygulama ve Araştırma Merkezi’nin destekleri ile BIC Angels tarafından yürütülen seminerlere Eylül 2016’dan bu yana 400’ü aşkın kişi katıldı. Katılımcılar hukuk, finans, pazarlama, melek yatırım, Pazar araştırması, iş modeli planlama, yatırımcı sunumu yapma, startup değerlemesi ve yatırım süreci gibi girişimcilik hakkında merak edilen her konu hakkında 10 ay boyunca eğitim aldılar. Türkiye startup ekositeminden her ay farklı bir ismi ağırlayan seminerlere Kolektif House Levent ev sahipliği yaparken, girişimciler BIC Angels ekibi ile tanışma ve iş planlarını anlatma fırsatı buldular. Boğaziçi Üniversitesi’nde Girişimcilik dersleri de veren Dr. Joachim Behrent her seminerde farklı bir konu hakkında girişimcileri bilgilendirirken, sorularına yanıt verdi.
Lala ekibi
Genç ve eğitimli girişimciler başarının adresi olacaklar
BIC Angels kurucusu Dr. Joachim Behrendt, StartNowHow Girişimcilik Seminerleri’nde gençliğin girişimciliğe ilgisinin kendilerini memnun ettiğini belirterek, Türkiye’nin global ekonomide rekabet edebilecek start-upların iyi eğitimli gençler ile mümkün olabileceğini söyledi. Behrendt, gerek StartNowHow seminerleri, gerekse BIC Angels’ın erken aşama girişimciler için hazırladığı hızlandırma programı BIC101 ile Türkiye’de girişimciliğe destek olmaya devam ettiklerini söyledi. Türkiye ekonomisinin genç girişimcilerin omuzları üstünde yükseleceğine inandığını söyleyen Dr. Joachim Behrendt, BIC Angels yatırımcılarının her zaman yeni fikir ve girişimcilere açık olduğunu belirtti. Girişimini BIC Angels veya BIC101 Hızlandırma Programı ile paylaşmak isteyenler her zaman www.bicangels.com websitesinden bilgi alabilir ya da başvurularını [email protected] adresine iletebilirler.
İyi bir ekip her şeyden önemli
BIC Angels’ın başarılı yatırımlarından biri olan LALA Eğitim’in Kurucu Ortaklarından Eray Erdoğan son StartNowHow seminerinde katılımcılara bir girişimci olarak başarı ve başarısızlığın ne anlama geldiğinden bahsetti. Özellikle başarısız denemelerinin bugünkü başarılarına olan büyük katkısının altını çizen Eray Erdoğan, girişimci olmak isteyenlere bu uzun yolda risk almaktan korkmamalarını önerdi. Erdoğan bugün LALA olarak 95 binin üzerinde kullanıcıya ulaşan bir yapı haline gelmelerinde iyi ve uyumlu bir ekip kurmanın ne kadar önemli olduğunu anlattı. Herkesin başarılı olabileceği bir alanın olduğunun söyleyen Erdoğan önemli olanın onu bulup çıkarabilme gücü olduğunu söyledi.
Eticaret sektörüne yeni bir teslimat anlayışı getiren Bukoli, müşterilerine gönderdiği bir eposta ile 30 Haziran 2017‘de kapanacağını duyurdu. Bu tarihe kadar verilen siparişlerin teslimatına devam edecek. Geçtiğimiz günlerde Markafoni’nin de yine aynı tarihte kapanacağının haberini paylaşmıştık. Türkiye eticaret sektöründe yaşanan beklenmedik bu olumsuz gelişmeler, sektörün kendisini nasıl etkiler bunu ancak zamanla anlayabiliriz.
Bukoli’nin müşterilerine gönderdiği eposta;
“Değerli müşterimiz,
Şirketimizin inovatif iş modellerinden biri olarak 2014 yılında faaliyete geçen ve geliştirmek için hepimizin canla başla çalıştığı Bukoli operasyonunu bugün itibarı ile sonlandırıyoruz.
Bukoli’yi tüm taraflar için en fazla değer yaratacak şekilde sürdürmemiz mevcut pazar koşullarında maalesef mümkün olmadı.
Bugüne kadar büyük bir mutluluk ve heyecanla sürdürdüğümüz iş birliği için size teşekkür ederiz. Bu süre zarfında, sizin işiniz için değer yaratmış ve büyümenize katkıda bulunabilmiş olmayı ümit ediyoruz. Bunu başarabildiysek ne mutlu bize!
Sitenizdeki teslimat seçim opsiyonları arasından Bukoli’yi ivedilikle kaldırmanızı rica ediyoruz.
Bukoli operasyonuna son verme kararımızın işiniz üzerinde herhangi olumsuz bir etkisi olmaması için gerekli tüm önlemler tarafımızdan alındı. 30 Haziran 2017 tarihine kadar siteniz üzerinden verilen Bukoli opsiyonlu tüm siparişleri teslim etmeye devam edeceğiz.
Borusan Lojistik olarak inovasyona yatırım yapmaktan, katma değeri yüksek yenilikçi hizmet ve iş modellerini hayata geçirmekten vazgeçmeyeceğimizi özellikle bilmenizi isteriz.
Dijital teknolojileri en etkin şekilde kullanan yeni hizmetlerimiz ve iş modellerimizle yollarımızın bir gün tekrar kesişeceğine içtenlikle inanıyoruz.
Bize olan güveniniz için teşekkür eder, çalışmalarınızda başarılar dileriz.
ING Bank, finansal teknolojiler (fintech) üzerine çalışan girişimcilerin projelerini hayata geçirmesine destek olmak üzere İTÜ ARI Teknokent ile iş birliğine gitti. Buna göre, Kasım ayında 6’ncısı düzenlenecek “Big Bang” yarışmasında başarılı fintech girişimlerine mentorluğun yanı sıra “ING Bank Fintech Özel Ödülü” verilecek ve toplam 40 bin Euro ödül dağıtılacak. Hedef, fikirlerin finansal teknoloji alanında ticari ürünlere dönüşmesini sağlamak.
Tüm Türkiye’den İTÜ Çekirdek’e başvurarak önkuluçka aşamasını tamamlayan başarılı girişimci ekipler, Big Bang’de finansman ve kuluçka desteğine ulaşmak için yarışacak. Bu kapsamda ödül veya yatırım olarak toplam 5 milyon lirayı aşkın sermaye desteğinin girişimcilerle buluşması bekleniyor.
Fintech girişimcileri, 19 Ağustos 2017 tarihine kadar İTÜ Çekirdek’e başvurarak eğitim ve önkuluçka sürecinden yararlanma ve Big Bang 2017 adayları arasına girme fırsatı yakalayacak.
Tüm Türkiye’den başvuran girişimcilerle, melek yatırımcıları ve hiçbir karşılık beklemeden destekte bulunan kurumları bir araya getiren Big Bang Girişimcilik Yarışması, ticarileştirilebilir ürünlerin ortaya çıkarılmasını amaçlıyor. Bu yıl 6’ncısı düzenlenen Big Bang Girişimcilik Yarışması’nda başarılı bulunarak toplam 5 milyon liradan fazla ödül veya yatırıma ulaşması beklenen tüm girişimciler, İTÜ Çekirdek Kuluçka Merkezi’nde de bir yıl süreyle özel destekleme ve mentorluk programına alınacak.
ING Bank Operasyon ve Teknoloji Genel Müdür Yardımcısı Görkem Köseoğlu, artık fintech’lere kuluçka döneminde de destek olacağız derken, İTÜ ARI Teknokent CEO’su Kenan Çolpan ise yeni fintech fikirlerin, İTÜ Çekirdek’te gelişmeye daha uygun bir ortam bulacağını dile getirdi.
İTÜ Çekirdek Big Bang’de projesiyle yer almak isteyen girişimcilerin daha fazla bilgi ve kayıt için Big Bang sitesini veİTÜ Çekirdek internet adreslerini ziyaret etmeleri yeterli.
Delaware merkezli bir Türk girişimi olan Fosefi; dizi, film, belgesel, çizgi film, reality tv show’ları gibi yayın hakları ticaretinin online ve global olarak yapılmasına imkan sağlayan bir B2B pazar yeridir. Fosefi, kullandığı son teknolojiler ve sisteme entegre ettiği yapay zeka algoritmalari ile içerik ticaretini farkli bir boyuta taşımayı ve müşterilerine Dünya’nin en hızlı pazarlama kanalı sunmayi hedeflemektedir.
Girişimin ilk adımları Mayıs 2016’da İstanbul’da Serhan Yıldırım tarafından atıldı. Fakat gerçek anlamda bir girişim kimliğini Ekim 2016’da kazandı diyebiliriz. Ekim 2016’da çekirdek kadrosu oluşturuldu ve bu sürede takımlarını televizyon ve hukuk dünyasından önemli isimler bu girişime dahil oldu. Şu an Fosefi 7. ayına girdi ve kurucusu Serhan girişimin, 1 yaşına girdiğinde ayağa kalkıp yürümeye başlayacağını dile getirdi.
Fosefi henüz 3. ayını doldururken Etohum2017 girişimlerinden biri olarak seçildi. Sonrasında Girişimcilik Zirvesi ve Startup Turkey gibi Türkiye’nin en büyük Startup etkinliklerinde yerli ve yabancı iş dünyasına kendini tanıtma şansı yakaladı. Bu süreçte ekosistemden birçok kişiyle beyin fırtınaları yaparak işlerini geliştirmede önemli bir süreçten geçti. Kendisi de bu süreçlerin ürünlerini geliştirmesinde katkısı olduğunu söylüyor. Mesela yapay zeka teknolojisi bu süreçte sistemlerine dahil edilmiş. Şimdilerde machine learning üzerine çalışıyorlarmış. Amaçları bu teknolojilerden faydalanarak Fosefi’yi Dünya’nın en hızlı içerik pazarlama aracı haline getirmek.
Girişim; AWS, Google-Widevine, Stripe, MongoDB, Nodejs, AngularJs kullandığı alt yapılarınu kullanıyor.
Kurucusu Serhan Yıldırım, girişimin gelişmesiyle ilgili şu sözleri söylüyor.
“Dünya’nın en büyük ve en prestijli Televizyon ve Video On Demand içerikleri etkinliği olan, Fransa’nın Cannes şehrinde ki MipTv’ye katılarak bu ilişkileri global boyuta taşıdık. MipTv’de Hindistan’dan Kore’ye, Kore’den Amerika’ya kadar çeşitli lokasyonlardan farklı rollere sahip firmalardan görmüş olduğumuz ilgi bizi çok mutlu etti ve buradan elde etmiş olduğu şimdilik sözlü anlaşmalar ile alıcı sayısını 50’ye, içerik sayısını da 400’e çıkarmayı başardık. Fosefi’nin geliştirme sürecini Temmuz ayı sonunda bitirmeyi planlıyoruz. Şu an Dünya’da spesifik olarak bu alanda ki tek rakibimiz trx.tv isimli şirket. Tabi ki Miptv, Discop gibi fiziksel marketlerde rakiplerimiz diyebiliriz.”
Girişim, ilk günden global bir girişim olarak kuruldu. En büyük hedefleri Dünya’daki içerik ticaretine hakim olan oligarşiyi yıkmak. Bunu eğer başarabilirse, Fosefi’nin oluşturduğu etkinin milyonlara ulaşacağı söyleniyor. Şöyle düşünebilirseniz bir Türk filmi Fosefi üzerinden Arjantin’e satıldığında; Arjantin’li milyonlar Fosefi’nin de katkısıyla Türk kültürüyle tanışmış olacaklar.
Gelir Modeli
Bütün teknolojiler kullanıcılarına ücretsiz olarak sunulacak. Kullanıcılar sadece yaptıkları ticaret başına ufak bir komisyon ücreti ödeyeceklermiş. Bunun yanı sıra Fosefi içerisinde kullancılara sağlanan bazı ekstra servisler ücretli olacakmış. “Fosefi Original” olarak kategorilendirilen ve Fosefi’nin içerik üretim takımı tarafından hazırlanan içeriklerden elde edilen gelirler de olacakmış.
Girişimle ilgili gelişmeleri aktarmaya devam edeceğiz.
5 Haziran Dünya Çevre Günü’nde bir UberGREEN çağırıp tamamen elektrikli BMW i3 araçlarıyla çevre dostu ve ücretsiz yolculuk yapabilirsin.
UberGREEN’i nasıl kullanabilirsiniz?
İstanbul’da belli bir bölgede kullanabiliyorsunuz.
Ücretsiz UberGREEN kullanabileceğiniz bölge
Henüz Uber kullanıcısı değilseniz, Uber uygulamasını App Store‘dan veya Google Play‘den ücretsiz indirin ve bir hesap oluşturun. 5 Haziran, 13:00 – 18:00 arası, Uber uygulamasını açın, İstanbul’da aşağıdaki bölge içindeyseniz, aşağıda UberGREEN için bir çağırma butonu bulacaksınız. Alınmak istediğiniz konumu işaretleyin ve bir UberGREEN çağırın. UberGREEN aracıyla eşleştiğinizde, bir BMW i3 aracı dakikalar içinde bulunduğunuz konuma gelecek ve sizi gitmek istediğiniz yere götürecek.
2000 yılında kurulan ve Türkiye’nin önemli bir İnternet markası olan Yemek Sepeti, dünyanın en başarılı üniversitelerinden Harvard‘da derslere konu oldu. Okulun vaka çalışmaları arasına girmiş oldu.
“Growing and Expanding the Business Model Through Data – Veri Sayesinde İş Modelini Büyütme ve Geliştirme” isimli çalışma kapsamında, Yemeksepeti’nin iş modeli analiz edildi.
HBS Profesörü William Kerr tarafından yürütülen çalışma kapsamında, Yemeksepeti Kurucusu ve CEO’su Nevzat Aydın dahil olmak üzere şirket çalışanlarıyla 4 ay süren bir görüşme yapıldı.
Çalışmada, Türkiye’de henüz internetin yaygın şekilde kullanılmadığı ve girişimcilik ekosisteminin oluşmadığı yıllarda bir internet girişimi olarak yola çıkan Yemeksepeti’nin süreç içerisinde geliştirdiği özgün iş modeli incelendi.
Bu doğrultuda kullanıcı memnuniyeti odaklı yaklaşımı, mobil entegrasyon süreçleri, yatırım kararları, ürün geliştirme, marka işbirlikleri ve pazarlama çalışmalarında veri tabanlarının kullanımı gibi konulara vurgu yapıldı.
Gelecekte daha fazla marka çıkması temennisiyle, Yemek Sepeti’ni tebrik ediyoruz.
KOSGEB, KOBİ’lere işletme geliştirme koçluğu, destek ağlarına ulaşım, finans kaynaklarına erişim imkânı, uygun koşullarda iş yeri mekânı, ortak ofis ekipmanı ve ofis hizmetleri sunmak amacıyla kurulacak bir İŞGEM’in, kuruluş ve işletme giderlerine geri ödemesiz destek sağlamaktadır.
Bu desteğe; Belediyeler, Yüksek Öğretim Kurumları, Özel İdareler, Meslek Kuruluşları ve İnkübatörler (Kuluçka Merkezleri) başvurabilir.
İŞGEM Kuruluş Desteği süresi en fazla 18 ay, İŞGEM İşletme Desteği süresi en fazla 36 ay’dır.
Ofisler ve ortak kullanım alanları için gerekli olan mobilyalar ve donanım (bilgisayar altyapısı dâhil) alımı için toplam 100.000 (yüz bin) TL,
Personel net ücreti (asgari geçim indirimi, ikramiye, prim vb. ek ödemeler hariç), kişi başına 3.000(beş bin)TL’yi geçmemek üzere en fazla 3(üç) personel için, toplam 50.000 (elli bin) TL
olmak üzere, geri ödemesiz destek üst limiti 650.000 (altı yüz elli bin) TL’dir.
İŞGEM İşletme Desteği
Personel net ücreti (asgari geçim indirimi, ikramiye, prim vb. ek ödemeler hariç), kişi başına 3.000 (üç bin) TL’yi geçmemek üzere en fazla 5 (beş) personel için, toplam 100.000 (yüz bin) TL
İŞGEM işletmelerine yönelik toplu eğitim/danışmanlık faaliyetleri için 50.000 (elli bin) TL,
İŞGEM Binası küçük tadilat işleri için 20.000 (yirmi bin) TL,
İŞGEM tanıtım/organizasyon giderleri, işbirliği ağlarına erişim giderleri için 30.000 (otuz bin) TL, olmak üzere geri ödemesiz destek üst limiti 200.000 (iki yüz bin) TL’dir.
Destekten Yararlanma Koşulu ve Başvuru
İŞGEM kuruluş ve işletme desteği için KOSGEB Müdürlüğü’ne iş planı ve ilgili belgeler ile birlikte başvuru yapılması gerekmektedir..
Destekten yararlanmak isteyen işletici kuruluş, www.kosgeb.gov.tr adresindeki KOSGEB Veri Tabanına kayıt olur.
2017 yılının başlamasıyla birlikte çoğu sektörde olduğu gibi devlet nezdindeki Ar-Ge ve girişimcilik fonlarında da bariz bir hareketlenme gözleniyor. Özellikle TÜBİTAK tarafında önce ödemelerin hızlandırılması ve akabinde 1512 BİGG programının yeniden açılması, sermaye arayışındaki girişimcileri oldukça heyecanlandırdı.
TÜBİTAK son olarak, 1511 Öncelikli Alan Ar-Ge Projeleri Destekleme Programı kapsamında oldukça özgün teknoloji alanlarında 32 ayrı çağrı açarak bahsi geçen alanlarda çalışan girişimciler ve teknoloji şirketlerine proje başına 3.000.000 TL’ye varan hibe desteğinden faydalanma imkanı sunmuş oldu.
Peki TÜBİTAK 1511 Programı nedir? Nasıl destek alınır? Diğer programlardan farkları nedir? Bu yazımızda tüm bu sorulara olabildiğince net yanıtlar vermeye çalışacağız.
Girişimciler ve İşletmelere Yönetlik TÜBİTAK Destekleri
Yukarıdaki görselde ifade edildiği üzere temelde girişimcilerin TÜBİTAK nezdinde faydalanabileceği 5 ana destek programı var. İstatistiklere, en çok 1507 ve 1501 programına başvuru yapıldığını gösteriyor. Çünkü her iki program için de yılın 365 günü konu ve sektör sınırlaması olmaksızın başvuru yapılabiliyor. Örneğin kuruluşundan bu yana saha satış yönetimi yazılımları geliştiren bir işletme, istediği herhangi bir zaman diliminde “makine öğrenmesi destekli beyin egzersiz ve eğitim yazılımı” gibi bir proje için 1501 ve 1507 programlarına başvuru yapıp hibe alma fırsatı edilenebilir.
1509 programı için ise yurt dışından en az 1 ortak bulması gerekli. Akabinde yine zaman ve konu sınırlaması olmaksızın başvuru yapılabilir. 1512 programı içinse girişimcinin bireysel olarak ve çağrı açıldığı zaman başvuru yapması gerekli.
Diğer 4 programın aksine 1511 programı ise; her yıl 2 defa TÜBİTAK tarafından açılan özel teknoloji alanlarına yönelik olarak “yine bu alanlarda özelleşen ve teknolojik know-how sahibi” teknoloji şirketlerinin başvurularını kabul etmektedir. Eğer ilgili teknoloji şirketi, 1511 çağrısının gerektirdiği uzmanlık alanına sahip değilse ve/veya bunu proje dökümanında yeterince iyi anlatmazsa, henüz projenin ön değerlendirme aşamasında elenmesi söz konusu olabilecektir.
Aşağıdaki görselde, henüz 1 gün evvel TÜBİTAK tarafından 1511 programı kapsamında açılan yeni proje çağrıları yer almaktadır.
TÜBİTAK 1511 Programında Açılan Yeni Çağrılar (Haziran 2017)
1511 programları, girişimci ve teknoloji şirketlerinin diğer TÜBİTAK programlarına oranla çok daha yüksek destek oranlarıyla çok daha fazla hibe alabilmelerini sağlamaktadır. Örneğin 1507 programında KOBİ ölçeğindeki bir işletmenin alabileceği maksimum hibe miktarı 375K iken 1511 programında 3M; 1501 programı kapsamında Sanayi ölçeğindeki bir işletmenin alabileceği maksimum destek oranı %60 iken 1511 programında %66’dır. Bu yönüyle 1511 programı, diğer programların aksine çok daha caziptir.
O halde, 1511 programından faydalanmak için ne yapmak gerekli?
Bu bağlantıda işletmenin faaliyet alanları ve teknolojik yeteneğiyle uygun bir çağrı bulunmalı,
Bulunan uygun çağrıya ait çağrı rehberi detaylıca okunmalı ve çağrıya ilişkin özel şartları sağlamak adına gerekli adımlar atılmalı,
TÜBİTAK’ın proje başvuru sistemi PRODİS, üzerinden işletmeye bir profil oluşturulmalı ve ön kayıt işlemi gerçekleştirilmeli,
PRODİS üzerinden proje dökümanı hazırlanmalı ve TÜBİTAK’a online olarak gönderilmeli.
Sabretmeli 🙂
1511 programına ilişkin takvim ise şu şekilde:
Başarılar!
“Not: yazının hazırlanması sürecinde egirişim’e özel desteklerini esirgemeyen Projemetre R&D Consultancy ekibine teşekkürler.”