Ana Sayfa Blog Sayfa 1033

100 bin dolar yatırım alan LOKI ile röportaj [egirişim TV]

Geçtiğimiz günlerde Hackquarters girişimlerinden LOKI‘nin yatırım aldığını duyurmuştuk. LOKI’nin kurucu ortakları Ahmet Polat ve Sercan Tarakçıoğlu‘nu youtube kanalımıza konuk ettik. Bu röportajda yatırım süreçlerinden bashediyorlar. İyi seyirler.

SporPaketim, spor yapanlar ve formda kalmak isteyenler için aylık ürün gönderiyor

Aylık abonelik sistemiyle çalışan eticaret sitelerine farklı bir kategoride yeni bir örnek daha eklendi. SporPaketim, spor yapanlara, forma girmek isteyenlere ve sağlıklı beslenmeyi önemseyenlere çeşitli destekler, ürünler ve hizmetler sunan bir alışveriş platformudur.

SporPaketim, Tugay Köse tarafından Nisan 2017’de ilk aşamada Bursa merkezli olarak kuruldu.

Bu abonelik sisteminde, seçilecek pakete göre kutularda sağlıklı atıştırmalıklar, doğal ürünler, besin destek ürünleri, form/diyet ürünleri ve protein destekli ürünler yer alıyor. Sunulan kutuların yanısıra, müşterilerine abonelikleri boyunca, her hafta özenle hazırlanan bilgi ve motivasyon bültenleri eposta ile iletiliyor ve düzenlenen spor aktivitelerine katılım hakkı veriliyor.

Kurucusu Tugay Köse girişimin kuruluş ve gelişim aşaması için şu sözleri ekledi. “Uzun süre boyunca bir ekip tarafından spor yapanların, spor yapmak isteyenlerin, sağlıklı beslenmeye önem verenlerin, sağlıklı beslenmeye önem vermesi gerekenlerin ihtiyaçlarını ve isteklerini analiz ettikten sonra bir iş planı oluşturup, web sitemizi hazırlayarak yayına aldık. SporPaketim yönetim ekibi en kaliteli ürün ve hizmetleri sunmak için belge sahibi, sağlıklı gıda ürünleri üreten firmalar ile görüşüp incelemelerde bulunuyor. En lezzetli, sağlıklı, besleyici, keyifli ürünler bu sayede farklı kutular içerisinde birleşiyor.”

Girişimin şu anda düzenli olarak 50’den fazla müşterisi var. Türkiye’de aktif olarak spor yapan birey sayısı ortalama 500 bin civarındaymış. Bu rakamlar Avrupa’nın birçok ülkesinde 10 Milyon’un üzerinde olduğu söyleniyor. Barilla tarafından hazırlanan bir endekse göre ise sağlıklı beslenmeye önem veren ülkeler sıralamasında Gayrisafi Küresel Hasıla’nın %87’sine sahip olan 25 ülke arasında ise Türkiye 19. sıradaymış.

Tüm bu veriler ışığında, SporPaketim öncelikle yerel ölçekte sağlıklı besin tüketimini arttırmayı hedefliyor ve yine Türkiye’de yaşayan bireylerin sporla olan bağını daha yukarılara taşımak istiyor. Girişim ayrıca sporcu beslenmesi ile sağlıklı beslenme konularında pazarı yöneten markalar arasında olmayı hedefliyor. Gelecek planları arasında ise ortalama 5 yıllık bir plan sonrasında yurtdışı pazarına açılarak öncelikle Avrupa ve Asya ülkelerinde faaliyet göstermek istiyor.

Türkiye’de sağlıklı besinler satan birçok alışveriş sitesi ve market bulunuyor. Bu markaların ürünleri kutularda birleştiriyor olduğu için, bu markalarla ile rekabetten çok işbirliği ortaya çıkarmak istiyor.

Girişimle ilgili gelişmeleri SporPaketim etiketi ile aktarmaya devam edeceğiz.

Depo ve tedarik zinciri yönetimi yazılımı Logiwa, Revo Capital’den yatırım aldı

Eticaret siteleri için depo ve tedarik zinciri yönetimi Logiwa, Revo Capital‘den yatırım aldı. Yatırımın ne kadar yapıldığıyla ilgili açıklama yapılmadı. Bu yatırımla birlikte ABD pazarında büyüyecek. 2 yıl önce İTÜ Gate şirketleri arasına seçilmişti ve ABD’ye açılmıştı.

Logiwa, Erhan Musaoğlu ve Çağdaş Yıldız tarafından 2014 yılında kuruldu. Koton, DHL, Şişecam, Arvato gibi büyük eticaret sitelerine hizmet veriyor. Ayrıca şunu belirtmeliyiz ki; Logiwa, yatırımla beraber bu adı kullanmaya başladı, öncesinde LA Software Group olarak biliniyordu.

Revo Capital, Logiwa ile birlikte 14. yatırımını da yapmış oldu. Logiwa, Türkiye’den dünyaya açılan SaaS girişim olarak da nitelendiriliyor.

Yatırımla birlikte ABD pazarına açılacağını söylemiştik. Hedefinde ABD’deki KOBİ’ler var. Şu anda da bu pazarda hali hazırda 20 müşterisi mevcut.

Girişimle ilgili gelişmeleri aktarmaya devam edeceğiz.

TagPay, mağazalarda ödemelerinizi kolayca mobil olarak yapmanızı sağlıyor

Türkiye’nin yeni mobil cüzdan ve ödeme sistemi TagPay, fiziksel kredi kartı taşıma ihtiyacını tamamen ortadan kaldırıyor ve kullanıcısına çok daha kolay ve hızlı ödeme deneyimi kazandırıyor. Alışveriş yapılan mağazada en yüksek avantaj sunan kartı otomatik olarak gösteren TagPay, markaların sunduğu sadakat programlarından faydalanmayı da kolay hale getiriyor. Kasada bekleme süresini yüzde 60 oranın azaltmayı hedefliyor.

Henüz prototip aşamasındayken StartersHub‘dan çekirdek yatırım alan TagPay, fikir sürecindeyken de TEB İcat Çıkar yarışmasında finale kalmayı başarmıştı. Ayrıca Keiretsu Forum Türkiye‘den yatırım alan Taglette tarafından geliştiriliyor. NFC ya da bluetooth teknoljoilerini kullanmadan, herhangi bir akıllı telefonla işleminizi gerçekleştirebiliyorsunuz.

Uygulama içerisinde; puan biriktirme, özel indirim kazanma ve biriktirilen puanları alışverişte harcama gibi sadakat programları da mevcut.

Tüm işlemler telefondan yapılıyor

StartersHub XO programı girişimi olan Taglette, TagPay uygulaması ile birlikte kullanıcılar tüm işlemleri saniyeler içinde telefonları üzerinden gerçekleştirebiliyor. Kayıtlı kredi kartları arasında, o mağazada en çok indirim ve puan kazandıran hangisiyse otomatik olarak öne çıktığı için TagPay, kullanıcısına ekstradan para da kazandırıyor. Birden fazla kredi kartı kullananlar için güzel bir model olarak görünüyor. Üstelik telefon üzerinden, taksit seçenekleri arasında tercih yapmak da mümkün hale geliyor.

Mehmet İmrak – Taglette kurucusu

Taglette kurucusu ve CEO’su Mehmet İmrak, aldığımız bilgiye göre TagPay’i geliştirirken, tüm akıllı telefonlarda çalışacak bir uygulama yapmayı hedeflediğini söyledi.

StartersHub’ın da mentorluk desteği sayesinde ürün geliştirme süreçlerini çok daha hızlı ve akıllı bir şekilde yürütme imkanına kavuştuklarını da sözlerine ekledi.

Girişimle ilgili gelişmeleri aktarmaya devame edeceğiz.

iCaked, pastaya 3 boyutlu kendi tasarımınızı yaparak sipariş verebileceğiniz girişim

iCaked, tasarım pastaların internet üzerinden 3 boyutlu tasarımının ve satışının yapılmasını sağlayan ve bünyesinde çok sayıda pastane markasını barındıran bir platformdur. iCaked, Bilkent Cyberpark tarafından geçtiğimiz aylarda gerçekleştirlen ve Get in the Ring yarışmasında yarı finale kalmıştı.

Girişimin ilk tohumları, kurucunun yeğenimin ilk diş partisi ve doğum günleri boyunca sipariş verdiği tasarım pastalar sayesinde atılmış. Her pasta alınacağı zaman pastanın rengine, üstündeki objelere karar vermek ve bunları pastacılara anlatmak çok zahmetli bir iş olduğu için bunu nasıl kolay hale getirebilirizi düşünmüşler. Bunun yanı sıra gelen davetlilere gün temalı özel sürprizler hazırlamak, mekan süsleri ve parti malzemeleri ile uğraşmak, özellikle çalışan kişiler olarak zor bir durummuş. Sonuç olarak İnternet üzerinden kendi pastanızı modelleyebildiğiniz girişim iCaked‘i hayata geçirmişler.

Tugay Güzel ve Berker Yaşar tarafından kurulan girişim, geliştirilmeye 2016 yılının ortalarında Bilkent Cyberpark‘ta başladı. 2017 yılının başında önce Ankara daha sonra da İstanbul da operasyonlarına başladı. Bu zamana kadar sistem üzerinden 700’ün üzerinde pasta siparişi verilmiş.

Girişimin benzer örneği henüz Türkiye’de ve globalde bulunmuyormuş. Bu pazara yeni oyuncuların girip giremeyeceği konusunda net bilgi veremiyorlar.

Kurucuların yaptığı ortak açıklamada; “Kullanıcılarına 3 boyutlu pasta tasarımı sunabilen bir rakibimiz bulunmamakta. Ayrıca birçok pastane markasını bünyesinde barındıran bir platform da bulunmuyor. Bu özelliklerimiz ile ciddi bir avantaj oluştuyoruz. Ancak online pasta satışı yapan sitelerin hepsini de rakip olarak gördüğümüzü söyleyebiliriz.”

Girişim yakında Amerika pazarına açılmak için çalışmalara başlamış durumda. Gelir modeli olarak pastaneler için üyelik bedeli yok. Sadece sipariş başına yani müşteri getirdikçe komisyon bedeli alıyorlar.

Girişime global yolda başarılar diliyoruz.

Uber, ücretsiz olarak erzak bağışınızı adresinizden teslim alıp Türk Kızılayı’na teslim ediyor

Uber, özel zamanlar için ücretsiz olarak çeşitli kampanyalar düzenlemeye devam ediyor. Referandum zamanı, oy kullanmaya giden her vatandaş için 30 TL’lik kampanya yaptığına şahit olmuştuk.

Şimdi ise 11-13 Haziran tarihlerinde bağış yapmak istediğiniz erzakları, adresinizden alıp Türk Kızılayı‘na ihtiyaç sahiplerine ulaştırılmak üzere teslim ediyor.

Nasıl çağırılır?

  1. 11-13 Haziran tarihlerinde 09:00 – 16:00 arası Uber uygulamanızı açın.
  2. Aşağıda çıkan ‘Bağış‘ butonundan bulunduğunuz konuma bir araç çağırın.
  3. Gelen araca bağışlamak istediğiniz bozulmayan, konserve veya paket yiyeceklerinizi teslim edin.

Türk Kızılayı

Sosyal güvencesi olmayan tüm yardıma muhtaç, korumasız kişi ve gruplara din, dil, ırk ayrımı gözetmeksizin yardımda bulunmaktadır. Sadece 2014 yılındaki sosyal yardım faaliyetlerinden 300.000’den fazla kişi yararlanmıştır. Bağışlanan tüm yiyecekler Türk Kızılayı tarafından ihtiyaç sahiplerine ulaştırılacaktır.

Tatilcileri siber güvenlik risklerine karşı açık hale getiren alışkanlıklar

McAfee’nin yaptığı yeni araştırmaya göre; tatil yapmayan siber suçlular tatilcilerin güvenli olmayan Wi-Fi kullanımı gibi alışkanlıklarından yararlanıyor. Bu nedenle seyahat eden bireyler pek çok güvenlik riski ile karşı karşıya kalıyor. Aynı zamanda tatilde internet bağlantılı cihazlardan uzak kalmak en çok zorlanılan konuların başında geliyor. Araştırmaya katılanların %54’ü tatilde bir günü dahi cihaz kullanmadan geçiremediğini belirtiyor; %52’si günde en az 1 saat elektronik cihaz kullanıyor.

Dünyanın lider güvenlik şirketi McAfee, tatil sezonunun açılmasıyla birlikte tatil yapmayan siber suçlulara karşı tüketicileri korumak ve bilgilendirmek amacıyla “Dijital Detoks: Gevşeyin, Rahatlayın ve Fişi Çekin” adlı bir araştırma gerçekleştirdi. Tüketicilerin tatil dönemi dijital alışkanlıklarına ve risk faktörlerine odaklanan araştırmaya göre; dijital detoksun tüm faydalarına rağmen çoğu kişi internete bağlı kalmayı tercih ediyor. Araştırmaya katılan Amerikalıların %52’si tatil döneminde internet bağlantılı cihazlarını e-posta kontrol etmek ve sosyal medyada paylaşımda bulunmak için günde en az bir saat kullandıklarını belirtiyor.

Tatil sezonu pek çok tatilcinin bilmediği ortamlarda dijital alışkanlıklarını sürdürmesini fırsat bilen siber suçluların da sevdiği bir dönem. Rahatlığı güvenliğe tercih eden kişiler güvenli olmayan ve kolaylıkla hacklenebilen Wi-Fi ağlarını kullanarak cihazlarını kişisel bilgilerin çalınma riskine açık hale getiriyor.

Tüketicilerin her gün, pek çok farklı konuda cihazlarını kullandığını dile getiren McAfee Baş Güvenlik Yöneticisi Gary Davis; “Tatilde bağlantılı cihaz kullanırken çok dikkatli olunmalı. Kişiler temel güvenlik önlemleri alarak ve gereksiz risklere girmeyerek kişisel bilgilerini koruyabilir ve güvenli bağlantılar kurduklarını bilerek tatilin keyfini çıkartabilir” dedi.

Wi-Fi ağlarının her yerde kolay erişilebilir olması tatil dönemlerinde elektronik cihazlardan ayrılmayı güçleştirebiliyor ancak tüketiciler kararlı davranıp cihazlarını kapatırlarsa daha güvenli bir tatil deneyimleyebiliyorlar. Araştırmaya katılan tüketicilerin %43’ü seyahat ederken dijital detoks kararı aldığını ve bunların %81’i çok daha keyifli bir tatil geçirdiklerini belirtiyor.

Cihazlardan ayrılmak zor geliyor

  • Araştırmaya katılanların %38’i kişisel ya da iş e-posta hesaplarını kontrol etmeden bir gün geçiremiyor. %27’si gün boyunca sürekli olarak e-posta hesaplarını kontrol ettiklerini itiraf ediyor.
  • %37’si tatil sırasında sosyal medyada paylaşım yapma isteklerine yenik düştüklerini belirtiyor.
  • Laptop’lar %72 oranla kolaylıkla geride bırakılırken, araştırmaya katılanların sadece %27’si akıllı telefonlarını bırakmaya istekli.
  • Kişilerin tatilde cihaz kullanma nedenlerinin başında ise aileleri ve arkadaşları için ulaşılabilir olmak geliyor.

Wi-Fi ağları dikkatsizce kullanılıyor

  • Katılımcıların %31’i herkese açık Wi-Fi kullanarak internete bağlanıyor ve böylece kişisel bilgileri tehditlere açık hale geliyor.
  • Katılımcıların %58’i kullandıkları Wi-Fi’ın güvenli olup olmadığını tespit etmeyi bildiklerini belirtirken, sadece %49’u bunu kontrol etmeye zaman ayırıyor.
  • %20’si Wi-Fi güvenliğini göz ardı ederken, %32’si güvenli olmayan Wi-Fi kullanıp kullanmama kararını o anda internete ne kadar ihtiyaç duyduklarına bağlı olarak alıyor.
  • Dikkat çeken bir başka tespit ise; seyahat edenlerin %15’i kişisel bilgilerinin ve verilerinin seyahat halindeyken evdekinden daha güvende olduğuna inanıyor.

Çalışanlar için cihazlardan ayrılmak daha da zor

  • Katılımcıların sadece %16’sı işle ilgili konularda ulaşılabilir olmak için cihazlarını kapatmadıklarını dile getirirken, %57’si iş faktörü olmasaydı hiç cihaz kullanmayacaklarını belirtiyor.
  • 20’li ve 30’lu yaşlardaki katılımcıların %69’u iş faktörü olmasaydı tamamen cihazlarını kapatacaklarını söylüyor, bu oran 40’lı yaşlardaki katılımcılarda %49’a düşüyor.
  • 20’li yaşlardaki bireylerin çoğu cihaz kullanmamayı en çok isteyen grup ancak bununla birlikte cihaz kullanmadıklarında en çok tedirginlik yaşayan da %52’lik bir oranla yine bu grup.

En iyiyi anne ve babalar biliyor

  • Ebeveynler tatildeyken cihazların evde bırakılması gerektiğine inanıyor, %51’i tatilde cihaz kullanmamayı planlıyor. Bu oran çocuğu olmayan kişilerde %35. Ebeveynlerin %82’si teknolojik cihazlardan uzak durmada başarılıyken çocuksuz bireylerin %78’i bunu başardığını belirtiyor.
  • Ebeveynlerin %77’si seyahatteyken çocuklarına internet bağlantılı cihaz kullanma izni veriyor, %73’ü bu kullanımı kontrol altında tutuyor.
  • Ebeveynler çocuksuz bireylere göre teknolojik konularda daha bilgili ve %64’e %54 oranla Wi-Fi bağlantılarının güvende olup olmadığını bilme konusunda daha başarılılar.

Siber Güvenlik yazılımı McAfee’den kişisel bilgilerin güvende olduğu bir tatil için öneriler

  • Güvenli ağları tercih edin: Evden uzak olduğunuzda güvenli bir ağa bağlandığınızdan emin olun ve herkese açık ya da güvenli olmayan Wi-Fi ağlarını kullanmayın. Herkese açık bir ağı mutlaka kullanmanız gerekiyorsa McAfee Safe Connect gibi Sanal Özel Ağ (VPN) kullanın. VPN kişisel bilgilerinizi korumanızı ve cihazınızdan verilerin direkt olarak bağlandığınız noktaya ulaşmasını sağlar.
  • Cihazlarınızı güncelleyin: Cihazınızı korumak için birkaç temel önlemi aldığınızdan emin olun. Cihazlarınızın işletim sistemleri ve uygulamalarını güncel tutun. Eski yazılımları kullanmak sizi potansiyel güvenlik risklerine açık hale getirir.
  • Cihazlar arası güvenlik önlemleri alın: Cihazlarınızı en son çıkan yazılımlarla güncelledikten sonra kapsamlı bir güvenlik uygulaması yükleyin. McAfee LiveSafe gibi bir çözüm virüslere ve diğer istenmeyen zararlı yazılımlara karşı cihazlarınızı korur.
  • Cihaz yerini tespit eden bir uygulama kullanın: Bağlantılı cihazlarınızı, özellikle de tatildeyken, kaybetmek sizi zor durumda bırakabilir. Yer tespit eden uygulamalar kayıp ya da çalıntı durumunda cihazınızı bulmanıza, kilitlemenize hatta cihazdaki kişisel verilerinizi silmenize yardımcı olur.

Araştırma Metodolojisi

Mart 2017’de McAfee, MSI Internetional’ı Almanya, Amerika, Avustralya, Fransa ve İngiltere’den her gün bağlantılı cihazlar kullanan 9.500 kişi ile online bir araştırma yapmak üzere görevlendirdi. Araştırmaya katılan kişiler 18-55 yaşları arasında ve eşit kadın-erkek oranına sahip.

İngilizce Kitap Kulübü, seviyenize göre aylık abonelik sistemiyle kitap gönderiyor

Türkiye’de son zamanlarda aylık abonelik sistemiyle çalışan girişimlerin ortaya çıktığını görüyoruz. Bir yenisi ve farklı olanı ise İngilizce Kitap Kulübü‘dür. Aylık abonelik sistemiyle çalışan bu kulüp, abonelere her ay kendi seviyelerinde 3 adet İngilizce okuma kitabı gönderiyor. Seviyesini bilmeyenler için de başlangıçta seviye belirleme testi yapıyor.

Bu kulüpte kitaplar; Oxford, Cambridge, Penguin gibi alanında uzman yayınevlerinden seçiliyor. Abonelik süresince sadece kitap gönderimin ötesinde, bir danışmanlık hizmeti de vererek, sistemden maksimum fayda almanızı sağlıyor.

Bu girişim iki İngilizce öğretmeni Çağrı Menteş ve Mihriban Menteş tarafından bu yılın Mayıs ayında hayata geçirildi. Altyapı olarak Startsub abonelik paketini kullanıyorlar. Girişim ilk olarak 10 bin üyeye ulaşmak istiyor ve gelişme durumlarına göre yurtdışında da bu modeli denemeyi düşünüyor. Şu an gelir modeli abonelik satışı.

Girişimle ilgili gelişmeleri sizlere aktarmaya devam edeceğiz.

Yemexpress, restorana giderken önden sipariş vermenizi sağlayan girişim

Yemexpress insanların restorana gitmeden yiyeceği yemekleri restorana gelmeden önden sipariş vermesini sağlıyor. Bu uygulama ile kullanıcılar restoranda yemek beklerken zaman kaybetmiyor ve restoranın da yoğunluğu azaltıyor.

Üsküdar Fikir Sanat Merkezi‘ne kabul edilen girişim, Mert Alarçin tarafından Ocak 2017 ‘de İstanbul da kuruldu. Uygulamanın yazılımının bir kısmını outsource ediliyor, bir kısmını da kurucunun kendisi yapıyor. Girişim yakın zamanda online olacak.

Yemexpress, şu anda İstanbul’da Üsküdar ve Kadıköy‘de pilot olarak anlaştığı birkaç restoran test olarak kullanılıyor. Hedefi ise öncelikle İstanbul’daki pazara büyük ölçüde hakim olup sonrasında Türkiye’deki diğer illerindeki restoranlara ve büyük hedef olarak da globale açılmak istiyor. Uygulamayı Play Store‘dan inderebilirsiniz. iOS’ta ise yakın zamanda yayınlanacağının bilgisini aldık.

Gelir modeli olarak, sipariş başına komisyon elde etmek istiyor.

Üsküdar Fikir Sanat Merkezi girişimlerini yayınlamaya ve Yemexpress‘le ilgili gelişmeleri aktarmaya devam edeceğiz.

İnternet sitelerimizde Kişisel Verilerin Korunması Kanunu’na uygun hareket ediyor muyuz?

Bu haftaki konuk yazarlarımızdan Av. Elif Petek Özlü bize İnternet sitelerimizde Kişisel Verilerin Korunması Kanunu’na uygun hareket ediyor muyuz? konusunu anlatacak.

Girişimciler ve son tüketiciler için – aslında günümüzde herkes için – en temel işlem aracının web siteleri olduğu aşikar. Peki bu web sitelerini işleten gerçek veya tüzel kişiler olarak, kullanıcılara ait her türlü kişisel veriye ilişkin birçok sorumluluğumuz olduğunun farkında mıyız?

Birçok web sitesinde veya mobil app’te üyelik kaydı alma aşamasında ve hatta ürünün test edilmesi aşamasında toplanan ve kaydedilen kişisel veriler, web sitesini işleten kişiler bakımından sorumluluk doğurur. Bu sorumluluk, başta 7 Nisan 2016 tarihinde yürürlüğe giren Kişisel Verilerin Korunması Kanunu ile Türk Ceza Kanunu’nun kişisel verilere ilişkin hükümleri olmak üzere, sektörel bazlı birçok farklı mevzuattan kaynaklanmaktadır.

Peki kişisel veri ne demek?

Kişisel veri, kimliği belirli veya belirlenebilir gerçek kişiye ilişkin her türlü bilgiyi ifade etmektedir. Örnek vermek gerekirse; isim, soyisim, T.C. kimlik numarası, telefon numarası, e-posta adresi, IP adresi, cinsiyet, ırk, din, siyasi düşünce veya medeni duruma ilişkin bilgilerin tamamı kişisel veri kapsamındadır. Kişisel veriler; (i) hukuka ve dürüstlük kurallarına uygun olma, (ii) doğru ve gerektiğinde güncel olma, (iii) belirli, açık ve meşru amaçlar için işlenme, (iv) işlendikleri amaçla bağlantılı, sınırlı ve ölçülü olma (v) ilgili mevzuatta öngörülen veya işlendikleri amaç için gerekli olan süre kadar muhafaza edilme ilkeleri kapsamında işlenmek zorundadır.

Herhangi bir yolla toplanan ve kaydedilen kişisel veriler hakkında veri sahibi kişilere gerek e-posta, gerekse ilgili web sitelerine konulacak kişisel veri politikaları – ve eğer toplanıyorsa çerez politikaları – aracılığıyla bilgi verilmeli ve tüm bu işlemler için kişilerin açık rızaları alınmalıdır. İlgili verilerin ne şekilde saklandığı da en az açık rıza alma şartı kadar önemlidir. Örneğin basit bir excel dosyasına girilen verilerin, 12345 gibi bir şifreyle korunması ne yazık ki yeterli değildir. Verilerin yanlış ellere geçmemesi adına gereken en yüksek özenin gösterildiğini ve bu kapsamda alınabilecek tüm idari/teknik önlemlerin alındığını ispatlayabilmek, olası bir uyuşmazlıktan sağ çıkabilmenin ön şartlarındandır. Bunun yanı sıra, ortaklık veya şirket dahilinde bir veri sorumlusu belirleme ve veri sorumluluları siciline kaydolma gibi farklı yükümlülükler de söz konusudur.

Önemle belirtmek gerekir ki, kişilere ticari içerikli kısa mesaj veya e-posta gönderebilmek için alınan izin ile kişisel verilere ilişkin olarak alınan açık rıza da birbirinden farklılık göstermektedir. Kişisel verilerinin toplanmasına ve saklanmasına izin veren kişi, kendisine ticari içerikli SMS veya eposta gönderilmesini de onaylamış sayılmamakta; bunun için kişiden ayrıca onay alınması gerekmektedir.

Kişisel verilere yönelik düzenlemelere aykırı davranılması halinde, ilgili kanunlarda 1 milyon Türk Lirasına varan idari para cezası ve en az 1 yıl süreli hapis cezası gibi yaptırımlar öngörülmüştür. Kişisel Verileri Koruma Kurulunun toplandığı ve çalışmalarını hızla devam ettirdiği de göz önünde bulundurulduğunda, tüm girişimcilere tavsiyemiz, web sitelerinin ve diğer iletişim araçlarının kişisel verilere ilişkin düzenlemeler bakımından hukuka uygunluğunun denetlenmesi için vakit kaybetmeksizin hukuki destek almaları yönündedir.