Ana Sayfa Blog Sayfa 918

Revolut, yeni avantajlar sağlayan Metal Kart dönemini başlatıyor

Fintech girişim Revolut, yeni avantajlar sağlayan premium kart dönemi başlatıyor. Metal Kart olarak adlandırdığı bu yeni kart dönemi var olan Premium Karttan farklı olarak kullanıcılara ek kazanç sağlıyor.

Çoğu firma müşterilerinin markaya olan bağını arttırmak için firmaya özel puan kartı hizmeti sağlıyor ancak Revolut’un sunduğu yeni Metal Kart mevcut prim avantajlarına ek olarak seçtiğiniz para birimi ile tüm para harcamalarında geri ödeme talep edebilmeyi sağlıyor. Revolut Euro, USD, Bitcoin, Litecoin dahil desteklenen 29 para biriminde prim kazandırıyor.

Revolut sıkça seyahat eden kullanıcılarına bagaj sigortalama ve yurtdışı sağlık sigortası için cazip prim avantajları sunuyor. Yapılan herhangi bir harcamada ise %1 prim kazandırıyor. Banka kartları ile yapılan alışverişler düşünüldüğünde daha kazançlı bir durum.

Revolut Metal müşterileri daha yüksek atm limiti ve herhangi bir ücret ödemeden 600€ kadar para çekebilme şansına sahip oluyorlar. Son olarak bir Metal Kart kullanıcısı iseniz rezervasyon yaptırmak için kolaylıklardan faydalanabilirsiniz.

Revolut Metal aylık 13,99 Euro veya yıllık 135 Euro. Temel premium abonelik ücreti ayda 7,99€ yada yılda 82€. Fiyat farkını karşılaştırmak için Metal Kartınızla birçok kez ödeme yapmanız gerekebilir. Aynı konsepte sahip rakip firmaları takip eden şirket metal kartın daha ucuz olduğunu ve farklı indirim tekliflerine odaklanıyor.

Bu yüzden Revolut’un metal kartını elde etmek biraz zamanınızı alabilir. Çünkü Metal Kart bildiğimiz kartlardan çok daha havalı bir görünüme sahip ve Revolut Metal Kartları kullanacak sınırlı sayıda müşterisi olacağını duyurdu. Şimdilik sadece 10.000 metal kart var ve kartı elde etmek biraz zamanınızı alabilir.

Yerli teknoloji şirketi reeder, Samsun’da kurduğu fabrika ile yılda 600 bin cihaz üretecek

Türkiye’nin yerli markası reeder, 2017 yılında Samsun’da açtığı fabrikada yerli üretime başlıyor. Yaklaşık 100 kişinin çalıştığı fabrika için bugüne kadar 8 milyon TL’yi bulan yatırım yapıldı. reeder Samsun fabrikasında yıllık üretim kapasitesi ise 600 bin adet cihaz olacak. Merkezde yılda 300 bin telefon, 200 bin tablet ve 100 bin adet akıllı saat üretilebilecek. 2019 yılında bu kapasitenin tamamının kullanılması hedefleniyor.

Türk malı reeder telefonlar geliyor

Yerli üretim konusunda açıklamalarda bulunan reeder CEO’su Uygar Saral, Samsun’da ilk etapta akıllı telefon ve tablet üretim planlarının olduğunu belirtti.

Uygar Saral, CEO – reeder

Bu merkezde tuşlu telefon üretimine başladık. İlerleyen dönemde telefon üretimine akıllı saat, akıllı ev aletleri, AI yani yapay zeka destekli tüketici elektroniği cihazları da eklenecek. reeder, akıllı ürünler üzerine kurulmuş bir geleneğe sahip bir şirket. Önümüzdeki sektör ajandasında ise yapay zeka, bulut ve robotik çözümler var. Özellikle yazılım Ar-Ge’si ile bu kategoride birçok ürün geliştirip müşterilerimizin kolaylaştırmak için çalışacağız. Samsun’da 100 kişilik bir ekibimiz yerli üretim için çalışıyor. Üreteceğimiz cihazların yerlilik oranı yüzde 55’ten daha fazla dolayısı ile Türk malı mührü taşıyor. Samsun fabrikamızda üretilen son teknoloji ürünleri sadece Türkiye değil yurtdışı pazarlara da sunulacak” dedi.

Türkiye’nin ekonomisini destekliyoruz

“Samsun’daki fabrikamız bölgenin önemli bir istihdam kapısı oldu” diyen Uygar Saral, sözlerine şöyle devam etti: “Bölgenin tek teknoloji yatırımının Samsun’da olması çok önemli bir gelişme. Bölge insanının duygularına hitap etmemiz, onların güvenini kazanmamız için önemli bir adım oldu. İnsanlar artık bize güveniyor ve aile fertlerini çalışmaları için gönül rahatlığıyla bu merkeze gönderiyor. Yaptığımız yatırım ile Türkiye ekonomisini destekliyoruz.”

Türk Bilim İnsanı Prof. Dr. Nesrin Özören tarafından geliştirien aşı, üç kıtada patent aldı

Boğaziçi Üniversitesi Yaşam Bilimleri Araştırma Merkezi ve Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nesrin Özören’e, “oda sıcaklığında 30 gün muhafaza edilen aşı taşıyıcı protein mikrokürecik teknolojisi” buluşu için ABD ve Japonya’dan sonra Avrupa Patent Ofisi de patent verdi. 2009 yılından bu yana Boğaziçi Üniversitesi’nde sürdürülen proje kapsamında geliştirilen “ASC zerrecik/mikrokürecik aşı taşıyıcı” teknolojisi, soğuk zincir standartlarından bağımsız olarak dünyanın her yerine aşıların bozulmadan gönderilmesini olanaklı hale getiriyor.

Boğaziçi Üniversitesi’nde geliştirilen sistemin dünyada henüz mevcut olmadığının altını çizen Özören “Günümüzde aşı teknolojisinde kullanılan lipozom veya nano-parçacık odaklı farklı taşıyıcı sistemler var ancak bizim geliştirdiğimiz mikro kürecik sistemi yepyeni bir teknoloji. Bu sistem, ASC proteininin meydana getirdiği iplik yapılarının birbiri üzerinde katlanarak yumak gibi tanımlanabilecek sağlam bir yapı oluşturmasından kaynaklanıyor” diye konuştu.

Yerli ve milli aşı teknolojisindeki öncü buluş Türkiye’ye 5.‘’Triadic Patent’’i getirdi

Türkiye’nin kendi aşısını üretmenin öneminin kavradığını ve bu yönde yatırımlara başlandığını kaydeden Prof. Dr. Nesrin Özören; Türkiye’nin beşinci triadic patentine imza attıklarını, aşı teknolojisini geliştirecek adımlarda Türkiye’nin öncü olabileceğini belirtti. “Elimizdeki ASC zerrecik sistemi ile kompozit aşılar üretilebilir, Zika gibi yeni virüslere yönelik veya anti-tümör çalışmalarında tamamen yeni aşılar veya var olan aşıların geliştirilebilmesi için yeni teknolojiler denenebilir” dedi.

Yeni teknolojide aşı oda sıcaklığında muhafaza edilebiliyor

Günümüzde kullanılan yeni nesil aşılara mikroorganizmaların sadece en çok bağışıklık yanıtı veren parçaları dâhil ediliyor, bu yapıları içeren aşıların da 2-8 0C derecede ve sabit koşullarda saklanmaları gerekiyor.Dünyada ilk kez ASC zerrecikleri üzerinde başka moleküllerin (antijenlerin) taşınabileceğini ve bunların makrofaj hücreleri tarafından sindirilebileceğini bulup bu sayede aşı teknolojisi geliştirdiklerini ifade eden Prof. Dr. Özören, dışarıdan bir virüs ya da mikroorganizma hücre içine ya da vücut içine geldiğinde tetiklenen bu mekanizmanın enfeksiyon bölgesindeki mikroorganizmanın yok edilmesinde etkili olduğunu belirtti. Özören, “Buluşumuz olan ASC zerrecik taşıyıcısı; üzerine yüklenen antijenleri/uyaranları 30 gün boyunca oda sıcaklığında ya da donma/çözülme döngülerine dirençli bir şekilde koruyor. Bu teknoloji ile geliştirilecek tüm aşılar; bugün ihtiyaç duyulan sabit koşullar yerine normal ısı koşullarında dünyanın her yerine gönderilebilecek” dedi.

665 bin TL bağış toplayan sosyal girişim Yuvarla, genel istatistiklerini açıkladı

Yuvarla, eskiden alışık olduğumuz bağış kumbaralarının dijital versiyonunu hayata geçireb bir sosyal girişimdir.. 2014 yılında eticaret alışverişlerinde “küsüratların bağışlanmasını” sağlayarak yola çıkmıştı. Uygulamayı ilk hayata geçiren Boyner Grup şirketi Morhipo.com, müşterilerine alışveriş tutarının küsüratını Yuvarla ila bağışlama imkanı sunmuştu. Boyner Grup’un eticaret sitelerinin ardından pek çok sitede hayata geçen Yuvarla, iş modelini değiştirerek artık tüm harcamalarda bağışı mümkün kıldı.

Bu yıl dördüncü yaş gününü kutlayan Yuvarla, banka ve kredi kartlarıyla yapılan tüm giyim, restoran, market gibi fiziksel ve online harcamalara ait küsuratlı tutarların tama yuvarlanarak yalnızca aradaki kuruşların seçilen sivil toplum kuruluşuna bağışlanmasını sağlıyor.

Yuvarla’ya bağışlar 665 bin TL’yi geçti

2014’ten bu yana gerçekleşen 903 bin 718 işlemin küsüratları sayesinde toplamda 665.000 TL bağış toplandı. Yuvarla aracılığıyla toplanan bu tutar, Kızılay’dan TEMA’ya, Tohum Otizm Vakfı’ndan AKUT’a 17 farklı STK’ya aktarıldı.

Bir kullanıcı ayda ortalama 4 TL bağışlıyor, potansiyel 1.1 milyar TL

Sosyal girişimci Erdi Yerebasmaz ve Emre Danacı’nın kurduğu ‘Yuvarla’ sayesinde Türkiye’de bireysel bağış alışkanlığı yaygınlaşıyor. Yuvarla üzerinden bir kişinin aylık olarak bağışladığı kuruşların toplamı 4 TL’ye yaklaşıyor. Ancak 1 milyon kişinin her ay bu bağışı yaptığını düşünsek, her ay 4 milyon TL’nin sivil topluma aktarılması mümkün olabilir.

Yuvarla’nın destekçilerinden Bankalararası Kart Merkezi (BKM)’nin verilerine göre Türkiye’de tüm kartlı harcamaların yalnızca kuruşlarını “Yuvarlarsak” ortaya çıkan yıllık kaynak 1.1 Milyar TL. Bu rakam her yıl 900.000 çocuğun daha iyi bir eğitim alması için burs vermeye yeterli. Aslında hiç önemsemediğiniz küsüratlar sayesinde koca bir neslin eğitimine destek olabilecek potansiyelimiz var.

En çok sağlığa bağış yapıyoruz

Yuvarla üzerinden toplanan 903 bin 718 adet bağış incelendiğinde Türkiye’de bağışçıların en çok sağlık alanına destek verdiği görülüyor. Yapılan bağışların oranları sırasıyla;

  • Sağlık: %39,71
  • Eğitim ve Gençlik: %28,08
  • Çevre: %17,87
  • Afet ve İnsanı Yardım: %14,,34 olarak kaydedildi.

17 farklı sivil toplum kurumuna bağışlanan kuruşların nelere destek olduğuna bir kaç örnek verecek olursak: Kanserli Çocuklara Umut Vakfı (KAÇUV) için 172 bin 284 TL bağış yapıldı. Bu bağış, KAÇUV Aile Evi’nde tedavisi süresince ortalama 6 ay konaklayan 33 çocuğun giderlerini karşılıyor. TEMA için 96 bin 336 TL bağış toplandı. Bu tutar yaklaşık 66 futbol sahası büyüklüğünde bir alanın ağaçlanmasına yetiyor. Yuvarlanan kuruşlar Koruncuk Vakfı’na 58 bin 739 TL olarak yansıdı, hayat kurtaran AKUT’a ise 46 bin 240 TL bağış sağlandı.

Yuvarla 17 kuruluşa yardım imkânı sunuyor

  • AKUT – Arama Kurtarma Derneği
  • AÇEV – Anne Çocuk Eğitim Vakfı
  • Darüşşafaka Cemiyeti
  • WWF Türkiye – Doğal Hayatı Koruma Vakfı
  • IHH – İnsani Yardım Vakfı
  • KAÇUV – Kanserli Çocuklara Umut Vakfı
  • TEMA Vakfı
  • Tohum Otizm Vakfı
  • TOG – Toplum Gönüllüleri Vakfı
  • Türk Eğitim Derneği
  • TEV – Türk Eğitim Vakfı
  • TEGV – Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı
  • KORUNCUK -Türkiye Korunmaya Muhtaç Çocuklar Vakfı
  • TOFD – Türkiye Omurilik Felçlileri Derneği
  • Yeşilay Cemiyeti
  • Türk Kızılayı
  • UNICEF Türkiye Milli Komitesi

Yuvarla’yı nasıl kullanabilirsiniz?

  1. Yuvarla.com adresine girin veya Yuvarla uygulamasını akıllı telefonunuza indirin.
  2. Kuruşlarınızla destek olmak istediğiniz dernek veya vakfı listeden seçin.
  3. Banka / kredi kartının yalnızca ilk 6 ve son 4 hanesini Yuvarla’ya tanımlayın.
  4. Artık ne zaman küsuratlı bir harcama yaparsanız, küsuratlarınızı tamamlayacak kuruşlar doğrudan seçtiğiniz kuruma bağışlanacak.
  5. Dilerseniz aylık toplam bağışlamak istediğiniz tutarı seçebilir, üst limit koyabilirsiniz.

Girişimcilerin okuması gereken kitaplar – İş Modeli Üretimi

Bugünden itibaren girişimcilerin okuması gereken kitaplar serisine başlıyoruz. Haftada ortalama 2 kitap yayınlamaya çalışacağız. İlk kitap olarak Yves Pigneur ve Alexander Osterwalder tarafından hazırlanan 275 sayfalık İş Modeli Üretimi.

Bir girişim fikriniz varsa ve bir yerlerden başlamak istiyorsanız elbette kendinize bir iş modeli kanvası yapmalısınız. Bu kitap size kanvas üzerindeki dokuz yapı taşı; müşteri segmentleri, değer önerisi, kanallar, müşteri ilişkileri, gelir akışı, temel kaynaklar, temel faaliyetler, temel ortaklıklar ve maliyet yapısı‘nı detaylı olarak nasıl yapılması gerektiğiyle birlikte anlatıyor.

İş Modeli Üretimi kitabından

“Bir iş modeli, bir örgütün yarattığı değerin, bu değeri sunuşunun ve mevcut bir değeri nasıl yakalayacağının mantıklı açıklamasını ortaya koyar.”

İş Modeli Üretimi, dünyanın önde gelen şirketlerinin kullanmakta olduğu güçlü ve uygulanabilir inovasyon tekniklerini öğretiyor. Bu kitapla yeni bir iş modelinin nasıl tasarlanacağını, nasıl hayata geçirileceğini, eski bir modelin nasıl analiz edileceğini ya da yenileneceğini öğreneceksiniz. Yeni ve buluşçu modelleri benimsemeye hazır yönetici, danışman, girişimci ve liderler; bu kitapta iş modellerini anlamak, tasarlamak, revize etmek ve hayata geçirmekte yararlanabilecekleri, güçlü, basit ve test edilmiş araçlar bulacaklar.

Bu kitabı İnternetten satın alabilirsiniz. Kitapla ilgili sorularınız varsa yorum olarak yazabilirsiniz.

Yerli markamız General Mobile, Ukrayna pazarına girdi

Türkiye’nin en çok tercih edilen ilk 3 akıllı telefon markasından biri olan General Mobile, yalnızca Türkiye’de değil, uluslararası pazarlarda da başarısını sürdürüyor. General Mobile, global bir marka olarak bulunduğu 33 ülkede büyümeye ve potansiyel gördüğü pazarlara yatırım yapmaya devam ediyor. Bu stratejisi doğrultusunda, 2018 yılında 45 ülkeye giriş yapmayı hedefleyen General Mobile’ın bu yılki hedef pazarları arasında Ortadoğu, Afrika ve Doğu Avrupa önem taşıyor.

2017 sonu itibariyle ihracat ağına Dubai’yi katan General Mobile, kısa sürede gösterdiği başarıyla hedef pazarlarında büyümeye devam ediyor. Bu kapsamda General Mobile, Avrupa’nın önemli pazarlarından Ukrayna’ya da son teknoloji ürünleriyle giriş yaptı.

General Mobile Yönetim Kurulu Başkanı Sebahattin Yaman, “Google ile olan stratejik iş birliğimizle geliştirdiğimiz son teknoloji ürünlerimizi ulaşılabilir fiyatlarla uluslararası arenada da tüketicilerimizle buluşturuyoruz. Bu anlamda, Ukrayna, Doğu Avrupa’da önemli pazarların başında geliyor. Bunun avantajlarından faydalanmak için Doğu Avrupa’da faaliyet gösterdiğimiz ülkelerin arasına Ukrayna’yı da dahil ettik. Ukrayna’da ilk olarak, Ukrayna’nın en büyük GSM operatörlerinden Lifecell ile iş ortaklığı yaparak ürünlerimizi Lifecell’in tüm satış noktalarında tüketicilerimizle buluşturacağız” dedi.

Yaman: Hedefimiz 2018 yıl sonuna kadar 45 ülkeye ihracat

General Mobile’ın ihracatla büyüyen bir marka olduğuna değinen Sebahattin Yaman, “Ukrayna’yla birlikte uluslararası arenada 33 ülkede faaliyet göstermeye başladık. Hedefimiz, 2018 yıl sonuna kadar 45 ülkede faaliyet göstermek. Marka olarak ihracat büyüme stratejimizin önemli bir parçası. 2017 yılındaki ciromuzun %10’u ihracat gelirinden geldi. Uluslararası pazarlardaki agresif büyüme stratejimizle, hem bir Türk markası olarak ürünlerimizi dünyanın birçok ülkesinde tüketicilerle buluşturmak hem de Türkiye’nin ihracatına katma değer sağlamak istiyoruz” şeklinde konuştu.

Wired UK tarafından seçilen İstanbul’un en gözde 10 girişimi açıklandı

Dünyanın önde gelen popüler teknoloji dergilerinden biri olan Wired, her yıl olduğu gibi bu yıl da İstanbul’un en gözde 10 girişimini “Europe’s 100 Hottest Startups” başlığında açıkladı.

Sizlere biz en son 2016 yılında seçilen 10 girişimi paylaşmıştık. Şimdi ise Wired 2018 yılının en gözde 100 girişimini açıkladı. İstanbul için seçtiği 10 girişimi tanıyalım.

Dergideki sırasıyla yazıyoruz:

  1. Insider: Dijital pazarlama uzmanlarına Müşteri Edinme’den Etkinleştirme’ye, Müşteri tutumundan gelir dönüşümü’ne kadar olan tüm büyüme aşamalarında özellikler sunan platformdur.
  2. Teleporter: Dünyanın her yerinden oyunseverlerin ve espor severlerin arkadaşlarıyla birlikte oyunları ve espor maçlarını izlediği ve hem oyunlarla hem de oyun yayıncılarıyla etkileşime geçme fırsatı bulduğu bir VR platformu.
  3. Spirohome: KOAH hastalarının tedavilerini takip etmeleri için nefes test cihazı ve mobil uygulamadan oluşan sağlık platformu.
  4. iyzico: 2012 yılında, farklı alanlarda hizmet veren çeşitli büyüklüklerdeki e-ticaret şirketlerine, kolay ve güvenli ödeme yönetim platformu sunan girişimdir.
  5. App Samurai: Büyüme odaklı mobil uygulamalar için geliştirilmiş reklam platformu olarak konumlanıyor. Kullanıcılarının tek noktadan reklamlarının kalitesini ve sonuçlarını ölçümlemesini sağlıyor.
  6. Zeplin: Şirket içerisinde yazılımcılar ile tasarımcılar arasında köprü vazifesi gören bir uygulama.
  7. BiSU: Mobil cihazlar üzerinden su siparişi vermenizi sağlayan girişim.
  8. Sinemia: Abonelik sistemi ile kişiye özel aylık sınırsız sayıda sinema bileti hizmeti veren girişim.
  9. Getir: Sistem içerisinde bulunan 1000’in üzerinde ürünü 7/24 İstanbul içerisinde sipariş vererek getirtebileceğiniz mobil uygulama girişimi.
  10. Whole Surplus (Türkiye’de: Fazla Gıda): “İnsan İçin Gıda” mottosoyla yola çıkan girişim, küresel hedeflerden iklim aksiyonu ve açlık sorunlarını çözmek üzere yola çıkmış, gıda atığını hedef alan bir sosyal teknoloji girişimidir.

Türkiye’nin ilk Blockchain Eğitim Hackathon’u Blockcircus’ta ortaya çıkarılan projeler

Blockchain’le ilgili Türkiye’de son zamanlarda oldukça önemli gelişmeler oluyor. Elbette iyi bir şeyler yapmak istiyorsak, bunun kaynağı eğitimlere ve hackathon’lara dayanıyor (yenie birşeyler üretebilmek için). Buralardan çıkan yeni projeler, geleceğin girişimlerinin doğmasını sağlıyor.

Geçtiğimiz ay Türkiye’nin ilk blockchain eğitim hackathon’u Blockcircus tamamlandı. Bu hackathon’da 13 farklı ekip birbirinden güzel projeleri ortaya koydu. Etkinliğin sonunda, HartHouse.co birinci seçilirken, Farmcoin ise ikinci oldu. Bu tarz etkinliklerin daha fazla olmasını temenni ediyoruz. Şimdi ise aşağıdan bu projelerin neler olduğuna bakalım.

Blockcircus Hackathon’da ortaya çıkan Blockchain tabanlı projeler:

Bit.Qoyun: Oyuncuların kendi “sanal” coinlerini oluşturmalarına izin vererek onları blockchain, kripto para birimleri ve ekosistem ile ilgili bilgilendiren mobil blockchain oyunu.

HartHouse.co: Sanatçılar ve sanat galerileri için ürünlerin orijinalliklerinin onaylanması, değerlerinin belirlenmesi, sigortalama gibi işlemlerini gerçekleştirebilecekleri blockchain tabanlı sanat galerisi.

Contchain: Bağış yapılan miktarların gerçekten yerine ulaşıp ulaşmadığı, ulaştığı yerden gerçekten bir STK’ya gidip gitmediği gibi döngülerin tamamını takip etmenizi sağlıyor.

Smartfund: Fonlama ihtiyacı olan startupların tıpkı borsaya açılır gibi bir nevi kitle fonlamaya açan ve insanların da bu sayede girişimlere istedikleri miktarda yatırım yapmalarını sağlıyor.

Budgetise: Perakende alışverişte insanların taksitlendirme imkanlarını arttırıyor.

Bitses: İngilizce bilmeyen blockchain meraklılarının özellikle altcoinler ile ilgili bilgi almasını kolaylaştıracak Türkçe platform.

Registhereum: Organizasyonların ve toplantıların katılım işlemlerini, ödüllendirme ya da ödeme işlemlerini blockchain tabanlı olarak gerçekleştirebilmesini sağlıyor.

Farmcoin: Çiftlik Bank’ın yarattığı kötü imajı ortadan kaldırıp, çiftçiden doğrudan organik ürünler almamıza imkan veriyor.

Adh: Blockchain tabanlı ve oyunlaştırma mantığıyla sektörün her tarafı için çekici kılınan dijital, güvenilir ve adil reklam ekosistemi.

Breakchain: Online haberciliğin daha şeffaf ve daha güvenilir bir şekilde gerçekleştirilmesini mümkün kılan, clickbait haberciliğini bitirmeye çalışan proje.

Chaingers: YouTube’daki challenge akımını blockchain tabanlı bir uygulamaya taşıyarak insanların birbirlerine meydan okumasını sağlıyor.

Mesh: Kişisel verilerini saklayan ve görsel tanımlama ve veri doğrulama ile kişi doğrulaması yapan blockchain tabanlı sistem

LINE, blockchain şirketlerine yatırım amaçlı 10 milyon dolarlık bir fon oluşturdu

Japon mesajlaşma uygulaması LINE, sektörlerindeki yeni blockchain şirketlerine destek sağlamak amacı ile 10 milyon dolar sermayeye sahip bir yatırım fonu oluşturduğunu duyurdu.

Bahsedilen fon LINE’ın Kore merkezli alt kuruluşu olan, aynı zamanda şirketin araştırma, eğitim ve diğer blockchain hizmetleri için görevlendirilen Unblock Corporation tarafından işletilecek. Fon, Unblock Ventures adını alacak ve ilk olarak 10 milyon dolarlık bir havuza sahip olacak, fakat şirket zaman içinde bu miktarı arttıracağını belirtiyor. Asıl hedefin ise ‘Kripto para ve blockchain teknolojisinin gelişmesi ve daha fazla benimsenmesi’ olduğunu sözlerine ekliyorlar.

200 milyondan fazla aktif kullanıcıya sahip olan LINE; Japonya, Tayvan, Tayland ve Endonezya’da oldukça popüler. Uygulama ayrıca online oyunlar, yiyecek teslimatı ve kişiye özel taksi gibi daha birçok hizmeti bünyesinde barındırıyor.

LINE’ın kripto borsası BITBOX’un temmuz ayında piyasaya sürülmesinin ardından yatırım fonu Unblock Ventures’in oluşturulması, şirketin bu yılki ikinci büyük hareketi olma özelliğini taşıyor.

Meksika’da depremzedelere yardım amaçlı hizmetler oluşturan 8 girişim

Bundan yaklaşık 32 yıl önce Mexico City, 8.0 büyüklüğünde bir deprem ile sarsılmıştı. Ardından yüzbinlerce kişi hayatını kaybetti ve şehrin yarısı toz duman oldu. Hayatta kalanlar ise yaşananları unutmadı. Geçtiğimiz zamanlarda depremin 32. yılında Meksika açıklarında 8 büyüklüğünde bir deprem daha meydana geldi. Oluşan tüm şok ve korkuya rağmen, toplum yardım için bir araya geldi ve güçlerini birleştirdi. Bu olayda ülkenin önde gelen girişimcileri de şirketleri vasıtasıyla depremzedelere yardımcı olmak için kolları sıvadı ve birazdan sayacağımız girişimleri hayata geçirdi.

Credilikeme: Düşük faiz oranlı krediler sağlayan online bir hizmet. Depremden etkilenenler için ise verecekleri kredi miktarından faiz almadılar.

ePesos: Genel olarak Facebook, e-posta veya cep telefonu aracılığıyla herhangi bir kuruluşa para transferleri yapmasına izin veren bir mobil ödeme sistemi. Yardıma katkı yapmak isteyen şirket uygulama ortak bir fon hesabı oluşturdu, böylelikle yardımlar Kızılhaç’a gönderildi.

Billpocket: İşletme sahiplerinin banka ve kredi kartlarını kullanmalarına olanak sağlayan bir kart okuyucusu. Depremden etkilenen bölgelerdeki işyerlerinde kullanılan kredi kartlarından komisyon almadılar ve hükümetin bu bölgelere olan yardımını daha iyi yönlendirebilmek için inşa yardımlarına katıldılar.

Volabit: Ülkedeki dijital sözleşmeler ve bitcoin cüzdanı sağlayıcısı. Şirket yardım fonlarına bitcoin bağışladı ve diğer insanların da bağış yapmalarını sağlamak amacıyla bir platform kurdular. Elde edilen gelirlerin yarısı bir yardım kuruluşu olan Rescue Brigade Topos Tlaltelolco A. C.’ Ye ve diğer yarısı ise deprem bölgelerine direkt olarak gönderildi.

FINV: İşletme sahiplerine faiz veya komisyon ödemeksizin faktöring hizmeti veren kuruluş. Kendi yatırımcılarından ve sağladığı hizmetlerden aldığı faizleri bağışlamayı tercih ettiler.

InstaFit: Sağlık ve Fitness uygulaması. Depremin ardından Coral de la Vega’yla iş birliği yaparak 10 dakika süren bir meditasyon seansı uygulamaya koydular. Böylece kazazedelerin yaşadıklarını sindirebilmeleri ve yeni çözümler üretebilmelerine yardımcı oldular.

Salud Cercana: Kısaca, işletmelerin çalışanlarına sağlık hizmetleri sunmalarına, üretkenliklerini arttırmalarına ve sigorta giderlerini azaltmalarına yardımcı olan bir uygulama. Depremden sonraki iki gün boyunca deprem bölgelerine giderek psikolojik yardım sundular ve kendi çalışanlarının kaygı sorunlarını tedavi ettiler.

Sonrident: Uygun fiyatlara dental hizmetler sunar. Olaydan sonra tüm kliniklerini erzak deposu olarak kullanıma sundular ve ihtiyacı olanlara yardım ettiler.

Kaynak: Dani Guerrero