Ana Sayfa Blog Sayfa 833

Huawei’nin yeni işletim sistemi HarmonyOS nedir?

Huawei’nin yeni işletim sistemi HarmonyOS, Çin’de gerçekleşen Huawei Geliştirici Konferansı 2019 etkinliği kapsamında duyuruldu. Dünyanın ilk açık kaynak kodlu mikro çekirdek tabanlı işletim sistemi olma özelliği taşıyan HarmonyOS, Huawei’nin Android’e rakip olarak geliştirdiği bir işletim sisteminden çok daha fazlası. Gelin, bu yazımızda HarmonyOS’i tüm detaylarıyla tanıyalım.

Nesnelerin interneti teknolojisine odaklanıyor

Huawei’nin tüm akıllı nesneleri tek bir işletim sistemiyle yönetmeyi hedeflediği HarmonyOS otomobil, akıllı telefon, akıllı saat, bilgisayar, akıllı ev sistemi ve televizyon gibi işlemcisi olan tüm cihazlarda çalışabiliyor. Mikro çekirdek tabanlı geliştirilmesiyle nesnelerin interneti teknolojisine odaklanıyor ve işletim sisteminin kurulu olduğu tüm cihazların birbiriyle haberleşmesini sağıyor.

Öyle ki işletim sisteminin “harmoni” yani “uyum” adına sahip olması, tüm cihazlarla uyumlu olduğunun da en büyük işareti.

Android uygulamalarını adapte etmek kolay

Huawei’nin kendi işletim sistemini duyurmasıyla birlikte özellikle akıllı telefonlarında nasıl bir uygulama desteği sunacağı da merak konusuydu.

Şirketin yaptığı açıklamaya göre HarmonyOS, Android tabanlı geliştirilen uygulamaları port değişikliği gibi ufak güncellemelerle çalıştırabiliyor. Ayrıca açık kaynak kodlu yapısı sayesinde Android’in de temel aldığı Linux uygulamalarını ve HTML 5 ile geliştirilen yazılımları açabiliyor. Böylelikle Kotlin, Javascript, C ve C++ gibi birçok dille HarmonyOS için uygulama geliştirilebiliyor.

Son kullanıcılara yönelik uygulamalar ise Huawei’nin kendi uygulama mağazası Huawei App Gallery ile HarmonyOS kullanıcılarına sunulacak.

Tüm Huawei akıllı telefonlar HarmonyOS’e geçişi destekliyor

Huawei yeni işletim sistemi HarmonyOS üzerinde 2017 yılından bu yana çalışıyor olsa da Amerika Birleşik Devletleri‘nin Huawei’ye uyguladığı Android lisansının geçici bir süre askıya alınması gibi yaptırımlar HarmonyOS’in daha hızlı hayatımıza girmesini sağladı. Mevcut durumda Huawei ve ABD ilişkileri normale dönmüş olsa da olası bir yeniden yaptırım uygulanması durumunda kullanıcılar, hangi akıllı telefonların HarmonyOS’i kullanabileceğini de merak ediyor.

Huawei’nin açıklamalarına göre HarmonyOS, piyasadaki tüm Huawei ve Honor akıllı telefonları destekliyor. Huawei, sadece birkaç gün içinde yayınlayacağı güncellemeyle tüm telefonlarının Android’i bırakarak HarmonyOS’e geçiş yapmasını sağlayabiliyor.

Huawei ilk etapta HarmonyOS’i akıllı telefonlar için yayınlamayı düşünmüyor

Her ne kadar tek bir kararla HarmonyOS’in piyasadaki tüm mevcut Huawei telefonlara dağıtılabileceği açıklansa da Huawei, Google ile olan ticari ilişkilerini korumak ve ilerletmek istiyor. Bu nedenle şirket, bir zorlukla karşılaşmadığı sürece Google ile olan ilişkilerini sürdüreceğini ve HarmonyOS’i ilk etapta daha farklı ürün gruplarında tercih edeceğini belirtiyor.

Rakiplerinden daha performanslı çalışıyor

Huawei Geliştirici Konferansı’nda yapılan tüm açıklamalar, HarmonyOS’in ilk günden beri düşük bellek aralıklarında test edilerek geliştirildiğini ve bu nedenle aklınıza gelebilecek tüm donanımlarda performanslı bir şekilde çalışacağını işaret ediyor. Yine de henüz hiç kimse HarmonyOS ile çalışan bir cihazı test etme şansı bulamadığı için günlük kullanımda işletim sisteminin nasıl bir performans sergileyeceği merak konusu olmaya devam ediyor.

Hangi ürünler HarmonyOS’i kullanacak?

HarmonyOS tüm ürün gruplarında kullanılabilecek olsa da ilk kez Honor Vision TV ile son tüketiciye ulaşacak.

 

 

Ayrıca Huawei, yakın zamanda HarmonyOS ile çalışan iki yeni akıllı saat modelini ve bir otomobili de son kullanıcıya ulaştırmayı hedefliyor. HarmonyOS ile çalışacak ilk akıllı telefonun ise 2019 yılının son çeyreğinde ya da 2020 yılının ilk çeyreğinde tanıtılacağı dedikoduları konuşuluyor.

Gerçek rakibi Android değil

HarmonyOS, Huawei’nin geçici süre karşılaştığı Android lisansının askıya alınması yaptırımı üzerine duyurulan bir işletim sistemi olarak algılanıyor. Bu nedenle HarmonyOS, Android’e rakip bir işletim sistemi olarak görülse de aslında gelecekte Android’i de kapsayacağı konuşulan Google Fuchsia OS‘i rakip alıyor.

Fuchsia OS, Google’ın uzun zamandır test ettiği ve geçtiğimiz yılın sonlarına doğru da isteyen herkesin denemesine izin verdiği bir işletim sistemi. Bu işletim sistemi akıllı telefonda, bilgisayarda ve farklı birçok cihazda çalışarak Google’ın tüm nesneleri tek bir işletim sistemiyle uyumlu hale getirmesine olanak tanıyor. Bu nedenle Fuchsia OS ve HarmonyOS aynı vizyonu paylaşıyor.

Xiaomi gibi şirketler de HarmonyOS’i kullanabilir

HarmonyOS ilk etapta sadece Huawei ve Honor ürünleri özelinde yapılan duyurularla karşımıza çıksa da daha önce paylaşılan bilgiler, Xiaomi ve Oppo gibi dev Çinli teknoloji şirketlerinin HarmonyOS’i test ettiğini ve Android’e göre çok daha performanslı bulduğunu aktarıyordu.

Huawei’nin Google, Intel ve Qualcomm gibi şirketlerle yaşadığı ticari problemler de temelinde Amerika Birleşik Devletleri’nin yaptırımlarına dayandığı için HarmonyOS ile Google Fuchsia OS’in rekabeti aslında ABD ve Çin rekabetine dönüşebilir. Daha önce paylaşılan bilgileri de göz önüne aldığımızda, yakın gelecekte Xiaomi ve Oppo gibi diğer dev Çinli teknoloji üreticilerinin de HarmonyOS’e destek vereceği ve cihazlarında bu işletim sistemini kullanacağı olası görünüyor.

İlginizi Çekebilir: Xiaomi ve Oppo, Huawei’nin işletim sistemini denedi

Yazılım geliştiriciler için büyük fırsat

HarmonyOS, yeni bir işletim sistemi olmasının yanı sıra sahip olduğu büyük kullanıcı potansiyeliyle de geliştiriciler için önem taşıyor. Huawei uygulama geliştiricileri HarmonyOS için yazılım geliştirmeye ve bu ekosistemin bir parçası olmaya davet ediyor.

HarmonyOS, yüksek performanslı ve tüm cihazlarla uyumlu bir işletim sistemi olmasıyla birlikte yazılım geliştiricilere büyük kolaylıklar sağlıyor. Tek bir cihaz için uygulama geliştirdiğinizde diğer platformlar için de o uygulamayı uyumlu hale getirmek kolaylaşıyor.

Çok cihazlı Integrated Development Envirovment (IDE) birleşik bir derleme ve dağıtılmış bir mimari kit ile desteklenen işletim sistemi, farklı ekran düzeni kontrollerine ve etkileşimlerine otomatik olarak adapte olabiliyor. Sürükle bırak kontrolü sayesinde önizleme odaklı görsel programlamayı destekleyen HarmonyOS, geliştiriciler için de rahat bir programlama süreci yaratıyor. Ayrıca Huawei ARK Complier, Android’in sanal makinesiyle aynı seviyede performans gösteren ilk stabil derleyici olma özelliğini taşıyarak, geliştiricilerin çok çeşitli gelişmiş dilleri tek bir birleşik ortamda makine koduna derlemesini sağlıyor ve verimliliği arttırıyor.

HarmonyOS 1.0 ile çalışan ilk cihaz bu yıl içerisinde tüketicilerle buluşacak.

Seyahate çıkarken hayatınızı kolaylaştıracak 4 teknolojik girişim

Son dönemlerde mobil seyahat uygulamaların sayısı gün geçtikçe artıyor ve artık seyahat acenteleri dışında, girişimlerin de kolay çözümler getirmesiyle seyahat alışkanlarımız hızla değişiyor. Hal böyle olunca, ihtiyaca özel mobil seyahat uygulamalarına olan talep de giderek artıyor.

Dünya çapında ses getiren bu girişimlerden sizler için seçtiklerimizi gelin hep birlikte inceleyelim.


Timeshifter

Seyahat eden kullanıcıların uyku alışkanlıklarına ve uçuş takvimlerine göre Jet Lag halini minimuma indirmeye yönelik tavsiyeler veren uygulama, tatilinizi en iyi şekilde geçirmenize yardımcı oluyor.

Uygulamayı iOS ve Android için buradan indirebilirsiniz.


SeeVoov

SeeVoov, dijital seyahat için görsel tabanlı bir yaklaşım sunan, ilk ve tek uçtan uca video tabanlı seyahat planlama platformudur. Uygulama, dünyanın her yerindeki insanlara videoya dayalı bir gezi planlayıcısı sunarak seyahat planlamalarını sıkıcı bir işten eğlenceli bir etkinliğe dönüştürüyor.

Uygulamayı iOS ve Android için buradan indirebilirsiniz.


HeyCars

50’den fazla ülkede faaliyet gösteren Yuexing Travel Group tarafından piyasaya sürülen HeyCars, havaalanı transferlerine odaklanan dünya çapında bir yolculuk rezervasyon uygulaması. Kendi bünyesindeki deneyimli sürücü ekibiyle kişilerin havaalanından ulaşım ihtiyaçlarını kolay, hızlı ve güvenli bir şekilde olmasına olanak sağlıyor.

Uygulamayı Android için buradan indirebilirsiniz.


TravelPerk

TravelPerk, iş seyahatlerinin rezervasyonu ve yönetimi için şirketlere yönelik bir platformdur. Kullanıcıların uçuşları ve konaklama yerlerini aramasını, rezervasyonları yapmasına olanak sağlar. Aynı zamanda seyahatlerinin yönetilmesini de sağlayarak bütçelerin raporlamasına yardımcı olur.

Uygulamayı iOS ve Android için buradan indirebilirsiniz.

Şahin Seçil ile girişimlerin karar süreçlerinde Analytics’in önemini konuştuk

BoostRoas kurucusu Şahin Seçil ile girişimlerin karar alma süreçlerinde Analytics‘in neden önemli olduğunu konuştuk. Analytics demek, ölçümlemek ve ölçümlemeden çıkan sonuç ile bir sonraki adımı atmak demektir.

Ürünü, web sitesini ya da mobil uygulamayı geliştirilirken mutlaka kullanıcıların/müşterilerin önceki davranışları ölçümlenerek karar verilir. Duygular üzerinden verilen kararların başarılı olması çok küçük bir ihtimaldir ve yapılması da hatadır.

Şahin bize bu noktada Analytics’le ilgili tüm detayları hazırladığımız bu video içerikte anlattı.

Sorularınız veya yorumlarınız varsa, yorumlar kısmına yazabilirsiniz.

Espor dünyasını takip edebileceğiniz yerli platform: Flank Esports

Flank Esports ile artık tüm espor turnuvaları, maçları ve detaylı istatistikleri tek bir yerden takip edilebiliyor. Kullanıcılar espor ve oyun dünyasına dair her şeyden anında haberdar olabilmenin yanı sıra, Flank Esports’un geliştirdiği ve mobil uygulaması üzerinden ulaşılabilen Flank Fantezi Ligi’nde kendi takımlarını kurabiliyor ve şampiyon olmak için birbirleriyle yarışabiliyor.

Bütün espor turnuvalarının, detaylı istatistiklerin ve oyun dünyası ile ilgili bütün içeriklerin bulunabileceği bir içerik platformu olan Flank Esports’ta kullanıcılar yalnızca seyirci kalmıyor, IOS ve Android mağazalarından indirilebilen mobil uygulama üzerinden Flank Fantezi Ligi’nde kurdukları kendi takımlarıyla yarışabiliyor ve hediyeler kazanabiliyorlar. Böylelikle yalnızca maçları, turnuvaları ve haberleri takip etmekle kalmıyor, başarılı tahminleri sayesinde kendileri de yarışma ve hediyeler kazanma fırsatı elde ediyorlar.

TÜBİTAK’tan destek

TÜBİTAK’tan Ar-Ge desteği alan ilk espor projesi olan Flank Esports, başarılarıyla adından yurt dışında da söz ettirmeye devam ediyor. İki senedir Startup Dergisi tarafından açıklanan En Başarılı 100 Startup listesinde yer alan Flank Esports, ayrıca Cannes Lions ve DLD Tel-Aviv’e seçilen ilk Türk Startup oldu.

Kendi takımını kur, şampiyon ol!

Flank Fantezi Ligi, Flank Esports tarafından geliştirilen, espor takipçilerinin espor tecrübelerinden sonuna kadar faydalanmalarını sağlayan bir uygulama. Kullanıcılar Flank Fantezi Ligi’ne Flank Esports uygulaması üzerinden girebiliyor ve en iyi ödülleri kazanmak ve oyun topluluğunda isimlerini duyurmak için birbirleriyle yarışabiliyorlar. Kullanıcılar, çeşitli görevleri tamamlayarak ve dünyadaki tüm espor maçları için tahminlerde bulunarak Flank puanları kazanabiliyor, kazanılan bu puanlarla da mağazadan oyuncu kart paketi alarak çıkan oyuncu kartlarıyla hayallerindeki takımı oluşturabiliyorlar. Oyuncu kartlarının Flank Fantezi Ligi istatistikleri dünyadaki dört “League of Legends” liginin sonuçları ile oluşturulan algoritma ile belirleniyor. İlk 100’e giren oyuncuları ise birçok ödül bekliyor. Birçok kullanıcının ilgisini çeken Fantezi Ligi’nde şimdiye kadar 5 milyondan fazla tahmin yapıldı, 30.000’den fazla takım kuruldu.

5 yerli fintech girişimin seçildiği Visa İnovasyon Programı lansmanı [Vlog]

Visa tarafından hayata geçirilen Visa İnovasyon Programı kapsamında 5 fintech girişimin seçildiğini sizlerle paylaşmıştık. Şimdi ise o lansman için özel olarak oluşturduğumuz video içeriği yayınladık.

Garanti BBVA Partners’ın 2019 yılı yeni dönem girişimcileri belli oldu

Garanti BBVA tarafından hayata geçirilen Garanti BBVA Partners’ın yeni dönem girişimleri açıklandı. Garanti BBVA Partners, programa seçilen yenilikçi fikirlerin, sürdürülebilir bir işe dönüşmesine destek olurken girişimin gelişmesi için de fırsat sunuyor.

İşini yeni kuran, bu kapsamda cesarete ihtiyaç duyan ve yenilikçi fikirlerini anlatmak için gerekli yolları ve kaynakları arayan girişimcilere destek veren Garanti BBVA Partners, yeni dönemde de girişimcilerin sürdürülebilir büyüme ve strateji geliştirmesine destek olmaya devam edecek.

2019 yılı kapsamında seçilen girişimler:

  • Safetech
  • Bulundum
  • Fazla Gıda
  • Sertifier
  • Engelsiz Çeviri
  • Business for Aging Friendly Community

Her ölçekten ve sektörden erken aşama girişimin, KOBİ’lerin ve büyüyen girişimlerin desteklenmesi, projelere ivme kazandırılması amacıyla 2015 yılında hayata geçen Garanti BBVA Partners çatısı altında bugüne kadar 50’ye yakın girişimciye destek verildi.

Sahibinden, aylık 45,3 milyon kullanıcı ile kendi rekorunu kırdı

Türkiye’nin ilan ve alışverişte ilk adresi sahibinden.com, 2019 Temmuz Google Analytics verilerine göre web’de 34,9 milyon, mobil’de 10,4 milyon olmak üzere toplamda 45,3 milyon aylık aktif kullanıcı, 323 milyon ziyaret ve 10 milyar sayfa görüntüleme ile yeni bir rekora imza attı.

Toplam 10 kategoride yaklaşık 6 milyon aktif ilanın yer aldığı sahibinden.com, similarweb verilerine göre Google, Facebook, Twitter, Instagram ve Youtube ‘dan sonra Türkiye’nin en çok ziyaret edilen internet platformu konumunda bulunuyor.

sahibinden.com’un mobil uygulamalarının kullanımı geçtiğimiz yılın Temmuz ayına oranla %14,4 arttı. Akıllı telefonların yaygınlaşmasıyla mobilde büyüme trendinin devam etmesi bekleniyor.

Rekor düzeye ulaşan ziyaretçi istatistikleriyle ilgili değerlendirme yapan sahibinden.com Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Nazım Erdoğan, “Dijital teknolojilerin gelişim hızına paralel olarak biz de yatırımlarımızı ve çalışmalarımızı tüm hızıyla sürdürüyoruz. Hem insan kaynağı hem de teknoloji yatırımlarına aralıksız devam ediyoruz. Büyük veri, makine öğrenimi ve dijital pazarlama teknolojilerine yönelik projeler önceliklerimiz arasında yer alıyor. Hedefimiz hizmet kalitemizi ve kullanıcı deneyimini en üst seviyeye çıkararak müşteri memnuniyetini maksimum düzeye taşımak…

Hayata geçirdiğimiz çalışmaların bir ödülü olarak bugün 45,3 milyon kullanıcının buluştuğu bir platform haline geldik. Bu başarıya ulaşmamızda yanımızda olan tüm kullanıcılarımıza teşekkür ederiz.” dedi.

Cenk Bayrakdar “Yıl sonuna kadar 90 milyon Euro’luk bir fonu devreye almayı planlıyoruz.”

Son 10 yılda 20 kat büyüyerek, ülkemizde 2018 yılında 205 milyon dolarlık büyüklüğe ulaşan girişim ekosisteminin en önemli itici güçlerinden birini finansal teknoloji girişimleri oluşturuyor.

Revo Capital Yönetici Ortağı Cenk Bayrakdar, “Hızlı bir büyüme yaşadık ancak hala ekosistem olarak çok erken bir aşamadayız. Geçen 10 yılda hem girişimciler hem de yatırımcılar tarafında önemli bir deneyim ve bilgi birikimi oluştu. Daha donanımlı girişimciler ile dünyaya açılma fırsatları da artacaktır. Biz de Revo Capital olarak bu inançla yıl sonuna kadar 90 milyon Euro’luk bir fonu devreye almayı planlıyoruz. Özellikle finansal teknolojiler alanında artan yetkinlik, bu alanda daha da güçlü bir büyüme sergileyeceğimizin habercisi. Yeni fonda da odak alanlarımızdan biri fintech’ler olacak” dedi.

Türkiye’nin en büyük girişim sermayesi fonlarından Revo Capital, teknoloji ve internet odağıyla kurulduğu 2013 yılından bu yana pek çok finansal teknoloji girişimine (fintech) yatırım yaptı. Global alanda da yatırımcılar açısından yükselen olan fintech’lerde finansman hacmi 2018 yılında 53,8 milyar dolar ile rekor büyüklüğe ulaştı. 2019’un ilk yarısında ulaşılan 20,9 milyar dolarlık büyüklük, bu anlamda yine güçlü bir yılsonu rakamına ulaşılacağı beklentilerini artırıyor.

Son dönemde iki önemli fintech şirketinin gerçekleştirdiği başarılı çıkışla (exit) dikkat çeken Revo Capital’in Yönetici Ortağı Cenk Bayrakdar, Türkiye’de start-up ekosisteminin ve fintech’lerin sunduğu güçlü potansiyele ilişkin şu görüşleri paylaştı:

“Ödeme teknolojilerinde yüksek teknolojiyi hızla benimseyen Türkiye 170 milyonu aşkın kart, 2,8 milyon POS terminali ve 40’ı aşkın ödeme/elektronik para tedarikçisiyle bu alanda en büyük pazarlardan biri. 1990’lı yıllardan bu yana rekabetçi bir yaklaşımla yüksek teknolojiyi benimseme anlamında lider bir görünüm sergileyen Türkiye, Avrupa’da basılan kredi kartı ve POS terminali anlamında ilk sırada yer alıyor. AB ile uyum çalışmaları devam ederken ödeme hizmetleri ve elektronik paraya ilişkin düzenlemeler getiren kanunla birlikte e-para lisansları verilmeye başlandı. Bankacılık sektörü güncellenen Avrupa Birliği Ödeme Hizmetleri Yönergesi’ne (PSD2) ve açık bankacılık inisiyatiflerine hızla uyum sağladı.”

“Revo portföyündeki fintech’lerin başarısı büyüme fırsatlarının göstergesi”

Gelir İdaresi Başkanlığı’nın da (GİB) zorunlu e-fatura, e-defter gibi e-belge mükellefiyetlerini giderek daha fazla şirketi kapsayacak şekilde genişlettiğini vurgulayan Bayrakdar, “ECR-POS kullanımında e-faturaya izin veren yeni düzenleme de bu anlamda son derece olumlu bir gelişme. Bu alanda Türkiye, Avrupa çapında öncü rol üstlenirken, start-up’lar için de pek çok ülkeye açılarak işlerini büyütme fırsatları bulunuyor. Revo Capital portföyünde yer alan fintech’lerin kaydettiği başarılar da bunu gösteriyor. Tedarikçi finansmanı platformu Figopara’nın üzerinden geçen fatura tutarı yıllık bazda 400 milyon TL’ye yaklaştı. 47 ülkede yurtdışına ücretsiz para gönderimi sağlayan TransferGo’da ayda +150% büyüme ile Türkiye en hızlı büyüyen pazarlardan biri olurken Dünya geneli aylık hacmi 80 milyon doları geçti. PayCore ise kurulduğu 2001 yılından bu yana 35 ülkede bankalar, finans kuruluşları, telekom operatörleri, ödeme hizmet sağlayıcıları gibi şirketler için inovatif uçtan uca ödeme teknolojileri sunuyor. İlk temassız kredi kartı, akıllı telefonla ödeme, ulaşımda temassız kredi kartı uygulaması gibi 20’yi aşkın global ilke imza atmış bir şirket. Son dönemde ise tüm akıllı telefonları ve tabletleri kolayca POS terminaline dönüştüren Soft POS çözümü ile dikkat çekiyor. PayCore Soft POS, işletmelere inovatif, güvenli, hızlı, düşük maliyetli ve karlı bir ödeme çözümü sunuyor” diye konuştu.” diye konuştu.

“Başarılı exit’ler girişimci kalitesini ve yeni çıkışlar gerçekleşeceğini gösteriyor”

Türkiye’de start-up’lara yapılan yatırım miktarının 2009 yılında 10 milyon dolar olduğuna, 2018 yılında ise bu rakamın 205 milyon dolara çıktığına işaret eden Bayrakdar, “Bu 20 katlık artış büyümenin en net göstergelerinden biri. Aynı zamanda 10 yıl önce yerel ekosistemdeki melek yatırımcı ve girişim sermayesi sayısı bir elin parmaklarını geçmezken bugün 40’a ulaşmış durumda. Bu umut verici rakamları destekleyen bir diğer veri ise son dönemdeki başarılı exit’ler. Sadece 2018 başından bugüne 1,5 milyar doların üzerinde çıkış işlemi gerçekleşti. Bu hem girişimci kalitesini gösteriyor hem de önümüzdeki yıllarda yaşanacak yeni çıkışların haberciliğini yapıyor” dedi.

Son dönemde Revo Capital de portföyünde yer alan iki önemli fintech’ten çıkış yaptı. Yerel yazılım şirketi Foriba, finans, vergi yazılımları ve raporlama çözümlerinde dünya lideri olan ABD menşeli Sovos tarafından; online ön muhasebe girişimi Paraşüt ise Mikro Yazılım ve Zirve Yazılım’ı da barındıran yerli DST Teknoloji tarafından satın alındı.

Devlet destekleri ve artan yatırımcı ilgisiyle ekosistem büyüyor

Cenk Bayrakdar, start-up ekosisteminin büyümesinde devlet desteklerinin ve artan yatırımcı ilgisinin altını çizerek, “Devletin exit’lerde varlık vergisi muafiyeti, vergi ve diğer alanlarda ayrıcalıklar sunan melek yatırımcı lisansları ve Ar-Ge harcamalarındaki teşvikleri girişimciliği destekleyen önemli adımlar. Bu teşviklerin daha da artması konusunda kamu tarafıyla sürekli iletişim halindeyiz. Bunun yanında büyümede yerli melek yatırımcı ağlarının, girişim sermayelerinin ve kurumsal girişim sermayelerinin sayısındaki artış çok değerli. Yeni fonların oluşturulması, şirketlerin ve büyük ailelerin bu alana daha fazla ilgi göstermesi, gelecek yıllarda ekosistemin büyümesinde yerli fonlamanın önemli bir büyüme motoru olacağını gösteriyor” şeklinde konuştu.

“Yıl sonuna kadar 90 milyon Euro’luk fonu devreye alacağız”

Geçen 10 yılda gözlemlenen başarılı büyüme grafiğinin önümüzdeki dönemde süreceğine inancını ifade eden Bayrakdar, “Hızlı bir büyüme yaşadık ancak hala ekosistem olarak çok erken bir aşamadayız. 80 milyonluk nüfusu, ciddi büyüklüğe sahip ekonomisi, iyi üniversitelerde yetişen güçlü insan kaynağı ile Türkiye’de girişimciliğin çok daha büyük potansiyeli olduğuna inanıyorum. Geçen 10 yılda hem girişimciler hem de yatırımcılar tarafında önemli bir deneyim ve bilgi birikimi oluştu. Daha donanımlı girişimciler ile dünyaya açılma fırsatları da artacaktır. Biz de Revo Capital olarak bu inançla yıl sonuna kadar 90 milyon Euro’luk bir fonu devreye almayı planlıyoruz. Özellikle finansal teknolojiler alanında artan yetkinlik, bu alanda daha da güçlü bir büyüme sergileyeceğimizin habercisi. Yeni fonda da odak alanlarımızdan biri fintech’ler olacak” dedi.

KT Portföy Teknogirişim GSYF ilk yatırımını ön muhasebe programı Akaunting’e yaptı

Dünya çapında KOBİ’lere ücretsiz online ön muhasebe programı sunan Akaunting, KT Portföy’ün kurucusu ve yöneticisi olduğu Teknogirişim Girişim Sermayesi Yatırım Fonu’ndan yatırım aldı. Bu yatırım, Teknogirişim GSYF’nin gerçekleştirdiği ilk yatırım olma özelliği taşıyor.

Kuveyt Türk’ün yüzde 100 iştiraki olarak yatırım fonlarının kurulumu ve yönetimi hizmeti veren KT Portföy Yönetimi A.Ş., geçen yıl teknoloji odaklı şirketlere erken aşama yatırım gerçekleştirmek amacıyla Teknogirişim Girişim Sermayesi Yatırım Fonu’nu (Teknogirişim GSYF) hayata geçirdiğini ilk duyurmuştuk. Teknogirişim GSYF, ilk yatırım sözleşmesini Lonca Girişimcilik Merkezi’nden eğitim ve mentorluk desteği alan Akaunting girişimi ile yaptı. KOBİ’ler için ücretsiz olarak online ön muhasebe programı üreten Akaunting, Teknogirişim GSYF’den aldığı yatırımı, ürün yelpazesinin artırılması ve yeni pazarlara açılım için kullanacak. KT Portföy yetkilileri ve Akaunting girişimcilerinin katılımıyla düzenlenen törenle iki şirket arasında yatırım sözleşmesi imzalandı.

“Genç girişimcilerin yanındayız”

Teknogirişim Girişim Sermayesi Yatırım Fonu’nun bankacılık sektöründe bir ilk olduğunun altını çizen KT Portföy Genel Müdürü Hamit Kütük, “KT Portföy olarak kurucusu ve yöneticisi olduğumuz fonlardan biri olan Teknogirişim GSYF ile erken aşama teknoloji odaklı ve ölçeklenebilir inovatif projelere yatırım yapmayı amaçlıyoruz. Bugün ilk yatırım sözleşmesini bu girişimler arasında yer alan Akaunting ile yapmış olmanın sevincini yaşıyoruz. Kuveyt Türk’ün kurduğu Lonca Girişimcilik Merkezi’nin daha önce eğitim ve mentorluk desteği verdiği Akaunting’in gelişimini uzun süredir takip ediyoruz. Akaunting’in dünya çapındaki başarısını her geçen dönem katlayarak sürdüreceğine inanıyoruz. Biz de bu süreçte, genç girişimci arkadaşlarımızın yanında olmaya devam edeceğiz. Yatırımları için Kuveyt Türk ve Vakıf Katılım’a çok teşekkür ederiz” dedi.

“Aldığımız yatırımla yurt içi ve yurt dışında büyüyeceğiz”

Akaunting Kurucu Ortağı Denis Duliçi ise projeleri hakkında bilgi verdi. Muhasebenin farklı ülkelerde farklı yöntemlerle tutulmasına rağmen hesap defterlerinin tutulma şeklinin dünyanın birçok yerinde neredeyse aynı olduğunu kaydeden Duliçi, “Biz de bundan yola çıkarak açık kaynaklı bir çözümle sunacağımız hizmetin hızla büyüyeceğini öngördük ve dünya çapında KOBİ’lerin nakit akışını takip etmeleri için ücretsiz online ön muhasebe programı tasarladık. Hedeflediğimiz gibi kısa sürede global bir şirket olduk.” diye konuştu.

Akaunting projesi Lonca ile büyüdü

Akaunting, Kuveyt Türk tarafından teknoloji odaklı ve ölçeklenebilir iş fikirlerinin ülke ekonomisine kazandırılması amacıyla 2017’de kurulan Lonca Girişimcilik Merkezi’nin mezunları arasında yer alıyor. Yazılım, teknoloji ve FinTech alanındaki bilgi, birikim ve deneyimlerin girişimcilere aktarıldığı, eğitim, mentorluk, kuluçka, hibe ve Ar-Ge hizmetlerinin sunulduğu Lonca’nın ikinci döneminden geçen yıl mezun olan Akaunting ekibi, projelerini bu merkezde geliştirme imkânı bulmuştu.