Ana Sayfa Blog Sayfa 81

Peopleoma’nın kurucusu Mustafa İçer, Kolay İK exit’ından sonra idenfit’e CBDO olarak geçti

Mustafa İçer, bulut tabanlı insan kaynakları yazılımı idenfit’te Chief Business Development Officer (CBDO) olarak çalışmaya başladı. İçer, bir süre önce Kolay İK tarafından satın alınan Peoploma’nın kurucusuydu.

İdenfit, ölçülebilir ve şeffaf İnsan Kaynakları Yönetimi süreçleri için öncü dijital bir İK platformu olarak öne çıkıyor. İdenfit’in İş & Ürün geliştirme ve İnsan Kaynakları operasyonları, İçer’in liderliğinde yürütülecek.

İdenfit, birbirini tamamlayan, kullanımı kolay, dinamik ve esnek modülleriyle insan kaynakları ve işgücü yönetimi süreçlerinde pratik bir çözüm sunuyor. İnsan kaynakları yönetimine bütünlük kazandıran idenfit, İKY departmanlarının zaman tasarrufu yapmalarını sağlayarak, değer yaratan faaliyetlere odaklanmalarına destek oluyor. İKY süreçlerini baştan sona tek bir platform üzerinde etkili bir şekilde yönetme imkanı sağlıyor.

Mustafa İçer kimdir?

Mustafa İçer, Yıldız Teknik Üniversitesi İşletme Yönetimi mezunu olup, kariyerine QNB Finansbank/IBTech’te başlamıştır. İş Bankası/Softtech’te Çalışan Deneyimi ve İnsan Kaynakları Analitiği departmanlarında müdür olarak görev almıştır. İki HRTech girişimi deneyimine sahip olan İçer, son girişimi olan Peopleoma’dan exit yapmıştır.

İçer, Türkiye’de yetenek açığının kapatılmasını desteklemek amacıyla Anadoludan yazılım mühendisi yetiştirme programları düzenleyerek, üniversite işbirlikleri kuruyor. Ayrıca, Webrazzi/Crenvo İK bünyesinde Uygulamalı İK analitiği eğitimi veriyor, genç startup girişimcilerine ve yeni başlayan İK profesyonellerine gönüllü mentörlük yapıyor. İçer, akademi-sanayi işbirliği ile şirketlerde işe yerleşmeyi hedefleyen programlar düzenleyerek bu alandaki köprüleri güçlendiriyor.

5. yaşını kutlayan GetirYemek’in öne çıkan verileri

Türkiye’nin 81 ilinde, 60 binden fazla üye restoran ile hizmet veren online yemek siparişi platformu GetirYemek beşinci yılını kutluyor. Sektöre getirdiği yeniliklerle öne çıkan platform, birçok ilke imza atarak hizmet alanını ve kullanıcı sayısını yıllar içinde hızla artırdı. İlk yılın sonundan bu yana 10 kattan fazla büyüyen GetirYemek, önümüzdeki dönemde sürdürülebilir büyümesine devam etmeyi hedefliyor.

2019 yılında kurulan GetirYemek, hızlı teslimat sektörünün öncüsü Getir’in deneyim odaklı yaklaşımı ve teknolojisiyle farklılaştı. Restoranların yeni müşterilere ulaşarak gelirlerini artırmasına da destek olan platform, sektörün ilk sadakat programı ile kullanıcılara yeni bir deneyim sundu.

Kullanıcı sayısını her yıl yüzde 20 artıracak

2023 yılında dünya online yemek siparişi sektörü yaklaşık 500 milyar dolar büyüklüğe ulaşırken, Türkiye’de de pazarın 2024’te 150 milyar TL’yi geçmesi bekleniyor. Türkiye’de online yemek kullanıcısı sayısı genç nüfusa bağlı olarak hızla artıyor. Dünya ortalamasında online yemek siparişi veren kişi oranı yüzde 27 seviyelerinde yer alırken, Türkiye’de online alışveriş yapanların içinde yemek siparişi verenlerin oranının 2024’te yüzde 40’ı geçmesi bekleniyor.

Sektördeki büyümeyi değerlendiren GetirYemek CEO’su Yasemin Şişik Çelikboy verdiği demeçte;

“Tek oyunculu sektörü dönüştürerek rekabeti getirdik ve bizi takiben diğer oyuncuların katılmasıyla pazarımız büyüdü. Türkiye’de yılda yaklaşık 23 milyon kişi online yemek siparişi veriyor. GetirYemek olarak biz 15 milyon kullanıcıya dokunduk ve hem kullanıcılarımızın hem de üye restoranlarımızın mutluluğunu odağımıza alarak 10 kattan fazla büyüdük.Aktif kullanıcı sayımızı her yıl yüzde 20 artırmayı hedefliyoruz. Güçlü rekabetin olduğu bir ortamda, sürdürülebilir iş modelimizi ileri taşıyacağız. GetirYemek olarak 5 yılda sektöre getirdiğimiz yeniliklerle pazarda sağlam bir konuma ulaştık ve önümüzdeki dönemde büyüyen pazarda güçlenmeye devam edeceğiz.”

11 ili online yemek siparişi ile ilk kez tanıştırdı

GetirYemek 2019 yılında kurulduğunda hem kullanıcılar hem de restoranlar için bir alternatif sunarak sektöre yeni bir soluk getirdi. Bu yeniliklerin ilki GetirGetirsin hizmeti oldu.

“GetirGetirsin hizmeti ile kendi kuryelerimiz ile teslimat yaparak yola çıktık. Bu sayede restoranlar yeni bir yatırım yapma ihtiyacı duymadan bizim platformumuz üzerinden de satış yaparak işlerini hızlıca büyütme fırsatı yakaladılar. Biz de Getir’den edindiğimiz bilgi ve tecrübe ile geliştirdiğimiz teknoloji ve algoritmalar sayesinde restoranların sadece ana işlerine odaklanmalarını sağladık” ifadelerini kullanan Çelikboy sözlerine şöyle devam etti: “Sonrasında ise hem müşterilerimize hem de restoranlara alternatif sunmak amacıyla ‘Restoran getirsin’ hizmetimizi de devreye aldık. Böylelikle restoranlarımıza operasyonlarını kendi istedikleri gibi yönetme esnekliği, müşterilerimize de yine istedikleri şekilde hizmet alma imkânı sunduk. Bu 2 hizmeti aynı anda sunan tek platform hala GetirYemek.”

Türkiye’nin 11 ilini online yemek siparişiyle ilk kez GetirYemek tanıştırdı. Tunceli, Bayburt, Kilis, Gümüşhane, Artvin, Kars, Muş, Şırnak, Bitlis, Hakkari ve Ardahan kentlerimizde restoranlar ilk kez GetirYemek ile online yemek siparişine başladı.

5’inci yıla özel 5 milyon lira indirim

Kullanıcı deneyimine odaklı yaklaşımı, GetirYemek’i sektörde öne çıkardı. Türkiye’de ilk defa menülere gerçek çekimli yemek fotoğrafları ekleyen platform, kullanıcıların avantajlı kampanyalardan faydalanabilmeleri için fırsatlarla tanışmalarını da sağlıyor.

“Gündelik hayatın yoğunluğu nedeniyle online yemek sipariş sıklığının artması karşısında kullanıcılarımıza kazanç sunacak sektörün ilk sadakat programı olan GetirYemek Müdavim’i 2021 yılında başlattık” ifadelerini kullanan Çelikboy sözlerini şöyle sürdürdü: “Müdavim programımıza 2,5 yıl içinde 25 bine yakın restoran katıldı. 2023’te Müdavim avantajları sayesinde bir kullanıcımız 14 bin lira indirim kazandı. Bu sene, 5’inci yılımıza özel olarak 5 milyon TL indirim kampanyamızla her acıktıklarında kullanıcılarımızın yanında olmaya devam edeceğiz.”

Restoran ödemelerini ertesi gün gerçekleştiren tek platform

Üye restoranlarının işlerini büyütmesinde önemli bir rol oynayan GetirYemek, restoranların dijital görünürlüğünü artırdı. Üye restoranların mutluluğunun kullanıcı mutluluğuna giden yolda kilit öneme sahip olduğunu söyleyen GetirYemek CEO’su,

“İlk günden beri restoranlara hakediş ödemelerini ertesi günü gerçekleştiren tek platformuz. Bu sayede restoranların finansal maliyetlerini düşürerek, günlük operasyonlarını daha kolay yönetmelerine yardımcı oluyoruz. Pandemide restoranlarımıza destek olabilmek için BiMutluluk hareketini başlatarak 3 ay boyunca komisyon almadan hizmet verdik. Aynı desteği geçtiğimiz yıl Kahramanmaraş depreminden etkilenen 11 ilimizdeki restoranlarımıza da verdik” dedi.

Yılların lideri lahmacun yerini tavuk dönere kaptırdı

GetirYemek Türkiye genelindeki 60 binden fazla üye restoranıyla kullanıcılarını 30’dan fazla farklı mutfak kategorisinden lezzetlerle buluşturuyor. GetirYemek verilerine göre öne çıkan tercihlerden bazıları şöyle:

  • 5 yıllık verilere göre, mutfak kategorilerinde ilk sırada tavuklu ürünler yer alırken, onu sırasıyla dürüm, kahve ve içecek, döner ve burger izliyor.
  • Geçtiğimiz yıllarda en çok sipariş edilen yemek olan lahmacun, geçen sene yerini tavuk döner dürüme bıraktı.
  • İş yerlerinden verilen siparişlerde en fazla tavuklu ürünler tercih edilirken, onu kahve ve içecekler takip ediyor.
  • Siparişlerin yaklaşık yarısı akşam saat 6’dan sonra verilirken, son yıllarda öğleden sonra sipariş verme oranı ise artıyor. Hafta sonu ortalama sipariş miktarı ise hafta içine göre yüzde 50’den daha fazla.
  • Saatlik kırılıma göre, gün içinde siparişlerde tavuk ilk sıradayken, gece 12’den sabah 6’ya kadar olan zamanda diliminde dürüm ilk sırada yer alıyor.
  • Oğuzhan Koç’lu yeni reklam filmini yayınladı

İlk kez 2022’de Oğuzhan Koç’la bir araya gelen GetirYemek, sevilen sanatçıyla beraberliğine bu yıl da devam ediyor. Genç bir hayran kitlesine sahip Koç’la geçen 2 yılda yapılan iş birliği, GetirYemek’in daha geniş kitleler tarafından tanınmasında rol oynadı.

Koç’la yaptıkları iş birliği hakkında konuşan GetirYemek CEO’su, “Geçtiğimiz 2 yıl içinde Oğuzhan Koç’un markamıza önemli katkıları oldu. Yayına giren yeni reklam filmimizle sevgili Oğuzhan Koç ile iş birliğimizi sürdürmekten çok memnunuz” açıklamasını yaptı.

Güçlerini birleştiren Wamo ve KolayBi’ 2024’te 10 binden fazla şirkete finansal hizmet verecek

Türkiye’nin yeni nesil ön muhasebe ve finans platformu KolayBi’ ve Avrupa’nın dijital finansal hizmet sağlayıcılarından Wamo, iş birliği kararı alarak müşterilerine benzersiz bir finansal deneyim sunmaya hazırlanıyor. Tesis edilen iş birliği ile KolayBi’nin ön muhasebe hizmetleri ile Wamo’nun finansal çözümleri entegre edilecek, KOBİ’lerin ihtiyaçlarına odaklanarak özel finansal çözümler sunulacak. Şirketler tek bir platform üzerinden banka hesapları ile ön muhasebelerini tek bir yerden takip edecek ve işlem yapabilecek.

KOBİ’lere Etkin Finans ve Ön Muhasebe Yönetim Hizmeti Verilecek

Yapılan iş birliği kapsamında Wamo ve KolayBi’ 2024 yılında 10 binden fazla şirkete finansal ve ön muhasebe hizmetini birlikte sunmayı planlıyor. Halihazırda kullanıcılarına bulut tabanlı ön muhasebe içinde stok ve cari yönetimi; gelir-gider takibi, e-fatura, e-ticaret ve banka entegrasyonu hizmetleri sunan KolayBi, Wamo iş birliği ile ön muhasebe içinde müşterilerine 10 dakika içinde şirket hesabı açtırarak dünyanın herhangi bir yerine güvenli EFT, SWIFT ve SEPA ile para transferi hizmeti verecek. Bu sayede işletmeler, ulusal ve uluslararası ödemelerini, tahsilatlarını kolayca gerçekleştirerek finansal işlemlerini daha etkin bir şekilde yönetebilecek.

Dijital Ön Muhasebe ve Finansal Hizmet Deneyimi

2023 yılında Avrupa’da 1,5 milyar Euroluk para transferine aracılık eden Wamo’nun temel finansal servisleri olan para transfer işlemleri, hesap ve kart yönetimi gibi hizmetlerine KolayBi’ kullanıcıları tek bir platform üzerinden sahip olacak. Aynı zamanda Wamo da 100 bin müşteri deneyimi olan KolayBi’nin sahip olduğu ön muhasebe ve dijital dönüşüm özelliklerini kendi kullanıcılarının hizmetine sunacak.

İki şirketin entegrasyonuyla ortaya çıkacak güçlü finansal ekosistem ile müşterilere modern ve etkili bir finansal deneyim sunulması hedefleniyor. KOBİ’ler işlerini tek bir platform üzerinden yöneterek zamandan ve paradan tasarruf edebilecek.

Rauf Gökhan Boyana: “Önceliğimiz Avrupa”

KolayBi’nin CEO’su Rauf Gökhan Boyana, iş birliği hakkında verdiği demeçte;

“İki şirket arasındaki iş birliğini, müşterilerimize daha geniş bir hizmet yelpazesi sunma vizyonu doğrultusunda atılmış önemli bir adım olarak değerlendiriyoruz. Türkiye’de 100 bine ulaşan müşteri sayımız ve günlük 20 bin civarında aktif kullanıcımız bulunuyor. 2023 yılında Türkiye’de 13 milyar USD’lik e-faturanın kesilmesine aracılık ettik. Kuruluşumuzdan bu yana elde etiğimiz tüm bilgi birikim ve deneyimlerimizi şimdi de Avrupa’da büyümek ve fark yaratan bir oyuncu olmak için kullanmak istiyoruz. Türkiye’nin önde gelen finans ve muhasebe platformu olarak binlerce müşteriye hizmet ediyoruz. Mevcut ürünlerimizi bütünleşik finansal servisler ile besleyerek kullanıcılarımıza bir bankanın ötesinde benzersiz bir deneyim yaşatmayı vaad ediyoruz. Wamo ile yaptığımız iş birliği, Avrupa’daki müşterilere daha kapsamlı bir finansal hizmet sunma vizyonumuzu destekliyor” dedi.

Yankı Önen: “KOBİ’ler İçin 360 Derece Deneyim”

Wamo’nun CEO’su Yankı Önen ise KolayBi’ ile iş birliğinin KOBİ’leri hedeflediğini belirterek, konu ile ilgili değerlendirmesinde şu demeci verdi:

“KolayBi’ ile Wamo, KOBİ’ler için 360 derece bir deneyim sunacak. 2024 yılında 10.000 fazla şirkete hizmet vermeyi hedeflerken aynı zamanda mevcut finansal hizmetler dışında planlanan finans ile ilgili her türlü çözümü de adım adım uçtan, uca sunmayı planlıyoruz.”

Türkiye’nin yerli üretim yeni telefon markası: Mipo

Ülkemizde akıllı telefon üretimi ve kullanımı her yıl daha da artıyor. Ulaşılabilir fiyatlara ve yenilikçi teknolojilere sahip mobil çözümler geliştiren Mipo, Türkiye pazarına giriş yaptı. Mipo, T.C Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı onaylı AR-GE merkezi desteğiyle telefon üretimini Türkiye’de, yine kendi tesislerinde kurduğu üretim bantlarında gerçekleştiriyor.

Yerli teknoloji markası Mipo, farklı bütçe ve ihtiyaca göre uygun fiyatlı son teknoloji akıllı telefonlarıyla dikkat çekiyor. M17, M25, M33 ve M46 Pro olmak üzere 4 farklı modelini pazara sunan Mipo, yakın zamanda markanın amiral gemisi olacak 2 yeni ürünü, M46 Plus ve M59 modellerini de tüketicinin beğenisine sunacak. Mipo Ar-Ge merkezinin desteğiyle teknoloji ekosistemindeki ürün yelpazesini yeni ürün ve aksesuarlarıyla daha da genişletecek.

Akıllı teknolojilere herkesin erişebilmesi için ürünlerini kullanıcılarına ulaşılabilir fiyatlarla sunan Mipo, tasarım odaklı akıllı telefon ve aksesuar ürünleriyle fiyat performans markası olarak dikkat çekiyor.

Türkiye’nin Ar-Ge vizyonuna katkı sağlayacak

Mipo Ar-Ge Merkezi, aldığı tescil belgesi ile Türkiye’de aktif olarak çalışan ve proje üreten sınırlı sayıdaki merkezler arasındaki yerini aldı. Ar-Ge merkezinde geliştirdiği yenilikçi proje ve ürünlerle fark yaratmayı ve cep telefonu pazarındaki yerlilik oranını arttırmayı amaçlayan Mipo, bugünün ihtiyaçlarının ötesinde tüketicinin gelecekteki olası ihtiyaçlarını da gözeterek çalışmalar yapıyor. Ar-Ge faaliyetlerine son hızda devam eden Mipo, gerçekleştirdiği teknoloji yatırımlarıyla üretim kapasitesini arttırarak istihdama da katkı sağlamayı hedefliyor.

“En çok tercih edilen akıllı teknoloji markalarından biri olmayı hedefliyoruz”

Yerli akıllı telefon üretimleriyle teknoloji alanındaki yerelleşme ve ekonomik büyümeye katkı sağlamak adına önemli bir adım attıklarını belirten Mipo Yönetim Kurulu Başkanı Emir Aral, “Mobil teknolojiyi hızla benimseyen bir ülke olarak hem teknoloji üretimi hem de kullanımı ülkemizde giderek artıyor. Araştırmalar dünya çapındaki akıllı telefon sevkiyatlarının 2023’ün dördüncü çeyreğinde yıllık yüzde 8 artarak 320 milyon adede ulaştığını gösteriyor.

Mipo olarak ana odağımız teknoloji üreterek katma değer sağlamak ve yeni istihdam alanları oluşturmak. 40 yıllık sektör tecrübemizin sağladığı yetkinlik ve donanım bugün bize yeni ürünler üretme fırsatını verdi. Sadece cep telefonu üretmekle kalmayıp, yakın zamanda farklı teknolojik ürünlerimizi de tüketicilere sunmayı planlıyor, Türkiye’nin en çok tercih edilen telefon markalarından biri olmayı hedefliyoruz. 2024 yılı bu anlamda hedeflerimize emin adımlarla ilerlediğimiz tam bir atılım yılı olacak diyebiliriz. Ar-Ge merkezimizde geliştirdiğimiz yeni ürünlerimizi piyasaya sürmeye ve teknoloji yatırımlarımıza devam edeceğiz” dedi.

Mipo ürün ailesi

Mipo’nun M46 Pro modeli; 48 MP ikili kamerası, Octa Core işlemcisi ve 6,82 inç ekranıyla donatılarak ürün gamının en üst segment üyesi olarak kullanıcılara sunuldu. Piano Black rengiyle ön plana çıkan M46 Pro aynı zamanda 8 GB RAM’e ve 128 GB depolama alanına sahip. M33 modeli ise Parlament Mavisi rengi ile akıllı telefon dünyasında yeni bir standart belirliyor. Mipo’nun koyu gri renkli M25 modeli ise Octa Core işlemci ve 6,517 inç ekran, 4GB RAM ve 128GB depolama alanına sahip. M17 modeli ise 128GB depolama alanı ve 4GB RAM ile ön plana çıkıyor. Mipo; kullanıcılarına kırılmaz cam ekran koruyucu, cihazlarla birebir uyumlu silikon koruyucu kılıf, şarj adaptörü ve kablosundan oluşan kapsamlı bir aksesuar paketi de sunuyor.

Yerli sexual wellness uygulaması Biyaku, 80 bin dolar daha yatırım aldı

Bikafalar, Pub Story kurucu ortaklarından Bora Öğünç ve Hypeup, Taxim Pilates ve Flex By Taxim kurucu ortaklarından Fatma Gamze Kiremitçi tarafından kurulan Biyaku, günlük meditasyonlar ve egzersizler ile kullanıcıların libidosunu artırmayı ve kendi cinselliğini keşfetmesini amaçlıyor.

Daha önce 100 bin dolar yatırım alan ve ABD’de büyümeye devam eden girişim özellikle son yıllarda artan dikkat dağınıklığı ve odaklanma sorunu, çevresel uyaranlar ve stres cinsellik üzerinde olumsuz etkilere neden olduğu için önemli sorunlardan biri haline geldi. Bunun üzerine giderek tasarlanan Biyaku bu sorunlara uygulama sayesinde çözüm buluyor. Japoncada afrodizyak anlamına gelen Biyaku Tantra, Tao, Yoga, Kegel ve birçok diğer öğretiden yararlanılarak, uzman kişiler tarafından geliştirilmiş pratiklere yer veriyor. Her bireyin sağlıklı cinsel hayatını düzenlemesini sağlayarak sürdürülebilir bir ilişki döngüsü oluşturmayı hedefliyor.

Yatırım turu devam ediyor

2023 yılında Vanora Ventures Biyaku’ya venture studio kapsamında teknolojik yatırım yaparak yeni bir altyapı ve mobil uygulama geliştirdi. 2024 yılında ise 50 bin dolar nakdi yatırım yaptı. Grovth programı girişimlerinden olan Biyaku bu geliştirme sürecinde gelecekteki teknolojilere de kolaylıkla adapte olabilecek güçlü bir teknoloji altyapısı ile yolculuğuna devam ediyor.

Sharks&Partners’dan ise 30.000 dolar yatırım alan uygulamanın turu devam ediyor.
Vanora Ventures’tan Sena Koçer verdiği demeçte;

“Biyaku, bu yıl studio içerisinde bizi oldukça heyecanlandıran girişimlerden. Globalde çok büyük bir ivmeyle büyüyen bu pazarda, deneyimli girişimcilerle birlikte bu macerada yer almaktan çok mutluyuz. Önümüzdeki dönemde yeni özellikler ve işbirlikleri ile Biyaku adından sıklıkla söz edileceğini öngörüyoruz.”

Biyaku’nun mevcut rakiplerini sorduğumuzda kurucu ortaklardan Bora Öğünç ise verdiği demeçte;

“Diğer sexual wellness uygulamaları genellikler eğitim videoları veya sesli içerikler üzerine odaklanırken, biz meditasyon uygulamalarının matematiğini uygulayarak tüm içeriklerimizi günlük kullanıma uygun pratikler halinde sunuyoruz. Şu anda 500’den fazla içerik bulunan uygulamamıza çok yakında “interaktif erotik story’ler ve oyunlar da eklenecek.”

Gelecek hedeflerini aktaran girişimin kurucu ortaklarından Fatma Gamze Kiremitçi ise şu ifadeleri kullandı:

“Biyaku olarak modern dünyanın Kamasutrası olmak istiyoruz. Cinsel enerjimiz esasında bizim hayat enerjimiz. Kişilerin bunu fark edebilmesini, açığa çıkarabilmesini ve hem cinsellikte hem de tüm ilişkilerinde çok daha olumlu ve doyumlu deneyimler yaşayabilmesini amaçlıyoruz. Kullanıcıların, aşkla, ilişkilerle ve cinsellikle ilgili akıllarına gelen her soruda ve her konuda, kolayca ulaşıp zevkle tüketebilecekleri en güvenilir kaynak olmak hedefimiz.” dedi.

Biyaku’nun gelir modeli ise premium abonelik üzerine kurulu. Yerli girişimin asıl hedefi Kuzey Amerika pazarında global ölçekte büyümeyi hızlandırmak.

Trendyol, Türk mühendislerin geliştirdiği yapay zeka dil modeli Trendyol LLM’i dünyaya tanıttı

Türkiye, Katar ve Hindistan’ın onur konuğu olduğu 2024 World Governments Summit, Birleşik Arap Emirlikleri’nin Dubai emirliğinde 12-14 Şubat tarihleri arasında düzenlendi. Zirveye 25’ten fazla devlet ve hükümet liderinin yanı sıra çok sayıda bakan, devlet yetkilisi ve alanında uzman isim katıldı.

“Geleceğin Hükümetlerini Şekillendirmek” temasıyla 11’incisi düzenlenen zirve kapsamında gerçekleşen ve dünyanın önde gelen özel sektör ve kamu temsilcilerinin yer aldığı panele Türkiye’den katılan tek şirket Trendyol oldu. Trendyol Grubu Başkanı Çağlayan Çetin, zirve kapsamında gerçekleşen “Sorumlu Yapay Zekanın Geleceğine Doğru” başlıklı panele yapay zeka alanının önde gelen uzman isimleriyle birlikte katıldı. Bu isimler arasında Birleşik Arap Emirlikleri Yapay Zekadan Sorumlu Bakanı Omar Bin Sultan Al Olama başta olmak üzere NVIDIA kurucusu ve CEO’su Jensen Huang, Amazon CTO’su Dr. Werner Vogels, META başkan yardımcısı Dr. Yann LeCun gibi isimler bulunuyor. Çağlayan Çetin zirvede, Trendyol’un Türk mühendislerince yerli bir çözüm olarak geliştirilen dil modeli “Trendyol LLM”i katılımcılarla paylaştı.

Trendyol mühendislerinin geliştirdiği yapay zeka dil modeli Türk teknoloji ekosisteminin kullanımına sunulacak

Kurulduğu günden bu yana Türkiye’ye ve Türk teknoloji-girişimcilik ekosistemine sayısız pozitif etki yaratan Trendyol, Türkçe ve İngilizce konuşabilen çok yönlü dil modeli geliştirdi. Özellikle e-ihracat noktasında şirketlere önemli ölçüde katkı yapması beklenen ve Trendyol mühendislerinin Meta’nın LLaMa2 modeli üzerine geliştirdiği Yerli Trendyol LLM, açık kaynak olarak Türkiye’deki teknoloji ekosisteminin kullanımına sunulacak. Şimdilik genel amaçlı kullanıma göre geliştirilen Trendyol LLM, şirketler tarafından kendi amaçlarına göre özelleştirilebilecek.

Geniş bir literatür tarandı, veri temizliği yapıldı

Türkiye’ye özgü modelin oluşturulması için öncelikle geniş bir literatür taraması yapıldı. Elde edilen bilgiler ışığında veri toplama ve filtreleme süreçleri gerçekleştirildi. Trendyol mühendisleri yaklaşık 4 ay boyunca bu dil modelini eğitti. İlk 3 ay boyunca mühendisler, açık kaynaklardan yararlandı ve Trendyol verilerini kullandı. Son bir ayda ise, 10 milyar tokenlık bir veri kümesini kullanan mühendisler, mevcut modeli Türkçe’yi daha iyi öğrenmesi ve anlamsal ilişkileri yakalayabilmesi için eğitti. 180 bin soru-cevap ikilisinin olduğu veri kümesi üzerinden komutlara ve isteklere cevap verebilecek bir chat modeli oluşturuldu.

Türk satıcıların küresel pazarlara açılan kapısı olması hedefleniyor

Türkçe ve İngilizce konuşabilen Trendyol LLM, ihtiyaca göre özelleştirilebilir olduğu için pek çok alanda kullanılabilecek. Buradan çıkacak kullanıcı deneyimlerinin, chatbot’ların iyileştirilmesinden arama altyapıları için bilgi çıkarımına pek çok alandaki gelişmelerin önünü açması hedefleniyor. E-ihracat yoluyla Türkiye’deki yüz binlerce üretici ve esnafı dünyayla buluşturan Trendyol, LLM’i satıcılarının dünya pazarlarındaki dijital asistanı olacak şekilde özelleştirmeyi de planlıyor. Şirket, Trendyol LLM’in, ileride Türk satıcılarının küresel pazarlara açılan kapısı olmasını hedefliyor. Trendyol, bu sayede satıcıların dil bariyerini aşmasına yardım etmeyi ve tek tıkla pek çok dilde çeviri yaparak ihracat süreçlerini kolaylaştırmayı da amaçlıyor.

İş insanı Mehmet Can Karabağ, BigChefs’in yüzde 5 hissesini satın aldı

Türkiye’deki yeme-içme sektöründe önde gelen zincir markalardan BigChefs, halka arz sürecinin ardından iş dünyasının saygın isimlerinden Mehmet Can Karabağ’ın şirketin yüzde 5’lik hissesini satın almasıyla yeni bir döneme adım attı.

1972 doğumlu ve köklü bir iş geçmişine sahip Mehmet Can Karabağ, 98 yılında Kıraça Holding ile başladığı profesyonel iş hayatına, Doğan Holding bünyesindeki D&R, Çelik Halat, Ditaş, Kanal D Romanya, Trump AVM, Bodrum Milta Marina, Işıl Club, Marina Vista Otel şirketlerinde Yönetim Kurulu Başkanlığı ve Başkan Vekilliği görevlerini üstlenerek devam etmiş ve 2019-2020 yıllarında da Doğan Şirketler Grubu Holding A.Ş. Yönetim Kurulu üyesi olarak görev yapmıştır. Kıraça Holding, Karsan Otomotiv, Sirena Marine gibi önemli şirketlerde üst düzey yöneticilik yapmış ve Dalya Gayrimenkul Geliştirme Ticaret A.Ş. gibi kendi şirketlerinde çeşitli sektörlerde yatırımcılık, danışmanlık ve girişimcilik faaliyetlerini sürdürmüş olan Karabağ, BigChefs’in güçlü büyüme potansiyeline ve marka değerine ortak olma kararı almıştır.

BigChefs’in Yönetim Kurulu’ndan yapılan açıklamada konuyla ilgili şu ifadelere yer verildi:

“BigChefs’in kuruluşundan beri yükselişine birebir şahit olan Mehmet Can Karabağ, büyüme yolculuğunda Yönetim Kurulu’na zaman zaman fikir danışmanlığı da yapmıştır. Kariyer yolculuğunda yeme içme sektöründe hem yatırımcı hem de işletmeci şapkasıyla uzun süre faaliyette bulunan, bunun yanında inşaat, otomotiv, sanayi, medya sektörlerindeki tecrübelerinin yanı sıra perakende, AVM, gıda, turizm sektörlerinin lider şirketlerinde önemli görevler üstlenen önemli bir yatırımcı ve profesyoneldir. BigChefs’in halka arzından sonra Mehmet Can Karabağ’ın şirketimize ve büyüme potansiyelimize olan inancı bizleri ayrıca memnun etmiştir. Kendisinin gerek stratejik gerekse de yönetim konularındaki fikirleri ve kariyer yolculuğunda edindiği tecrübeleri ile hedeflerimize çok daha hızlı ulaşacağımıza inancımız çok yüksektir. Mehmet Can Karabağ gibi değerli bir ismin aramıza katılmasının mutluluğunu yaşıyoruz.”

Siparişlerinizi sıra beklemeden almanızı sağlayan Pickies, Hakkı Alkan’dan tohum yatırım aldı

Dijital dönüşüm hem insan hayatını kolaylaştırıyor hem de işletmelere müşteri kazanmada hem de daha pratik ve hızlı, daha fazla seçenekler sunan hizmetler vermede yeni kapılar açıyor. Dijital dönüşüm girişimleri, bu süreçleri kolaylaştırmayı ve farklı uygulamalarla geniş bir tabana yaymayı hedefliyor.

Hikmet Alp Toka ve Gökberk Kafalı tarafından hayata geçirilen Pickies, Hakkı Alkan’ın tek başına katıldığı turda yatırım aldı. Finansal detaylar açıklanmadı. Girişim, Kahve Dünyası, Burgerillas, Kahvely, Noir Pit gibi pazarın önemli markalarıyla iş ortaklığı kurmuş durumda olup, İstanbul’da 1000 lokasyona ulaşmak istiyor.

Türkiye’den başlayıp globale açılan yerli girişim Pickies, e-ticaretin sahaya yayılmasını kolaylaştırıyor. Restoran, büfe, kafe gibi her ölçekte işletmeye tek bir uygulama üzerinden online sipariş alma ve servis verme imkânı veren hızlı yemek siparişi uygulaması Pickies, kullanıcıların yemek veya içecek siparişlerinde uzun süre sıra beklemesini engellemeyi hedefliyor. Buna ek olarak uygulamayı kullanan firma ve kullanıcılara ek faydalar da sağlayan uygulama, siparişlerin çevrimiçi oluşturulup ödenmesine ve daha sonra gidip teslim alma veya adrese getirtmelerine imkân tanıyor. Kullanıcılar siparişini verdikleri ürünü uygulama üzerinden seçip, ödemesini yapıp satın alabiliyor ve satış noktasına gittiklerinde hazır olan siparişlerini sıra beklemeden teslim alabiliyor.

Her ölçekte işletme için dijital dönüşüm sürecini kolaylaştıran bu sistem hem zaman kazandırıyor hem de fiziksel etkileşimi ortadan kaldırıyor. İşletmelere alternatif bir satış kanalı sunarak siparişleri daha verimli yönetme, çalışma saatlerini optimize etme ve ödemeleri anonim olarak yönetme imkânı tanıyor. Son kullanıcıya sağlanan faydalar ise vakit ve nakit tasarrufu, siparişin online olarak verilmesi ile başlayan süreç, aradaki bütün offline işlemlerin ortadan kalkması ve direkt olarak siparişin teslim alınması ile sonlanıyor. Kullanıcılar, Gel-Al/Servis seçeneklerini kullanabiliyor. Her sipariş kullanıcıya sadakat puanı (Yıldız) olarak geri dönüyor, Pickies’in pazardaki diğer rakiplerinden farkı da tam olarak burada ortaya çıkıyor, yıldızlar, uygulama içinde paylaşılabiliyor. Kullanıcılar biriktirdikleri yıldızları birbiriyle paylaşarak hediye çeklerinin değerini artırabiliyor.

Kolay arayüz, kişiye özel indirim ve promosyon kodları, uygulama içi etkileşim ile son kullanıcıya değer üreten Pickies’de, uygulama içinde ne kadar kişi ile etkileşimde olursanız uygulamadan aldığınız değer artıyor. Pickies işletmelere ek satış kanalı, uygulamanın sosyal özellikleri ile doğal pazarlama, dijital pazarlama gibi değerler sunuyor.

ABD ve Kanada’da oldukça büyük rekabetin bulunduğu hızlı servis pazarında Pickies, Avrupa ve Mena bölgelerinde yurtdışına açılmayı planlıyor.

Hikmet Alp Toka, 10 yıl sonra mağaza içi yemek/kahve siparişlerinin yeni standardının online siparişler olarak gördüklerini, Gökberk Kafalı, uygulama için sosyal içerikler canlıya alındıktan sonra büyümelerinin ivme kazandığını ve e-ticaretin sosyal etkileşimle birleşmesini çok önemsediklerini belirtiyor.

Pickies kurucusu Gökberk Kafalı, Pickies girişiminin Türkiye teknoloji medyasının bilinen isimlerinden, girişimlere yaptığı yatırımlarla tanınan, ShiftDelete.Net kurucusu Hakkı Alkan’dan yatırım aldığını duyurdu. Alınan yatırımın uygulamanın tabanını genişletmek, büyümeyi teşvik etmek için indirimler ve ödüller gibi seçenekler sunmak ve uygulamanın yurt dışına açılmasını sağlamak için kullanılacağı belirtiliyor.

Daha önce oyun girişimlerinden Lumier Games, kısa süreli çalışma ihtiyaçları için çalışma kabini, toplantı odası gibi alanların rezerve edilerek kullanıma sunulmasını sağlayan donanım ve yazılım platformu PODA ve yeteneklerin, girişimcilerin ve markaların gelişimine yönelik, istihdam odaklı faaliyetler sunacak olan Co-Founder.Academy’ye yatırım yapan Hakkı Alkan, bu yeni yatırımın Türkiye girişimcilik ekosistemini gelişimi açısından çok önemli olduğunu belirtti.

Alkan, oyun, yapay zeka, sürdürülebilirlik, topluluk yönetimi alanlarında yatırımlarına devam edeceğini de aktardı.

“Hayatımın en zor 3 günü, para bitti. Evimden çıktım, 6 ay ofiste yattım.” Oğuz Alper Öktem

Yerli mobilite girişimi Martı‘nın kurucusu Oğuz Alper Öktem, egirişim’e konuk oldu ve Martı’nın hikayesini derinlemesine ve samimi bir şekilde anlattı.

QNBEYOND Hızlandırma Programı’nın 6. dönem başvuruları açıldı

QNB Finansbank‘ın inovasyon laboratuvarı olarak adlandırılan QNBEYOND, Hızlandırma Programı’nın 6. Dönemi için başvuruları almaya başladı.

Midas, ikas, KolayBi, HockeyStack, Wope, Novus gibi birçok başarılı girişimin mezun olduğu program, bugüne dek 43 mezun verdi ve mezunların bugüne dek aldığı toplam yatırım ise 100 milyon dolar üzerinde.

QNB Finansbank çatısı altında kurulan ve bir girişimcilik laboratuvarı olarak faaliyetlerine devam eden QNBEYOND Hızlandırma Programı’na kabul edilen girişimler altı ay süreyle birçok iş ortağı ile tanışırken hibe desteğinden yararlanacak ve güçlü mentor ağına erişim sağlayabilecekler.

QNB Finansbank üst yönetimi ile eşleşerek düzenli olarak birlikte çalışma imkanından da yararlanacak olan girişimler, Ekim 2024’te yapılacak Demo Day ile programdan mezun olacaklar.

Sektör profesyonelleri ve QNB Finansbank çalışanlarından oluşan 130 kişiyi aşkın güçlü bir mentor ağına sahip olan QNBEYOND, girişimcilerin ihtiyaç duyabileceği neredeyse tüm konular için alanında uzman bir mentora sahip. Ayrıca hızlandırma programına katılan girişimlere Amazon Web Services, Google Cloud, Microsoft Azure gibi servis sağlayıcılar; Notion, HubSpot, Docsend, New Relic, Miro, Remote, Asana gibi yabancı servisler ve Fol, iyzico ve TalentGrid gibi şirketlerden on binlerce dolar değerinde indirim fırsatı da sunuluyor.

QNBEYOND’un 5. dönem mezunları

Exportal: İhracatını artırmak isteyen Türk firmalar ve yurt dışında bulunan ithalatçılar için özel olarak tasarlanmış; ürün çeşitliliği, sade arayüzü ve 10+ dilde destek verebilen ekibiyle ithalat & ihracat süreçlerini uçtan uca kolaylaştıran yeni nesil B2B ticaret portalıdır.

Flowla: -Satış ekiplerinin tüm döküman, aksiyon ve iletişimini tek bir linkte müşterileri ile paylaşmasını sağlar. Satış sürecini adım adım ilerleyen bir dijital akış haline getirerek hız ve dönüşümü arttıran bir platformdur.

Novus: İçerik üretimi ihtiyacı olan şirketler için güncel, güvenilir ve kuruma özel yapay zeka çözümleri sunan bir platform.

Searchbase: Şirketlerin LLM’leri kullanırken yaşadığı hafıza problemini ve getirdiği yüksek ücret yükünü 10 kat daha ucuza ve kullanıcı deneyimini iyileştirerek çözen bir araçtır.

Udext: Saha çalışanları ve şirketleri arasındaki iletişim kanallarını ön hazırlık gerektirmeden kuran, çeşitli otomasyonlarla etkileşimi ve operasyonel verimliliği arttıran bir iletişim platformudur.

Videolity: Yapay zeka ile herhangi bir videodaki ürünleri anında alışveriş yapılabilir formata getiren, e-ticaret yapan şirketler için B2B SaaS platformudur.

WeFarm: Boş tarlaları üretim yapan çiftliklere dönüştüren ve sahiplerine gelir yaratan yeni nesil bir tarım teknolojisi platformudur.

Wope: İşletmelerin büyük yatırımlar yapmaksızın dijital büyümelerini hızlandıran ve SEO stratejilerini AI ile güçlendiren bir dijital büyüme platformudur.

Yukarıdaki girişimlerin demoday sunumlarına buradan ulaşabilirsiniz.

QNBEYOND Hızlandırma Programı 6. Dönemine başvuracak olan girişimler, ürünleri, hizmet ya da teknoloji açısından yenilikçi ve ölçeklenebilir ise, başarıya ulaşmak için yetkin ve bu işe kendini adamış bir ekibe sahip ise, QNB Finansbank ve iştirakleri ile iş birliği yapabilme fırsatı elde edecekleri programa link üzerinden başvuruda bulunabilecekler