Ana Sayfa Blog Sayfa 751

Migros, sanal market operasyonlarını büyütmek için 1000 kişi daha işe alım yapacak

Migros’un başlattığı istihdam seferberliğinin ardından 10 gün içinde Sanal Market ve mağaza operasyonlarında 2.200 kişi iş başı yaptı. Önümüzdeki 10 günde 1.000 kişiyi daha işe alacağını duyuran Migros böylece 1 ayda 3.200 kişiye ek istihdam sağlamış olacak.

Migros Sanal Market ekibine katılmak için başvurular basvuru.migros.com.tr adresi üzerinden yapılabiliyor.

Migros, başlattığı istihdam seferberliği doğrultusunda 45.000 kişilik çalışan ordusunu daha da genişletiyor. Türkiye’nin ilk ve en büyük online taze gıda platformu Migros Sanal Market aracılığıyla 71 ile hizmet ulaştıran Migros,verilen yoğun siparişlere daha hızlı yanıt verebilmek adına istihdam sağlamaya devam ediyor.

Sanal market operasyonları için 1.200, mağazaları için 1.000 yeni işe alım yapan Migros toplamda 10 günde 2. 200 kişiye iş başı yaptırdı. Yaptığı ilk duyurunun ardından 60 bini aşkın iş başvurusu alan Migros’un önümüzdeki 10 gün içinde yapacağı 1.000 yeni işe alımla sağladığı ek istihdamı 1 ayda 3.200 kişiye ulaştıracak.

Migros Sanal Market böylece aile bütçesine katkı sağlayan ürünlerini Migros kalitesi ve temassız teslimatla daha fazla kişiye ulaştırmış olacak. Migros’un Sanal Market Ailesi’ne katılmak isteyenler basvuru.migros.com.tr adresinden başvurularını iletebilecek.

Türkiye’nin en yaygın online gıda platformu: Migros Sanal Market

Migros Sanal Market artan talebe hızla yanıt vererek müşterilerine kesintisiz hizmet sunmak adına hizmet ağını yeni iller ve kanallarla da genişletiyor. Türkiye’nin en yaygın online gıda platformu olan Migros Sanal Market, Türkiye’nin 71 ilinde sunduğu hizmeti 81 ile hızla yaygınlaştırıyor.

Geçtiğimiz hafta alışverişte yeni bir kulvar açan Migros, Mağazadan Teslim seçeneğini hayata geçirdi. Migros Sanal Market web sitesi ya da uygulaması üzerinden yaptıkları alışverişin ödemesini online olarak yapan müşteriler, istedikleri saat aralığında, seçtikleri mağazadan ürünlerini teslim alabiliyor. Sipariş teslim edilene kadar paketli ürünler özel hijyenik kasalarda, soğuk ürünler ise 0-4 derece arasında muhafaza ediliyor.

Corona Virüs salgınının dünya ekonomisine maliyeti 3 trilyon doları bulacak

İlk olarak Çin’de ortaya çıkan ve Dünya Sağlık Örgütü tarafından küresel salgın olarak nitelendirilen Corona Virüs, tüm dünyada etkisini artırmaya devam ediyor.

Halihazırda 860 bin kişiye bulaşan ve 42 binden fazla cana mal olan virüs, milyonlarca insanın çalışma hayatını etkileyerek ekonomilerde büyük bir hasar oluşturdu. Yaz aylarında Corona Virüs salgınının sona ereceği düşünülse de kesinliği olmayan bu öngörüler piyasalarda tedirginlik oluşturuyor. Dünyadaki tüm ekonomilerin 2020 yılında küçülme yaşamasının kaçınılmaz olduğunu belirten Ekonomi Politikaları Uzmanı Dr. Aziz Hatipağaoğlu, bu durumun doğrudan doğruya üretim hacmini azlatacağını söylerken, istihdam üzerindeki olumsuz etkilerini azaltmak için tedbir alınması gerektiğini ifade etti.

“Dev ekonomiler resesyonla karşı karşıya”

Yaz aylarıyla birlikte sona ermesi durumunda bile Corona Virüs salgınının dünya ekonomisine etkisinin 3 trilyon dolar civarında olacağını söyleyen Aziz Hatipağaoğlu, “Çin, ABD, Almanya, İngiltere, Hindistan, Güney Kore ve Japonya gibi gelişmiş ekonomiler başta olmak üzere küresel ekonomiye entegre olan birçok ülke dramatik bir resesyona doğru gidiyor. Özellikle Hindistan gibi ülkelerde salgının patlama yaşaması dünya ekonomisi için ağır sonuçlar doğuracak. Önümüzdeki bir kaç ayda, dış finansman ihtiyacı yüksek olan ülkelerin türbülansa girdiğini ve bu ülkelerin finansal açıdan zayıfladığını göreceğiz. Bu noktada şimdiden bu ülkelerin, yakın gelecekte finansman ihtiyacını nasıl karşılayacaklarına yönelik yol haritası belirlemeleri gerekli.” dedi.

“Küreselleşme teorisi Corona Virüs ile yıkılıyor”

Corona Virüs salgınıyla birlikte ülkeler arası gerilimin de tırmandığını söyleyen Aziz Hatipağaoğlu, “Ülkeler sağlık ekipmanlarının ticareti konusunda hukuka uymayan uygulamalar yapıyor. Çek Cumhuriyeti İtalya’ya, İtalya da Tunus’a giden mallara el koydu. Özellikle Avrupa Birliği’nin çatırdadığı gözardı edilemeyecek bir gerçek. Yaşanan bu salgın, küreselleşmeye dayanan kapitalist dünya sisteminin mutlak değişimine yol açacak. Küreselleşme bugüne kadar geldiği gibi devam edemez. Ülkelerin bir çoğu yeniden ekonomik yeterlilik ilkesine geri dönecek ve içlerine kapanacak. Kendi kendine yetebilme olgusu önem kazanacak.” dedi.

“Dünya ekonomisi en iyi ihtimalle son çeyrekte toparlanacak”

Yakın tarihte dünyanın tamamını bu çapta etkileyen başka bir olay olmadığının altını çizen Aziz Hatipağaoğlu, “Refah toplumunu oluşturacak ekonomik ve sosyal politikalara bu dönemde daha çok ihtiyacımız olacak. Uzmanların söylediği gibi bu salgının Haziran ve Temmuz aylarında etkisini azalması durumunda bu yılın son çeyreğinde iyileşme görülebilir. Bu iyileşmenin hızlı olup olmayacağı tamamen ekonomilerin alacağı kararlara bağlı. Başta ABD Merkez Bankası, Fed, ve Avrupa Birliği Merkez Bankası olmak üzere birçok ülke merkez bankalarının gerek olduğu ölçüde likidite ihtiyacını gidereceklerini söylemesi; hükümetlerin şirketleri, çalışanları, toplumu kuvvetli şekilde destekleyeceklerini ifade etmeleri; toplumun güven duygusunu güçlendirecektir.” şeklinde konuştu.

“Rekabetçi sektörler ve dezavantajlı kesim desteklenmeli”

Küresel resesyon dönemlerinde ülkelerin ekonomisi için oldukça önemli olan turizm, havacılık, otomotiv, tekstil ve perakende gibi rekabetçi sektörleri şimdiden tespit ederek desteklenmesi gerektiğini belirten Aziz Hatipağaoğlu, “Ek olarak orta gelir katmanında olanların, emeklilerin, dezavantajlı kesimin, engellilerin ve tabiri caizse emeğiyle geçinenlerin bu dönemde hiçbir mazereti öne sürmeden, desteklenmesi resesyondan çıkış için hayati. Üretim hacminin azalması da ancak efektif talebin artmasıyla önlenebilir. Bu nedenle toplumun tüm kesimlerinin öncelikle satın alma gücünün diri tutulması gerekirken resesyondan çıkış döneminde de reel gelirlerinin artırılması şart.” ifadelerini kullandı.

Corona Virüs etkisi araştırması: COVID-19 gündelik tercihlerimizi ne kadar değiştirdi?

AdColony’nin Türkiye dahil, Avrupa, Orta Doğu ve Afrika’yı kapasayan EMEA bölgesinde 14-75 yaş arası katılımcılarla yaptığı “Corona Virüs Etkisi Araştırması” ise salgın sebebiyle değişen alışkanlıklarımızı çarpıcı verilerle gözler önüne seriyor.

Katılımcıların %20’si artık toplu taşıma kullanmadığını belirtiyor. Evden çıkmayarak kendimizi izole ettiğimiz bu günlerde ise katılımcıların %54’ü daha fazla ev temizliği yaptığını söylüyor. Zorunlu olmadıkça dışarı çıkmadığımız şu günlerde kullanıcıların %31’i market ziyaretlerini en aza indirdiğini ve %41’inin de artık online alışverişe geçiş yaptıklarını bildiriyor.

Evde yapılacak en keyifli aktivitelerden mobil oyunlar özeline cevaplara baktığımızda katılımcıların %47’si her gün mobil cihazlarından oyun oynadıklarını, %32’si ise mobil cihazlarına yeni oyunlar yüklediklerini söylüyor. Stresten, gündelik düşüncelerden uzaklaşmak ve rahatlamak için mobil oyun oynadıklarını söyleyenlerin oranı ise %85.

Reklam verenlerin potansiyel müşterilerine ulaşmak için bu dönemde en etkili yol olan mobil reklamlar alanına bakıldığında, katılımcıların %26’sı ihtiyacı olabilecek ürünü fark ettiren reklamları tercih ederken, %35’i user-initiated denilen kullanıcı tarafından kontrol edilebilen reklamlara daha sıcak yaklaşıyor.

AdColony EMEA ve LATAM Genel Müdür Volkan Biçer mobil dünyada olan değişimi şu sözlerle yorumluyor; “ Corona virüs aktif sosyal yaşamı sınırlandırıp ve fiziksel mesafeyi artırdıkça, insanların dijitale daha da yakınlaşması tabi ki kaçınılmaz oluyor. AdColony olarak biz de 30 ülkeyi yönettiğimiz İstanbul ofisimizdeki 180 çalışanımızla birlikte 10 Mart günü itibariyle evden çalışma sistemine geçtik ve online toplantılar ve iş takibi ile süreci yönetmeye devam ediyoruz. Evde geçirdiğimiz vakit arttıkça, günlük stresten kaçmak için de en kafa dağıtıcı yöntem olarak mobil oyunlar karşımıza çıkıyor. 24 Şubat haftası 9 Mart haftasını karşılaştırdığımızda; mobil oyun oynama sürelerinde %21 artış gösterdiğini görüyoruz. Oyun uygulamalarındaki trafiklerde de bu iki hafta arasında %14.6’lık bir artış bulunuyor. Aynı şekilde yapılan araştırmalara göre kullanıcılar %21 daha fazla oyun içi reklam izliyorlar. Bu da reklamverenler için oyunların yine bir mecra olarak gündemde kalmasını sağlıyor.”

Evden ve masa başında çalışanlara özel egzersiz yazılımı: Pergono

Corona Virüs salgınının tüm dünyayı etkisi altına almasıyla büyük ölçekli şirketler başta olmak üzere çok sayıda kurum ve kuruluş, çalışanlarını evde çalışmaya teşvik ediyor.

Çalışanlar işlerini her ne kadar evlerinden sürdürse de yine de uzun saatler masa başında hareket etmeden çalışıyorlar. İş sağlığı ve güvenliği süreçlerinin yönetimi için yazılımlar üreten sektörün öncü kuruluşu TürkGüven, masa başında çalışanlar için ergonomi egzersiz yazılımı Pergono’yu geliştirdi.

Pergono masa başı çalışanların kas ve iskelet sistemindeki rahatsızlıkların önüne geçmek için çeşitli egzersizler ile çalışanlara ergonomik çözümler sunuyor. Fizyoterapistler tarafından tasarlanmış 8 adet egzersiz içeren uygulama hakkında bilgi veren TürkGüven CEO’su Alp Timurhan Çevik “Kas ve iskelet sistemi hastalıkları, oluştuktan sonra tedavisi çok zor rahatsızlıklardır. Bu alanda en doğru yöntemin, koruyucu sağlık yaklaşımını benimseyerek, bu sıkıntılar ortaya çıkmadan önüne geçmek olduğunu düşünüyoruz. Bu düşünce ile yola çıkarak masa başında uzun saatler boyunca çalışanlar için basit egzersizler içeren Pergono’yu geliştirdik. Pergono ile sürekli ekran karşısında çalışanların egzersiz hareketleri yaparak daha sağlıklı bir şekilde işlerine devam etmelerini amaçlıyoruz” dedi.

Egzersiz saatlerinde otomatik olarak aktif oluyor

Pergono, kullanıcının bilgisayarına yüklendikten sonra egzersiz saatleri geldiğinde otomatik aktive oluyor ve kullanıcıyı egzersiz hareketleri ile yönlendiriyor. Uygulama 8 farklı dilde ve 13 farklı seste sunuluyor. Uygulama çalışırken, yapılan işi engellemiyor sadece arka planı transparan olacak şekilde ekranın köşesinde beliriyor. Site içerisinde yer alan detaylı videolar ile her bir hareketin nasıl yapılacağı farklı dil ve altyazı seçenekleriyle hem görsel hem seslendirme veya altyazı ile aktarılarak, çalışanların egzersiz konusunda hızlıca uzmanlaşmaları sağlanıyor.

Kronik hastalığı olanları uyarıyor

Kullanıcı meşgul ise, egzersizi belirlediği süre boyunca erteleyerek belirlenen süre sonunda tekrar çalıştırılmasını sağlayabiliyor. Egzersizlerde, kronik hastalığı olan ve fizyolojik açıdan egzersizi yapması uygun olmayan kişiler için uyarılar da yer alıyor.

Banabi, market ürünleri satışına başlayan Kiğılı’ya sosyal medya üzerinden mesaj gönderdi

Sizlere dün Türkiye’nin bilinen tekstil markalarından olan Kiğılı‘nın kendi web sitesi üzerinden oluşturduğu yeni bir kategori ile market ürünleri satışına başladığını duyurmuştuk.

Aldığı bu karardan dolayı Kiğılı, sosyal medya üzerinden çok fazla yoruma maruz kalmaya başladı. Yorumların pek iç açıcı olduğu da söylenemez. Bu durumdan yola çıkan Yemeksepeti’nin dijital pazarlama ekibi, banabi‘nin tüm sosyal medya hesapları üzerinden Kiğılı’ya karşı aşağıdaki tek paylaşımı yaparak ince bir mesajı gönderdi ve market ürünlerini satışının kendilerinin işi olduğunu dile getirdi. Yani siz tekstil ürünleri satmaya devam edin, biz market tarafında zaten varız dedi.

“Takım elbiseler 140 TL’den başlaya… Şaka şaka, market ürünleri için zaman & efor harcamayın diye biz varız.”

Paylaşılan bu gönderi fazlasıyla ilgi gördü ve mesajın doğrudan Kiğılı’ya gönderildiği de anlaşıldı.

Kiğılı’nın market ürünleri satışına attığı bu adımın COVID-19’la bir bağlantısı olduğunu düşünüyoruz. İçinde bulunduğumuz dönemde insanların tekstil alışverişlerini üçüncü, dördüncü plana atması markayı oldukça zor bir sürece sokmuş durumda. Dolayısıyla Kiğılı ise operasyonlarının devamlılığı sağlamak ve karlılığını sürdürmek açısından bu adımı atmış olmalı.

Kiğılı’nın kendi sosyal medya hesapları üzerinden yaklaşık 5 gün önce paylaştığı bu gönderiden yola çıkarak bu durumu şu şekilde yorumluyoruz.

Ev&Market ürünleri konusunda atılan bu adımın şirketin stratejine uygun olmadığı kanaatindeyiz ve Corona Virüs’ün etkisinden sonra bu Ev&Market kategorisinin pasife alınacağını veya gelen tepkiler markaya zarar verdiği düşünülürse daha erken de kapatılacağını düşünüyoruz. Devam da edebilir, bizim yaptığımız sadece bir yorum.

Markadan konuyla ilgili bir açıklama için bir C-level yöneticisi ile iletişime geçtik. Resmi açıklama aldığımızda bunu sizlerle paylaşacağız.

Türkiye’de Mart 2020’de girişimlere yapılan yatırımlar

Türkiye girişim ekosisteminde Mart 2020’de yatırım haberini yaptığımız girişimlerin listesi aşağıdadır. Eğer Mart ayına ait atladığımız veya sonradan yatırımını öğrendiğimiz girişimler olursa bu listeye ekleyeceğiz.

Bu ay içerisinde 6 girişime yatırım yapılmış. Açıklanan değerleme; 17.5 milyon TL ile 30 milyon dolar. Açıklanan yatırım miktarı ise 5.1 milyon dolar olarak görülüyor.

  1. Temizlikyolda; Nevzat Aydın ve Suudi Yatırımcı Fahad Al Sulaim liderliğinde 12.5 milyon TL değerleme ile yatırım aldı.
  2. Apsiyon, EarlyBird Digital East Fund ile birlikte Jak Baruh’tan 5 milyon dolar yatırım aldı.
  3. Quant Co, StartersHub’dan 100 bin dolar yatırım aldı.
  4. Les Benjamins, Fethi Kamışlı Sabancı’nın liderlik ettiği turda bir yatırım aldı. Ancak değerleme veya miktar açıklanmadı.
  5. Diner, Yerli ve yabancı melek yatırımcılar dahil olmak üzere Unvest’ten ilk turda 5 milyon TL değerleme ile yatırım aldı.
  6. Biolive, Vestel Ventures’ın liderlik ettiği turda 30 milyon dolar değerleme ile yatırım aldı. Ne kadarlık bir yatırım yapıldığı paylaşılmadı.

Girişimcilik Vakfı, Evdekal sürecinde neler yaptığını paylaştı

Girişimcilik Vakfı, tüm dünya ile birlikte içinde bulunduğumuz bu zor süreci; tüm girişimcilik ekosistemi, Fellow’ları ve tüm gençler için nasıl bir faydaya dönüştürebileceğinin üzerine çalışıyor.

Bu çalışmanın ilk adımını 12 Mart itibariyle atarak ofisi eve taşıdı ve evden üretmeye başladı. Tüm etkinliklerini dijitalleştirerek #evdekal’dı.

Bu süreci Girişimcilik Vakfı’ndan dinleyelim:

Kuruluşumuzdan bu yana hep savunduğumuz gibi dünyayı daha iyi bir yer haline getirecek dönüşümü girişimcilerin başlatacağına inanıyoruz. Ve bugün görüyoruz ki COVID-19 salgını sırasında hızlı hareket eden, teknolojiyi toplumsal sorunları çözmek için kullanan ve omuz omuza veren girişimciler bu inancımızı boşa çıkarmıyor; bize gelecek adına umut veriyor.

Girişimcilik Vakfı olarak yine inanıyoruz ki gençler girişimcilik ilhamını aldıkça, bu kültürü yaygınlaştırdıkça ve girişimci gibi düşünmeye başladıkça, toplumsal sorunları çözmek için ülke olarak daha güçlü olacağız.

Bizler şimdi #DijitalEvimizGirvak diyerek sadece girişimciler değil, tüm gençler için bu dönemi ilham günlerine dönüştürüyoruz.

#DijitalEvimizGirvak’da neler yapıyoruz?

Her gün sosyal medya hesaplarımızdan bizlerin, Fellow’larımızın ve mütevelli heyetimizin ilham verici önerilerini paylaşıyoruz. #hazırevdeyken her gün bir doz ilham almak için bizi sosyal medyadan takip etmeyi unutmayın!

#Gcoffee‘de her sabah Zoom uygulaması aracılığı ile Fellow ve Alumni’lerimiz ile kahvede buluşuyoruz. Kahvemizi hep beraber sanal olarak içiyoruz.

Her iki haftada bir #Gtalks markamız ile 20dk’lık canlı; girişimcilik, hayat, teknoloji sohbetleri ile tüm gençlerle buluşacağız. Sosyal medya üzerinden canlı yayınlanacak Gtalks’un kayıtlarını da Youtube kanalımızdan izleyebilirsiniz.

#Gtalks Hosted by Fellow ile Fellow’larımız, kendi uzmanlık alanları olan konularda online buluşmalar organize ediyor; kendi deneyimlerini Fellow’lara geri vererek yaygınlaştırıyorlar.

GİRVAK’ta Fellow/Alumni olan ve girişiminin MVP’si olan girişimciler Fellow ve Alumni’ler ile #Gfounders‘ta bir araya geliyor. 15 günde bir yeni bir girişim ve kurucusunu ağırlayan bu etkinlikte; girişimciler yaşadıkları farklı problemleri, süreçleri danışıyor, fikir almak istedigi konuları dile getiriyorlar.

#FellowUp’larımızı da online ortama taşıyarak bu ay iptal etmek zorunda kaldığımız FellowUp etkinliğimizi online gerçekleştiriyoruz. FellowUp’larımız ekosistemin önde gelen girişimcilerinin hikayelerini dinleyerek, kendi hayatlarına yön verecek ilhamı bulmaya devam edecekler.

IBM’in yetişkinlerin dijital ve profesyonel beceri gelişimini desteklemek amacıyla başlattığı SkillsBuild programı dahilinde gerçekleştirdiğimiz işbirliği ile daha önce Fellow Programına başvurmuş ve 5’inci aşamaya kadar gelmiş tüm gençlere IBM Skillsbuild’in kapılarını açıyoruz. Eşsiz bir öğrenim platformu olan Skillsbuild ile evde kalmayı öğretici ve eğlenceli hale getiriyoruz.

Neler Öğrendik?

Bu günler bize;

  • Fiziksel sınırlarımızın girişimcilik kültürünü yaygınlaştırmak için sınırlayıcı olmadığını,
  • Toplumsal ve sosyal fayda için en önemli aracın gençler olduğunu,
  • Bilgiye erişimin dijital araçlarla demokratikleştiğini,
  • Değişen durum ve koşullara hızlı adapte olmanın önemini,
  • Yenilikçi ve esnek bir yapının gücünü,
  • Kısa ve öz toplantıların pratikliğini,
  • Her şeyden öte birbirini destekleyen bir aile olduğumuzu,
  • Fiziksel olarak ayrı kaldığımızda birbirimizi ne kadar özlediğimizi öğretti.

Neler Öngörüyoruz?

Girişimcilik Vakfı olarak inanıyoruz ki bu dönem bize birlikte olmanın ve geri vermenin gücünü öğretecek. Biz de dijital araçları aktif kullanan bir Vakıf olarak, nasıl daha aktif ve ulaşılabilir olacağımızın üzerine yoğunlaşacağız. Bu dönemden hepimiz daha güçlenerek, teknoloji okur yazarlığımız ve girişimciliğin gücüne olan inancımız daha da artarak çıkacağız. Dünya yeni bir yer oluyor, girişimcilik ekosistemi olarak bizler de bu değişimde öncü olacağız.

Toplumsal sorunları çözmek için gençleri online araçlar ile harekete geçirmeye devam edeceğiz ve girişimci düşünme biçimine sahip gençler ile bu günleri aşacağız.

Rolls-Royce, Birleşik Krallık’taki solunum cihazı ihtiyacına yönelik üretim desteği verecek

Rolls-Royce, Birleşik Krallık’taki solunum cihazı tedarikinin artırılmasına katkıda bulunmak için, solunum cihazı tasarım seçeneklerinin üretimini araştıran ve yoğun çalışmalar yürüten VentilatorChallengeUK Konsorsiyumu’nun bir üyesi konumunda bulunuyor.

Konsorsiyum, üzerinde uzlaşılan tasarımların üretiminin mevcut teknolojilere dayanarak hızlandırılması konusunda kısa süre önce Birleşik Krallık Hükümeti’nden resmi bir talep aldı. Bu tasarımlar, Birleşik Krallık tedarik zincirinde halihazırda bulunan ve üretimi yapılan malzemeler kullanılarak hayata geçirilebilecek.

Rolls-Royce Kontrol Sistemlerinden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Craig Askew konuyla ilgili olarak: “Rolls-Royce, COVID-19 ile mücadelede önemli bir rol oynuyor. İhtiyaç duyulan solunum cihazlarının üretimini artırmaya odaklanmış bir konsorsiyumda yer almaktan gurur duyuyoruz. Hayatların kurtarılmasına yardımcı olabilecek cihazlar üretmek için tam hızda çalışmaya odaklanacağız. Böylesine zorlu bir görevi tereddüt etmeden kabul eden tüm çalışma arkadaşlarıma teşekkür ediyorum.” dedi.

Paralel tedarik zinciri kuruluyor

Rolls-Royce, konsorsiyum çerçevesinde GKN Havacılık’ın kurduğu yeni bir montaj tesisine malzemelerin hızlı bir şekilde temin edilmesini sağlamak amacıyla paralel bir tedarik zinciri kuracak. Mevcut tedarik zinciri, mevcut üreticinin artan arzını karşıladığı için paralel bir tedarik zinciri kurmak hayati bir öneme sahip. Ekip, sahip olduğu becerileri ve uzmanlıkları tamamen farklı bir ürüne ve sektöre uyguluyor. Uygun tedarikçilerin belirlenmesi, bu tedarikçilerle yüklenici sözleşmesi yapılması ve sürece hızlıca dahil edilmeleri, karşılaşılacak başlıca zorluklar arasında yer alıyor. Ekip, odağını tamamen tedarik zincirinin doğru kalitede ve doğru oranda bileşenler üretmesini sağlamaya yönlendirmiş durumda. İkisi de eşit derecede önem arz eden bu görevlerin hayata geçirilmesini sağlamak için Siemens Medical ile işbirliği içinde çalışmalarimiz devam ediyor.

Projenin Program Lideri Nigel Pearce ise görüşlerini “İnsanların bu kadar zor bir dönemde bu duruma böylesine iyi reaksiyon göstermeleri beni çok şaşırttı. Rolls-Royce ekibinin kolektif yeteneğinden faydalanarak bu projeye hızla destek olmayı amaçlıyoruz. Ekip, yeni bir tedarik zincirinin inanılmaz bir gelişme ve büyüme hızına sahip olduğu konusunda bilgilendiriliyor. Ardından birkaç dakika içinde kolları sıvayıp gözlerini bile kırpmadan ülkeyi bu zor dönemde desteklemek adına imkansız görünen şeyi mümkün kılmak için harika fikirler ve planlamanın yanı sıra kişisel adanmışlıklarını da ortaya koyuyorlar.” sözleriyle dile getirdi.

Ekibin daha da büyümesi planlanıyor

Solunum cihazı ekibi sürekli olarak büyümekte olup; normalde Solihull’daki Kontrol Sistemleri iş kolumuzda çalışan kontrolörler, vana ve pompa uzmanları ile genellikle Derby kampüsünde görev yapan ticaret, tedarik ve program yönetimi uzmanları şu an ekip bünyesinde çalışıyor. Önümüzdeki günlerde ekibin daha da büyümesi planlanıyor. Ayrıca günün her saatinde çalışabilmek için ABD’den de destek alınıyor. Tedarik zinciri kurulduktan sonra malzemelerin taşınması için Accenture ile çalışılacak. Hayati önem taşıyan bu programa daha fazla katkıda bulunup bulunamayacağını görmek adına Rolls-Royce, Solihull’daki ve diğer tesislerindeki üretim ve montaj kapasitesini de değerlendiriyor.

Ayrıca Rolls-Royce, bu dönemde, Birleşik Krallık Ulusal Sağlık Sistemi NHS’e daha fazla solunum cihazı temin edilmesi için hükümete, diğer şirket, kurum ve kuruluşlara da daha kapsamlı destek sunmaya devam ediyor.

İş Bankası Grubu’ndan hastanelere 10 milyon TL’lik kaynak ayrıldı

COVID-19 salgını ile mücadeleye destek vermek amacıyla Sağlık Bakanlığı Kamu Hastaneleri Genel Müdürlüğü bünyesindeki hastanelerin ihtiyaçlarının karşılanmasında kullanılmak üzere Türkiye İş Bankası Grubu 10 milyon TL’lik kaynak ayrılmasına karar verdi.

Ayrılan kaynağa Türkiye İş Bankası ve bankanın iştiraklerinden Şişe ve Cam Fabrikaları, TSKB, İş Finansal Kiralama, İş Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı, İş Girişim Sermayesi Yatırım Ortaklığı, İş Yatırım Menkul Değerler, İş Yatırım Ortaklığı katkı sundu.

Sağlık Bakanlığı Kamu Hastaneleri Genel Müdürlüğü ile varılan mutabakat kapsamında; sağlık hizmet sunum kapasitesinin güçlendirilmesi amacıyla belirlenecek hastanelerin ihtiyaç duyduğu ventilatör, video laringoskop, maske, tulum, eldiven ve benzeri malzeme/teçhizat tedarik edilecek.

Türkiye’deki eğitim kurumlarını listeleyen yerli girişim: Neredeoku.com

Türkiye’deki girişimleri paylaştığımız serimizde sizleri Neredeoku ile tanıştıralım.

Çağdaş Polat ve Nejat Esener tarafından Aralık 2018’de İstanbulda kurulan girişim Neredeoku, eğitim alanında marka/kurumlar ile öğrenci adaylarını (çoğu zaman da velileri) bir araya getiren bir listeleme platformudur.

Eğitim, çok parametreli karar alma süreçlerini ve seçenekler arası karşılaştırma durumunu fazlasıyla içinde barındıran bir alan. Ülkemizde eğitim alanında özel sektörün olgunlaşması ve globalleşen koşullar ile artık yüzlerce seçenek mevcut. Bu noktadan yola çıkan girişimi Neredeoku, farklı katmanlarda seçenekleri şeffaf bir şekilde listeleyebilemek ve bir nevi online danışmanlık sunmak için kuruldu.

Girişimin iş modeli B2B. Partner kurumlar için “Lead Generation” hizmeti sunmayı ana gelir modeli olarak planladı. Ancak girişimcilerden doğrudan edindiğimiz bilgiye göre; eğitim sektörü bir çok farklı opsiyonu, ihtiyacı ve fırsatı barındıran bir alan olduğundan iş modelini bu fırsatlar ile daha hibrit bir modele dönüştürmelerinde söz konusuymuş. Bu konuda dünyadaki modelleri sürekli incelemeye devam ediyorlarmış.

Girişimin kurucu ortağı ve Çağdaş Polat, Neredeoku’yu rakiplerinden ayıran özellik olarak şu açıklamayı yaptı: “Açıkçası eğitim listeleme ve/veya pazaryeri platformları için rekabetin çok yoğun olduğu bir alan değil. Ancak bizim gibi farklı başka girişimlerde var. Biz eğitimi bir bütün olarak ele alıyoruz. 3 yaşından başlayarak çeşitli dönemlerde bir birleri arasında geçişleri bulunan ve sepet tutarı oldukça yüksek bir sektör. Listelediğimiz tüm seçenekleri en akıllı ve detaylı şekilde nasıl doğru şekilde tutarız bunun planlamasını yapıyoruz. İşin merkezine zekayı ve etkileşimi koyarak nasıl değer yaratabiliriz buna odaklanıyoruz. Bu bakış açısının bizi farklılaştıracak özellik olmasını istiyoruz.”

Girişimin diğer kurucu ortağı Nejat Esener ise hedefleriyle ilgili olarak: “Açıkçası hedeflerimiz çok net. Yerelde online okul/eğitim kurumu araştırması yapan her 3 veli/öğrenci’den en az 1’inin sitemizi ziyaret etmesi. Globalde de net hedeflerimiz mevcut. Türkiyede özellikle yüksek öğrenim segmentinde yabancı öğrenci oranı istenilen seviyelerde değil. Halbuki giderek artan sayıda nitelikli vakıf üniversitemiz mevcut. Farklı destinasyonlarda üniversitelerimizin tantımını online olarak gerçekleştireceğiz ve daha çok öğrenciyi ülkemize getireceğiz. Bu anlamda bizlerle görüşen vakıf üniversiteleri olduğunu da belirtmek isterim.” dedi.

Neredeoku.com artık radarımızda olan girişimler arasına eklendi. Yeni gelişmeleri oldukça sizlerle paylaşmaya devam edeceğiz.