Ana Sayfa Blog Sayfa 535

letgo, kullanıcıları için Güvenli Ödeme ve Kargo hizmetini duyurdu

Türkiye’de ikinci el alışveriş alışkanlığını akıllara yerleştiren letgo, kullanıcılarına kendilerini rahat ve güvende hissedebilecekleri bir ikinci el alışveriş deneyimi sunmak amacıyla “Güvenli Ödeme ve Kargo” hizmetini devreye aldı. Hizmet kapsamında; letgo’nun kargo tarafındaki stratejik iş ortağı Yurtiçi Kargo olurken, güvenli ödeme tarafındaki stratejik iş ortağı ise iyzico oldu.

letgo’nun Güvenli Ödeme ve Kargo hizmeti ile kullanıcılar, tüm kategorilerde 30 kg ağırlığa kadar olan ürünleri adreslerine teslim alabilirken, Türkiye’nin her yerine kargoyla gönderebiliyorlar. Bu sayede alıcıyla yüz yüze görüşme imkanı olmayan, tercih etmeyen veya farklı şehirlerde yaşayan satıcılar oturdukları yerden, kolayca her yere satış yapabiliyor.

“Alıcı koruması” ile daha güvenli bir alışveriş deneyimi

Yeni özellik kapsamında devreye alınan “alıcı koruması” ile kullanıcılara daha güvenli bir alışveriş deneyimi sunuluyor. Kullanıcılar, ödemelerini iyzico güvenli ödeme sistemi altyapısı ile güvenli bir şekilde gerçekleştirebilirken, kendilerine hiç ulaşmayan, ilanda anlatıldığı gibi olmayan veya kötü koşullarda gelen ürünler için para iadesi talep edebiliyor. Ayrıca letgo destek ekibi her türlü sorunda kullanıcılarına destek vermek için hazır bulunuyor. Alıcılar, alıcı koruması hizmeti için ürün bedeli üzerinden belirli bir oranda ücret öderken, satıcılardan herhangi bir komisyon veya işlem bedeli alınmıyor.

“Sadece temmuz ayında 250 binden fazla ürün güvenli ödeme ve kargo özelliği ile listelendi”

Konu hakkında görüşlerini dile getiren letgo CMO’su Selin Süzer, “Biz letgo olarak, Türkiye’de ikinci el alışverişi akıllara yerleştiren marka olma hedefi ile yola çıktık. En yeni teknolojilerle sezgisel tasarımı bir araya getirerek daha iyi bir alışveriş deneyimi yaratmak ve ikinci el alışverişi çok daha kolay ve güvenli hale getirmek için çalışıyoruz. Kullanıcılarımıza kendilerini rahat ve güvende hissedebilecekleri bir ikinci el alışveriş deneyimi yaşatmak, bu deneyimi teknoloji ve inovasyonla birleştirmek amacıyla ikinci el eşya alışverişinde güvenli ödeme ve kargo özelliğimizi devreye aldık” dedi. Selin Süzer sözlerine şu şekilde devam etti: “Pandemi sürecinde kullanıcı deneyimimizi iyileştirmek için yaptığımız ölçümlemelerde “kargo” ve “ödeme” ile ilgili kelimelerin geçtiği diyaloglarda büyük bir artış olduğununu gözlemledik. Kullanıcı talepleri evriliyor. Bu özelliği devreye aldıktan hemen sonra güncel ilanlarda gördük ki sadece temmuz ayında kullanıcılarımız 250 binden fazla ürünü güvenli ödeme ve kargo özelliğini seçerek listeledi. Özellikle pandemi döneminde böyle bir özelliği devreye almamız hem alıcılar hem satıcılar tarafında çok kıymetli bir adım oldu. Önümüzdeki dönemde de odağımız; kullanıcılarımızın ihtiyaçlarına uygun yenilikçi, etkili ve güvenli hizmetler sağlamak olacak.”

Güvenli Ödeme ve Kargo özelliği nasıl çalışıyor?
letgo’nun yeni “güvenli ödeme ve kargo” özelliği uygulamadan çıkmaya gerek kalmadan birçok işlemi gerçekleştirmeye olanak tanıyor. Alıcı; ilgilendiği ilan için “teklif yap” butonuna basarak satıcıya 24 saat boyunca geçerli bir fiyat teklifi gönderebiliyor. Satıcının teklifi kabul etmesinin ardından alıcı, 24 saat içerisinde iyzico güvenli ödeme sistemi üzerinden ödemesini yapabiliyor. Ödeme sırasında kargo ücreti alıcı tarafından karşılanıyor ve bütün kazanç satıcının oluyor. Ödeme sonrasında kargo şubesine ürün teslimi için alıcı ve satıcının açık adresleri taraflarla paylaşılmadan bir kargo kodu oluşturuluyor ve satıcıya ürünü kargolaması için 5 gün süre tanınıyor. Ürün, kargo şubesine tesliminden sonraki 2-7 gün içerisinde alıcıya ulaşıyor.

Alıcı ürünü teslim alıp siparişi onayladığında ürünün bedeli satıcının iyzico hesabındaki cüzdanına gönderiliyor. Eğer alıcı ürün hakkında bir sorun bildirirse bu durumu çözmeleri için alıcı ve satıcıya 48 saat süre veriliyor, bu sürenin sonunda bir anlaşmaya varamazlarsa sorunun çözülmesi için letgo destek ekibine bildirebiliyorlar. Alım ve satım sürecinin sonunda satıcılar da alıcıları değerlendirebiliyor, böylece güvenilir alıcıları seçerek satış yapma imkanına sahip olunuyor.

İşe alım süreçlerini dijitalleştiren Peoplise, startup ve scaleup’lara 2 ay ücretsiz paket sunuyor

Birçok sosyal projeye gönüllü olarak destek veren, işe alım ve onboarding süreçlerini dijitalleştiren yerli girişim Peoplise, “Seviye Atla” kampanyası kapsamında büyüme sürecinde olan bütün startup ve scaleup’lara olan desteğini duyurdu.

Bu kapsamda firmalara ekiplerini büyütmek amacı ile 2 ay boyunca ücretsiz olarak Peoplise işe alım ve onboarding platformunu kullanarak ilanlarını paylaşıp adayları çekme, değerlendirme ve işe alım süreçlerini yürütme şansı veriyor. Bu ücretsiz pakete peoplise.com/startup üzerinden ulaşabilirsiniz.

Peoplise’ın farklı iş ortaklıkları sayesinde firmalar birçok test, envanter ve kariyer portalını da ücretsiz olarak kullanma şansına sahip olacak.

2015 yılında kurulan Peoplise, insan kaynakları operasyonlarını dijital teknolojilerle iyileştirmek, değer katmayan aktivitelerle harcanan zaman ve emeği geri kazanmak, adil ve sürdürülebilir süreçler sunmak misyonuyla çalışmalarına devam ediyor. Odtü Teknokent girişimi olarak başlayıp bugün Türkiye ve yurt dışında 120’den fazla büyük ölçekli firmaya hizmet veren ve Türkiye’nin en çok tercih edilen Aday Takip Sistemi olmayı başaran Peoplise, startup ekosistemindeki büyüme çalışan firmaların yanında olarak teknoloji desteği vermeyi hedefliyor.

Seviye Atla paketinde aday takip ve onboarding sistemleri çözümleri sunan Peoplise, insan kaynakları profesyonellerinin zamanı doğru yönetmesini ve daha verimli çalışmasını amaçlıyor. 1 yılda yaklaşık 1.5 milyon adayın süreçlerden geçtiği Peoplise, dijital bir aday deneyimi sunma noktasında Türkiye’de lider konumda.

Global odaklı hızlandırma programı Winglobal’in çağrı dönemi 31 Ağustos’ta sona eriyor

Bilgiyi Ticarileştirme Merkezi’nin liderliğinde İstanbul Kalkınma Ajansı’nın (İSTKA) desteği ve İstanbul Ticaret Odası (İTO), İstanbul Valiliği, Teknopark İstanbul ile İstanbul Ticaret Üniversitesi’nin ortaklığıyla; WePlay Ventures, QR GlobalTech, Lima Ventures, Atlas Garage, Pioneer Ventures, South BySouthwest (SXSW) ve Turkish Consulting Group Spain paydaşlığında yürütülen Winglobal programına başvurular alınmaya başladı.

Son Başvuru: 31 Ağustos 2021

Gelecek vadeden girişimleri birer dünya markası yapmak için yola çıkan programa başvurular 31 Ağustos’a kadar sürecek. Başvurular sonrasında BTM ekipleri ön değerlendirme yaparak girişimcileri mülakata davet edecek. Mülakattan başarıyla geçen girişimciler nihai kararı verecek olan jüri karşısına çıkacak.

Programa başvurmak için: winglobal.org

Projeye kabul edilecek girişimciler, eğitim, mentorluk, yatırımcı eşleştirmeleri gibi faaliyetlerden oluşan 8 haftalık programa dahil olacaklar. Bu süreç sonunda başarılı bulunan girişimciler, Winglobal Sahne Girişimci-Yatırımcı Buluşması etkinliğinde yatırımcıların karşısında proje sunumlarını gerçekleştirecek. Program sunumunun yapılacağı DemoDay etkinliği pandemi koşulları nedeniyle online ve hem Türkçe hem de İngilizce olarak gerçekleştirilecek. Detaylı bilgi ve başvurular www.winglobal.org adresinde yer alacak.

İlk mezunlarını Silikon Vadisi’ne götürmüştü

İstanbul’un girişimcilik ekosistemini güçlendirmesi ve İstanbul ekonomisinin global ölçekteki rekabet gücü ile bölgesel çekim gücünü artırması için geliştirilen ve hedef kitlesi “40 küresel doğan StartUp” olan programın ilk etabına 20 girişim kabul edilmiş ve eğitimlerin ardından süreçleri tamamlayıp sahneye çıkan girişimlerden 5 tanesi seçilerek, BTM tarafından ABD’deki Silikon Vadisi’ne götürülmüştü. Burada küresel melek yatırımcılar ile buluşturulan girişimciler, kendi girişimlerini de dünyaya anlatma fırsatı bulmuştu.

Bu dönem programında dilinde bir farklılık yaptıklarını anlatan BTM Genel Müdürü İbrahim Elbaşı ise “Pandemi döneminin de etkisiyle bu dönem Winglobal programını online olarak düzenliyoruz. Önceki dönemlerden farklı olarak program İngilizce ve Türkçe olmak üzere iki dilde tasarlandı. Program sonunda düzenlenecek olan DemoDay etkinliği ise global standartlarda global yatırımcılarla birlikte gerçekleştirilecek. BTM olarak girişimcilerimize sunduğumuz hizmetlerimizi her defasında bir üst seviyeye çıkarmayı hedefliyoruz. Umuyorum bu dönem Winglobal programına katılacak olan girişimcilerimiz de global standartlarda deneyimleyecekleri girişimcilik ekosistemine değerli projeleriyle önemli katkılar sağlayacak” dedi.

Kullanıcılarına istedikleri her yerden spor yapma olanağı sağlayan yerli girişim ULive, 350 bin dolar yatırım aldı

Geliştirdiği dijital fitness uygulaması ile sporseverlere Cycling, bootcamp, yoga, pilates, fitness gibi birçok farklı dalda canlı ders hizmeti veren ULive; TechOne VC ve twozero Ventures liderliğinde, İzzet Zakuto ve Ozan Çağlar İnaç’ın da dahil olduğu yatırım turunda 3.8 milyon dolar değerleme üzerinden 350 bin dolar yatırım aldı.

Dijital fitness uygulaması ULive!

Indoor Cycle odaklı grup dersi stüdyosu olarak kurulan Urban Riders’ın dijital fitness uygulaması ULive, kullanıcı dostu arayüzü ile spor yapmak isteyenlerin istedikleri zaman, istedikleri yerden spor yapmalarına olanak sağlayarak sporu hayatına entegre etmek isteyen tüm kullanıcıların zamandan tasarruf etmelerini ve spora harcadıkları maliyeti en aza indirgemelerini sağlıyor. Bünyesinde 20’den fazla eğitmeni bulunan ULive; cycling, bootcamp, pilates, streching, dance, mobility gibi bir çok alanda canlı ders hizmeti verirken aynı zamanda kullanıcıların kütüphane içerisinden istedikleri an tüm ders kayıtlarına ulaşarak istedikleri programı oluşturmalarına ve kendilerine özel programlar hazırlamalarına olanak sağlıyor.

6 ay içerisinde 1.000’den fazla aboneye ulaştı

Yayına alındığı tarihten itibaren büyük bir ivmeyle büyüyen ULive, 12.000’den fazla aktif kullanıcıya ulaşarak Amerika, Rusya, İngiltere gibi ülkelerin başta olduğu 14 farklı ülkeden 1.000’den fazla abone kazanımı elde etti. Aylık ortalama %40 büyüme göstererek 6 ay gibi kısa bir sürede aylık gelirini 5.000 doların üzerine çıkaran ULive, yeni yatırım turu ile agresif bir marketing çalışması gerçekleştirerek global pazardaki abone kazanımını artırmayı, ürün içi oyunlaştırma geliştirmeleri ile kullanıcı bağlılığını artırmayı ve sporseverlerin kullanıcı takibini yapabilmeleri için gerekli entegrasyonları gerçekleştirerek 1 yıl sonunda 100.000 dolardan fazla aylık gelire ulaşarak dijital fitness alanında ilk akla gelen firmalardan biri olmayı hedefliyor.

ULive kurucusu Ahmet Naci Berkman; “Günümüz dünyasında dijitalleşme sayesinde hikayenizi dinlemek ve ona dahil olmak isteyen insan sayısındaki artış göz ardı edilemeyecek kadar arttı. Urban Riders olarak yaptığımız en iyi iş hikayemizi paylaşmak ve sporu seven kitleler yaratmak olarak tanımlanabilir. Şimdi ULive ile bu hikayeyi tüm dünyaya anlatmanın heyecanı içindeyiz. Kaliteli içerik, sosyal topluluk inşa etme, kullanışlı bir ürün ortaya çıkarma, donanım entegrasyonu gibi ana konu başlıklarımızı en iyi standartlara getirerek global fitness pazarında öncü markalardan biri olma heyecanımızı bu yatırım turu ile başlattık.

Türkiye’den bu alanda çıkacak ilk başarı hikayesi olmak için çok heyecanlı ve motiveyiz. Spor alanında Türkiye’de çok güzel işler başardık. Simdi ULive ile bu deneyimi ve heyecanı tüm dünya ile paylaşmak için sabırsızlanıyoruz. Hedefimiz 24 ay içerisinde 100,000 aboneye ulaşmak ” dedi.

Eticaret sektöründeki markalara yatırım yapmak üzere kurulan yerli şirket: RubiBrands

Yetkin Güneş ve Berkay Tulay tarafından yeni kurulan RubiBrands, e-ticaret sektöründeki şirketlere yatırım yapmak ve onlara 360 derecede destek vererek büyümelerini sağlamak için çalışmalarına başladı. Ayrıca ekipte sektörün tecrübeli isimleri Emre Ekmekçi ve İrtek Uraz da kurucu ortak olarak bulunuyor.

D4 Ventures, Esas Ventures ve Alarko Ventures‘tan yatırım alan şirket; e-ticaret ve pazar yerlerinde satış yapan önde gelen markaları bünyesine katarak yatırım yapmaya odaklanıyor.

Özellikle global pazarlara açılmak isteyen KOBİ ve markaları hedef alan RubiBrands; sadece markaya yatırım yapmakla kalmıyor, aynı zamanda markanın global arenadaki rekabet gücünü de artırıyor. Şirket; önümüzdeki dönemde Doğu Avrupa ve Orta Doğu pazarlarına da girmeyi hedefliyor ve bölgedeki e-ticaret dünyasında fark yaratmaya geliyor.

Dünyada çok hızlı bir şekilde 7 milyar dolarlık nakit yatırım alan bu yeni iş modelinin Türkiye’deki ilk uygulaması olduklarına dikkat çeken RubiBrands Kurucu Ortağı ve CEO’su Yetkin Güneş: “Dünya genelinde büyük oyuncular, e-ticaret ve özellikle pazaryerlerinde yüksek satış hacmi ve satıcı puanına sahip markaları satın alıyor, bir araya getiriyor ve güçlendiriyor. Dünya’da çok hızlı büyüyen bu iş modelini Türkiye’de de ilk olarak RubiBrands olarak biz yapmaya başladık. İlk etapta kategorilerinde lider 4 markayla yatırım için anlaşma sağladık ve birçok markayla da ön görüşme halindeyiz. Bir yıl içerisinde satın alacağımız marka sayısını 18’e çıkarmayı planlıyoruz.” dedi.

Önde gelen VC fonları D4 Ventures, Esas Ventures, Alarko Ventures ve aralarında Mediterra Capital Partners ortaklarından Cenk Coşkuntürk ve Merama Kurucu Ortağı ve CEO’su Sujay Tyle’ın da olduğu tecrübeli melek yatırımcılardan yatırım aldıkları için mutlu olduklarını dile getiren Yetkin Güneş, sözlerine şöyle devam etti:

“Global pazarlarda rekabet edecek şekilde büyümek ciddi bir uzmanlık gerektirir. Bu noktada biz devreye giriyoruz. Lider e-ticaret markalarını bünyemizde topluyor ve küresel markalar haline dönüştürüyoruz. Şu anda Türkiye pazarındaki önde gelen markaları satın alarak faaliyetlerimize başladık, yakın zamanda ise Doğu Avrupa ve Orta Doğu pazarlarına yönelerek daha geniş bir coğrafyada yatırımlarımıza devam edeceğiz. Ancak bir yatırımcıdan çok daha fazlasıyız. Satış kanalları, pazarlama, tedarik zinciri alanlarına dünya standardında uzmanlıkla eğiliyoruz. Markaları küresel pazarlara açıyor, alanında uzman ekiplerimiz ve finansal kaynaklarımız sayesinde markaları geliştiriyor ve büyütüyoruz. E-ticaret pazarının hızla büyümesiyle beraber birçok girişimci başarılı markalara imza atıyor, özellikle bizim de görüşme halinde olduğumuz başarılı kadın e-ticaret girişimcilerimizin sayısı da her geçen gün artıyor. Bizim iş modelimiz sayesinde girişimcilerimiz yarattıkları değeri nakite dönüştürme fırsatı buluyor ve markalarını profesyonel ellere emanet ederek daha da iyi noktalara taşınmasını sağlıyorlar.” dedi.

Dünyada bu iş modelinin başarılı temsilcilerinden olan Latin Amerika’da Merama, İngiltere ve Avrupa’da Heroes şirketlerinde de yatırımı bulunan RubiBrands yatırımcılar grubu adına konuşan D4 Ventures yetkilisi Ufuk Civilo: “RubiBrands’in başarılı e-ticaret markalarına ortak olup, hem finansal hem de operasyonel destek vererek büyümelerini hızlandırma vizyonuna olan inancımız ve heyecanımız yüksek. Bu model, markaların büyümesi için kullanılan geleneksel finansman opsiyonlarına kıyasla daha etkili bir kaldıraç görevi görüyor ve başarılı girişimcilere yeni bir kapı açıyor.” dedi.

Bulma-seçme, yatırım, dönüştürme ve büyütme olmak üzere 4 ana çalışma prensibi bulunan RubiBrands; pazardaki hızlı ve karlı büyüyen, özgün ürünlere sahip markaları araştırıyor, seçiyor ve ortak oluyor ya da satın alıyor. Dönüştürme aşamasında markayı RubiMotor ile entegre eden şirket, mevcut pazaryeri operasyonlarını ve tedarik zincirini optimize ediyor, gerekli pazarlama yatırımlarını yapıyor. Büyütme aşamasında ise markayı global pazaryerlerine açıyor, RubiGlobal Ağı’na dahil ediyor ve yeni ürünler lanse ediyor.

Instagram’da yukarı kaydırarak link paylaşımı, 30 Ağustos itibariyle son buluyor

Instagram, hikayelerdeki yukarı kaydırma bağlantılarını (“swipe up”) 30 Ağustos‘tan itibaren kullanımdan kaldırmayı planlıyor. Bunun yerine kullanıcılar, hikayelere eklenen çıkartmalara dokunarak harici web sayfalarını ziyaret edebilecek.

Instagram’da bir devrin sonu gibi gözüken haber, The Verge tarafından ortaya atıldı ve uygulama tarafından kısa süre içinde doğrulandı. 30 Ağustos itibariyle Instagram hikayelerinde yukarı kaydırarak web siteleri ziyaret etme devri son buluyor. Şirket, vazgeçilmez parçalarından biri olarak görülen bu özelliği, hikaye oluşturma deneyimini kolaylaştırmak ve daha fazla yaratıcı kontrol sunmak için kullanımdan kaldırdığını söylüyor.

30 Ağustos itibariyle kullanılabilecek olan yeni link çıkartmaları, kullanıcıların linke dokunarak, siteyi ziyaret etmesini sağlıyor. Hikayelerde link paylaşımı özelliği, doğrulanmış kullanıcılar veya 10,000’den fazla takipçisi olan profillerin kullanımına açıktı. Fakat şirket, haziran ayında bu özelliğin yakın zamanda herkese açık olacağını duyurmuş ve yeni link çıkartmalarını test etmeye başlamıştı.

Instagram, şimdilik yalnızca yukarı kaydırma ayrıcalıklarına sahip kişilerin çıkartma seçenekleri alacağını, ancak bunu daha fazla kullanıcıya sunmayı “hala değerlendirdiğini” belirtti. The Verge’e konuşan bir sözcü, bu güncellemenin daha fazla kişiye erişimini genişletmeden önce doğru karar olup olmadığını belirlemelerine yardımcı olacağını düşündüklerini söyledi.

Instagram’ın Ürün Yöneticisi Vishal Shah haziran ayında yaptığı açıklamada, link çıkartmalarının insanların platformu kullanma alışkanlıklarına uygun olduğunu ve link paylaşımını kolaylaştırdığını belirtmişti. Shah, spam paylaşımlar ve kötüye kullanımların önüne geçebilmek için insanların paylaştığı linkleri gözlemlemeye devam ettikleri açıklamasında bulunmuştu.

Yalnızca ayrıcalıklı profiller çıkartma seçeneklerine sahip olsa da, özelliğin yakın zamanda tüm kullanıcılara açılması bekleniyor. Alışveriş özellikleri ve son zamanlarda bünyesine eklediği çeşitli yeniliklerin yanı sıra, bu güncellemenin Instagram’ın ticari faaliyetlerini genişleteceği düşünülüyor.

Blockchain girişimi XREX, 17 milyon dolar yatırım aldı

Taipei merkezli blockchain girişimi XREX, sınır ötesi ticareti daha hızlı hale getirmek için 17 milyon dolar Seri A yatırım aldığını duyurdu.

CDIB Capital Group liderliğinde gerçekleştirilen yatırım turuna SBI Investment, Global Founders Capital, ThreeD Capital, E.Sun Venture Capital, Systex Corporation, MetaPlanet Holdings, AppWorks, BlackMarble, New Economy Ventures ve Seraph Group da katıldı.

Şirket yeni yatırımın bir kısmını, Singapur, Hong Kong ve Güney Afrika’daki finansal lisanslara başvurmak ve ödeme ağ geçitleri gibi banka ve finans kurumlarıyla ortaklıklar için kullanacağını bildirdi. Ayrıca, yeni finansmanın şirketin fiat para birimi portföyünü genişletmek, daha fazla finansal kurum ve dijital cüzdan ile ortaklıklar kurmak için kullanılması bekleniyor.

XREX’in kurucu ortağı ve CEO’su Wayne Huang, XREX gibi bir girişimin banka ve kamu şirketlerinden yatırım almasının zor olduğunu, ancak bu yatırım turunda bunu gerçekleştirdiklerine dikkat çekti. Huang, XREX misyonunun, blockchain’den yararlanarak küresel finansal katılımı teşvik etmek olduğunu söyledi.

XREX, yerel düzenleyiciler ve finans kurumlarıyla çalışarak, gelişmekte olan pazarlardaki tüccar ve KOBİ’lerin forex kaybını azaltmasına, ABD dolarına erişmesine ve kayıt dışı ekonomiye sorunsuz bir şekilde geçiş yapmasına yardımcı olmak için BitCheck ve MyXchange gibi araçlara öncülük ediyor.

SBI Investment Temsilci Direktörü ve Başkanı Yoshitaka Kitao, girişimcilerin başarılı olmasına yardımcı olmanın bir öncelik olduğunu söylemesinin yanı sıra, XREX çözümlerinin, yetersiz hizmet alan tüccarların eşit şartlar altında küresel ticarete katılmaları için kapıyı açtığına inandıklarını vurguladı.

Son aylarda Rusya ve Nijerya’dan gelen dolandırıcılık girişimlerinin platformu kullanmasını başarıyla tespit eden ve engelleyen XREX, dünyadaki en güvenli kripto-fiat para birimi platformlarından biri olduğunu iddia ediyor.

Apple, Siri’yi geliştirmek için “Siri Speech Study” adlı uygulamasını yayınladı

Teknoloji devi Apple, kullanıcıları için geliştirdiği hizmetleri geliştirirken yapay zekasını daha da ileri bir seviyeye taşımak için yeni özellikler çıkarmaya devam ediyor. TechCrunch şirketi aracılığı ile çıkan bir habere göre Apple, sadece davetli kişilerin erişebildiği “Siri Speech Study” adlı uygulamasını yayınladı.

Siri’yi her an geliştirmek ve geri bildirim almak için “Siri Speech Study” uygulaması yayınlayan Apple, maalesef ki sadece davetli kişilerin bu uygulamayı indirebilmesini sağlıyor.

İlk olarak 9 Ağustos tarihinde App Store’da bir Apple hayranı tarafından görüntülenen uygulama 18 Ağustos tarihinde güncellenerek kendini iyice belli etmiş oldu. Siri etkileşimlerini ve geri bildirimlerini gönüllü olarak Apple ile paylaşmanızı sağlıyor. Böylelikle Siri’yi geliştirmek için kullanıcılardan yeni veriler elde edebiliyor.

Uygulama henüz kısıtlı bölgelerde hizmet veriyor. Uygulamanın hizmet verdiği bölgeler arasında; ABD, Kanada, Almanya, Fransa, Hong Kong, Hindistan, İrlanda, İtalya, Japonya, Meksika, Yeni Zelanda ve Tayvan yer alıyor. Uygulamanın detaylarına bakıldığında ise kategori olarak Yardımcılar bölümünde bulunuyor ancak uygulamaya yine o kategoriden erişilemiyor.

Uygulamaya erişim sadece uygulamanın direkt bağlantısı ile sağlanabiliyor. Uygulamaya App Store’dan incelemek için tıklayabilirsiniz ancak Apple hesabınızın yukarıda belirtilen bölgelerden birinde olması gerektiğini tekrar hatırlatalım. Ayrıca Apple, uygulamaya girildiğinde bir lisans sözleşmesini kabul etmenizi ve feedback verebilmek için bir kimlik numarası bilgisini sizden istiyor.

TechCrunch şirketine konu hakkında açıklama yapan Apple; uygulamanın, katılımcıların geri bildirimlerini doğrudan Apple ile paylaşmaları için bir yol olduğunu ve çeşitli hizmetlerinde “Siri”yi geliştirmek için kullandıklarını söyledi. Apple, gönüllülerin araştırmaya davet edilmesi gerektiğini ve kullanıcıların uygulamaya kaydolmak için gönüllü olmasının bir yolu olmadığını da sözlerine ekledi. Ayrıca Apple, uygulamanın nasıl çalıştığını da örneklendiriyor:

“Örneğin, Siri‌ bir isteği anlamazsa veya bir kullanıcıyı yanlış tanımlarsa, kullanıcılar ne sormaya çalıştıklarını veya yanlış tanımlandıkları şeyleri açıklayabilir ve bu durum Apple’a geri bildirilir.”

Ek olarak Apple, hiçbir katılımcı verisinin Apple ile otomatik olarak paylaşılmadığını belirtiyor. Kullanıcıların, uygulama yardımıyla Siri’nin gerçekleştirmediği isteklerin hangilerinin Apple ile paylaşılacağını seçebildiğini de belirtelim.

Vestel, yerli girişim InnowayRG’nin patent tabanlı teknolojisine 354 bin TL yatırım yaparak ortak oldu

Patentin ar-ge, üretim ve satış/pazarlama süreçleri kapsamında yapılan iş birliği ile Vestel, İAÜ TEKMER’DE faaliyet gösteren akademik spin-off şirket olan InnowayRG’ye maddi destek sağladı.

InnowayRG ve Vestel Beyaz Eşya A.Ş. iş birliğiyle gerçekleştirilen çalışmalar sonucu üretilen Far-UVC özellikli Initus-V sistemi, virüse karşı kalkan oluşturuyor. Sistemin hayata geçirilmesi için yapılan bilimsel ve klinik çalışmalar için Vestel Beyaz Eşya InnowayRG’ye ön ödeme kapsamında yatırım yaptı.

Proje kapsamında geliştirilen prototipler, Londra’da gerçekleştirilen uluslararası PCR Valves e-Course 2020 ve Leipzig’de düzenlenen LINC 2021, Amerika’da düzenlenen IUVA 2021 World kongrelerinde uluslararası otoritelerle paylaşıldı. Dünya literatürüne geçen çalışmanın ticarileştirme süreçlerinin de kısa sürede tamamlanması planlanıyor.

Standart UVC ışınlarının Covid-19’un yanı sıra farklı virüs ve bakterilere karşı koruyucu olduğunu biliyoruz. Ancak insanları bu ışınların zararlı etkilerinden korumamız gerekiyor. Standart UVC lambaları, ortamda insan bulunmadığında bakteri, maya, spor ve virüsleri öldürmek için kullanılıyor. Ortama bir insan girdiğinde ise lambalar kapatılıyor ve enfekte olmuş bir kişi ortamdaki diğer kişilere virüs veya diğer mikropları bulaştırabiliyor. Initus-V sisteminde ise standart UVC ışığından farklı dalga boyunda filtre edilmiş ve insanlı ortamlarda da kullanılabilecek Far-UVC denen bir dalga boyundan yararlanılıyor.

Bugüne kadar yapılan hayvan çalışmalarında Far-UVC’nin çıplak cilt veya göz üzerinde bir yan etkisi görülmedi. İnsanda ise Far-UVC ışınlarına çıplak tende günlük maruziyet sınırları kısa sürede aşıldığı için, hayvanlarda tamamen zararsız olduğu görülse de bu teknolojinin çıplak tende uzun süre kullanılması yasal düzenlemeler nedeniyle mümkün değil. Ancak geliştirilen Far-UVC özellikli sistem, UVC koruyucu özelliğe sahip tulumlar, ameliyathane örtüleri ve pançolarla birlikte kullanıldığında ameliyathane, hasta odaları veya diğer riskli alanlarda koronavirüs, bakteri, maya veya spor yayılımını engelleyerek hem hastaların hem de sağlık çalışanlarının korunmasını sağlayabiliyor.

Ayrıca buluşun üretim ve satış/pazarlama süreçlerini yürütecek olan Vestel Beyaz Eşya, pandemi sürecinin başından itibaren odak noktası toplum sağlığı olan hem ürün hem de hizmet geliştirme konusunda çalışmalar yürütmektedir.

Temizlik ve hijyen sunan ürünler geliştirerek tüketici ile buluşturan Vestel Beyaz Eşya, girişim şirketi InnowayRG ile yaptığı işbirliği ile de özellikle ameliyathane, poliklinikler ve yoğun bakım gibi riskli alanlarda koronavirüs, bakteri, maya veya spor yayılımını engelleyerek hem hastaların hem de sağlık çalışanlarının korunmasını sağlayacak Initus-V sistemi hayata geçirmektedir.

WhatsApp, iPad için geliştirdiği uygulamasını yakında yayınlayabilir

Popüler mesajlaşma uygulaması WhatsApp, kullanıcılarına yeni hizmetler sunmaya devam ediyor. Uçtan uça şifreleme algoritması kullanması nedeniyle WhatsApp, tek bir cihazda oturum açmanıza imkan tanıyordu ancak geçtiğimiz aylarda şirket, yeni bir duyuru ile kullanıcıların karşısına çıktı.

Algoritmasını yeni nesil bir şifreleme yöntemi ile değiştiren WhatsApp, yeni düzende çoklu cihaz desteği sunabileceğini dile getirmişti. Bu açıklama sonrasında Twitter’da kısa bir süre de olsa WhatsApp’ı akıllı telefon olmadan tablet, bilgisayar ve hatta Apple Watch’dan kullanılabilecek olması ilgi çekmişti.

WhatsApp, yeni beta sürümlerini de yayınlamaya devam ediyor. Bu beta sürümlerinde ortaya çıkan detaylar ise iPad için WhatsApp uygulamasının yakın gelecekte kullanıma sunulacağını ifade ediyor. Ortaya çıkan detaylarda sadece iPad değil, Android işletim sistemine sahip tabletlerde bu desteği alıyor gibi görünüyor.

WhatsApp, pek çok cihazda eş zamanlı mesajlaşma sunduğu özelliğine “Multi-Device” olarak adlandırıyor. WhatsApp Beta sürümde olan kullanıcılar TestFlight uygulaması yardımıyla bu özelliği edinebiliyor. Ek olarak bu sürümün, yine TestFlight yardımıyla iPad’e kurulabiliyor.

WhatsApp’ın bu güncellemesini ne zaman yayınlayacağı ise bilinmiyor. WhatsApp’ın beta sürümlerinde yoğunluk ise oldukça fazla. Bu beta sürümünü edinmeyi denemek için ise bağlantıyı tıklayabilirsiniz ancak az öncede bahsettiğimiz gibi bu betayı elde edebilmek gerçekten zor.

Ek olarak geçtiğimiz günlerde WhatsApp’ın 24 saat ve 7 gün içerisinde otomatik silinen mesaj özelliği de orataya çıkmıştı. Yine bu özelliğinde, iPad için WhatsApp güncellemesiyle birlikte gelmesi beklentiler arasında.