Ana Sayfa Blog Sayfa 355

Yeni ve kişisel bir alışveriş deneyimi sunan yerli girişim Clotie, 600 bin dolar yatırım aldı

2018 yılında Türkiye’nin teknoloji tabanlı ilk online styling platformu olarak kurulan Clotie, 3. yatırım turunu tamamladı.

2021 Temmuz ayında sektör öncüsü şirket ve kişilerden aldığı ikinci yatırım turu sonrası müşteri kitlesini büyük ölçüde genişletirken, teknolojik altyapısını geliştirdi. Bugüne kadar yüzbinlerce kullanıcının hayatının her alanında kombin ihtiyacını karşılayan Clotie, yeni yatırımcıların ve mevcut yatırımcılarından APY Ventures ve ALima Ventures’ın katıldığı ara turda 600 bin dolar yatırım aldı. Ara yatırım turu ile hızlı bir şekilde yurtdışı operasyonunu başlatıp yakın zamanda Seri A öncesi bir yatırım turu daha planlanıyor.

Teknoloji ile modayı birleştiren Clotie, yapay zekâ teknolojisi ile müşterilerini günden güne daha iyi tanıyarak, onlara kusursuz bir hizmet sunmayı hedefliyor. Geçtiğimiz aylarda Türkiye’de yine bir ilki gerçekleştirerek online kişisel mağazayı kullanıcılarına sunmaya başlayan Clotie, yepyeni ve kişisel alışveriş deneyimlerine bir yenisini daha ekledi. Aldığı yeni yatırım ile hem teknolojik alanda hem de global büyüme konusunda yeni hedefleri olan Clotie ekibinin son günlerde başka bir heyecanı daha var!

Yeni marka kimliği ile Clotie artık Avrupa’da!

Yeniliklerle dolu bir döneme yepyeni bir marka kimliği ile giriş yapan Clotie, Türkiye’de yakaladığı başarıyı yurtdışı pazarında da göstermek için ilk hedef olarak Hollanda’yı seçti. Kasım ayının ilk haftalarında Amsterdam’daki Clotie deposunda başlayacak operasyon için Hollanda ekibi şimdiden hazır.

Engin Can Kurt: “Türk lokal markalarını Hollanda’ya taşıyoruz!”

Türkiye’de kazanılan deneyim, bilgi ve tecrübe ile Clotie’yi bir adım öteye taşımaya hazırlanan şirket kurucu ortaklarından Engin Can Kurt, Hollanda’nın ilk adım olduğunu, 2023 yılı itibariyle Avrupa’nın başka ülkelerinde de operasyona başlayacaklarını belirtti. Kurt, “Clotie olarak kullanıcılarımıza sadece styling hizmeti sunmuyoruz, biriktirdiğimiz datalar sayesinde birçok teknolojiyi kendi alt yapımızda besleyebiliyoruz. Bu geliştirmeler arasında otomatik etiketleme ve beden tahminleme teknolojilerini örnek olarak verebiliriz. Sonuç olarak bu algoritmaları ve otomasyonları kullanarak geliştirdiğimiz hizmetleri Türk markalarıyla globale taşıyoruz.” dedi. Türk lokal markalarını desteklemek ve markaların hikayelerini Avrupa’ya taşımak için Hollanda operasyonuna, Türkiye’de Clotie kutularında kullanıcılara gönderilen markalar dahil ediliyor.

Son olarak hızlı bir şekilde ekiplerini güçlendirmek istediklerini ekleyen Kurt, şu an aktif olan ve yakın zamanda açılacak iş ilanları ile neredeyse Clotie’deki her ekibi aynı hayali ve heyecanı paylaşabileceği kişilerle büyütmek istediğini söyledi.

Events.com, etkinlik ve sponsorluklar sunan HelpGetSponsors’u satın aldı

Etkinlik planlama ve sponsorluk yönetimi yazılımı sağlayıcısı Events.com, etkinliklere sponsorluk ortamı hazırlayan teknoloji şirketi HelpGetSponsors.com‘u (HGS) satın aldı. Satın alma, Events.com’un mevcut ve gelecekteki müşterilerine sponsorları, ortakları, satıcıları ve fuar içerisindeki satış alanlarını bulma, satma – yönetme araçları ve becerileri sağlamasına olanak tanıyor.

SaaS odaklı HelpGetSponsors, sponsorluk satışlarını ve yönetimini otomatikleştiriyor. HelpGetSponsors’ı kuran Tom Crichton, ulusal spor mülkleri ve sponsorluk ajansları dahil olmak üzere etkinlik mülkleri adına sponsorluk ve medya alanında 25 yılı aşkın deneyimi bulunuyor. Tom, satış sonrasında da girişimin gelişimine yardımcı olmaya devam edecek.

Etkinlikler için birincil gelir kaynağı etkinliğe kaydolan markalar ve bilet satışlarıdır. Bu sistem uygun araçlarla doğru yönetilirse, sponsorluk bir etkinliğin etkinliğini ve karlılığını artırabilir. Events.com’un Yönetim Kurulu Başkanı ve Kurucusu Mitch Thrower, “Etkinliklere sponsorluk yönetimi hizmetleri sunma ve sponsorluk gelirlerini artırmaya yardımcı olma yeteneğimizi geliştirmeye devam ediyoruz.” dedi.

HGS’nin Kurucusu Tom Crichton, “Yazılım platformumuzu, müşterilerin sponsorluk gelirlerini yönetmeyi ve artırmayı kolaylaştıran Events.com’un bir parçası haline getirmekten mutluluk duyuyoruz.” dedi.

Events.com’un Kurucusu Stephen Partridge, “Dünya çapında Events.com, etkinlik organizatörlerinin etkinlikleri planlamasına, satmasına, tanıtmasına, sponsor olmasına yardımcı oluyor. Yeniliklerimizi planlarken, öncelikle müşterilerimize en fazla değeri sağlayan ürünlere odaklanıyoruz. İkinci olarak, sektörü yeniden tanımlayan ve geliştiren yenilikçi çözümler arıyoruz. HGS’nin satın alınması her iki alanda da varlığımızı en iyi şekilde ortaya koyduğumuzu gösteriyor.” dedi

Anlaşma, Events.com’un müşteriler için sponsorluk odaklı gelir artışına odaklanmasını sağlayacak. Ayrıca her tür ve büyüklükteki etkinlikler için sponsorluk satış ve yönetim yazılımı, otomatik sponsorluk eşleştirme, sponsorluk danışmanlığı ve eğitim hizmetleri sunacak.

EasyCep, 4 bin metrekarelik yeni tesisin açılışını gerçekleştirdi

Kurulduğu günden bu yana istikrarlı büyümesini sürdüren ve Türkiye’de yeni bir sektörün oluşmasına öncülük eden EasyCep, 250 kişinin istihdam edildiği 4 bin metrekarelik tesis yatırımını devreye aldı.

Geçtiğimiz mart ayında 100 milyon dolar değerleme üzerinden yatırım aldığını sizlerle paylaştığımız EasyCep’in İstanbul / Kağıthane’deki yenileme tesisiyle 200 bin adet akıllı cihazı yenileyerek ekonomiye 80 milyon dolar katkı sağlayacak.

Hem cari açığın azalmasına hem de döngüsel ekonomiye katkı sağlıyoruz”

Yenileme merkezi açılışında konuşma yapan EasyCep CEO’su Mehmet Akif Özdemir EasyCep’in sürdürülebilirliğe, döngüsel ekonomiye ve ülke ekonomisine sağladığı katma değeri vurguladı. Özdemir: “2021 yılında ortalama bir akıllı telefon fiyatı 402 dolara ulaştı. İthal edilen bu cihazların maliyeti düşünüldüğünde karşımıza ciddi rakamlar çıkıyor. Biz âtıl duran elektronik ürünleri yenileyerek tekrar ekonomiye kazandırıyor, böylece cari açığın azalmasında da etkili oluyoruz. Bu yıl 200 bin adet telefonu yenileyerek yaklaşık 80 milyon doların ülkemizde kalmasını sağlamayı hedefledik ve bu hedefimize doğru emin adımlarla ilerliyoruz. İş modelimiz, kayıt dışı el değiştiren cihazların da kayıt altına alınması, ekonomiye kazandırılması ve cari açığımızın azaltılmasında etkin rol oynuyor. EasyCep olarak hem cari açığın azalmasına hem de döngüsel ekonomiye katkı sağlıyoruz.”

Özdemir sözlerine şöyle devam etti: “Sıfır bir cep telefonun üretilmesi ve ilk yılındaki kullanımı doğada yaklaşık 85 kilogram karbon salınımına sebep oluyor. Bunun yüzde 95’i üretim safhasında ortaya çıkıyor. Geri kalan yüzde 5’lik bölüm ise telefonların ortalama 2 ile 5 yıl arasında değişen kullanımı süresine yayılıyor. Bir ağacın 85 kg’lık bir karbon salınımını dengelemesi ise yaklaşık 20 yıl sürüyor. Döngüsel ekonomiyi destekleyip sıfırdan üretim yerine yenilenmiş cihaz tercih etmek doğal kaynakların korunarak gelecek nesiller için daha yaşanabilir bir dünya bırakmak anlamına geliyor.”

EasyCep bugün gelinen noktada 4 bin metrekarelik bir yenileme tesisinde 250 kişilik teknisyen kadrosu ile hizmet veriyor. 8’i İstanbul’da olmak üzere, 20 mağaza açan şirket, aylık yenileme kapasitesini ise 2022 yılı başında 10 bin adetten 150 bin adede yükseltti. EasyCep’in hedefi önümüzdeki 3-4 yıl içinde Türkiye’de yenilenmiş her 10 telefondan 4’ünün EasyCep tarafından yenilenmiş olması.

Türkiye’de son 5 yılda her yıl ortalama (2018 yılı hariç) 11 milyon adet yeni cep telefonunun satıldığı pazarda, 2021 yılı itibariyle 4,6 milyar dolarlık bir hacim oluştu. Yüksek ithalat rakamları nedeniyle yenilenmiş cep telefonu pazarı her geçen gün daha da önem kazanıyor. Türkiye’de yenilenmiş telefon pazarı henüz 20 milyon dolarlar seviyesinde. Hem KDV indirimi ve taksit avantajları ile devlet teşvikleri hem de tüm dünyada döngüsel ekonomiye geçişin önem kazanması ile pazarın hızla büyüyeceği öngörülüyor.

Törenin açılış konuşması yapan T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank: “2020 yılında yenilenmiş ürünlerin piyasaya arzı konusunda ticaret bakanlığımız yönetmelik yayınlayarak TSE ile ikinci el cep telefonlarının yenilenmesine dair bir standart geliştirdi. Türkiye’de 155 bine yakın ikinci el cep telefonu yenilenerek sertifikalı bir şekilde piyasaya arz edildi. Döngüsel ekonomiyi destekleyerek gelecek nesillere daha yaşanabilir bir dünya bırakma noktasında çok değerli bir adımı başlattık. Bugün de burada Türkiye’nin en büyük yenilenmiş elektronik ürün marketi EasyCep’in yenileme merkezinin açılışını yapmak üzere bir araya geldik. EasyCep Ticaret Bakanlığı yenileme lisansıyla faaliyetlerine devam ediyor. Şu anda 350 çalışanı var, yıl sonu hedefleri 500 rakamını yakalamak. Bu bir başarı hikayesi” dedi.

Varank sözlerine şöyle devam etti: “Türkiye olarak maalesef akıllı telefon ihtiyacımızın büyük bir kısmını ithalatta karşılamak durumunda kalıyoruz. Yenileme merkezleri ithalatın önüne geçerek de ülkemize ekonomik değer olarak büyük katkılar sağlayacak. Cari açığın azaltılmasında önemli bir rol oynayacak. Özetle yenileme merkezleri sürdürülebilirlik, güvenlik ve ekonomik anlamda ülkemize büyük faydalar sağlıyor, önümüzdeki dönemde bu faydalar artmaya devam edecek, bu piyasa büyüyecek. Ayrıca cep telefonu yenileme merkezleri, müşteriden aldıkları telefonla eski kullanıcı arasındaki illiyet bağını tamamen ortadan kaldırıyorlar. Yani bu müşterinin verilerinin yeniden gündeme gelmesi gibi bir endişesi olamaması lazım. Çünkü standardı ona göre belirledik. Ayrıca cihazların değiştirilmesi gereken bir yerleri varsa bunları yapıp gerekli yazılımlarla satışa hazır hale getiriyorlar. Satılan telefonlara da 1 yıl garanti süresi veriyorlar.”

Edtech girişim Perculus, Boğaziçi Ventures’tan 400 bin dolar yatırım aldı

Uzaktan eğitimde bir eğitmenin ihtiyacı olan bütün araçları bünyesinde barındıran, online eğitimin daha canlı ve eğlenceli geçmesine olanak sağlayan yeni nesil bir dijital eğitim aracı Perculus, Boğaziçi Ventures’tan 400 bin dolar yatırım aldı.

Zafer Gürel liderliğinde geliştirilme süreci 2008 yılında başlayan Perculus, pandemi sonrası çok daha yaygınlaşan uzaktan eğitim için kullanıcı yönetimi, raporlama, içerik barındırma ve eğitsel aktiviteler alanında eğitmene gerekli araçları sunuyor. Her yıl sektöründe önde gelen eğitmenlerden aldığı geri bildirimler ile bünyesine yeni özellikler katan Perculus, akademik eğitimden kurumsal eğitimlere kadar bireysel eğitmenler ve kurumlar tarafından kullanılabiliyor. Farklı eğitim tiplerine uygun özellikleri olan Perculus, eğitmenin ya da kurumun tercihine göre de kişiselleştirilebiliyor.

Perculus’a 400 bin dolar yatırım yapan Boğaziçi Ventures İcra Kurulu Başkanı Barış Özistek, “Özellikle pandemi sonrası artan online etkileşim alışkanlıklarına eğitim alanında üst düzey çözümler sunan Perculus, kısa sürede global arenada kendi sektörünün önemli oyuncularından biri konumuna gelecektir” dedi.

Özistek, ekibe güvendiğini ve birlikte hayalini kurdukları planların en kısa sürede hayata geçeceğine inancının tam olduğunu da sözlerine ekledi.

Ülkemizde eğitim sektörünün öncü firmalarından Enocta’nın da yatırımcılarından olduğu Perculus, dijital eğitim sektöründe hızla tercih edilen bir marka haline geldi.

Enocta CEO’su Ahmet Hançer “Edtech genel olarak dünyadaki önemli yatırım alanlarından biri; bizim de bu alanda birçok girişimimiz ve yatırımımız var. Gerek pandemi sürecinde Perculus’un yoğun bir şekilde kullanımı, gerekse eğitim dikeyindeki önemli bir ihtiyacı karşılaması Perculus’a yatırımları artırmamızdaki en önemli etken oldu. Perculus bizim çok inandığımız bir ürün, bu nedenle şirketleşmesi ve yoluna odaklanarak devam etmesi en büyük arzumuzdu” dedi.

Perculus kurucularından ve Genel Müdürü Cem Atacık ise, “BV’nin de aramıza katılması ile çok daha güçlendik. Artık canlı eğitimi dünya genelinde daha eğlenceli ve eğitici hale getirmek için çok daha hızlı adımlar atacağız. Perculus olarak Türkiye’de yakaladığımız başarıyı tüm dünyaya yaymaya hazırız” dedi.

Perculus, 350 müşterisi aracılığıyla yılda 2 milyon katılımcıyla beraber, bire bir eğitimlerden 1000 kişilik webinarlara kadar oturumlara ev sahipliği yapmaktadır. Yeni versiyon ürününü yayınlayan Perculus kullanıcı deneyimini iyileştirerek, Perculus’u eğitsel aktivite geliştirilen bir platform haline getiren özellikleri ile uluslararası ölçeklenebilirliğini artırarak dünya çapında eğitimcilerin vazgeçilmez bir aracı haline gelmeyi hedefliyor.

Suzuki, girişimlere yatırım yapmak için 100 milyon dolarlık fonu Suzuki Global Ventures’ı duyurdu

Suzuki, Amerika merkezli kurumsal risk sermayesi fonu Suzuki Global Ventures’ın (SGV) Ekim 2022 itibariyle pazara sunulduğunu açıkladı.

Suzuki, müşterilerin ve toplumun talep ettiği ve hak ettiği değerleri sağlamak için SGV’yi devreye aldı. Bu yapının, Suzuki ve start-up’lar arasındaki ortak üretim faaliyetlerini hızlandırması, yeni iş ve iş modellerini oluşturması planlanıyor.

Suzuki, SGV’yi start-up ekosisteminin erişim noktası yaparak, sadece Japonya’da değil, Amerika Birleşik Devletleri ve Hindistan da dahil olmak üzere küresel çapta müşterilerin ve toplumun karşılaştığı sorunları ele alacak yatırımlar yapmayı hedefliyor. Suzuki ayrıca, SGV’nin büyük şirketler ve start-up’lar arasında bir iş birliği ve inovasyon ekosisteminin geliştirilmesine katkıda bulunacak.

Suzuki Motor Corporation Başkanı Toshihiro Suzuki, yeni girişimleriyle ilgili olarak; “Suzuki, 1920 yılında dokuma makineleri üretmeye odaklanan küçük bir start-up olarak yola çıktı. Suzuki’nin kuruluş hikayesi, kurucumuz Michio Suzuki’nin pamuklu kumaş dokumak için çok çalışmak zorunda kalan annesine yardım etme umuduyla yenilikçi ve kullanıcı dostu pedallı dokuma tezgahı geliştirmesine kadar uzanıyor. Suzuki, kuruluşundan bu yana kendini müşterilerinin yerine koyarak ve onların bakış açılarını anlayarak topluma hizmet etmeyi misyon edinmiş durumda. Her zaman müşterilerin sorunlarını çözmeye çalışan temel prensibi aynen korumaya devam ediyor. SGV aracılığıyla, Suzuki’nin misyonunu paylaşan start-up’larla işbirliği yaparak ve inovasyonlar oluşturarak sosyal sorunları ele almak için aynı adımları atmak için heyecan duyuyoruz” dedi.

İlerleyen dönemde hem bu fonun detaylarını hem de yeni fonlarla ilgili gelişmeleri sizlerle paylaşmaya devam edeceğiz.

Kripto para borsası Pillow, Seri A yatırım turunda 18 milyon dolar yatırım aldı

Singapur merkezli kripto para platformu Pillow, düzenlenen Seri A yatırım turunda 18 milyon dolar yatırım aldığını duyurdu. Yatırım turu, Pillow’un ilk tohum yatırımcılarından Elevation Capital ile birlikte Accel, Quona Capital ve Jump Capital tarafından ortaklaşa yönetildi.

2021 yılında Arindam Roy, Rajath KM ve Kartik Mishra tarafından kurulan Pillow platformu, 60’tan fazla ülkede 75.000’den fazla kullanıcının yatırım yapmasına yardımcı oluyor. Pillow uygulaması içinde, kullanıcılar dolar destekli sabit paraların yanı sıra Bitcoin, Ethereum ve diğer kripto para birimlerine yatırım yapabiliyor.

Platform, kripto yatırımları, kripto ödemeleri ve diğer finansal hizmetler dahil olmak üzere basit, şeffaf ve erişilebilir ürünler oluşturuyor. Bu sayede dijital varlıklara eşit şekilde erişim sağlamayı amaçlıyor. Pillow, Afrika ve Güneydoğu Asya gibi gelişmekte olan pazarlardaki insanların kişisel finansal ilerlemelerini geliştirmek için daha da fazlasını yapmayı planlıyor.

Pillow CEO’su Arindam Roy, “Pillow’da, genç, çalışkan ve hırslı insanların hayatlarını kontrol etmelerini sağlayan dijital varlıklara erişimle yatırım portföylerini disiplinli bir kişisel finans kültürüyle beraber oluşturarak ödüllendirmeyi amaçlıyoruz.” dedi.

Platform, yönetim altındaki varlıkların beş kat büyümesiyle kullanıcı tabanını %300 büyüttüğünü söyledi. Ayrıca girişim, diğer gelişmekte olan pazarların yanı sıra Nijerya, Gana ve Vietnam’da da hizmet veriyor.

Quona’nın kurucu ortağı ve yönetici ortağı Ganesh Rengaswamy, “Pillow’un inşa ettiği platform, kullanıcıları tasarruf ve yatırım davranışlarına dahil ederken, yetersiz hizmet alanlar için resmi finansal sistemlerde sorunlar yaşama ihtimalini ortadan kaldırabiliyor. Quona, girişimi bu mükemmel şekilde ilerleyen yolculuğunda desteklemekten heyecan duyuyor.” dedi.

3D görüntülü görüşme kabini Google Project Starline, test kapsamını genişletiyor

Teknoloji devi Google, geçtiğimiz yıl tanıtımını gerçekleştirdiği artırılmış gerçeklik odaklı görüntülü konuşma kabini Project Starline için testlerini daha da büyük bir alana yayıyor. 3D görüntülerle oldukça gerçekçi toplantılar oluşturan kabin, erken erişim programıyla Salesforce, WeWork, T-Mobile ve Hackensack Meridian Health dahil olmak üzere çeşitli kurumsal ortakların ofislerinde kullanılacak.

Project Starline, ilk olarak Google I/O 2021’de görücüye çıktığını sizlerle aktarmıştık. Kabine giriş yapan kişiler, bir masaya oturarak karşısındaki kişinin neredeyse gerçek görüntüsüyle sohbet ettiklerini belirtiyorlar. Tanıtıldığı günden yana oldukça gizli tutulan bu proje, testlerini daha geniş kapsamlı tutarak hayatımıza kısa sürede giriş yapacak gibi görünüyor.

3D kabinler sadece Google’ın ABD’deki ofislerinde bulunuyordu. Bu kabinler, çalışanların toplantıları, işe alım oturumları ve daha fazlası etkinlikler için test edilebiliyordu. Şirket ayrıca medya, sağlık ve perakende gibi alanlarda 100’den fazla kurumsal iş ortağını ofislerinde teknolojiyi tanıtmaya ve deneyim hakkında geri bildirimde bulunmaya davet etmişti.

Yeni erken erişim programının lansmanı ile Google’ın iş ortakları, arama kabinlerini kendi ofislerinde test edebilecek. Testlerle beraber Google’a böyle bir teknolojinin gerçek dünyada nasıl kullanılacağı ve ne tür zorluklarla karşılaşılacağı hakkında değerli geri bildirimler ve bilgiler verebilecekler.

Project Starline’ı test eden kişiler, inanılmaz derecede gerçekçi ve ilk aşamalarında bile etkileyici bir teknoloji olarak nitelendirdiler.

Starline projesinde yer alan Andrew Nartker, “İletişim teknolojisinde, dünyanın herhangi bir yerinde olabilecek insanlarla daha yakın ve daha bağlantılı hissetmenizi sağlayan bir atılım yaptığımızı düşünüyoruz.” dedi.

Google, gelecek yıl erken erişim programında ortaya çıkan sonuçları teknoloji severlerle paylaşacağını açıkladı.

Yerli oyun şirketi Umuro Game, 32 milyon TL değerleme üzerinden yatırım aldı

Mobil öncelikli olarak tüm platformlara eş zamanlı olarak oyun geliştirebilen dijital oyun şirketi Umuro Game, Keiretsu Forum Türkiye melek yatırımcılarından 32 milyon TL değerleme üzerinden yatırım aldı.

20 milyondan fazla kullanıcıya sahip olan Umuro Game, aldıkları yatırımla NFT ve Blockchain tabanlı oyun projelerini hayata geçirmeyi planlıyor.

Umuro Game, geliştirdiği oyunlar ile dünya genelinde 20 milyondan fazla kullanıcıya erişerek büyümeye devam ediyor. Tüm plantformlara eş zamanlı olarak oyun geliştirebilen dijital oyun şirketi Umuro Game’in amacı tüm insanların keyifli vakit geçirmesini sağlamak. Özellikle verimlilik ve doğru zamanda, doğru yerde olabilme kabiliyeti ile ön plana çıkan Umuro Game, Keiretsu Forum Türkiye melek yatırımcılarından aldığı yatırımla hedeflerini daha da büyüterek yoluna devam edecek.

Umuro Game kurucusu Umur Burak, Umuro Game’in ticari olduğu kadar, işini tutkuyla yapma üzerine kurulmuş bir yapı olduğunu da vurgulayarak, “Bu girişimin temeli çok küçük yaşta başlayan video oyunu oynama ve geliştirme isteğinden doğdu, Umuro Game kurulmadan önce ilk oyunumu PSP platformuna 10 yaşımdayken geliştirmiştim. Şu an da 20 milyonun üzerinde kullanıcıya sahibiz ve hızla büyümeye devam ediyoruz. Yatırım sürecinde bize sağladığı destek ve yardımlarından dolayı Keiretsu Forum Türkiye’ye çok teşekkür ediyoruz.” dedi.

Yayıncılığın en az geliştirme kadar önemli olduğu bir dönemde olduğunun da altını çizen Burak, “Türkiye’deki birçok stüdyo Publisher’lara bağlı kalarak sadece Hyper-Casual oyunlar geliştirmekteydi. Şuan Hyper-Casual’in trendini kaybettiği, Publisher’ların ise birçok stüdyoyu yüz üstü bıraktığı bir dönemdeyiz. Self-Publishing’in önemini birçok stüdyo yeni anlıyor. Biz ise bu süreci çok önceden öngörerek Development ve Publishing sürecini birlikte yürüttük bu sebeple diğer stüdyoların zorlandığı bir süreçte biz daha sağlam ilerledik ve ilerlemeye de devam ediyoruz. Dijital oyunların ve yazılımların en büyük avantajı, fiziksel bir taşıma gerçekleşmeksizin bir ürünün tüm dünya genelinde satılabilir olması. Biz de Umuro Game olarak bu avantajı sonuna kadar kullanmayı amaçlıyoruz. Şuan mobil platformlarda reklam gösterimi, PC ve konsol tarafında ise ürünlerin dijital olarak satışı ile gelir elde eden bir modeli kullanmaktayız. İlerisi için ise NFT ve Blockchain tabanlı oyun projelerimizi hayata geçirmeyi planlıyoruz.” şeklinde konuştu.

Heaventures, 211 milyon TL değerleme üzerinden 26 milyon TL yatırım aldı

2023 sonuna kadar yatırım yapacağı girişimlere kaynak oluşturmak ve akıllı sermayesini büyütmek amacıyla yeni yatırımcı ortaklarını bünyesine katan Heaventures, ilk turda, 211 milyon TL değerleme üzerinden 26 milyon TL yatırım aldı.

Türkiye ve Avrupa’nın en başarılı teknoloji girişimcilerinin yanı sıra perakende, sigorta, ilaç, bankacılık gibi alanlarda üst düzey yöneticilik yapan yeni yatırımcılarının arasında; Melih Ödemiş, İbrahim Akman, Tarkan Onar, Ateş Buldur ve Emre Omacan gibi tanınmış isimler yer alıyor.

Nurettin Şendoğan, Utkan Şanda, Aylin Şahin ve Erdem Yurdanur tarafından 2021 yılında kurulan Heaventures, reel ihtiyaçlara teknoloji ve yenilikçi iş modelleri ile ölçeklenebilir çözümler getiren girişimlere, akıllı sermaye yatırımları yapıyor.

2021’de SaaS tabanlı No-Code uygulama geliştirme platformu Workiom ve Otonom müşteri deneyimi platformu Exairon’a yatırım yapan Haventures, bu yıl 3 girişimi daha bünyesine kattı. Yapay zeka uygulama geliştiricileri için No-Code görüntü işleme platformu Cameralyze, yat ve tekne kullanıcıları için pazaryeri girişimi Boatmate, dijital doküman üretimi ve biyometrik imza temelli dijital güven inşa platformu Inspakt, 2022 yılında Heaventures’ten yatırım alan girişimler oldu.

Heaventures 2022’de girişim geliştirme şirketi Heavendev’i kurarak fikir, prototip ve MVP aşamasındaki girişimlere yönelik hızlandırma programları sunmaya başladı. Heavendev ilk olarak ABD merkezli Girişimler için Online Kuruluş ve Müşavirlik Hizmetleri veren Registate ile kişiselleştirilmiş online alışveriş asistanı uygulama girişimi Andme’yi girişim geliştirme programına dahil etti.

Heaventures, ayrıca çok yakında Kemerburgaz’da açılışını yapacağı kuluçka merkezi Heavencube ile hem portföy şirketlerinin teknoloji ekiplerini hem de girişim geliştirme kapsamında birlikte çalıştığı girişimleri bir araya getirmeyi planlıyor.

Heaventures, yatırım yaptığı girişim sayısını 2023 sonuna kadar 18’e, 2024 yılı sonuna kadar 30’a çıkarmayı ve portföy değerini ise 420 milyon doların üzerine taşımayı planlıyor.

Metal-organik çerçeveleri kullanarak nanomalzemeler üreten MOF Technologies, 4.4 milyon sterlin yatırım aldı

Belfast merkezli MOF Technologies, karbon yakalama teknolojisinin kullanıma sunulmasını hızlandırmak için Seri A yatırım turunda 4.4 milyon sterlin yatırım aldı. Yatırım turu, Clean Growth Fund and Barclays liderliğinde ve Sustainable Impact Capital programı aracılığıyla daha önce ülkemizde de yatırımlarda bulunan melek yatırımcı Duran Cesur‘un katılımıyla gerçekleşti.

Queen’s University Belfast desteğiyle geliştirilen MOF Technologies, çimento fabrikalarından, çelik fabrikalarından ve atıktan gelen enerji tesislerinden kaynaklanan emisyonları azaltmak için metal-organik çerçeveleri (MOF) kullanan enerji açısından verimli bir karbon yakalama sistemi geliştirdi. Metal-organik çerçeveler, belirli gazları depolayabilen, ayırabilen ve yakalayabilen oldukça gözenekli yapıya sahip. Gıda, ilaç ve doğal gaz taşımacılığı gibi çeşitli sektörlerde de kullanılabilme ihtimali bulunuyor.

Girişimin teknolojisi amin temizleme gibi geleneksel CO2 yakalama yöntemlerinden 80 kat daha az enerji kullanıyor. MOFT ayrıca bu metal-organik çerçeveleri endüstriyel ölçekte, ucuz ve ölçeklenebilir, çevre dostu bir şekilde üretebileceğini söyledi.

MOF Technologies ortak CEO’su Conor Hamill, “Temiz teknolojide önde gelen yatırımcılarımızın istekliliği, işimize olan güvenimizi pekiştiriyor. Yatırımlar, Belfast’taki operasyonlarımızı genişletme ve yeni iş fırsatlarını güvence altına alma alanı veriyor. Geliştirdiğimiz karbon yakalama sistemi sayesinde iklim sorunlarının çözümünde önemli rol oynayabiliriz.” dedi.

Yatırımcılar arasında bulunan Türk melek yatırımcı Duran Cesur, “İlk melek yatırımında bulunduğum MOF Technologies’in katıldığım yatırım turunda Clean Growth Fund ve Barclays’den 4.4 milyon sterlin yatırım aldığını mutlulukla duyuruyorum. Metal organik çerçeveler, gaz filtreleme ve depolama için inanılmaz kapasiteye sahip bir malzeme sınıfı oluyor. MOFT, MOF uzmanlığını, özellikle yüksek baca gazı emisyonu olan çelik ve çimento gibi sektörlerde, endüstrinin karbondan arındırılmasına yardımcı olacak çok umut verici bir karbon yakalama ürünü geliştirerek gerçek hayata geçirmeye karar verdi. Conor Hamill, Jose Casaban, Moritz Bolle ve diğer kişileri bu yatırım turunu gerçekleştirdikleri için tebrik ederiz.” dedi.

Yatırımla beraber girişim, ekibini tek bir çatı altında toplamak için yeni bir ofise geçiş yapmayı ve hali hazırdaki çalışan sayısıyla beraber çalışmalarını artırmayı planlıyor.