Ana Sayfa Blog Sayfa 234

WhatsApp, iOS cihaz için video görüşmelerine picture-in-picture desteği getiriyor

Popüler mesajlaşma uygulaması WhatsApp, iOS için video görüşmeleri esnasında arka planda diğer uygulamaları çalıştırmaya yarayan picture-in-picture özelliğini kullanıma sundu. Bu sayede görüntülü konuşma yapan kişiler verimliliği artırarak aynı zamanda hem görüntülü konuşma hem de işleri devam ettirmeye yardımcı oluyor. 

Resim içinde resim (PiP) modu, kullanıcıların cihazlarını başka şekillerde kullanmaya devam ederken daha küçük bir pencerede video izlemelerine olanak tanıyor. Örneğin, çevrimiçi bir eğitim izliyorsanız veya WhatsApp Görüntülü Arama üzerinden biriyle sohbet ediyorsanız, arama oturumunuzu kesintiye uğratmadan e-postalarınız üzerinde çalışmaya veya sosyal medyada gezinmeye devam edebilirsiniz. PiP penceresi ayrıca, kullanıcının o anda yaptıklarına müdahale etmemesi için kullanıcının ihtiyaç duyduğu şekilde taşınabiliyor ve yeniden boyutlandırılabiliyor.

iOS kullanıcıları, bu özelliklerin keyfini çıkarmak için uygulamalarını en son yayınlanan V23.3.77 sürümüne güncellemeleri gerekiyor. Bu yeni WhatsApp güncellemesi, görüntülü aramalar sırasında çoklu görevleri eskisinden çok daha kolay hale getiriyor; kullanıcılar artık sesli/görüntülü sohbet yoluyla arkadaşları ve ailesiyle iletişimde kalmakla işlerini bitirmek arasında seçim yapmak zorunda kalmıyor. 

Yayınlanan yeni sürümde birçok özellik de uygulamaya geliyor. En yeni sürüm, artık belgelere alt yazı eklemeyi ve ayrıca sohbet gruplarınızın neyle ilgili olduğunu daha iyi ifade etmek için daha uzun konular ve açıklamalar eklemeyi destekliyor. Ayrıca profil fotoğrafınız ve çıkartmalarınız için kullanabileceğiniz bir avatar oluşturmak için yeni bir seçenek sunuyor. Görüntülü Aramalar yaparken kullanıcı deneyimini önemli ölçüde iyileştirecek olan WhatsApp’a kullanıcı dostu işlevsel özellikler geliyor.

Bankacılık sektörünün tecrübeli ismi Burçin Okur, Portuma ve Portoken’ın finansal operasyonlarından sorumlu yöneticisi oldu

Türkiye’nin ilk ve tek oyun içi reklamcılık şirketi ve oyunlara blockchaini entegre eden Portuma ekosistemine, bankacılık sektörünün önde gelen isimlerinden Burçin Okur “Financial Managing Partner” olarak katıldı!

Bankacılık kariyerinden sonra Peker Holding, Çiftçiler Holding de CFO/CEO ve Yönetim Kurulu Üyesi olarak görev alan Okur, son olarak Ankara Etlik, İzmir ve Kocaeli PPP Devlet Şehir Hastanelerinde Türkerler Holding’i temsilen Yönetim Kurulu Üyesi olarak çalıştı.

Burçin Okur, 1987 yılında TED Ankara Koleji’ni, 1992 yılında ise Bilkent Üniversitesi İşletme Bölümü’nü bitirdi. Koç Üniversitesinde Harvard Business School programını tamamladı.

Okur, kariyerinin büyük bir kısmını bankacılık sektöründe geçirdi.

Okur’un Körfezbank ve Sümerbank ile başlayan bankacılık kariyeri; Finansbank, HSBC bankalarında üst düzey yönetici olarak devam etti.

Okur yaratıcı fikirleri ve geniş bilgi birikimi ile hem Portuma hem de Portoken tarafında görev alacak.

Portuma ekosistemine dahil olan Okur verdiği demeçte: “Portuma ekosistemini incelediğimde hem sahip olduğu potansiyeli gördüm hem de bu projenin bir parçası olmak istedim. Ortaklarla yaptığımız görüşmeler sonucunda Portuma’nın Mart ayı itibariyle yapmaya başlayacağı atılımları ve global piyasalara açılmasını sağlayacak kriterleri belirleyerek çalışmalarımıza hemen başladık. 2023 sonuna gelmeden çok farklı bir noktada olacağımıza inanıyoruz.” dedi.

Konuyla ilgili gelişmeler oldukça sizlerle paylaşmaya devam edeceğiz

Dünyanın ilk taşınabilir hemodiyaliz cihazını geliştiren NextKidney, 11.9 milyon euro yatırım aldı

Dünyanın ilk taşınabilir hemodiyaliz cihazını geliştirmek için çalışmalar yapan NextKidney, düzenlenen Seri B turda 11.9 milyon euro yatırım aldı. Tur, daha önce sizlere paylaştığımız OnePlanetCrowd liderliğindeki 4.1 milyon euroluk turun devamı olarak Fransa ve Hollanda’daki yatırımcıların katılımıyla gerçekleşti.

Her yıl dünya çapında 2.8 milyon kişi diyaliz tedavisi görüyor. Bununla birlikte, hemodiyaliz, zaman taahhüdü ve yoğunluk açısından son derece zahmetli olduğu için böbrek hastalarının hayatını önemli ölçüde etkiliyor. Bu sorunları analiz eden girişim de çözümler üzerinde derinlemesine çalışmalar yapıyor.

Geçtiğimiz Kasım ayında sizlerle kitle fonlama yatırım turuna çıktığını paylaştığımız Nextkidney, böbrek yetmezliğinden muzdarip hastaların yaşam tarzını iyileştirmek için Hollandalı sağlık sigortası şirketleri CZZilveren KruisMenzis ve profesyonellerle iş birliği içinde hastaların bağımsız olarak diyalize girmesini sağlayan Neokidney’i geliştirdi.

Girişimin geliştirdiği çözüm, hastaların özgür bir yaşam geçirmelerini ve yaşam kalitelerinin iyileştirmeyi sağlıyor. Ayrıca daha az bakım desteği ve diyaliz sıvısı ihtiyacı sayesinde de tedavi maliyeti azalıyor. Neokidney, girişimin Lozan ve Singapur’daki laboratuvarlarında geliştiriliyor.

Halk sağlığı politikasında böbrek yetmezliğinin tedavisi giderek daha fazla önem kazanıyor. NextKidney, Neokidney ev tipi hemodiyaliz cihazının geliştirilmesiyle dünya genelindeki diyaliz hastalarının yaşam kalitesini artırmayı hedefliyor.

Hemodiyaliz, böbrekleri düzgün çalışmayan kişilerde kanı temizlemek için kullanılan bir işlem olarak açıklanıyor. Hemodiyaliz cihazları kanın verimli ve güvenli bir şekilde filtrelenmesine yardımcı oluyor.

NextKidney, yaklaşımının merkezine hastayı ve yaşam kalitesini yerleştirerek güvenli, kullanışlı ve kullanımı basit bir çözüm sağlamak için yenilikçi teknolojilerden yararlanıyor.

NextKidney CEO’su Jérôme Augustin, “Küresel diyaliz pazarındaki sürekli büyüme, insan gücü, lojistik ve hastaların yaşam kalitesi gibi güncel sorunları ele alan bir cihaz talep ediyor. Neokidney bunu, hastaların herhangi bir zamanda herhangi bir yerde diyaliz tedavilerini sıvı lojistiği veya altyapı tarafından engellenmeden gerçekleştirmesini sağlayarak, hastaların toplumla ve profesyonel yaşamlarıyla daha uzun süre bağlantıda kalmalarını sağlayarak yapıyor.” dedi. 

NextKidney, yatırımları girişimin taşınabilir cihazının klinik deneyleri için kullanacağını söylüyor.

İklim teknolojilerine odaklanan Carbon Maps, 4.3 milyon dolar yatırım aldı

Gıda endüstrisi için kapsamlı, bilime dayalı, veri odaklı bir iklim yönetimi platformu olan Carbon Maps, tohum turunda 4.3 milyon dolar yatırım aldı. Tura, Breega ve Samaipata katıldı. 

Gıda sistemimiz, dünya çapında küresel sera gazı emisyonlarına, ormansızlaşmaya ve su tüketimine neden oplan önemli faktörler arasında yer alıyor. Çiftçilerin nasıl (yalnızca neyi değil) yetiştirdiklerini hesaba katmak, tüketici ürünlerinin çevresel etkisini değerlendirmek için çok önemli oluyor. Değer zinciri boyunca bilgi ve iş birliği gerektiriyor. Carbon Maps de tam bu alanda varlığını hissettiriyor.

Patrick Asdaghi, Jérémie Wainstain ve Estelle Huynh tarafından ortaklaşa kurulan girişim, gıda zincirinin tüm aşamalarında bilime dayalı modeller kullanarak veri toplayıp analiz ederek gıda endüstrisinin çevresel ayak izini çiftçiden tüketiciye (karbon emisyonları, biyolojik çeşitlilik, su kullanımı, hayvan refahı) azaltmasına yardımcı olmayı misyon ediniyor.

Carbon Maps’in SaaS platformu, tarım-gıda endüstrisi oyuncularının, ürünlerinin ve tarımsal ham maddelerinin çevresel etkilerini hızlı, yüksek hassasiyetle değerlendirmelerini sağlıyor. Girişim, yaygın olarak kabul edilen bilimsel modellere ve çevre standartlarına (GHG Protocol, ISO 14040 ve 14044, IPCC) dayanıyor.

Girişimin kurucu ortaklarından Patrick Asdaghi, “Karbon etkisinin yanı sıra biyolojik çeşitlilik, su tüketimi ve hayvan refahını da dikkate alacak. Derecelendirmeleri oluşturmak istemiyoruz. Hesaplamalara yardımcı olan bir tür SAP gibi araçlar yaratmak istiyoruz.” dedi.

Carbon Maps, şimdiye dek gıda endüstrisindeki her bir sektörü kapsamak için tonlarca çalışma gerektireceğinden, pilot programlarda iki şirketle birlikte çalışıyor. Girişim, her bir kriterin etkisini hesaplamak için mümkün olduğu kadar çok kritere sahip modeller oluşturuyor. 

Teknoloji girişimcileri için yeni adres: İPA-İTÜ Çekirdek Girişimcilik Merkezi

“İPA-İTÜ Çekirdek Girişimcilik Merkezi” İstanbul Büyükşehir Belediyesi-İstanbul Planlama Ajansı ve İTÜ ARI Teknokent ortaklığıyla hayata geçti. Teknoloji girişimcilerini ve adaylarını destekleyecek olan “İPA-İTÜ Çekirdek Girişimcilik Merkezi”, hem girişimcilik ekosistemine hem de genç girişimcilere yeni fırsatlar sunmayı amaçlıyor.

Şişli Habitat Yeni Nesil Yaşam Merkezi içinde 2 Şubat’ta İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu tarafından açılan “İPA-İTÜ Çekirdek Girişimcilik Merkezi” girişimci gençlerin yeni çalışma, üretim ve birbirinden öğrenme mekânı, yeni adresi olacak.

İstanbul Vizyon 2050 çalışması kapsamında hayata geçecek TEKNOSEMT projesinin ilki olma özelliği taşıyan “İPA-İTÜ Çekirdek Girişimcilik Merkezi” girişimcilik ekosistemine girmek isteyen gençlerin ve halihazırda ekosistemin bir parçası olan genç girişimcilerin bu alandaki çalışmalarını destekleyecek. İPA-İTÜ Çekirdek Girişimcilik Merkezi teknolojinin gençlere ulaşması ve günlük yaşamlarının bir parçası haline gelmesi için atılan önemli adımlardan biri olma niteliği taşıyor.

1.000 metrekarelik alanı ile teknoloji girişimlerine ortak bir paylaşım ve çalışma alanı sunacak “İPA-İTÜ Çekirdek Girişimcilik Merkezi”nde; başta Akıllı Şehirler alanı olmak üzere, teknoloji ile ilgili her girişime yer var.

Bu merkezde yer almak isteyen girişimler hem İstanbul Planlama Ajansı’nın uzmanlarından destek alabilecek hem de İTÜ Çekirdek’in tüm eğitim, danışmanlık, mentorluk, laboratuvar, yatırım ve network imkanlarından faydalanabilecek. Girişimciler, İBB-İPA desteği ile şehirdeki yaşama dair herhangi bir konuda geliştirdikleri çözüm ve teknolojilerini İBB’nin ilgili birim ve iştiraklerine kolaylıkla sunabilecekler.

“Teknolojiyi semt semt gençlerle buluşturmak için bir ilk adım”

İPA-İTÜ Çekirdek Girişimcilik Merkezi açışında proje hakkında bilgi veren İstanbul Planlama Ajansı Genel Sekreteri Oktay Kargül “İstanbul Planlama Ajansı olarak hazırladığımız İstanbul Vizyon 2050 Strateji Belgesi geçtiğimiz yıl temmuz ayında İBB Başkanımız Sayın Ekrem İmamoğlu tarafından İstanbullularla paylaşılmıştı. Artık bu strateji çerçevesinde eylem planlarını ve somut projeleri çalıştığımız bir aşamadayız. Bu kapsamda İPA-İTÜ Çekirdek Girişimcilik Merkezi, çalışmalarını sürdürdüğümüz TEKNOSEMT projemizin İstanbulluların hizmetine sunulan ilk örneği olma özelliği taşıyor. Teknolojiyi semt semt gençlerle buluşturmayı hedeflediğimiz TEKNOSEMT projesi için bu merkez önemli bir adım.”

“İPA-İTÜ Çekirdek Girişimcilik Merkezi”nin ziyareti sırasında söz alan İTÜ ARI Teknokent Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Gülsün Sağlamer, bu iş birliğinin hem toplum hem de teknoloji geliştiren Türk girişimciler için büyük bir katma değer oluşturacağına inandığını belirtti. Açılışın hemen ardından Sayın İmamoğlu ile konuşan İTÜ ARI Teknokent Genel Müdürü Prof. Dr. Attila Dikbaş ise İTÜ ARI Teknokent’in, İTÜ’nün köklü geçmişini ve Cumhuriyet’in kuruluşundan itibaren üstlendiği görevi model alarak Türkiye’de teknoloji ve Ar-Ge tabanlı kalkınma seferberliğinde öncü bir rol oynadığına dikkat çekti.

WePlay girişimlerinden Apphic Games’in ilk PC oyunu Deadly Broadcast, Steam’de yayınlandı

Gazi Akyüz, Mehmet Yavuz Erdem ve Erdinç Gürbüz tarafından kurulan ve WePlay’in yatırımlarından olan Apphic Games, eş zamanlı olarak hem mobil hem de PC platformları için farklı türde oyunlar geliştiriyor. Apphic Games ekibinin PC platformları için geliştirdiği ilk oyun olan Deadly Broadcast, oyuncuların üst düzey grafikleri ve oynanış mekanikleri ile korku oyunu deneyimlerini arkadaş gruplarıyla birlikte gerçekleştirmelerine olanak sağlıyor. 

Demo versiyonu 100.000’den fazla indirilen ve erken erişim döneminde 15.000’den fazla Wishlist toplayan Deadly Broadcast, umut vadeden Steam istatistikleri ile şu an özellikle Asya ve Amerika kıtasındaki oyunculardan yoğun ilgi görüyor.

Deadly Broadcast, oyuncuların hayatta kalmayı hedefledikleri bir korku evrenini deneyimlemelerini, maksimum izleyici sayısını elde etmelerini ve arkadaşlarıyla birlikte tehlikeli ve terk edilmiş yerlerde canlı yayın yaparak bir streaming fenomeni olmalarını sağlar. 

Single Player ve 1-4 oyunculu Co-op seçeneklere sahip bir tür korku ve hayatta kalma oyunu olan Deadly Broadcast’te yapay zekaya sahip izleyici kitlesi, oyuncunun kadraja soktuğu paranormal olay ve yaratıklara gerçekçi tepkiler vererek oyun içinde yaptıkları bağış ve meydan okumalarla oyuncuyu yönlendirebiliyor. Apphic Games, oyuncuların deneyimi sürekli tazeleyebilmeleri için oyuna yeni haritalar ve yeni karakterler ekleyecek. Phasmophobia ve Devour gibi önemli rakipleri ile rekabet edecek olan Deadly Broadcast, Türk oyun ekosisteminin geliştirdiği en başarılı korku oyunlarından biri olmaya aday.

“Gelecekte Deadly Broadcast oyunu için harika planlarımız var. Yakında VR cihazlarda yayınlayacağımız Deadly Broadcast beklediğimiz gibi başarılı bir satış süreci geçirirse seri haline getirmeyi planlıyoruz.”

Apphic Games ekibi, oldukça başarılı bir geliştirme süreci geçiren Deadly Broadcast oyunu ile ilgili olarak; “Fikir aşamasından çıkış aşamasına kadar oldukça yoğun ve titiz bir süreçten geçtiğimizi söyleyebiliriz. Daha önceki korku oyunlarında bulunmayan bir temaya sahip bir oyun geliştirdiğimiz için ekip olarak çok heyecanlıyız. Gelecekte Deadly Broadcast oyunu için de harika planlarımız var. Yakında VR cihazlarda yayınlayacağımız Deadly Broadcast beklediğimiz gibi başarılı bir satış süreci geçirirse seri haline getirmeyi planlıyoruz.” şeklinde açıklamalarda bulundu.

Deadly Broadcast’i daha detaylı incelemek ve oynamak için oyunun Steam sayfasını ziyaret edebilirsiniz.

Biletinial, 2022’de 23 milyon bilet satışı ile Türkiye’nin en büyük etkinlik biletleme platformu oldu

Global pandeminin etkisi altında geçen 2021’i farklı alanlardaki etkinlikler için toplamda 6 milyon bilet satışı gerçekleştirerek kapatan Biletinial, 2022 yılında toplamda 23 milyon bilet satışına ulaşarak rekor bir büyümeye imza attı.

Biletinial CEO’su Ulaş Uslu; “Teknolojik altyapımız ve güçlü müşteri memnuniyeti deneyimimiz ile hem izleyicilere hem de partnerlerimize yüksek kaliteli hizmet sunduk. Öte yandan ön gördüğümüz gibi 2022 yılını rakiplerimizin çok üstünde biletleme sayısı ile kapadık. Öte yandan geçmiş yıllarda yaşanan pandeminin sektörümüzdeki etkisini hep birlikte aştık. Bunun sonucunda da kültür, sanat üreticilerini izleyiciler ile tekrar buluştuğunu gördük. Bu her iki durum da bizim için büyük mutluluk ve gurur sebebi.” dedi.

E-ticaret bilet kategorisinde Türkiye’de ilk sırada

Biletinial, çevrimiçi biletlemede bir önceki yıla göre yüzde 250 büyüme elde etti. Bağımsız üçüncü parti verilerine göre Biletinial, Türkiye’nin en yüksek trafiğe sahip online biletleme platformu unvanının da sahibi oldu. Biletinial.com 2022’de aylık 7,5 milyonun üzerinde tekil ziyaretçiyi ağırladı.

En büyük etkinlik kategorileri sinema, tiyatro ve müzik

Türkiye izleyicisinin genel tercihlerini incelediğimizde sinemaya gitmek tüm etkinlik türleri içinde ilk sırayı aldı. Sinema salonları, 2022 yılında 36 milyon izleyiciyi ağırlarken, bu alandaki her iki biletten biri ise Biletinial tarafından kesildi. Şirket sinemanın ardından tiyatro ve müzik kategorilerinde de önemli bir büyümeye imza atarak 2 milyondan fazla bilet satışı gerçekleştirdi.

En prestijli kurumlarının online ve gişe satışlarının alt yapısını sunuyor

Biletinial güçlü altyapısı sayesinde online biletleme alanın yanında, gişe satışlarında da Türkiye’nin en önde gelen sanat kurumlarının resmi partnerliğini üstleniyor. Biletinial’ın kurumsal ortakları içinde Devlet Tiyatroları, Devlet Opera Balesi, Atatürk Kültür Merkezi, CSO Ada, Devlet Güzel Sanatlar gibi Kültür ve Turizm Bakanlığının tüm etkinlikleri, Türkiye’deki sinema salonlarının yüzde 60’ı, voleybol müsabakaları ve Fişekhane, İstinye Art, Moda Kayıkhane gibi pek çok gözde eğlence mekânı bulunuyor.

Türkiye’nin Kültür, Sanat ve Etkinlik verisi için en güvenilir kaynak Biletinial

Biletinial’ın Türkiye’nin en yüksek sayıda biletleme yapan platformu olarak kültür, sanat alanının veri madenine sahip şirketi olarak, 2023 yılı itibari ile bu alandaki çalışmalarını düzenli olarak kamuoyu ile paylaşacağını belirten Uslu, “Türkiye’nin kültür haritasının çıkarılmasını Biletinial’ın misyonunun bir parçası olarak görüyoruz. Bu doğrultuda sahip olduğumuz bilgi birikimi ile bu alanda yapılacak yatırımlara destek sağlayacağız.” dedi.

WEVC, elektrikli eCV1 kamyon modelini tanıttı: İşte özellikleri

Watt Electric Vehicle Company (WEVC), Tesla Semi’ye rakip olacak yeni elektrikli eCV1 kamyon modelini duyurdu. Kamyon, tasarım itibariyle de rakibine oldukça benziyor.

Birleşik Krallık merkezli WEVC, elektrikli araçlarla karayolu taşımacılığı yapmayı daha yaygın hale getirmek için çalışmalar yapıyor. Henüz ağır vasıta pazarında alternatif az üretici bulunuyorken bu pazarda yer almak isteyen birçok marka bulunuyor. Bunlar arasında WEVC de yer alıyor.

Şirket tarafından geliştirilen eCV1, dikey farların yanı sıra Tesla Semi ile benzer bir yan tasarımı bünyesinde barındırıyor. Siyah ön tamponuyla da şık bir görünüm sağlıyor. Araçta ayna yerine kamera sistemi bulunuyor. Kameralar vasıtasıyla yan ve arka kısım görünürken rüzgar direncinin de azaltılarak daha az enerji tüketilmesi sağlanıyor.

WEVC eCV1, merkezi bir sürücü koltuğuna sahiptir ve toplamda en fazla üç koltuğa sahip olacak şekilde karşımıza çıkıyor. Araç içine kolay bir şekilde giriş çıkış yapılabilmesi için araç içinde tam ayakta bile durulduğu anda herhangi bir çarpmayla karşılaşılmıyor. Geliştirilen yüksek tavan, kullanıcı dostu bir yapı sunuyor. Bu sayede şehir içi teslimatlar de daha uyumlu bir yapı sergileniyor.

Şirket, eCV1’de PACES mimarisi kullanıyor. PACES mimarisi, üç farklı sürüş konfigürasyonunu (ön, arka ve dört tekerlekten çekiş) destekliyor. eCV1’deki hücreden kasaya sistem, pillerin yapıya entegre edildiğini ima ediyor. Sistem, optimize edilmiş bir sağlamlık, en aza indirilmiş ağırlık sağlar ve taşıma yükünü en üst düzeye çıkarıyor.

eCV1, tam şarjla 290 mil (467 km) menzil sağlayan 110kWh pil paketi ile geliyor. Konfigürasyonlara bağlı olarak araçlarda çeşitli farklılıklar bulunuyor. WEVC, yılda 5.000 adede kadar elektrikli kamyon modelinden üretmeyi planlıyor. eCV1’in fiyatı hakkında henüz herhangi bir bilgi bulunmuyor.

Kızılay, Deprem Bölgesinde En Yakın Kızılay Hizmet Noktası Nerede? uygulamasını başlattı

Kızılay, 11 ilde şiddetli olarak hissedilen 7.6 ve 7.7 büyüklüğündeki iki depremin ardından yaraları sarmaya devam ediyor. Kızılay, afetzedelerin hizmetlere daha hızlı ve kolay ulaşabilmesi için “Deprem bölgesinde en yakın Hizmet Noktası nerede” uygulamasını başlattı. Afetzedeler Kızılay’ın WhatsApp hattına konumlarını göndererek kendilerine en yakın hizmet noktasının konum bilgisine anında ulaşabilecek.

Kahramanmaraş’ın Pazarcık ilçesi merkezli ve Elbistan ilçesi merkezli gerçekleşen depremlerin ardından afet bölgesinde iyileştirme çalışmaları sürüyor. Depremin ardından bölgede beslenme, temel ihtiyaç maddeleri ve afetzedelere yönelik psikolojik ilk yardım faaliyetleri veren Kızılay, deprem bölgesinde çalışan afetzedelerin bu hizmetlere daha hızlı ve kolay ulaşabilmesinin de yollarını geliştiriyor.

Kızılay’ın “Deprem bölgesinde en yakın Hizmet Noktası nerede” başlığı ile kullanıma aldığı 📲 05521683086 numaralı WhatsApp hattına konumunu gönderen afetzedeler bulunduğu konuma en yakın “Kızılay ve diğer beslenme hizmeti veren kurum ve kuruluşların noktalar ile çadır kentlerin konum bilgilerini” afetzedelere anında ulaştıracak. Hat, afetzedelerden gelen konum bilgilerine en kısa sürede cevap vererek “Kızılay ve diğer hizmet noktalarının” 3 adet konum bilgisini gönderecek.

Kızılay bu uygulamaya süreç içerisinde gelişecek sosyal marketler, sağlık hizmetleri vb. kamu hizmet noktalarını da ekleyecek.

Xiaomi, MWC 2023’te CyberOne ve CyberDog robotlarını sergileyecek

Çinli teknoloji devi Xiaomi, CyberOne ve CyberDog adındaki geliştirdiği iki robotunu MWC 2023‘te teknoloji severlerle buluşturmaya hazırlanıyor. Şirketin geliştirdiği inovatif ürünler global pazarda görücüye çıkacak.

27 Şubat – 2 Mart tarihleri arasında Barcelona’da düzenlenecek olan dünyanın en büyük teknoloji fuarlarından biri olan Mobile World Congress (MWC) için geri sayım başladı. Birçok büyük marka, fuarda yeni ürünlerini, geliştirdikleri teknolojileri ve özel projelerini etkinlikte tanıtacak. Bu markalar arasında Xiaomi de bulunuyor.

Çok sayıda teknoloji şirketinin ArGe departmanlarını ilerletmek için yarıştığı robotik alanındaki rekabet oldukça ileri düzeyde oluyor. Xiaomi de MWC 2023’te dört ayaklı robot köpeği CyberDog ve insansı robotu CyberOne’ı sergileyerek fuara katılan kişileri etkilemeye hazırlanıyor. 

CyberOne robotu, bir Mi-Sense derinlik görüş modülü ile donatılıyor. Yapay zeka, etkileşim algoritmasıyla birleştirilerek robota 3 boyutlu alan algılama, bireyleri, hareketleri ve ifadeleri tanıma yeteneği veriliyor. Kendi geliştirdiği bir MiAI ortam semantik tanıma motoru ve bir MiAI vokal duygu tanımlama motoru ile CyberOne, 85 tür çevresel sesi ve 45 insan duyguları sınıflandırmasını tanıyabiliyor. Kavisli bir OLED modülüyle birleştirilmiş işlem birimleri, eş zamanlı etkileşimli bilgilerin görüntülenmesini sağlıyor.

Gücünü Nvidia’nın Jetson Xavier NX platformundan alan ve 11 yerleşik sensörle donatılmış Cyberdog, Boston Dynamics’in dört ayaklı modelinden çok daha küçük ve yaklaşık 1.540 dolar fiyatla satılıyor. Piyasaya sürüldüğü sırada CyberDog üç şekilde kontrol edilebiliyordu: cep telefonu uygulaması, sesle kontrol ve ayrı satılan bir uzaktan kumanda. Akıllı robotun daha da geliştirileceği tahmin ediliyor. 

Xiaomi, gelişmiş Spot sisteminden önemli ölçüde daha az olan bu robotlardan 1.000 adet piyasaya sürmeyi planlıyor. Bu robotların sınırlı işlevselliği ve kullanılabilirliği, şirketin henüz her eve bir Cyberdog veya CyberOne yerleştirmeye çalışmadığını gösteriyor. Xiaomi’nin odak noktası, Nvidia’nın platformu için donanım oluşturmaya ve insanlara programlama ve prototip robotik öğrenmeleri için uygun fiyatlı bir yol sağlamak oluyor.