Ana Sayfa Blog Sayfa 167

Apple, katlanabilir ekranların kendi kendini onarmasını sağlayacak bir patent aldı

Katlanabilir akıllı telefonlardaki yükselişi gören Apple, bu alanda da çalışmalarını sürdürüyor. Şirket, katlanabilir ekranların kendini onardığı yeni bir patent aldı.

Katlanır ekranlı cep telefonu pazarı son iki yılda hızlı bir büyüme kaydetti. Bununla birlikte, katlanır ekranlı cep telefonlarıyla ilgili büyük bir sorun, bu cihazların sahip olduğu belirgin kırışıklıklardır. Elbette düz ekranlar katlanmadıkları için katlanan kısımlarda çeşitli izler oluşabiliyor. Bu sorunla ilgili markalar da çeşitli çözümler geliştiriyor. Çözüm geliştiren markalar arasında Apple da yer alıyor.

Amerika Birleşik Devletleri Ticari Marka ve Patent Ofisi’nin (USPTO) web sitesinde, yeni bir patent ortaya çıktı. Apple tarafından alınan bu patentin en öne çıkan özelliği ise katlanan kısımlarda oluşan izleri kendi kendine onarabilmesi oluyor. 

Apple, ısı, ışık, elektrik akımı veya diğer dış uyaranları kullanarak katlanma izlerinin kendi kendine yok olması için yeni bir yöntem üzerinde çalışıyor. Bu teknoloji ile katlanır ekrana yanlışlıkla zarar verme riski büyük ölçüde azalıyor. 

Apple, yenilikçi ürünleriyle tanınıyor ve en son söylentiler şirketin katlanabilir telefonu hakkında geliyor. Katlanabilir iPhone ile ilgili söylentiler bir süredir ortalıkta dolaşıyor. Ortaya çıkan raporlara göre katlanabilir ekrana sahip yeni modelin bu yıl piyasaya sürüleceği iddia ediliyor.

He rne kadar bu tarz iddialar yer alsa da Apple’ın bu sene yeni katlanabilir bir model piyasaya sürmesi oldukça zor görülüyor. Karma gerçeklik gözlüğü üzerinde ciddi çalışmalar yapan şirketin WWDC 23 yerine ilerleyen bir tarihte cihazın tanıtımını yapmayı planladığı söyleniyor. Hal böyle olunca katlanabilir akıllı telefon için çalışmaların ne zaman gerçek boyutta karşımıza çıkacağı henüz bilinmiyor.

Otonom teslimat odaklı Nuro, çalışanlarının yüzde 30’unu işten çıkaracak

Otonom teslimat robotu geliştiren Nuro, işgücünde azaltma yapmaya hazırlanıyor. Girişim, çalışanlarının yüzde 30’unu (340 kişi) işten çıkarmayı planlıyor.

Nuro’nun kurucu ortakları Dave Ferguson ve Jiajun Zhu, bir blog yazısında şirketin personel sayısında azaltma yapacağını ve kaynakları ticari operasyonlardan Ar-Ge’ye kaydıracağını açıkladı. Nuro, bu yıl ticari operasyonları hızlandırma planlarını duraklatacak ve ticari stratejisinin amiral gemisi olacak şekilde tasarlanmış üçüncü nesil teslimat robotu olan Nuro aracının toplu üretimini erteleyecek.

Ferguson ve Zhu’ya göre Nuro, bu değişiklikleri yaparak iki kat daha uzun süre faaliyet gösterebilecek ve akıllı cihaza daha fazla para toplamadan üç yıl daha faaliyet göstermesi için yeterli sermaye sağlayacak.

Girişim, paket taşımacılığı yapmak için özel araçlar geliştiriyor. Geliştirilen araca herhangi bir takma isim verilmedi ve direkt olarak Nuro adıyla karşımıza çıktı. Araç kaldırımlarda değil direkt olarak normal yolda gidecek şekilde tasarlandı.

Bir önceki modele göre iki kat daha fazla kargo hacmine, özelleştirilebilir depolama alanına ve eşyaları sıcak veya soğuk tutmak için sıcaklık kontrollü bölmelere sahip olan yeni “Nuro”, otomotiv üretimi sınıfı bir araç olarak lanse ediliyor.

Nuro teslimat botu, araçla karşılaşabilecek yayalar ve bisikletliler gibi kişileri korumak için tasarlanmış güvenlik özellikleri de içeriyorr. Araç, 360 derecelik bir görünüm sağlamak için kameralar, radar, lidar ve termal kameralar dahil olmak üzere çeşitli sensör türleri ile donatılıyor. 

2.13 milyar dolar yatırım alan Nuro, bir yıl dolmadan ikinci kez maliyetleri azaltmak ve gelir elde etmek için işçilerini işten çıkarıyor. Girişim, geçtiğimiz kasım ayında işgücünün %20’sine tekabül eden 300 kişiyi işten çıkardı.

İşten çıkarılan çalışanlar 12 haftalık kıdem tazminatını alacaklar. Şirket ayrıca 30 Eylül’e kadar sağlık hizmeti verecek ve vizesi olan çalışanlara destek verecek.

Apple, uydu destekli Acil SOS özelliğini 2 ülkede daha aktif etti

Teknoloji devi Apple,  geçtiğimiz sene iPhone 14 serisiyle beraber uydu destekli Acil SOS özelliğini kullanıma sundu. Yeni haberlere göre şirketin özelliği aktif ettiği ülkeler arasına Avustralya ve Yeni Zelanda eklendi.

Uydu desteği, kullanıcıların hücresel ağ veya Wi-Fi bağlantısı olmadığında, başka herhangi bir donanım eklemesi veya ek yazılıma ihtiyaç duymadan acil durum servislerine metin mesajları göndermelerini sağlıyor. Kullanıcı, bu yeni özellikle bir acil durum servisiyle iletişime geçtiğinde, mevcut konumu ve kullanıcının yardıma ihtiyacı olduğuna dair bir mesaj göndererek durumunu belirtmesine yardımcı oluyor.

Özelliğin yalnızca gökyüzünün net bir şekilde görüldüğü ve ağaçlar, binalar vb. engellerin bulunmadığı açık alanlarda çalıştığı belirtiliyor.

Uydu destekli Acil SOS, iPhone 14 serisinde etkinleştirildikten sonra iki yıl boyunca ücretsiz bir hizmet olarak kullanılacak. Bu iki yılın hemen ardından ise kullanıcıların hizmeti kullanmaya devam etmek için aylık bir abonelik ücreti ödemesi gerekecek. Apple, ücretsiz hizmet süresi sona erdiğinde bu özellik için ne kadar ücret almayı planladığını henüz açıklamadı.

İki ülkenin daha eklenmesiyle, uydu özelliği artık 14 ülkede kullanılabiliyor. Bu ülkelerin Amerika Birleşik Devletleri, Birleşik Krallık, Avusturya, Belçika, Kanada, Fransa, Almanya, İrlanda, İtalya, Lüksemburg, Hollanda, Portekiz, Avustralya ve Yeni Zelanda olduğu biliniyor. Özelliğin ülkemizde ne zaman aktif edileceği henüz bilinmiyor.

TikTok, akıllı telefonlar için yeni widget’lar geliştirdi

Dikey video formatıyla oluşturulan içerikleri hayatımıza entegre eden TikTok, sosyal medya uygulamasının ötesine çıkmak için yeni özellikler geliştiriyor. Hem iOS hem de Android cihazlar için TikTok arama widget’ları entegre ediliyor.

Bu widget’lar, uygulamanın sadece video odaklı değil aynı zamanda bir arama motoruna dönüşmesini sağlıyor. Yeni özellik, TikTok ve Instagram gibi platformlar tarafından sunulan sürükleyici deneyimlerin geleneksel anahtar kelime tabanlı aramalar üzerinde önem kazandığı değişen çevrimiçi içerik keşfi ortamıyla uyumlu oluyor.

iPhone kullanıcıları artık TikTok deneyimlerini yeni kullanıma sunulan TikTok arama widget’ı ile geliştirebiliyor. Kullanıcılar, bu widget’ı ana ekranlarına entegre ederek TikTok’un arama işlevlerine kolayca erişebiliyor ve platformun faydasını eğlence ve sosyal etkileşimin ötesine taşıyabiliyor. Android kullanıcıları, kullanıcı deneyimini geliştirmek için tasarlanmış başka TikTok widget’ının yanı sıra TikTok arama widget’ına da erişebiliyor.

Google’ın Kıdemli Başkan Yardımcısı Prabhakar Raghavan, yeni internet kullanıcılarının değişen davranışlarının altını çizerek, onların daha sürükleyici içerik keşfetme yöntemlerine olan eğilimlerini vurguladı. Raghavan, özellikle gençlerin bilgi ararken Google gibi geleneksel arama motorlarına yönelme olasılıklarının daha düşük olduğunun altını çizdi. 

Bunun yerine, içeriği daha ilgi çekici ve etkileşimli yollarla keşfetmek ve ortaya çıkarmak için TikTok ve Instagram gibi platformlara güveniyorlar . Kullanıcı beklentilerindeki bu değişiklik, TikTok’u yeni nesil internet kullanıcılarının tercihlerini karşılayan bir arama hedefi haline getirmeye yöneltti.

Yapılan araştırmalar doğrultusunda TikTok’un etkisi, İngiltere’deki yetişkinler arasında büyüyen bir haber kaynağı olarak ortaya çıktığı için eğlencenin ötesine geçiyor. Bu bulgu, özellikle TikTok’un Çin Komünist Partisi tarafından bir propaganda aracı olarak kullanıldığına dair son iddialar ışığında milletvekilleri arasında endişelere yol açıyor.

Daha önce bildirildiği üzere, uygulama aynı iddialar ışığında Montana eyaletinde yasaklanmayla karşı karşıya kalıyor. Haber tüketiminde genişleyen rolüyle TikTok’un kamuoyu üzerindeki etkisi ve bilginin yayılması dikkatli bir şekilde ele alınmasını gerektiriyor. Tarayıcının uygulama içerisinde ne kadar kullanılacağı oldukça merak ediliyor. 

Seyahat teknolojileri geliştiren Worldia, 25 milyon euro yatırım aldı

Yolculuklar için kişiselleştirilmiş seyahat teknolojileri sunan Worldia, düzenlenen Seri B turda 25 milyon euro yatırım aldı. Banque des Territoires (Caisse des Dépôts) ve FrenchFounders tarafından yönetilen tura mevcut yatırımcılar Red River West, CapHorn ve RAISE Ventures da katıldı.

Seyahat sektörü, kişiselleştirilmiş, özelleştirilmiş ve bağlantılı seyahat deneyimlerine yönelik artan müşteri talepleriyle beraber son yıllarda bir değişim yaşıyor. Bu değişim de heyecan verici yeni teknolojik gelişmeler sunan girişimlerin önünü açıyor. Worldia da tam olarak bunu yapıyor.

2012 yılında Paris’te kurulan girişim, turistlere ve gezginlere özel geziler sunuyor. Platform, seyahat distribütörlerinin ve tedarikçilerinin seyahat sahnesinde öne çıkan benzersiz, kişiselleştirilmiş geziler sunmasını sağlıyor. Platform, 80’den fazla küresel destinasyonda geziler oluşturmayı, planlamayı ve rezerve etmeyi kolaylaştırmak için tescilli teknolojiden, bir ürün kataloğundan ve kişiye özel hizmetlerden yararlanıyor. 

Traveltech şirketi kısa süre önce platformunun yeni bir versiyonunu tamamladı. Üçüncü taraf bağlantıların  güçlendirilmesini, yapay zeka destekli yeni özellikleri, operasyon geliştirmelerini, yeni varış noktalarında hizmetleri ve daha fazlasını içeriyor.

Girişimin kurucu ortağı Grégoire Pasquet

“Bu yeni yatırım turu sayesinde seyahat endüstrisini dönüştürme ve hem seyahat profesyonelleri hem de tüketiciler için yeni olasılıkların kilidini açma misyonumuzu sürdürmekten heyecan duyuyoruz. Sektörde gerçek bir etki yaratabileceğimizden eminiz ve önümüzdeki yolculuğu dört gözle bekliyoruz.” dedi.

Fransa pazarında önemli bir oyuncu olan Worldia, Almanya, Belçika ve İspanya pazarlarına da başarılı bir şekilde genişleyip ABD’de ilk pilot uygulamasını gerçekleştirdi. Bu yeni yatırım, geliştirilen teknolojiyi Avrupa ve Kuzey Amerika’daki seyahat operatörlerine sunarak seyahat planlama, rezervasyon ve işletme için yeni olasılıkların kilidini açma planları ile ölçek büyütme için yeni bir dönemin ortaya çıkmasına yardımcı olacak.

Oppo, ekonomik zorluklar nedeniyle çip odaklı yan kuruluşu Zeku’yu kapattı

Çin merkezli teknoloji devi Oppo için işler iyi gitmiyor. Ekonomik zorluklar yaşayan şirket, çip tasarımına odaklanan yan kuruluşu Zeku‘yu kapatma kararı aldı.

Son zamanlarda Oppo, olumsuz haberlerle gündemden düşmüyor. Avrupa pazarında küçülmeyi hatta faaliyetlerini askıya almayı planlayan teknoloji devi, ekonomik belirsizlik ve sürekli yükselip düşen bir akıllı telefon pazarı karşısında çareyi çip geliştirme yan kuruluşu Zeku’nun faaliyetlerini durdurmadan yana buldu.

Bu hareket, zorlu bir endüstri ortamında gezinirken yarı iletken pazarında çalışmalar yapan diğer Çinli şirketler için endişeleri artırdı. Zeku, çekirdek uygulama işlemcileri, kısa menzilli iletişim, 5G modemler, radyo frekansı, ISP’ler ve güç yönetimi çiplerini içeren bir ürün yelpazesiyle Oppo’nun çip geliştirme çalışmalarında çok önemli bir rol oynadı.

Zeku’nun faaliyetlerine son verme kararı, küresel ekonomik belirsizlikler ve öngörülemeyen akıllı telefon pazarı gerekçe gösterilerek yapılan resmi bir açıklamayla duyuruldu. Oppo, kararın zorluğunu kabul etti. Müşterilere kaliteli ürünler ve değer sunmaya devam ederken durumu sorumlu bir şekilde yönetme taahhüdünü dile getirdi. İlk önce Oppo’nun Avrupa’dan çekileceği söylentileri bulunuyordu. Şimdi Zeku’nun operasyonlarının durdurulması daha fazla endişe uyandırıyor. 

Oppo, Çin’in en büyük akıllı telefon markalarından biri olmasına ve küresel sevkiyatlarda dördüncü sırada yer almasına rağmen sevkiyatlarında ciddi derecede düşüş yaşadı. IDC’nin verilerine göre, sevkiyatlar geçen yıl %22 düşerek toplam 103 milyon adet oldu. Şirket, bu düşüşün devam edeceğini öngörebilir ve kendisini gelecekte karşılaşacağı zorluklara hazırlamak istiyor. Finansal tasarruf, bunu yapmanın en kolay yollarından biri oluyor.

Drone ile nakliye yapmayı amaçlayan Wingcopter, 40 milyon euro yatırım aldı

Drone’lar ile nakliye ve teslimat yapmayı amaçlayan Wingcopter, 40 milyon euro yatırım aldı. Yatırım, European Investment Bank (EIB) tarafından yapıldı.

2017 yılında Tom Plümmer, Jonathan Hesselbarth ve Ansgar Kadura tarafından piyasaya sürülen Wingcopter, insansız uçak geliştiricisi, üreticisi ve operatörü olmasıyla beraber drone dağıtım hizmetleri sağlayıcısı olarak karşımıza çıkıyor. Girişim, tıbbi tedarik zincirlerinin yanı sıra paketlerin, aletlerin, yedek parçaların, gıda ve bakkaliye ürünlerinin son mil lojistiğini optimize etmeye odaklanıyor.

Girişimin geliştirdiği Wingcopter 198, uzun mesafeleri sabit kanatlı bir uçak kadar etkili ve hızlı bir şekilde, yağmurda ve şiddetli rüzgarlarda bile uçabiliyor. Ayrıca çoklu helikopter gibi dikey olarak iniş ve kalkış yapabiliyor. Girişimin geliştirdiği özel yazılım ve donanım dünya çapında geçerli patente sahip olduğu için rakiplerinden farklılaşıyor. Geliştirilen drone, maksimum 5 kg taşıma kapasitesi ve 100 km’ye varan menzil sunuyor.

Şu anda araçlarında yalnızca bataryalarla çalışan girişim, yeşil bir hidrojen enerji sistemi geliştirmek için Hamburg merkezli ZAL Center for Applied Aeronautical Research GmbH ile iş birliği yapıyor. Bu yenilikçi sistem, Wingcopter’in insansız hava araçlarının uçuş dayanıklılığını artırarak daha uzun görevler gerçekleştirmelerini mümkün kılmayı hedefliyor.

Wingcopter’in elektrikle çalışan insansız uçağı, birkaç küçük ölçekli ticari ve insani yardım projesi için mal teslim ediyor. 

Wingcopter kurucu ortağı ve CEO’su Tom Plümmer:

“European Investment Bank’e, tıbbi malzemelerden acil ihtiyaç duyulan malların drone tabanlı teslimatında global lider olma hedefimizde bize duydukları güven ve destekleri için teşekkür etmek istiyoruz.” dedi.

Yeni yatırım, girişimin yenilikçi araç çalışmalarını hızlandıracak. Anlaşma, sürdürülebilir ekonomiye geçişi destekleyen InvestEU programının bir parçası olacak.

Blog içerikleri hazırlarken dikkat edilmesi gereken unsurlar

Blog yazmak hem işletmeler hem bireyler için fikirlerini ifade etmek ve başkalarıyla bağlantı kurmak için vazgeçilmez bir araç hâline geldi. Ancak her gün milyonlarca blog içeriği yayınlanırken kalabalığın arasından sıyrılacak içerikler hazırlamak zor olabiliyor.

Okuyucularınızın ilgisini çekecek blog içerikleri yayınlamaya hazırsanız gelin İçerikmatik ile birlikte hazırladığımız blog yazmanın incelikleri içeriğine göz atalım!

Blog İçeriği Nedir?

Sitenizi geniş kitlelere duyurmanız ve böylece sitenize daha fazla ziyaretçi çekmeniz gerektiğini biliyorsunuz ama bunu nasıl yapacaksınız?

Bu aşamada devreye blog içerikleri girebilir. Blog içerikleri, bir web sitesinin blog bölümünde yayınlanan herhangi bir yazı, haber içeriği ve kılavuz formatında karşınıza çıkabilir. Nasıl yapılır kılavuzlarından liste içeriklerine, incelemelerden hikayelere kadar istediğiniz her konuda blog içeriği üretebilirsiniz.

Blog içeriklerinin en güzel yanlarından biri, kendinizi veya markanızı sektörünüzde otorite olarak konumlandırmanıza yardımcı olabilmeleridir. Bununla beraber blog içeriklerini önemli kılan birçok farklı faktör bulunur.

Blog İçerikleri Neden Önemlidir?

Bir hikaye anlatıcısı olduğunuzu ve paylaşacak harika öykülerinizin olduğunu düşünün. Hikayelerinizin anlatmaya değer olduğunu biliyorsunuz ancak insanların sizi dinlemesini nasıl sağlayacaksınız?

Blog içeriklerini büyüleyici hikayeler ve içgörülerle dolu bir kitap gibi düşünebilirsiniz. Öykülerinizi ve deneyimlerinizi paylaşarak kendinizi usta bir hikaye anlatıcısı olarak kabul ettirebilir ve sadık bir okuyucu kitlesi oluşturabilirsiniz.

Tıpkı iyi bir kitabın yazarın ün kazanmasına yardımcı olması gibi blog içerikleri de siteyi görünür kılmaya ve site trafiğini artırmaya katkıda bulunabilir. Bu amaçla blog içeriklerinizi sosyal medyada paylaşmayı da değerlendirebilirsiniz.

Bir yazarın harika bir hikaye oluşturmak için doğru kelimeleri kullanması gerektiği gibi blog içeriğinizi arama motorları için optimize etmek amacıyla doğru anahtar kelimeleri ve ifadeleri kullanmanız gerekir. Bunu yaparak arama motoru sonuç sayfalarında daha üst sıralarda yer alma şansınızı artırabilir ve sitenize daha fazla okuyucu çekebilirsiniz.

Bunun yanı sıra blog içerikleri işletmelere hedef kitleleriyle daha kişisel bir şekilde etkileşim kurma fırsatı sunar. Okuyucuların gönderilerinize yorum yapmasına izin vererek sohbet ortamı yaratabilir ve bir topluluk oluşturabilirsiniz.

Blog gönderilerinize yönelik etkileşim ve geri bildirimleri analiz ederek kitlenizin ilgi alanları ve tercihleri hakkında değerli bilgiler edinebilirsiniz. Bu, içeriklerinizi onların ihtiyaçlarını daha iyi karşılayacak ve daha fazla okuyucu ya da müşteri çekecek şekilde optimize etmenize yardımcı olabilir.

Bloglar potansiyel müşterileri çekmek ve ziyaretçileri müşteriye dönüştürmek için etkili bir yol olabilir. Onların yaşadığı sorunları ve zorlukları ele alan değerli içerikler yayınlayarak kendinizi güvenilir bir danışman gibi konumlandırabilir, onları ürün ya da hizmetlerinize yönlendirebilirsiniz.

Blog yazarak sektörünüzdeki uzmanlığınızı ve otoritenizi gösterebilirsiniz. Bilgi ve görüşlerinizi paylaşarak kendinizi bir düşünce lideri olarak konumlandırabilir ve hedef kitlenizin gözünde güven kazanabilirsiniz.

Blog İçerikleri Nasıl Oluşturulur?

Herkes blog içeriği yazabilir fakat başarılı bir blog içeriği oluşturabilmek için takip etmeniz gereken bazı önemli adımlar var.

Hedef Kitlenizi Belirleyin

Hedef kitlenizi belirlemek başarılı bir blog içeriği oluşturmak için ilk adımdır. Hedef kitleniz; “içeriğiniz, ürünleriniz veya hizmetlerinizle ilgilenme olasılığı en yüksek topluluk” olarak açıklanabilir. Hedef kitlenizde yankı uyandıran içerikler oluşturarak sitenize daha fazla okuyucu çekebilir ve dönüşümleri artırabilirsiniz.

İlgi Çekici Bir Konu ve Başlık Seçin

Hedef kitlenizle ve yaptığınız işle ilgili uyumlu bir konu seçin. Bu konu hakkında araştırma yapın ve güvenilir kaynaklardan bilgi toplayın. Böylece okuyucularınıza değerli içgörüler ve bakış açıları sunabilirsiniz. Konu seçiminin ardından okuyucuları tıklamaya teşvik edecek, ilgi çekici bir ana başlık belirleyin. 

İçeriğin Temellerini Atın

Araştırmalarınızdan yola çıkarak yazınız için bir taslak oluşturun. Bu, fikirlerinizi düzenlemenizi ve yazınızın tutarlı bir şekilde akmasını sağlar. Direkt olarak içeriği yazmaya başlamanız, kafanızın karışmasına ve üretim aşamasının verimsizleşmesine sebep olabilir.

İçeriği Geliştirin

Taslağınızı oluşturduktan sonra güçlü bir girişe, argümanlarınızı destekleyen bir akışa ve yazınızı daha ilgi çekici hâle getirecek görsellere odaklanmalısınız. Her 75-100 kelimede bir görsel içeren blog gönderilerinin diğerlerine göre iki kat daha fazla etkileşim aldığını unutmamalısınız.

İçeriği Optimize Edin

Blog içeriğini SEO uyumlu şekilde oluşturmak için anahtar kelime araştırması yapın ve bu kelimeleri özellikle başlıklarda, girişte ve sonuç kısmında kullanmaya özen gösterin. Anahtar kelimelerin gücünü hem arama motoru optimizasyonu hem konunun derinleşmesini sağlamak için kullanın.

Son Kez Gözden Geçirin

İçeriğinizi yazmayı bitirdikten sonra baştan sona gözden geçirmeniz çok önemli. Bu noktada markanızın dilini iyi yansıtıp yansıtmadığınıza dikkat edin. Ayrıca içeriği kolay okunabilirlik, akıcılık ve dil bilgisine uygunluk açısından inceleyin. 

İçeriği Yayınlayın ve Pazarlayın

İçeriğinizi okuyucularınızla buluşmaya hazır hâle getirdiğinizde yayınlayın ve hedef kitlenize tanıtmak için sosyal medyada ya da diğer kanallarda paylaşın. Unutmayın, içeriği oluşturmak kadar pazarlamak da çok önemli!

Blog İçeriği Türleri

Hedeflerinize ve hedef kitlenizin ihtiyaçlarına bağlı olarak oluşturabileceğiniz birçok farklı blog içeriği türü var. Bunlardan bazıları;

  • Nasıl Yapılır İçerikleri: Bu gönderiler bir şeyin nasıl yapılacağını adım adım anlatır. Yeni bir beceri edinmek veya bir sorunu çözmek isteyen okuyucular bu gönderiler sayesinde güvenilir bir rehber edinebilir.
  • Liste İçerikleri: Liste içerikleri; belirli bir konuyla ilgili ipuçlarının, fikirlerin veya kaynakların bir listesini sunar. Genellikle “en iyi 10 yöntem” veya “en iyi 5 strateji” formatında kurgulanır. Bu tür içerikler okuyucular arasında çok popüler olabilir.
  • Röportajlar: Bu gönderilerde sektöründe uzman olan biriyle veya ürün ya da hizmetlerden memnun bir müşteriyle yapılan röportajlar yer alabilir. Röportajlar, okuyuculara değerli bilgiler sunmanın ve markanıza güvenilirlik katmanın harika bir yolu olabilir.
  • Güncel İçerikler: Bu gönderiler, belirli bir konuya benzersiz bir bakış açısı sağlamak için güncel olaylardan veya trend konulardan yararlanır. Markanızın güncel olayları takip ettiğini göstermenin harika bir yolu olabilir.

İçerik Performans Takibi

Daha önce bir hikaye anlatıcısı olduğunuzu ve hikayelerinizi bir grup insanla paylaştığınızı varsaymıştık, şimdi o konuya dönelim. Hikaye anlatıcısı olarak anlattıklarınızın ne kadar iyi karşılandığını bilmek istersiniz. Bunun için blog içeriklerinin performansını ölçmeniz gerekir.

Blog içeriklerinin performansını takip edebileceğiniz farklı metrikler ve yollar var:

  • Trafik: Bloğunuza gelen ziyaretçi sayısını ölçer. Bloğunuzun trafiğini takip etmek ve en çok ziyaretçiyi hangi blog gönderilerinin çektiğini görmek için Google Analytics gibi analiz araçlarını kullanabilirsiniz.
  • Etkileşim: Bu metrik okuyucularınızın içeriğinizle ne kadar etkileşimde olduğunu ölçer. Ziyaretçilerin sayfada geçirdikleri süre, hemen çıkma oranı ve paylaşım gibi metriklere bakarak etkileşimi takip edebilirsiniz.
  • Dönüşüm Oranı: Ziyaretçilerinizden kaçının istenen eylemi, bir bültene kaydolmak veya bir ürün satın almak gibi, gerçekleştirdiğini ölçer. Dönüşüm oranlarını takip ederek hangi blog gönderilerinin en fazla dönüşümü sağladığını görebilir ve içerik stratejinizi buna göre optimize edebilirsiniz.
  • Arama Motoru Sıralamaları: Bu metrik, blog gönderilerinizin Google gibi arama motorlarındaki sıralamasını ölçer. İçeriklerin arama motoru sıralamalarını takip etmek ve optimizasyon fırsatlarını belirlemek için Google Search Console gibi araçları kullanabilirsiniz.
  • Backlink Sayısı: Blog içeriğinize kaç sitenin bağlantı verdiğini ölçer. Backlinkler, otorite oluşturmak ve arama motoru sıralamalarınızı iyileştirmek için önemlidir. Backlinkleri takip etmek ve bağlantı oluşturma fırsatlarını belirlemek için Ahrefs veya Semrush gibi araçları kullanabilirsiniz.

Sonuç olarak harika bir blog içeriği; detaylı araştırmalar sonucunda hazırlanır, özenle planlanan bir süreci kapsar ve daha iyiye ulaşmak için ölçümleme yapmayı gerektirir. Bu aşamada hem hedef kitleyi tanımak hem bu kitlenin ilgi alanlarına uygun içerikler üretmeye çalışmak zorlayıcı gelebilir.

Tüm bu zorlukları bir kenara bırakmak için İçerikmatik’ten destek alabilirsiniz. İçerikmatik; Blog Servisi hizmeti ile anahtar kelime araştırması, blog konularının seçilmesi, içeriklerin üretilmesi, yayınlanması ve ölçümlenmesi süreçlerini sizin için büyük bir özenle yürütüyor ve size sadece sonuçları takip etmek kalıyor. 

Siz de İçerikmatik‘in işletmenizin pazarlama stratejilerine uygun şekilde hazırlayacağı blog içerikleri ile okuyucularınızla güçlü bağlar kurabilir, dönüşümlerinizi artırabilir ve blog içeriklerinin diğer tüm faydalarından yararlanabilirsiniz.

Binance Türkiye, ilk kez Ankara’da girişimciler ile buluştu

Binance Türkiye, Ankara Teknopark’ta gerçekleşen etkinlikte girişimciler ile bir araya gelerek teknoloji, kripto, Web3 ve girişim gibi pek çok konu hakkında bilgilendirme yaptı. Etkinlikte Binance’in girişim destek programı Binance Labs hakkında katılımcılara bilgiler aktarıldı. Binance Labs’in son 3 yılda 5 kıtada, 25 ülkede 200’den fazla projeye destek sağladığı ifade edildi.

Etkinliğe online olarak katılan Binance Labs Yatırım Müdürü Alex Odagiu, Binance Labs ve Türkiye’deki projeler hakkında detaylı bilgiler aktardı. Odagiu,

“Türkiye, kripto ve blockchain alanında en aktif ülkelerden biri. Önemli bir kripto benimseyen kitlesinin yanı sıra, artan sayıda üniversite kulübü, Web3 girişimi ve blockchain geliştiricilerine sahip. Türkiye, oyun geliştirme gibi Web2 endüstrileri için de bir güç merkezi olarak kendini zaten kanıtlamış durumda. Web3’te de benzer bir kararlılığı göreceğimize inanıyoruz” dedi.

“Projelere finansal destekten daha fazlasını sunuyoruz”

Binance Labs’in Türkiye’deki projeleri hakkında geleceğe yönelik planlarını aktaran Odagiu, Binance Labs’in projelere verdiği desteklerden bahsederek;

“Binance Labs, Web3’ün Türkiye de dahil olmak üzere hem girişimler hem de yatırımcılar için yeni fırsatlar yaratma potansiyelini görüyor. Kurulan işletmelere/projelere finansal destek sağlamakla yetinmiyoruz. Aynı zamanda erken aşama projelerin kuluçkalanmasına odaklanıyoruz ve küresel kuruculara ve projelere oluşumdan teknik uygulamaya, kaynak yaratmaya ve daha fazlasına kadar kapsamlı destek sağlamayı planlıyoruz; böylece piyasadaki gerilemeden daha güçlü bir şekilde çıkabilir ve büyüyebilirler” şeklinde konuştu.

Binance Labs, Web3 alanındaki yatırımlara odaklanıyor

Binance Labs’in ekosistem için önemine vurgu yapan Odagiu, yatırımlarında 3 aşamalı bir yaklaşım benimsediklerini vurgulayarak;

“Binance Labs, Binance’in erken aşama, büyüme aşaması ve olgun aşama yatırımlarını kapsayan Web3 alanına odaklanan risk sermayesi kolu ve inkübatörüdür. Aynı zamanda yüksek potansiyelli erken aşama projeler için de bir inkübatördür. Biz uzun vadeli yatırım yapıyoruz ve yatırımlarımızda kitlesel benimsemeyi artırmak adına 3 aşamalı yaklaşım benimsiyoruz. Bunlar; 1) Temel katman olarak altyapı, L0, L1, ZK teknikleri, 2) Akıllı sözleşme cüzdanları, veri ve güvenlik araçları gibi kullanıcı katılımını sağlayan araçlar 3) Web3 oyunları, dApps, DeFi gibi son kullanıcı için kullanım örnekleri olarak hizmet veren uygulama katmanlarına odaklanmaktır” dedi.

Kolektif House, lokasyon sayısını 24’e çıkartıyor

Her ihtiyaca yönelik geliştirdiği yenilikçi çözümlerle çalışma hayatına yön veren sektörün lider markası Kolektif House, lokasyon ağını genişletmeyi sürdürüyor. 2022 yılında lokasyon sayısını 20’ye taşıyan Kolektif House’un esnek çalışma alanı sayısı bu yılın ilk çeyreği itibarıyla 24’e ulaştı.

Ankara açılımına Fonbulucu iş birliğiyle start veren Kolektif House, kısa süre sonra 1071 Ankara ve Next Level Kolektif House lokasyonlarını da açmaya hazırlanıyor.

“Pazar lideri olarak konumlanıyoruz”

Konuya ilişkin değerlendirmede bulunan Kolektif House Kurucu Ortağı ve CEO’su Ahmet Onur, şöyle konuştu:

“8 yıl önce ‘Sev, yarat, paylaş’ mottosuyla yola çıktığımız yolda bugün Türkiye’de pazar lideri olarak konumlanıyoruz. Her ihtiyaca uygun yeni nesil çalışma alanı çözümlerimizle çalışmanın geleceğine ışık tutarak sektöre öncülük ediyoruz. 1 kişiden 1000 kişilik ekiplere kadar startup ve kurumsal şirketlerin ofis çözümlerini belirlemeye stratejik perspektifle yaklaşıyoruz. Dünyada bir ilke imza atarak ‘İstediğin kadar çalış, çalıştığın kadar öde’ mottosuyla ilkini Bebek’te hayata geçirdiğimiz ‘kolektifmini’ ile ofis deneyimini A’dan Z’ye dijitalleştirirken, Kolektif Enterprise ile şirketlere terzi usulü en optimum faydayı sağlayacak ofisleri anahtar teslim hazırlayarak, uçtan uca hizmetlerimizi sürdürüyoruz. Geldiğimiz noktada 24 lokasyonda yaklaşık 80 bin metrekarelik toplam alanda 5 binden fazla firmaya hizmet veriyoruz. Kolektif House olarak iş hayatının etki alanını genişletmek ve girişimcileri doğru yatırımcılarla buluşturabilmek için var gücümüzle çalışıyoruz. Lokasyon bazlı büyümemizi sürdürürken, ekosistemde yaptığımız iş birlikleriyle etki alanımızı genişletiyoruz. Son olarak girişimcilik ekosisteminin önemli oyuncularından Mükellef ile yaptığımız güç birliği sayesinde; ofis üyeliklerimize ek olarak Türkiye, Amerika, İngiltere ve çeşitli Avrupa ülkelerinde şirket kuruluşu ve finansal çözümler de sunmaya başlayacağız. Ekosistemde değer yaratan ortaklarla iş birliklerimize yenilerini eklemeye devam edeceğiz.”

İstanbul dışındaki illere ve yurt dışı pazarlara açılacak

Son 5 yılda her yıl yaklaşık 2 kat büyüdüklerini ve hali hazırda Türkiye’deki hazır ofislerin yaklaşık yüzde 20’sine sahip olduklarını aktaran Ahmet Onur, açacaklarını yeni lokasyonlarla yakın zamanda pazar paylarını yüzde 30’a taşımayı hedeflediklerini söyledi. Bu kapsamda çalışmalarına hız kesmeden devam ettiklerini ve teknolojiye yaptıkları yatırımla lokasyonlarında üyelerine eşsiz bir deneyim sunduklarını kaydeden Ahmet Onur:

“Ankara açılımımıza Fonbulucu iş birliği ile start verdik. İş birliğimiz kapsamında inşaatına devam ettiğimiz Kolektif House 1071 Ankara lokasyonunu çok yakın zamanda açacak ve Next Level lokasyonumuz ile Ankara’da büyümemize devam edeceğiz. Kolektif House olarak Ankara’daki büyük açılışlarımızın yanı sıra farklı şehirler için de pazar araştırmamız sürüyor” dedi.