Ana Sayfa Blog Sayfa 166

Twitter’ın tepe şirket X Corp. işe alım platformu Laskie’yi satın aldı

2023 yılında Elon Musk‘ın kurduğu ve Twitter‘ın tepe şirketi konumunda bulunan X Corp. ilk satın alımını gerçekleştirdi. Şirket, işe alım platformu Laskie‘yi satın aldı.

Kısa süre önce şirketin reklamverenler nezdindeki itibarını artırmak için görevini bırakarak bir CEO atayan Musk, Twitter’ı finansal hizmetler de dahil olmak üzere yeni kullanıcıları cezbetmek için çeşitli özelliklere sahip bir “superapp” e dönüştürmeyi planladığını söyledi.

Laskie, üyelik oluşturan kişilerden toplanan verilere, bir işverenin ihtiyaçlarına ve iş tanımlarına dayalı olarak bilgi teknolojisi için iş arayanlarla işverenler arasında bağlantı kurulmasına yardımcı oluyordu. Bu sayede işverenler ve iş arayanlar arasında adeta bir köprü görevi görerek kalifiye kişilerle iş arayan şirketleri bir araya getiriyor.

Şu an itibariyle, web sitesini ziyaret ettiğinizde “Laskie platformu artık kullanılamıyor” şeklinde bir mesaj çıkıyor. Elon Musk’ın platformu, Twitter’a mı entegre edeceği yoksa bağımsız olarak farklı bir uygulama olarak ele alacağı henüz bilinmiyor.

Twitter’ın tepe şirketi X Corp. tarafından satın alınan Laskie, 6 milyon dolar yatırım alarak sağlam adımlarla ilerledi. Twitter’ın Laskie’yi ne kadara satın aldığı henüz bilinmiyor. Ortaya çıkan iddialara göre platform için yapılan ödemenin nakit ve hisse senedi aracılığıyla yapılacağı paylaşıldı.

James Webb Uzay Teleskobu, kuyruklu yıldız etrafında su buldu

James Webb Uzay Teleskobu, ana asteroit kuşağındaki bir kuyruklu yıldızın etrafındaki ilk su buharı örneğini buldu. Bu keşif, bilim adamlarının güneş sistemindeki su buzunun dağılımı hakkındaki önceki varsayımlarına meydan okuyor ve bu gök cisimlerinin doğası hakkında merak uyandıran soruları gündeme getiriyor. 

Yıllar boyunca araştırmacılar, kuyruklu yıldızların, donmuş maddeleri sürdürmek için Güneş’ten yeterince uzak olan Kuiper Kuşağı veya Oort Bulutu’nda bulunduklarında ağırlıklı olarak su buzu içereceğini tahmin ettiler. Bununla birlikte, yakın zamanda bir ana kuşak kuyruklu yıldızının etrafındaki su buharının gözlemlenmesi, bilim camiasını hayrete düşürdü. 

James Webb Uzay Teleskobu tarafından mümkün kılınan bu buluş, ana asteroit kuşağındaki kuyruklu yıldızların gerçekten de su buzu koruyabileceğine dair somut kanıtlar sağlıyor. Su buharının saptanması hayret verici bir başarı olsa da gözlenen Read adlı kuyruklu yıldızda karbondioksit (CO2) bulunmaması bilim insanlarına yeni bir bilmece sunuyor. 

Tipik olarak CO2, kuyruklu yıldızlardaki potansiyel olarak buharlaşan malzemenin yaklaşık yüzde 10’unu oluşturuyor. Ancak Webb’in cihazları Read’de herhangi bir CO2 izine rastlamadı. Araştırmacılar iki olasılık öne sürüyorlar: ya CO2 milyarlarca yılda dağıldı ya da Read, Güneş Sisteminin CO2’nin olmadığı benzersiz bir bölgesinde oluştu.

Ana kuşak kuyruklu yıldız olarak sınıflandırılan öncü cisimlerden biri olan Read, bu sınıflandırmanın oluşturulmasında çok önemli bir rol oynadı. Şimdiye kadar, ana kuşak kuyruklu yıldızların incelenmesi, onları ayrıntılı olarak inceleyebilecek enstrümantasyon eksikliği nedeniyle sınırlıydı. James Webb Uzay Teleskobu‘nun güçlü yetenekleri sonunda araştırmacıların bu büyüleyici kuyruklu yıldızların gizemlerini daha derine inmelerini sağladı.

Read’in karbondioksit eksikliğinin keşfedilmesi merak uyandıran sorular ortaya çıkarsa da, bu özelliğin Read’e özel mi yoksa ana kuşak kuyruklu yıldızları arasında yaygın mı olduğunu belirlemek için daha fazla gözlem gerekiyor. Her iki durumda da araştırma ekibinin bir üyesi olan Stefanie Milam, Read gibi kuyruklu yıldızlar hakkında daha derin içgörüler elde etmek için bir örnek toplama görevi öneriyor. 

Böyle bir görev, Güneş’ten oldukça uzak olan uzak Kuiper Kuşağı’nı veya Oort Bulutu’nu keşfetmekten çok daha uygun oluyor. Su bulunması dahilinde dünya dışı yaşam için umudun daha da artacağı ve insanlık için önemli bir adım doğacağı düşünülüyor. 

Yapay zeka ekosisteminin paydaşları, 6.TRAI Çalıştayı’nda bir araya geldi

Türkiye Yapay Zeka İnisiyatifi TRAI’nin 6 Mayıs 2017’de hayata geçirdiği ve artık gelenekselleşen TRAI Çalıştayı bu sene 6. doğum gününde, yapay zeka alanında çalışmalarını sürdüren kamu, global ve yerli teknoloji şirketlerinden yöneticiler, sivil toplum kuruluşlarından temsilciler, akademisyenler, girişimciler, teknoloji basını mensupları ve öğrencilerin oluşturduğu paydaş gruplarıyla Vizyon 2033 teması ile gerçekleşti.

Çalıştayda, yapay zeka alanında farkındalık yaratma, ekosistem geliştirme, yetkinlik geliştirilmesi, inovasyonu destekleyici projelerin yapılması gibi başlıklara yanıt vermek üzere kurulan TRAI’nin ana misyonu çerçevesinde paydaşların katkısı ve bütüncül yaklaşımla Türkiye Yapay Zeka Ekosistemi’nin gelişim süreci değerlendirildi.

Paydaşların yapay zeka konusunu nasıl ele aldıkları, gündemlerinde neler olduğu, hangi problemlerle karşılaştıkları, çözüm önerileri, ekosisteme sağladıkları katkıların neler olduğu konuşuldu. Önümüzdeki on yıl boyunca yapay zekanın ekonomi, sosyal, teknoloji, çevresel ve hukuk gibi farklı bağlamlardaki etkisi tartışılarak daha işbirlikçi, daha hızlı büyüyen bir Türkiye Yapay Zeka Ekosistemi için ihtiyaçlar ve çözüm önerileri değerlendirilerek aksiyon planları oluşturuldu.

Çalıştayda Türkiye Yapay Zeka İnisiyatifi’nin ve çalıştayın hedefleri üzerinde duran TRAI Kurucusu ve CEO’su Halil Aksu şu bilgileri aktardı: 

TRAI Çalıştayı, tüm paydaşları ortak akıl üretebilmesi için bir araya getirdiği Türkiye Yapay Zeka Ekosistemi’nin geleceği hakkında konuşmak için en iyi ortamı sağlamayı hedefleyen bir yapıya sahip. Bu yılın “Vizyon 2033” teması, yapay zeka teknolojilerinin gelecekteki gelişimine ışık tutacak önemli tartışmalara ev sahipliği yaptı. Günümüzün dünyasında artık rekabeti, kalkınmayı, gelişimi yapay zeka teknolojilerinden bağımsız düşünülemez noktaya gelindi. Hukuki, etik, sosyal, ekonomik, çevresel gibi birçok alanı kapsayan ihtiyaçların belirlenmesi ve çözüm önerilerinin getirilmesi çalıştayın bu seneki hedeflerinin bir parçası diyebiliriz. 

6.TRAI çalıştayıyla, önümüzdeki on yılda teknolojinin verimli kullanıldığı, rekabetçi, işbirlikçi, daha hızlı büyüyen bir Türkiye Yapay Zeka Ekosistemi’nin tüm paydaşlarının ortak akılla hareket ederek birlikte aksiyon alması için gerekli planlamalar yapıldı. Yapay zeka ekosisteminde globaldeki gelişimler ışığında farklı paydaşlar arasındaki işbirliklerinin artırılması konusunda TRAI önemli bir etkiye sahip.

TRAI olarak yapay zeka startuplarını yakından takip ederek, yayınladığımız Yapay Zeka Girişim Haritası ve Yapay Zeka Paydaş Haritası gibi çalışmalarla kamuyu bilgilendiriyor ve paydaşlar arasındaki işbirliğini destekliyoruz. Ayrıca yurt dışı ekosistemleri ile ilişkiler geliştirerek, hem Türkiye ekosistemini globalde anlatıyor hem de Türkiye’deki işlerin daha global hale gelmesi için işbirlikleri geliştirmeye yönelik çalışıyoruz. Yapay zekanın dahil olduğu iş dünyasının önemli problemlerinden biri olan yetkinlik gelişimi konusunda destekleyici eğitimler veriyor, şirketlerdeki farkındalığı artırmak üzere seminerler düzenliyoruz. Yapay zeka olgunluğunu anlamak, artırmak, ekosistem işbirliklerini geliştirmek isteyen kurumlara çalıştaylar düzenleyerek, yol haritaları hazırlıyor ve işbirliği geliştirebilecekleri paydaşlarla bir araya getirerek bu yolculuklarına eşlik etmeye çalışıyoruz.” 

İyi örneklerin yaygınlaştırılmasını hedefleyerek başarılı yapay zeka projelerinin, teknolojik yetkinlik olarak öne çıkan projelerin daha fazla anlatılması gerektiğini belirten Aksu, konuşmasını şöyle sürdürdü: 

“TRAI olarak yapay zeka projelerinin çeşitlenmesini, yapay zekaya olan yatırımın ve verimliliğin artırılmasını hedefliyoruz. Bu bağlamda TRAI Meetup, TR AI Week, TRAI Webinar gibi etkinlikleriyle, TRAI Blog ve TRAI Podcastlerle başarı hikayelerine yapay zekanın etkilerini ortaya koyuyor ve ekonomik olarak katkısını anlamaya ve anlatmaya destek oluyoruz. Sürdürülebilir bir kalkınma için ekosistem işbirlikleri, teknoloji yatırımları önem arz ediyor. Faydayı ve gelişimi odağına alan tüm paydaşlarımıza çalıştaya katılımları ve çalışmalarıyla yapay zeka ekosistemine katkıları için teşekkür ederiz.”

En önemli çıktılardan biri: TRAI Academy

Yapay zeka teknolojilerini kullanan farklı sektörel kurumların da yapay zeka teknolojisi üreten yerli ve global teknoloji şirketlerinin de en önemli ortak sorunu yetkin insan kaynağına ulaşabilmek. 2017 yılından beri gündeme gelen çalıştaylarda en önemli başlıklardan biri hem yeni yetenekleri ekibe dahil etmek hem de var olan yetkinlikleri geliştirmek. TRAI bu konuya hizmet etmek üzere TRAI Academy isimli eğitim akademisini kurdu. TRAI Academy’nin amacı veri bilimi ve yapay zeka alanında iş dünyası profesyonellerinin ihtiyaç duyduğu yetkinlik kazanımları için etkili verimli programlar sunmak. Amacı doğrultusunda bu alanda hem kurum içi yetkinlik gelişim programları hem de üniversite öğrencileri için bu alana özel iş hayatına hazırlık programları yürütülüyor.

Yerli girişim Chemic Medikal, kitle fonlama turunda hedefini tamamladı

Hastane, diş klinikleri ve veteriner klinikleri gibi cerrahi işlemlerin yapıldığı alanlarda indikatör stripler aracılığıyla sterilizasyonu kontrol eden Chemic Medikal, kitle fonlama turunda hedefini tamamladı. Efonla üzerinden kitle fonlama turuna çıkan girişim, %5 pay için 500 bin TL’nin üzerinde yatırım aldı.

Sterilizasyon cihazlarının uygun süre, sıcaklık ve gaz gibi etmenlerinin tam ve yeterli düzeyde etki edip etmediğini pratik bir şekilde gösteren teknolojidir. Bu indikatörler sterilizasyon türüne göre özel olarak üretilen etken maddenin renk değiştirmesi ile çalışıyor. İstenilen renk değişiminin gerçekleşmediği durumda sterilizasyon işleminin tekrar edilmesi gerekiyor. İndikatör strip kullanım kolaylığı ve yüksek doğruluk oranı sayesinde ameliyat sonrası bakteri ve virüs kaynaklı endikasyonların azaltılmasında büyük rol oynuyor.

Farklı çalışma programları kullanan sterilizasyon cihazlarının (otoklav) etkinliğini gösteren indikatör strip üretimi için fon talebinde bulunuldu. Cerrahi işlemler anında steril olduğu düşünülen aletlerin sterilizasyon onayını görsel olarak cerrahi ekibe kısa ve net bir şekilde bildiriyor. Bu sayede cerrahi işlem anında bulaşması muhtemel olan enfeksiyonların önleyici ilk adımı oluyor. Bu işlem ameliyat öncesi ve ameliyat anında etkin olan tüm sağlık personeline ekipmanların temizliği ile ilgili hayati bir bilgi veriyor.

Sağlık Bakanlığı tarafından yayınlanan verilere göre 2020 yılında toplam 3.722.218 ameliyat gerçekleştirilmiş ve 2021 yılı verisine göre ise 353 milyar 941 milyon TL sağlık harcaması yapılmış. Bu veriler bizlere sağlık sektörünün önemini bir kez daha hatırlatıyor. Her bir ameliyat öncesinde hasta üzerinde kullanılan malzemelerin steril edilmesi gerekiyor. Sterilizasyon işleminin doğruluğunun test edilebilmesi için kullanılan indikatörler operasyon sonrası oluşabilecek olumsuz durumların önüne geçilebilmesi için hayati bir rol üstleniyor.

Bu indikatörler sadece hastane ve diş hekimliği kliniklerinde değil veterinerler, estetik tıp merkezleri gibi cerrahi işlemlerin yoğun olarak yapıldığı alanlarda da kullanılıyor. İndikatörler sterilizasyon işlemi sırasında ameliyatta kullanılacak aletlerin arasına yerleştirilir işlem sonrasında indikatör türüne göre üzerinde oluşan renk değişimi sayesinde sterilizasyonun istenmeyen mikroorganizmaları öldürücü düzeyde gerçekleştiği teyit ediliyor. Eğer indikatör başarılı sonuç vermiyorsa sterilizasyon işleminin tekrarlanması gerekiyor.

Projede fonlamanın başarı ile kapanıp fon tutarı girişimci hesabına aktarıldıktan sonra 24 ile 36 ay arası kitle fonlamadaki satış tutarı üzerinden geri alım garantisi veriliyor.

Yatırımla beraber girişim, 1. yıl sonunda 43.100 kutu ve 2. yıl sonunda 86.200 kutu indikatör stripler üretmeyi planlıyor.

Eğitim teknolojilerine odaklanan Oneday, 6.2 milyon dolar yatırım aldı

Girişimcilik eğitimi için kurulan ilk platform Oneday, düzenlenen Seri A turda 6.2 milyon dolar yatırım aldı. Tur, Ananda Impact Ventures, Brighteye Ventures, Outward VC, Flint Capital ve Sparkmind.vc katılımıyla gerçekleşti.

Ranbir Arora ve Taras Polik, İngiltere’nin geleneksel yüksek öğrenim endüstrisine meydan okuyan yeni bir eğitim teknolojisi platformu Oneday’i kurdu. Kurucu ikili, giderek daha fazla insan kurumsal işler yerine girişimciliğe, serbest mesleğe ve yaratıcı ekonomiye yöneldikçe alternatif bir eğitim türüne duyulan ihtiyacı fark etti.

Girişim, platformu aracılığıyla tomurcuklanan girişimcileri modern iş ortamının zorluklarına ve fırsatlarına hazırlayan pratik, gerçek dünya deneyimi sağlamaya odaklanıyor.

Programın lansmanı, gelişen iş ortamıyla, özellikle de birçok kişinin bir sonraki sanayi devrimi olarak adlandırdığı yapay zekanın hızlı gelişimiyle uyumlu oluyor.

Oneday, yaptığı anketin, İngilizlerin yüzde 26’sından fazlasının işlerinin önümüzdeki beş ila on yıl içinde yapay zeka teknolojisinden etkileneceğini düşündüğünü ortaya koyduğunu söylüyor. Önceki veriler, yapay zekanın 300 milyon işin yerini alabileceğini tahmin ediyor.

Oneday kurucusu ve CEO’su Ranbir Arora:

“6.2 milyon dolarlık başarılı bir bağış toplamanın ardından, yeni MBA programımızı başlatmaktan büyük heyecan duyuyoruz. Bu, girişimcilik etrafında daha geniş bir eğitim sistemi oluşturmanın ilk adımı oluyor.”

Ananda Impact Ventures’tan Johannes Weber:

“Erişilebilir, pratik girişimcilik eğitimi, bireysel finansal bağımsızlığın kilidini açmanın, ekonomik büyümeyi artırmanın ve yeniliği teşvik etmenin anahtarı oluyor. Oneday ile bu fırsat herkes tarafından erişilebilir hale geliyor. Bu dönüştürücü çabaya aktif olarak dahil olmaktan mutluluk duyuyoruz.” dedi.

Girişim, aldığı yatırımı yeni akredite edilmiş MBA programını başlatmak için kullanacağını açıkladı.

Ford E-Tourneo Courier tanıtıldı: İşte aracın özellikleri

Ford, otomotiv dünyasının geleceğine öncülük eden ‘Geleceği Bugünden Yaşa’ vizyonu kapsamında Ford Otosan mühendisleri tarafından geliştirilen yeni, tam elektrikli E-Tourneo Courier‘i tanıttı. SUV’den ilham alan farklı tasarımıyla öne çıkan ve macera için tasarlanan çok amaçlı Tourneo Courier, aynı zamanda tarzıyla ve beş koltuğuyla yolculara geniş alan sunuyor.

Ford‘un çok yönlü Tourneo ailesinin elektrikli araç sahibi olmayı daha çekici ve erişilebilir hale getirmek amacıyla kapsamlı dijital deneyimler ve bağlantılı özelliklerle sunulan en yeni üyesi, gücünü rafine bir tam elektrikli aktarma organından alıyor. Pratik uzaktan yazılım güncellemeleri (OTA) de aracın kullanıcı deneyimini bağlanabilirlik teknolojileri ile daha da geliştirmeye imkân veriyor.

Ford CEO’su Jim Farley:

“E-Tourneo Courier gibi heyecan verici yeni araçlar Ford’un Avrupa’daki geleceği. Elektrikli, eğlenceli ve macera ihtiyacından besleniyor. Yeni tam elektrikli çok amaçlı aracımız, müşterilerimiz için bağlantılı, vazgeçilmez araçlar sunmak üzere yaptığımız küresel yatırımın en son göstergesi” dedi.

E-Tourneo Courier, Ford’un 2024 yılına kadar Avrupa’da sunmayı taahhüt ettiği on tam elektrikli modelden biri. 2035’te tüm araç satışlarında net sıfır emisyonu hedefleyen Ford bu kapsamda 2026 yılı sonuna kadar 2 milyondan fazla tam elektrikli aracı kullanıcılarla buluşturmak üzere küresel çapta 50 milyar dolar yatırım yapıyor.

Macera için tasarlandı

Geniş ve işlevsel bir araç yaratmak için geliştirilen E-Tourneo Courier, dinamik ve kompakt bir tasarıma sahip. Dış tasarımda kısa burun ve sade çizgiler görsel genişlik hissini ve sağlamlığı güçlendirirken, Ford’un imzası olan krom elmas ızgara ile elektrikli araçlara özgü uçtan uca farlar aracın fütüristik görünümünü tamamlıyor.

Tam elektrikli ve çok amaçlı E-Tourneo Courier, beş kişiyi ve bagajlarını konforlu bir şekilde taşıyacak şekilde geliştirildi. 60-40 oranında bölünmüş arka koltuk ve mevcut Tourneo Courier’den yüzde 44 daha büyük olan bagaj alanı pratikliği bir üst seviyeye taşıyor. Kullanıcılar ayrıca geliştirilmiş omuz ve baş mesafesinin yanı sıra yapılandırılabilir orta konsol, gizli bagaj bölmesi ve 44 litrelik bagaj dahil olmak üzere bir dizi kullanışlı saklama alanı seçeneğinden de yararlanıyor.

Araç içi dijital deneyimler ise, tam dijital gösterge paneli ile 12 inçlik geniş dokunmatik ekran aracılığıyla kontrol edilen SYNC 4 bilgi-eğlence sistemini kapsayan ‘digiboard’ gösterge paneli çevresinde toplanıyor. Tam bağlantılı kabin, kablosuz Android Auto ve Apple CarPlay entegrasyonunun yanı sıra hareket halindeyken bağlantıda kalmayı sağlamak üzere bir telefon şarj pedi sunuyor. Kablosuz yazılım güncellemeleri, servise gitmeyi gerektirmeden zaman içinde işlevselliği artırmak üzere planlanabiliyor.

E-Tourneo Courier; kontrast tavan rengi, çamurluk kemeri çıtaları ve tavan barları gibi bir dizi şık seri seçeneğiyle sunuluyor.

Tam elektrikli yeni sürüş deneyimi 

E-Tourneo Courier’in 100 kW (136 PS) gücündeki e-motoru, akıcı ve tam elektrikli yolculuk deneyimi vadederken, seçilebilir tek pedallı sürüş modu bu deneyimi daha da geliştiriyor. Sınıfının en kapsamlı gelişmiş sürücü destek sistemleri paketi ise günlük sürüş ve uzun yol seyahatlerini keyifli hale getiriyor. Sürücüler ayrıca Normal, Eko ve Kaygan sürüş modlarından birini seçebiliyor.

E-Tourneo Courier, AC’de 11kW ve DC’de 100 kW olmak üzere iki farklı şarj seçeneğiyle sunuluyor. Ford’un uçtan uca tasarladığı evde şarj çözümü, kullanışlı şarj uygulaması ve geceleri daha uygun elektrik tarifesinden yararlanmak üzere geliştirilen zamanlama özelliği ile şarj yönetimini kullanıcılar için daha kolay hale getiriyor.

AC şarj özelliğiyle 5,7 saatte yüzde 10-100 arası şarj sağlanıyor. Halka açık şarj cihazlarını içeren E-Tourneo Courier’in DC hızlı şarj özelliğiyle kullanıcılar araçlarını sadece 10 dakikada şarj edebiliyor ve 87 km menzil ekleyebiliyor, ayrıca evden uzakta hızlı bir şarja ihtiyaç duyduklarında 35 dakikadan kısa sürede yüzde 10-80 arasında şarj sağlayabiliyorlar.

Yapay zeka destekli mobil oyunlar sunan NoExit Games, 7 milyon TL hedefle kitle fonlama yatırım turuna çıktı

Game Circle Kuluçka ve Hızlandırma Merkezi‘nin kurucularından Prof. Dr. Veysi İşler‘in ortaklığı ve mentorluğunda geçtiğimiz yıl kurularak 1 yıl içerisinde 23 adet oyun üreten NoExit Games, paya dayalı kitle fonlaması sahnesine çıktı.  Hybrid-Casual kalitesinde oyunlara dünyada ilk defa üretici yapay zeka modellerini entegre ederek sektörde henüz örneği bulunmayan bir aksiyon alan NoExit Games fonbulucu platformunda çıktığı yatırım turunda şirket paylarının %8’inin arzıyla fon talep ediyor.

Yatırımın başarıyla sonuçlanması halinde ilk aşamada finans, hukuk ve insan kaynakları yönünde güçlenmeyi amaçlayan girişim şirketi, Gelecek Girişim Sermayesi Yatırım Fonu’ndan 300 bin TL, Yıldız Tekno Yıldız Tekno Girişim Sermayesi Yatırım Ortaklığı Anonim Şirketi’nden ise 75 bin dolar fon desteği alacak. Yatırım turunun başlama tarihi olan 16 Mayıs Salı günü saat 10.00 itibari ile 10 iş günü içerisinde EFT veya kredi kartı ile yapılan yatırımlarda yatırımcılara %20 fazladan pay verilecek. Fonlama 15 Temmuz 2023’e kadar devam edecek.

“Yeni gelir modelleri elde ederek yüksek değerlemelere ulaşacağız”

Yatırım turu hakkında konuşan NoExit Games Kurucu Ortağı Erol Şan Amaç:

“Büyüme potansiyeline sahip oyun geliştirici firmalardan biri olduğumuzun farkındayız.  Kitle fonlamasına çıkmamızın en önemli nedeni, yüksek oyun geliştirme maliyetlerini karşılayarak şirketimizi olabildiğince hızlı bir şekilde büyütmek ve başarılı yapay zeka entegre oyunumuzla şirket değerimizi artırmak. Bu sayede en büyük gider kalemlerimizden olan personel ve pazarlama maliyetlerini karşılayarak oyunlardan gelir elde etme sürecini hızlandırmak istiyoruz. Paya dayalı kitle fonlamasından gelen yatırım sonrası başarılı büyümeyle birlikte yatırımcıların hisselerini verimli bir şekilde değerlendirerek sonraki yatırımcılar nezdinde güven inşa edebilmeyi de arzu ediyoruz. Geliştireceğimiz yeni oyunlar için oluşturduğumuz ekosistemlerden yeni gelir modelleri elde ederek yüksek değerlemelere ulaşacağımıza eminiz” dedi.

Hızla değişen mobil oyun dünyasını yeni nesil entegrasyonlarla geliştiriyor

NoExit Games, testler sonucunda elde edilen performansa göre ölçeklenerek milyonlara ulaşan, reklam gelir modeliyle kazanç sağlayan, mobil oyunların alt türü olan Hyper-Casual türünde oyunlar geliştiriyor. Bu oyunlar; tek elle oynanan, öğrenmesi kolay ve genellikle tek mekanikten oluşan yüksek indirmelere ulaşan oyunlar. Hyper-Casual türünde çok farklı tarz ve çeşitlerde oyunlar geliştiren NoExit Games, bu tecrübesini Hybrid-Casual oyunlarda da kullanmaya başlamış durumda.

Hyper-casual, casual ve mid-core oyunların çeşitli özelliklerinin bir araya gelmesiyle doğan Hybrid-casual oyunlarda Hyper-Casual oyunlardan farklı olarak daha zengin görsel ve içeriklerle oyun içi satın alma öğeleri bulunuyor. NoExit Games, Hybrid-Casual kalitesinde oyunlara dünyada ilk defa üretici yapay zeka modellerini entegre ederek sektörde henüz örneği olmayan bir tür geliştiriyor.

Girişimin bu tabandaki ilk oyunu Painter’s Life adıyla markette yer alıyor. Planlanan oyun fikirlerinden biri olan bu oyundaki amaç; oyuncudan çok basit bir çizim alarak, o resmi yapay zeka sistemleriyle işleyip zenginleştirerek oyuncuya sanki ressam dokunuşuyla değişen etkileyici görseller sunmak. NoExit Games, hızla değişen mobil oyun dünyasına, her geçen gün çok daha fazla gelişen yapay zeka sistemlerini entegre ederek sektörde öncü olmayı ve Türkiye’den çıkmış yeni bir unicorn olmayı hedefliyor.

Avrupa Birliği, Microsoft’un Activision Blizzard’ı 68.7 milyar dolara satın almasın onay verdi

Microsoft‘un video oyun devi Activision Blizzard‘ı yaklaşık 68.7 milyar dolara satın alma teklifi, Avrupa Birliği düzenleyicileri tarafından onaylandı. Birleşik Krallık tarafından bloke edilen anlaşmada neredeyse sona gelindi.

Anlaşmanın devam etmesi için onay, Microsoft‘un bulut tabanlı oyunlara erişim konusunda taviz vermesine bağlı oluyor. Şirketin herhangi bir rakip bulut tabanlı oyun hizmetine Activision Blizzard oyunları için otomatik olarak bir lisans vermesini gerektiriyor.

Avrupa Birliği düzenleyicileri, Microsoft’un “Activision’ın oyunlarını Sony’ye dağıtmayı reddetmek için hiçbir teşviki olmayacağını” ve “Microsoft, Activision’ın oyunlarını PlayStation’dan çekmeye karar verse bile bunun konsol pazarındaki rekabete önemli ölçüde zarar vermeyeceğini” tespit etti.

Anlaşmanın bulut oyun hizmetleri aracılığıyla PC ve konsol oyunlarının dağıtımı konusundaki rekabete zarar verebileceği, akıllarda soru işareti bırakıyor. Çözüm olarak, Microsoft’un AB ülkelerindeki tüketicilere “istedikleri herhangi bir bulut oyun akış hizmeti” aracılığıyla akış yapmalarına izin verecek ücretsiz lisanslar sunması gerekecek. Bu, lisanslarına sahip oldukları tüm mevcut ve gelecekteki Activision Blizzard PC ve konsol oyunları için geçerli oluyor.

Microsoft, AB’den onay almış olsa da, İngiltere’nin Rekabet ve Piyasa Kurumu’nun (CMA) birkaç hafta önce bloke etmesi nedeniyle anlaşma şüpheli olmaya devam ediyor. Redmond merkezli teknoloji devi, İngiltere kararına agresif bir şekilde itiraz etmeyi planladığını söyledi. Güney Afrika, Brezilya, Suudi Arabistan, Şili, Sırbistan ve Japonya’daki düzenleyiciler anlaşmayı onaylarken, Çin, Güney Kore, Yeni Zelanda ve Avustralya hala anlaşmayı gözden geçiriyor.

WhatsApp, konuşma güvenliğini artırmak için Sohbet Kilidi özelliğini hayata geçirdi

Gizliliğe son derece değer verilen bir çağda WhatsApp, kullanıcılarının konuşmalarının gizliliğini sağlamak için yenilikçi yollar aramaya devam ediyor. Platform kısa süre önce Sohbet Kilidi özelliğini duyurdu.

Şirket tarafından geliştirilen hem basit hem de güçlü oluşuyla oldukça dikkat çekiyor. Kullanıcılar bir sohbeti kilitleyerek onu ana gelen kutularından gizlice kaldırıp özel bir klasöre yerleştirebiliyor. Bu klasöre erişim, yalnızca kullanıcının cihaz parolası veya parmak izi gibi biyometrik kimlik doğrulaması yoluyla veriliyor Ayrıca, kilitli sohbetlerin içerikleri bildirimlerde otomatik olarak gizlenerek kullanıcılara tam bir gönül rahatlığı sağlanıyor.

Sohbet Kilidi özelliği, telefonlarını ara sıra aile üyelerine ödünç veren veya kendilerini başka birinin cihazını geçici olarak elinde tuttuğu durumlarda bulan kişiler için özel olarak tasarlanıyor. Bir başkası telefonunuzu tutarken bir mesaj geldiğinde o anları hayal edin. Chat Lock ile özel görüşmelerinizin meraklı gözlerden gizleneceğine gönül rahatlığıyla inanabilirsiniz.

Chat Lock’u etkinleştirmek için basit adımları izlemek gerekiyor. Güvence altına almak istediğiniz bire bir veya grup sohbetinin adına dokunun ve kilitleme seçeneğini seçin. Kilitli sohbetlerinizi ortaya çıkarmak için, gelen kutunuzu yavaşça aşağı çekin ve telefon şifrenizi girin veya cihazınızın biyometrik kimlik doğrulamasını kullanın.

WhatsApp’ın kullanıcı gizliliği taahhüdü burada bitmiyor. Önümüzdeki aylarda şirket, Chat Lock için ek seçenekler sunmayı planlıyor. Bu yeni geliştirmeler, birden fazla cihazda tutarlı ve kapsamlı bir güvenlik deneyimi sağlayarak, eşlik eden cihazlardaki sohbetleri kilitleme özelliğini içerecek.

Kullanıcılar, cihazlarının oturum açması esnasında kimlik bilgilerinden ayrı, benzersiz ve farklı bir parolaya izin vererek, sohbetleri için özel parolalar oluşturma özgürlüğüne sahip olacaklar. Şirket, kısa süre önce beta kullanıcıları için de bir ‘Mesajları Düzenle’ özelliğini açıkladı. Yeni özellikler, şirketin uygulamayı kullanıcı tabanı için önemli ölçüde elden geçirmek istediğini gösteriyor.

Binance, katı kripto kuralları nedeniyle Kanada’dan ayrılıyor

Dünyanın en büyük kripto para borsalarından biri olan Binance, Kanada’daki yeni stablecoin ve yatırımcı limitleri nedeniyle Kanada pazarından çekildiğini duyurdu. Bu kararın arkasında, ülkede alınan katı kurallar yer alıyor.

Şubat ayında Canadian Securities Administrators (CSA), bölgede faaliyet gösteren kripto ticaret platformlarına kaydolmaları veya ayrılmaları için 30 gün tanıyan yeni bir kılavuz yayınladı. Kaydolmaya ve kalmaya karar veren kripto firmaları, kullanıcıların stablecoin satın almasına veya yatırmasına izin vermeden önce CSA’nın onayını almak gibi daha katı kurallara uymak zorunda kalıyor.

Binance, onay almadan önce yetkililerin durum tespiti kontrollerinden geçmek zorunda kalacak. Kripto borsası, geçtiğimiz yıllarda Kuzey Amerika’da yoğun bir inceleme altındaydı. ABD’de Adalet Bakanlığı ve Gelir İdaresi, Binance’in 2021’den beri kara para aklama planlarında kullanıldığına dair raporları inceliyor. Ayrıca, kullanıcıların Rus finans kurumlarına yönelik yaptırımları atlatmasına izin verdiği için soruşturma altında olduğu bildiriliyor. Bu yılın Mart ayında Emtia Vadeli İşlemleri Ticaret Komisyonu, Binance’i diğer şeylerin yanı sıra kayıt dışı kripto türevleri sunduğu iddiasıyla  suçladı.

Şirket, yaptığı duyuruda:

“Kanadalı kullanıcılarını korumak için diğer makul yolları araştırabildiği sürece” kararı ertelediğini söyledi.

Binance, alınan son kararlarla beraber ülkedeki operasyonlarına devam etmenin “artık savunulamaz” olduğuna karar verdi. Bu karar sonrasında diğer ülkelerin kripto para platformlarına karşı nasıl bir yol izleyeceği oldukça merak ediliyor.