Yolcuları ve taksi sürücülerini buluşturan mobil uygulama girişimi BiTaksi, karşılıklı memnuniyeti ve yolculuk kalitesini artırmaya yönelik çalışmaları kapsamında, evcil hayvanı olan kullanıcıların daha rahat taksi bulabilmesi için ‘pati taksi’ güncellemesini yayınladı.
BiTaksi’nin duyurduğu güncelleme ile kullanıcılar uygulama menüsünde Bilgilerim alanında ‘evcil hayvanım var’ seçeneği üzerinden kendisine en yakın ve uygun taksi sürücüsü ile eşleşerek evcil hayvanları ile birlikte yolculuk edebilecek. Böylelikle yolcu rahat bir şekilde taksi bulabileceği gibi, taksi geldiği anda da farklı sorunlar çıkmayacak.
7/24 çalışan müşteri hizmetleri ve sürekli yenilenen yapısıyla her geçen gün daha iyi hale gelen BiTaksi, çalışmalarına ve güncellemelerine devam edeceğini de duyurdu.
Ayrıca geçtiğimiz haftalar içerisinde BiTaksi kurucu ortağı Turancan Salur ile girişimin hikayesini anlatan bir röportaj gerçekleşmiştik. Eğer izlemek isterseniz, buradan ulaşabilirsiniz.
Türkiye’nin yüzde yüz yerli cep telefonu markası General Mobile, Tükiye’nin ilk yerli üretim logolu telefonunu üretmeye başladı. İkitelli’de, yıllık 2.5 milyon adet üretim kapasiteli yeni fabrikasında üretilen yerli üretim logolu telefonlar raflardaki yerini aldı.
Geçtiğimiz günlerde Ticaret Bakanlığı tarafından Türkiye’de üretilen tüm ürünlerin etiketlerinde, tarife ve fiyat listelerinde kolaylıkla görünebilir ve okunabilir şekilde bulunmasını zorunlu hale getirilen “yerli üretim” logosu uygulamasının hayata geçirilmesinin ardından tamamen yerli bir marka olan General Mobile, Tükiye’nin ilk yerli üretim logolu telefonunu üretmeye başladı.
33 ülkede faaliyet gösteren, inovasyon ve Ar-Ge çalışmaları ile de dikkat çeken General Mobile, kısa süre önce lansmanını yaptığı yeni yıldızı GM 9 Pro ve diğer tüm ürünlerinde yeri üretim logosu kullanacak.
Ticaret Bakanlığı’nın fiyat etiketi yönetmeliğinde yaptığı düzenleme kapsamında yerli üretim logosunun yanı sıra etiket ve listelerde ürünün üretim yeri ve ayırıcı özelliği de yer alıyor. Ayrıca tüm vergiler dahil satış fiyatı da ambalajda yer alacak.
Sırları gizli bırakmayan Secret uygulaması kurucu ortağı David Byttow 2015 yılında Snapchat için başarısızlıkla sonuçlanan Secret’ın satın alma girişimi sonrası bugün Snapchat ekibine katılacağını açıkladı. Snapchat talep edilen fiyatın çok yüksek olduğuna karar vermişti ama Byttow’un Snap’e mühendislik direktörü olarak katılmasını sağladı.
Byttow kurucusu olduğu kurumsal blog hizmeti sağlayan Bold girişimi ve kurye hizmeti sağlayan Postmates‘te mühendislik ve ürün lideri olarak görev alıyordu. Byttow, yaptığı bir paylaşımda “Son zamanlarda 300 milyon dolarlık finansman turu gerçekleştiren ve son derece karlı bir pazarda 15 aydır başarısını sürdüren Postmates sonrası yeni bir meydan okumayla NYC’de Snapchat’e katıldım. Ürünü, vizyonunu ve arkasındaki takımı seviyorum. Önümüzdeki zorluk ve fırsatlardan daha fazla mutlu olamazdım” dedi.
Secret 2014 yılında başlayan SecretWhisper, Yik Yak ve ASKfm dahil olmak üzere bir çok isimsiz kullanıcı uygulaması arasındaydı fakat siber zorbalık endişeleri nedeniyle genç kullanıcı kitlesi yerine Silikon Vadisi’nde çalışan kişilerle ilk denemeyi yapmak istediler uygulama iş yerinde kullanıldı ve çalışanlar tarafından çok sevilmiş olsa da şirket içinde kötü kullanıma alet edilmesi sorunlarıyla karşılaşan şirket 2015’te uygulama için aldığı 35 milyon dolar yatırımı yatırımcılara geri iade etti.
Aslına bakılırsa Snapchat kurucu ortakları Secret ekibiyle birlikte özel bir ekip kurmayı istiyordu ancak yatırımcıların fiyat konusundaki anlaşmazlıkları nedeniyle hayata geçirilememişti. Byttow ise yıllar sonra da olsa vizyonuna inandığı Snapchat ekibine dahil oldu.
Teknoloji markalarından Acer; Tayvanlı Yulon Group ve alt kuruluşları olan otomobil markası Luxgen ve otomotiv elektronik teçhizat sağlayıcısı HAITEC işbirliğiyle hayata geçirdiği konsept araçla yapay zeka (AI) ve otonom sürüş teknolojisine dair vizyonunu paylaştı.
Acer tarafından geliştirilen otonom sürüş sisteminin Luxgen S3 elektrikli araç platformuna uyarlanmasıyla üretilen konsept, SAE (Society of Automotive Engineers – Otomotiv Mühendisleri Topluluğu) tarafından 4. Seviye – Yüksek Otomasyon kategorisinde sınıflandırılıyor. Bu seviye, aracın herhangi bir sürücü müdahalesi olmadan karmaşık sürüş tekniklerini otonom olarak gerçekleştirebilmesi anlamına geliyor.
Acer Inc Value Lab Kıdemli Başkan Yardımcısı Edward Lin, konuyla ilgili olarak şunları söyledi: “Otomotiv ve bilgi teknolojileri endüstrisi bir paradigma dönüşümü yaşıyor. Otomasyon, bağlanabilirlik, elektrikli araçlara dönüşüm ve servisleştirme eğilimi geleceğin önde gelen akımları arasında yer alıyor. Acer olarak akıllı ulaşım çağında elektronik biletleme, akıllı park, bağlantılı araçlar ve trafik öngörüsü alanlarında sağlam bir birikime sahibiz. Kendi kendini sürebilen otonom araçlar üzerinde Yulon Group ile birlikte çalışmaktan büyük memnuniyet duyuyoruz. Yazılım, donanım ve servis alanındaki gücümüzle yapay zeka alanında geliştirdiğimiz yetenekler, Mobility as a Service (MaaS) vizyonumuzu hayata geçirmek adına bize büyük avantaj sunuyor.”
Luxgen S3 elektrikli otomobil platformu üzerine kurgulanan 4. Seviye otonom sürüş özelliğine sahip araç, Acer’ın çevresel algılama, karar verme ve kontrol özelliklerini barındıran otonom sürüş sisteminden güç alıyor. Acer’ın kurguladığı sistem, gerçek zamanlı kinematik pozisyonlama, kameralar, ışıklı radarlar, MMW radarlar, IMU (inert ölçüm ünitesi) ve ultrasonik algılayıcılardan gelen bilgileri harmanlayan algoritmaları kullanarak yapay zeka odaklı çalışıyor. Sistem ayrıca derin öğrenme teknolojisiyle yol üzerinde karşılaştığı objeleri tanımlayarak dinamik sürüş gerçekleştirebiliyor.
Acer’in otonom sürüş sistemi, dinamik sürüş sırasındaki kararlarını görüntü algılama, 3 boyutlu ışıklı radarla engelleri tespit etme, doğruluğu yüksek haritalar ve gerçek zamanlı pozisyonlamaya bağlı yapay zeka modelleri yardımıyla veriyor. Böylece direksiyon kontrolü, fren, sürüş, manevra ve park işlemlerinin tümünü gerçekleştirebiliyor. Sistem ayrıca bulut tabanlı yönetim sistemiyle aracı mobil cihazındaki uygulama yardımıyla araca ihtiyaç duyan sürücülere yönlendirebiliyor. Bulut yönetim sistemi planlama, izleme, haber verme ve raporlama yönetimiyle güvenli takip olanağı sunarken, gerektiğinde insan müdahalesine de izin veriyor.
Acer otonom sürüş sistemiyle gelecekte otonom sürüşü farklı seviyelere taşıyabilecek potansiyele sahip olmanın yanı sıra, platformu iş ortaklarına ve geliştiricilere açarak yeni nesil otonom sürüş servislerini birlikte hayata geçirmeyi planlıyor.
Tıp ve diş hekimlerine özel; tıbbi paylaşım, iletişim ve dayanışma imkânı sunarak, hekimlerin bilgiye ve tecrübeye kolay ulaşmalarını sağlayan mobil uygulama HippocrApp, kullanıma açıldı.
Ürün Kocaeli Üniversitesi Teknopark’ta KOSGEB destekli olarak geliştirildi. Onay mekanizması ile sadece hekimlerin sisteme dahil HippocrApp‘ın, dünyada en çok kullanılan yenilikçi sağlık uygulamalarından biri olması hedefleniyor.
Hekimlerin özellikle karar veremediği vakalarda, teşhis ya da tedavide zorlanılan durumlarda kendi meslektaşlarına danışarak fikir alışverişinde bulunmalarının olağan olduğunu belirten Projenin fikir kaynağı ve yöneticisi Genel Cerrah Opr. Dr. Fahri Yılmaz, “HippocrApp Türkiye ve dünyadaki bütün sağlık kurumlarında, sohbet ortamlarında kısıtlı zaman ve yetersiz verilerle yapılan ayaküstü çözümlerin yerini alacak bir uygulama. Bu sayede verileri doğru şekilde girilmiş olan hasta dosyaları aynı branş hekimleri tarafından izlenebilecek ve yorumlarla destek verilebilecek” dedi.
Canlı yayın özelliği de eklenecek
Uygulamanın IOS, web, Android ortamlarında kullanılabildiğini kaydeden Genel Cerrah Opr. Dr. Fahri Yılmaz, kısa süre içerisinde uygulamaya canlı yayın özelliğinin de ekleneceğini vurguladı. Uygulama sayesinde hekimlerin bilgiye ve tecrübeye ulaşmalarının kolay hale geleceğini bildiren Yılmaz, “Hippocrates’in ‘Primum Non Nocere’ felsefesini düstur edinerek yola çıktığımız ve hastaların mahremiyetine son derece dikkat ederek sunduğumuz uygulamamıza yakında eklenecek olan canlı yayın özelliği sayesinde, uygulamamız dünyada benzeri olmayan bir ürün haline gelecek” dedi.
Türkiye’de başladı, dünyaya yayılacak
KOSGEB destekli HippocrApp uygulamasının Kocaeli Üniversitesi Teknopark kampüsündeki etkin bir ekibin yoğun bir çabası ürünü olduğuna dikkat çeken Yılmaz, “Uygulamanın geliştirme aşamasında her branştan 100’den fazla hekimin görüşleri dikkate alındı. Başlangıçta Türkiye’de ve iOS ortamında kullanıma sunduğumuz HippocrApp uygulamasının tüm dünya hekimlerinin ilgisini çekeceğini ve dünyada en çok kullanılan yenilikçi sağlık uygulamalarından biri olacağına inanıyoruz” dedi.
Rekabet Kurumu, 4054 sayılı Kanun’un 6. maddesini ihlal edip etmediğinin tespitine yönelik olarak yürütülen soruşturma kapsamı sonucunda, vasıta satış hizmetlerine yönelik on-line platform hizmeti ve emlak satış/kiralama hizmetlerine yönelik uyguladığı aşırı fiyat politikalarından dolayı Sahibinden.com‘a 10.680.425,98 TL para cezası verdi.
Rekabet Kurumu’nun Sahibinden.com açıklaması:
Sahibinden Bilgi Teknolojileri Paz. ve Tic. A.Ş.
Yürütülen Soruşturmaya İlişkin
Nihai Kararın 4054 Sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’un
49. Maddesi Uyarınca Açıklanması
“Sahibinden Bilgi Teknolojileri Paz. ve Tic. A.Ş.’nin vasıta ve emlak satış/kiralama hizmetlerine yönelik on-line platform hizmeti pazarlarında aşırı fiyat uygulamak suretiyle 4054 sayılı Kanun’un 6. maddesini ihlal edip etmediğinin tespitine yönelik olarak yürütülen soruşturma sonucunda; toplanan tüm delil, bilgi ve belgeler, düzenlenen rapor, yazılı savunmalar ve sözlü savunma toplantısında yapılan açıklamalar değerlendirilerek, 01.10.2018 tarihinde yapılan Rekabet Kurulu toplantısında 18-36/584-285 sayı ile aşağıdaki
nihai karar alınmıştır:
Sahibinden Bilgi Teknolojileri Pazarlama ve Ticaret A.Ş.’nin, vasıta satış hizmetlerine yönelik on-line platform hizmeti ve emlak satış/kiralama hizmetlerine yönelik on-line platform hizmeti pazarlarında hâkim durumda bulunduğuna oybirliği ile,
Sahibinden Bilgi Teknolojileri Pazarlama ve Ticaret A.Ş.’nin bu pazarlarda aşırı fiyatlama yoluyla 4054 sayılı Kanun’un 6. maddesi çerçevesinde hâkim durumunu kötüye kullandığına oyçokluğu ile,
Bu nedenle, 4054 sayılı Kanun’un 16. maddesinin üçüncü fıkrası ve “Rekabeti Sınırlayıcı Anlaşma, Uyumlu Eylem ve Kararlar ile Hakim Durumun Kötüye Kullanılması Halinde Verilecek Para Cezalarına İlişkin Yönetmelik”in 5. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi ve ikinci fıkrası ile üçüncü fıkrasının (a) bendi uyarınca 2017 mali yılı sonunda oluşan ve Kurul tarafından belirlenen yıllık gayri safi geliri üzerinden,
Sahibinden Bilgi Teknolojileri Pazarlama ve Ticaret A.Ş.’ye 10.680.425,98 TL idari para cezası verilmesine oyçokluğu ile,
gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 60 gün içinde Ankara İdare Mahkemelerinde yargı
yolu açık olmak üzere, karar verilmiştir.”
Türkiye’nin en büyük anne-bebek markalarından biri olan ebebek.com, şimdi de yurtdışındaki *bebeveynlerle buluşuyor.
Halil Erdoğmuş “Ürünlerimiz artık 11 ülkede bir tıkla kapınızda olacak.”
Halil Erdoğmuş ile geçtiğimiz aylarda gerçekleştirdiğimiz röportajı buradan izleyebilirsiniz.
Bebek giyiminden, bebek bakım ürünlerine; ıslak mendillerden, beslenme ürünlerine kadar anne ve bebeğin tüm ihtiyacı ebebek.com ile artık ABD, İngiltere, Almanya, Fransa, İspanya, İtalya, Belçika, İsviçre, Danimarka, Hollanda ve Azerbaycan’da.
e-bebek.com‘a girdiğinizde sağ üst menüden teslimat ülkesi seçip, yurtdışından alışverişe başlayabiliyorsunuz.
ebebek kalitesi ve güvenini Türkiye’den yurt dışına taşıyor, yerli üretimimiz olan onlarca ürün ve markayı yurt dışında yaşayan bebeveynlerle buluşturuyor.
*Bebeveyn: Anne-bebek odaklı bir kelime olarak ebebek tarafından özel olarak üretilmiştir.
Koç Topluluğu’nun öncü bilişim şirketi KoçSistem ile The Boston Consulting Group (BCG) uzun vadeli bir iş birliği yaparak “İleri veri analitiği ve Nesnelerin İnterneti (IoT)” konularında hizmet verip, çözüm ortağı olacak yeni teknoloji şirketi KoçDigital‘i kurdu.
Türkiye’nin yanı sıra Doğu Avrupa, Bağımsız Devletler Topluluğu ve Orta Doğu gibi komşu bölgelerde de İleri Analitik, Nesnelerin İnterneti ve diğer dijital yetkinlik alanlarında önde gelen güç olmak istiyorlar.
KoçDigital’in kuruluş öyküsünü ve hedeflerini anlatan Koç Holding CEO’su Levent Çakıroğlu, “Kendi ihtiyacımızdan doğan ve dijital dönüşüm vizyonumuzun bir parçası olan KoçDigital’in hem Topluluğumuzu hem Ülkemizi yeni dijital çağa hazırlamada önemli bir rol üstleneceğine inanıyorum. Bizleri son derece heyecanlandıran yeni şirketimiz KoçDigital’in önümüzdeki 5 yılda Türkiye ekonomisine 10 milyar TL seviyesinde ekonomik değer yaratma potansiyeline sahip olduğunu hesaplıyoruz. Vizyonumuz Türkiye ile sınırlı değil. Sunacağımız hizmetleri Türkiye dışındaki coğrafyalara da taşıyarak, ülkemizin teknoloji ihracatına katkı sağlamayı hedefliyoruz. KoçDigital bünyesinde hayata geçecek akademinin de altını özellikle çizmek istiyorum. KoçDigital Akademi, ‘İleri Analitik’ ve ‘IoT’ başta olmak üzere teknoloji alanında nitelikli insan kaynağının yetişmesini sağlayacak” dedi.
BCG Orta ve Doğu Avrupa ile Orta Doğu Başkanı Christoph Schweizer: “BCG olarak Türkiye’nin potansiyeline olan güvenimiz tam”
KoçDigital vasıtasıyla; BCG’nin gerçekleştirdiği binlerce dijital projeden elde edilen küresel deneyime ve 3 binden fazla veri bilimcisi ve dijital dönüşüm uzmanına erişme imkânı da sunduklarını belirten Schweizer sözlerine şöyle devam etti: “Müşterilerimiz için sürdürülebilir bir değer üretirken, aynı zamanda KoçDigital Akademi ile kültürlerini ve organizasyonlarını da dijital dünyaya adapte etmelerini sağlayacağız.”
Bir girişimci nasıl ileri görüşlü olur merak ediyorsanız, Vital Labs örneğini model alabilirsiniz.
True Ventures ortaklarından Adam D’Augelli’nin çıkarttığı Vitality isimli uygulama giderek gelişiyor. Şirket sağlık alanında uygulamalar çıkartmaya başladıktan sonra kişisel kalp sağlığı alanında uzmanlaştı.
Vitality uygulaması, iPhone kamerası ve veri işleme özelliğine sahip grafikler sayesinde tansiyon ölçüyor. Uygulamanın amacı tansiyon ölçen dijital cihazlar arasında en başarılı kalp sağlığı ölçüm sistemi olabilmek.
Beta test sürecinde olan uygulamanın 2019’da resmi olarak piyasaya çıkması planlanıyor.
Uygulamanın kullandığı teknik fotopletismografi yöntemi olarak adlandırılıyor. Telefonun flaş ışığı açılıyor ve kişinin baş parmağı kameraya gösteriliyor, ışık parmaktan geçen kan damarlarını saptıyor ve kamera da o sırada damardan geçen kanın akış hızına göre kalp atışını ölçüyor. Kan damardan ne kadar hızlı akıyorsa kalp de o kadar hızlı atıyor anlamına geliyor. Bu teknik sayesinde nabız ölçülüyor. Uygulama saniyede 1080 p 120 kare video çekiliyor ve ilgili veriler iPhone grafikleri sayesinde yüksek çözünürlükte gerçek zamanlı olarak işleniyor
California Üniversitesi, San Francisco Sağlık Merkezi eski Direktörü Dr. Tuhin Sinha tarafından kurulan girişim şirketi hızla yoluna devam ediyor. Yıllardır uygulamanın üretilmesi için çalışan Dr. Sinha konuyla ilgili düşüncelerini şöyle ifade ediyor: “Bu projenin bu kadar çekici olmasının nedenlerinden biri de 20 yıldır bunu hayal ediyor olmam. Ailemde pek çok kişi 60 yaşından önce kalp hastalıklarından öldü.”
2015 yılında şirketin ortaklarından biri olan Sinha yeni yeni ilerlemeye başlayan girişimin değerini tam 1 milyon dolar arttırdı. 3 yıl boyunca yoğun çalışmalar yaptıktan sonra dijital kalp sağlığı uygulamaları üretmeye başladı.
Güneydoğu Asya merkezli dijital kredi kartı hizmeti sunan FinAccel büyüme hedefi ile B serisi finans turunu 30 milyon dolar yatırım ile kapattı.
Şirket kredi kartı kullanımının genellikle düşük olduğu Güneydoğu Asya’da tüketicilerin çevrimiçi ödeme yapmalarına yardımcı olmak için iki yıl önce Kredivo hizmetini başlattı temelde kredi kartı ve PayPal birleşimi şeklinde çalışan bir sistem içeriyordu ve yeni girişimleri FinAccel Güneydoğu Asya’nın en büyük ekonomik gücü olan Endonezya da faaliyet göstererek fiziksel kredi kart yerine müşterinin bankada kayıtlı olan telefon numarası ile e-ticaret sitelerinde alışveriş yapma imkanı sağlıyor. FinAccel, 30 günlük geri ödeme seçeneği ve üç, altı, 12 aylık taksit seçenekleri sunuyor.
FinAccel, Endonezya’da iki milyona yakın tüketicinin dijital kredi kartı kullandığını ve e-ticaret tarafında ise Alibaba, Shopee, unicorn Tokopedia gibi büyük isimler dahil olmak üzere 200 online satış platformu ile ortaklık kurduğunu söylüyor. Bunun yanı sıra yatırmcıları arasında da Alibaba ve SoftBank yer alıyor. Alışverişlerimizin büyük kısmını online satın alımları ile gerçekleştirdiğimizi düşündüğümüzde FinAccel pazarda boşluk oluşturan bu durum için kazançlı bir girişim yapmışa benziyor.
FinAccel kurucuları arasında olan CEO Akshay Gang TechCrunch röportajında hedeflerinin uzun yıllar kullanılacak dijital kredi kartı sistemi olduğu söyledi. Aynı zamanda pazardaki kredi açığının çok büyük olduğunu ve Batı’da uygulanan yöntemlerin Güneydoğu Asya’da işe yaramadığından bahsetti
FinAccel’ın aldığı B grubu finansman Güneydoğu Asya’da kayda değer bir yatırım ifade ediyor. Üstelik iki yıllık bir işletme için 30 milyon dolar oldukça önemli bir yatırım.