Ana Sayfa Blog Sayfa 843

Microsoft ve EY, Türkiye’nin yapay zeka haritasını çıkardı

Microsoft ve EY (Ernst & Young), Orta Doğu ve Afrika Bölgesi’ndeki şirketlerin yapay zekâ kullanımını değerlendirmek üzere hazırlanan geniş kapsamlı raporun sonuçlarını paylaştı. Stratejik önem, kullanım alanları, farkındalık ve yapılan yatırımlar açısından bakıldığında bölgesinde lider olan Türkiye, bölgede yapay zekâya en çok yatırım yapan ülke olarak öne çıktı. Raporda, Türkiye’deki şirketlerin yüzde 80’inin, yapay zekâ stratejisini doğrudan üst düzey yönetimde ele aldığı ve bölge genelindeki yüzde 28 oranına kıyasla Türkiye’deki şirketlerin yüzde 35’inin pilot yapay zekâ teknolojilerini aktif olarak kullandığı belirtildi.

Microsoft ile uluslararası denetim ve danışmanlık şirketi EY (Ernst & Young), Orta Doğu ve Afrika Bölgesi’nde yapay zekânın nerede, neden ve nasıl kullanıldığını, şirketlerinin yapay zekâ stratejilerini, yapay zekânın şirketlere ve ülkelere sunduğu katkıları ortaya koyan bir rapor hazırladı. Türkiye’nin de aralarında bulunduğu 5 ülkede faaliyet gösteren 100’den fazla şirket yöneticileriyle yapılan görüşmelerle hazırlanan “Artificial Intelligence in Middle East and Africa” raporunun Türkiye sonuçları, İstanbul’da düzenlenen basın toplantısında paylaşıldı. Microsoft Türkiye Genel Müdürü Murat Kansu ve EY Orta, Doğu, Güneydoğu Avrupa ve Orta Asya (CESA) Bölgesi, Dijital Lideri Onur Doğan’ın katılımıyla gerçekleşen toplantıda, yapay zekâ ekseninde Türkiye’nin dijital yolculuğuna ışık tutacak bilgiler, öngörüler ve fırsatlar ele alındı.

Yapay zekâda bölgenin lideri Türkiye

Türkiye, yapay zekâ olgunluğu bakımından bölgenin lider ülkesi olarak öne çıktı. Raporda, Türkiye’deki şirketlerin yüzde 80’inin yapay zekâ stratejilerini doğrudan üst düzey yönetimde ele aldığı belirtildi. Şirketlerin yüzde 25’i yapay zekâyı stratejik dijital öncelikleri arasında görürken, yüzde 60’ı ana faaliyetleri için yapay zekânın önemini kabul ediyor. Türkiye’deki şirketlerin yüzde 15’i ise yapay zekâ olgunluğu açısından kendilerini gelişmiş olarak değerlendiriyor. Bu oranlar Orta Doğu ve Afrika Bölgesi’nde ankete katılan diğer ülkelerden daha yüksek. Ülkemizdeki şirketler yapay zekâ gündemini hem teknolojik gereklilik hem de iş süreçlerini iyileştirme perspektifinden yönetiyor. Orta Doğu ve Afrika Bölgesi’nde bu anlayışı benimseyen şirketlerin oranları yüzde 43 iken Türkiye’de bu oran yüzde 55 seviyesinde.

Kansu: “Yapay zekâ teknolojilerinin merkezinde insan olmalı”

Yatırımlarında ve odaklarında birinci sırada yer alan yapay zekânın bireylere, şirketlere ve kurumlara önemli rekabet avantajları kazandırdığını belirten Microsoft Türkiye Genel Müdürü Murat Kansu, raporun sonuçlarıyla ilgili yaptığı açıklamada şunları belirtti:

“Yapay zekâ henüz gelişim safhasında olsa da, pazara sunulmuş olan ve henüz pilot olarak uygulanan yapay zekâ çözümlerini kullanan şirketlerin sayısı giderek artıyor. Türkiye’deki şirketlerin yüzde 35’i, pilot yapay zekâ teknolojilerini aktif olarak kullanıyor. EY ile gerçekleştirdiğimiz araştırmaya dâhil olan Türkiye’deki şirketlerin dijital dönüşüm yolculuklarında attıkları adımlar ve gördükleri faydalar hepimizi mutlu ediyor. Bu şirketler, gelecekte var olabilmek ve rekabette güçlenmek için yapay zekâ ile desteklenen bir dijital dönüşüm stratejisinin hayati öneme sahip olduğunu fark etmiş durumda. Yapay zekânın şirket üzerindeki etkileri konusunda iyimseriz. Bunun yanında, bazı şirketler yapay zekâ yolculuklarında daha ileride olsa da, ülke olarak yapay zekâda daha ileri olgunluk seviyelerine ulaşmak için daha iyi veri yönetimine ve şirket içi becerilerin gelişmesine ihtiyaç var. Microsoft olarak yapay zekâ stratejilerinin insanı merkeze alarak tasarlanması gerektiğine inanıyoruz. Şirketler ‘önce insan, sonra teknoloji’ anlayışını benimsediğinde, bireylerin yetenekleri daha fazla gelişiyor ve yaratıcılıkları artıyor. Yapay zekâ çözümlerimiz sayesinde ürün ve hizmetler dönüşürken çalışanlar da stratejik işlerine daha fazla zaman ayırabiliyor. Biz de böylece Türkiye’deki şirketlerin daha fazlasını başarmasına ve ülkemizin dijital dönüşümüne katkı sunuyoruz.”

Kansu, Microsoft ve EY iş birliği hakkında ise şunları söyledi: “EY (Ernst & Young) ile küresel çaptaki iş birliğimiz sayesinde, EY’nin sektörel trendler, iş süreçleri ve yeni iş modelleri konularındaki iç görü yeteneği ve deneyimi, Microsoft’un ölçeklenebilir kurumsal bulut platformu ve dijital teknolojileriyle birleşiyor. Bu destekleyici özellikler, iş performansımızı artırarak müşterilerimizin daha hızlı hareket etmesine ve sürdürülebilir değer yaratmasına yardımcı oluyor. Bu sayede çözümlerimiz, her müşterimizin özel iş hedeflerine uygun olarak hızla değer yaratıyor.”

EY Orta, Doğu, Güneydoğu Avrupa ve Orta Asya (CESA) Bölgesi, Dijital Lideri Onur Doğan ise, “Yapay zekâ, çok uzun süredir hayatımızda olan bir kavram olmasına karşın, şirketlerin yapay zekâyı dijital dönüşüm gündemlerinin üst sıralarına alması ile birlikte küresel dijitalleşme yolculuğunun son yıllarda en ayrılmaz bir parçası haline geldi. EY (Ernst & Young) olarak; Microsoft ile gerçekleştirdiğimiz bu çalışmamızla Türkiye’nin önde gelen şirketlerinin yapay zekâ yaklaşımını, karşılaştıkları zorlukları ve yapay zekânın şirketlerin işleyişini gelecekte nasıl değiştireceğine dair öngörüleri ortaya koyuyoruz. Yaptığımız görüşmelerde birçok şirketin yapısını yapay zekâya göre pozisyonlandırdığını gözlemledik. Rapor sonuçlarında ayrıca yapay zekânın üst yönetim gündeminde önemli bir konuma ulaştığını gördük, ancak bu gündemin sahadaki öneminin üst yönetimin gündeminde olduğu kadar yüksek olmadığını da gözlemledik. Bu durum yapay zekâ stratejilerinin yukarıdan aşağıya yönetilmesine yol açıyor. Unutulmamalıdır ki; olgunluk analizlerinde üst sıralarda yer alan şirketler hem yönetim seviyesinde hem de sahada yapay zekâyı sahipleniyorlar.

Şirketlerin yapay zekâ konusunda karşılaştıkları belirli zorlukları ortaya koyan raporumuzda; ankete katılan şirketlerin tamamına yakınında bu yolculuğu tek başına gerçekleştirmenin ne kadar zorlu olacağı görüşünün hâkim olduğu ve şimdiden farklı iş ortaklıkları ile ilerledikleri ifade ediliyor. Kimi şirket yapay zekâyı çözümlerin parçası ve teknolojik bir unsur olarak görürken, kimi ise yeni hizmetler sunmak, operasyonlarını verimli hale getirmek ve müşterileri ile daha etkili iletişim kurmak için kullanıyor. Yine şirketlerin tamamına yakını ise yapay zekâ ile birlikte temel hizmetlerinin değişmeyeceğini öngörüyor. Şirketlerin çoğunluğu mevcut iş yapış biçimlerinin etkileneceğini belirtirken, farklı ürün ve hizmetler sunmak için yapay zekânın kullanılacağını öngören şirket sayısının da azımsanmayacak seviyede olduğu görülüyor’.

Yapay zekâda 8 olgunluk kriteri

Türkiye’de yapay zekâ, en çok tahminleme, otomasyon, iç görü oluşturma, hizmetlerin kişiselleştirilmesi ve önlem alma yeteneklerine sahip olmak için kullanılıyor. Şirketler, kullanım yoğunluğuna göre, en çok makine öğreniminden faydalanıyor. Makine öğreniminden faydalanma oranı Orta Doğu ve Afrika Bölgesi’nde %61 iken Türkiye’de %85 civarında. Operasyonlarına yapay zekâyı entegre eden Türkiye’deki şirketlerin %80’i etkili faydalar bekliyor. Yapay zekânın sunduğu faydaların başında operasyonların optimizasyonu, ürün ve hizmetlerin dijital dönüşümü, çalışanların güçlenmesi ve müşterilere daha yakın olmak geliyor.

Raporda, şirketlerin yapay zekâ olgunlukları 8 yetenek çerçevesinde ele alındı. Bu yetenekler, İleri Analitik, Veri Yönetimi, Yapay Zekâ Liderliği, Açık Kültür, Yeni Teknolojiler, Çevik Geliştirme, Üçüncü Taraflarla İş Birliği ve Duygusal Zekâ olarak sıralanıyor. Bu yetenekler konusunda Türkiye, araştırmaya katılan şirketler tarafından yapay zekâda en önemli iki yetenek olarak kabul edilen ileri analitikte 5 üzerinden 3,4 ve veri yönetiminde 5 üzerinden 3,6 ile en yüksek puanlara sahip ülke oldu. Türkiye’deki şirketlerin yapay zekâya duygusal zekâ ekleme yetkinliği, 5 üzerinden 2,6 puanla diğer ülkeler arasında en düşük sırada yer aldı.

Yapay zekâdan en yüksek faydayı görmeyi bekleyen sektörlerin başında ise Bilgi ve İletişim Teknolojileri, Medya ve Finansal Hizmetler geliyor ve sıralama, Sağlık, Üretim ve Kaynaklar, Profesyonel Hizmetler, Perakende, Altyapı ve Taşımacılık sektörleriyle devam ediyor. Akıllı robotlar, derin öğrenme, metin analizi, görsel ajanlar, doğal dil işleme, konuşma algılama, biyometri ve bilgisayar görüntüsü, yapay zekâdan en çok faydalanan teknolojiler arasında yer alıyor.

Türkiye’den rapora katılan, Microsoft yapay zekâ çözümleri kullanan şirketler arasında Tüpraş, Opet, THY, Arçelik, Allianz Türkiye, Setur, Jolly Tour, Migros, CarrefourSA, Teknosa, TEB, Vakıf Emeklilik, Yapı Kredi Bankası ve BKM bulunuyor.

Radore’nin yeni genel müdürü Barbaros Özdemir oldu

Türkiye’nin önde gelen telekomünikasyon ve bilişim teknolojileri şirketlerinde uzun yıllar yöneticilik yapan Barbaros Özdemir, Türkiye’nin en hızlı büyüyen bağımsız veri merkezlerinden biri olan Radore’nin yeni genel müdürü oldu.

Üstlendiği yeni görev ile Radore’nin konumunu çok daha ileriye taşımaya ve sektöre değer katmaya odaklanacağını belirten Barbaros Özdemir, yüksek potansiyel ve çevik yapıya sahip bir şirket olan Radore’deki yeni görevi için son derece gururlu ve heyecanlı olduğunu aktardı.

Özdemir, küresel ve yerel pazarda bugüne kadar kazandığı tüm tecrübesiyle, Radore’nin önünde sayısız yeni fırsatlar olduğunu vurguladı. Ayrıca Radore’nin ortaya koyacağı yerel rekabet gücü ile Türkiye pazarında önemli oranda farklılaşacağının altını çizdi. Özdemir, tamamen yerli sermayeye sahip bir yüksek teknoloji şirketi olarak, sektöre sunacakları yeni servisler ve stratejileri sayesinde, önümüzdeki dönemde küresel oyuncularla rekabeti hedeflediklerini belirtti.

Aralık 2007’den bu yana Turkcell Superonline Genel Müdür Yardımcılığı, Turkcell Kurumsal Satışlar Direktörlüğü ve Lifecell Ventures & Turkcell Europe Genel Müdürlüğü pozisyonlarında görev alan Özdemir, iş hayatına başladığı 1990 yılından itibaren, HP Hewlett Packard Türkiye, Borusan Telekom gibi sektör lideri şirketlerde görevler almıştır.

Dijital dönüşüm, pazarlama ve satış liderliği rollerinde 29 yıllık iş tecrübesine sahip olan Özdemir, IMD Business School Uluslararası Liderler Programı üyesidir.

Haziran ayı itibarıyla Radore Veri Merkezi Genel Müdürü olarak görev yapmaya başlayan Barbaros Özdemir, yeni görevi ile Radore’nin yönetim, vizyon ve stratejilerine odaklanacak.

Google’da çalışırken bir sorunu keşfetti ve Price&me’yi kurarak 1 milyon TL yatırım aldı

Fincube’ün ilk dönem girişimlerinden ve bizim de yakından takip ettiğimiz Price&me, ilk yatırımını egirişim aracılığıyla duyurdu.

Price&me alışveriş anlarında yaşanan zaman kaybını önlemek ve daha uyguna ürün satın alabilmenizi sağlamak için Metin Serhat Atayeter tarafından hayata geçirilmiş bir girişim. Sizlere girişimle ilgili detayları geçtiğimiz günlerde paylaşmıştık.

Şimdi ise yeni aldığımız bilgilere göre price&me; Ömer Erkmen, Hande Enes, Abdulkadir Özbek, Abdullah Kırkıncıoğlu, Murat Özcan, Erim Taylanlar’ın katıldığı turda 1 milyon TL yatırım aldı. Aldığı bu yatırımı ürünü geliştirmek ve global pazara açılma aşamasında AR-GE için kullanacak.

Sorunu keşfetti, 8 yıllık işi Google’ı bıraktı!

Öncelikle girişimci olmak için Google bile bırakılır mı diye soruyorsanız, evet işte canlı örnek, bırakılıyormuş.

Başlıkta da dile getirdiğimiz Metin Serhat, 8 yıllık işi Google’dan ayrılarak bu girişimi kurdu. Google’da çalıştığı süre içerisinde belki de gördüğü en büyük sorunlardan birine çözüm üretti. İnsanlar bir ürün satın almadan önce İnternet üzerinde yaklaşık 5 saat zaman harcıyormuş. En uygun fiyatlı ve kaliteli ürünü bulmak, zamanı kısıtlı olanlar için bazen bir eziyet haline dönüşüyor ve daha uygunu varken pahalısını satın alabiliyoruz. Bunun en büyük nedenlerinden biri, gizli indirimleri görememek! Google’da çalışan girişimci, kullanıcıların alışveriş anlarındaki zaman harcama sorununu gördü ve iyi bir iş planı ile kolları sıvadı.

Örnek vermek gerekirse; Bir ürün bir sitede 350 TL iken başka bir sitede 330 lira olabiliyor. Ancak 350 TL olan sitede belki de ilk alışverişe özel 50 TL indirim var veya X kredi kartına özel bir indirimi mevcut. Bu detayları görmek gerçek anlamda çok zor ya da fazladan saatlerinizi bunu bulmak için harcamanız gerekiyor. Dolayısıyla Price&me, bu görünmeyen gizli indirimleri sizin için saniyeler içerisinde bularak önünüze çıkarıyor, hatta isterseniz o sitede üyeliğiniz varsa sepetinize de ekleyebiliyor.

Metin Serhat’a girişimcilik serüvenin başarılar dileriz. Ayrıca egirişim olarak da hem yakında takip ettiğimizi dile getirmek ve bu haberi egirişim‘de duyurduğu için de teşekkür etmek isteriz.

Yerli girişim Paym.es, Suudi Arabistan merkezli DAAL liderliğinde 1 milyon dolar yatırım aldı

Kurucu ortağı Sabrican Zaim‘den doğrudan teyit ettiğimiz bilgi doğrultusunda güvenli sosyal ticaret için linkle ödeme hizmeti sunan Paym.es, Suudi Arabistan merkezli risk sermayesi fonu DAAL, Azerbaycan İnovasyon Ajansı ve bir melek yatırımcının katılımıyla 1 milyon dolarlık yeni bir yatırım aldı.

Şirket değerlemesi 7 milyon doları aşan, Sabrican Zaim, Hasan Jabbarov ve Şehlem Akbulut tarafından kurulan Paym.es’in bu yatırımı almasının temelinde başarılı ve sürdürülebilir büyüme stratejisi yer alıyor. 2018’i dikkat çekici bir büyümeyle geçiren ve 2019’un başlarında %5500 büyüdüğünü ve 400.000 üzerinde kullanıcıya ulaştığını açıklayan Paym.es’in büyüme hacmini ve kullanıcı oranını bu yatırımla katlayarak artırması bekleniyor.

Paym.es Kurucu Ortağı Sabrican Zaim, Post Seed (Tohum Sonrası) olarak nitelendirdikleri bu yatırımın Seri A yatırımı alma hedeflerinin bir parçası olduğunu söyledi. Bu yatırımı Türkiye ve Azerbaycan operasyonlarını güçlendirmek ve Bahreyn’de açacakları ofisle Mena bölgesindeki operasyonlarını hızlandırmak için değerlendireceklerini vurgulayan Zaim, aynı zamanda sıcağı sıcağına yeni bir yatırım turunun da içerisinde olduklarını ve özellikle Mena bölgesindeki yatırımcılar tarafında Paym.es’e yoğun bir ilgi olduğunu kaydediyor.

Mena bölgesindeki Paym.es operasyonları hız kazanacak

Sosyal ticaret yapan satıcıların Facebook, Instagram, WhatsApp, Etsy, Telegram, Messenger, Twitter, Letgo ve SMS olmak üzere 9 platformdan ödeme alınmasını sağlayan Paym.es, Azerbaycan’da kargo süreçlerinin iyileştirilmesi noktasında uygulamaya konulacak olan Paym.es Box’ın gelişimi noktasında bu yatırımı kullanacak.

Aylık bazda %145 ile büyümesini sürdüren ve her geçen gün kullanıcı sayısını katlayan Paym.es aldığı yatırımla dikkat çekiyor. 1 milyon dolarlık yatırım alarak şirket değerlemesini 42 milyon TL’ye çıkaran şirketin önümüzdeki dönemlerde Bahreyn ofisini açarak Mena bölgesi operasyonlarına odaklanacağı belirtiliyor. Sepet ortalamalarının yüksek olduğu Mena bölgesinde sosyal ticaretin her geçen gün yaygınlaştığını altını çizen Sabrican Zaim bölgede sosyal ticaretin ödeme altyapısı olarak konumlanmak istediklerini ifade ediyor.

https://www.daal.io

Yatırım turunda Azerbaycan Cumhuriyeti İletişim ve Bilgi Teknolojileri Bakanlığı’nın büyük desteği bulunuyor

2018’de Bakü’de bir ofis açan Paym.es, Azerbaycan operasyonlarına hız vermişti. Bu açılım üzerinden Rusya’ya da yönelecek olan Paym.es’in bu yatırımı almasında Azerbaycan Cumhuriyeti İletişim ve Bilgi Teknolojileri Bakanlığı’nın da büyük bir desteği bulunuyor. Azerbaycan, Sosyal ticaretin yerleşmiş ve kendi dinamiklerini oluşturmuş olduğu bir pazar olarak öne çıkarken bu pazarın tüm paydaşları, burada gerçekleşecek ticaretin en sorunsuz ve en güvenli haliyle gerçekleştirmesi adına çalışıyor. Paym.es de bu noktada bakanlıkla birlikte yaptığı çalışmalarla kullanıcıları her türlü riskli işleme karşı korurken, yurt dışına satış yapmalarını kolaylaştırıyor ve uçtan uca resmi, denetlenebilir bir sistem tasarlıyor. Paym.es’in Azerbaycan Teknoloji Bakanlığı ile böyle bir yakınlığın içinde olması yatırım sürecinde şirketin bilinirliğinin katlanmasını sağladığı ve yatırımcıya güven verdiği görülüyor.

“Paym.es Box ile Azerbaycan’da kargo süreçlerine dahil oluyoruz”

Paym.es başta Türkiye olmak üzere Azerbaycan ve Mena bölgesinde yer alan ülkelerde de sosyal ticaretin gelişmesine destek veren başarılı bir fintech şirketi olarak öne çıkıyor. Ödeme altyapısı sunduğu ülkelerde oluşan ihtiyaçlar kapsamında yeni uygulamalar geliştiren şirketin Azerbaycan operasyonunda kargo işlerine dahil olan, güvenlik alt yapısı ve kilit teknolojisini Onlock aracılığıyla sağladığı Paym.es Box adlı uygulaması dikkat çekiyor.

BRİSA Yolculuğun Öncüleri yarışmasının 2019 finali nasıl geçti?

BRİSA tarafından Mart ayında finali düzenlenen Yolculuğun Öncüleri yarışmasının 2019 finalinin nasıl geçtiğiyle ilgili bir video içerik ürettik. Etkinliklerle ilgili detaylı videolar paylaşmaya devam edeceğiz.

Price&me: Online alışverişinizde size özel fiyatı bulan asistan

Fincube’ün ilk dönem girişimleri arasına seçilen Price&me, alışveriş anlarında yaşanan zaman kaybını önlemek ve daha uyguna ürün satın alabilmenizi sağlamak için mobil çözüm sunuyor.

Kişisel Alışveriş Asistanı

Online alışverişte hangi ürünü, nereden, en avantajlı ve tercihlerinize uygun bir şekilde alacağınıza karar vermek oldukça zordur. Kişisel Alışveriş Asistanı olarak kendini konumlandıran Price&me, kullanıcıları tanır ve onların tercihlerine göre en uygun ürünü saniyeler içinde bulur. Geçmiş online alışverişlerine ve üyelik avantajlarına göre kişiye özel en uygun fiyat ve indirimleri sunar.

Nisan 2019 tarihinde 8 yıllık Google kariyerini bırakan Metin Serhat Atayeter tarafından kurulan Price&me, eticaret sektöründe satışların artırılması, kullanıcıların daha hızlı karar vermesi için çalışmalarını sürdürüyor.

Avrupa ve orta doğu pazarında online alışverişin başlangıç noktası olmayı hedefleyerek yola çıktı. Price&me rakiplerinden farklı olarak kullanıcıların yararlanabilecekleri tüm kampanyaları, alışveriş sitelerinde bulunan onlara özel tanımlanmış kuponları, banka kampanyalarını ve herkese açık fakat bulması zor olan tüm kampanya ve promosyonları saniyeler içinde hesaplayarak kullanıcı için en uygun fiyatı sunuyor.

Metin Serhat Atayeter

Çünkü bazen fiyatını ucuz gördüğünüz bir ürün aslında yine de pahalı olabilir. Bu uygulama, hangi bankanın yine o fiyat üzerinden indirim sunduğunu veya kullanıcının ilk alışverişine özel bir fiyat sunan siteyi de söylüyor.

Aradığınız X ürünü ilk etapta Y sitesinde 900 TL’ye bulabilir ve o anda diğer sitelere göre 50 TL daha indirimli görmüş olabilirsiniz. Ancak 50 TL daha pahalı gördüğünüz bir sitede ilk alışverişinize özel 100 TL’lik bir indirim olabilir veya bir banka kendi kredi kartıyla yapılan alışverişte daha farklı bir indirim de sunabilir. İşte bu noktada Price&me, görmediğiniz bu gizli indirimleri sizin önünüze çıkarıyor.

Fincube’ün ilk döneminden mezun olan 8 girişim

QNB Finansbank tarafından, girişimciler ve yaratıcı projeleri desteklemek ve geleceğin fintech uygulamalarını yaratmak üzere bankacılık teknolojileri laboratuvarı olarak kurulan Fincube’un hızlandırma programına seçilen ilk dönem girişimleri mezun oldu.

Şubat ayında seçilen 8 girişim, hızlandırma programı sonucunda projeleri ile 17 Haziran Pazartesi günü QNB Finansbank Kristal Kule’de düzenlenen Demo Day’de yatırımcılar ile biraraya geldi.

Dört aylık süreçte programda yer alarak Demo Day sahesine çıkan 8 girişim:

Agrobil: Tarım sektörüne özel planlama ve tedarik platformu: Fincube iş ortaklarının desteğiyle yeni tasarımını hayata geçirdi. 3 büyük markayı ve 60’a yakın çiftçiyi platformuna dahil etti. Beta sürecinde 200 bin TL’lik siparişe aracılık etti.

AkıllıSatıcı: E-ticaret sitelerinde satış yapan firmalar için anlık veriye dayanan rapor ve akıllı öneriler sunan servis. Dijital pazarlama ve CRM araçlarını çok daha yetkin kullanarak kullanıcı sayısını 25 kat artırdı ve ciro elde eden bir yapıya geçti.

Algopoly: Elektrik sektörü için yapay zeka destekli tahminleme aracı. Müşteri sayısını ve ciroyu hızla arttırarak Türkiye’deki tahmin ettiği elektrik tüketim oranını 4 katına çıkardı.

Kassa: Sosyal çevre ile ortak harcama paylaşma ve takibini sağlayan mobil uygulama. Kullanıcı görüşmeleri ile deneyimde iyileştirmeler yaptı. Yeni iş modelini hayata geçirmek için büyük bir işbirliğine imza atarak, yatırım aldı.

NKolayOfis: KOBİ’lere yönelik bulut tabanlı ön muhasebe ve ofis çözümleri sunan SaaS. Enpara ile işbirliği yaptı ve müşteri sayısını iki katına çıkardı. Globale açılmak için adımlar attı.

Price&me: Online alışverişte kişiye özel en uygun fiyatı bulan asistan. Fikir aşamasında girdiği programda, ürününü tamamen geliştirip tüm kullanıcılara açtı. Türkiye’nin en önde gelen melekleri tarafından 1 milyon TL yatırım aldı.

Stokbankası: Hızlı tüketim sektöründeki perakendeci ile tedarikçi arasındaki ticareti dijital ortama taşıyan bulut yazılımı. Fincube iş ortağının desteğiyle ekibini genişletti, teknolojik altyapıyı daha güçlü hale getirdi ve ciroyu %50 artırdı.

Zebrapos: Abonelik ile tekrarlı tahsilat yapısı sunan SaaS. Cirosunu artırdı ve en büyük kurumsal müşterisini edindi. Globalden ilk müşterisini kazandı.

Fincube girişimlerinden Kassa, QNB Finansbank’tan yatırım aldı

Sizlere daha yeni paylaştığımız Fincube’ün ilk dönem girişimleri arasına seçilen Kassa, QNB Finansbank’tan 200 bin dolar yatırım aldığını açıkladı. Bu haberi ilk kez egirişim olarak duyurmanın mutluluğunu yaşıyoruz.

Bu yatırımın QNB Finansbank‘ın yakında kuracağı fon üzerinden yapılması planlanıyor. Çünkü teknik olarak bir bankanın doğrudan yatırım yapması henüz regülasyonlar nedeniyle mümkün değil. Ancak dediğimiz gibi yatırım QNB Finansbank olarak gerçekleştirildi.

Yatırımla ilgili daha fazla detay aldıkça paylaşacağız.

İlk girişimini rakibine sattı ve iki girişimiyle 6’dan fazla yatırım aldı

Kurucusu olduğu Mekanist’i Türkiye’ye giriş yapan rakibi Zomato‘ya satan (Exit) ve şu anda da tüm çalışmalarını ikinci girişimi English Ninjas üzerinde sürdüren Ali Servet Eyüboğlu, bize hem önceki girişiminde hem de mevcut girişiminde yaşadığı herşeyi anlattı. İki girişimiyle toplamda 6’dan fazla yatırıma imza attı.

Şimdi Ali Servet Eyüboğlu’nun girişimcilik serüveni boyunca neler yaşadığını, exit sürecini, yatırımları nasıl aldığını birlikte izleyelim. Sorularınız varsa yorum olarak iletmeyi unutmayın. İyi seyirler!

Kassa: Arkadaşlarınızla beraber yapılan harcamaların takibini sağlayan fintech

Fincube’ün ilk dönem girişimleri arasına seçilen Kassa, kişilerin sosyal çevresiyle birlikte yaptıkları harcamaların takibini sağlayan bir mobil platformdur.

Kassa ile kendinize bir tatil grubu oluşturabilir ve gruba davet ettiğiniz kullanıcılarla eş zamanlı olarak harcamalarınızı girebilirsiniz. Bir kişi uçak biletini alırken, başka bir kullanıcı da konaklamayı ödemiş olabilir. Tüm bunların sonucunda Kassa, kimin kime ne kadar borçlandığını söyler. 100 binin üzerinde kayıtlı kullanıcısı bulunan girişimin Almanya, Hollanda ve İngiltere’de kendi dilleri üzerinde yayında.

Irmak Günayer tarafından 2016 yılında İstanbul’da kurulan Kassa, ilk melek yatırımını 2017 yılının Haziran ayında Mehmet Sözen‘den aldı.

Kassa
Irmak Günayer, Kurucu – Kassa (Fotoğraf: egirişim)

Hesap tutma trendi

Kassa, değişen bankacılık alışkanlıkları ve para saklama teknolojileri konusunda önce Türkiye’de, daha sonra da Dünya’da yeni bir soluk getirmeyi hedefliyor. Özellikle insanların birbirleriyle yaptıkları ortak harcamaların, eticaret’in hayatımıza girmesiyle beraber daha da hızlandığını gözlemliyoruz. Bu konudaki açığı kapamak girişimin öncelikli hedefleri arasında yerini almış.

Kişiler arasındaki alacak, verecek takibinin tarihçesi çok eskiye dayansa bile, dijital sürümlerin çıkıp kullanıcıların hizmetine sunulması yaklaşık olarak 5 yıllık bir dönemi kapsıyor. Mobil kullanımın yaygınlaşmasıyla beraber kişisel hesap tutmadan, grup halinde hesap tutma ve bunu da anlık yapma bir trend halinde tüm dünyaya yayılmaya başladı. Bu şirketler de bulundukları ülkelerin kendi bankacılık kanunları ve regülasyon yapıları nedeniyle genelde kendi bölgelerine göre lokalize olmuş durumdalar.

Kassa’nın değer önerisi

Kassa’nın kurucusu Irmak, girişimin değer önerisini; “İster bireysel, ister arkadaşlarınızla harcamalarınızın hesabını tutmak bizce sıkıcı bir iş. Bir uygulamada bunu tek başınıza yapıyorsan belli bir yerden sonra sıkılıp bırakıyorsunuz. Bu sebeple biz Kassa’yı kullanıcıların etkileşime girebilecekleri bir sohbet (chat) uygulaması gibi kurguladık. Bu anlamda harcama takip uygulamaları arasında Kassa’nın en temel ayrımı sohbet özelliğidir. Sohbet diyince aklınıza hemen WeChat gelebilir ama unutmayın ki WeChat bir bütçe uygulaması değil, içerisine ödeme yöntemlerini dahil etmiş bir sohbet uygulamasıdır. Bu nedenle farklı yönlere evrdildiğimizi düşünüyoruz.” dedi.

Irmak Günayer “B2C Fintech işi yapıyorsanız uzunca bir süre para kazanmamayı kabul etmeniz gerekiyor.”

“Özellikle B2C Fintech işi yapıyorsanız uzunca bir süre para kazanmamayı kabul etmeniz gerekiyor. Öncelikle bizim işin en büyük zorluğu ve belki de bir sürü insanın yolun başından dönmesinin sebebi bu.

Hele ki, kullanıcı alışkanlıkların değiştirmeyi iddia eden bir ürün yapıyorsanız işiniz iyice zor. Kullanıcıyı, yatırımcınızı hatta arkadaşlarınızı, eşinizi, ailenizi, kısacası etrafınızdaki herkesi teker teker bunun olabileceğine ikna etmeniz gerekiyor.

İşin diğer zor bölümü hukuk ve regülasyon. Lisansınız olmadan paraya dokunmanız mümkün değil. Ama lisans da bir girişim için çok pahalı. Bu sebeple kanunları çok iyi öğrenmeli ve buna göre stratejik adımlar atmanız gerekmeli. Eğer hukukçu değilseniz bu da işin sıkıcı ve karışık adımlarından biri.”

Kassa’nın Türkiye’nin ekonomisine katkısı nedir?

Dünya’daki alternatiflerimizin hepsi “unicorn” diye tabir edilen 1 Milyar Dolar şirket değerini geçen ve toplumun ödeme alışkanlıkları konusunda ülkelerine çağ atlatan şirketler. Biz de bu vizyonla Türkiye’deki ödeme ve para transferi alışkanlıklarını dünya standartlarına taşımak istiyoruz. Bu kapsamda kayıt dışı dolaşan nakit paranın bir bölümünü kayıt altına almak hedeflerimizden bir tanesi. Bununla beraber nakit paranın dolaşımını kolaylaştırmak ve dolayısı ile ticareti ve para transferlerini basitleştirmek temel hedeflerimiz arasında. Tüm bunların ülke ekonomisine direkt ve endirekt katkıları olacağını öngörüyoruz.