Ana Sayfa Blog Sayfa 844

Givin: Ünlü isimlerin eşyalarını satın alıp STK’lara bağış yapabileceğiniz uygulama

İş Bankası’nın hızlandırma programı Workup‘ın dördüncü dönemine kabul edilen girişimlerden Givin, alışverişlerinizi bağışa dönüştüren bir mobil uygulamadır.

Givin‘in mobil uygulaması üzerinden ünlü isimlerin eşyalarını satın alabilir ve elde edilen gelirin kendi seçeceğiniz Sivil Toplum Kuruluşu’na bağışlayabilirsiniz. Ayrıca bu alışverişleriniz sayesinde çeşitli hediyeler, ödüller vb. kazanabilirsiniz. Siz de kendi eşyalarınızı Givin’e bağışlayıp katkı sağlayabilirsiniz.

Stokbankası: Perakendecilerin tedarikçilerden kolay sipariş vermesini sağlayan platform

QNB Finansbank’ın hızlandırma programı Fincube‘ün ilk dönem girişimleri arasına seçilen Stokbankası, hızlı tüketim sektöründeki perakendeci ve tedarikçilerin dijital ortamda ticaret yapmalarını sağlayan bulut tabanlı yazılım girişimidir.

Perakendeciler Stokbankası aracılığıyla verilerini buluta taşıyarak, sistem önerileri ile oluşturdukları siparişleri tedarikçiye bulut üzerinden kolayca gönderebiliyor ve ayrıca tedarikçilerin de perakendecilerdeki stok, satış ve rakip analizini anlık olarak yapmasına olanak tanıyor. Böylece bakkal gibi küçük işletmelerin veya küçük market zincirlerinin tedarikçiden kolayca sipariş vermesini sağlıyor.

Temmuz 2016’da Tuncay Kara tarafından İstanbul’da kurulan girişime geçtiğimiz yıl Ozan Kara da katıldı.

Ozan Kara – Kurucu Ortak, Stok Bankası

Stokbankası mevcutta 14 yerel zincir ile çalışmakta ve 125 üreticinin karar destek sürecine etki etmektedir. Şu ana kadar 160 bin siparişe aracılık ederek aylık 32 Milyon TL siparişe aracılık etti.

Türkiye’de hızlı tüketim sektörü 160 milyar dolarlık hacme sahip. Yaklaşık 120 bin bakkal ve 500’ün üzerinde ise yerel zincir bulunuyor. Türkiye merkezli başlayan Stok Bankası, ilk olarak orta ölçekli zincir perakendeleri hedefliyor. Önümüzdeki dönemlerde ise bakkalların yoğun olduğu pazarlara girmek istiyor.

Kuruculardan Ozan, egirişim’e girişimiyle ilgili şu açıklamayı yaptı: “2016 yılında beta sürüm olarak ilk satışımızı 2017 yılında ise paket program halinde satmaya başladık. Artan maliyetlerden dolayı kar marjı çok düşen perakendeci ve tedarikçilerin verimliliklerini artırarak değer ürettiğimize inanıyoruz.”

Türkiye’deki girişimleri paylaştığımız serimizde bugün size Stokbankası’nı anlattık. Yeni girişimlere yer vermeye devam edeceğiz. Stokbankası’yla ilgili gelişmelere de artık egirişim üzerinden ulaşabilirsiniz.

Studio Billion, gerçek zamanlı oyun oynama imkanı sunan Kelime Avcıları’nı yayınladı

Tarvenn’den yatırım alan mobil oyun firması Studio Billion, gerçek zamanlı ve gerçek insanlara karşı oynayabileceğiniz “Kelime Avcıları” oyununu yayınladı.

Mobil oyun kategorisinin en çok talep görenlerinden birisi hiç kuşkusuz kelime oyunları. Her geçen gün uygulama mağazalarındaki kelime oyunları hızla artarken, Studio Billion ekibi geliştirdikleri Kelime Avcıları oyunu ile kullanıcılarına hem çevrimiçi hem de çevrimdışı bir deneyim sunmasıyla diğer kelime oyunlarından ayrılıyor. Kullanıcılar çevrimdışı olarak internete gereksinim duymadan kelime bilgilerini ölçebilirken, çevrimiçi olarak gerçek oyuncularla kelime bilgilerini yarıştırabiliyor.

Kelime Avcıları, kullanıcılarına online ve offline seçeneği ile eğlenceli bir bulmaca oyunu deneyimi sunuyor. Kullanıcılar; genel kültürden tarihe, spordan müziğe birçok kategoriyi içeren bulmacalarda kendilerini sınarken yeni kelimeler öğreniyor. Amaç, altıgen peteklerden oluşan harfleri, verilen kategoriye göre birleştirip uygun kelimeyi bulmak ve en yüksek puana ulaşmak. 1500’den fazla bölüm ve 10.000’den fazla kelime ile Türkçe ve İngilizce olarak oynanabilen Kelime Avcıları’nda kullancılar, istedikleri zaman oyun içinden dil değiştirerek kendini sınayabiliyor. Sürekli yeni kelimeler, bölümler ve özellikler eklenmeye devam eden oyun için kısa süre içerisinde Almanca ve İspanyolca seçenekleri de yayınlanacak.

İster çevrimiçi İster çevrimdışı oynama fırsatı

Kelime Avcıları, kullanıcılarına hem çevrimiçi hem de çevrimdışı bir deneyim sunmasıyla diğer kelime oyunlarından ayrılıyor. Kullanıcılar çevrimiçi olarak gerçek oyuncularla gerçek zamanlı kelime bilgilerini yarıştırıyor. Çevrimiçi gerçek oyuncularla oynadıkları maçları kazanarak rütbe atlayabiliyorlar ve seviyelerine uygun kişilerle yarışıyorlar. Kelime Avcıları, çevrimiçinin dışında çevrimdışı bir deneyim imkanı da sunuyor. Kullanıcılar internetsiz oynanabilen kariyer modunda bölümleri geçerek yeni haritaları keşfediyor ve rütbe atlıyor.

“Hedefimiz küresel pazarda yakaladığımız başarının üstüne koyarak devam etmek”

İlk oyunları Spin Warriors İstanbul ile özellikle küresel pazarda tahminlerinin üstünde bir başarı elde ettiklerini vurgulayan Studio Billion ekibi, Kelime Avcıları için hedeflerinin bu başarının üzerine çıkmak olduğunu belirtiyor. Tarvenn Ventures gibi uluslararası bir yatırım şirketinin de desteğini alarak çok daha profesyonel ve güçlü bir ekip olduklarını belirten 19 yaşındaki genç girişimciler Cevdet Ümit Aparı, Ömer Aslan ve Eşref Bektaş, Kelime Avcıları’nın hem Türkiye’de hem küresel pazarda çok başarılı olacağına emin olduklarını ifade ediyor.

Kelime Avcıları oyununu Android için buradan, iOS için ise buradan ücretsiz olarak indirebilirsiniz.

Elektronik ürünlerde kredi kartına taksit sayısı arttırıldı

Bankacılık Denetleme ve Düzenleme Kurumu (BDDK), kredi kartıyla taksitli alışveriş ile ilgili önemli bir düzenlemeye gitti. BDDK tarafından yapılan yeni düzenleme, birçok üründeki taksit sayısını arttırarak taksit sınırlamalarını genişletiyor.

BDDK’nın 12 Haziran tarihinde verdiği kararla birlikte en dikkat çeken taksit artışı elektronik alımlarında yaşandı. Elektronik ürün alımlarındaki 3 aylık taksit sınırı 6 ay olarak güncellendi. Fiyatı 3500 TL’ye kadar olan televizyonlarda ise 9 aylık taksit sınırı 12 ay taksite çıkarıldı. Vergi ödemelerindeki 9 aylık taksit sınırı 12 aya, hava yolları ve konaklama ile ilgili yurtiçine yönelik harcamalarda 12 ay olan taksit sınırı 18 aya, mobilya alımlarındaki 12 aylık taksit limiti de 18 aya yükseltildi. Ayrıca kurumsal kredi kartlarının 12 aylık taksit sınırı da 18 ay olarak belirlendi.

Asgari ödeme oranı %30 olarak belirlendi

Daha önce limiti 15 bin TL’ye kadar olan kredi kartlarında asgari ödeme tutarı, dönem borcunun %30’u olarak belirleniyordu ancak kart limiti yükseldikçe asgari ödeme tutarının oranı yükseliyordu. BDDK’nın yeni düzenlemesiyle birlikte kart limiti fark etmeksizin, kredi kartı kullanıcıları kredi kartı borcunun %30’unu asgari ödeme tutarı olarak ödeyecek. Ancak bu oran, yeni kredi kartlarında %40 olacak. Kredi kartları alındıktan 1 yıl sonra asgari ödeme oranı %30’a düşecek.

Workup’ın dördüncü döneminden mezun olan 11 girişim

Türkiye İş Bankası’nın girişim hızlandırma programı Workup’ın 4. dönemi, bugün gerçekleştirilen ve bizim de bizzat katıldığımız demo day ile tamamlandı.

11 girişimin sahne aldığı bu günde girişimler, yaklaşık 6 aylık süreç içerisinde neler yaptığını ve geldiği noktayı anlattılar. Birbirinden güzel sunumların yapıldığı etkinlikte, biz de vlog içerik ürettik. En kısa zamanda onu da ayrıca nasıl geçtiğiyle ilgili yayınlayacağız.

Workup dördüncü dönemden mezun olan 11 girişim:

Alivex: Dış mekan spor aktiviteleri düzenleyen organizatörler ile katılımcıları bir araya getiren platform.

  • Gelir Modeli: Hizmet Bedeli/Komisyon
  • İş Türü: B2B

Givin: Şirketlerin ve bireylerin ürün ve hizmetlerini mobil uygulama üzerinden seçtikleri sivil toplum kuruluşu için bağışa dönüştürmelerini sağlayan girişim.

  • Gelir Modeli: Hizmet Bedeli/Komisyon
  • İş Türü: B2B, B2C

Gmply: Eğitim şirketleri ve bağımsız eğitmenlerin kendi interaktif eğitim videolarını hazırlayabilmelerini sağlayan video platform.

  • Gelir Modeli: Kullanıcı Başı Lisans
  • İş Türü: B2B, C2C, C2B

Grabono: İşletmeler ve müşterileri arasındaki bağlılığı uçtan uca sağlayan mobil uygulama.

  • Gelir Modeli: Aylık Üyelik Bedeli
  • İş Türü: B2B

Juphy: Şirketlerin, tüm dijital kanallarına gelen mesajlarını tek platformda yönetmelerini sağlayan SaaS girişimi.

  • Gelir Modeli: Üyelik Bedeli
  • İş Türü: B2B

PCI Checklist: PCI Checklist: Kredi kartı verisi işleyen, depolayan ve taşıyan işletmeler için zorunlu bir sertifikasyon olan PCI-DSS yetkilendirmesinin gerçek zamanlı süreç denetimlerini çevrimiçi gerçekleştiren platform.

  • Gelir Modeli: Abonelik
  • İş Türü: B2B

OtoParlat: Mobil uygulama üzerinden sipariş alarak araçları bulunduğu yerde su kullanmadan temizleyen girişim.

  • Gelir Modeli: Hizmet Satışı
  • İş Türü: B2B, B2C

Devfolio: Yazılım geliştiricilerinin kendi portföy web sitelerini oluşturmalarını sağlayan SaaS girişimi.

  • Gelir Modeli: Üyelik Bedeli
  • İş Türü: B2C

Securezi: Geliştirdiği yeni nesil IoT cihazlarıyla geleneksel güvenlik sistemi konseptini tak-çalıştır hale getiren, bu sayede kameralı alarm ve akıllı izleme hizmeti sunan girişim.

  • Gelir Modeli: Ürün Satışı ve Aylık Abonelik
  • İş Türü: B2C

Sertifier: Eğitimlerden sonra dağıtılan basılı sertifikaları akıllı sertifika adıyla dijital ortamda üreten, doğrulayan ve depolayan, entegre edilebilir web uygulaması.

  • Gelir Modeli: Sertifika Satışı
  • İş Türü: B2B

Tolkido: Otizmli çocukların yaşam alanlarında bulunan nesneleri ebeveynlerinin sesi ile seslendiren, kişiselleştirilebilir eğitim materyali.

  • Gelir Modeli: Cihaz ve Materyal satışı
  • İş Türü: B2B, B2C

Xiaomi ve Oppo, Huawei’nin Android’e rakip işletim sistemini denedi

Bir süredir sizlere de aktardığımız haberlerde olduğu üzere ABD Ticaret Bakanlığı’nın kararı sonrası Google, Huawei‘nin Android lisansını askıya almıştı ve ardından askıya alma kararını 90 gün ertelemişti. Huawei, bu ertelemeye rağmen bir süredir üzerinde çalıştığı kendi işletim sistemi üzerindeki çalışmaları hızlandırarak Android’e rakip olmaya hazırlanıyor.

İlginizi Çekebilir: Huawei, geliştiricileri kendi uygulama mağazasına çağrıyor

Çin Hükümeti’ne yakınlığıyla tanınan Global Times’ın haberine göre, Huawei’nin Android’e rakip olarak kendi akıllı telefonlarında sunacağı yeni işletim sistemi ArkOS, diğer Çinli akıllı telefon üreticileri tarafından da denendi. Global Times, işletim sistemini Xiaomi, Oppo, Vivo ve Tencent gibi Çinli teknoloji devlerinin test ettiğini ve adeta hayran kaldığını öne sürüyor.

Android’e göre %60 daha hızlı

Ayrıca Global Times, yapılan testlerde Çinli üreticilerin Huawei tarafından geliştirilen ArkOS’i Android’ten %60 daha hızlı bulduğunu belirtiyor. Eğer içerik olarak da yeterli doygunluğa ulaşılırsa, Huawei’nin işletim sistemi Android’e rakip olabilir hatta Huawei ürünleriyle sınırlı kalmayarak diğer üreticilere de sunulabilir.

Huawei ve Amerika Birleşik Devletleri arasındaki ilişki nereye gidiyor?

ABD Ticaret Bakanlığı tarafından uygulanan ticaret yasağının bir süre ertelenmesi ve Google, SD Birliği, WiFi Birliği gibi organizasyonların Huawei lehine uyguladıkları kararlardan geri adım atması Huawei ve ABD ilişkilerinin tekrar normalleşeceği izlenimini yaratıyor. Bu ilişkilerin normalleşmesiyle Huawei, her ne kadar Android işletim sistemini daha önce de olduğu gibi lisanslı bir şekilde kullanabilir gözükse de bir noktada kendi işletim sistemini de devreye sokarak Android’e olan bağlılığını ortadan kaldırmak istiyor.

Huawei, geliştiricileri kendi uygulama mağazasına çağrıyor

ABD Ticaret Bakanlığı’nın Huawei‘yi kara listeye eklemesiyle birlikte ticari engellere bağlı olarak Google, Huawei’nin Android lisansını askıya alma zorunluluğunda kalmıştı. Huawei’nin Android lisansının askıya alınması, şirketin açık Android kaynaklarını kullanabileceği ancak Google Play Store ve Gmail gibi birçok Google uygulamasını yeni telefonlarında sunamayacağı anlamına geliyordu.

Huawei için uygulanan Android lisansını askıya alma kararı kullanıcıları mağdur etmemek adına 90 gün daha ertelenmişti. Ancak Amerika Birleşik Devletleri, Çin ve Huawei arasında uzlaşma sağlanamazsa, Huawei 90 günlük sürenin bitiminde yeniden Android lisansının askıya alınması kararıyla karşılaşacak.

Bu durumun önüne geçmek isteyen Huawei yetkilileri ise Huawei’nin kendi akıllı telefonlarında dahili olarak sunduğu uygulama mağazası AppGalery‘i genişletiyor. Birçok Android uygulama geliştiricisi, Huawei tarafından AppGalery platformuna dahil edilerek uygulamalarını ücretsiz olarak AppGalery’de yayınlamaları sağlanıyor. Aynı zamanda Huawei, bu geçiş süreci boyunca geliştiricilere teknik destek de sunuyor.

Huawei kendi işletim sistemi için de hazırlıklarını sürdürüyor

Huawei’nin uygulama mağazasını genişletmesi, yeni Huawei telefonlarda Google Play’e erişilememesi durumunda Huawei kullanıcılarının daha geniş bir uygulama mağazasına erişmesine imkan tanıyacak. Böylelikle kullanıcılar Play Store erişimi olmadığı için Huawei telefon satın almaktan vazgeçmeyecek. Aynı zamanda uygulama geliştiricilerin Huawei’nin uygulama mağazası AppGalery’de olması, Huawei’nin duyuracağı olası bir yeni mobil işletim sistemi için de uygulamalarının uyumlu olması anlamına gelebilir.

Her ne kadar Amerika Birleşik Devletleri’nin daha ılımlı bir tavır sergilemesi ve Huawei’ye uygulanan karşı kararların kaldırılması, tekrar ABD şirketleriyle Huawei ilişkilerinin düzeleceğini işaret etse de, Huawei olası bir sorundan yara almadan kurtulmak için tüm planlarını harekete geçiriyor. Üstelik Huawei’nin kendi uygulama mağazası ve kendi işletim sisteminin çıkması ve yaygınlaşması, Google ve diğer Android ekosistemindeki üreticilere çok daha büyük bir zarar verebilir.

Almanya merkezli mekan içi tarım girişimi Infarm, 100 milyon dolar yatırım aldı

Mekan içi özel tarım dolapları ile doğrudan kökünden kopararak sebze tüketmenizi sağlayan Almanya merkezli girişim Infarm, Londra merkezli Atomico liderliğinde; TriplePoint Capital, Balderton Capital ve Astanor Ventures’tan 100 milyon dolar Seri B yatırım aldı.

Infarm diğer bir tabirle mini çiftlik olarak da adlandırılıyor. Ürünün bulunduğu marketlere gittiğinizde, sebzeyi direk dalından kopararak satın almanızı sağlıyor. Bildiğiniz gibi sebze türü ürünlerde, tarladan soframıza gelene kadar önemli bir yolculuktan ve çeşitli aşamalardan geçiyor. Hem ilk kesildiği anda besin değerini koruyamıyor hem de yolda taşındığı araçlardan ötürü çeşitli egzost kokularına mağruz kalabiliyor.

Türkiye’de de arçelik‘in desteğiyle kendi içerisindeki 2 mühendis tarafından hayata geçirilen neopia isimli ürünle neredeyse birebir aynı özelliklere sahip bu cihaz, kullanıcıların kendi elleriyle, ilk andaki besin değerini koruyarak ürün tüketmesini sağlıyor.

Üç İsrailli girişimci tarafından kurulan Infarm, bu yatırımdan önce de Şubat 2018’de 25 milyon dolar yatırım almıştı. Ürün sadece marketlerde değil, özel restoranlarda da hizmete sunuluyor. Ürünle ilgili buradan bir video izleyebilirsiniz.

Şirket, geleneksel tarıma göre yüzde 95 daha az su, yüzde 90 daha az ulaşım ve yüzde 75 daha az gübre kullandığını iddia ediyor. Ayrıca hiç böcek ilacı kullanılmadığını da dile getiriyor.

Infarm aldığı bu yatırım ile Avrupa ve ABD’de büyümek, operasyonel ve satış ekiplerini büyütmek için kullanacak. Türkiye pazarına girerse, henüz test aşamasında olan arçelik’in neopia isimli ürünü için ciddi bir tehdit olur. Infarm’ın ürünleri şu anda; Almanya, İsviçre ve Fransa’da hizmet veriyor.

Mary Meeker’in 2019 İnternet Trendleri raporu yayınlandı

1995 yılından bu yana her yıl düzenli olarak açıklanan Mary Meeker‘in İnternet Trendleri raporu, 11 Haziran’da yayınlandı.

Raporda ağırlıklı olarak; eticaret ürünlerinin satışlarındaki yavaşlamadan, İnternet reklam harcamalarının artmasından, verinin hızla büyümesinden, freemium iş modellerinden, etkileşimi yüksek online oyunlardan ve birçok konudan bahsetti.

Raporu kaynağından doğru bir şekilde sunmak için orjinal halini sizinle paylaşıyoruz. Eğer aşağıda görüntülemekte sorun yaşıyorsanız bu bağlantıdan da ulaşabilirsiniz.

Yerli girişim Mornero, kurumsal abonelik hizmeti ile büyümeye devam ediyor

Sağlıklı bir kahvaltı ile güne mutlu başlamak isteyenler için kolay ve uygun fiyatlı bir çözüm sunan Mornero, doğal kahvaltıyı ayağınıza getiren bir girişim olarak yola çıktı.

Mornero yeni ürünü “Kurumsal Paket” ile şirket çalışanlarının ve diğer kurumsal yapıların kahvaltı ihtiyaçlarını karşılamayı ve İstanbul’daki dağıtım ağını genişleterek büyümeyi hedefliyor. Hatırlarsanız, Meal Box girişiminin de asıl gelir modelinin kurumsal üyelikte bulduğunu sizlere aylar öncesinde paylaşmıştık. Ancak Meal Box, pivot ederek modelini tamamen değiştirmişti. Mornero ise kurumsal üyeliği farklı bir hizmet olarak sunuyor.

2018 yılının Eylül ayında Tarvenn Ventures’tan yatırım alan girişim, ofis çalışanlarına uygun fiyatlı, taze ve sağlıklı kahvaltı yapma imkanı sunarak çalışanların verimliliğini arttırmayı amaçlıyor. Şu ana kadar İstanbul Avrupa yakasında bireysel paket abonelerine gönderim gerçekleştirerek büyüyen Mornero, 2019 yılında İstanbul Anadolu yakasında da hizmet vermeyi hedefliyor.

“Kurumsal Paket” ile çalışanların verimliliği yükselecek

Çalışan ve güne erken başlayan bireylerin istedikleri saatte kahvaltılarını ayağına getirerek sağlıklı kahvaltı yapmasını sağlayan Mornero, “Kurumsal Paket” seçeneğini uygulamaya alarak hem kahvaltı dağıtım ağını genişletmeyi, hem de sağlıksız kahvaltı yapan kişilere toplu gönderimler yaparak verimliliklerini arttırmayı hedefliyor. “Kurumsal Paket” ile birçok şirketin mutfak maliyetlerini ve personel ihtiyaçlarını ortadan kaldırmayı amaçlayan Mornero, kurum ve kuruluşlara toplu gönderimler yaparak sağlıklı ve taze kahvaltıyı tüm çalışanlara ulaştırmak istiyor.

Öğrenci yurtları, bankalar ve butik oteller önceliğimiz olacak

İstanbul Teknik Üniversitesi Makine Mühendisliği bölümünde eğitimlerini sürdüren iki genç girişimci Sabit Çakmaklı ve Agah Karagöz tarafından kurulan Mornero, Tarvenn Ventures’dan aldıkları yatırım ve operasyonel destek ile her ay ortalama yüzde 40 büyümeyi başardı. Levent’te yeni ofislerine geçerek üretim tesisini yenileyen Mornero, şimdiye kadar 40 binden fazla sağlıklı kahvaltıyı müşterilerine ulaştırdı. Mornero yeni hizmetleri “Kurumsal Paket” seçeneği ile İstanbul’daki öğrenci yurtları, bankalar, butik oteller ve şirket çalışanlarına uygun, lezzetli ve sağlıklı kahvaltıları her gün istedikleri saatte toplu göndererek ağını genişletmeyi hedefliyor.

“Sağlıklı kahvaltıya ulaşmanın yolu Mornero”

Mornero kurucu ortaklarından Sabit Çakmaklı “Bugüne kadar 40 bin kahvaltı gönderimi yaptık. Kurumsal Paket seçeneğimizle bu rakamı daha da arttıracağız. İstanbul gibi bir metropolde sağlıklı kahvaltıya zahmetsizce ve uygun fiyata ulaşabilmek büyük bir sorun. Mornero sağlıklı kahvaltılık aboneliği fikrimiz de buradan doğdu. ‘Biz de yapabilir miyiz?’ düşüncesiyle Agah Bey ile çalışmalarımıza başladıktan kısa süre sonra Tarvenn Ventures tarafından farkedildik ve yatırım aldık. Her gün onlarca kişinin emek verdiği bir operasyonumuz var. Büyümemizi sürdürerek daha fazla çalışanı mutlu etmek ve sağlıklı bir şekilde güne başlamalarını sağlamak istiyoruz” dedi.