Ana Sayfa Blog Sayfa 676

PayCore, Visa’dan aldığı onay ile finansal kuruluşlara pin destekli Soft POS teknolojisini sunacak

Temassız ödemeye ihtiyaç giderek artarken Türkiye’nin global ödeme çözümleri şirketi PayCore, kendi teknolojisi Soft POS ile önemli bir atılım yapıyor.

PayCore’un akıllı Android telefonların ve tabletlerin herhangi bir ek cihaza gerek kalmadan POS terminali olarak kullanılabilmesini sağlayan PIN destekli SoftPOS teknolojisi, Visa Ready Program kapsamında gerekli aşamaları geçerek onay aldı. Paycore, 200 ülkede 61 milyonun üzerinde iş yerine hizmet veren Visa’dan aldığı onay kapsamında, dünyanın dört bir yanında iş yerlerinin düşük maliyet ve yüksek teknolojiyle kart kabul etmelerine olanak sağlayacak. Türkiye’de ilk defa hayata geçen PIN destekli SoftPOS teknolojisi ile tüketiciler temassız ödeme limiti üzerindeki işlemleri de POS olarak kullanılan telefonların ekranlarından PIN girerek gerçekleştirebilecek.

Bugün dünya genelinde 500 milyon işletmeden yalnızca yüzde 15’i ödemelerde kart kabul ederken, 180 milyon mikro işletme ise ödeme terminallerinin yüksek maliyeti nedeniyle yalnızca nakit üzerinden ticaretini yürütüyor. Özellikle küçük ve mikro ölçekteki işletmelerin finansal ihtiyacını karşılayacak “uygun maliyetli” ödeme çözümlerine duyulan ihtiyaç son yıllarda temassız teknolojilere yönelişi artırdı. Tüm dünyayı derinden etkileyen COVID-19 pandemisiyle hijyenin ön plana çıkması da nakit ödemelerden kaçınılmasını ve temassız kartlı ödemelerin yükselişe geçmesini sağladı. Global Knowledge Management’ın hazırladığı dünya çapındaki çalışmada hali hazırda temassız kartı olmayanların 3’te 1’inden fazlasının pandemiyle birlikte en kısa sürede temassız kart sahibi olmak istedikleri verisi yer alıyor. Küresel teknoloji pazarı danışmanlık şirketi ABI Research’ün son çalışmasına göre global olarak temassız ödemeler COVID-19 öncesi beklentilere kıyasla yüzde 6-8 arasında daha fazla artacak. Çalışma 2020’de verilen tüm kartların yüzde 65’inden fazlasının da temassız olduğuna vurgu yapıyor.

Türkiye’nin global ödeme çözümleri şirketi PayCore da geliştirdiği SoftPOS teknolojisiyle tam da bu noktada yenilikçi bir çözümle sektörü dönüştürüyor. SoftPOS, NFC destekli Android akıllı telefonların ve tabletlerin herhangi bir ek cihaza gerek kalmadan POS terminali olarak kullanılabilmesini sağlıyor. Bu çözümle birlikte üye işyerleri temassız kartlar, mobil cüzdanlar ve giyilebilir cihazlardan miktar ne olursa olsun kendi kişisel mobil cihazları ile ödeme kabul edebiliyor. PIN’li ve PIN’siz tüm işlem tiplerini destekleyen Pin on Glass teknolojisiyle, temassız limit dışında ödemeler de POS olarak kullanılan telefonların ekranlarından PIN girilerek kolaylıkla kabul edilecek. SoftPOS, yüksek tutarlı işlemlerle de üye işyerlerine kolaylık ve maliyet avantajı sağlıyor. Türkiye’de birçok kurum tarafından kullanılan çözüm, yurt dışında da gerçekleştirilen iş birlikleriyle hızla yaygınlaşıyor.

Tüm bu atılımların ardından PayCore, Visa Ready Programı’na dahil oldu ve sonrasında hem SDK, hem white-label app onayı almayı başardı. PayCore CEO’su Turgut Güney, çalışmanın başarıyla tamamlanmasının global yolculuklarında önemli bir kilometre taşı olacağını belirtiyor. SoftPOS’u Visa onaylı bir çözüm olarak hizmete sunmanın kendileri için çok değerli olduğunu ifade eden Güney, “SoftPOS çözümümüzün hem SDK hem white-label uygulama olarak onay alması sayesinde bankalar mobil uygulamalarına SoftPOS özelliğini entegre edebilecekleri gibi alternatif olarak White-label uygulama sayesinde de sadece logo ve tema değişimiyle SoftPOS’u özelleştirmeleri mümkün olacak. Bu iki çözümü de bir paket olarak Visa’nın onayıyla sağlayan dünyadaki sayılı şirketlerden biriyiz” diyor.

Visa Türkiye Genel Müdürü Merve Tezel ise “Visa olarak her zaman önceliğimiz, tüketicilerin ve iş yerlerinin ihtiyaçlarına göre şekillenen yeni nesil ödeme teknolojilerinin hayata geçmesine destek olmak. Tüm dünyayı etkileyen pandemi döneminde gördük ki nakitle temastan kaçınan tüketiciler, kartlı ve özellikle temassız ödeme teknolojilerini tercih ediyor. SoftPOS çözümleri, işletmelere tam da tüketicilerin dijital ödeme yapabilmeyi talep ettiği bu dönemde Android telefonlarını temassız POS cihazlarına dönüştürme imkanı sunuyor. Türkiye’de ilk kez Paycore’un Visa’dan finansal kuruluşlara sunmak üzere onay aldığı PIN destekli SoftPOS ise temassız limitinin üzerindeki ödemelerin de Visa kartlarıyla kolaylıkla yapılmasına olanak sağlıyor. KOBİ’lerin temassız ödeme kabul altyapısını yaygınlaştıracak ve Türkiye’nin kart kabul inovasyonunda öncü olacak bu çözüme destek vermekten ötürü mutluyuz” dedi.

Tarım çözümleri odaklı yerli girişim Tarfin, Quona Capital liderliğinde 5 milyon dolar Seri A yatırım aldı

Çiftçilerin tarım girdilerine uygun fiyat ve vade imkanıyla erişimini sağlayan yerli girişim Tarfin, 5 milyon dolar Seri A yatırım turunu tamamladı.

Global fintech fonu Quona Capital’ın liderliğini üstlendiği yatırım turuna Raiffeisen Bankası’nın girişim sermayesi fonu Elevator Ventures, dünyanın lider tarım girdileri üreticilerinden Syngenta Group’un girişim sermayesi fonu Syngenta Ventures ve Tarfin’in mevcut yatırımcıları Collective Spark Fund ve Wamda katıldı. Aldığı sermaye yatırımı ile bilançosunu kuvvetlendiren Tarfin, yeni tarım sezonunda veri bilimine, mobil teknolojilerine ve ekibine yaptığı yatırımları katlayarak Türkiye ve Doğu Avrupa’da daha fazla çiftçiye ulaşmayı hedeflemektedir.

Tarfin, geliştirdiği makine öğrenmesine dayalı tarımsal risk skorlama modeli ile bugün çiftçilerimizin ihtiyaç duyduğu tüm tarım girdilerine uygun fiyat ve vade imkânı ile ulaşmasını sağlamaktadır. Türkiye genelinde 240’tan fazla satış noktasında, binlerce çiftçi Tarfin’den alışveriş yaparak girdi maliyetlerini düşürmekte, tasarruf etmektedir. Ürün fiyat karşılaştırmasından alışverişin tamamlanmasına kadar olan tüm süreci yeni çıkardığı mobil uygulamasında birleştiren Tarfin, teknolojik alt yapısını ve geniş satış ağını geliştirerek daha fazla çiftçiye hizmet sağlamayı amaçlamaktadır.

Tarfin’in kurucusu ve genel müdürü Mehmet Memecan “Yaşadığımız dönemin dengelerini değiştiren pandemi, tarımın önemini bir kez daha gözler önüne serdi. Tarfin olarak her daim çiftçilerimiz için yeni çözümler üretmeyi görev edindik. Tarımın sürdürebilirliğine destek olan yeni ortaklarımıza teşekkür ederiz.” dedi.

Quona Capital ortağı Johan Bosini “Mehmet Memecan ve ekibi, Türkiye’de çiftçilerin üretimleri için ihtiyaç duydukları desteği sağlayan ve sadece Türkiye ile sınırlı kalmadan farklı tarım ülkelerinde de uygulanabilecek inanılmaz bir iş kurdu. Türkiye, dünyanın en büyük yedinci tarım üreticisi, bu nedenle çiftçileri desteklemenin önemi yüksek. Quona olarak bu güçlü ekibin ve onların yolculuğunun bir parçası olmaktan gerçekten heyecan duyuyoruz.” dedi.

Masomo kurucu ortağı İbrahim Akman “2021’den itibaren tüm ekibimizin maaşlarını dolar olarak ödemeye karar verdik”

Kafa Topu 2 oyunun yapımcısı oyun şirketi Masomo’nun kurucusu İbrahim Akman, bugün yaptığı bazı açıklamalar ile girişim ekosisteminin gündemine oturdu. Şirket politikalarında bazı değişiklikleri dile getiren Akman, artık tüm çalışanların maaşlarının dolar üzerinden ödeneceğini dile getirdi.

İbrahim Akman’ın açıklaması:

“Masomo olarak, hem kuruluşumuzdan bu yana inandığımız amatör ruhu korumaya, hem de dünya çapında adı geçen ve pek çok açıdan takip edilen global bir oyun firması olmaya özen gösteriyoruz. Bu vizyonun getirdiği sorumlulukların şirket olarak farkındayız.

Bu vizyonun ışığında; Masomo olarak çalışanlarımızın alım gücünü korumak adına, bu ay itibari ile %20+ enflasyon zammı yaptık.

Ayrıca 2021’den itibaren tüm ekibimizin maaşlarını da USD olarak ödemeye karar verdik.

Her fırsatta mutluluk ve başarının bir merdivenin basamakları gibi olduğunu ve yukarı çıkmak için bunların sıralı şekilde devam etmesi gerektiğini belirtirim. Ekibimizin mutluluğunu daima önemsediğimizi ve refah seviyelerinin de bunun bir kaynağı olduğunun farkındayız.” dedi.

Masomo’nun kurucularından Erdem Yurdanur ise, İbrahim Akman’ın bu açıklamasının ardından, kararı destekleyen şu paylaşımı yaptı.

“Dunya sirketi olmak, dunya sirketi oldum demekle olmuyor, oncelikle calisanlarina dunya standartlarinda deger vermekle oluyor. Masomo’nun CEO’su ve ortagim Ibrahim Akman bunun mucadelesini veren ve en iyi uygulayan kisilerden birisi. Tum ortaklari olarak kendisinin bu yolda sonuna kadar arkasindayiz.” dedi.

Türkiye’deki girişimlerde olan gelişmeleri sizlerle paylaşmaya devam edeceğiz.

Yerli fintech girişim Papara’nın tüm detaylarını kurucu ortaklardan İlker Diker, egirişim’e anlattı [Özel Haber]

Ağustos 2015 yılında kurulan yerli fintech girişim Papara, Elektronik Para ve Ödeme Hizmetleri lisansını Nisan 2016’da aldı ve çalışmalarına yine aynı yılın Ağustos ayında başladı.

Ayrıca bugünkü azınlık hisselerinin satışıyla ilgili haberde, yalnızca gelen bazı teklifi değerlendirmek üzere bir yatırım bankasına yetki verildiğini, herhangi bir satışın söz konusu olmadığını söyledi.

1 milyar dolara yakın değerlemesi olduğunu düşündüğümüz girişim Papara’nın detayları

Ahmed Faruk Karslı ve İlker Diker tarafından İstanbul Çamlıca’da kurulan girişimin yaklaşık 140 kişilik bir ekibi var. Yakında ise yeni ofisine geçiyor. İki kurucunun haricinde daha sonrasında Emre Kenci ve Cenap Doğru da kurucu ekibe katılarak, dört ortak olarak yollarına devam ediyorlar.

Haftanın her günü, günün her saati Para transferi

İlker Diker’den edindiğimiz bilgi doğrultusunda; Papara ile finansal hizmetleri tabana yaygınlaştırmak istiyorlar. Günlük ihtiyaçlardan biri olabilecek para transferi gibi işlemleri, finans sektörüne uzak kişilere sunmak yani banka hesabı olmayanların da ödeme alma veya diğer kişilere para gönderebilmesini istiyorlar. Papara, kullanıcıların bir banka hesabına ihtiyaç olmadan veya banka hesabı açmasına gerek kalmadan bu işlemlerin yapılabilmesini sağlıyor.

Girişimin en güçlü değer önerisi, bildiğiniz gibi para transferi yapmak istediğiniz EFT saatleri akşam 17:00 civarında tüm bankalarda kapanıyor. Veya hafta sonu ya da bayram tatili. Papara sistemi üzerinden haftanın her günü, günü her saati gece bile olsa, tatillerde bile para transferi yapabiliyorsunuz.

Online Alışveriş ve ATM’lerden para çekme imkanı

Para transferinin yanı sıra, edineceğiniz bir Papara kartı ile önceden kartın içerisine yükleyeceğiniz para ile dünyanın her yerinden online alışveriş yapabiliyorsunuz.  EFT ile gelen veya sizin Papara kartınız yüklediğiniz parayı da, neredeyse bütün ATM’lerden çekebiliyorsunuz.

Papara, lisansının kapsamadığı Mevduat toplama ve kredi verme dışında, bir banka üzerinden yapabildiğiniz her şeyi yapabilmenizi sağlıyor. 15 banka ile entegresyonları bulunuyor.

Ayrıca 18 yaşın altında kişiler de ön ödemeli Papara karta sahip olarak, finansal hizmetlerden faydalanabiliyor. Kartı talep eden kişinin adresine 1 haftada kart teslim ediliyor.

4 milyonu aşan kullanıcı

Papara web veya mobil uygulama tabanlı olarak kullanılabiliyor. Diker‘den edindiğimiz bilgi ile Web’e göre mobil uygulamayı kullananların oranı yüzde 80 civarındaymış. Girişim yaklaşık 4 yılda 4 milyon 150 bin kullanıcıya ulaşmış durumda. Avrupa bölgesinde en hızlı büyüyen fintech girişimlerden biri olarak gösteriliyor. KPMG’nin geçtiğimiz yıl yayınladığı rapora göre Papara, yerli girişim olarak MenaPay‘le birlikte dünyanın en büyük 100 fintech şirketi arasında gösterildi.

İlker Diker “Müşteri deneyimine çok önem veriyoruz. Dört yıllık süreç içerisinde üç farklı versiyon çıkardık. Bu üç versiyon ile müşteri deneyimini hep daha ileri nasıl taşırız diye düşündük. Bugün uygulamaya girdiğinizde sadece para transferi değil, Papara kartınız ile yapmış olduğunuz bütün harcamaların analizini görüyorsunuz. Fatura ödeyebiliyor, oyun pini satın alabiliyorsunuz. Bunların haricinde Dolar veya Euro da alabiliyor, başkalarına yine döviz de gönderebiliyorsunuz. Ayrıca uygulama üzerinden QR ile ödeme de yapabiliyorsunuz.” dedi.

Yakın zaman hisse senedi ve kripto para alım satımı da devreye girecekmiş. Bu yılın sonuna doğru Avrupa Birliği kapsamındaki ülkelerde işlem yapabilmek için o bölgeden de lisansı almayı planlıyorlar, bu yılın başında başvurularını yapmışlar.

Avrupa’da lisans almaları ne demek?

Papara, bugün nasıl Türkiye’de zaman ve tatil gözetmeksizin para transferini kolay ve hızlı bir şekilde yapılabilmesini sağlıyorken, aynı hizmeti örnek vermek gerekirse Türkiye’den Avrupa’daki bir ülkeye para gönderirken de alacaksınız.

Papara hiç yatırım almadan bugünkü seviyelerine ulaştı. Girişimle ilgili yeni gelişmeler oldukça sizlerle paylaşmaya devam edeceğiz.

Yerli fintech girişim Papara’nın azınlık hisseleri yaklaşık 300 milyon dolara satılıyor

Yerli ödeme sistemleri girişimi Papara, azınlık hisse satışı için danışmanlık şirketi Raiffesien Bank‘ı yetkilendirdi. Şirketin azınlık hisseleri için yaklaşık 300 milyon dolar teklifler geldiği söyleniyor.

Konuya yakın dört kaynağın Reuters’a verdiği bilgiye göre Papara ile global finansal ödeme şirketleri ilgileniyor. Şirketin ne kadarlık bir azınlık hissesi satmayı planladığı henüz netleşmedi.

Tüm faaliyetlerini Merkez Bankası’nın denetiminde sürdüren Papara, kullanıcılarına ücretsiz online para transferi hizmeti ve döviz işlemleri fatura ödeme hizmetleri vb. sunuyor. Ağustos 2016’da faaliyetlerine başlayan şirketin 7 milyon TL’lik sermayesi bulunduğu söyleniyor. 4 yılda 100 milyar liranın üzerinde işlem hacmine ulaşan şirketin 4 milyon civarında kullanıcısı olduğu ifade ediliyor.

Habertürk’ün haberine göre “Konuya yakın bir kaynak, Papara’nın azınlık hisselerinin satışını yürütmek üzere Raiffeisen Bank’ın yetkilendirildiğini belirterek, yabancı fintech’lerden gelen azınlık hisse tekliflerinin büyüklüğünün 250-300 milyon dolar aralığında olduğu söylenmiş. Aynı kaynak, şirketin toplam değerlemesinin ise çok daha büyük olduğunu kaydetmiş.”

Türk ilaç şirketi Abdi İbrahim, İsviçre merkezli OM Pharma’nın yüzde 28.5 hissesini 530 milyon dolara satın aldı

Türkiye’nin önemli ilaç şirketlerinden biri olan Abdi İbrahim, İsviçre merkezli biyoteknoloji şirketi OM Pharma‘nın yüzde 28.5 hissesini yaklaşık 530 milyon dolara satın aldı.

18 Eylül’de tamamlanan satın alma ile Abdi İbrahim yaptığı açıklamada; “Bu arada OM Pharma, bizim ortaklığımızla Orta Doğu ve Kuzey Afrika’daki ülkelere erişebilecek” dedi.

OM Pharma’nın ikinci büyük hissedarı olmanın Abdi İbrahim’e Latin Amerika, Çin ve Amerika Birleşik Devletleri’ndeki dünya pazarlarına erişim sağlayacağı belirtildi. Bu yatırımla birlikte Abdi İbrahim, OM Pharma’nın biyoteknolojik çalışmalara yönelik araştırma ve geliştirme faaliyetlerine 265 milyon dolar ayırdığı söyleniyor.

Bu anlaşma kapsamında OM Pharma’nın portföyündeki bazı ilaçların Abdi İbrahim’in İstanbul bulunan fabrikasında üretileceği planlar arasında gösteriliyor.

Abdi İbrahim Yönetim Kurulu Başkanı Nezih Barut‘un yaptığı açıklama ile; “Yerli ilaç sektörünün yaşamsal önemi, dünyanın ve ülkemizin içinden geçtiği zorlu pandemi döneminde daha iyi anlaşıldı. Son 18 yılda Türkiye pazar lideri olurken hep yüksekleri hedefledik. Dünyadaki ilk 100 ilaç firmasına giren ilk Türk şirketiyiz.” dedi.

Yerli oyun girişimi Click Game Studio, VOR Studio’dan 4.5 milyon TL yatırım aldı

Oyun girişimciliğinin hızla yükselişe geçtiği günümüzde yerli oyun girişimlerinin hikayelerini ve aldığı yatırımları sizlerle Oyun Girişimciliği kategorimizde güncel olarak paylaşmaya devam ediyoruz.

Mart 2020’de Bursa’da temelleri atılan oyun şirketi Click Game Studio, doğrudan kurucusunun bize ulaşması ile edindiğimiz bilgi doğrultusunda VOR Studio‘dan 4.5 milyon TL yatırım aldığını duyurdu.

Girişimin kurucu ortağı Ali Özer “Lise yıllarında flash oyun web sitesi yaparak başladığım yazılım sektörüne 2017 yılında eşim ve aynı zamanda lise yıllarında ekip arkadaşım olan Buse ile beraber Buse Game girişimini kurduk. Oyun sektörünün dinamiklerini, pazarlamasının çok önemli olduğunu anladıktan sonra kişisel olarak kendimizi geliştirmeye başladık. Buse kendisini yazılım alanında geliştirmeye devam etti ben ise özel bir şirkette çekirdekten başlayarak birçok alanda yetiştirildim. 2020 Şubat ayında Bursa’da Pratik zekası ve oyun konusunda çok iyi fikirleri olduğunu düşündüğüm aynı zamanda da çocukluk arkadaşım olan Denizhan ile birlikte kendi şirketimizi açmaya karar verdik.” dedi.

Hedefleriyle ilgili Özer, egirişim’e yaptığı özel açıklama ile: “Birçok hedefimiz var. Bilgelik Projesini lokal olarak Türkiye’de başlıyoruz ve kısa süre sonra bütün dünyaya açılacağız. Daha sonra ikinci bir büyük projemizi direk dünya ile eş zamanlı olarak piyasaya sunacağız. Amacımız Click Game Studio şirketinin çalışanlarını en mutlu olabileceği şekilde devam ettirip oyun sektöründe ekip arkadaşlarına verdiği değer ile birlikte anılarak dünyada önemli bir marka olabilmek.” dedi.

Bu haberimizin içeriğini soru cevap şeklinde devam ediyoruz.

Özer “İlk projemiz Bilgelik Online Kelime Oyunu. Şu anda hiç oyun oynamayan birisi, kelime oyununu oynayınca eğer seviyorsa bu oyunu bırakmıyor. Bu kişiye farklı bir oyun oynatamazsınız ama Kelime oyununu oynatabiliyorsunuz. Bunu farkettikten sonra ilk projemizin bir kelime türünde yapmaya karar verdik. İlk testlerimiz çok olumlu geçti ve şimdi yeni bir tasarım ve ödüllü yarışma bölümü ile kullanıcıları daha mutlu edeceğiz. Hyper Casual oyun türü amaçsızca insanların vakitlerini aldığını düşünüyorum. Ve o kadar çok dünyada studyo buraya içerik üretmeye çalışıyor ki, artık saçmaladıklarını düşünüyorum. Biz Bilgelik Projesinde hem insanları yarıştırıyor, hemde kelime haznelerini geliştiriyoruz. Bilmediği kelimelerinin üzerine dokununca anlamlarını hızlıca öğrenebiliyorlar. Özellikle çocuk gelişimi ve Alzheimer hastalıklarına da çok iyi geldiğini yapılan araştırmalar sonucu görüyoruz. Bundan sonraki projelerimizde de bu düşünce yapısı ile devam etmeyi planlıyoruz.”

Ayrıca yatırımla ilgili de “VOR Studio tarafından 4.5 milyon TL’lik yatırım aldık. Reklam ve pazarlama alanında çok uzmanlar. Bizim en büyük eksiğimizi yatırımcımız ile aşacağımızı düşünüyoruz. Birlikte daha çok proje yapıp Click Game Studio şirketini önemli bir marka haline getirmek istiyoruz.” dedi.

Oyun girişimciliği odaklı içeriklerimizi üretmeye devam edeceğiz.

Endeavor Catalyst, 134 milyon dolarlık üçüncü ve en büyük fonunu duyurdu

Global ölçekte büyük girişimler çıkması için kurulan Endeavor’un girişimlere yatırım yapmak için kurduğu Endeavor Catalyst134 milyon dolarlık üçüncü fonunu kapattığını duyurdu.

Girişim sermayesi fon oluşturma sürecinde derin deneyime sahip girişimcilere rehberlik eden ve koçluk yapan Endeavour Catalyst, Endeavour girişimcileriyle öz sermaye fon oluşturma turlarına ortak olmak için Endeavour’un küresel olarak dağıtılan, güvene dayalı bir ağ üzerine inşa edildi.

Endeavor‘dan yapılan açıklama ile “Küresel olarak gelişmekte olan ve yetersiz hizmet alan pazarlarda Endeavor Entrepreneurs‘e yatırım yapmaya devam edeceğimiz 134 milyon dolarlık bir risk sermayesi fonu olan Endeavor Catalyst Fund III‘ün kapanışını duyurmaktan büyük heyecan duyuyoruz.” dedi.

Bu 134 milyon dolarlık Fund III, başlangıçta belirlenen 120 milyon dolarlık hedef hedeflerini aşarak bugüne kadarki en büyük fonlarını temsil ediyor. Ayrıca Endeavor Catalyst’in yönetim altındaki toplam varlıklarını 250 milyon dolara kadar çıkarttı. Endeavor Catalyst Fund’un ilki 2014 yılında, ikincisi Fund II ise 2017’de kapanmıştı. Ve şimdi son olarak Fund III’ü de  bu yıl yani 2020’de duyurmuş oldular.

2012’de yılında kurulan Endeavor Catalyst, bugüne kadar 30 farklı pazarda 150’den fazla Endeavor liderliğindeki şirkete yatırım yaptı. Avrupa, Orta Doğu ve Afrika’dan aralarında Careem, Yemeksepeti.com, Property Finder, Checkout.com, Softomotive, Moneyfarm ve Flutterwave’in kurucuları da dahil olmak üzere birçok önemli girişimci Endeavour Girişimcisi oldu.

TechXtile Start-Up Challenge başvuruları açıldı, son başvuru 20 Ekim!

Uludağ Tekstil İhracatçıları Birliği’nin (UTİB) sektörde inovasyon kültürünü oluşturmak ve yeni girişimleri sektöre kazandırmak amacıyla bu yıl 12.’sini düzenlediği Uluslararası AR-GE Proje Pazarı, Techxtile Start-Up Challenge‘ın 2020 yılı başvuruları açıldı.

Son Başvuru: 20 Ekim 2020

Girişimcilerin projelerini online kayıt yaptırabilecekleri Techxtile Start-Up Challenge’in son başvuru tarihi ise 20 Ekim 2020 olarak açıklandı.

TechXtile Start-Up Challenge‘a şimdi:  Başvur

Türkiye’nin inovasyon ve girişimciliğe verdiği önemin son yıllarda arttığını ve tüm kurumlarıyla bu alana yatırımlar yaptığını belirten UTİB Yönetim Kurulu Başkanı Pınar Taşdelen Engin, ileri teknolojiye sahip ülkelerle aradaki farkın kapatılabilmesi için bu hareketin tabana yayılması gerektiğini söyledi.

Bu yarışmaya kimler katılabilir?

Techxtile Start-Up Challenge’e Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı veya yabancı uyruklu 18 yaşını tamamlamış öğrenciler ve mezunlar proje başvurusu yapabilecekler. Araştırmacı, akademisyen, kamu veya özel kurum çalışanları, girişimci adayları, inovasyon yapan ekipler ile start-up sahipleri veya kurucularının da proje gönderebileceği yarışmaya, T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı onaylı Ar-Ge ve Tasarım Merkezleri ile özel şirket sahipleri veya kurucuları da katılabiliyorlar.

  • 20 Ekim 2020: Proje Son Teslim Tarihi
  • 3-4 Kasım 2020: Tüm Katılımcılar İçin Genel Girişimcilik Eğitimi – 1
  • 5-6 Kasım 2020: Tüm Katılımcılar İçin Genel Girişimcilik Eğitimi – 2
  • 11 Kasım 2020: Ön Elemeyi Geçen Projelerin Web Sitesinden Duyurulması
  • 21 Kasım 2020: Ön Elemeyi Geçen Girişimciler İçin Pitching Eğitimi
  • 28 Kasım 2020: Değerlendirme Kurulu Tarafından Yarı Final Projelerinin Belirlenmesi
  • 29 Kasım 2020: Finale Kalan Projeler İçin Devam Eden Mentorluk Süreci
  • 15 Aralık 2020: Advanced Pitching Öncesi Sunum Geliştirme Eğitimi
  • 15-17 Aralık 2020: Advanced Pitching ve Ödül Töreni Haftası

TechXtile Start-Up Challenge Ödülleri ve Program Kapsamı

Değerlendirme sonucunda finale kalan Ar-Ge merkezleri, tasarım merkezleri ve kurumsal şirketlere;

  • Belirlenen 3 Ar-Ge ve Tasarım Merkezi’ne ya da kurumsal şirkete BUTEKOM’dan teknik donanımlarını geliştirmeye yönelik eğitimler
  • Ventures & Mentors League CEO’su Ufuk Batum tarafından “Ar-Ge Merkezleri Kapasite Geliştirme Desteği (mini-MBA programı)”

Değerlendirme sonucunda finale kalan finalistler;

  • İş Dünyası ve Potansiyel Yatırımcıların Takip Ettiği Ulusal Mecralarda Görünürlük İmkânı Sağlayacak Medya İletişim Paketi
  • Bursa Teknik Üniversitesi Teknoloji Transfer Ofisi’nden Online Eğitim ve Mentorluk
  • Uludağ Üniversitesi Teknoloji Transfer Ofisi’nden Patent Başvuru Desteği
  • Şirket Kurma, 1 Yıllık Muhasebe ve Ofis Kira Desteği
  • Uludağ Üniversitesi Teknoloji Transfer Ofisi’nden 3 Katılımcıya TÜBİTAK 1512 BİGG Ulukoza Programı İçin Eğitim ve Mentorluk Desteği
  • Program Koordinatörü, Ventures & Mentors League CEO’su Ufuk Batum Tarafından Finale Tüm Girişimcilere, 1 Yıl Boyunca Mentorluk Desteği gibi ödüllerin sahibi olmaya hak kazanacak.

Girişimciler, potansiyel müşterileri ile tanışabileceği bir platformda bulunma ve Türkiye’deki girişimcilik ve yatırım ekosisteminin önde gelen temsilcilerine projelerini sunma fırsatı yakalayacaktır.

Program kapsamında odaklanılacak alanlar;

Techxtile Start-Up Challenge kapsamında tekstilde bilişim, yenilikçi malzemeler, teknik tekstiller, sektöre özel uygulamalar, COVID-19 kapsamında yeni alanlar, teknolojiler ve uygulamalar, yeni üretim süreçleri ve çevreci ve sürdürülebilir alanlar da projeler kabul edilecek olup, proje konularına ilişkin bazı örnekler aşağıda listelenmiştir.

  • Üretimde randıman ve kapasite kullanımını artıran sistemler (yönetsel raporlama, analizler, vb.)
  • Önlenebilir bakımlar,
  • Yüksek hızda veri toplamak ve bu veriyi işlemek,
  • Üretimde kullanılan yeni algoritma, yazılım ve uygulamalar,
  • Kalite kontrol ve sıfır-hata verimlilik yazılımları,
  • Hızlı ve kolay uygulanabilir ERP yazılımları,
  • Üretimde ileri otomasyon, robotik uygulamalar,
  • Proses optimizasyonu,
  • Dijitalleşme,
  • 3D modelleme yazılımları,
  • Yapay zekâ uygulamaları,
  • Yeni polimerler, biyo polimerler,
  • Yüksek performanslı lifler ve tekstiller,
  • Yeni elyaf teknolojileri,
  • Nano lifler, tekstilde nano malzemelerin kullanımı
  • Kompozitler,i preformlar ve preregler,
  • Teknik tekstiiler,
  • Koruyucu tekstiller,
  • Fonksiyonel tekstiller,
  • Giyilebilir teknolojiler, akıllı tekstiller
  • Negatif iyon uygulamaları
  • Fotovoltaik tekstiller,
  • Plasma teknolojileri,
  • Akustik özellikli (ses izolasyonu) kumaşlar, tekstiller,
  • Kasları taklit edecek tekstiller (enhanced textile),
  • Doğal malzemeler,
  • İplik, boya ve kimyasallarda yeni ve milli hammadeler,
  • Yenilikçi iplik çekim makineleri,
  • Yenilikçi reçeteler, reçetelerde standardizasyon yaklaşımları, melanjlar,
  • Spinning’de yeni yaklaşımlar,
  • Fosfatsız çevreci yaklaşımlar
  • Biyobozunur malzemeler
  • Tekstilde yenilenebilir enerji uygulamaları, akıllı enerji yönetimi, enerjide tasarruf,
  • Karbon ayak izine dair yenilikçi uygulamalar, yazılımlar
  • Atık su uygulamaları, yeni arıtma yöntemleri, arıtmada küçük ve kompakt sistemler,
  • Antialerjik, Antibakteriyel, antimikrobiyel, antiviral malzemeler, sterilizasyon yöntemleri,
  • Kimyasal malzemelerde izlenebilirlik uygulamaları, yazılımları,
  • Susuz boyama yöntemleri,
  • Yenilikçi üretim teknolojileri (apre, boyahane ve diğer)
  • Ozon kullanımını artıran yeni prosesler,
  • Koku giderici, kozmetikli malzemeler, kir tutmazlık,
  • Kenevirde işlenebilirlik ve yeni üretim yöntemleri,
  • Geri dönüşümlü ve /veya organik tekstiller, doğal lifler.

Yerli oyun girişimi Axell Studio’nun sıfırdan başlayan hikayesi

400 bin dolar yeni yatırım alan mobil ve bilgisayar oyunlar geliştirmek için yola çıkan yerli oyun girişimi Axell Studio‘nun kurucu ortağı Onur Eyikul, bize girişimin tüm hikayesini anlattı ve bugüne kadar yaşadığı zorluklardan bahsetti.

egirişim olarak Türkiye oyun girişimciliği sektöründen sizlere aktif olarak yeni içerikler üretmeye devam edeceğiz.