Ana Sayfa Blog Sayfa 672

Yerli oyun şirketi InGame Group ve Galatasaray, Espor takımı kapsamında yeni bir iş birliğine imza attı

Dünya genelinde 100’den fazla ülkede 11 dilde, 30 milyon oyuncusu bulunan, yüzde 100 Türk yapımı Zula, Türkiye’nin dünya çapındaki yıldızı Galatasaray ile espor takımının isim tescilini ve esporun gelişimine yönelik ortak çalışmaları içeren önemli bir iş birliği anlaşmasına imza attı.

Ali Sami Yen Spor Kompleksi Türk Telekom Stadyumu’nda düzenlenen basın toplantısı ve imza töreni, Galatasaray Spor Kulübü adına Başkan Yardımcısı Yusuf Günay ve Galatasaray SK Espordan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Dorukhan Acar‘ın, InGame Group adına da Kurucu Ortak ve CEO’su Burak Gözalan ve InGame Group Kurucu Ortağı Genco Alp’in, katılımıyla gerçekleştirildi.

Sporun ve esporun en iyilerini buluşturan bu işbirliği ile Galatasaray’ın, Zula Süper Lig’de yer alan Galatasaray Zula Espor Takımı adı altındaki takımı, Zula nezdinde tescil edilmiş oluyor. Anlaşma çerçevesinde, Galatasaray’ın lisanslı ürünlerinin Zula oyun içinde satılması, 2020-2021 futbol sezonunda, Ali Sami Yen Spor Kompleksi Türk Telekom Stadyumu’nda Galatasaray Zula Espor Takımı’nın yer alacağı espor etkinlikleri düzenlenmesi, Galatasaray’ın sosyal medya hesapları, Galatasaray TV ve resmi kulüp dergileri gibi iletişim mecralarında çalışmalar yapılması gibi esporun gelişimine yönelik ortak projeler öngörülüyor.

Galatasaray Spor Kulübü Başkan Yardımcısı Yusuf Günay, bugün InGame Group ile dünyaya mal olmuş yüzde 100 Türk markası Zula Oyun özelinde önemli bir anlaşmaya imza attıklarını belirterek, bu iş birliği ile her iki markanın da önemli kazanımlar elde edeceğini vurguladı.

Esporun gelirlerinin dünyada oyun sektörününün büyüklüğünün 150 milyar dolara ulaştığını belirten Galatasaray SK Espordan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Dorukhan Acar, esporun bu pastadan 1 milyar dolarlık paya sahip olduğunu anlattı.

InGame Group Kurucu Ortak ve CEO’su Burak Gözalan da, Türkiye’nin en köklü kulüplerinden Galatasaray ile iş birliklerinin kendileri için çok değerli olduğunu söyledi. Tamamen Türk mühendislerin geliştirdiği yüzde 100 yerli oyun Zula ile sadece dünya çapında başarılı bir oyun yaratmadıklarını, özellikle kurdukları Zula Süper Lig ile esporda da başarılara imza attıklarını vurguladı.

Espor alanında 2 yılda yaptıkları 10 milyon TL’lik yatırım ile sektöre öncülük ettiklerini belirten Gözalan, 2019 yılında İstanbul’un merkezi Taksim’de Avrupa’nın en büyük espor merkezi olan Nonstop Zula Espor Merkezi’ni hizmete açtıklarını, kurdukları Zula Süper Lig’in espor severler tarafından her geçen gün büyüyen bir ilgiyle takip edildiğini anlattı.

‘Kadınlar Ligi’ ile Türkiye’de ilk kadın espor ligini başlatan Zula, gelecek dönemde hayata geçireceği ‘Üniversite Ligi’ ile de ilk üniversiteler arası turnuvayı organize etmeyi hedefliyor. Türkiye’nin dünya çapında en büyük markası olan Galatasaray’ın Zula Süper Lig’de yer alan Espor Takımı, başarılarıyla adından söz ettiriyor ve tüm takılarımız gibi ligimizin göz bebeği takımlarının başında geliyor.

Galatasaray ve InGame Group’un iş birliği, esporun gelişmesine büyük katkı sağlayacak ve bu alanda yeni ufuklar açılmasının öncülük yapacak. Dünya çapında ilginin her geçen gün arttığı espor alanında, Türkiye’nin bu iki önemli markasının iş birliği, ülkemizin yurt dışında tanıtımı için de büyük önem taşıyacak.

Galatasaray Espor artık 2 yıldız sahibi

Kuruluşundan bu yana Zula Süper Lig’de yer alan Galatasaray Espor, önemli bir başarıya imza attı. Galatasaray Zula Espor Takımı, Süper Lig’de 4 sezon aralıksız rakiplerini yenerek şampiyonluk kupasını kaldırdı.

Bosch, 39 dakikada güvenilir sonuç veren COVID-19 hızlı testini geliştirdi

Bosch, SARS-CoV-2 patojenini tespit etmek için Vivalytic analiz cihazı için yeni bir hızlı test geliştirdi. Test, 39 dakikada güvenilir bir sonuç sağlıyormuş ve şu anda dünya çapında en hızlı polimeraz zincir reaksiyonu (PCR) testi olduğunu iddia ediyor.

Bosch’un yeni hızlı testi, otoyol servis istasyonlarındaki veya havalimanlarındaki mobil test merkezlerinde merkezi olmayan kullanım için kullanılacakmış. Teste giren kişiler, test alanındayken 39 dakika gibi bir sürede güvenilir bir sonuç elde edebiliyormuş.

Şu anda Avrupa’da mevcut olan CE onaylı test, hızlı sonuç almaya, karantinada zamandan kaçınmaya, laboratuvarları rahatlatmaya ve seyahat ve çalışmayı yeniden daha güvenli hale getirmeye yardımcı oluyor.

Vivalytic: Kullanımı kolay ve hızlı test

Koronavirüs salgınıyla mücadelenin anahtarlarından biri, enfeksiyon kaynaklarını hızla tespit etmektir. Robert Bosch GmbH yönetim kurulu başkanı Dr. Volkmar Denner, “bu yüzden ilk koronavirüs testimizi daha da hızlı bir şekilde sonuç vermesine odaklandık. Bu kısa zaman, insanların kafasını daha çabuk rahatlatmamızı sağlayacak.”

Yeni Bosch PCR singleplex testinin geliştirilmesi, Alman Federal Eğitim ve Araştırma Bakanlığı (BMBF) tarafından finanse edilen bir araştırma ve geliştirme projesi kapsamında hayata geçirilmiş.

Testin duyarlılığı yüzde 98 ve özgüllüğü yüzde 100’dür. Bosch’un yan kuruluşu Bosch Healthcare Solutions, bu cihazı geliştirmek için son derece hassas manuel PCR testlerinin lider sağlayıcısı Alman biyoteknoloji şirketi R-Biopharm ile güçlerini birleştirmiş. PCR testleri, test yöntemlerinin altın standardı olarak kabul ediliyormuş.

Bosch’un hızlı testinin avantajları yalnızca hızlı analizde değil, aynı zamanda kullanım kolaylığında da yatıyor. Bir swab kullanılarak hastanın burnundan ve boğazından bir numune alınıyor ve test kartuşuna yerleştiriliyor. Ardından, test için gerekli tüm reaktifleri içeren test kartuşu, otomatik analiz için Vivalytic cihazına yerleştiriliyor. Kullanıcı dostu olacak şekilde tasarlanan Vivalytic, tıbbi personelin nasıl çalıştırılacağı konusunda kısa bir eğitim alması yeterli oluyormuş.

Şirketlere depolama alanı çözümleri üreten ParkPalet ilk yatırımını aldı [Özel Video Röportaj]

Depo alanı arayan şirketler ile depolama hizmeti veren şirketleri bir araya getiren online pazar yeri girişimi ParkPalet, Seri A öncesi turda ilk yatırımını aldı.

Girişimin yatırım turuna Innovate21st programı kapsamında; Akiş GYO ve Akkök Holding katıldı. Yatırım miktarı veya değerlemesiyle ilgili açıklama yapılmasa da, Seri A öncesi tur olduğunu söyleyebiliriz. 2021 yılı içerisinde ise Ser A tura çıkmayı planlıyor.

ParkPalet, kısa dönemli depo alanı ihtiyaçları için esnek ve verimli çalışan bir lojistik depolama ağı kurdu. Böylece kısa dönemli depo ihtiyacı olan şirketler istedikleri servisi istedikleri anda alabilir ve lojistik maliyetlerini düşürebiliyorlar. Depo işletmecileri ise, dönemsel kapasite fazlası alanlarını kısa dönemli palet bazında değerlendirerek gelir oluşturup, depo alanlarını optimize edebiliyorlar.

Girişimin kurucu ortağı Alp Çiçekdağı ile girişimin hikayesini, yaşadığı zorlukları ve yatırım sürecini konuştuk.

Park Palet olarak hedefleri, teknolojiyi kullanarak kısa dönemli, ihtiyaç olunduğu kadar hizmet bedeli ödenen bir sistem oluşturmak. Böylece depo işletmecilerinin tam kapasite çalışarak geliri artarken, kısa dönemli depo alanı ihtiyacı olan şirketlerin lojistik maliyetlerini düşürmektedir.

Almanya merkezli SAP, Türkiye’de de operasyonları bulunan Emarsys’i satın aldı

Almanya merkezli SAP, önde gelen çok kanallı müşteri etkileşimi platformu Emarsys‘i satın almak için bir anlaşma yaptığını duyurdu.

Emarsys, işletmelerin müşterileriyle daha etkili ve kişisel olarak etkileşim kurmasını sağlıyor. SAP® Müşteri Deneyimi portföyünü Emarsys ile, gerçek zamanlı olarak kişiselleştirilmiş pazarlama kampanyaları oluşturmak, çok kanallı yapılarda yer almak, ticaretin dijital olarak nasıl yönetildiğine ilişkin yeni bir paradigma oluşturmak ve her etkileşimin alakalı ve etkili olmasını sağlayacak.

SAP CEO’su Christian Klein, “Emarsys müşteri etkileşim platformunu SAP ve Qualtrics’in önde gelen SAP S / 4HANA® ve Deneyim Yönetimi teknolojisine eklemek, müşterilerimiz için pazarda benzersiz olan yeni olanaklar sağlıyor” dedi.

Emarsys, yenilikçi ve kullanımı kolay, tamamen entegre bulut tabanlı bir pazarlama platformudur. Şirketlerin e-posta, mobil, sosyal, SMS ve web üzerinden geniş ölçekte gerçekten kişisel müşteri etkileşimleri sağlamasına olanak tanıyor.

Emarsys CEO’su Ohad Hecht, “Emarsys, dijital pazarlamada zengin bir inovasyon geleneğine sahiptir. Müşteri deneyiminde mükemmellik ve yeniliğe sürekli bağlılığı olan lider bir küresel marka olan SAP ile güçlerimizi birleştirmek, kendimizi yeniden keşfetmede heyecan verici bir sonraki adımdır. Yasal sürecimizi tamamladıktan sonra müşterilerimiz ve iş ortaklarımızın Emarsys platformu ile SAP Müşteri Deneyimi portföyü arasındaki sinerjiden hızla yararlanacağından eminiz.” dedi.

Emarsys, Avusturya’nın Viyana şehrinde, Gözetim Kurulu Başkanı Josef Ahorner, Hagai Hartman ve Daniel Harari tarafından kuruldu. Bugün Emarsys’in Türkiye dahil olmak üzere dünya çapında 1.500’den fazla müşterisi ve aralarında Londra, Berlin, Sidney ve Budapeşte’nin de bulunduğu 13 ofiste 800’den fazla çalışanı ve Indianapolis’te bir ABD merkezi bulunmaktadır.

Demet Mutlu, Trendyol’un Avrupa ülkelerindeki müşterilere de hizmet verdiğini duyurdu

Trendyol’un kurucusu Demet Mutlu, LinkedIn hesabında yaptığı İngilizce bir paylaşımla şirketin Avrupa’daki ülkelere de hizmet verdiğini duyurdu.

Demet Mutlu’nun açıklaması:

https://en.trendyol.com/ is live and serving our customers in EU. You can place your first order with a €20 discount (Code: Welcome20). We would love to hear your comments & feedback.”

https://en.trendyol.com/ yayında ve AB’deki müşterilerimize hizmet veriyor. İlk siparişinizi 20 € indirimle verebilirsiniz (Kod: Welcome20). Yorumlarınızı ve geri bildirimlerinizi duymak isteriz.”

Trendyol’un hizmet verdiği Avrupa ülkeleri:

BELBİM ve Mastercard iş birliği ile İstanbulkart Mobil uygulaması üzerinden bakiye yüklemesi yapabilirsiniz

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin iştiraklerinden BELBİM, İstanbulluların hayatını kolaylaştırmak üzere, ödeme teknolojilerinin öncü şirketi Mastercard ile işbirliğine gitti.

İki şirket arasında gerçekleştirilen işbirliğiyle, Mastercard’ın online temassız ödeme çözümü Masterpass, BELBİM’in ‘İstanbulkart Mobil’ uygulamasına entegre edildi. Bu sayede İstanbul’da her gün, toplu taşıma kullanan 15 milyon vatandaş, BELBİM’in geliştirdiği ‘İstanbulkart Mobil’ uygulaması üzerinden, Masterpass’e kayıtlı banka ya da kredi kartları ile tek tıkla yükleme yapabilecek. Böylece her yükleme sırasında banka kartı veya kredi kartı bilgilerini yeniden girilmesi zahmetinden de kurtulunacak. Süreç, önümüzdeki dönemde, abonman yüklemelerinden rutin İstanbulkart TL yüklemesine varıncaya kadar, bu ödeme yönetimini kullanan vatandaşlara farklı armağan ve indirimli ödeme seçenekleri de sunacak.

“Amacımız tüm İstanbulkartlılar’a kazanç sağlamak”

Konu ile ilgili bilgi veren BELBİM Genel Müdürü Yücel Karadeniz şunları söyledi: “Coğrafi, tarihi ve kültürel zenginlikleriyle dünyanın en önemli metropollerinden biri olan İstanbul, Türkiye’nin en büyük ve kalabalık şehri olarak da öne çıkıyor. Türkiye’deki yaklaşık her 4 kişiden 1’i İstanbul’da yaşıyor. BELBİM, 33 yıldır İstanbulluların hayatını kolaylaştıracak çözümleri geliştiren bir teknoloji vizyoneri. Dijitalleşme vizyonumuz ve finansal teknolojimizle İstanbulluların yaşamını kolaylaştırmak hedefiyle İstanbulkart’ı geleceğe taşıyoruz. Erişilebilir ve pratik yükleme işlemleri için, son olarak, ‘İstanbulkart Mobil’ uygulamamıza Masterpass kart saklama hizmetini entegre ettik. Amacımız, tüm İstanbulkartlılar’a, kartları ile harcarken de kartlarına yükleme yaparken de kazanç sağlamak. Mastercard ile gerçekleştirdiğimiz bu işbirliği ile hızlı, konforlu ve pratik işlem altyapısı sunmaktan mutluluk duyuyoruz.”

Mastercard Türkiye ve Azerbaycan Genel Müdürü Yiğit Çağlayan ise “Mastercard olarak, hayatın her anında, vatandaşların ödeme adımını en güvenli hızlı ve kolay şekilde gerçekleştirmesi için çalışıyoruz. Daha önce yaptığımız bir araştırma, kart yükleme adımında daha hızlı ve daha kolay çözümlerin talep edildiğini ortaya koymuştu. BELBİM ile işbirliğimiz sayesinde hem İstanbulkart yükleme süresi kısalacak hem de vatandaşların araca bindiklerinde duymaktan hoşlanmadıkları ‘yetersiz bakiye’ sesi ortadan kalkacak” dedi.

Vodafone Türkiye’nin yeni CEO’su Alex Froment-Curtil oldu

2018 yılından bu yana Vodafone Mısır CEO’su olarak görev yapmakta olan Alex Froment-Curtil, Vodafone Türkiye CEO görevini 1 Kasım 2020 itibariyle Colman Deegan’dan devralacak.

2016 yılından bu yana Vodafone Türkiye CEO’su olarak görev yapmakta olan Colman Deegan ise Vodafone İspanya CEO’su olarak yeni görevine başlayacak.

2003 yılından bu yana Vodafone Grubu, Vodafone Malta ve Vodafone Macaristan’da üst düzey rollerde yer alan Froment-Curtil, 2016-2018 yılları arasında Vodafone Macaristan CEO’luğu görevini yürüttü. Alex Froment-Curtil, 2018’den bu yana Vodafone Mısır’ın CEO’su olarak görev yapmaktaydı.

Froment-Curtil, finansal hizmetler ve sağlık alanlarında Vodafone dijital çözümlerini pazara sunan büyüme odaklı bir döneme ve Vodafone Mısır’ın operasyonları ile müşteri hizmetlerinin dijitalleşmesi süreçlerine liderlik etti.

Froment-Curtil’in liderliğinde Vodafone Mısır, “En İyi İşveren” ödülüne layık görüldü.
Alex Froment-Curtil, yeni görevi ile ilgili yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Türkiye’deki yatırımlarının 15. yılını kutlayacak Vodafone Türkiye’ye katılmaktan ötürü çok mutluyum. Vodafone Türkiye, yıllar boyunca imza attığı büyük başarılar ve son dönemde teknoloji iletişim şirketi olma yolunda gerçekleştirdiği önemli dönüşüm ile beraber, topluma sunduğu kritik dijital hizmetlerle herkes için kesintisiz iletişim sağlamada merkezi bir role sahip bulunmaktadır.”

Vodafone’daki kariyerine 1998 yılında genel merkezde Grup Finans biriminde başlayan Colman Deegan, 2007-2011 yılları arasında Vodafone Grubu’nun Birleşme ve Satın Almalarından Sorumlu Direktörü olarak çalıştı. Sonrasında sırasıyla Vodafone Hindistan ve Vodafone İtalya’nın Finanstan Sorumlu İcra Kurulu Başkan Yardımcılığı görevlerini yürüttü.

2016 yılında Vodafone Türkiye CEO’su olarak atanan Deegan, görev yaptığı 4 yıl boyunca şirketin dijitalleşmesine ve bir telekomünikasyon şirketinden, teknoloji iletişim şirketine dönüşümüne liderlik etti.

Deegan, “Vodafone Türkiye’deki ekipten ve son 4 yılda birlikte başardıklarımızdan çok gurur duyuyorum. Bu başarıların içerisinde dijitalleşme vizyonumuz çerçevesinde tüm dijital kanallarımızda aylık 16 milyon kullanıcı, “Vodafone Yanımda” ve “TOBi” gibi uygulamalar ile 600 milyondan fazla etkileşim gerçekleşmesi de yer alıyor. Ayrıca, 2018 yılında “En İyi İşveren” ve kadın çalışanların en çok tercih ettiği şirket olarak seçilmek de gurur vericiydi” dedi.

Sanal ortama taşınan Cisco Connect, Türkiye için yeni dijital olanaklar dönemini başlatıyor

Cisco‘nun önde gelen müşteri ve iş ortağı konferansı Cisco Connect Türkiye, bugün Türkiye’de ilk defa sanal olarak düzenlendi. Müşteriler ve iş ortakları, “kapsayıcı bir dijital gelecek inşası” temasıyla gerçekleştirilen etkinlikte, Türkiye’nin dijital dönüşüm yolculuğuna destek vermek üzere tasarlanan pek çok Cisco çözümünü, müşteri hikayesini ve konsept girişimini içeren etkileyici bir sanal yolculuğa çıktılar.

Online oturumlara, inovasyon sohbetlerine ve tanıtımlara yer verilen bir günlük bu öncü etkinlikte Cisco ayrıca, geleceğe daha hazır ve sezgisel bir dijital altyapının güvenliğini sağlamak üzere akıllı ve güvenlikli platformunda hayata geçirdiği dört uygulamayı açıkladı.

  • Uygulamalarını yeniden hayal etmek: Ağ verilerinin görünür olması, şirketlere somut aksiyon alabilecekleri içgörüler sağlar. Cisco, uygulama geliştirme ve kurulum işlemlerini daha hızlı ve akıllı hale getirecek destek çözümleriyle işletmelere, trendleri ve anormallikleri gerçek zamanlı olarak gözlemleme ve harekete geçme fırsatı sunar.
  • Veri güvenliğini sağlamak: Şirketlerin temelinde güven duygusu yatar; müşterilerin ve çalışanların beklentisi de verilerinin korunmasıdır. Ağ güvenliğini işin merkezine koyan kuruluşlar, Makine Öğrenimi teknolojisi ile değişkenleri daha efektif biçimde toplayıp analiz edebilir, tehlikeli unsurları araştırıp izole edebilir ve yönetebilirler.
  • Altyapılarını dönüştürmek: Şirketler, hedef tabanlı ağ kurma imkânı sayesinde kendiliğinden öğrenen, uyum sağlayan ve koruyan bir altyapı inşa edebilirler. Cisco ağ kurma, güvenlik, analitik ve yönetim kalemlerini bir araya getirerek bulut çözümlerine genel, özel veya hibrit olabilecek tek bir kullanıcı deneyimi ile bütüncül bir yaklaşım sunar.
  • Ekiplerini güçlendirmek: Her işletmede rekabet avantajını sağlayan unsur insandır. Şirketler, iş birliği teknolojisinden faydalanarak iç ekipleri, iş ortakları ve müşterileri arasında bağlantı kurabilirler. Cisco’nun iş birliği portföyünün temelinde yapay zekâ yatar. Kurumlar böylece cihazdan ve konumdan bağımsız olarak, kesintisiz müşteri ve çalışan deneyimleri yaratabilirler.

Kapsayıcı bir dijital ortam yaratmak

Cisco, uzun vadeli stratejisi kapsamında başlattığı ve “Herkes için kapsayıcı gelecek yaratmayı” hedeflediği yeni küresel marka misyonu ile teknolojinin, toplumlarımızın sunduğu tüm avantajlara herkesin eşit katılımı anlamına gelen kapsayıcılık kavramı üzerindeki etkisini daha iyi anlamayı amaçlıyor.

Markanın yeni misyonu ile Cisco’nun kaynaklarının, becerilerinin ve enerjisinin, ticari ve toplumsal sonuçları iyileştiren uzun vadeli iş ortaklıklarına ve çözümlere yöneltilmesi amaçlanıyor.

Gerçekleştirilecek çeşitli dijital oturumlar ve açılış konuşmaları ile Cisco, yerel paydaşlar ile kapsayıcı bir gelecek inşasındaki en önemli hedefler hakkında fikir alışverişinde bulundu.

Cisco Türkiye Genel Müdürü Didem Duru etkinlikte yaptığı konuşmada şöyle dedi: “Türkiye ve çevresi için yeni ve daha gelişmiş fırsatlar sunmak üzere şirket tarihinde ilk defa Türkiye Cisco Connect etkinliğini sanal ortamda, kamudan ve özel sektörden önemli paydaşlar ile iş birliğine açtık. Cisco olarak herkesin fırsatlara erişim bakımından eşit olanaklara sahip olduğu bir dünyaya inanıyoruz. İnsanların ve toplulukların bir araya gelmek için gereken ilhama ve araçlara erişebileceği, ortak tutkularımıza yanıt veren, kolektif problemlerimizi çözen bir dünya… Bu yüzden de tüm kaynaklarımızı ve imkânlarımızı, insanların hayatını olumlu ve somut biçimde etkileyebilecek uzun vadeli iş ortaklıkları ve çözümler için seferber ettik.” dedi.

House of Instagram’ın ilk online versiyonu Türkiye’de gerçekleştirildi

Instagram’ın dönüşümünün anlatıldığı ve platformun yeni özelliklerinin tanıtıldığı House of Instagram’ın ilk online versiyonu 29-30 Eylül tarihlerinde Türkiye’de gerçekleşti. Etkinlikte Facebook Orta Doğu, Afrika ve Türkiye Bölge Başkan Yardımcısı Derya Matraş; Instagram İşletme Pazarlama Lideri Grace Kao; Instagram Marka Geliştirme Lideri Gord Ray; Facebook Türkiye Ticaret Direktörü İlke Çarkçı Toptaş gibi isimler kültür, yaratıcılık ve topluluk kavramlarının Instagram’da nasıl hayata geçtiği, marka ve işletmelerin nasıl güçlü kaldığı gibi konuları ele aldı.

House of Instagram Türkiye’nin açılış konuşmasını yapan Facebook Orta Doğu, Afrika ve Türkiye Bölge Başkan Yardımcısı Derya Matraş konuyla ilgili, “Bugün Instagram’ın özellikle dört alanda liderlik ettiğini görüyoruz: Küçük işletmelerin kullanıcılarıyla bağ kurması, insanların kendilerini istediği biçimde ve yaratıcı bir şekilde ifade etmesi, yeni trendlerin şekillenmesi ve var olan değerlerimizin güçlenmesiyle kültür ve alışkanlıklar, insanları bir araya getirme ve toplulukları hayata geçirme gücü. Bu yüzden House of Instagram Türkiye’de çok değerli isimlerle kültür, yaratıcılık ve topluluk kavramlarının Instagram’da nasıl hayata geçtiği, marka ve işletmelerin nasıl güçlü kaldığı gibi konuları ele alıyoruz” dedi.

Etkinlikten öne çıkan içgörüler şu şekilde:

İnsanlar yaratıcı bir şekilde kendilerini ifade etmek için Instagram’a giriyor

Basit filtrelerle fotoğraf paylaşma platformu olarak hayatına başlayan Instagram, insanların kendilerini ifade etme yöntemleri ve kullanım alışkanlıkları doğrultusunda bugünkü haline evrildi. Örneğin, insanların daha rahat bir şekilde anlık paylaşımlar yapmak istemesiyle Stories ortaya çıktı, AR platformuyla herkes kendi filtresini oluşturabilmeye başladı. Videonun yükselişiyle daha uzun içerikler için insanlar IGTV’ye ve özellikle de COVID-19 ile birlikte Instagram Canlı Yayın’a yönelmeye başladı. Instagram’da paylaşılan videoların yüzde 45’i kısa süreli videolardan oluşuyor. Bu içgörüyle birlikte yakın zamanda kullanıma sunulan Reels ile insanlar kısa, düzenlenebilir, eğlenceli videolar oluşturabiliyor ve keşfedebiliyor, hatta ürettikleri bu videolarla dünya çapında keşfedilme şansını yakalıyor.

Topluluklar Instagram’da harekete geçiyor

İnsanlar önem verdikleri konularda topluluklarını harekete geçirmek için Instagram’a yöneliyor. Toplulukların bu yaklaşımları COVID-19 sürecinde de kendini gösterdi. İtalya’da karantinanın ilk haftasında Instagram’daki canlı yayınların izlenme sayısı iki katına çıkarken, Stories’deki “Evde Kal” çıkartması ilk ayında dünya genelinde 300 milyondan fazla insan tarafından paylaşıldı. Bu süreçte yerel işletmeleri desteklemek isteyen birçok insan “Küçük İşletme Desteği” çıkartmasını kullanarak bu işletmeleri topluluklarına tanıttı.

Trendler Instagram’da hayat buluyor

Modadan sosyal aktivizme, yemekten girişimciliğe, insanlara ilham veren birçok trend Instagram’da hayat buluyor ve insanlar ilgi duydukları şeyleri Instagram’da buluyor. Instagram’daki insanların yüzde 90’ı en az bir işletmeyi takip ediyor ve 180 milyondan fazla işletme her ay Facebook, Instagram ve WhatsApp’i kullanıyor. Instagram’ın bir araştırmasına göre insanların yüzde 50’si Instagram’da reklamını gördüğü bir markaya daha fazla ilgi duyduğunu söylerken, birçoğu da Instagram’daki markaların daha popüler, eğlenceli ve yaratıcı olduğunu düşünüyor. İnsanların takip etmek istedikleri işletmelerle bir araya geldiği bir platform olan Instagram, bu doğrultuda alışveriş özelliklerini geliştirdi. Örneğin, her ay 130 milyon kişinin tıkladığı gönderilerdeki ürün etiketlerinin yanı sıra, Keşfet sekmesinde alışveriş için bir sekme kullanıma sunuldu.

Yerli girişim ULAK, Erdem Yurdanur liderliğinde 10 milyon TL değerleme ile yatırım aldı

Son yılların popüler sektörü lojistik konusunda yazılım geliştirerek yazılımını kullanan işletmelere kurye kaynağı sağlayan ve şu ana kadar kendi kaynakları ile ilerleyen ULAK Yazılım Teknoloji A.Ş., ilk yatırımını aldı.

Sabri Sami Toker tarafından 2015 yılı şubat ayında kurulan ve aynı yılın sonunda şirketleşen ULAK App, şu ana kadar kendi kaynakları ile ilerliyordu. İlk yatırım turunu; Erdem Yurdanur, Tarkan Onar, Bülent Bahadır, İbrahim Sakallıoğlu ve Kokteyl Bilgi Teknolojisi A.Ş.’den tohum yatırım alarak tamamlayan ULAK, bu yatırımla şirket değerini 10 Milyon TL’ye taşıdı. Yatırım ile birlikte Kokteyl Bilgi Teknolojisi A.Ş.’den yazılım desteğide alacak olan ULAK, kendi yazılım ekibine Kokteyl şirketinin bilgi birikimini de katarak stratejik bir yatırım turu kapatmış durumda. Yatırım öncesine kadar yazılım ve teknolojiye 2 Milyon TL üzerinde yatırım yapan ULAK App, restoran paket servis, e-ticaret ve bölgesel kargo dağıtımı konusunda İstanbul, Ankara ve İzmir başta olmak üzere birçok şehirde hizmet veriyor.

Akıllı teknolojilerle bütünleşik yaratıcı iş fikirleri

ULAK App, 2 bin adet üzerinde kuryeden oluşan kurye havuzu ve 400’ün üzerinde anlık aktif kuryesi ile gerçek zamanlı bilgi akışı sunarak Türkiye’nin birçok şehrinde aynı gün teslimat hizmeti ve paket servis alt yapısı sunuyor. İTO kuruluşu olan Bilgiyi Ticarileştirme Merkezi’nin girişimcilik programı ile Technolera Ventourage Diversity programında en ölçeklenebilir yaratıcı iş fikri birinciliğini alarak mezun olan ULAK, aynı zamanda Türk Telekom girişim hızlandırma programı PİLOT 6. dönem mezunu. “Smart Delivery” sloganı ile last mile delivery konusunda akıllı teknolojisi ile ön plana çıkan kuruluş, en geç 45 dakika içerisinde teslim edilmesi gereken sıcak yemek teslimatlarında birçok rakibinin aksine çoklu taşıma ve teslimat algoritması ile dikkat çekiyor. Yemek teslimatlarına özel bir yazılım üzerine çalışan ULAK, çok yakında “Kolay Paket” adlı Saas ürünü ile paket servis problemine çözüm olacağı iddiasında. ULAK App, aynı zamanda e-ticaret teslimatlarında kurumsal şirketlere çözüm ortaklığı yaparak 14 şehirde gün içi hızlı teslimat gerçekleştiriyor.

Hedef; yıl sonunda 9 Milyon TL’lik ciro

Sektörde farklı bakış açısı getirerek uygulanabilir ilkleri yapma hedefi ile ilerlediklerini belirten ULAK Yazılım Teknoloji A.Ş. Kurucusu Sabri Sami Toker, uzun süredir yürüttükleri AR-GE çalışmaları ile drone taşımacılığı konusunda eylül ayı başında yaptıkları faydalı yük taşıma testini de yayınladıklarını ifade ediyor.

Sabri Sami Toker, yukarıdaki videoda görülebilen 16 kg uçuş ağırlığı ile 6 kg’lık faydalı yükü 20 dk havada kalma süresi ve 5 bin metre menzilde taşımayı başarılı bir şekilde gerçekleştirdiklerini söyleyerek yine bir inovasyon çalışması yaparak 2018 yılında elektrik motoru ve pili haricinde yüzde yüz yerli üretim olan iki tekerlekli elektrikli kargo bisikleti ile şu an Anadolu yakasında kargo dağıtımına geçtiklerini söylüyor. Mikro dağıtım konusunda doğru çözüm ve ekolojiye destek olan bu kargo bisikletlerinin yayılması için öncü olma misyonunu üstlenen ULAK App ile 2021 yılı sonunda şirketin ilk global adımının Londra’da başlatılması planlanıyor. Kuruluş, 2020 yılsonunda 9 Milyon TL’lik ciro hedefliyor.