Ana Sayfa Blog Sayfa 673

Silikon Vadisi merkezli Founder Institute, global pazarda büyümek isteyen girişimler için Türkiye programını duyurdu

Fikir aşaması girişimcilik hızlandırma programı olan Founder Institute, global bölgesel merkezleri içerisine Türkiye’yi de eklediğini açıkladı.

Her sene iki kere açılacak ve Türkiye ile civarındaki bölgelerde kurulan girişimcilerin başvurabileceği programları ile Founder Institute’un amacı senede 20 global şirketin kurulmasını sağlamak. Başvuruları açılan programa, Türkiye’nin önde gelen mentor ve kurucuları ile birlikte çalışma fırsatı bulacak girişimcilerin fi.co/apply/turkey adresinden daha fazla bilgi edinmesi ve başvurularını tamamlamaları mümkün.

  • Her zaman kaynağından doğru haber ve şeffaf bilgi vermek adına; programın ücretli olduğunu hatırlatalım, ancak bu içerik sponsorlu bir gönderi de değildir.

Girişimciler, Founder Institute Turkey‘in açılışa özel olarak oluşturduğu ücretsiz online eğitim ve etkinlikleri takip edip kayıt olabilirler. Girişimciler eğitimlerde global bir startup oluşturmak için atmaları gereken ilk adımları öğrenebilecek ve başarılı örneklerin vakalarına erişebilecekler.

Her kriz döneminde olduğu gibi, yepyeni fırsatların ortaya çıktığı bu dönemde, Founder Institute Turkey programı, girişimcilere, deneyimli yöneticiler eşliğinde online takip edebilecekleri bir yol haritasının yanı sıra başarılı bir yatırımcı, mentor ve girişimci ağı erişimi sağlamaktadır. İnsana odaklanan program yapısıyla, işlerine devam etmek zorunda olan kurumsal çalışanlara da açık olan yapısıyla, fikirlerine olduğu kadar girişimcilerin kendilerinin gelişimlerine de destek olmaktadır.

Programa katılan tüm paydaşlar ortak hisse sistemi ile birbirinin başarısına ortak olmaktadır. Founder Institute mezunları arasında, operasyonlarının bir kısmı halen Turkey’da olan, Türk Girişimci Eren Bali’nin tarafından kurulmuş ve milyar dolar değerlemeyi geçerek “Unicorn” olmuş şirketlerden Udemy’nin yanı sıra, Realty Mogul, Travelcar, goplaceit, Appota ve daha birçok başarılı örnek bulunmaktadır. Ek olarak, 2020 Turkey programı ile Founder Institute dünya genelinde yüzlerce startup lideri ile bir araya gelerek fikir aşamasındaki ve MVP aşamasındaki girişimcilerin ihtiyaçlarına yönelik oluşturduğu en yeni eğitim içeriğini bu sene güncelledi.

Founder Institute Turkey, daha önce ODTÜ Teknokent’in San Francisco’da kurduğu Global Hızlandırma Programlarının ve UNDP’nin yürüttüğü SDG Etki Hızlandırma programının yöneticileri olan Beliz Bediz Sinan ve Melek Yatırımcı Ozan Sönmez’in yanı sıra, MIT Enterprise Forum Pan Arab’ın yöneticilerinden Sahar El Zaloua, Türkiye’nin en tecrübeli özel hızlandırıcı programları yürütücüsü Viveka’nın Kurucu Ortağı Emin Okutan ve Program Yöneticisi Yashar Kardar tarafından yönetilecektir.

Alanında Türkiye’deki en deneyimli kurucu yönetim ekibinin yanı sıra, Founder Institute Turkey içerisinde, Türkiye’de birçok girişime yatırım yapmış, şirket kurmuş ve global yatırımcılardan destek almış bir çok tecrübeli isim bulunmakta. Bu isimlerden bazıları;

  • Aydın Öztunalı: Melek Yatırımcı
  • Barış Okur: Viveka Kurucu Ortağı
  • Dinçer Sözütok: Onlock Kurucu Ortağı
  • Erdem Lafçı: APPS
  • Erhan Ertan: Neurocess Inc
  • İlknur İlkyaz Gül: Growth Circuit ve CoZone Kurucu Yöneticisi
  • Kuntay Aktaş: Btech Innovation
  • Özgür Deniz Önür: Invidyo Kurucu Ortağı
  • Samican Tandoğdu: Picus Stratejiden Sorumlu Yönetici
  • Sertaç Yakın: Melek Yatırımcı
  • Zafer Elcik: Otsimo, Kurucu Ortağı

Programa başvurmak isteyen girişimci adayları detaylı bilgiye ulaşmak ve başvurularını tamamlamak için fi.co/apply/turkey adresini ziyaret edebilirler. 10 Ekim’e kadar ön kayıt yaptıran girişimciler, çeşitli ek imkan ve burslardan yararlanabileceklerdir.

Lojistik servisi bulma ve yönetme hizmeti sağlayan yerli girişim Navlungo, 250 bin dolar yatırım aldı

Sizlere ilk kez Mayıs ayında paylaştığımız yerli girişim Navlungo, Seri A öncesi turda ida capital tarafından yürütülen innovate21st hızlandırma yatırım programı kapsamında; Akiş GYO, Akkök Holding, Etki Yatırım Girişim ve diğer yatırımcıların olduğu bir gruptan 250 bin dolar yatırım aldı.

Navlungo; ihracat ve ithalat yapan ve yurtdışına pazar yerlerinde ürün satan girişimcilere lojistik servisi bulma ve yönetme hizmeti sağlayan bir girişimdir.

Pandemi döneminde ihracat firmalarının oldukça tercih ettiği; Amazon, Etsy, Ebay üzerinde satış yapan binlerce girişimciye entegrasyon ve kolay ihracat ürünleri devreye alarak büyümesini hızlandıran Navlungo, 2021 yılı içinde mevcut yatırımcılarına ek olarak, yeni Venture Capital yatırımcılarının da katılımı ile 2 milyon dolar ve üzerinde bir Seri A yatırımı almaya hazırlanıyor.

Navlungo kurucu ortaklarından İsa Korkmaz; “Neredeyse pandemi ile aynı döneme denk gelen son 9 ayda büyüme hızımızı arttırdık, 3000 üzerinde müşteri Navlungo aracılığı ile 63 ülkeye ihracat yaptı. Platformdan üretilen teklif sayımız 6 kat, müşteri sayımız 7 kat arttı. Hızlı ürün geliştiren ve lojistik tecrübeleri olan 14 kişilik ekip büyüklüğüne ulaştık.” dedi.

Navlungo aldığı yatırımla globali hedefliyor

Daha önce Koç Holding Ford Otosan Girişimcilik Ödülü, TÜBİTAK 1512’den yatırım alarak büyüyen girişim, aldığı bu yeni yatırım ile global ölçek elde etmeye çalışacak.

Korkmaz “Halihazırda global müşterilerimiz bulunuyor ama özellikle Dubai, Amerika ve Avrupa’da satış ağımızı güçlendirmek ve yabancı müşteri sayısını arttırmak için çalışacağız . Aynı zamanda ekibimizi satış ve ürün yönetimi noktasında büyütmeye devam ediyor olacağız. Müşteri sayımızı ve verilen hizmet çeşitliliğini arttıracağız. Geçtiğimiz günlerde devreye aldığımız Etsy ve Amazon.com entegrasyonu gibi yurtdışına ürün satmak isteyen girişimcilerin hayatını kolaylaştıracak dijital lojistik odaklı ürünler devreye almaya edeceğiz.” dedi.

Navlungo ayrıca QNBEYOND’un ikinci dönem girişimleri arasında da yerini aldı.

AR tabanlı alışveriş teknolojileri geliştiren yerli girişim PulpoAR, Seri A öncesi yatırım aldı

Sizlere geçtiğimiz günlerde hikayesini paylaştığımız AR alışveriş teknolojileri geliştiren yerli girişim PulpoAR, Seri A öncesi turda yatırım aldı. Girişimin değerlemesinin 5 milyon dolara yakın olduğunu düşünüyoruz.

idacapital liderliğinde alınan bu yatırım turuna; Akiş GYO ve Etkiyap katıldı. PulpoAR, 2021 yılı içinde Seri A yatırımı almaya hazırlanıyor.

Kurucu ortaklardan Onur Candan ile girişimin hikayesine üzerine ürettiğimiz aşağıdaki video içerik, yatırım haberi öncesinde yatırıma özel olarak çekildi.

2 yıllık bir Ar-Ge çalışması sonucunda kendi geliştirdiği artırılmış gerçeklik ve yapay zeka algoritması ile kozmetik ve gözlük sektörlerindeki fiziksel mağaza deneyimini; web sitelerine, mobil uygulamalara, sosyal medya platformlarına ve akıllı aynalara taşıyan PulpoAR 1 yıl içerisinde, 6 farklı ülkeden 57 farklı kurumsal müşteri ve partner edindi. Pandemi sürecinin etkilerine rağmen aylık yüzde 30.77’lik bir kümülatif büyüme ivmesi ile ilk yılını geride bıraktı.

PulpoAR ile yatırım öncesi özel röportaj

Alınan bu yatırım ile PulpoAR, AR Plug-in ürününde yurt dışı faaliyetlerini hızlandıracak, Ar-Ge ve pazarlama yatırımı yaparak kendini Series A turuna hazırlayacak. PulpoAR aynı zamanda B2B dikeyinde sunduğu teknolojiyi, son kullanıcı ile buluşturacağı yapay zeka temelli makyaj asistanı uygulamasını da yıl sonunda pazar sunmayı hedefliyor.

Kurucu ortaklardan Onur Candan, “Ekibimiz son 1 yıldır gece gündüz çalışarak çok güzel bir ürün ortaya çıkardı. PulpoAR’ın sunduğu teknoloji sayesinde artık son kullanıcılar daha iyi bir alışveriş deneyimi yaşıyor. Çalıştığımız firmalarda, teknolojimizin etkisini 3.aydan itibaren görüyoruz. Online cirolar artıyor, iade oranları düşüyor ve müşteriler daha mutlu bir şekilde alışveriş yapıyorlar. Bu sebeple, geliştirdiğimiz ürün pazarda hızlıca karşılık buldu ve tahmin ettiğimizden de hızlı büyüyoruz. Yeni yatırımcılarımızın desteği ile de yurt dışı pazarında daha agresif bir büyüme stratejisi izlemeyi ve 2021 yılı başında Series A turunu başlatmayı planlıyoruz.” açıklamasında bulundu.

PulpoAR ne yapar?

PulpoAR, yapay zeka ve artırılmış gerçeklik teknolojilerini kullanarak perakende ve e-ticaret pazarına yönelik sanal deneme teknolojisi geliştiren bir teknoloji firmasıdır. Firmaların, sitelerinde, mobil uygulamalarında veya akıllı aynalar ile mağazalarda, ürünlerini kullanıcılarına sanal olarak denetebilmesini sağlamaktadır.

PulpoAR’ın kuruluş amacı, hijyen problemler, stok bulamam durumları veya online alışverişlerde yapılan iadelerden dolayı oluşan kötü müşteri deneyimini iyileştirmek ve firmaların yeni teknolojiler ile birlikte daha iyi bir deneyim sunmasını sağlamak. Bu amaç hala geçerli olmakla beraber, COVID-19 ile birlikte tamamen değişen alışveriş alışkanlıkları, PulpoAR’ın sunduğu hizmetlere olan talebi daha da artırmış durumdadır. Hijyen endişelerinden dolayı kozmetik markaları artık tester ürün sunmuyorlar ve mağazaya gelen ziyaretçilerin ürünü denemesi için AR teknolojilerini entegre etmeye çalışıyorlar.

Bunun yanı sıra, alışveriş alışkanlığının online platformlara kaymasından dolayı, markalar hem websitelerine hem de mobil uygulamalarına sanal deneme teknolojilerini entegre etmek istiyorlar. Ünlü kozmetik markalarının websitesi istatistiklerine ve aranma hacimlerine bakıldığında, pandemi sürecinde online talebin ciddi derece arttığı görülmektedir. Fakat bu noktada, kullanıcıların önündeki en büyük engel, online alışverişlerde ürünleri deneyemiyor olmalarıdır. PulpoAR’ın amacı çevrimiçi alışverişte yaşanan bu eksikliğin giderilmesi ve kullanıcı deneyimini iyileştirerek, markaların satışlarını artırırken iade oranlarını düşürmesine yardımcı olmaktır.

Yerli girişim Workindo, bulut tabanlı iş yazılımı Workcep’i satın aldı

Fotoğraf: egirişim

Sizlere Nisan 2020’de 1 milyon dolarlık yatırımını paylaştığımız ve ‘Bu sitede iş var’ mottosuyla yola çıkan yerli girişim Workindo, diğer bir yerli teknoloji girişimi Workcep’i satın aldı.

İnşaat sektöründe iş-personel-taşeron bulma konularında çözümler sunan Workindo, bulut tabanlı iş yazılımı Workcep’i satın alarak istikrarlı büyümesini devam ettiriyor. Workcep’in kurucusu Doruk Aksöyek ise Workindo ekibine katıldı.

Workindo, Workcep’in bünyesine katılmasıyla inşaat sektöründe ürün veya hizmetlerin alım-satım ve kiralamaları, talep oluşumu, teklif toplama, e-ihale, hizmet satma, hizmet alma, ürün alma, ürün kiralama, sanal reklam, saatlik iş bulma, saatlik işe alma, sabit iş bulma, sabit işe alma, mesajlaşma gibi birçok konuda çözümler sunacak.

Workcep’i satın alarak hizmet çeşitliliğini genişletmeye yönelik bir adım attıklarını belirten Workindo CEO’su Erhan Kocabaş:

Kuruluşumuzun üzerinden henüz bir yıl bile geçmeden kazandığımız ivme sayesinde emin adımlarla ilerlemeye ve büyümeye devam ediyoruz. Biz ilk günden itibaren sektörün ihtiyacı olan meslek kırılımları ve teknik kuralları içimizde barındıran bir yapı olarak hizmet veriyoruz. İnşaat ve buna bağlı sektörlerin ihtiyacı olan alanlarda zamanla uçtan uca tüm hizmetleri sunmak konusunda hedeflerimiz var ve bu doğrultuda adımlar atmaya devam ediyoruz. Bu hedeflerden biri de ürün satma, ürün kiralama ve benzeri konularda hizmet vermekti. Workcep’i ve biriktirdiği tecrübeyi bünyemize katarak bu alanda da yol alacağımız için çok heyecanlıyız. İnşaat sektörü için talep yönetimi ve sektörün gerekli hizmetlerine kolay ulaşabilmesini hedefleyen, bulut tabanlı alt yapısı ile yurtdışı yazılım firması destekli bir teknoloji firması olan Workcep’in hizmetlerini, Workindo çatısı altında daha da geliştirerek büyük başarılara imza atmayı planlıyoruz.” dedi.

Biz de egirişim olarak yerli girişimlerin güçlerini artırmak için diğer yerli oyuncuların satın alınma haberlerini daha fazla duymayı temenni ediyoruz.

Otomotivin Geleceği Tasarım Yarışması, 27 Ekim’de online olarak gerçekleştirilecek

Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği’nin (OİB) otomotiv sektöründe katma değerli ürün ve teknolojileri geliştirerek ihracatı artırmak amacıyla düzenlediği Otomotivin Geleceği Tasarım Yarışması, Covid-19 salgını nedeniyle online olarak 27 Ekim tarihinde gerçekleştirilecek.

“ElektrikliAraçlar” temasıyla düzenlenecek online yarışmada, genel tasarımdan yazılıma kadar otomotiv endüstrisinde farklılık yaratacak yenilikçi projelere toplam 250 bin TL ödül verilecek. Dereceye girenlere ayrıca yurtdışında eğitim hakkı ve İTÜ Çekirdek Erken Aşama Kuluçka Merkezinde projelerini geliştirme imkanı da tanınacak.

Türkiye otomotiv endüstrisinde katma değerli ürün ve teknolojileri geliştirerek ihracatı artırmak amacıyla düzenlenen Otomotivin Geleceği Tasarım Yarışması, Covid-19 salgını nedeniyle online olarak 27 Ekim tarihinde gerçekleştirilecek. Sektörün ihracattaki tek koordinatör birliği olan Uludağ Otomotiv Endüstrisiİhracatçıları Birliği (OİB) tarafından Ticaret Bakanlığı desteği ve Türkiyeİhracatçılar Meclisi koordinatörlüğünde düzenlenecek yarışma, “ElektrikliAraçlar” temasıyla sektörün geleceğine ışık tutacak. Yarışmaya, 18 yaşını tamamlayan sektör profesyonelleri, akademisyenler, Ar-Ge-Teknopark çalışanları, tasarımcılar, girişimciler, serbest çalışanlar ve öğrenciler katılabilecek. Bireysel ya da ekip olarak katılıma açık olan yarışmada dereceye giren başarılıproje sahiplerine toplam 250 bin TL ödül verilecek.

Birinciye70 bin ödül ve yurt dışı eğitim hakkı

Otomotivin Geleceği Tasarım Yarışmasının birincisi 70 bin TL, ikincisi 60 bin TL, üçüncüsü 50 bin, dördüncüsü 40 bin TL ve beşincisi de 30 bin TL ödül almaya hak kazanacak. Dereceye girenler Ticaret Bakanlığı desteğiyle iki yıl boyunca yurtdışında eğitim görme imkanına da kavuşacak. OİB, ayrıca nakdi ödüllere ek olarak dereceye giren projelerin İTÜ ARI Teknokent iş birliğinde kuluçka merkezinde geliştirilmesine de destek olacak.

OİB, Otomotivin Geleceği Tasarım Yarışması’nı, dünyada sürücüsüz, yapay zeka’ya sahip, birbiriyle bağlantılı ve elektrikli araçların kullanımının giderek yaygınlaştığı bir dönemde Türkiye’nin sadece üretim değil, aynı zamanda Ar-Ge,Yenilik ve Tasarım Merkezi olma vizyonuyla hayata geçiriyor. Yarışmada şimdiye dek ödül alan girişim projelerinin elde ettiği başarı ise OİB’in vizyonundaki başarıyı ortaya koyuyor. Bugüne dek 4 bin 25 projenin değerlendirildiği ve 102 projenin derece aldığı yarışmada, kazanan girişim projelerinin şirket değerlemesi 47 milyon dolara ulaştı, 258 kişiye ise istihdam sağlandı.

Bu yıl da en yenilikçi tasarımların ödüllendirileceği yarışmada; otomotivdeki genel tasarım, yazılım tasarımları ve ülke ve bölgeler için farklılık yaratacak projelere odaklanılacak. Yarışma kapsamında otonom araçlar, sürücü ve yayaların güvenliği için tasarlanacak parçalar, batarya ve piller, tüm mekanik ve elektronik aksamlar, yenilenebilir enerji ve çevreci yaklaşımlar ile ergonomi, emniyet, enerji gibi temaları içeren özgün ve yenilikçi projeler değerlendirilecek.

Suudi Arabistan merkezli fintech şirketi Geidea, SoftPOS’u ülke geneline yaymak için PayCore ile anlaştı

Suudi Arabistan, 2030 vizyonunun bir parçası olarak tüm ödeme işlemlerinin yüzde 70’ini nakit olmadan gerçekleştirmeyi hedefliyor. “Suudi Arabistan’ın 2030’a Kadar Nakitsiz Toplum Olma Süreci” raporuna göre, devlet destekli girişimciler ve kuluçka merkezleri ile tüketici talebi yüksek pazarlara girmek isteyen fintech’ler için yeni fırsatlar ortaya çıkıyor.

Ülkenin en önde gelen fintech şirketi olan Geidea, hedeflerine ulaşma yolunda önemli bir tercih yaptı ve 35 ülkede ödeme sistemlerindeki yenilikçi çözümleri ile tanınan lider ödeme çözümleri şirketi PayCore ile anlaştı.

Suudi Arabistan’da POS ürün ve hizmetlerinin tedarikinde yüzde 70’lik pazar payı ile lider olan Geidea, PayCore’un SoftPOS ürününü ülke geneline yayacak. SoftPOS, NFC destekli Android akıllı telefonların ve tabletlerin herhangi bir ek cihaz olmadan POS terminalleri olarak kullanılmasını sağlıyor. Bu çözüm sayesinde üye iş yerleri temassız kartlardan, mobil cüzdanlardan ve giyilebilir cihazlardan, kendi mobil cihazları ile, tutar bağımsız ödeme kabul edebilir hale geliyor. Aynı zamanda belirli bir tutarı aşan ödemeler, PIN kullanılarak güvenli bir şekilde yapılabiliyor. Ağustos sonu itibariyla, POS cihazları ülkedeki tüm işletmeler için zorunlu olacağından, SoftPOS, düşük maliyetli, kullandıkça öde modeliyle Suudi Arabistan pazarında önemli bir ödeme kabul çözümü olmaya hazırlanıyor.

Geidea Kurucusu ve Eş Başkanı Abdullah Al-Othman: “SoftPOS’u ülke çapında yaygınlaştırarak, ülkemizi hızlı bir şekilde elektronik ödeme sistemlerine adapte etme vizyonunu destekliyoruz. Bankacılık ve perakende sektörünün büyümesini destekleyeceğiz. Krallığımız, 2023 yılına kadar 102 milyar USD’lik tahmini ciro ve 648.000 adet terminal ile POS penetrasyonunu artırmayı hedefliyor. Nakitsiz toplum aynı zamanda ülkemizde akıllı şehirlerin ve dijital ekonominin gelişmesine de olanak sağlayacak.” dedi.

PayCore’un CEO’su Turgut Güney: “SoftPOS, MADA’nın teknolojik altyapısı olan Thales PURE sertifikasyonunu alan ilk ürün. Dolayısıyla, ürünümüz yalnızca Suudi Arabistan’da değil, PURE programını destekleyen diğer tüm ülkelerde de yaygınlaşabilir durumda. PURE tarafında PIN desteğimizi tamamladığımızda bir ilki daha gerçekleştireceğiz.” dedi.

RAWY: Tasarım bilgisine sahip olmayan profesyonellerin kendi videolarını tasarlayabilmesini sağlayan platform

Yerli bulut tabanlı video düzenleme platformu RAWY, tasarım bilgisine sahip olmayan profesyonellerin bile kendi videolarını tasarlayabilmesini mümkün kılıyor.

Digital Exchange tarafından geliştirilen ve tüm dünyaya açılan platform, sunduğu animasyonlar, taslaklar ve sahne geçiş efektleriyle sınırsız düzenleme özgürlüğünün yanı sıra, çıktı sürelerini de hızlandırarak, kurumlara önemli bir avantaj sağlıyor.

E-ticaret dünyasına da hitap ediyor

Birçok görsel, video, ses ve yazı tipi dosya biçimiyle uyumlu çalışan RAWY IO video düzenleme teknolojisi, Adobe® Photoshop veya Adobe® Illustrator ile oluşturulmuş .PSD ve .AI uzantılı dosyaları da katmanlarıyla birlikte bulut tabanlı sistemine aktarabiliyor.

RAWY, diğer bulut tabanlı video düzenleme araçlarından farklı olarak kullanıcılarına sınırsız yaratıcılık tanıyor. RAWY IO’da kullanıcılar herhangi bir taslak üzerinden çalışmak zorunda kalmadan ve kısıtlamalar olmaksızın videolar oluşturabiliyor. RAWY ECOM ise e-ticaret şirketlerinin ihtiyaçlarına göre özelleştirilmiş taslakların taslaklara sahip kompakt bir sürüm.

Global pazardan pay almayı hedefliyor

Konu hakkında konuşan Digital Exchange CEO’su Emrah Pamuk, “Videolar iletişimin önemli bir parçası haline geldi ve markalar da her geçen gün bu formatı daha çok benimsiyorlar. Sektördeki seçeneklerin belirli şablonlarla ve özelliklerle kısıtlı olması sebebiyle bu alanda önemli bir boşluk olduğunu fark ederek RAWY’yi hazırladık. AR-GE ekibimizin herhangi bir yatırım almadan, tamamen Türkiye’de geliştirdiği bu yerli bulut platformu ile katma değerli bir çözüm sunuyoruz. 2018 yılında yaklaşık 780 milyon dolarlık bulut video pazarının, 2025 yılında 930 milyon doları bulması bekleniyor. Önümüzdeki beş yıl içinde, Türkiye’de 4,2 milyon TL, yurt dışında ise 7,5 milyon TL’lik gelir hedefimizle pazarda etkili bir oyuncu olmayı hedefliyoruz” dedi.

Yapay Zeka teknolojisini kullanacak

Platformun içerisinde RAWY IO video düzenleme teknolojisi, e-ticaret odaklı tasarlanan RAWY ECOM ve henüz geliştirilme aşamasında olan yapay zekâ destekli e-ticaret teknolojisi RAWY CAMP yer alıyor.

startups.watch ve Architecht iş birliği ile Türkiye Açık Bankacılık Ekosistem Haritası yayınlandı

Girişim ve Fintech alanlarında yayımladığı raporlarla sektör tarafından ilgiyle takip edilen startups.watch ile son zamanlarda açık bankacılık projelerine yaptığı yatırımlarla tanınan teknoloji şirketi Architecht işbirliği ile Türkiye Açık Bankacılık Ekosistem Haritası hazırlandı.

Bu haritada Türkiye açık bankacılık ekosisteminde faaliyet gösteren tüm kuruluşlara yer verilirken API Aggregator, API Portal (Bankalar ve Fintechler) ve API Platform kategorilerinde ekosisteme katkı sağlayan kurumlar yer alıyor.

API Portal kategorisinde 12 banka ve 8 fintech bulunurken API Aggregator kategorisinde 13, API Platform kategorisinde ise 2 girişim yer alıyor. Architecht tarafından bankalara ve finansal şirketlere uçtan uca hizmet sağlayan PSD2 uyumlu açık bankacılık ürünü ApiGo da API Platform kategorisinde yer alıyor.

Görüntüyü sağ tıklayıp yeni sekmede açıp daha yüksek çözünürlüklü görebilirsiniz

Türkiye açık bankacılık ekosisteminin hangi alanlarda yoğunlaştığı ve yatırım yapıldığı konusunda özet bir bilgi veren bu harita ile girişimlerin birbirinden haberdar olması ve yeni iş modellerinin gelişmesi hedeflenmektedir.

Kodio: Şirketlerin kendi kampanyalarını oluşturabileceği indirim platformu

Fatih Güdül tarafından kurulan yerli girişim Kodio, hem şirketler hem de potansiyel müşteriler için yapay zeka tabanlı bir indirim platformudur.

Bireysel ve kurumsal iki mobil uygulama, kurumsal yönetim paneli ve eticaret entegrasyon servisinden oluşmaktadır.

Kodio, markalar tarafında istenilen anda, istenilen hedef kitleye, istenilen kampanyayı yapmayı sağlar. Son kullanıcı tarafında ise tüm kampanyaların indirim kodlarını tek bir cüzdanda toplamayı hedefler ve sadece platformun kullanıcılarına özel kampanyalar sunar.

Kurucusundan aldığımız bilgiye göre girişim, Eylül sonuna kadar beta aşamasında yayınına devam edecekmiş. Ekim ortalarında anlaştıkları tüm markalar ile bir ön lansman çalışması yapmayı planlıyor. Bu dönemden itibaren dijital pazarlama çalışmaları ile hem markaları hem de son kullanıcıları hedefleyecekler.

Bu güne kadar bireysel uygulamaları 25 bin indirmeye ulaştı. Ocak ayında ise bünyesindeki markalarla birlikte büyük indirimler içeren bir ana lansman yapmak istiyor. Şu an B2B ve B2C modelleri ile çalışıyor. İleri aşamalarda C2C modeli de hayata geçirmeyi gelecek hedefleri arasında gösteriyor.

1 milyon TL yatırım ile kuruldu

Kodio Ekibi

Kodio, bünyesinde turizm ve reklam operasyonları olan CRM Grup ile bünyesinde Girişim Sermayesi Yatırım Fonu ve 24 Gayrimenkul’ün melek yatırımcılığında 1 milyon TL yatırım alarak kuruldu.

Kodio, edindiğimiz bilgiye göre alışveriş ve reklam sektörlerini hedefliyor. Markalara çok düşük cpc maliyetleri ile hizmet sunduğunu iddia ediyor ve böylelikle markaların müşterilere daha yüksek oranlarda indirim yapmalarına olanak tanımak istiyor. Ayrıca firmalar dilerlerse kampanyalarını Kodio uygulamasında listeleyerek Kodio marka bilinirliğine de katkıda bulunabiliyor.

Kullanıcılar Kodio’ya kendilerini tanıtarak sadece ilgi duydukları/duyabilecekleri indirimleri kazanıyorlar. Ayrıca yapay zeka sayesinde kullanıcı davranışları daha iyi analiz edilerek markaların kampanyaları en doğru hedef kitleye dağıtılıyor ve bu sayede yüksek dönüşüm oranları sağlanabiliyor.

Sistem nasıl kullanılıyor?

Firmalar Kodio web sitesi üzerinden veya Ko Partner mobil uygulaması (App StoreGoogle Play) üzerinden başvurularını yaparlar. Başvuruları hızlıca onaylanır ve hemen kampanya oluşturmaya başlayabilirler.

Kullanıcılar doğrudan Kodio uygulmasını indirir ve ilgilendiği kategorileri seçerler. Kendilerine en uygun indirim kodları cüzdanlarında birikir. Kullanıcılar bu kodları diledikleri anda kullanabilirler.

Çevrimiçi ödeme platformu PayMongo, Stripe liderliğindeki turda 12 milyon dolar Seri A yatırım aldı

Manila merkezli çevrimiçi ödeme platformu PayMongo, Seri A turda dünyanın en büyük ödeme şirketlerinden biri olan Stripe liderliğinde 12 milyon dolar yatırım aldı.

PayMongo, Filipinler’deki işletmeler için bir çevrimiçi ödeme API’si sunan, Y Combinator’ın hızlandırıcı programında yer alan, Filipinlere ait ilk finansal teknoloji girişimiydi. Y Combinator ve mevcut yatırımcı olan Global Founders Capital, yeni destekçi BedRock Capital‘in de katılımını içeren Seri A için yatırım yapmak için geri döndü.

PayMongo, finans kurumlarıyla ortak hareket ediyor ve ürünleri, web sitelerine ve uygulamalara entegre edilebilen, banka kartlarından ve GrabPay ve GCash gibi dijital cüzdanlardan ödemeleri kabul etmelerine olanak tanıyan bir ödeme API’si sunuyor.

Sosyal ticaret satıcıları ve çoğunlukla mesajlaşma uygulamaları aracılığıyla satış yapan diğer kişiler için, alıcıların para göndermek için tıklayabilecekleri PayMongo bağlantıları sunuyor. Türkiye’deki örneği olarak iyziLink‘i gösterebiliriz. PayMongo’nun platformu ayrıca bir dolandırıcılık ve risk tespit sistemi gibi özellikler de içeriyor.

Stripe’ın APAC iş lideri Noah Pepper, PayMongo’ya neden yatırım yaptıklarıyla ilgili “PayMongo ekibinden ve Filipinler’deki pek çok işletme için dijital ödemeleri, daha erişilebilir hale getirme hızından etkilendik” dedi.

PayMongo, Haziran 2019’da 2.7 milyon dolarlık tohum finansmanı ile kurulmuştu ve kurucular “Filipinler merkezli bir fintech girişimi olarak, şimdiye kadar toplanan en büyük tohum turlarından biri oldu. PayMongo şu anda yaklaşık 15 milyon dolarlık fon sağladı.” açıklamasını yaptıklar.

Kurucu ortak ve CEO’su Francis Plaza, PayMongo’nun lansmanından bu yana toplamda yaklaşık 20 milyon dolarlık ödeme işlemleri gerçekleştiğini ve yılın başından bu yana ortalama yüzde 60 büyüdüğünü söyledi. En büyük büyüme ivmesini ise Mart ayında yakalamışlar. Filipinler’deki genel dijital işlemlerin, pandemi nedeniyle Ocak ve Nisan arasında yüzde 42 artmış.

Girişimin mühendislik ekipleri bu yatırımla birlikte, yeni özelliklerin piyasaya sürülmesini hızlandırmış. Bu özelliklerin işletmelere daha çeşitli çevrimiçi ödeme seçeneği sunulacağı söyleniyor. Örnek olarak; Faturalandırma ve pazar yerleri için özellikler; abonelikler gibi iş modelleri için destek; ve daha hızlı ödeme yöntemleri vb. şeyler gösterilebilir.

PayMongo şu anda Filipinler’de tamamen çevrimiçi olacak şekilde geliştirilmiş bir işe alım sürecine sahip tek ödeme şirketiymiş. Bu durum da, çevrimiçi ödemeleri ilk kez kabul eden satıcılar için sistemi daha cazip hale getiriyormuş. Hükümet, ekonomik büyümeyi ve finansal katılımı desteklemek amacıyla 2015 yılında daha fazla çevrimiçi ödemeyi teşvik etmek için politikalar belirlemeye başlamış. Devletin hukuki desteğini de arkasına alan girişimi önümüzdeki süreçte çok daha hızlı bir büyüme bekliyor.