Ana Sayfa Blog Sayfa 579

Yapay zeka tabanlı veri açıklama servisi sunan yerli girişim Co-one, 1.35 milyon dolar değerleme üzerinden yatırım aldı

2020 yılında Ataberk Arman Kayhan ve Mert Menekşe’nin tarafından kurulan yerli girişim Co-one, yapay zeka çözümleri sunan firmaların ürünlerini geliştirmeleri için gereken verilerin doğru ve en hızlı şekilde etiketlemek için yapay zeka tabanlı veri açıklama hizmeti sunuyor.

Hızla gelişen yapay zeka sektörünün gelişmesine katkı sağlayacak genç girişim Co-one; TRAngels liderliğinde ve bağımsız 6 melek yatırımcı; Metin Berke Başpınar, Emre Kozlu, Batuhan Gültakan, Engin Gürsöz, Aydın Mizrahi ve Yiğit Barış Şemin‘den ön tohum yatırım turunda 1.35 milyon dolar değerleme ile yatırım alarak dikkatleri üzerine çekti.

Co-one, kendi alanındaki global rakiplerinden üç önemli noktada ayrışıyor:

  1. Kolay öğelerle tasarlanmış mobil veri açıklama uygulaması (Kovan App);
  2. Kitle kaynağı (crowd-sourcing) kontrol mekanizması;
  3. Yapay zeka tabanlı ölçeklenme sistemi

Bu özellikler sayesinde veri açıklamayı hızla ve yüksek doğrulukta sağlayabilen Co-one, müşterilerine özgü oluşturulabilecek “etiketleme takımları” ile özel etiketleme servisi de gerçekleştirebiliyor.

Co-one ürünleri

Yapılan araştırmalara göre, ortalama bir yapay zeka proje sürecinin %50’si programın eğitilmesi için gereken verinin hazırlanması ile geçiyor. Co-one, veri etiketleme yükünü üstlenerek firmaların yüksek katma değerli yapay zeka çözümüne odaklanmasını sağlıyor.Co-one’ın sunduğu hizmet modeli yapay zeka firmalarının/ekiplerinin esnekliğini de artırarak, daha kısa sürede daha çok sayıda proje yürütebilmelerini mümkün kılıyor.

Pandemi sürecinde doğan Co-one; uzaktan çalışma kültürü içinde geliştirdiği web kontrol paneli (Co-one dashboard) ve kitle kaynaklı mobil veri etiketleme uygulaması (Kovan App) ile hizmet veriyor. Co-one kontrol paneli ile veri etiketleme süreçleri canlı olarak takip edilip veri seti ile ilgili istatistiksel çıkarımlar görüntüleyebiliyorken; Kovan App ile başta üniversite öğrencileri olmak üzere seçili özel eğitimli kitle kaynakları diledikleri yerden veri etiketleyerek ek gelir elde edebiliyor ve yapay zeka projelerine doğrudan değer katabiliyorlar. Co-one böylece “dijital mavi yaka” kavramının da Türkiye’deki temelini atabilecek projelerden birini öncüleri arasında yer alıyor.

Co-one yapay zeka teknolojisini otomotiv, işyeri güvenliği, perakende, üretim ve sağlık (autonomous drive, workplace safety, retail, Industry 4.0 and health) sektörlerinde kullanan firmalar için bounding box, classification, segmentation, lines, landmark ve key-point etiketleme hizmeti sunmanın yanında e-ticaret firmaları için de veri zenginleştirme hizmeti sunuyor.

Kurucu ortaklardan aldığımız bilgilere göre Co-one bu yatırım ile takımlarını büyüterek, pazarlama ve ürün geliştirme süreçlerini genişletmeyi hedefliyor. 2021 yılı sonu itibari ile de Avrupa pazarına açılma aşamasında yeni bir yatırım turuna çıkmayı planlayan Co-one, veri açıklama sürecini bireyin iki parmağına indirmeyi ve kapsamlı veri açıklama servisleri ile yapay zekanın katma değerini global pazarda en üst seviye taşımayı hedeflemektedir.

Oktay Göktaş’ın kurucuları arasında olduğu kuantum odaklı Agnostiq, 2.4 milyon dolar yatırım aldı

Toronto merkezli yazılım startupı Agnostiq, kuantum bilgi işlem platformunu güçlendirmek için çıktığı turda 2.4 milyon dolarlık tohum yatırım aldı.

Elliot MacGowan ve Oktay Göktaş tarafından kurulan girişimin yatırım turuna; New York merkezli Differential Ventures liderliğinde Scout Ventures, Tensility Venture Partners, Boost VC ve Green Egg Ventures katıldı.

Daha önce Agnostiq’in 1 milyon Kanada doları aldığı erken aşama yatırım turunun büyük çoğunluğunu sağlayan Differential Ventures ve Boost VC için bu tur Toronto startupına yaptıkları ikinci yatırım oldu.

Agnostiq’in kurucu ortağı ve COO’su Elliot MacGowan şirketin ikinci bir tura çıkma kararını ürünlerinin ilgi çektiğini görmeleri ve pazardaki açığı tanımlamaları sonucu verdiklerini açıkladı.

MacGowan şunları da ekledi: ”Ürünümüze yoğun bir ilgi vardı ve piyasada bizimki gibi platform bazlı bir çözüm için net bir açık olduğunu tespit ettik.” Agnostiq şimdi de ellerindeki yeni yatırımı kullanarak finansal hizmet sektöründe daha fazla kurumsal müşteriye ulaşmayı ve iş akışlarına kolay ve güvenli bir şekilde kuantum hesaplama eklemelerine yardımcı olmayı amaçlıyor.

Agnostiq, kuantum hesaplamayı son kullanıcılar için “olabildiğince soyut” hale getirmeyi hedefliyor. Agnostiq şu anda Kanada ve Amerika Birleşik Devletleri’nde yatırım bankaları, ticari bankalar, serbest yatırım ve varlık yönetimi firmaları dahil olmak üzere pek çok finansal hizmet kuruluşuna hizmet vermekte.

MacGowan, Agnostiq’in Mayıs 2019’da tam zamanlı bir işletme haline geldiğini ve Ağustos ayında kuantum bilgi işlem güvenlik yazılımı ürününü piyasaya sürdüğünü belirtiyor. Startup, müşterilerinden güvenlik ürünüyle eşleştirmek için aplikasyonlara ihtiyaç duydukları dönüşünü aldıktan sonra 2020’nin başlarında aplikasyonlarını oluşturmaya başladı ve geçen yaz ürünlerini hizmete sundu.

MacGowan, şirketlerinin gördüğü artan talebin “kuantum hesaplamaya dair geniş bir ilgiyi temsil ettiğini” söylüyor ve “müşterilerin özellikle finansal hizmetlerde teknoloji kullanımına artık çok daha fazla ilgi duyduğunu” da ekliyor.

Macgowan: “Bankalardaki kuantum araştırma ekiplerinde kilit pozisyonlar için işe alınan pek çok insan görüyoruz, hatta kuantum bilgi işlem şirketlerinden oldukça kıdemli kişilerin üst düzey bankalara gittiğini de şahit oluyoruz. Bu bizim için geçtiğimiz yıllara nazaran oldukça derin bir değişim.”

”Katlanarak kötü yönde ölçeklenen bir optimizasyon problemiyle karşılaştığınızda, bu sorun genellikle kuantum hesaplama çözümü için ideal bir sorundur” diyen MacGowan kuantum hesaplamanın optimizasyonda ne kadar iyi olduğuna da değiniyor.

Agnostiq için finans başlangıç için en ideal sektördü. ”Finans alanını seçtik çünkü hem değeri yüksekti hem de iyi ölçeklenmeyen karmaşık sorunların var olduğu doğru bir bileşim olduğuna inandık.”

”Aplikasyonları kuantum sürümlerine dönüştürmek zordur; yoğun bir araştırma süreci gerektirir. Bu yüzden de tek bir sektörle işe girişmenin çok daha mantıklı olacağını düşündük.”

MacGowan bugün çoğu işletmenin karşılaştığı en büyük zorluğu şu şekilde açıklıyor: ”Aplikasyonları oluşturmayı bir kenara bırakın, kuantum bilgi işlem makinelerini çalıştırmak için bile doktoranızın olması gerek.”

“Bir bankanın tüm bu sıfatlara sahip insanları işe almasının ve uygulamaları oluşturmasının gerçekçi bir senaryo olmadığını biliyoruz. Yaptığımız şey bu aplikasyonları onlara bir kuantum bilişim hizmeti olarak sağlamak. Bu şekilde aplikasyonu mevcut iş akışlarına kolaylıkla takıp çalıştırabilirler. ”

MacGowan şu anda kuantum alanında en kısıtlı kaynağın doktora sahibi yetenekler olduğunu belirtiyor. Startup daha fazla uzman yeteneği işe alarak ekibini büyütmeyi, bunu da ikinci yatırım turundan aldığı sermayeyle yapmayı planlıyor.

Agnostiq’in şu anda 10 çalışanı var. COO, ay sonuna kadar bu sayının 12’ye çıkacağını, yıl sonuna gelmeden de 3-4 doktora sahibini ve 2-3 yazılım mühendisini ekibe eklemeyi planladıklarını belirtiyor.

Şirket, güvenlik tarafında güçlendiğine, platformun artık aplikasyonlara ve iş akışı yönetimine eğilmesi gerektiğine inanıyor.

MacGowan şirketin gelecek planlarında kısa vadede ürünü, öngördüğü tüm özellik ve uygulamalarla, birden çok bulut hizmetinde çalıştırmak olduğunu; uzun vadede ise daha fazla uygulama ve katman ekleyerek platformu geliştirmek olduğunu aktarıyor.

COO, kuantum hesaplamanın mevcut durumu ile ilgili olarak, “Son iki yılda, donanım tarafının yanı sıra algoritma tarafında da büyük bir evrim gördüğümü söyleyebilirim” diye ekliyor.

MacGowan: ”İşin henüz başındayız ancak şu an için ticari olarak daha hayata geçirilebilir bir noktada olduğumuzu söyleyebilirim.”

Yerli oyun girişimlerini destekleyecek CrazyHubs İstanbul, 2.5 milyon TL’lik yatırımla bugün faaliyetlerine başladı

CrazyLabs’in dünya çapında farklı ülkelerde bulunan ve ekiplere eğitim, ofis ve finansal destek sağlayan hyper-casual oyun hızlandırıcı merkezleri CrazyHubs İstanbul, yıllık 2.5 milyon TL yatırım ile Kolektif House’ta açıldı.

200’ün üzerinde başvuru alan CrazyHubs İstanbul’da online gerçekleşen mülakat ve demo sunumu süreçleri sonrasında 9 ekip programa katılmaya hak kazandı.

3 ay sürecek fiziksel program esnasında CrazyHubs İstanbul ekiplerine CrazyLabs uzmanları tarafından hyper-casual iş modeli ve oyun yayınlanma süreçleri, marketing, ad monetization, UI/UX, Live-ops, prototip hazırlama gibi konularda eğitimler verilecek. Bahçeşehir Üniversitesi Game LAB (BUG) eğitmenleri tarafından Oyun Tasarımı ve İleri Seviye Unity’de Oyun geliştirme konularında eğitim desteği sağlanacak.

Yerli oyun girişimlerine destek

Ekipler, CrazyLabs mentorluğunda hyper-casual oyunlar geliştirecek ve bu oyunlara pazarlama testleri uygulanacak. Hedeflenen metrikleri sağlayan oyunlar CrazyLabs tarafından global ölçekte yayınlanacak. Ekipler gelir paylaşım modeli ile geliştirdikleri oyunlardan kazanç sağlayacak. İhtiyaç dahilinde ekiplere geliştirme desteği verilecek ve potansiyeli olan oyunlar CrazyLabs ile birlikte geliştirilecek.

CrazyLabs Türkiye Lideri Onur Uça “Bugün listelere baktığımızda en çok indirilen 100 oyunun 20’sinin Türk geliştiricilere ait olduğunu görüyoruz. Ülkemizde yetenekli oyun geliştiricilerinin sayısı her geçen gün artıyor ve art arda gurur verici başarı hikayeleri görüyoruz. Bu istikrar da dünya devi oyun firmalarının ilgisini çekiyor. CrazyLabs olarak biz de bu potansiyeli görüp ülkemizde bu yatırımı yapmaya karar verdik. CrazyHubs İstanbul Hızlandırıcı programı ile hyper-casual mobil oyun geliştiricilere global pazarda başarılı olmaları için ihtiyaçları olan ortamı sağlayacağız. Hedefimiz Türkiye’den başarılı yeni stüdyolar çıkarmak.” dedi.

1 milyon TL’ye varan yıllık destek fırsatı

Crazyhubs İstanbul’a katılmaya hak kazanan ekipler; Skip Games, Nice Try Games, Eggs Games, On Off Games, Dhika Games, Super Cat Games, Zettanium Games, Frost Games ve Temporary Games olarak belirlendi. 3 aylık süreçte sağlanacak eğitim, ofis ve finansal destek sonrasında programı başarı kriteriyle tamamlayan ekiplere CrazyLabs tarafından profesyonel yayıncılık sözleşmesi teklifi sunulacak. Yayıncılık sözleşmesi teklifi, ekiplerin göstereceği başarıyla orantılı olarak yıllık 1 Milyon TL’ye kadar varacak ve bu yatırım ile ekiplerin stüdyolaşma süreçlerine destek olunacak. Yayıncılık sözleşmesi teklif edilen stüdyolardan şirket hissesi de istenmeyecek.

Yerli girişim WufWuf’tan kediler için oyuncak ve ödül mamalarından oluşan yeni ürün: My Meow

Türk girişimciler Umut İlhan ve Caner Bayraktar tarafından 2018 yılında kurulan köpek abonelik markası WufWuf, 3 yıl içinde Birleşik Krallık’ta lider oldu.

Girişim, kediler için oyuncak ve ödül mamalarından oluşan My Meow markasının lansmanını geçtiğimiz hafta yaptı. My Meow kutusunun aylık ücret 22.90 Pound ve içinde temalı 6 ürün bulunuyor.

“Kedi kutusu fikri köpeklerimizden geldi”

WufWuf CEO’su Umut İLHAN “Birleşik krallıktaki dört abonemizden birinin hem kedisi hem de köpeği var. Kedilerin WufWuf’un karton kutularıyla oynamaya bayıldığını gördük ve köpek dostlarının ödül mamalarını ve oyuncaklarını da çalıyorlardı. 6 ay boyunca çalıştık ve My Meow kutusunu geliştirdik. Kutumuzun tabanında tırmalama tahtası var, kediler bu tahtaya sürtünmeyi çok seviyor. Ayrıca perforajlı bir delik tasarladık ve kediler bu delikle patilerini çıkartarak oynamayı çok seviyorlar.”

Kutuda neler var

My Meow kutusunda her ay 5 ile 6 arası ürün oluyor, genellikle üç oyuncak ve üç ödül maması. Kutunun ayrıca 6 aylık ve yıllık peşin ödeme opsiyonları da bulunuyor. 6 aylık abonelik £115, bir yıllık abonelik £225.

Hızlı büyüme

WufWuf’un erken aşama yatırımcılarından Atonova Ventures’ın kurucusu Atakan Atalar sektördeki büyümeyi şöyle değerlendirdi “Pandemi süresince rekor bir büyüme sağlayan pet sektörü yatırımcıların dikkatini çekmeye devam ediyor. Birleşik Krallık’ta 11 milyon kedi bulunuyor. Pet sektöründe en büyük büyümeyi sağlayan alanlar ödül mamaları ve aksesuarlar, Euromonitor’ün raporuna göre her iki alan da 10%’un üzerinde büyüdü. WufWuf 2020 yılında %500 büyürken, Türkiye’deki yatırımlarımız HavHav ve Miyav pandemi süresince %200’ün üzerinde bir büyüme sağladı”.

Vodafone Sigorta’dan yeni dijital sağlık danışmanlığı ürünü: Doktorum Yanımda

Vodafone, müşterilerine iyi bir dijital deneyim yaşatma hedefiyle yenilikçi ürün ve servisler sunmaya devam ediyor. Sadece iletişim hizmetleri sunmanın ötesine geçerek faaliyet alanlarına sigorta acenteliğini de ekleyen Vodafone, yeni kurduğu sigorta acentesi Vodafone Sigorta Aracılık Hizmetleri aracılığıyla, Aksigorta teminatıyla verilen “Doktorum Yanımda” ürününü duyurdu. Vodafone Yanımda uygulamasından yönlendirmeyle erişilen “Doktorum Yanımda” kapsamında, lansmana özel yılda sadece 60 TL’ye, ferdi kaza sigortasının yanı sıra sınırsız online sağlık danışmanlığı, yılda 6 adede kadar psikolojik danışmanlık ve diyetisyen hizmeti ile birlikte tek seferlik checkup hizmeti de sunuluyor.

Emre Ergun: “Müşterilerimiz evlerinden çıkmadan sağlık danışmanlığı alabiliyor”

Vodafone Sigorta Aracılık Hizmetleri’nin sunduğu yeni ürünü değerlendiren Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Emre Ergun:

“Müşteri ihtiyaçları çok hızlı değişiyor. Bu hızlı değişim ortamında biz de sadece iletişim hizmetleri sunmanın ötesine geçiyor ve dijitalleşmenin gücünü kullanarak dijital pazaryeri, finans ve sigorta hizmetleri sağlayıcısı olma yönünde adımlar atıyoruz. ‘Güvencem Yanımda’ anlayışıyla hayata geçirdiğimiz sigorta acente şirketimiz Vodafone Sigorta Aracılık Hizmetleri ile müşterilerimize dijital ortamda ayrıcalıklı sigorta teklifleri sunuyoruz. Aksigorta işbirliğiyle sunduğumuz en yeni ürünümüz ‘Doktorum Yanımda’ ile bireysel müşterilerimiz yılda sadece 60 TL’ye ferdi kaza sigortasının yanı sıra sınırsız online sağlık danışmanlığı, 6 adede kadar psikolojik danışmanlık ve diyetisyen hizmeti ile birlikte tek seferlik ücretsiz checkup hizmeti alabiliyor. Böylece müşterilerimize, evlerinden çıkmadan, online sağlık danışmanından sağlık durumları hakkında tavsiye alma imkânı sağlıyoruz. Online doktor görüşmesi hizmetiyle, pandemi döneminde hastaneye gitmeye çekinen abonelerimiz için önemli bir avantaj sunuyoruz. Vodafone Sigorta Aracılık Hizmetleri çatısı altında, bir yandan finansal teknolojinin gelişmesine ve sigorta pazarının dijitalleşmesine katkıda bulunurken, bir yandan da müşterilerimizi dijital ortamda yenilikçi sigorta ürünleri ve özel faydalar ile buluşturmaya devam edeceğiz.”

Sınırsız online sağlık danışmanlığı

“Doktorum Yanımda” kapsamında Çocuk Hastalıkları, Kadın Hastalıkları ve Doğum, Beyin Cerrahisi, Göz Hastalıkları, Kulak Burun Boğaz, Genel Cerrahi, Ortopedi, Dermatoloji, İç Hastalıkları, Aile Hekimi, Acil Tıp, Yoğun Bakım (Anestezi) branşlarında sınırsız online sağlık danışmanlığı sunulurken, Diyetisyen ve Psikolog görüşmeleri yılda 6 adetle sınırlı olarak sağlanıyor. Diyetisyen ve Uzman Hekimler için 20 dakika, Psikolog için ise 25 dakika olan görüşme süreleri, branş uzmanlarının uygunluğu ve inisiyatifi doğrultusunda uzatılabiliyor. Sağlık profesyonelleri ile yapılacak görüşmeler danışmanlık niteliğinde olup, acil durum yönetimi, reçete yazımı, tedavi etme hizmetlerini içermiyor. Online sağlık danışmanlığı için randevular Aksigorta çağrı merkezinden ya da onlinesaglikdanismanligi.aksigorta.com.tr adresinden alınabiliyor.

Ücretsiz checkup hizmeti

“Doktorum Yanımda” kullanıcıları, poliçeyi satın aldıktan 45 gün sonra ücretsiz checkup hizmeti almaya hak kazanıyor. Checkup kapsamında, Doktor Değerlendirme, Akciğer Grafisi Tek Yönlü, EKG, Tam Kan Sayımı, Tam İdrar Testi, Sedimantasyon, Açlık Kan Şekeri, Total Kolesterol hizmetleri sunuluyor. Randevu işlemleri için (0212) 705 02 10 no’lu telefon aranabiliyor.

Vodafone Yanımda üzerinden alınabiliyor

“Doktorum Yanımda” ürününe Vodafone Yanımda uygulaması üzerinde Avantajlar bölümündeki “Güvencem Yanımda” menüsünden kolayca ulaşılabiliyor. Ayrıca aboneler, Vodafone çağrı merkezini arayarak ürünle ilgili detay ve satın alım konusunda yönlendirme alabiliyorlar. Ürünle ilgili talep ve şikayetler için Aksigorta çağrı merkezi aranabiliyor.

Yemeksepeti, BKM’nin yönetim kurulundan ayrılan Serkan Yazıcıoğlu liderliğinde fintech şirketi kuruyor

Bankalararası Kart Merkezi’nin yönetim kurulu üyesi Serkan Yazıcıoğlu, LinkedIn hesabından yaptığı bir paylaşım ile görevinden ayrıldığını duyurdu ve yeni çalışmaya başladığı Yemeksepeti‘nde, bir fintech şirketi kuracağının sinyalini verdi.

Serkan Yazıcıoğlu’nun LinkedIn paylaşımı

“2012 Temmuz ayında dahil olduğum Bankalararası Kart Merkezi (BKM)’den bu hafta itibarıyla profesyonel anlamda ayrıldım. Yeni rotam Yemeksepeti Fintech şirketinin liderliğini yapmak olacak.

2012 öncesinde BKM Yönetim Kurulu Üyesi olarak görev yapmak, son 9 senesi Başkan Yardımcısı olmak üzere aralıksız 14 sene üyesi olduğum Bankalararası Kart Merkezi (BKM) Pazar Geliştirme Komitesinde bulunmak benim için gurur verici çalışmalar oldu.

Ancak en büyük gurur 9 sene boyunca BKM’de birlikte görev aldığım takım arkadaşlarım ve Yönetim Kurulu Üyelerim ile aynı gemide yer almak ve onlar ile birlikte ödeme sistemlerinin her alanında başarılı projelere imza atmak oldu. Türkiye’nin ilk dijital cüzdanı #BKMExpress, Türkiye’nin Ödeme Yöntemi #TROY başta olmak üzere birlikte yola çıktığımız ve desteklerini her zaman hissettiğim Üyelerimize, iş ortaklarımıza, BKM Express iş yerlerine ve tabii ki BKM’de birlikte çalıştığım tüm arkadaşlarıma teşekkür ederim.

Bundan sonra Delivery Hero ve Yemeksepeti markalarının global ve yerel perakende ve ödeme sistemleri tecrübesi ile Fintech alanındaki çalışmalarının bir parçası olacağım.

Bu yeni yolculuğumda tekrar birlikte olmak ve görüşmek üzere.

Sevgi ve Saygılarımla,”

Görüntü işleme teknolojisi ile sağlık sigortası karşılaştıran girişim: Tamamlıyo

Pandemide tamamlayıcı sağlık sigortasına talep arttı, fiyat teklifleri ise online olarak alınmaya başlandı. Başvuru esnasında verilmesi gereken kişisel bilgiler kullanıcıları veri gizliliği konusunda endişelendirirken yerli sigorta karşılaştırma platformu Tamamliyo, geliştirdiği yüz tanıma teknolojisiyle kişisel veri paylaşmadan fiyat teklifi alınabileceğini duyurdu.

2020 yılının ilk aylarından bu yana koronavirüse karşı verilen mücadele, tüm dünyada sağlık endişelerini artırdı. Sağlığını güvence altına almak için sağlık sigortalarına yönelim başlarken, başvuru sahipleri de soluğu online başvuru sitelerinde aldı. Türkiye Sigorta Birliği (TSB) verilerine göre tamamlayıcı sağlık sigortası talepleri, pandemi sürecinde yaklaşık yüzde 50 arttı.

Online başvuru sürecinin TC kimlik numarası, yaş, cinsiyet, ikamet ili, boy ve kilo gibi pek çok bilginin online sistemlerde paylaşılmasını gerektirmesi ise kişisel verilerin gizliliğine dair kaygıları beraberinde getirdi.

Metin Öngüç, Abdurrahman Köse ve İsmet Küçüksarı tarafından kurulan Tamamliyo, tamamlayıcı sağlık sigortası teklifleri için yüz tanıma teknolojisini geliştirdi. Sigorta sektöründe bir ilk olarak öne çıkan uygulama, kişisel verileri paylaşmadan tamamlayıcı sağlık sigortası için fiyat teklifi alınabilmesini sağlıyor.

Tek bir fotoğraf ile tamamlayıcı sağlık sigortalarını karşılaştırıyor

Tamamliyo.com kısaca açıklamak gerekirse; tek bir aramada bir çok sigorta şirketini ve ürünü karşılaştırarak ihtiyacınız olan sağlık sigortasını bulmanızı sağlıyor. 8 kişilik bir ekiple girişimcilik serüvenine başlayan tamamliyo.com’un amacı şeffaf ve ulaşılabilir dijital sigortacılık platformu olmak.

Tamamlıyo’yu rakiplerimizden ayıran en büyük özelliği ise teklif almak isteyen kişiler, tamamliyo.com/yuz adresinden hiç bir kişisel bilgi vermeden ( yaş,cinsiyet,yaşadığı şehir,tc kimlik no ) fotoğraf çekerek ya da fotoğraf yükleyerek sağlık sigortası fiyatı teklifi alabiliyor. Görüntü işleme teknolojisi kullanılan web adresinde, fotoğrafta bulunan kişileri tespit ederek, buna göre saniyeler içinde anlaşmalı sigorta şirketlerinin fiyatlarını listeliyor. Ayrıca sigortalılar, Tamamliyo.com sitesindeki ‘Anlaşmalı Kurumlar’ sayfasından anlaşmalı hastane ve eczane gibi kurumları da kolaylıkla bulabiliyor.

Önümüzdeki dönemde hayat sigortaları ve ferdi kaza sigortalarının fiyatlandırmasını da görüntü işleme teknolojisi ile birleştirerek insurtech ekosisteminde farklı bir yer edinmek istiyorlar.

Oyun fikirlerinizi hayata geçirebileceğiniz kuluçka programı Monster Gaming Lab’in 3. dönem başvuruları açıldı

Monster Notebook tarafından hayata geçirilen oyun girişim fikirlerinin desteklenmesi için kurulan kuluçka programı Monster Gaming Lab‘in 3. dönem başvuruları başladı. Başvurunuzu bu bağlantıdan yapabilirsiniz. Son başvuru 31 Mayıs!

Monster Gaming Lab, oyun girişimi programına kabul edilen tüm oyun geliştiricilerin hedefe ulaşmasını hızlandırıyor.

Farklı kategorilerden olan girişimciler, ihtiyaçlarına özel eğitimlere katılıyor, oyun dünyasının en iyi mentorlarıyla birebir görüşmeler yapıyor ve girişimlerini geliştirme imkanı buluyor.
Monster Gaming Lab, oyun fikrinizin hayata geçmesi ve ticarileşmesi için ihtiyacınız olan mentor, danışmanlık ve akademik desteği sağlayarak hayalinizi birlikte gerçeğe dönüştürüyor.

Monster Gaming Lab, oyun fikrini geliştirmek için girişimcilere, Monster dünyasında oyun geliştirme için en uygun çalışma ortamı ve ağı sunarken, uzman mentor takımı ve danışmanlarla verimli bir kuluçka süreci sağlıyor.

Program kapsamında;

  • Monster yayıncı partneri ile düzenli olarak yapılan mentorluk görüşmeleri ile ekiplerin gelişimleri destekleniyor,
  • Hem oyun geliştirenlerin hem de bir girişimcilerin ihtiyacı olan eğitim başlıkları birleştirilerek ekiplere özel eğitim programı oluşturuluyor,
  • Kişilik ve ekip testleriyle doğru takım oluşturma ve görev dağılımı konularında destekler veriliyor,
  • Yalnızca seçilen ekiplerin ulaşabildiği online eğitim ve mentorluk paneli üzerinden yapılan eğitimlere istedikleri an tekrar erişilebiliyor.

Euronet Worldwide şirketlerinden epay, Revolut’un küresel dijital hediye kartı ve ön ödemeli ürün ortağı oldu

Euronet Worldwide şirketlerinden epay, Birleşik Krallık’ın önde gelen finansal teknoloji uygulaması Revolut‘un küresel dijital hediye kartı ve ön ödemeli ürün ortağı oldu.

Revolut ile tam donanımlı ödeme sağlayıcısı epay arasındaki bu yeni ortaklık, Revolut’un üç uygulaması (Consumer, Business ve Junior) ile bir API entegrasyonu aracılığıyla 36 ülkeyi kapsayacak. Nisan 2021’den bu yana epay, kapsam dahilindeki ülkelerde yerleşik Revolut müşterilerine hem küresel hem de yerel düzeyde çok sayıda tanınmış dijital içeriğe erişim sunuyor. Bu erişim; Twitch, Ikea, Nintendo ve Spotify Premium gibi markalar dahil olmak üzere gıda, eğlence, yaşam, oyun, sağlık, ev ofisi ve ofis kategorilerinde sağlanıyor. Bu erişim sayesinde Revolut müşterileri, Revolut uygulamasından çıkmadan kolay ve sorunsuz bir şekilde hediye kartı ve dijital içerik satın alabiliyor, hediye edebiliyor ve bunları hediye olarak kabul edebiliyor. Nisan ayında hizmet sunulmaya başlayan 1. faz ülkelerine (Birleşik Krallık ve Avrupa’nın büyük çoğunluğu) ek olarak, önümüzdeki aylarda Amerika Birleşik Devletleri ve Avustralya gibi diğer ülkeler ve çekirdek pazarlar da kapsama dahil edilecek. Bunun yanı sıra Business uygulaması için bir genişletme, öncelikli olarak Birleşik Krallık’ta kullanıma sunulacak.

Çapraz kategorili pazar yeri ile Revolut’un dünya çapında açılımı

Revolut, şu anda dünyanın çapraz kategorili pazar yerine sahip ilk finansal teknoloji uygulaması. Bu da şirketi dünyada müşterilerine bu cazip katma değerli hizmetleri çok geniş bir yelpaze ile sunan ilk finansal teknoloji sağlayıcısı yapıyor. Bu konum, şirketin tüm kullanıcılarına sayısız avantajla birlikte dünyanın gerçek anlamda ilk küresel “tek elden finans uygulamasını” sağlama misyonunu destekliyor. Kullanıcıların doğrudan uygulama üzerinden en sevdikleri markalardan hediye kartı ve ön ödemeli ürün satın alıp gönderebilmesi gibi ek dijital hizmetler, bu misyona katkı sağlamanın yanı sıra uygulamaya yeni müşteri grupları kazandırmakta da rol oynuyor. Bu sayede mobil uygulama kullanımı üst düzeye çıkarılıyor, müşterilere daha fazla fayda sunuluyor ve müşteri sadakati artırılıyor.

Revolut’ta Ürün Sorumlusu olan Maisum Dairkee, “Müşterilerimiz ağırlıklı olarak Y kuşağı ve dijital çağ mensuplarından oluşuyor. Bu kitle de bir finansal uygulamanın cazip ek hizmetlerin yanı sıra mükemmel bir kullanıcı deneyimi sunmasını bekliyor. Epay’in esnek API entegrasyonu sayesinde her iki beklentiyi de karşılıyoruz. “Epay’in API entegrasyonu yalnızca tüm müşteri ihtiyaçlarını hem yerel hem de küresel düzeyde karşılayan geniş bir ölçeklenebilir içerik yelpazesi sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda uygulamadan çıkmaya gerek kalmaksızın kusursuz ve sorunsuz bir müşteri deneyimi sunuyor”, diyor.

Vizyon ve potansiyel dolu bir ortaklık

Ortaklığın kapsamı hızlı bir şekilde genişleyecek. Halihazırda planlanan 36 ülkeye ek olarak epay’in katma değerli hizmetleri, gelecekte Revolut’un uluslararası düzeyde her lansmanında standart Revolut ürün gamının bir parçasını oluşturacak. Mevcut kategorilerin sayısı da gün geçtikçe artırılacak. Mesela her iki firma da sağlık, güzellik, fitness ve moda gibi popüler kategorilere odaklanmış durumda. Bu kategorilerin ileride büyüme stratejisinde önemli rol oynayacağına inanıyoruz.

Revolut ile yapılan anlaşma, epay için çığır açan bir ortaklık

Epay’de Yazılım ve EFT Asya Pasifik Biriminden Sorumlu Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Şirket CEO’su Kevin Caponecchi ortaklığı şu şekilde değerlendiriyor: “Teknik çözümlerimiz ve süreçlerimiz, tam donanımlı bir ödeme sağlayıcısı olarak Revolut’a tek bir API aracılığıyla katma değerli hizmetler sunmamıza olanak sağlıyor. Bu, klasik bir hediye kartı sağlayıcısı rolünün ötesine geçerek daha çok dünya çapında hizmet sunumu için bir altyapı ortağı haline geldiğimiz anlamına geliyor. Revolut gibi finansal teknoloji şirketlerinin, müşterilerinin bekledikleri veya her zaman istedikleri içerikleri sağlamalarına yardımcı olmak istiyoruz. Bunun yanı sıra Revolut gibi yeni dijital ve mobil satış kanalları aracılığıyla marka ortaklarımızın 2000 ürünü aşkın mevcut hediye kartı ve ön ödemeli ürün portföyüne müşterilere ulaşmanın yeni yollarını gösteriyoruz.”

Londra’da faaliyet gösteren yerli girişim Wufwuf, 275 bin Euro ara tur yatırım aldı

Dünyanın pek çok yerindeki köpek dostlarına hizmet verme hedefiyle hızla büyüyen Londra kökenli girişim WUFWUF, Teknasyon’dan devam niteliğinde bir yatırım daha aldı.

Türk girişimciler Umut İlhan ve Caner Bayraktar tarafından 2018 yılında Londra’da kurulan girişim, 3 sene içinde alanında lider köpek markası olmayı başardı. 2020 yılının ikinci yarısında çok başarılı bir grafik çizerek gelirlerini 4 katına çıkaran WufWuf, ara yatırım turunu 48 saat gibi rekor bir sürede kapatarak 275 bin Euro fon topladı.

Her ay farklı bir temayla köpekler için oyuncaklar ve ödül mamalarından oluşan WufWuf kutusuna tüm Avrupa’da 18,90 Euro’ya abone olunabiliyor.

Birleşik Krallık’ta 3 yılda lider oldu

5 ülkeden 20’den fazla yatırımcısı olan WufWuf, Teknasyon’dan bu turda da yatırım almayı başardı. Teknasyon CIO’su Onur Kurugöl WufWuf’a yaptıkları bu devam yatırımını şöyle değerlendirdi: “WufWuf’a 2020 yılının ağustos ayında ilk yatırımımızı yapmıştık. WufWuf o günden sonra oldukça başarılı bir büyüme grafiği çizdi ve yatırım turu sonrasında her ay yüzde 10 üzerinde büyüyerek, Birleşik Krallık’ın ilk sıradaki köpek odaklı kutu abonelik girişimi hâline geldi. Biz de başarılarına yenilerini eklemeleri ve global pazarlara açılma yolunda onlara destek olmak için devam niteliğindeki ikinci yatırımımızı yaptık. Teknasyon olarak; insanların hayatlarının bir parçası olan, vizyonuna güvendiğimiz, globalde büyümek isteyen girişimlere yaptığımız yatırımlara devam edeceğiz. WufWuf gibi sonucunda hayvan dostlarımızı da mutlu edecek bir yatırım yapmak bizi daha da heyecanlandırıyor.”

Teknasyon; WufWuf’a yeniden yatırım yaptı ve tüm kaynaklarını açtı

WufWuf’un ve aynı zamanda teknoloji platformu Tam İndir’in de kurucusu Caner Bayraktar, en önemsediği yatırımcılarından biri olan Teknasyon için; “Teknasyon bize finansal destekten çok daha fazlasını katıyor. Rockads programıyla dijital reklam alanındaki tüm tecrübelerini paylaşıyorlar. Müşteri destek platformu Desk360’ı kullanımımıza açtılar, her şeyden önce ne zaman kapılarını çalsak sonsuz destek alıyoruz. Teknasyon, Türkiye’den çıkan girişimler için çok değerli bir entelektüel kaynak” dedi.

WufWuf’un 33 ülkeden 20 bin müşterisi var

Birleşik Krallık’ta hizmet vermeye başladıktan sonra 2020 yılında 33 ülkeye açılan WufWuf’un şu anda tüm Avrupa Birliği ülkelerinde, İsviçre, Japonya ve İsrail’de aboneleri var. Bu ülkelere 60 binin üzerinde köpek ürünü satılıyor. WufWuf CEO’su Umut İlhan şunları söyledi: “Hayırsız evlat diye bir kavram duymuşsunuzdur, ancak hayırsız köpek diye bir kavram duyan var mı? Dünyanın neresinde olursa olsun köpekler din, dil, ırk ayırt etmeden sadece seviyor ve kendilerini insanlarına adıyor. Ekibimizde dokuz farklı ülkeden çalışanlar var, bizi birleştiren tutkal ise köpek aşkı… Farklı bakış açılarımız bizi ayrıştırmıyor, zenginleştiriyor; bunu bize köpeklerimiz öğretti. Zihin yargılar, köpekler sadece sever. Türkiye için pet sektöründe büyük fırsatlar var. Maliyetlerimiz Çin ile rekabet edebiliyor, üstelik Avrupa’yla serbest ticaret anlaşması sayesinde vergisiz ticaret yapabiliyoruz. WufWuf tek bir üründen on binlerce alım yapıyor, ilk zamanlarda ürünlerimizi Çin’de ürettiriyorduk. Sonrasında Türkiye’deki tekstil üreticilerine gittik ve denemelere başladık. Çok iyi sonuçlar alınca üretimimizi tamamen Türkiye’ye kaydırdık. Ülkemizde önemli bir istihdam sağlamak, bizi çok mutlu ediyor.

“Amerika’ya açılmak istiyoruz”

Amerika’ya açılmak istediğini vurgulayan İlhan, “Almanya’da lokalize olmak için girişimlere başladık ve yakında WufWuf GMBH kurulmuş olacak. Yatırım firmaları ile görüşmelerimiz devam ediyor. Bu yıl içerisinde 1,5 milyon Euro daha yatırım alıp Avrupa’da genişlemek ve ilerleyen yıllarda Amerika’ya açılmak istiyoruz.”