Ana Sayfa Blog Sayfa 525

Afrika odaklı fintech girişim OPay, 400 milyon dolar yatırımla 2 milyar dolar değerlemeye ulaştı

Afrika odaklı fintech şirketi OPay, SoftBank Vision Fund 2 liderliğindeki finansman turunda 400 milyon dolar yatırım aldı. Bu yatırımla şirketin değerlemesi 2 milyar dolara ulaştı.

Finansman turuna Sequoia Capital China, Redpoint China, Source Code Capital ve Softbank Ventures Asia gibi mevcut yatırımcılardan katılım olurken, DragonBall Capital ve 3W Capital gibi diğer yatırımcılar da katılım gerçekleştirdi.

2018 yılında kurulan OPay, kullanıcılarına finansal hizmetleri daha erişilebilir hale getirmek için kolay ödeme yapma, geri ödeme alma, akıllı harcama ve daha fazla tasarruf etme özgürlüğü sunuyor. Müşteriler, OPay ile fatura ve vergi ödemelerini istedikleri yerlerden gerçekleştirebilir, diğer bankalara ücretsiz para gönderebilir veya alabilirler. OPay, ayrıca akıllı tasarruf seçenekleri sunarak müşterilerin %15’e varan faiz getirisi elde etmelerine olanak sağlıyor.

Şirket, rekabetin bol olduğu bir bölgede, Nijerya‘da, büyümesini sürdürüyor. Afrika’nın en kalabalık ülkesi olan Nijerya’da bankacılık hizmetlerinin yetersizliği sebebiyle, mobil hizmetlerin uzun süredir bankacılık ihtiyaçlarını karşıladığını söylemek mümkün. OPay, Nijerya’daki mobil para operatörleri arasındaki banka transferlerinin yaklaşık %80’ini ve ülkenin ticari olmayan satış işlemlerinin %20’sini işlediğini iddia ediyor. Ayrıca, şirketin aylık işlem hacminin şu anda 3 milyar doları aştığı düşünülüyor.

OPay CEO’su Yahui Zhou, OPay’in “gelişmekte olan pazarların daha hızlı ekonomik kalkınmaya ulaşmasına yardımcı olan güç olmak istediğini” söyledi. OPay, geçtiğimiz sene Mısır’da faaliyetlerine başlamış ve bu şirketin Orta Doğu pazarına girişini başlatmıştı.

SoftBank Group Corp’un genel müdürü Kentaro Matsui yaptığı açıklamada, bu yatırımın, şirketin hizmetlerini komşu pazarlara genişletmesine ve başarılı iş modelini Mısır’da ve bölgedeki diğer ülkelerde tekrarlamasına yardımcı olacağına inandıklarını söyledi.

İki kardeş tarafından kurulan kişiselleştirilmiş hediye platformu Sosyopix, global ölçekte büyümeyi hedefliyor

Fotoğraf baskı ürünleri ile faaliyetlerine başlayan kişiselleştirilmiş hediye platformu Sosyopix, bugün; fotoğraf baskıları, hediye kutuları, deri ürünler, albümler, kanvas tablolar, magnetler, duvar dekorasyonu kategorilerinde “iyi ki” dedirten kişiselleştirilebilir hediyeler hazırlıyor.

Ürünlerini el işçiliği ile hazırlayan Sosyopix, tüm ürünleri tek tek, en ince detaylarına kadar inceliyor ve incelemeden sonra özel tasarım kutularda kullanıcılarıyla buluşturuyor. Girişim, birinci kalite malzemelerle, son teknoloji cihazlarla üretimi gerçekleştirilen ürünler tasarlıyor. Mevsimin en taze çiçeklerini özel çiçek kutularında ve kişiselleştirilebilir hediye kutularında kullanıcıları için hazırlayan Sosyopix; hediye kutuları, çiçekler ve diğer tüm kategorilerdeki ürünleri kendi üretim tesisinde üretiyor.

Emre Abat ile Sezgi Abat tarafından kurulan, Erdem Gezer’in de ortak ve CTO olarak rol aldığı Sosyopix; 5 kişiyle başladığı yolculukta bugün, 80 kişilik ekibiyle kişiselleştirilmiş hediye pazarında akla gelen ilk markarlardan biri olmayı başarmış durumda.

Sosyopix kurucu ortaklarından Emre Abat, profesyonel kariyerine yazılım mühendisi olarak Mackolik’te başladı. Sonrasında birkaç yazılım odaklı girişimi oldu, ardından da 2015’te Sezgi Abat ile birlikte Sosyopix’i kurdu. Kurucu ortaklardan Sezgi Abat, Hacettepe Üniversitesi’nden mezun olur olmaz Ankara’da ilk teknoloji şirketini kurdu. Ardından kart oyunları ile ilgili bir girişimi de oldu. Sosyopix’in CTO’su ve ortağı Erdem Gezer de, 2007’de Kokteyl İstanbul’da Web Geliştirici olarak profesyonel kariyerine ilk adımı attı ve çeşitli kurumlarda kıdemli yazılım mühendisi, iOS geliştirici gibi önemli pozisyonlarda yer aldı.

Hedef: 2021’i en az 2.2 milyon üye ile tamamlamak

Sosyopix, herkesin anılarına dokunabilmesi mottosuyla yola çıktı. Sosyopix’i kişiselleştirilmiş hediye platformu olarak tanımlamak mümkün. Marka, yaratıcı ve yenilikçi ürünlerini “iyi ki dedirten hediyeler” sloganıyla kullanıcılarıyla buluşturuyor. Sosyopix’in 1,5 milyon aktif üyesi bulunuyor, hedef 2021’i en az 2.2 milyon üye ile tamamlamak. Sosyopix, ayda 70 bini fotoğraf baskıları olmak üzere 100 bin adet ürün siparişi alıyor.
Sosyopix kategorilerinin en popüleri Sosyopix Printing. Marka, bu kategorideki ürünleri son 2 yıldır, yurt dışında 10’dan fazla ülkeye Türkiye’den gönderiyor. Bunun dışında yakın zamanda Sosyopix Printing‘i yurt dışında bir ülkeye taşımak üzerine de girişimleri var.
%100 büyümeyi hedefliyor

Sosyopix, 2020 yılında pandemiye rağmen ekibini %100’ün üzerinde büyüttü. Bu dönem boyunca Sosyopix Operasyon Merkezi’nin kapasitesini de 4 kat büyütecek şekilde genişletti ve 2020’yi 4,5 kat büyümeyle kapattı. 2021’e yeni ürünleriyle hızlı bir giriş yapan Sosyopix, 4 farklı kategoride 70 yeni ürün ile bu seneyi %100 büyüme ile tamamlamayı hedefliyor.

85’ten fazla ülkeye gönderim

Sosyopix, Amerika, İngiltere, İtalya, Almanya, Fransa ve İspanya başta olmak üzere 85’ten fazla ülkeye gönderim yapmayı sürdürüyor. Türkiye’de 4.000 metrekareden oluşan bir operasyon merkezine sahip olan Sosyopix, yurt dışında da operasyon merkezi için arayışlarına devam ediyor. Bunun için öncelik olarak MENA ve EMEA bölgelerine öncelik veren markanın ilk seçenekleri arasında Avrupa ve Birleşik Arap Emirlikleri bulunuyor.
Sosyopix kullanıcılarının %60’ını kadınlar oluşturuyor. Kullanıcılarının %80’i Y ve Z kuşağı olan Sosyopix’in en önem verdiği konulardan biri de kalite. Bu nedenle de büyürken kontrollü şekilde büyümek, kaliteden ödün vermemek markanın birinci önceliği.

“Yenilebilir hediye” kategorisine yatırım yapmaya hazır

Sosyopix, hediye kategorisinde ürün çeşitliliğini genişletecek adımlar atıyor, bu bağlamda çok yakın zamanda Sosyopix Flowers ile çiçek kategorisine de hızlı bir giriş yaptı. Sosyopix, önümüzdeki dönemde de “yenilebilir hediye” kategorisine yatırım yapmaya hazırlanıyor. Marka, “Sosyopix Bakery” ile yenilebilir hediyeleri kullanıcılarıyla buluşturmak için çalışmalar yapmayı sürdürüyor.

Yemeksepeti ve Delivery Hero’nun Türkiye’de kuracağı Global Teknoloji ve İnovasyon Merkezi’nin CTO’su Umut Gökbayrak oldu

Hızlı ticaret platformu Yemeksepeti, Delivery Hero ile Türkiye’de kuracağı Global Teknoloji ve İnovasyon Merkezi adıyla kuracağı dev yapı için ilk adımı attı ve CTO (Chief Technology Officer) görevine 25 yılı aşkın sektör tecrübesi ile Umut Gökbayrak’ı getirdi. Gökbayrak, Türkiye’de kurulan bu teknoloji ve inovasyon merkezinde sadece Yemeksepeti için değil yaklaşık 40 farklı ülkedeki operasyonlar için yazılım ve teknoloji geliştirme ve ihracından sorumlu olacak.

Umut Gökbayrak kimdir?

25 yılı aşkın deneyime sahip bir yazılım mühendisi ve girişimci olan Umut Gökbayrak, bugüne kadar 9 girişimin parçası oldu. 12 yıldan fazla süre kurumsal işletmelerde, uzman ve yönetsel çeşitli rollerde görev aldı. 2017 yılından itibaren çeşitli büyük ölçekli kurumlarda danışman olarak çalışan Umut Gökbayrak’ın ek olarak toplamda 5 yıl, erken aşama girişim sermayesi fonları üzerine tecrübesi mevcuttur.

Ege Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliğinden 2001 yılında mezun olduktan sonra, Yapı Kredi Bankası, Turkcell, Aslanoba Group ve Hürriyet gibi şirketlerde çalışan Umut Gökbayrak, son olarak da kurucusu olduğu Prompt API’de görev alıyordu. Teknoloji danışmanlığı, yazılım geliştirme ve CTO gibi çeşitli görevlerde deneyimli Umut Gökbayrak, iş geliştirme becerilerine sahip bir yazılım geliştirici ve ayrıca pek çok inovasyona imza atan bir girişimci. Gökbayrak, Ağustos 2021 itibarıyla Yemeksepeti ve Delivery Hero’nun Türkiye’de kuracağı Global Teknoloji ve İnovasyon Merkezi CTO’luk görevini üstlenecek.

İlk yıl hedefi tamamen uzaktan çalışan 1000 kişilik dev yazılım ve teknoloji ekibi

İlk yıl itibarıyla 1000 kişilik istihdam sağlamayı hedefleyen teknoloji ve inovasyon merkezi, önümüzdeki dönemde ise 4000 yazılımcı ve teknik uzman için istihdam olanağı sunacak. CTO Umut Gökbayrak atama ile ilgili heyecanını belirterek şunları söyledi: “Yemeksepeti 20 yıllık tecrübesiyle girişim ekosistemi ve ülke ekonomisine katkı sağlayan güçlü bir platform. Global Teknoloji ve İnovasyon Merkezi’nde geliştireceğimiz yazılımlar ve teknoloji alt yapısının 40 farklı ülkenin operasyonlarını besleyecek olması çok ciddi bir sorumluluk ve motivasyon kaynağı. Teknoloji ihracatına katkıda bulunacağımız bu merkezde, tamamen uzaktan çalışma fırsatı sunarak, ilk aşamada 1000 kişilik bir ekip kuracağız. Bilgi teknolojileri ekibimiz inovatif ruhunu daima koruyan Yemeksepeti’nin çalışanlarına sunduğu fırsatlarla beraber gerçek bir teknoloji merkezinde çalışmanın ayrıcalığını elde edecekler. Gelecek dönemde daha da büyüyecek kadromuz ile en çok çalışılmak istenen teknoloji merkezleri arasında ilk sıralarda yer alacağımızdan eminim.”

Yemeksepeti’nin Türkiye’de edindiği tecrübeyi global arenaya taşıması adına da dikkat çeken girişime, 25 yılı aşkın teknoloji danışmanlığı ve yazılım geliştirme alanındaki sektör tecrübesiyle önemli başarılara imza atan Umut Gökbayrak katkı sağlayacak.

OPPO, MagSafe benzeri kablosuz hızlı şarj cihazı MagVOOC’i duyurdu

Çin merkezli akıllı telefon üreticisi OPPO, yeni nesil teknolojilerini kullanıcıları ile paylaşmaya devam ediyor. 23-26 Ağustos tarihleri arasında gerçekleştirilen Smart China Expo 2021’e katılan OPPO, MagSafe teknolojisine benzer bir tasarıma sahip kablosuz hızlı şarj cihazı MagVOOC’i tanıttı.

Akıllı telefon ve şarj cihazı arasında hassas bir manyetik hizalama sisteminin yer aldığı MagVOOC, aslına bakıldığında kablosuz powerbank mantığı ile hareket ediyor. Aynı zamanda ultra ince seçeceğinin de bulunduğu MagVOOC, kullanıcılara kolay kullanım ve taşınabilirlik imkanı sunuyor.

Ayrıca OPPO, MagVOOC teknolojisine sahip şarj standını da Smart Chine Expo 2021’de gösterime sundu. Bu cihaz ise standart kablolu şarj mantığına kıyasla hazırlık süresinde yüzde 60’a kadar tasarruf etmenizi de sağlıyor.

Qi standartını destekleyen MagVOOC serisinin powerbankleri, 40W ve 20W olmak üzere 2 farklı seçenek ile kullanıcıları karşılıyor. Daha ince bir tasarım anlayışı ile karşımıza çıkan cihaz 20W sunarken standart MagVOOC, 40W şarj desteği sunuyor. OPPO, MagVOOC desteğinin bulunmayan cihazlarını da unutmuyor. Şirket, bu ürünü ile desteklemeyen akıllı telefonlarına 15W’a kadar şarj desteği sunuyor.

MagVOOC ürünlerinin ne zaman piyasaya çıkacağı veya tam olarak hangi telefonların destekleneceği ise henüz belirlenmiş değil. Fiyat konusunda da bir açıklamada bulunmayan OPPO; Nesnelerin İnterneti ile ilgili daha geniş çalışmalar gerçekleştireceğini, yeni manyetik hızlı şarjı ve araç içi bağlantı teknolojileri ile müşteri deneyimlerini geliştirmeye devam edeceklerini söylüyor.

Smart Chine Expo 2021’de ayrıca yeni araç içi teknolojilerini ve uzun bir süredir beklenen birkaç santimetre uzaktaki bir telefona gün gönderebilen kablosuz şarj sistemi OPPO Air Şarj’ın prototipini sergiledi. Aynı şekilde bu cihaz da katılımcılar tarafından oldukça ilgi gördü.

letgo, kullanıcıları için Güvenli Ödeme ve Kargo hizmetini duyurdu

Türkiye’de ikinci el alışveriş alışkanlığını akıllara yerleştiren letgo, kullanıcılarına kendilerini rahat ve güvende hissedebilecekleri bir ikinci el alışveriş deneyimi sunmak amacıyla “Güvenli Ödeme ve Kargo” hizmetini devreye aldı. Hizmet kapsamında; letgo’nun kargo tarafındaki stratejik iş ortağı Yurtiçi Kargo olurken, güvenli ödeme tarafındaki stratejik iş ortağı ise iyzico oldu.

letgo’nun Güvenli Ödeme ve Kargo hizmeti ile kullanıcılar, tüm kategorilerde 30 kg ağırlığa kadar olan ürünleri adreslerine teslim alabilirken, Türkiye’nin her yerine kargoyla gönderebiliyorlar. Bu sayede alıcıyla yüz yüze görüşme imkanı olmayan, tercih etmeyen veya farklı şehirlerde yaşayan satıcılar oturdukları yerden, kolayca her yere satış yapabiliyor.

“Alıcı koruması” ile daha güvenli bir alışveriş deneyimi

Yeni özellik kapsamında devreye alınan “alıcı koruması” ile kullanıcılara daha güvenli bir alışveriş deneyimi sunuluyor. Kullanıcılar, ödemelerini iyzico güvenli ödeme sistemi altyapısı ile güvenli bir şekilde gerçekleştirebilirken, kendilerine hiç ulaşmayan, ilanda anlatıldığı gibi olmayan veya kötü koşullarda gelen ürünler için para iadesi talep edebiliyor. Ayrıca letgo destek ekibi her türlü sorunda kullanıcılarına destek vermek için hazır bulunuyor. Alıcılar, alıcı koruması hizmeti için ürün bedeli üzerinden belirli bir oranda ücret öderken, satıcılardan herhangi bir komisyon veya işlem bedeli alınmıyor.

“Sadece temmuz ayında 250 binden fazla ürün güvenli ödeme ve kargo özelliği ile listelendi”

Konu hakkında görüşlerini dile getiren letgo CMO’su Selin Süzer, “Biz letgo olarak, Türkiye’de ikinci el alışverişi akıllara yerleştiren marka olma hedefi ile yola çıktık. En yeni teknolojilerle sezgisel tasarımı bir araya getirerek daha iyi bir alışveriş deneyimi yaratmak ve ikinci el alışverişi çok daha kolay ve güvenli hale getirmek için çalışıyoruz. Kullanıcılarımıza kendilerini rahat ve güvende hissedebilecekleri bir ikinci el alışveriş deneyimi yaşatmak, bu deneyimi teknoloji ve inovasyonla birleştirmek amacıyla ikinci el eşya alışverişinde güvenli ödeme ve kargo özelliğimizi devreye aldık” dedi. Selin Süzer sözlerine şu şekilde devam etti: “Pandemi sürecinde kullanıcı deneyimimizi iyileştirmek için yaptığımız ölçümlemelerde “kargo” ve “ödeme” ile ilgili kelimelerin geçtiği diyaloglarda büyük bir artış olduğununu gözlemledik. Kullanıcı talepleri evriliyor. Bu özelliği devreye aldıktan hemen sonra güncel ilanlarda gördük ki sadece temmuz ayında kullanıcılarımız 250 binden fazla ürünü güvenli ödeme ve kargo özelliğini seçerek listeledi. Özellikle pandemi döneminde böyle bir özelliği devreye almamız hem alıcılar hem satıcılar tarafında çok kıymetli bir adım oldu. Önümüzdeki dönemde de odağımız; kullanıcılarımızın ihtiyaçlarına uygun yenilikçi, etkili ve güvenli hizmetler sağlamak olacak.”

Güvenli Ödeme ve Kargo özelliği nasıl çalışıyor?
letgo’nun yeni “güvenli ödeme ve kargo” özelliği uygulamadan çıkmaya gerek kalmadan birçok işlemi gerçekleştirmeye olanak tanıyor. Alıcı; ilgilendiği ilan için “teklif yap” butonuna basarak satıcıya 24 saat boyunca geçerli bir fiyat teklifi gönderebiliyor. Satıcının teklifi kabul etmesinin ardından alıcı, 24 saat içerisinde iyzico güvenli ödeme sistemi üzerinden ödemesini yapabiliyor. Ödeme sırasında kargo ücreti alıcı tarafından karşılanıyor ve bütün kazanç satıcının oluyor. Ödeme sonrasında kargo şubesine ürün teslimi için alıcı ve satıcının açık adresleri taraflarla paylaşılmadan bir kargo kodu oluşturuluyor ve satıcıya ürünü kargolaması için 5 gün süre tanınıyor. Ürün, kargo şubesine tesliminden sonraki 2-7 gün içerisinde alıcıya ulaşıyor.

Alıcı ürünü teslim alıp siparişi onayladığında ürünün bedeli satıcının iyzico hesabındaki cüzdanına gönderiliyor. Eğer alıcı ürün hakkında bir sorun bildirirse bu durumu çözmeleri için alıcı ve satıcıya 48 saat süre veriliyor, bu sürenin sonunda bir anlaşmaya varamazlarsa sorunun çözülmesi için letgo destek ekibine bildirebiliyorlar. Alım ve satım sürecinin sonunda satıcılar da alıcıları değerlendirebiliyor, böylece güvenilir alıcıları seçerek satış yapma imkanına sahip olunuyor.

İşe alım süreçlerini dijitalleştiren Peoplise, startup ve scaleup’lara 2 ay ücretsiz paket sunuyor

Birçok sosyal projeye gönüllü olarak destek veren, işe alım ve onboarding süreçlerini dijitalleştiren yerli girişim Peoplise, “Seviye Atla” kampanyası kapsamında büyüme sürecinde olan bütün startup ve scaleup’lara olan desteğini duyurdu.

Bu kapsamda firmalara ekiplerini büyütmek amacı ile 2 ay boyunca ücretsiz olarak Peoplise işe alım ve onboarding platformunu kullanarak ilanlarını paylaşıp adayları çekme, değerlendirme ve işe alım süreçlerini yürütme şansı veriyor. Bu ücretsiz pakete peoplise.com/startup üzerinden ulaşabilirsiniz.

Peoplise’ın farklı iş ortaklıkları sayesinde firmalar birçok test, envanter ve kariyer portalını da ücretsiz olarak kullanma şansına sahip olacak.

2015 yılında kurulan Peoplise, insan kaynakları operasyonlarını dijital teknolojilerle iyileştirmek, değer katmayan aktivitelerle harcanan zaman ve emeği geri kazanmak, adil ve sürdürülebilir süreçler sunmak misyonuyla çalışmalarına devam ediyor. Odtü Teknokent girişimi olarak başlayıp bugün Türkiye ve yurt dışında 120’den fazla büyük ölçekli firmaya hizmet veren ve Türkiye’nin en çok tercih edilen Aday Takip Sistemi olmayı başaran Peoplise, startup ekosistemindeki büyüme çalışan firmaların yanında olarak teknoloji desteği vermeyi hedefliyor.

Seviye Atla paketinde aday takip ve onboarding sistemleri çözümleri sunan Peoplise, insan kaynakları profesyonellerinin zamanı doğru yönetmesini ve daha verimli çalışmasını amaçlıyor. 1 yılda yaklaşık 1.5 milyon adayın süreçlerden geçtiği Peoplise, dijital bir aday deneyimi sunma noktasında Türkiye’de lider konumda.

Global odaklı hızlandırma programı Winglobal’in çağrı dönemi 31 Ağustos’ta sona eriyor

Bilgiyi Ticarileştirme Merkezi’nin liderliğinde İstanbul Kalkınma Ajansı’nın (İSTKA) desteği ve İstanbul Ticaret Odası (İTO), İstanbul Valiliği, Teknopark İstanbul ile İstanbul Ticaret Üniversitesi’nin ortaklığıyla; WePlay Ventures, QR GlobalTech, Lima Ventures, Atlas Garage, Pioneer Ventures, South BySouthwest (SXSW) ve Turkish Consulting Group Spain paydaşlığında yürütülen Winglobal programına başvurular alınmaya başladı.

Son Başvuru: 31 Ağustos 2021

Gelecek vadeden girişimleri birer dünya markası yapmak için yola çıkan programa başvurular 31 Ağustos’a kadar sürecek. Başvurular sonrasında BTM ekipleri ön değerlendirme yaparak girişimcileri mülakata davet edecek. Mülakattan başarıyla geçen girişimciler nihai kararı verecek olan jüri karşısına çıkacak.

Programa başvurmak için: winglobal.org

Projeye kabul edilecek girişimciler, eğitim, mentorluk, yatırımcı eşleştirmeleri gibi faaliyetlerden oluşan 8 haftalık programa dahil olacaklar. Bu süreç sonunda başarılı bulunan girişimciler, Winglobal Sahne Girişimci-Yatırımcı Buluşması etkinliğinde yatırımcıların karşısında proje sunumlarını gerçekleştirecek. Program sunumunun yapılacağı DemoDay etkinliği pandemi koşulları nedeniyle online ve hem Türkçe hem de İngilizce olarak gerçekleştirilecek. Detaylı bilgi ve başvurular www.winglobal.org adresinde yer alacak.

İlk mezunlarını Silikon Vadisi’ne götürmüştü

İstanbul’un girişimcilik ekosistemini güçlendirmesi ve İstanbul ekonomisinin global ölçekteki rekabet gücü ile bölgesel çekim gücünü artırması için geliştirilen ve hedef kitlesi “40 küresel doğan StartUp” olan programın ilk etabına 20 girişim kabul edilmiş ve eğitimlerin ardından süreçleri tamamlayıp sahneye çıkan girişimlerden 5 tanesi seçilerek, BTM tarafından ABD’deki Silikon Vadisi’ne götürülmüştü. Burada küresel melek yatırımcılar ile buluşturulan girişimciler, kendi girişimlerini de dünyaya anlatma fırsatı bulmuştu.

Bu dönem programında dilinde bir farklılık yaptıklarını anlatan BTM Genel Müdürü İbrahim Elbaşı ise “Pandemi döneminin de etkisiyle bu dönem Winglobal programını online olarak düzenliyoruz. Önceki dönemlerden farklı olarak program İngilizce ve Türkçe olmak üzere iki dilde tasarlandı. Program sonunda düzenlenecek olan DemoDay etkinliği ise global standartlarda global yatırımcılarla birlikte gerçekleştirilecek. BTM olarak girişimcilerimize sunduğumuz hizmetlerimizi her defasında bir üst seviyeye çıkarmayı hedefliyoruz. Umuyorum bu dönem Winglobal programına katılacak olan girişimcilerimiz de global standartlarda deneyimleyecekleri girişimcilik ekosistemine değerli projeleriyle önemli katkılar sağlayacak” dedi.

Kullanıcılarına istedikleri her yerden spor yapma olanağı sağlayan yerli girişim ULive, 350 bin dolar yatırım aldı

Geliştirdiği dijital fitness uygulaması ile sporseverlere Cycling, bootcamp, yoga, pilates, fitness gibi birçok farklı dalda canlı ders hizmeti veren ULive; TechOne VC ve twozero Ventures liderliğinde, İzzet Zakuto ve Ozan Çağlar İnaç’ın da dahil olduğu yatırım turunda 3.8 milyon dolar değerleme üzerinden 350 bin dolar yatırım aldı.

Dijital fitness uygulaması ULive!

Indoor Cycle odaklı grup dersi stüdyosu olarak kurulan Urban Riders’ın dijital fitness uygulaması ULive, kullanıcı dostu arayüzü ile spor yapmak isteyenlerin istedikleri zaman, istedikleri yerden spor yapmalarına olanak sağlayarak sporu hayatına entegre etmek isteyen tüm kullanıcıların zamandan tasarruf etmelerini ve spora harcadıkları maliyeti en aza indirgemelerini sağlıyor. Bünyesinde 20’den fazla eğitmeni bulunan ULive; cycling, bootcamp, pilates, streching, dance, mobility gibi bir çok alanda canlı ders hizmeti verirken aynı zamanda kullanıcıların kütüphane içerisinden istedikleri an tüm ders kayıtlarına ulaşarak istedikleri programı oluşturmalarına ve kendilerine özel programlar hazırlamalarına olanak sağlıyor.

6 ay içerisinde 1.000’den fazla aboneye ulaştı

Yayına alındığı tarihten itibaren büyük bir ivmeyle büyüyen ULive, 12.000’den fazla aktif kullanıcıya ulaşarak Amerika, Rusya, İngiltere gibi ülkelerin başta olduğu 14 farklı ülkeden 1.000’den fazla abone kazanımı elde etti. Aylık ortalama %40 büyüme göstererek 6 ay gibi kısa bir sürede aylık gelirini 5.000 doların üzerine çıkaran ULive, yeni yatırım turu ile agresif bir marketing çalışması gerçekleştirerek global pazardaki abone kazanımını artırmayı, ürün içi oyunlaştırma geliştirmeleri ile kullanıcı bağlılığını artırmayı ve sporseverlerin kullanıcı takibini yapabilmeleri için gerekli entegrasyonları gerçekleştirerek 1 yıl sonunda 100.000 dolardan fazla aylık gelire ulaşarak dijital fitness alanında ilk akla gelen firmalardan biri olmayı hedefliyor.

ULive kurucusu Ahmet Naci Berkman; “Günümüz dünyasında dijitalleşme sayesinde hikayenizi dinlemek ve ona dahil olmak isteyen insan sayısındaki artış göz ardı edilemeyecek kadar arttı. Urban Riders olarak yaptığımız en iyi iş hikayemizi paylaşmak ve sporu seven kitleler yaratmak olarak tanımlanabilir. Şimdi ULive ile bu hikayeyi tüm dünyaya anlatmanın heyecanı içindeyiz. Kaliteli içerik, sosyal topluluk inşa etme, kullanışlı bir ürün ortaya çıkarma, donanım entegrasyonu gibi ana konu başlıklarımızı en iyi standartlara getirerek global fitness pazarında öncü markalardan biri olma heyecanımızı bu yatırım turu ile başlattık.

Türkiye’den bu alanda çıkacak ilk başarı hikayesi olmak için çok heyecanlı ve motiveyiz. Spor alanında Türkiye’de çok güzel işler başardık. Simdi ULive ile bu deneyimi ve heyecanı tüm dünya ile paylaşmak için sabırsızlanıyoruz. Hedefimiz 24 ay içerisinde 100,000 aboneye ulaşmak ” dedi.

Eticaret sektöründeki markalara yatırım yapmak üzere kurulan yerli şirket: RubiBrands

Yetkin Güneş ve Berkay Tulay tarafından yeni kurulan RubiBrands, e-ticaret sektöründeki şirketlere yatırım yapmak ve onlara 360 derecede destek vererek büyümelerini sağlamak için çalışmalarına başladı. Ayrıca ekipte sektörün tecrübeli isimleri Emre Ekmekçi ve İrtek Uraz da kurucu ortak olarak bulunuyor.

D4 Ventures, Esas Ventures ve Alarko Ventures‘tan yatırım alan şirket; e-ticaret ve pazar yerlerinde satış yapan önde gelen markaları bünyesine katarak yatırım yapmaya odaklanıyor.

Özellikle global pazarlara açılmak isteyen KOBİ ve markaları hedef alan RubiBrands; sadece markaya yatırım yapmakla kalmıyor, aynı zamanda markanın global arenadaki rekabet gücünü de artırıyor. Şirket; önümüzdeki dönemde Doğu Avrupa ve Orta Doğu pazarlarına da girmeyi hedefliyor ve bölgedeki e-ticaret dünyasında fark yaratmaya geliyor.

Dünyada çok hızlı bir şekilde 7 milyar dolarlık nakit yatırım alan bu yeni iş modelinin Türkiye’deki ilk uygulaması olduklarına dikkat çeken RubiBrands Kurucu Ortağı ve CEO’su Yetkin Güneş: “Dünya genelinde büyük oyuncular, e-ticaret ve özellikle pazaryerlerinde yüksek satış hacmi ve satıcı puanına sahip markaları satın alıyor, bir araya getiriyor ve güçlendiriyor. Dünya’da çok hızlı büyüyen bu iş modelini Türkiye’de de ilk olarak RubiBrands olarak biz yapmaya başladık. İlk etapta kategorilerinde lider 4 markayla yatırım için anlaşma sağladık ve birçok markayla da ön görüşme halindeyiz. Bir yıl içerisinde satın alacağımız marka sayısını 18’e çıkarmayı planlıyoruz.” dedi.

Önde gelen VC fonları D4 Ventures, Esas Ventures, Alarko Ventures ve aralarında Mediterra Capital Partners ortaklarından Cenk Coşkuntürk ve Merama Kurucu Ortağı ve CEO’su Sujay Tyle’ın da olduğu tecrübeli melek yatırımcılardan yatırım aldıkları için mutlu olduklarını dile getiren Yetkin Güneş, sözlerine şöyle devam etti:

“Global pazarlarda rekabet edecek şekilde büyümek ciddi bir uzmanlık gerektirir. Bu noktada biz devreye giriyoruz. Lider e-ticaret markalarını bünyemizde topluyor ve küresel markalar haline dönüştürüyoruz. Şu anda Türkiye pazarındaki önde gelen markaları satın alarak faaliyetlerimize başladık, yakın zamanda ise Doğu Avrupa ve Orta Doğu pazarlarına yönelerek daha geniş bir coğrafyada yatırımlarımıza devam edeceğiz. Ancak bir yatırımcıdan çok daha fazlasıyız. Satış kanalları, pazarlama, tedarik zinciri alanlarına dünya standardında uzmanlıkla eğiliyoruz. Markaları küresel pazarlara açıyor, alanında uzman ekiplerimiz ve finansal kaynaklarımız sayesinde markaları geliştiriyor ve büyütüyoruz. E-ticaret pazarının hızla büyümesiyle beraber birçok girişimci başarılı markalara imza atıyor, özellikle bizim de görüşme halinde olduğumuz başarılı kadın e-ticaret girişimcilerimizin sayısı da her geçen gün artıyor. Bizim iş modelimiz sayesinde girişimcilerimiz yarattıkları değeri nakite dönüştürme fırsatı buluyor ve markalarını profesyonel ellere emanet ederek daha da iyi noktalara taşınmasını sağlıyorlar.” dedi.

Dünyada bu iş modelinin başarılı temsilcilerinden olan Latin Amerika’da Merama, İngiltere ve Avrupa’da Heroes şirketlerinde de yatırımı bulunan RubiBrands yatırımcılar grubu adına konuşan D4 Ventures yetkilisi Ufuk Civilo: “RubiBrands’in başarılı e-ticaret markalarına ortak olup, hem finansal hem de operasyonel destek vererek büyümelerini hızlandırma vizyonuna olan inancımız ve heyecanımız yüksek. Bu model, markaların büyümesi için kullanılan geleneksel finansman opsiyonlarına kıyasla daha etkili bir kaldıraç görevi görüyor ve başarılı girişimcilere yeni bir kapı açıyor.” dedi.

Bulma-seçme, yatırım, dönüştürme ve büyütme olmak üzere 4 ana çalışma prensibi bulunan RubiBrands; pazardaki hızlı ve karlı büyüyen, özgün ürünlere sahip markaları araştırıyor, seçiyor ve ortak oluyor ya da satın alıyor. Dönüştürme aşamasında markayı RubiMotor ile entegre eden şirket, mevcut pazaryeri operasyonlarını ve tedarik zincirini optimize ediyor, gerekli pazarlama yatırımlarını yapıyor. Büyütme aşamasında ise markayı global pazaryerlerine açıyor, RubiGlobal Ağı’na dahil ediyor ve yeni ürünler lanse ediyor.

Instagram’da yukarı kaydırarak link paylaşımı, 30 Ağustos itibariyle son buluyor

Instagram, hikayelerdeki yukarı kaydırma bağlantılarını (“swipe up”) 30 Ağustos‘tan itibaren kullanımdan kaldırmayı planlıyor. Bunun yerine kullanıcılar, hikayelere eklenen çıkartmalara dokunarak harici web sayfalarını ziyaret edebilecek.

Instagram’da bir devrin sonu gibi gözüken haber, The Verge tarafından ortaya atıldı ve uygulama tarafından kısa süre içinde doğrulandı. 30 Ağustos itibariyle Instagram hikayelerinde yukarı kaydırarak web siteleri ziyaret etme devri son buluyor. Şirket, vazgeçilmez parçalarından biri olarak görülen bu özelliği, hikaye oluşturma deneyimini kolaylaştırmak ve daha fazla yaratıcı kontrol sunmak için kullanımdan kaldırdığını söylüyor.

30 Ağustos itibariyle kullanılabilecek olan yeni link çıkartmaları, kullanıcıların linke dokunarak, siteyi ziyaret etmesini sağlıyor. Hikayelerde link paylaşımı özelliği, doğrulanmış kullanıcılar veya 10,000’den fazla takipçisi olan profillerin kullanımına açıktı. Fakat şirket, haziran ayında bu özelliğin yakın zamanda herkese açık olacağını duyurmuş ve yeni link çıkartmalarını test etmeye başlamıştı.

Instagram, şimdilik yalnızca yukarı kaydırma ayrıcalıklarına sahip kişilerin çıkartma seçenekleri alacağını, ancak bunu daha fazla kullanıcıya sunmayı “hala değerlendirdiğini” belirtti. The Verge’e konuşan bir sözcü, bu güncellemenin daha fazla kişiye erişimini genişletmeden önce doğru karar olup olmadığını belirlemelerine yardımcı olacağını düşündüklerini söyledi.

Instagram’ın Ürün Yöneticisi Vishal Shah haziran ayında yaptığı açıklamada, link çıkartmalarının insanların platformu kullanma alışkanlıklarına uygun olduğunu ve link paylaşımını kolaylaştırdığını belirtmişti. Shah, spam paylaşımlar ve kötüye kullanımların önüne geçebilmek için insanların paylaştığı linkleri gözlemlemeye devam ettikleri açıklamasında bulunmuştu.

Yalnızca ayrıcalıklı profiller çıkartma seçeneklerine sahip olsa da, özelliğin yakın zamanda tüm kullanıcılara açılması bekleniyor. Alışveriş özellikleri ve son zamanlarda bünyesine eklediği çeşitli yeniliklerin yanı sıra, bu güncellemenin Instagram’ın ticari faaliyetlerini genişleteceği düşünülüyor.