Ana Sayfa Blog Sayfa 459

Türkiye iştiraki DoktorTakvimi ile tanıdığımız online sağlık platformu Docplanner, Almanya merkezli Jameda’yı satın aldı

Dünya çapında 30 farklı ülkede sağlık sektöründe doktor ve hastalara hizmet veren online sağlık platformu Docplanner, bugün Almanya’nın en büyük ve köklü online sağlık platformu olan Münih merkezli Jameda‘yı, HubertBurda Media’dan satın aldığını duyurdu.

20 binden fazla doktorla işbirliği yapan ve ayda 8 milyon ziyaretçisi bulunan Jameda, Docplanner ve Türkiye iştiraki DoktorTakvimi’nin mevcut 110 bin doktor ve aylık yaklaşık 70 milyon hastadan oluşan küresel müşteri tabanına önemli bir katkı sağlayacak.

Docplanner ve şirketin Türkiye iştiraki DoktorTakvimi, Jameda’yasermaye ve küresel uzmanlık yatırımı sağlamanın yanı sıra şirketin satış, müşterihizmetleri ve pazarlama ekiplerini hızla büyütmeye de odaklanacak. Docplanner, Jameda’ya 200’den fazla yeni ekip üyesi eklemeyi ve önümüzdeki 2-3 yıl içinde Alman pazarına çeyrek milyar Euro’dan fazla yatırım yapmayı hedefliyor.

Docplanner iki şirketin de en iyi özelliklerini bir araya getirerek mevcuttakinden bile daha etkili çözümler sunmayı hedefliyor.

Bu satın alma ile Docplanner, Meksika ve Brezilya’da yerel operasyonlara açıldığı 2017’den bu yana ilk kez yeni bir coğrafyaya giriş yaptı. Şirketin ayrıca Türkiye, İtalya, İspanya ve kendi iç pazarı Polonya’da lider pazar konumlarına sahip olması, ona küresel olarak dijital sağlık alanında en geniş coğrafi erişimi sağlıyor. Satın alma sonrasında Docplanner, Avrupa’da yapılan tüm sağlık harcamalarının %50’sinden fazlasının ve Latin Amerika’da yapılan sağlık harcamalarının yüzde 84’ünün gerçekleştiği pazarlarda aktif olacak.

Konuya ilişkin bir değerlendirmede bulunan DocPlanner Türkiye iştiraki olan DoktorTakvimi Ülke Müdürü Hakan Türkoğlu, şunları söyledi: “Docplanner, sağlık hizmeti deneyimini daha insan odaklı hale getirme misyonu üzerine kuruldu. Bu satın almayı, çok önemli olan Almanya pazarına girmek ve sağlık ekosisteminde olumlu bir etki yaratmak adına mükemmel bir fırsat olarak görüyoruz. Jameda ekibinin hem benzersiz deneyimi hem de pazarı kazanma tutkusu konusunda içimiz rahat. Önümüzdeki yıllarda Jameda ekibiyle çalışacak, Almanya’daki hastalar ve doktorlar için daha da mükemmel ürünler üretecek olmaktan büyük heyecan duyuyoruz.”

Jameda’nın CEO’su olan Dr. Florian Weiss ise görüşlerini şöyle aktardı: “Aynı miras ve tarihi büyük oranda paylaşmamız sonucunda Docplanner, Jameda ile mükemmel şekilde uyumludur. Jameda, doktorlar ve hastalar arasındaki güvenilirilişkilerin önemine inanıyor ve biz de bu ilişkileri geliştirmek için yenilikçi dijitalçözümlerden yararlanmaya kararlıyız. Sağlık hizmetlerini daha insancıl hale getirmek her zaman yaptığımız işin merkezinde oldu. Docplanner ile olan ortaklık buvizyonu daha hızlı ve daha güçlü bir şekilde gerçeğe dönüştürmeye yardımcı olacak.”

Jameda, 1 Ocak 2022’den itibaren Docplanner bünyesine katılacak. Docplanner, küresel büyüme stratejisinin bir parçası olan başarılı satın alma geçmişiyle güçlü bir organik performans sergiledi. Bugüne kadar İtalya’da TuoTempo (2019), İspanya’da Doctoralia (2016) ve Türkiye’de En iyi hekim (şimdi Doktortakvimi) (2014) dahil olmak üzere altı şirketi bünyesine kattı.

Spotify, TikTok benzeri dikey video özelliğini test etmeye başladı

Popüler müzik platformu Spotify, kullanıcılarının uygulama içerisinde daha fazla vakit harcalamarını sağlayacak yeni özelliklerini duyurmaya devam ediyor. Yeni bir test özelliğinin daha ortaya çıkması ile Spotify’da TikTok benzeri dikey video formatını uygulamasına getirmeye hazırlanıyor.

Son dönemlerde popülerleşen TikTok’un dikey video ile keşfet özelliği, oldukça fazla sevilmiş ve neredeyse tüm sosyal medya platformları bu özelliğe yer vermişti. Şimdilerde ise Spotify, bu özelliğin peşinde. İsmine “Discover” yani “Keşfet” olarak isim verilen Spotify’ın bu özelliği, bir test kullanıcısı tarafından Twitter’da paylaşılarak öğrenildi.

TikTok’taki bu keşfet başarısını Spotify’da da göstermeyi hedefleyen şirket, alt menüye yerleştirdiği keşfet butonu ile bu özelliğe erişmenizi sağlıyor. Aynı TikTok’taki yapıya benzer dikey formattaki içerikler kaydırılarak tüketilebiliyor. Bu alanda Spotify, tabii ki her kullanıcının içerik paylaşabilmesine izin vermiyor. Müzik yayıncıları tarafından paylaşılan video müziklerden oluşturulan ufak videolar bu alanda yer alıyor.

Alt alanda yer alan bölümde ise şarkının adı, sanatçısı ve albüm görseli yer alıyor. Şarkıyı beğenme seçeceğinin de yer aldığı bir buton hemen bu alanda yer alıyor. Buradaki beğeni ikonu kullanıcılara, TikTok’daki videoları beğenmemiz gibi bir algı yaratırsa kullanıcılar şarkıyı değil, aslında videoyu beğenmiş olacaklar. Bu nedenle Spotify belki buradaki beğeni butonu için farklı bir buton tercih edebilir.

Test sürecinin henüz iOS üzerinde yapıldığı düşünülüyor ancak özellik piyasaya sürüldüğü zaman, iOS veya Android gibi bir ayrım kalmayacak ve tüm işletim sistemlerine bu özellik dahil edilecektir. Ek olarak test sürecinin hangi ülkelerde yapıldığı da bilinmemekte.

Türkiye’den doğmuş e-para şirketi PeP, İngiltere yatırımının detaylarını açıkladı

Türkiye’nin dijital cüzdanı PeP, Türkiye’den doğmuş bir e-para şirketi hedefiyle gerçekleştirdiği İngiltere yatırımını açıkladı. Tamamen Türk mühendisler tarafından oluşturulan teknolojik altyapısı ile İngiltere üzerinden Avrupa’ya açılma kararı alan PeP, İngiltere’ye yapılan yatırımla global bir marka olma yolunda ilk adımı attı.

E-para markasını yurt dışına taşıyan PeP, İngiltere yatırımını ilk kez, teknoloji ekosisteminin tüm oyuncularını bir araya getiren Türkiye’nin ilk ve tek online teknoloji haftası “İstanbul Tech Week 2021”de duyurdu. Etkinlik kapsamında düzenlenen “Fintech Sektöründe Global Oyuncu Olmak” Paneli’nde ve “Londra X İstanbul: Teknoloji, Yatırım ve Girişimcilik” Sahnesi’nde konuşma yapan Kumrulu, şunları söyledi:

“Fintech sektörü Türkiye’den global marka çıkarabileceğimiz en güçlü sektörlerden biri. Bu alanda yıllardır çok iyi işler yapan, çok iyi know-how biriktirmiş bir ülkeyiz. Biz de e-para şirketi olarak Türkiye’deki bu potansiyeli görüyor ve Türkiye sınırlarının dışında da etkili bir şekilde var olmayı hedefliyoruz. Bu yatırımın sektörümüze iki önemli katkısı olacak. Birincisi, Türkiye’deki deneyimi, bilgi birikimini kullanarak İngiltere’de bir Türk markası yaratacağız. İkincisi ise, PeP olarak biz de Türkiye’ye döviz kazandırıcı hizmet sağlayan firmalardan biri haline geliyoruz. Diğer yandan tamamen yerli bir teknolojik altyapıyla Türkiye’den doğmuş bir e-para şirketi olarak İngiltere’de yatırım yaptık. Bugüne kadar sektörümüzde çoğunlukla yurt dışından firmaların, Türkiye’den finansal hizmet sağlayan markaları satın aldıklarını veya bu firmalara yatırım yaptıklarını gördük. Biz bunun tam tersini yaptık. PeP markası ile İngiltere üzerinden Avrupa pazarına açılmanın gururu ve heyecanı içindeyiz.”

Türkiye sınırlarının dışında da etkili bir şekilde var olmayı hedefleyen PeP, 50 milyon TL’lik yatırımla kurulduğu günden bu yana global bir marka yaratma hedefine odaklandı. Sağladığı finansal hizmetleri kesintisiz bir şekilde uçtan uca tek bir dijital platform üzerinden kullanıcılara ulaştırmayı hedefleyen PeP, Türkiye ve Avrupa’da, İngiltere dijital cüzdan ve ürünleriyle, PeP kullanıcılarının tüm finansal hizmetlerini başka bir ürüne ihtiyaç duymadan tek bir platform üzerinden gerçekleştirebileceği bütünsel bir yapı kuruyor. PeP, İngiltere’ye yaptığı yatırımla müşterilerine maliyet avantajı, hız ve kolaylık sağlamaya devam ediyor.

Rıfat Oğuz’un ağzından Sinemia’nın batış hikayesi, reddedilen exit, patent davası ve dahası

Sinemaseverlere aylık üyelik model ile bilet imkanı sunan yerli girişim Sinemia kurucusu Rıfat Oğuz, egirişim’e konuk olarak, iflas verdiği günden bugüne olan ilk özel röportajını verdi.

Sinemia, ilk yatırımını faaliyete geçtiği yıl olan 2015’te Aslanoba Capital’den almış, toplamda yerli ve yabancı yatırımcılarla toplam 5 tur el sıkışmıştır. Silikon Vadisi merkezli venture capital firması 500 Startups ve Revo Capital yatırımlarının ardından ABD pazarına açılmıştır. 6 aydan kısa süre içinde bu pazarda 1 milyon dolarlık gelir seviyesine ulaşmıştı.

Sinemia; Türkiye, ABD, İngiltere, Kanada ve Avustralya olmak üzere 5 ülkede hizmet vermekte ve kısa vadede yeni pazarlara açılmak için çalışmalarını sürdürdü. Girişimin İstanbul ve Los Angeles merkez ofislerinin dışında San Francisco, Toronto, Sydney ve Londra’da da ofisleri vardı.

İnfo Yatırım’dan girişimlere kaynak olacak yeni finansman platformu: Startup Burada

Türkiye’nin finans ve teknoloji alanında öncü yatırım grubu Hedef Holding’in “doğru zamanda doğru şirketlere yatırım yapma” vizyonuyla hareket eden grup şirketlerinden İnfo Yatırım, sektördeki deneyimini yeni finansman yöntemlerinden biri olan “Kitlesel Fonlama” alanına yansıtarak, Startup Burada ile girişim ve projelere gelişim fırsatı yaratacak.

Kitlesel fonlama (crowdfunding), bir girişim, proje ya da ürünün hayata geçmesi için gerekli fonun, dijital platformlarda yapılan tanıtım aracılığıyla yatırımcıların ilgisine sunulmasını içeriyor. Dünyada 2009 yılından beri uygulanan yöntem, ülkemizde son bir kaç yıldır çeşitli şekillerde uygulanıyor. Ancak İnfo Yatırım, banka dışı aracı kurum olarak Sermaye Piyasası Kurulu’ndan Kitle Fonlaması için lisans alan ilk şirket oldu. Çeyrek asırlık tecrübesiyle İnfo Yatırım, Paya Dayalı Kitle Fonlama ile Türkiye’nin geleceğini yenilikçi girişimlerle dönüştürmek istiyor. İnfo Yatırım’ın yöneteceği “Startup Burada” platformunda girişimlere proje aşamasında kendilerini tanıtma ve fon bulma zemini oluşturulurken, yatırımcılara da erken aşamada gelecek vadeden yenilikçi ve özgün projelere güvenle ortak olma imkanı sağlanacak.

“Özgün projeleri, vizyoner yatırımcılarla buluşturacağız”

Aldıkları yeni lisansla yenilikçi girişimler ve vizyoner yatırımcıları buluşturarak Türkiye’nin geleceğini dönüştürmek istediklerini söyleyen İnfo Yatırım CEO’su Ender Şahin, “Küreselleşen dünyada; İnfo Yatırım olarak kaynak olabileceğimiz her başlangıcın içinde olmaktan gurur duyuyoruz. Startup Burada Paya Dayalı Kitle Fonlama Platformu ile özgün projeleri olan girişimcilerin yeni fikir ve girişimlerinin hayata geçmesi için bu projelere destek verebilecek yatırımcıları bir araya getireceğiz. Burada bağlı bulunduğumuz Hedef Holding’in “doğru yatırımlarla büyüterek büyüme” vizyonu bize yol gösteriyor. İnfo Yatırım’ın sermaye piyasalarındaki çeyrek asırlık tecrübesiyle, gelişim vadeden projeleri bularak yatırımcılarımızın dikkatine sunacağız. Startup Burada ile girişimciler girişimlerine destek bulurken, yatırımcılar ise geleceğin büyük şirketlerinin ortağı olabilecek. Üstelik birikimlerini değerlendirirken Merkezi Kayıt Kuruluşu ve Takasbank ile işlemlerini güvenli bir şekilde gerçekleştirebilecekler. Bu ülkemiz açısından da çok önemli bir fırsat.” değerlendirmesini yaptı.

Bugün dünyada kitle fonlaması yapan 2 binden fazla platform bulunduğuna ve sayılarının hızla arttığına dikkat çeken Şahin, “Türkiye’de ise finansman için bankaların dışında çok fazla alternatif bulunmuyordu. Ülkemizde yaklaşık 600 kadar melek yatırımcı ağırlıklı olarak ödül, bağış gibi sistemlerle fon bulunmasına destek sağlıyordu. Aldığımız bu lisansla yenilikçi girişimleri daha geniş bir tabana yayarken, yatırımcılarımıza “kitlesel fonlama” gibi alternatif yatırım seçeneği sunuyoruz. Geçen yıl dünya çapında yaklaşık 6,5 milyon kitle fonlaması kampanyası düzenlendi. Sektörün hacmiyse öngörüleri aşarak 100 milyar dolara ulaşırken, fonlanan kampanyalardan 300 binden fazla yeni iş doğdu. 2023 yılına kadar kampanya sayısının 12 milyonu aşması bekleniyor. Kitlesel fonlama pazarının 2030 yılına kadar 300 milyar dolar büyüklüğe ulaşacağı öngörülüyor ancak bu rakamlar da çok hızla değişiyor.” şeklinde konuştu.

Bitki bazlı alternatif yumurta üretimine odaklanan foodtech girişimi: Perfeggt

2021 yılında Tanja Bogumil (CEO), Gary Lin ve Bernd Becker (CPO) tarafından kurulan Berlin merkezli foodtech girişimi Perfeggt, protein açısından zengin ve bitki bazlı olan ilk ürününü piyasaya sürdü.

Bitki bazlı ürünler, son yıllarda büyüyen bir küresel pazar olma yolunda ilerliyor ve birçok tüketici diyetlerinde bitki bazlı ürünlere daha çok yer veriyor. Ancak konu çoğu yemekte kullanılan yumurtaya hayvansal ürün içermeyen bir alternatif bulmaya gelince işler zorlaşıyor. Yulaf sütü veya vegan sosis gibi bitki bazlı ürünlerin küresel pazarda hızla yayıldığını belirten Perfeggt, dünya çapında yılda 1,3 trilyondan fazla yumurta tüketilen büyüme potansiyeline sahip alternatif yumurta pazarının değerlendirilmediğini vurguluyor.

Perfeggt, özel araştırma ve geliştirme yoluyla en iyi alternatiflere yönelik sürdürülebilir, bitki bazlı ürünleri herkesin mutfak masasına getirme misyonunu üstleniyor. Perfeggt ekibi, bitki bazlı protein kaynakları ile orijinal hayvansal ürünün besinsel ve fonksiyonel özelliklerine en yakın olan kombinasyonları araştırıyor, bitki bazlı proteinlerin doku, koku ve tat bakımından benzer gıdalar olmasını sağlıyor.

Şirket, geçtiğimiz gün yaptığı açıklamada, ilk finansman turunda 2,8 milyon dolar yatırım aldığını ve 2022’de Avrupa’da daha da genişlemeyi planladığını duyurdu. Turdaki destekçiler arasında EVIG Group, Stray Dog Capital, E2JDJ, Tet Ventures, Good Seed Ventures, Sustainable Food Ventures ve Shio Capital yer alıyor.

Tavada çırpılmış yumurta veya omlet olarak hazırlanabilen Perfeggt’in bitki bazlı ilk ürünü olan yumurta, ilk olarak 2022’nin başlarında Almanya, İsviçre ve Avusturya’da piyasaya sürülecek ve önümüzdeki aylarda Avrupa’da daha fazla pazara genişleyecek.

Ford Otosan’dan hafif mobilite çözümleri sunan yeni yerli girişim: Rakun

Avrupa’nın ticari araç üretim lideri Ford Otosan, yeni girişimi Rakun Mobilite Teknoloji ve Ticaret A.Ş. şirketi ile yenilikçi ve hafif mobilite çözümleri arayan tüm kullanıcılar için farklı iş modelleri ile hizmet sunmayı hedefliyor.

Günümüzde, pek çok sektörde büyük dönüşümler yaşandığını ve kuralların yeniden yazıldığını vurgulayan Ford Otosan Genel Müdürü Haydar Yenigün, şunları kaydetti:
“Müşterilerimizden aldığımız ilhamla, elektrikli araç üretiminde ve ticari araç üretiminde sahip olduğumuz bilgi birikimi ile son nokta teslimatına hizmet edecek, 4’ten az tekeri olan çevreci, elektrikli bir araç üretme hayalini kurduk. İşte Rakun da böylece doğmuş oldu. Mobilite alanındaki faaliyetlerimizi ürün geliştirme, inovasyon ve üretim kabiliyeti ile entegre ederek bir üst seviyeye taşıyoruz. Bu amaç kapsamında 100% Ford Otosan iştiraki olan Rakun Mobilite şirketimizle müşterilerimizin mobilite alanındaki ihtiyaçlarına yanıt veren yenilikçi ürün ve teknolojiler geliştireceğiz.”

“Tam elektrikli Rakun Pro 2 ve Pro 3’ü müşterilerimizle buluşturmak için sabırsızlanıyoruz”

Gerek teknolojik gelişmeler gerekse de pandemi ile birlikte ticarette yepyeni bir dönem yaşadıklarını vurgulayan Rakun Mobilite A.Ş. Genel Müdürü Eren Atlı, “Rakun Pro 2 ve Pro 3 ile işletmeler verilen siparişlerin teslimatını güvenilir, dayanıklı ve en önemlisi %100 elektrikli, dolayısıyla ses çıkarmayan, çevreye duyarlı bir şekilde yapabilme imkanı bulacak. Araçlarımızı ilk etapta kurumsal müşterilerle kiralama ve satış yöntemi ile buluşturacağız. İlerleyen dönemlerde ise bireysel müşterilerimizin de Pro2 ve Pro3 ile yollarda olmasını planlıyoruz. Diğer yandan bu sektörde en önemli noktalardan biri de araçların sürekli çalışır halde olması ve hızlı servis hizmeti. Bu nedenle satış sonrası servis en çok önem verdiğimiz alanların başında geliyor. Seçili Ford binek ve hafif ticari servislerinde, hem de mobil servis hizmeti ile yerinde servis hizmeti sunacağız. Tam elektrikli Rakun Pro2 ve Pro3’ü müşterilerimizle buluşturmak için sabırsızlanıyoruz.” dedi.

Rakun Pro 2 ve Pro 3, İstanbul’un dik yokuşlarını zorlanmadan çıkacak

Yokuş çıkma yeteneğinin özellikle elektrikli motorlarda önemli bir konu olduğu göz önüne alınarak geliştirilen Rakun Pro2 ve Pro3 için yokuş çıkabilme kapasitesi en kritik önceliklerden biri oldu. Yenilikçi ve üstün elektrikli motor teknolojisiyle gücü doğru şekilde tekerleklere ileterek, özellikle İstanbul’un dik yokuşlarından zorlanmadan yol alabiliyor. 3 tekerlekli Pro3 versiyonu ise yükleri daha rahat taşımaya yardımcı olurken, arka iki teker bağımsız süspansiyonu sayesinde virajlarda normal 2 teker gibi manevra kabiliyetine sahip bulunuyor.

Pro2 ve Pro3’te bulunan 5 kW/h’lik batarya, normal şebeke elektriği üzerinden kablosunun prize takılması ile rahat ve kolay bir şekilde şarj edilebiliyor.
Türk mühendisler tarafından geliştirilen ve Ford Otosan Eskişehir Fabrikası’nda üretilen Rakun Pro2 ve Rakun Pro3’ün satış, pazarlama ve satış sonrası operasyonlarından Rakun Mobilite Teknoloji ve Ticaret A.Ş. sorumlu olacak.

Saha çalışanları ve yöneticilerinin yükünü hafifleten simPRO, 350 milyon dolar yatırım aldı

Saha servis yönetimi yazılımında dünya lideri simPRO, K1 Investment Management liderliğinde ve mevcut yatırımcı Level Equity‘nin katılımıyla 350 milyon doların üzerinde bir yatırım aldığını duyurdu. Şirket, yaptığı açıklamada, ABD merkezli bir zaman çizelgesi ve programlama platformu olan ClockShark ile Avustralya merkezli bir iş yönetimi yazılımı sağlayıcısı olan AroFlo‘yu satın aldığını açıkladı.

Avustralya Brisbane merkezli simPRO, 2002 yılında Curtis Thomson, Stephen Bradshaw ve Vaughan McKillop tarafından kuruldu ve saha çalışanları ve yöneticilerinin yükünü hafifleten bir yazılım çözümü sunduğunu iddia ediyor. Şirket, saha hizmeti işletme sahiplerinin kağıt tabanlı iş akışlarına olan bağımlılıklarını azaltarak gelirlerini artırmalarına yardımcı oluyor. Buna ek olarak şirket, ürün inovasyonuna kendini adayarak dünyanın dört bir yanındaki müşterilerinin bulut tabanlı, uçtan uca yazılımlarla işletmelerini geliştirmelerini sağlıyor.

Sahada gerçekleştirilen işlerin yönetimini ifade eden saha servis yönetimi birçok sektör gibi pandeminin getirdiği zorluklarla karşı karşıya. Uzaktan çalışma düzenlemeleriyle birlikte müşteri hizmetleri sorgularının sayısı artarken, çalışan mevcudiyeti azaldı ve böylece mevcut personelin üzerindeki yük arttı. simPRO platformu, raporlama, faturalandırma ve önleyici bakım planlamaya ek olarak teklif verme, iş maliyeti hesaplama, zamanlama ve faturalama araçları sağlıyor.

Son satın alım işlemlerini gerçekleştirmek için yeni sermayeden yararlanan simPRO, ürün yatırımını hızlandırmak ve işletme genelinde küresel operasyonlarını genişletmeyi hedefliyor. simPRO CEO’su Sean Diljore, ClockShark ve AroFlo’nun kendi alanlarında lider olduklarını ve müşterilerin gelirlerini artırmalarına yardımcı olacaklarına inandığını belirtti. Diljore ayrıca, üç şirketin saha hizmeti ve inşaat sektörleri için birlikte çözümler oluşturmayı dört gözle beklediklerini söyledi.

Yerli girişim Co Print, Kickstarter’da 36 saatte 100 bin dolar topladı

Yazıcı teknolojileri geliştiren yerli girişim Co Print, dünyanın en büyük 3D yazıcı şirketlerinden Creality ile oluşturduğu ortaklık ile hem Türkiye’de hem de global pazarda adından söz ettirmeye başladı. Henüz 22 yaşında 2 Türk girişimci Fatih Kazım Duymaz ve Hüseyin Özen tarafından kurulan Türk şirketi, Çok-filamentli baskı modülleri için Londra üzerinden başlattığı Kickstarter kampanyasıyla 36 saatte 100 bin dolarlık fon toplamayı başardı.

Çok renkli ve çok malzemeli 3D yazıcı dünyası her geçen gün gelişiyor, ancak birçok kullanıcı için hala ulaşılamaz. Co Print yeni modulüyle bunu değiştirmeyi hedefliyor. Co Print adını taşıyan modül, bütün Bowden 3D yazıcılara bağlanarak 7 renk yazdırabiliyor ve FDM 3D yazıcıları çok filamentli 3D yazıcılara yükseltiyor.

Kickstarter kampanyalarıyla 48 saatte 48 farklı ülkeye 110 bin dolarlık ön satış yaparak Kickstarterda teknoloji kategorisinde 8000 proje arasından 1. sıraya geldiklerini dile getiren Co Print Kurucu Ortağı Fatih Kazım Duymaz, ‘’2.5 senedir en büyük motivasyonumuz 22 yaşında 2 girişimcinin Türkiyeden dünyaya yüksek teknoloji ihraç edebileceğini, bizim yaşımızda olan girişimcilere bunun imkansız olmadığını göstermekti’’ dedi.

Co Print benzersiz çalışma sistemiyle piyasadaki nerdeyse bütün 3D yazıcılar için uygundur ve sıklıkla kullanılan dilimleme programlarıyla birlikte çalışabiliyor. 3D yazıcılarda herhangi bir temel modifikasyon gerektirmeden 10 dakikada kurulabilen Co Print, piyasadaki herkese yeni nesil 3D baskı dünyasına giriş için avantaj sağlıyor.

Fatih Kazım Duymaz, Hüseyin Özen ve Ufuk Koç tarafından başlatılan, Co Print 3D Yazıcı teknolojilerinin çok filamentli 3D baskı modulü için Kickstarterdaki kampanya 24 Aralık’da sona erecek. İlk teslimatlar 2022 Mart ayında yapılması planlanıyor.

Şirketler için veriye dayalı müşteri ilişkileri yönetimi platformu Attio, 7.7 milyon dolar yatırım aldı

Modern ekipler için veriye dayalı müşteri ilişkileri yönetimi platformu olan Attio, 7.7 milyon dolar tohum yatırımı aldığını duyurdu.

Point Nine Capital tarafından yönetilen finansman Balderton Capital ve Headline‘ın katılımlarıyla gerçekleştirildi. Passion Capital ve Front’un kurucu ortağı ve CEO’su Mathilde Collin, Loom’un kurucu ortağı ve CTO’su Vinay Hiremath, Loom ve Hyper’ın kurucu ortağı Sahed Khan ve Indeed’in kurucu ortağı Paul Forster gibi melek yatırımcılar da tura katılım gösterdi.

2021’in başlarında Nicolas Sharp tarafından kurulan yenilikçi girişim, kendi işini kendin yap araçlarıyla daha uyumlu yazılımlarla yeni bir müşteri ilişkileri yönetimi platformu geliştirme misyonuna sahip. Şirket, bu araçlar aracılığıyla büyümekte olan girişimlerin ve benzer şekilde büyük şirketlerin ekiplerini modern, işbirliğine dayalı, esnek ve kodsuz platformlarda hızla hareket etmeleri için güçlendirmelerini kolaylaştırıyor.

Hemen hemen her işletmenin bir müşteri ilişkileri yönetimi platformuna sahip olması gerektiğini söyleyen Attio, modern bir işletmenin tüm müşteri ilişkileri yönetimi ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde tasarlanmış. Girişim, şirketlere işe alımdan satışa kadar her sürece genel bir bakış açısı sunuyor. Ayrıca ekip üyeleri, bir sürecin her aşamasında içgörü toplayabilmek için kullanılabilecek e-postalar, arama notları ve nitelikler dahil olmak üzere her bir kişinin geçmişini inceleyebiliyorlar. Attio, mevcut veri akışlarından yararlanarak yalnızca sürekli güncel olmakla kalmayıp aynı zamanda ekiplerin bunu dakikalar içinde kullanmaya başlamalarına olanak tanıyor.

Şu anda Coca Cola, Supercell, Saltpay, Casual ve Upfront Ventures gibi müşteriler tarafından kullanılan platform, özellikle mühendislik ve ürün geliştirmeye odaklanarak ekibin büyüklüğünü ikiye katlamak ve 2022’nin başlarında tam halka açık lansmana hazırlanmak için yeni sermayeden yararlanmayı planlıyor.