Ana Sayfa Blog Sayfa 372

Elon Musk, Twitter’ı 44 milyar dolara satın aldı

Geçtiğimiz günlerde Twitter’ı satın almak için 43.4 milyar dolarlık bir teklif yapan Tesla CEO’su Elon Musk, kısa bir süre sonra Twitter’ı satın almayı başardı. Daha önce Twitter’ın yüzde 9,2 hissesini satın alarak şirketin en büyük hissedarı olan Musk, bu kez Twitter’ın tamamının sahibi oldu.

Elon Musk, hisse başına 54.20 dolar teklifiyle toplam 44 milyar dolar ödeyerek Twitter’ı satın alma yolculuğunun sonuna geldi. Twitter yönetim kurulunun da şirketin Elon Musk’a satışına olumlu yaklaşmasıyla Twitter’ın Elon Musk’a satışı gerçekleşmiş oldu. 14 Nisan’da Twitter hesabı üzerinden paylaşımda bulunan Musk, tamamı nakit olacak şekilde  ve hisse başına 54.20 dolar ödemek kaydıyla Twitter’ı satın almak için 43.4 milyar dolarlık bir teklif sunduğunu açıklamıştı.

“İfade özgürlüğü, işleyen bir demokrasinin temel taşıdır”

Twitter satın alması kesinleşen Musk, kısa bir süre sonra Twitter hesabı üzerinden ilk resmi açıklamasını paylaştı. “İfade özgürlüğü, işleyen bir demokrasinin temel taşıdır,” diyen Twitter’ın yeni sahibi Musk, “Twitter, insanlığın geleceği için hayati önem taşıyan konuların tartışıldığı dijital bir meydan” sözlerine yer verdi. Elon Musk, Twitter’da güveni artırmak için algoritmaları açık kaynak yaparak, spam botlarını yenerek ve tüm insanların kimliğini doğrulayarak Twitter’ı daha iyi bir yer yapacağını ekledi.

Twitter’ı satın almak için 43.4 milyar dolar teklif veren Musk, “Twitter’ın dünya çapında özgür ifade platformu olma potansiyeline inandığım için yatırım yaptım ve ifade özgürlüğünün toplumsal bir gereklilik olduğuna inanıyorum” demişti. Ancak, yatırımını yaptığı andan itibaren Twitter’ın bu amaca hizmet etmekten uzak olduğunu anladığını ekleyen Musk’ın Twitter’ı satın alması ile birlikte gelen süreçte platforma neler katacağını yakından takip ediyor olacağız.

Dubai merkezli Swvl Holdings, yerli girişim Volt Lines’ı 40 milyon dolara satın alıyor

Dubai merkezli araç paylaşım şirketi Swvl Holdings, Türkiye’de taşıma ve servis hizmetleri veren ve Ali Halabi‘nin kurucusu olduğu Volt Lines‘ı 40 milyon dolara satın alıyor. Bu satışla beraber Swvl, Türkiye pazarına giriyor.

Bu Swvl’nin Ağustos ayından bu yana gerçekleştirdiği dördüncü satın alması olacak.

Edindiğimiz kaynaklara göre satın almanın bedeli 40 milyon dolar olacak ve buna ek olarak bölgede büyüme için 25 milyon dolarlık ek kaynak sağlanacak.

Bloomberg News’in haberine göre anlaşmanın bu çeyrek içinde sonuçlandırılması bekleniyor. Şirketin CFO’su Yusuf Salem daha önce planlarını hisselerin değerlerini artıracak stratejik girişimlerde bulunmak olarak tanımlamıştı.

Volt Lines, Ağustos 2018’de Hedef Filo ve Dubai merkezli MEVP’den 2 milyon TL yatırım almıştı. Aradan geçen 3 ayın ardından; 2018’de Dubai Angel Investors liderliğinde, MEVP ve Hedef Filo’dan 1.28 milyon dolarlık Ön Seri A yatırım aldı.

Volt Lines’ın satın alınmasının bu plan dahilinde yapıldığı belirtiliyor.

Instagram, Reels videolarını şablonlara dönüştüren “Templates” adlı bir özellik üzerinde çalışıyor

Geçtiğimiz günlerde ürün etiketleme özelliğini tüm kullanıcılarına erişilebilir hale getiren Instagram, bugün Templates adlı yeni bir özellik üzerinde çalışmasıyla gündemde. Templates özelliği, Reels videoları için kullanıcıların diğer Reels içeriklerinden video formatlarını kopyalayabilmemize olanak tanıyor. Özellik, şu anda yalnızca sınırlı sayıdaki kullanıcının erişimine sunuldu.

Halihazırda Templates özelliğine sahip olan TikTok’ta bu özellik inanılmaz derecede popüler. TikTok ile rekabeti sürdürmek konusunda kararlı olan Instagram, video alanındaki yeniliklerine bir yenisini getirmeye devam ediyor. Geçtiğimiz yaz aylarında Instagram, artık bir fotoğraf paylaşım uygulaması olmaktan çıkarak video alanına odaklanacağını açıklamıştı. Geçtiğimiz yılın son günlerinde bir açıklama yapan Instagram Başkanı Adam Mosseri ise, 2022 yılında video alanını ikiye katlayarak Reels’a daha çok odaklanacaklarını belirtmişti. Mosseri’nin açıklamalarını göz önünde bulundurduğumuzda, yeni Templates özelliğinin bu yıl sunulacak yeniliklerden yalnızca biri olduğunu söylemek mümkün.

Ekim 2021’de IGTV platformunu kaldıran Instagram, bu adımıyla video içeriklerini Reels ile birleştireceğinin sinyallerini vermişti. Bugüne kadar duyurulan yeni özellikler de şirketin Reels’a odaklandığını gösterir nitelikte. Templates özelliğinin haberini TechCrunch’a doğrulayan Meta, “Reels oluşturmayı daha basit hale getirmek için her zaman yeni yollar üzerinde çalışıyoruz” açıklamasında bulundu.

Instagram’ın Templates özelliği karşımıza ilk kez çıkan bir yenilik değil. Geçtiğimiz ocak ayında Templates, sosyal medya platformlarındaki yenilikleri ilk kez fark etmesiyle bilinen Alessandro Paluzzi tarafından fark edilmişti.

Paluzzi’nin ardından ise mart ayında influencer Josephine Hill, bu özellik hakkında bir tweet atmıştı. Hill’in gönderisinden de anlaşılabileceği gibi yeni özellik kullanıcılara herhangi bir Reels videosunda “Şablon olarak kullan” seçeneğini sunacak.

Doğum haritana göre ruh eşini bulan uygulama Karma’nın hikayesi

Yerli mobil uygulama girişimlerinden Karma, doğum tarihinize göre ruh eşinizi bulmanızı sağlıyor. Google Play ve App Store üzerinden uygulamayı indirdikten sonra hemen kullanmaya başlıyorsunuz.

Girişimin kurucu ortağı Furkan Gökçen, bize tüm süreçleri ve gelecek hedeflerini anlattı.

Karma’nım hikayesi

Çevrim içi bir pazar yeri sunarak balıkçılık sürecini daha sürdürülebilir hale getiren girişim: Rooser

Balıkçılık sürecini daha sürdürülebilir ve izlenebilir bir hale getiren Rooser, 2019 yılında Joel Watt, Nicolas Desormeaux, Erez Mathan ve Thomas Quiroga tarafından kuruldu. İskoçya merkezli girişim, balıkçılık sürecini israfa daha az eğilimli hale getiren bir platform inşa ediyor.

Rooser, bugün A Serisi finansman turunda 23 milyon dolar yatırım aldığını duyurdu. Index Ventures liderliğindeki Seri A finansman turu, GV (eski adıyla Google Ventures) ve Point Nine Capital‘in katılımıyla gerçekleşti.

Avrupa’da her yıl 140 milyar euro değerinde balık ve deniz ürünü ticareti yapılıyor. Satıcı ve alıcı arasındaki işlemler günlük olarak gerçekleşiyor; fakat, stoğun ne kadar kıt olduğu bilinmiyor ve bu da adil bir şekilde fiyatlandırmayı imkansız hale getiriyor. Diğer bir sorun ise deniz ürünlerinin çok kısa raf ömrüne sahip olması. Stok yönetimine odaklanan Rooser, tedarikçilerin bunu yönetmesine yardımcı olacak araçlar sağlar.

Rooser, gerçek zamanlı çevrimiçi pazar yeri ile, balıkçıları toptancılarla bir araya getirir ve günlük balık stoklarını yüklemelerine, fiyatlandırmalarına ve profil oluşturmalarına olanak tanır. Girişim, satışları yönetmeye, takip etmeye ve ürünler için daha geniş pazar alanını değerlendirmeye yardımcı olur. Stok yönetimine odaklanan Rooser platformu, satış aracını çevrimiçi bir pazara erişimi kolaylaştırarak deniz ürünleri alıcıları ve satıcıları için sürecin zorluklarını ortadan kaldırmayı hedefliyor.

Rooser’ın ilk adımları, kendi balıkçılık işini yürütürken bu zorlukları ilk elden deneyimleyen Rooser Kurucu Ortağı ve CEO’su Joel Watt tarafından atıldı. Girişim, platformdaki alıcıların 13 farklı ülkeden deniz ürünleri tedarik edebileceklerini belirtiyor. Rooser, hem daha fazla pazara açılmak hem de daha fazla işlevsellik oluşturmaya devam etmek için 23 milyon dolarlık A Serisi finansmanı kullanmayı planladığını açıkladı.

Agility Robotics, 150 milyon dolar yatırım aldı

Lojistik ve depo ortamlarında insanlarla birlikte çalışmak üzere robotik teknolojisi geliştiren Agility Robotics, 150 milyon dolar yatırım aldığını duyurdu. Amazon Industrial Innovation Fund‘ın katıldığı finansman turu DCVC ve Playground Global liderliğinde gerçekleşti.

1 milyar dolarlık Amazon Industrial Innovation Fund’ı duyuran Amazon, lojistik sektöründe inovasyonu teşvik etmeye yardımcı olmak için bir yatırımcı olarak katıldığını açıkladı. Bu yatırım, Agility’nin Ar-Ge çalışmalarını hızlandıracak ve robot üretimini geliştirecek. Bu fon kapsamında başlangıçta 5 girişime yatırım yapan Amazon, tekrarlayan görevleri ve kendi operasyonlarını kolayca yerine getirebilecek yapay zeka ve teknoloji alanındaki yatırımlarını genişletiyor.

Temmuz 2021’de Agility’nin 5 kilometre koşabilen Cassie robotunu sizlerle paylaşmıştık. 2009-2016 yılları arasında Dynamic Robotics tarafından geliştirilen Cassie, Agility Robotics tarafından lisanslandı ve 2017 yılının ortalarında piyasaya sürüldü. Cassie adlı iki ayaklı bir robotun çalışmalarından doğan Agility, bu süreçte Sony Innovation Fund gibi isimler de dahil olmak üzere yatırımcıları etkilemeye devam etti. Agility, yakın zamandaki odak noktasının, pandemi sırasında hızlanan bir ihtiyaç olan kamyonların açılmasına ve depoların etrafında kutuların taşınmasına kaydığını açıkladı. Geçtiğimiz aylarda Ford, Digit adlı Agility robotunu teslimat stratejisinin bir parçası olarak kullanmayı planladığını duyurdu.

İki yıl önce 8 milyon dolarlık tohum finansmanını duyuran ve A Serisi finansman turunda 20 milyon dolar yatırım alan Agility Robotics, son finansman ile toplam yatırımını 180 milyon dolara getirdi. Agility, 2024 yılına kadar çalışan sayısını ikiye katlamayı planlıyor. 2018’de ilk müşteri sevkiyatlarıyla başlayan Agility, uygulama geçmişini genişletmeyi ve yeni nesil robotlarının teslimatını hızlandırmayı hedefliyor.

Klinik deneylerin önünü açan Reify Health, 220 milyon dolar yatırım aldı

Daha hızlı ve erişilebilir klinik deneylerin önünü açan Reify Health, perşembe günü yaptığı açıklamada, D Serisi finansman turunda 220 milyon dolar yatırım aldığını duyurdu.

Şirketin değerlemesini 4,8 milyar doların üzerine çıkaran bu finansman turu, Altimeter Capital ve Coatue tarafından ortaklaşa olarak yönetildi. Diğer yatırımcılar arasında ise Dragoneer Investment Group, ICONIQ Growth, Adams Street ve Battery Ventures yer alıyor.

Küresel sağlık sistemi, hastalar için yeni ve hayat kurtaran tedaviler geliştirmek için klinik deneylere dayanır. Reify Health, daha hızlı, daha güvenilir ve daha uygun maliyetli bir araştırma ekosistemini güçlendirmek amacıyla faaliyet gösteriyor. Şirket, StudyTeam ve Care Access ürünleri aracılığıyla, klinik araştırmaları herkes için, her yerde erişilebilir kılmayı hedefliyor.

Reify Health, tıp eğitimleri sırasında tanışan Ralph Passarella ve Michael Lin tarafından kuruldu. Kısa bir süre içinde dünyanın önde gelen biyofarma şirketleriyle ortaklıklar kuran şirket, 2017 yılında küresel klinik deneyler yürütmeyi kolaylaştırmak amacıyla StudyTeam’i piyasaya sürdü. StudyTeam, araştırma sponsorlarına güç veren klinik deney kayıt performans yönetim sistemi olarak hizmet veriyor.

Reify Health, klinik araştırmalarda bazı azınlık gruplarının yetersiz temsil edildiğini vurguluyor. Farklı ırklar ve etnik kökenlerin üzerinde çalışıldığında daha etkili sonuçlar verebilecek tedaviler, maalesef ki, belirli bir grup üzerinde denenerek halka sunuluyor. Şirket, mevcut finansmanı klinik araştırmalarda çeşitliliği artırma çabasını desteklemek için kullanmayı planlıyor. Reify Health, klinik araştırmalara katılan azınlık gruplarının yeterince temsil edilememesinin önündeki engelleri kaldırmaya odaklanacak. Şirket, StudyTeam ve Care Access aracılığıyla bu yöndeki çalışmalarına şimdiden başladığını söylüyor.

Hibrit modeldeki şirketlerin verimliliğini artıran insan odaklı ileri analiz platformu Spiky.ai, 400 bin dolar yatırım aldı

İnsan kaynakları odaklı, yapay zeka kullanarak toplantıları analiz ederek uzaktan ve hibrit çalışma modelindeki şirketler için yeni düzende kurumsal kaynakları daha anlamlı hale getiren ve çalışanlar için daha pozitif ve insan merkezli şirket yapısına çeviren Spiky.ai, ilk turda; TechOne VC, m]x[v Capital, DormRoomFund, ve Techstars’ın dâhil olduğu yatırım turunda 400 bin dolar yatırım aldı.

“Spiky.ai kendi geliştirdikleri 19 yapay zeka modeli ile saniyede 48 farklı etkileşim metrikleri oluşturuyor”

Pandemi ile birlikte çevrimiçi toplantılar, video konferanslar hayatımızın bir parçası haline geldi. Şirketlerin %72 si birçok işini çevrimiçi olarak sürdürmeye karar verdi. İş dünyasında artık yüz yüze çalışma modeli eskilerde kaldı. Yeni düzende çalışanlar artık işlerinden memnun değilse, birçok farklı şirket ile mülakat yapıp birkaç hafta içeresinde işleri değiştirebilmektedir. Üstelik yeni düzende evini, çocuklarının okulunu, ve sosyal çevrelerini değiştirmek zorunda da kalmamaktadırlar.

Bu nedenle artık şirketler çalışanlarının duygu durumları daha anlık olarak takip edip, iş ortamından memnuniyetlerini bilmek zorundalar. Spiky.ai kendi geliştirdiği 19 yapay zeka modeli ile saniyede 48 farklı etkileşim metrikleri oluşturmaktadır. Spiky.ai’nin geliştirmiş olduğu model sayesinde şirketler 6-12 ayda bir düzenlenen anket yerine her gün çalışanlarından geri dönüşler alarak, gelecekle ilgili planlamalarını buna göre yapabilmektedirler.

Spiky.ai stratejik ortaklıklarla ilerlemeye kararlı

Kurulduğu günden bu yana birçok farklı şirket yapısına hizmet veren Spiky.ai, şirketlerle kurumsal ortaklıklar kurup, onlara talepleri doğrultusunda birçok farklı kullanım alanı sunmaktadır. Daha sağlıklı bir ekip kültürü ve şirket duyarlılığı oluşturmak suretiyle ekiplerin iletişim çıktılarını artırma, toplantıların nasıl iyileştirileceğine ilişkin görüşlerden yararlanarak üretkenliği artırma, kapsayıcılığı ve çalışanların bağlılığını artırarak müşteri kaybını azaltma, şirket genelindeki kararlarda ve politikalarda neyin işe yarayıp neyin yaramadığını tespit etmek için şirketler için ölçülebilir, izlenebilir bir duygu belleği yaratma, zorluk çeken ekipler için mikro pivotlar sağlayarak ekiplerin günlük/haftalık olarak takip edilebilmesini gibi birçok kullanım alanı yaratmaktadır. Bu doğrultuda, Microsoft Teams, Cisco Webex gibi şirketlerin dikkatini çeken Spiky.ai bu şirketlerin uygulama piyasalarında kullanıma sunulmak üzere hazırlıklarına devam etmektedir.

Spiky.ai kurucuları Furkan Eris ve Burak Aksar; Spiky.ai’nin kurumsal alanda verilerin tutulduğu platformlara hizmet vererek duygu durumlarını ölçmenin uzaktan ve hibrit çalışma alanında c-level, yönetici, ve çalışanlarının etkileşim içerisinde kalmasını sağlayacağını düşünmektedir. Bu sayede hibrit çalışma programına sahip şirketlerin yeni düzene uyum sağlayıp, daha insan merkezli şirketler olmaları sağlanabilecektir.

İnsan Kaynakları platformu Oyster, 150 milyon dolar yatırım alarak 1 milyar dolar değerlemeye ulaştı

Londra merkezli İnsan Kaynakları platformu Oyster, C Serisi finansman turunda 150 milyon dolar yatırım aldığını duyurdu. Kuruluşundan bu yana toplamda 227 milyon dolar yatırım alan şirket, 1 milyar dolar değerlemeye ulaşarak unicorn girişimler arasında yer almayı başardı.

Georgian liderliğindeki finansman turu, Salesforce Ventures Impact Fund, Base10, Okta, LinkedIn ve Endeavor Catalyst‘in katılımıyla gerçekleşti.

Jack Mardack ve Tony Jamous tarafından Ocak 2020’de piyasaya sürülen Oyster, işe alım ve istihdam sürecindeki eşitsizleri ortadan kaldırarak daha eşitlikçi bir İK platformu sunuyor. Şirketleri uzaktan çalışmanın daha iyi bir seçenek olduğuna ikna etmek amacıyla kurulan Oyster, kuruluşundan kısa bir süre sonra hayatımızı etkisi altına alan COVID-19 pandemisiyle birlikte inanılmaz bir büyüme yaşadı. Yıllarca süren bir iç savaştan sonra eğitimi için Lübnan’ı terk etmek zorunda kalan Tony Jamous, dünyanın dört bir yanındaki insanlara daha fazla özgürlük ve seçim şansı verilmesi gerektiğine inandığını söylüyor.

Girişim, şu anda 60 ülkeden görevini sürdüren 500 kişilik bir ekip ile hizmet veriyor. Yalnızca 2021 yılında 20 kattan fazla bir gelir artışı bildiren şirket, aynı yıl içinde ekip üyesi sayısında da 17 kat artış sağladı. Şirket, bu yılın ilk çeyreğinde platformu aracılığıyla yaklaşık 20.000’den fazla iş başvurusunun gerçekleştiğinin altını çiziyor. Oyster müşterileri arasında Quora, Wagestream, lokalise, Firstbase, Hubble ve WeWork dahil olmak üzere çok sayıda büyük şirket yer alıyor. 180’den fazla ülkede iş arayan kişileri şirketlerle buluşturan Oyster, şirketlerin bağlı bir kültür yaratmak için bir ofise ihtiyacı olmadığını uzaktan çalışan ekibiyle kanıtlar nitelikte.

Dijital nakliye ağı Convoy, 260 milyon dolar yatırım alarak 3.8 milyar dolar değerlemeye ulaştı

Dijital bir nakliye ağı olan Convoy, perşembe günü yaptığı bir açıklamada, 260 milyon dolarlık yeni bir finansman turunu başarıyla tamamladığını açıkladı. 160 milyon dolarlık E Serisi öz sermaye Baillie Gifford ve T. Rowe Price liderliğinde gerçekleşti. Finansman, Seattle merkezli şirketin değerlemesini 3,8 milyar dolara çıkardı. 100 milyon dolarlık borç finansmanı ise Hercules Capital tarafından aktarıldı.

2015 yılında iki arkadaş Dan Lewis ve Grant Goodale  tarafından Seattle’da kurulan Convoy, nakliyecilerin gönderilerini kolaylaştırmak amacıyla dijital bir nakliye ağı olarak faaliyet gösteriyor. Convoy, nakliyecileri gönderimleri otomatikleştirmek ve daha kazançlı rotalar oluşturmak için makine öğreniminden yararlanıyor. Şirket, ABD nakliye sektörünün önemli bir bölümünü oluşturan nakliye şirketlerini harekete geçirmeyi hedefliyor.

Convoy, yakıt kartı ve hızlı ödemeler gibi fintech tekliflerine halihazırda sahip ve bu ürünleri daha da geliştirmek istiyor. Bugün, Convoy’un platformu, nakliyecileri ve nakliye komisyoncularını, akıllı telefon uygulaması ve teknoloji platformu aracılığıyla ülke çapında 400.000 kamyon ağına bağlıyor.

Convoy, teknolojisi sayesinde gönderileri kamyonlarla daha kolay bir şekilde bir araya getirerek çevresel etkiyi azaltma sözü verir. Girişim, bu yıl 1 milyar dolardan fazla gelir elde etme yolunda olduğunun altını çizdi. Convoy Kurucu Ortağı ve CEO’su Dan Lewis, COVID-19 salgının nakliyeciliğin ne kadar önemli olduğunu, ancak bu sektörün ne kadar verimsiz bir şekilde yürütüldüğünü kanıtladığını vurguladı. Lewis, “Nakliye lojistiğini ve hizmeti iyileştirmeye, israfı azaltmaya ve sürücülere yardımcı olmaya çalışmak için modern teknoloji ve algoritmaları kullanarak daha iyisini yapabileceğimizi biliyoruz” sözlerine yer verdi.