Ana Sayfa Blog Sayfa 359

GSER raporuna göre İstanbul, küresel startup ekosistemleri arasında 14. sıraya yükseldi

Startup Genome ve Küresel Girişimcilik Ağı tarafından hazırlanan 2022 Küresel Startup Ekosistemleri Raporu (GSER) Londra teknoloji haftasında kamuoyuna açıklandı.

Dünyanın önde gelen 140 ekosistemini sıralayan raporda, bölgesel değerlendirmelere dayalı sınıflandırmalar ile alanında uzman kanaat önderlerinin görüşlerine yer verildi.

İstanbul 14. sıraya yükseldi

İstanbul’un girişimcilik alanındaki artan performansına ilişkin açıklama yapan Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank: “Son on yıldır İstanbul’da güçlü, cazip ve hızla büyüyen bir startup ekosisteminin yükselişine şahit oluyoruz. İstanbul’un, bu dinamizmle küresel teknoloji startupları için uluslararası bir cazibe merkezi olacağına inanıyoruz.” dedi.

Startup Genome’a İstanbul adına üye olan İstanbul Kalkınma Ajansı rapora verileri ve uzman görüşleriyle katkıda bulundu. GSER 2022 Raporu’na göre İstanbul, “Küresel Yükselen Ekosistemler” arasında 14. sıraya yükseldi. İstanbul, son 2.5 yıl içerisinde toplam 17 milyar dolar ekosistem değeri yarattı.

İstanbul’da; oyun, yapay zeka, büyük veri ve veri analitiği sektörleri, fintek sektörleri; yetenek, destek kaynakları ve startup etkinlikleri açısından öne çıktı.

Teknoloji tabanlı girişimcilerde maliyet etkin yetenekli personel çalıştırabilme kapasitesini ölçen “yetenek istihdamı” klasmanında İstanbul, ilk 10 Avrupa Ekosistemi içerisinde yer aldı. Global bağlantılar, teknoloji tabanlı yetenek havuzu ve destekleyici ağ yapılarının varlığı startupların İstanbul’u tercih etme eğilimlerinin temel belirleyicileri olarak gösterildi.

İstanbul Kalkınma Ajansı (İSTKA) Genel Sekreteri Erkam Tüzgen, “Kalkınma Ajansımız kuruluşundan bugüne İstanbul’un bir girişimcilik şehri olması için çalışmakta. Bu çalışmalarımızın neticesini uluslararası raporlarda da görmek bizim için gurur vesilesi. Tüm imkanlarımızla girişimlerimizi desteklemeye devam edeceğiz.

Startup Genome Kurucusu ve Başkanı Marc Penzel, “Startup Genome Istanbul’dan giderek daha fazla küresel startup başarı hikayelerinin doğmasından büyük heyecan duyuyor.” diyerek sözlerini şöyle sürdürmüştür “Hızlı market ürünleri teslimat şirketi Getir bu açıdan önemli bir örnek fakat bundan daha fazlası da mevcut. İstanbul Kalkınma Ajansı’nın bu alandaki çalışmaları İstanbul’un “14. sırada” yer almasına büyük katkıda bulundu.”
İstanbul, GSER 2021 Raporu’nda 15. sırada yer almış, son 2.5 yıl içerisinde 181 milyon doları erken aşama fonlama olmak üzere toplam 4 milyar dolar ekosistem değeri yaratmıştı.

GSER, yaptığı 280 yenilikçi girişimcilik ekosistemi ve 3 milyon startup analiziyle dünyanın girişimcilik alanında en kapsamlı araştırmalarından biri olarak öne çıkıyor.

Raporda İstanbul’a ilişkin yer alan tespitler şöyle sıralandı;

  • İstanbul “Küresel Yükselen Ekosistemler” arasında 14. sırada yer aldı.
  • İstanbul, teknoloji tabanlı girişimcilerde maliyet etkin yetenekli personel çalıştırabilme kapasitesini ölçen “yetenek istihdamı” klasmanında ilk 10 Avrupa Ekosistemi içerisinde yer aldı.
  • İstanbul, performans faktörlerinin uzun vadeli eğilimleri ile ekosistemdeki yeteneklerin kalıcılığını ölçen “yetenek&deneyim” klasmanında ilk 25 Avrupa Ekosistemi ve ilk 20 Avrupa Yükselen Ekosistemleri içerisinde yer aldı.
  • İstanbul, erken aşama yenilikçi fikir fonlamalarını ve yatırımcı aktivitelerini ölçen “finansmana erişim” klasmanında ilk 15 Avrupa Ekosistemi içerisinde ve ilk 5 Küresel Yükselen Ekosistem içerisindedir. Ayrıca, bu yıl ilk kez yapılan “Avrupa Yükselen Ekosistemleri” sıralamasında 4. sırada yer aldı.
  • İstanbul, ekosistemdeki çıkışlar ve fonlama miktarına bağlı olarak oluşan toplam startup değerleri büyüklüğünü ölçen “performans” klasmanında ilk 20 Küresel Yükselen Ekosistem içerisinde, ilk 15 Avrupa Ekosistemi içerisindedir. Ayrıca, bu yıl ilk kez yapılan “Avrupa Yükselen Ekosistemleri” sıralamasında 4. sırada yer aldı.
  • İstanbul 1 Temmuz 2019 ve 31 Aralık 2021 tarihleri arasında toplam 17 milyar dolar ekosistem değeri yarattı.
  • Global bağlantılar, teknoloji tabanlı yetenek havuzu ve destekleyici ağ yapılarının varlığı startupların İstanbul’u tercih etme eğilimlerinin temel belirleyicileri olarak gösterilebilir.
  • İstanbul’da; oyun, yapay zekâ, büyük veri & veri analitiği ve fintek sektörleri; yetenek, destek kaynakları ve startup etkinlikleri açısından öne çıktı.

Paylaşımlı ofis alanı HAN Spaces, yeni lokasyonunu Piyalepaşa İstanbul’da açtı

Geleneksel iş hanı kültürünü tasarım ve teknolojiyle harmanlayan HAN Spaces, Piyalepaşa İstanbul’daki yeni binasını Polat Holding Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Polat ve Alkaş&HAN Spaces Yönetim Kurulu Başkanı Avi Alkaş ev sahipliğinde gerçekleşen davetle açtı.

İstanbul’un merkez noktası, şehrin uğrak noktası Beyoğlu’nda Polat güvencesiyle hayata geçirilen Piyalepaşa İstanbul’un yeni markası paylaşımlı ofis kültürünün ikon ismi HAN Spaces oldu. Polat OfisPiyalepaşaB Blok’ta doğaya saygılı ve insan odaklı yeni HAN Spaces binasının açılışı Piyalepaşa İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Polat ve Alkaş&HAN Spaces Yönetim Kurulu Başkanı AviAlkaş ev sahipliğinde düzenlenen davetle yapıldı. Farklı sektörlerden misafirlerin buluştuğu açılış Polat Piyalepaşa Çarşı’da gerçekleşti. Açık hava deneyimi ile yazı da selamlayan davetliler DJ Murat Tokuz performansı ile müzik ziyafeti yaşadı.

Yeni nesil çalışma alanları için ilhamını Anadolu’nun geleneksel hanlarından, üretkenliği ve dayanışmayı arttıran birleştirici gücünden alan HAN Spaces’in yeni binası 2750 metrekare büyüklüğünde ve 5 kattan oluşuyor. Sürdürülebilirlik yaklaşımı ve yenilikçi bir konseptle tasarlanan, ofis, coworking, toplantı, etkinlik alanlarının ve teras alanlarıyla birlikte uyum içinde kullanıldığı proje, pandemisonrası ihtiyaç duyulan çalışma deneyimini sağlıyor. Bireysel çalışanlar ya da şirket çalışanları için farklı büyüklük ve tarzlarda ofis alanları sunan mekan ISG prensiplerine uyumlu, sağlıklı ve üstdüzey teknolojik donanıma sahip. Sanat ve yeşil ile iç içe olan binada çalışanların keyif, sağlık ve konforu için her şey titizlikle tasarlandı, uçtan uca hizmet odaklı yaklaşımı ile her şeydahil bir sistem sunuluyor. Piyalepaşa HAN sakinleri HAN Spaces’inİstanbul içilokasyonlarının yanı sıra, İzmir, Çeşme ve Budapeştelokasyonlarından, HAN üyelerine özel etkinlikler ve ekosistem ayrıcalıklarından da faydalanıyor. Gurme noktalara, kitapevine, sanat galerilerine ve çocuk deneyim alanlarına 1 asansör uzaklıkta olan HAN Spaces şimdi Polat Ofis Piyalepaşa B Blok’ta.

Mobil oyun odaklı sesli reklamcılık çözümleri geliştiren Odeeo, 9 milyon dolar yatırım aldı

Odeeo, mobil oyun ve sesli reklamcılık sektöründeki en stratejik yatırımcıların da desteklediği tohum finans turunda 9 milyon dolar yatırım aldı.

Tur, gelişmekte olan oyun girişim sermayesinin önde gelen isimlerinden Play Ventures ile dünyanın en başarılı Medya ve Eğlence gruplarından biri – ve Avrupa’nın en büyük radyo şirketi – olan Global tarafından yönetildi. Turda ayrıca yer alan Eric Seufer (Heracles Capital), Anton Gauffin (Huuge Games’in kurucusu), Christian Calderon (GameJam’in kurucusu) ile Lior Shiff (TripleDot Stüdyoları’nın kurucusu) gibi kurucu ve melek yatırımcı isimlerle birlikte toplam yatırımımız 10 milyon dolara ulaştı.

Ayrıca, son zamanlarda MoPub’ın küresel yayıncı platform başkanlığını yapan ve alanındaki en iyi mobil monetizasyon platformlarından birine liderlik eden Noam Yasour da danışmanlık kurulumuza katıldı. Küresel ticari ekipleri yönetme ve ölçeklendirmedeki 20 yılı aşan deneyimini bizlerle paylaşan ve müşteri etkileşimi ile gelir artışını sağlamak için ses teknolojisini uygulayabilme yeteneğimizi güçlendirecek olan Noam, Odeeo ekip liderliği için önemli bir kaynak olacak.

Odeeo Kurucuları

Kurucuların yaptığı açıklamaya göre; “Yatırımcılarımız vizyonumuza ve stratejimize duydukları güveni göstermelerinin yanı sıra, sesli reklam ve mobil oyun sektöründeki değişimin de kalıcı olacağını göstermiş oldu. Geçmişin can sıkıcı tam ekran reklamlarından uzaklaşıp kesintisiz bir oyun deneyimi sağlamaya odaklanan yeni bir reklam biçimi türüyor.

Platformumuza doğrudan entegre edilmiş 500’ün üzerinde oyunla ve sayısı gittikçe artan yüzlerce reklam verenin envanterimize teklif vermesiyle oyun içi sesli reklamcılığın tercih edilecek bir reklam biçimine dönüşeceğinden şüphemiz yok. Geleceğin neler getireceği konusunda çok heyecanlıyız.

Markaların ve stüdyoların oyunlarındaki görsel öğelerle birlikte sesli reklamları kullanmasına ilk kez olanak tanıyan teknolojimiz sayesinde tıklanma ve gelir artışını endüstri standartlarının üzerine çıkartmış olduk. Markalar için %2.5 ve üzeri bir tıklanma artışı gözlemlerken oyun stüdyolarının genel gelirlerinde de %10’ ve üzeri bir artış gözlemledik.”

Sesli reklamlar oynanışa engel olmadan geliştiricilerin üst düzey gelirlerinin artırmalarını sağlarken markaların da en hızlı büyüyen kanallardan biri aracılığıyla dünyanın büyük bir kısmına ulaşmasına imkân kılar.

Ayrıca: “Mobil oyunlar ile sesli reklamın kesişmesiyle ortaya çıkan büyük potansiyeli daha fazla markanın fark etmesiyle eşsiz teklifimize olan yoğun ilgiyi gördük. Oyun içi ses, reklam verenlerin kampanyalarını – radyo, streaming ve podcast gibi – standart ses ortamlarının dışında bir alanda son derece dikkatli ve çeşitli olan bir kitleye ulaştırabilme imkânı sağlıyor.

Bu yatırım sayesinde daha fazla marka ile geliştiriciyi bir araya getirebileceğiz. Stüdyoların da bu yeni modeli denemek için gereken adımı atmaları bir hayli kolaylaşacak.

Ortaklarımıza, sınıfının en iyisi olan ses teknolojisiyle birlikte yeni ürün özellikleri sunmaya ve sesin farklı güçlerinin ve özelliklerinin sınırlarını zorlamaya devam edeceğiz. Birkaç yıl içerisinde bizzat oyun dünyasına özel olarak oluşturulup optimize edilmiş dijital sesli reklam kategorisini ön görüyoruz. Ve Odeeo olarak bu gelişimin en önünde yer almayı planlıyoruz.

Ses platformumuza katılmak isteyen oyun geliştiricileri ile ses reklamcıları katılmak için kayıt formumuzu kullanabilirler.”

Oyun sektöründeki gelişmeleri paylaşmaya devam edeceğiz.

Tekfen Ventures, yeni nesil tünel açma teknolojileri üreten ABD merkezli Petra’ya yatırım yaptı

Tekfen Yatırım Grubu’nun ana şirketi olan Tekfen Ventures, ağırlıklı olarak Tekfen’in faaliyet gösterdiği alanlarda, girişim dünyasındaki fırsatları değerlendirmek amacıyla erken aşama teknoloji şirketlerine yatırım yapmak üzere 2016 yılında kuruldu.

Odaklandığı sektörlerdeki girişim sayısını 13’e çıkaran Tekfen Ventures’ın portföyündeki şirketlerinden biri de, dünyada bir ilk olan; temassız, yeni nesil tünel açma teknolojileri üreticisi olan Petra.

Daha önceleri nüfuz edilemeyen kayalık bölgelere ulaşımı, yarattığı özgün teknoloji ile mümkün kılabilen Petra’nın yeni yer altı teknolojisi, 3 farklı kıtada çeşitli iklim ve coğrafi koşullarda hizmet veren Tekfen’in Mühendislik ve Taahhüt Grubu tarafından da kullanılacak. İki eski NASA çalışanı tarafından geliştirilen yeni teknolojinin, dünya altyapı inşaat sektöründe yeni bir sayfa açması bekleniyor. Öte yandan, Tekfen Grubu’nun taahhüt faaliyetlerine yeni bir sinerji katarak, geniş bir coğrafyaya yayılan operasyonlarında avantaj sağlanmasının hedeflendiği bu işbirliği, Tekfen Ventures yatırımları arasında türünün ilk örneği olarak öne çıkıyor.

Adını teknoloji ve fenden alan, tarihi boyunca faaliyet gösterdiği her alanda teknolojinin üstünlüğünü ve yenilikçi yaklaşımları benimseyen Tekfen Grubu, sahip olduğu deneyim ve bilgi birikimini, Tekfen Ventures ile, yatırım yaptığı genç girişimlere aktararak onların gelişimine destek oluyor. Grubun faaliyet gösterdiği taahhüt, tarım ve tarımsal sanayi sektörlerinin henüz dijital dönüşümünün başındaki sektörler olması, Tekfen Ventures için geniş bir hareket alanı yaratırken, bu yönüyle de Tekfen Ventures’ı diğer girişim sermayesi şirketlerinden farklılaştırıyor.

Geliştirilen inovatif ve çözüm odaklı yeni iş modellerine yaptığı yatırımla Grup Şirketlerini geleceğe taşıyan Tekfen Ventures, şimdi de Tekfen’in Mühendislik ve Taahhüt Grubu’nu, portföyündeki temassız, yeni nesil tünel açma teknolojileri üreticisi Petra ile buluşturuyor. Petra’nın CEO’su eski NASA çalışanı Kim Abrams ile Shivani Torres’ın öncülük ettiği, zor coğrafi bölgelerde tünel açmayı mümkün kılan, temassız, hızlı ve güvenli tünel açma özelliğine sahip bu teknoloji, sektörde devrim olarak nitelendiriliyor. Mikro tüneller açma kabiliyetine de sahip olan teknoloji, işçilik, güvenlik, zaman ve maliyet açısından sunduğu faydalarla dikkat çekiyor.

Tekfen İnşaat’ın yol göstericiliği ile farklı iklim ve coğrafyalara uygun hale getirilecek

Bu teknolojinin, Tekfen’in Mühendislik ve Taahhüt Grubu’nun amiral gemisi Tekfen İnşaat’ın altyapısı, teknolojisi ve deneyimi ile geliştirilerek daha uygulanabilir hale getirilmesi ve Tekfen Grubu’nun taahhüt faaliyetlerine yeni bir sinerji katarak, geniş bir coğrafyaya yayılan operasyonlarında avantaj sağlaması hedefleniyor.

Boru hatları, enerji santralleri, endüstriyel tesisler, otoyollar, demiryolları, petrol ve gaz terminalleri, deniz aşırı petrol platformları, modüler imalatlar, pompa ve kompresör istasyonları, stadyumlar gibi büyük ölçekli projelerle öne çıkan Tekfen İnşaat, yeni teknolojiyi potansiyel işlerinde kullanmaya başlayarak, aktif olduğu coğrafyaların çeşitlenmesini ve müşteri portföyünün artmasını amaçlıyor.

TechXtile Start-Up Challenge 2021 yılı kazananı Miray’ın babasından aldığı ilham ile başlayan hikayesi

Uludağ Tekstil İhracatçıları Birliği’nin (UTİB) genç girişimcileri sektöre kazandırmak amacıyla bu yıl dördüncüsünü düzenleyeceği girişimcilik programı Techxtile Start-Up Challenge’da hazırlıklar tüm hızıyla sürüyor. Çok kısa bir süre içinde yeni başvuruların alınmaya başlayacağı program, bugüne kadar sektöre kazandırdığı girişimcilerle de dikkat çekiyor.

Bu girişimcilerden birisi de 2021 yılının galibi olan Reyhan Miray Reyhan. Miray, babasının geçirmiş olduğu bir rahatsızlık nedeniyle bir iç çamaşırı tasarlamak istedi, ve hikayesi başladı.

Altını ıslatan hastaların sorununa çözüm bulmak için yola çıkan Reyhan, daha sonra kadınların özel günlerinde kullanabileceği iç çamaşırlarını üretti. Bugün Türkiye’de olduğu gibi ABD ve Kanada’da ürünlerini satışını gerçekleştiren Miray, 10 bin adetin üzerinde üretim rakamına ulaşmasının yanı sıra 4 binin üzerinde kadın kullanıcıyı portföyünde bulunduruyor. Reyhan Miray Reyhan, kendi projesinden esinlenen büyük markaların da piyasaya girmek için hazırlık yaptığını belirterek, bundan çekinmediğini dile getiriyor.

İzmir’de 1990 yılında dünyaya gelen Miray, Başkent Üniversitesi Bankacılık ve Finans Bölümü mezunu. Bir süre kurumsal firmalarda çalışarak iş hayatına atılan Reyhan, hayatının pandemi öncesinde çok sevdiği babasının, hastaneye kaldırılmasıyla değiştiğini söylüyor. “Babamın yatak yarası ile tanıştığımda tüm hayatım değişti.

Onun derdine çare aramak için çıktığım yolda “Peddon” markasını ve ürünlerini ortaya çıkarttım ve Türkiye’nin ilk yıkanabilir regl külotunu ürettim ve satışına başladım” diyen Reyhan şöyle devam ediyor.

“Önceleri babam ve onun gibi hastaların daha az acı çekmeleri için bir iç çamaşırı geliştirmek istedim ve çalışmalara başladım. Daha sonra milyarlarca kadının her ay o plastik hijyenik pedlere ihtiyaç duyduğunu düşündüm. Kadınların kullanabileceği organik kumaşlardan yapılmış, emici bir iç çamaşırı üretme fikrimi hayata geçirmek için harekete geçtim. Bugün 10 binin üzerinde üretim rakamına ve 4 bin kadın kullanıcıya ulaştık. TechXtile Start-Up Chalenge’dan sonra gittiğim ABD de bazı görüşmeler yaptık. Şimdi Amerika ve Kanada’ya ürün satıyoruz. Yatırımcı olarak hem yurt içinde hem yurt dışında ilgilenenler var. Bazı ünlü markalar bizden esinlenerek piyasaya girme hazırlığı yapıyorlar. Ancak bu beni korkutmuyor. Aksine rekabetin her zaman daha iyi olduğuna inanıyorum.”

TechXtile Start-Up Challenge’de iki ödül birden

TechXtile Start-Up Challenge’da; fikir aşamasını geçmiş, ticarileşme ve ölçeklenme potansiyeline sahip ürün veya hizmetleri kapsayan, Hizmet Geliştirmiş Girişimci Kategorisi’nin (Scale- Up) galibi olan Reyhan Miray Reyhan, aynı zamanda Kadın Girişimci Özel Ödülü’nün de sahibi. Daha önce katılmadığı için üzüntü duyduğunu belirten Reyhan şöyle devam ediyor:

“Tüm tekstil piyasasının kalbinin attığı bir yarışma olduğunu düşünüyorum; bu kadar değerli isimlerin karşısında sunum yapma, markamı anlatma, kendimi tanıtma fırsatı beni çok heyecanlandırdı. Bu sebeple de finalde çok heyecanlıydım hatta Kadın girişimcileri teşvik etmek amacıyla bu yıl ikinci kez verilen Kadın Girişimci Özel Ödülü’nü aldığım an çok özeldi. TechXtile Start-Up Challenge çok farklı bir heyecan ve kazandığım ödüller çok farklı anlamlar taşıyor.”
Sürdürülebilirlik ve çevreci yaklaşımların daha fazla konuşulduğu şu günlerde ürünün çevreci boyutu da tüketim için ayrı bir avantaj sağlıyor. “Her bir Peddon ile 1600 hijyenik ped atığını azaltıyoruz” diyen Reyhan, önümüzdeki süreçte ürünün çevreci yönüyle de çok fazla ön plana çıkacağını söylüyor.

“Genç girişimciler cesaretlendirilmeli”

Reyhan Miray Reyhan, TechXtile Start-Up Challenge’da olduğu gibi girişimciliği destekleyen programlara ihtiyaç olduğunu vurguluyor. “Girişimcilik ülkemizde günden güne gelişiyor, özellikle genç nesilde çok güzel fikirler ve teknoparklarda çok kıymetli projeler var” diyen Reyhan, kendisi gibi gençlere, “İnanç asla kaybetmememiz gereken en büyük motivasyonumuz. Doğru yanlışı bırakıp ‘Gerçek’ olana odaklanmalı ve ‘Vazgeçişin bir Başlangıç’ olduğunu asla unutmamalılar. En büyük tecrübem de bu son söylediğime dayanıyor” şeklinde tavsiyede bulunuyor.

UTİB, 2022 yılında da genç girişimcilere desteğini sürdürecek

Bugüne kadar gerek üretimde gerekse ihracatta çok önemli başarı hikayelerine imza atan tekstil ve hazır giyim sektörünün inovasyon ve teknoloji rehberliğinde büyük dönüşüm yaşadığına dikkat çeken Uludağ Tekstil İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Pınar Taşdelen Engin, “İnovasyonu odak noktasına alan bu dönüşümü, ne kadar çabuk ve sağlıklı gerçekleştirirsek başarımız ve kazanımlarımızın o kadar fazla olacağına inanıyoruz. Ar-Ge ve inovasyon çalışmalarının katkısıyla tekstil sektöründe bir üretim üssü olmayı amaçlıyoruz. Bu sacayağının çok önemli bir parçası da girişimcilerdir. Onlar hemen her sektöre olduğu gibi bizim sektörümüze de hayat veriyor, yeni bir yön çiziyor. Biz tekstil sektörü olarak beslendiğimiz girişimcilik ekosistemini çok daha büyütmeyi hedefliyoruz” diye konuşuyor.

UTİB olarak, bundan 13 yıl önce Ar-Ge Proje Pazarı ile bu doğrultuda bir yolculuğa çıktıklarını kaydeden Engin, 2019 yılında ise bu etkinliği TechXtile Start-Up Challenge adında bir yapıya dönüştürdük. Son iki yılda, üstelik pandemiye rağmen oldukça ses getiren işlere imza attık. Bu yıl Mart ayında gerçekleştirdiğimiz çalıştayda, girişimcilikle ilgili tüm faaliyetlerimizi, TECHXTILE PLATFORM adıyla tek bir çatı altında toplama kararı aldık. Böylece sürekli yaşayan ve gelişen bir girişimcilik platformunu, sektörümüze kazandırmayı arzu ettik. T.C. Ticaret Bakanlığımız ve Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin (TİM) desteklediği programımızı, Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO), Uludağ Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (UHKİB), Bursa Eskişehir Bilecik Kalkınma Ajansı (BEBKA) ve Bursa Teknoloji Koordinasyon ve Ar-ge Merkezi (BUTEKOM) iş birliği ile gerçekleştiriyoruz. TechXtile Start-Up Challenge’ın bu kadar kısa sürede böylesine büyük bir başarıya ulaşmasında; attığımız doğru adımlar, sahip olduğumuz bilgi birikimi ve harcadığımız büyük emeğin yanı sıra paydaşlarımızın kıymetli desteklerinin payı büyük. Bu yapının, sektörümüzün vizyonunu değiştirecek ve gelişimine katkı sağlayacak nice projelerin üretilmesine ev sahipliği yapacağına inanıyoruz” diyor.

Bugün tekstil ve hazır giyim sektörlerinin toplam ihracatı 30 milyar doları aşıyorsa, her iki sektörümüz yaklaşık 20 milyar dolar ihracat fazlası veriyorsa; Ar-ge, inovasyon ve tasarıma inanan, bu alanlara yatırım yaparak, yüksek katma değere ulaşmamızı sağlayan sanayicilerin sayesinde olduğunu kaydeden Engin, 2022 yılı için tüm girişimci adaylarını fikirleri ve projeleriyle birlikte programa katılmaya davet ediyor.

Ozan Business, yeni nesil fintech girişim Norma ile iş birliği yaptı

Müşterilerine sunduğu ürün ve hizmetlerin kalitesini her zaman daha yukarı taşıma hedefiyle, alanında uzman kurum ve şirketlerle iş birliği yapan Ozan Business, bu yaklaşımını fintech ekosisteminde fayda sağlayacak çalışmalarla sürdürüyor.

Yeni nesil fintech şirketlerinden biri olan Norma ile yapılan iş birliği kapsamında, Ozan Business’ın yazarkasa POS’tan Android POS’a kadar geniş yelpazedeki fiziki pos ürünleri; Norma’nın serbest çalışan, girişimci, influencer, doktor, avukat, emlak danışmanı, eczacı gibi kendi işini yöneten ve işini büyütmek isteyen müşteri kitlesi ile buluşacak.

Ozan Business Fiziki POS çözümleri aracılığıyla ürün ve hizmetlerini genişleten Norma, üyelerinin, ödeme alma, gönderme ve taksitlendirme işlemleri gibi ihtiyaçlarına çözüm sunarken; aynı zamanda müşterilerine, Ozan Business desteği ile sorunsuz bir kurulum ve hemen ardından ödeme almaya başlama kolaylığı sağlayacak. Ergonomik tasarım, dokunmatik ekran, güçlü batarya ve daha hızlı yazıcı gibi özellikleri bulunan Ozan Fiziki POS çözümlerini kullanan Norma müşterilerinin ister QR ister PIN doğrulaması üzerinden ödeme alması mümkün olacak.

Ozan Elektronik Para A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi Tarık Onat, “Ozan Business olarak, müşterilerimizin ödeme ve tahsilat alanındaki tüm ihtiyaçlarına uçtan uca çözüm sağlayabilecek konumdayız ve müşterilerimizin taleplerine özel çözümler üretebilecek esnekliğe sahip bir şirketiz. Türkiye sınırları içinde faaliyete başladığımız günden itibaren, kısa süre içinde kayda değer bir büyüme ve başarı elde ettik. Bugüne kadar iş birliği geliştirdiğimiz kurum ve şirketlerin, bu duruma önemli ölçüde etkisi bulunduğuna ve ekosistemimizin bu iş birlikleriyle daha da güçleneceğine inanıyoruz. Norma ile yaptığımız iş birliğinin de tüm sektöre güzel bir örnek olmasını ve başarı ile devam etmesini diliyoruz. Yeni nesil bir fintech olan Norma, ürün ve hizmetlerine Ozan Business Fiziki POS çözümleri ile birlikte bir yenisini daha eklerken; biz de Ozan Business olarak, küçük işletmeleri müşteri networkümüze katmaya hazırlanıyoruz. Bu sayede, ülkemizin finansal kapsayıcılığını geliştirmeye yönelik katkıda bulunmaktan ötürü mutluyuz.” dedi.

Norma Kurucu Ortağı ve CEO’su Hakan Gonca sahip olduğu müşteri odaklı yaklaşım sayesinde mikro işletmeler için finans alanında fark yaratacaklarını belirterek “Kendi işini yöneten herkesin tüm finans yönetim süreçlerini kolaylaştırıyoruz. Üyelerimizin ticari hayatlarının başından sonuna kadar tüm finansal süreçlerinde destek oluyoruz. Kurumsal hesap, ön-ödemeli kart, para transferi gibi finansal işlemleri ve fatura, gelir-gider takibi, nakit akışı yönetimi gibi- ön-muhasebe hizmetlerini tek platformdan ve ücretsiz sunarak kendi işine sahip herkesin finansal deneyimlerini daha verimli ve daha az maliyetli hale getiriyoruz. Ozan Business ile gerçekleştirdiğimiz iş birliğimizle artık Norma üyeleri fiziki pos ürünleri üzerinden kart ile tahsilatlarını kolayca yapabilecek ve bütün işlemlerini Norma platformundan takip edebilecekler.” dedi.

Yıldız Holding ile UN Women, kadın girişimciliğini desteklemek için güçlerini birleştirdi

Yıldız Holding, global değerleri arasında önemli yer tutan kapsayıcılık ve kültürel farklılıkların desteklenmesi çerçevesinde fırsat eşitliği başta olmak üzere pek çok önemli girişime imza atıyor.

Yıldız Holding Kadın Platformu aracılığıyla gerçekleştirdiği bu çalışmaları küresel ölçeğe taşımayı hedefleyen Holding son olarak Birleşmiş Milletler tarafından kurulan ve UN Women‘ın (Birleşmiş Milletler Toplumsal Cinsiyet Eşitliği ve Kadının Güçlenmesi Birimi) yürütücülüğünü üstlendiği, dünya genelinde kadın girişimciler için elverişli ekosistemler yaratmayı amaçlayan çok paydaşlı “Women’s Entrepreneurship Accelerator” (WEA) girişimine dahil oldu.

UN Women Avrupa ve Orta Asya Bölge Ofisi’nde gerçekleşen törende, Yıldız Holding’i Yönetim Kurulu Üyesi ve GODIVA CEO’su Nurtaç Ziyal Afridi, UN Women’ı ise Avrupa ve Orta Asya Bölge Direktörü ve Türkiye Temsilcisi Alia El-Yassir temsil etti. Törene Yıldız Holding Kadın Platformu Elçisi Begüm Mutuş da katıldı.

Söz konusu iş birliği çerçevesinde Yıldız Holding şirketleri UN Women desteğiyle kadın girişimciliğini teşvik eden örnek uygulamalara hız verecek. Diğer yandan UN Women ve Yıldız Holding, Cinsiyete Duyarlı Tedarik ve Yatırım (GRPI) Programı’nın hedeflenen ülkelerde yayılması için iş birliği yapacak. Holding önümüzdeki dönemde UN Women ile aynı konu odağında başka operasyonel ve stratejik iş birlikleri de geliştirecek.

Param, 200 milyon dolar değerleme üzerinden yatırım aldı

Türkiye’nin ilk elektronik para kuruluşu TURK Elektronik Para A.Ş., Param markası ile hesap, cüzdan, ön ödemeli kart, sanal POS, fiziki POS yurt içi ve yurt dışı para transferi ürünleri ile kurumsal ve bireysel müşterilerine finansal hizmetler sunuyor.

Tamamı yerli sermayeli ve alanlarında uzman kadrosu ile kurulduğu günden bu yana ilklerin Fintech’i olan Param; Mastercard, VISA, Troy ve Discover kart şemalarının tümüne sahip tek elektronik para kuruluşu, Bankalararası Kart Merkezi (BKM)’nin ilk banka dışı üyesi, Banka ve Kredi Kartları kanunu kapsamında lisans alan ilk banka dışı kuruluşu oldu. Param, 600’ün üstünde çalışanı ile faaliyetlerini sürdürüyor.

Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD), CEECAT Capital, Alpha Associates ve Revo Capital’ın katıldığı ilk turda 200 milyon dolar değerleme ile Param finansal teknoloji sektörünün en önemli yatırımlarından birini aldı.

Sektörlerin kendilerine özgü ihtiyaçlarına 138 farklı ortak markalı kart programı ile özel finansal çözümler sunan Param, son 12 ayda 5.4 Milyon Kart kullanıcısı, 90.000 Üye işyeri, 12.000 avantajlı alışveriş noktası ile 36 milyar TL’lik işlem gerçekleştirdi.

2021 yılında, Türkiye’nin en büyük tahsilat sistemi ve açık bankacılık şirketi Eçözüm Bilgi Teknolojileri A.Ş.’nin çoğunluk hissesini alan, takdir ve ödüllendirme sistemi şirketi Momento Reklam ve Pazarlama Tic. A.Ş.’ye yatırım yapan Param, yatırımları ile ürün ve hizmetlerine güç katmaya devam ediyor.

Türkiye’nin fintech alanındaki en iyi alt yapılarından birine sahip olan Param, tüm geliştirmelerini Ankara ve İstanbul’daki teknoloji ve inovasyon merkezlerinde gerçekleştiriyor. Çalışanlarının %60’ı kadın olan Param’ın üst yönetimininin %63’ü kadın yöneticilerden oluşuyor. Param, ilk yatırım turunun ardından Türkiye’deki büyümesini devam ettirirken bir yandan da sunduğu kaliteli ürün ve hizmetleri global ölçeğe taşımayı hedefliyor.

Param Kurucusu ve Yönetim Kurulu Başkanı Emin Can YILMAZ: “Yaratıcıyız, hızlıyız, çok çalışkanız, asla pes etmeyiz, bize katılan ortaklarımızla birlikte çok daha güçlüyüz ve ilk hedefimiz Avrupa”

Param Kurucusu ve Yönetim Kurulu Başkanı Emin Can Yılmaz Fintech sektörünün lider markası Param’ın ilk turda aldığı uluslararası yatırım başarısı hakkında: “Küçük bir ekip ile çıktığımız yolda bugün 600 kişilik bir aileyiz. Müşterilerimizin ihtiyaçlarını ve memnuniyetlerini en ön planda tutarak finansal ihtiyaçlara çözümler yarattık. Bu çözümleri ürünleştirdik ve başarılarını müşteri memnuniyetine bağladık. Param için müşteri memnuniyeti takıntıdır ve her şeyin üstündedir. Fintech sektöründeki ilkleri hayata geçirirken, ilk olmanın getirdiği zorluklar karşısında asla pes etmeden, ekip arkadaşlarımızla birlikte insan üstü bir çalışma ile bugünlere geldik.

Büyümesindeki her bir kilometre taşına büyük emek verdiğimiz Param, uluslararası yatırım kuruluşlarının ortak olduğu bir şirket oldu. Londra Merkezli Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası EBRD, Luxemburg merkezli CEECAT Capital, Zürih merkezli Alpha Associates ve Amsterdam merkezli Revo’nun da katılımı ile ilk serimizi tamamlamış olduk. İnanılmaz gurur ve onur duyuyoruz. Her bir çalışma arkadaşıma bugüne kadarki emekleri için tek tek teşekkür ediyorum, bu birlikte başarılacak bir hayaldi ve hep beraber başardık.

Değer yarattık, müşterilerimizi mutlu ettik, büyüdük. Şirketimiz, kurulduğu günden bu yana her şirketin doğal ihtiyacı olan karlı bir operasyon ile sermayesini güçlendirerek, sağlam zeminlere basarak büyüdü. Teknoloji geliştirdiğimiz gibi finansal modeller geliştirdik, güçlü ve sürdürülebilir büyümeyi bu güçlü kaslarımız ile sağladık.

Takvimleri hızlandırdık, yılları aylara, ayları haftalara, haftaları günlere sıkıştırdık. Geldiğimiz noktada yabancı yatırımcılarımızın bize olan güvenleri sonucu sektörün aldığı en büyük sermaye girişi ile bugüne kadar yaptıklarımızın daha iyisini yapacağımıza eminiz. Yatırımcılarımıza yanımızda oldukları, bize güvendikleri, hayallerimize bizimle birlikte yürümek istedikleri için çok teşekkür ediyoruz. Bundan sonra bir hedefimiz daha var; yatırımcılarımızın en iyi yatırımı olmak.

Bilgimizi, birikimimizi, yeteneklerimizi ve çalışkanlığımızı Avrupa’ya transfer edeceğiz. Bu bizim için yeni bir hedef değil, iki yıl önce Param UK ile bir başlangıç gerçekleştirdik. Param UK, FCA’den lisansını almış, ürünü hazır olan ve kısa bir süre içinde pazara giriş yapacak olan ilk yurt dışı kuruluşumuz oldu. Bu günlerde ise Param EU için hazırlıklara başladık. Bu yıl bizi Avrupa’da görmeye başlayacaksınız. 2023 ise Avrupa’da büyüme yılımız olacak, bütün bunların yanında Türkiye’nin en büyük Fintech’i olmayı asla bırakmayacağız.” dedi.

EBRD Özel Sermaye Eş Başkanı İlker Yöney konuya ilişkin şunları söyledi:

“Emin ve Param grubunu ödemelerde ve Fintech’te yenilikçi çözümlerin dağıtımını hızlandırma konusunda desteklemekten mutluluk duyuyoruz. Dijital geçiş, EBRD için en önemli öncelikler arasındadır ve Param gibi şirketlerin tam potansiyellerine ulaşmalarına ve müşterilerine yüksek kaliteli hizmetler sunmalarına yardımcı olmaktan gurur duyuyoruz. Teknolojinin gücüyle işletmelerin kapsayıcılığı, entegrasyonu ve esnekliği destekleyebileceğine inanıyoruz. EBRD finansmanının, bilgi birikiminin ve yerel mevcudiyetinin Param Grubu’nun stratejik hedeflerine ulaşmasına ve hem Türkiye’de hem de daha geniş bir bölgede daha fazla genişlemesine yardımcı olacağından eminiz.”

Türkiye’de önemli bir yatırımcı olan EBRD, 2009’dan bu yana, ülke ekonomisinin çeşitli sektörlerine 373 proje aracılığıyla 16 milyar Euro’dan fazla yatırım yaptı. EBRD’nin Türkiye’deki 7 milyar Euro’yu aşan portföyü, Banka’nın yatırım yaptığı 38 ekonomi arasında en büyüğüdür

CEECAT Capital yetkilisi Anthony Stalker konuya ilişkin şunları ekledi:

“Sektörün öncü ve inovatif şirketi TURK Elektronik Para A.Ş.’nın (Param) bölgesel lider olma yolculuğunda yanlarında olmaktan büyük memnuniyet duyuyoruz. Param takımı 7/24 tutku ile hizmet verdiği müşterilerinin başarısı için çalışıyor. CEECAT Capital olarak bölgeye 2005 yılından bu yana yatırım yapıyoruz. Yatırım temalarımızın en önemlilerinden biri, sektöründe lider olma potansiyeline sahip şirketlere yatırım yaparak yurtdışı pazarlara taşımak. Param ekibinin mükemmeliyetçi duruşu ile bu hedefi gerçekleştireceğine inanıyoruz. Emin ve Param’ın güçlü çekirdek yönetim ile çalışıp Param’ın Türkiye’de ve yeni ortaklıklar ile bölgede büyümesini ivmelendirmeyi ve Param’ın hizmetlerinin Avrupa’ya ihracatını hedefliyoruz.

90 bin Euro ödüllü City RAPTOR İstanbul, kentsel çözümler sunan girişimlerin başvurularını bekliyor

EIT Urban Mobility tarafından desteklenen, İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Farplas Otomotiv, Fark Labs, ve BGI ortaklığı ile hayata geçirilen toplamda 90 bin Euro ödüllü City RAPTOR İstanbul için başvurular başladı.

Ulaşım için Hızlı Uygulamalar (RAPTOR), niş kentsel hareketlilik zorluklarına hızla çözümler yaratan ve test eden bir programdır. Katılımcılar en yenilikçi, uygulanabilir ve etkili çözümleri sunmak için yarışırlar. RAPTOR, Avrupa Birliği’nin bir kuruluşu olan Avrupa İnovasyon ve Teknoloji Enstitüsü’nün (EIT) bir girişimi olan EIT Urban Mobility tarafından finanse edilmektedir.

City RAPTOR İstanbul‘un temel amacı İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin kentsel hareketlilik alanında karşılaştığı 3 zorluğa karşı çözüm geliştiren yeni girişimleri finanse ederek yerel çözümleri teşvik etmektir. Projeye kabul edilen girişimler; eğitim ve mentörlük hizmetleri ile birlikte proje ortakları tarafından çözümlerin geliştirilmesi için sağlanacak olan veri ve kaynaklardan da faydalanacaklardır.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin kentsel hareketlilik alanında karşılaştığı 3 zorluk:

  • Taksi sürücülerinin lisanslarının denetlenmesi
  • Taksilerde kısa mesafe yolcu ayrımının önüne geçilmesi
  • Deniz Taksi ulaşım ağının optimize edilmesi ve toplu taşıma sistemleri ile entegrasyonunun arttırılması

Yukarıda belirtilen alanlarda teknoloji tabanlı ve yenilikçi çözümü olan başvuruların kabul edileceği program sonucunda, başarılı olan 3 girişim ayrı ayrı 30 bin Euro ile ödüllendirilecektir. Ayrıca EIT Urban Mobility, İBB, Farplas Otomotiv, Fark Labs ve BGI tarafından yapılacak değerlendirmeler sonucunda pilot uygulamaya hazır olan çözümler İstanbul’da denenecektir.

Son başvuru tarihi: 30 Haziran 2022

  • Başvuruların açılması: 3 Mayıs, 2022
  • Son başvuru tarihi: 30 Haziran, 2022
  • 1. Aşama değerlendirme sonuçlarının açıklanması: 8 Temmuz, 2022
  • 2. Aşama panelin değerlendirmesi: 12 – 15 Temmuz, 2022
  • Panel Sunumları 12 – 15 Temmuz, 2022
  • Sonuçların açıklanması: 20 Temmuz, 2022

Programa bu bağlantıdan başvuru yapabilirsiniz.

Togg ve Bilişim Vadisi’nin hazırladığı Mobilite Hızlandırma Programı’nda sunum yapan 10 girişim

Türkiye’de geleceğin mobilite ekosistemini şekillendirecek girişimcilere mentörlük, finansal ve hukuki danışmanlık, proje takip desteği ve Ar-Ge teşvikleri gibi konularda yol göstermek amacıyla Togg ve Bilişim Vadisi ortaklığında başlatılan Mobilite Hızlandırma Programı tamamlandı.

Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Mehmet Fatih Kacır’ın katılımıyla Bilişim Vadisi’nde gerçekleşen Demo Günü’nde, programı başarıyla tamamlayan 10 girişim yatırımcıların karşısına çıkarak, girişimleri için yatırım almaya çalıştı.

Mobilite Hızlandırma Programı girişimleri

  • Patika Robotik: Endüstride kullanılan mobil otonom robotlar üreten yerli girişim.
  • Poilabs: Fiziksel dünyayı dijital dünya ile birleştiren bir teknoloji girişimi. Bunu geliştirdiği görme engelli navigasyon, haritalı navigasyon, kapalı alan analitiği ve çalışan/ekipman izleme çözümleri sayesinde yapıyor.
  • Ro Mobility: Otonomi ve dijitalleşme ile herkes için güvenli mikromobilite çözümleri.
  • Otokiosk: Otomobil Showroomlarını Uzaktan Yöneterek Dijital ve İnteraktif Veri Akışı Sağlar
  • Dizzy: Yapay Zeka ve Hologram Teknolojisine Sahip Akıllı Araç Asistanı
  • Robeff: Elektrikli ve sürücüsüz platformlar geliştiren bir teknoloji şirketidir.
  • Rotamopt: Yapay zeka ile güçlendirilmiş akılı ve çevreci lojistik optimizasyonu
  • Buluttan: Yüksek doğrulukta hava durumu istihbaratı sağlamaya odaklanmış bir şirkettir.
  • Togitek Libat: Hafif Elektrikli Araçlar İçin Değiştirilebilir Lityum Batarya Sistemi
  • Yeditek: Digiforming; sac parçaların seri üretimi esnasında üretimi sürekli izleyen, yırtık ve ondülasyon risklerini henüz hata oluşmadan önce tespit eden ve prosesi düzenleyerek hatanın oluşmasının önüne geçen bir önleyici kalite çözümüdür.

“Bir fikrim var, bunu yeşertmek istiyorum” diyen herkesin yanındayız

Etkinlikte konuşan Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Mehmet Fatih Kacır; “Bundan iki yıl önce ülkemizde milyar dolar değerlemeyi aşan teknoloji girişimi, unicorn bulunmuyorken bugün altı tane Turcorn’a, Türk unicorn’una sahibiz. Kuşkusuz son 20 yılda attığımız adımlar, güçlenen üretim, Ar-Ge ve inovasyon ekosistemlerimiz bu başarının en önemli mimarları. Yol haritamız doğrultusunda atacağımız tüm adımlarla birlikte ülkemizi yüksek teknolojili yeni ürün ve çözümler sunan, araştırmacı, girişimci ve yatırımcılar için cazibe merkezi bir ülke haline getireceğiz. Ülkemizin girişimcilik ekosisteminden yeni başarı hikayeleri, Turcorn’lar çıkarmak istiyoruz. Bunun için de Bakanlık olarak yeni projeleri ve destek mekanizmalarını hayata geçirmeye devam edeceğiz. Sözün özü, ‘Bir fikrim var bunu yeşertmek istiyorum’ diyen herkesin yanında olacağız.”

Togg CEO’su M. Gürcan: “Ülkemizin tek ve Avrupa’nın gerçek anlamda ender mobilite ekosistemi uygulama platformuyuz. Bizimle çalışan iş ortaklarımızı küresel rekabete hazırlıyor ve küresel ölçeklere ulaşma imkânı sağlıyoruz, böylece yatırımcıların önce radarına sonra odağına yerleşme potansiyeline kavuşuyorlar.

Bilişim Vadisi Genel Müdürü A. Serdar İbrahimcioğlu ise Mobilite Hızlandırma Programı ile girişimcilerin geliştirdikleri ürünleri ticarileştirme imkânı bulduğunu belirterek, Bilişim Vadisi Girişim Sermayesi Yatırım Fonu, ulusal ve uluslararası yatırım grupları, melek yatırım ağları, kurumsal teknoloji firmaları ve bireysel yatırımcılara sunum yapma imkânının yanı sıra Kuluçka İşletme Merkezi altyapı desteklerinden de faydalandıklarını vurguladı.