Ana Sayfa Blog Sayfa 341

Finansal teknolojiler geliştiren Atlar, 5 milyon euro tohum yatırım aldı

Avrupalı ​​işletmeler için bankalar arası ödemeleri kolaylaştırmayı amaçlayan Atlar, düzenlenen tohum turunda 5 milyon euro yatırım aldı. Index Ventures tarafından yönetilen tura Adyen, Revolut, Figma La Famiglia VC, Cocoa ve melek yatırımcılar katıldı.

Her yıl Avrupa bankalarında ödemeler, sigorta primleri, mevduatlar, kredi ödemeleri gibi birçok kategoride tahmin edilenden çok fazla – 260 trilyon euro‘nun üzerinde işlemler – işlemler yapılıyor. Avrupalı ​​tüketiciler, açık bankacılık ve ödeme başlatma konusunda zaten oldukça aşina olsa da, birçok B2B transferi hala manuel olarak işleniyor. İş bankacılığı, ödemeler söz konusu olduğunda aynı düzeyde yenilik yaşamıyor.

Girişim, banka bağlantılarıyla ilgili tüm karmaşıklıkları gizleyen modern bir API sağlıyor. Bir şirket Atlar’ı kullandığında, doğrudan Atlar’ın API’si aracılığıyla transferleri yapıp işlemleri uzlaştırabilir ve otomatik ödemeler yapılmasını sağlayabiliyor. 

Joel Nordström, Joel Wägmark ve Johannes Elgh tarafından kurulan Atlar, özellikle ödemeler, sigorta primleri, mevduat ve kredi ödemeleri için kullanılabiliyor. Birçok Avrupa ülkesinde faaliyet gösteren şirketlerin geneli birden fazla banka hesabını bünyesinde barındırıyor. Girişimin sunduğu sistem, ödemeleri otomatikleştirmek bu işletmeler için iyi bir alternatif oluyor. 

Atlar’ın kurucu ortağı ve CEO’su Joel Nordström, “Ödemeleri bir iş olarak kabul etmek artık oldukça zahmetsiz, ancak bunları bankanızla başlatmak hala acı verici bir şekilde yavaş ve manuel” dedi. “Bu nedenle Atlar, banka bazlı ödemeler için işletim sistemi olma yolculuğunda. Yeni bir kategori yaratarak, müşterilerimiz için nihayetinde Avrupalı ​​tüketicilere ve işletmelere fayda sağlayacak bir yenilik dalgası yaratmayı umuyoruz.” dedi. 

Bugüne dek İskandinav ülkeleri, Almanya, Avusturya ve İsviçre’de faaliyet gösteren girişim, aldığı yatırımla beraber çalışmalarını Avrupa genelinde yapmayı planlıyor.

Global Girişimcilik Haftası, bu yıl geleceğe kanat aç sloganıyla kutlanacak

Türkiye’de 2008 yılından beri her kasım ayında 180 ülkeyle eş zamanlı kutlanan Global Girişimcilik Haftası (GGH), bu sene 14-20 Kasım tarihleri arasında “geleceğe kanat aç” sloganıyla kutlanacak.

Sivil toplum kuruluşlarından (STK) ve üniversitelerden oluşan 29 kurumun desteğiyle, bu yıl da Global Entrepreneurship Network’ün (GEN) bir parçası olarak çalışmalarını yürüten GEN Türkiye ile Habitat Derneği’nin genel koordinasyonunda düzenlenecek GGH 2022 kapsamında Türkiye genelinde gerçekleşecek yüzlerce girişimcilik etkinliğine on binlerce kişinin katılması bekleniyor.

Bu yıl 15’incisi düzenlenecek 

GGH; Washington DC’de, Kauffman Vakfı desteğiyle, tüm dünyada girişimcilik ekosistemini geliştirmeye odaklanmış Global Entrepreneurship Network (GEN) şemsiyesi altında yürütülüyor. Başlangıçta ana amacı gençlerin girişimciliği bir kariyer seçeneği olarak değerlendirmelerini teşvik etmek olan GGH; bugün gelinen noktada STK’lardan üniversitelere, girişimcilerden yatırımcılara, özel sektörden medya ve devlet kurumlarına kadar ekosistemde faaliyet gösteren 300’den fazla paydaş kurumu bir araya getiren bir platform olarak konumlanıyor. Bu yıl 15’incisi kutlanacak hafta boyunca tüm GGH paydaşları Türkiye’nin dört bir yanında düzenledikleri yüzlerce girişimcilik etkinliğiyle bu alandaki farkındalığı artırıyor.

“Giderek artan sayılar ve alınan yatırımlar gelişimin göstergesi”

GGH 2022 özelinde değerlendirmede bulunan GEN Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Nevzat Aydın, şunları söyledi: “Ülkemizde girişimcilik ekosisteminin gün geçtikçe büyüdüğüne ve bir girişimcilik kültürünün yerleşmeye başladığına şahit oluyoruz. Bugün gelinen noktada Türkiye’de çok sayıda başarılı girişim olduğu gibi VC’lerin, kurumsal VC’lerin, melek yatırım ve kitle fonlama platformlarının sayısı da giderek artıyor. Yurt dışından alınan yatırımlar bu kültürün daha da geliştiğinin en önemli göstergesi olarak öne çıkıyor. GEN Türkiye olarak bizler de düzenlediğimiz çeşitli yarışma ve etkinliklerle girişimcilik ekosistemin gelişimine önemli katkı sağlıyoruz. Bunlardan biri olan Global Girişimcilik Haftası’na yoğun katılım beklerken, bu yıl girişimlere fikrinle, ekibinle, inovasyonunla, ‘geleceğe kanat aç’ diyoruz.”

“Hedefimiz ‘yılın ülkesi’ seçilmek”

GEN Türkiye Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Koton Yönetim Kurulu üyesi Gülden Yılmaz da “Türkiye’de ilk kez 2008 yılında 6 ilde düzenlenen etkinliklerle kutlanmaya başlayan Global Girişimcilik Haftası bugün gelinen noktada tüm illerde yoğun ilgiyle kutlanıyor. Bu yapıyı demokratik ve çoğulcu bir yaklaşımda tutmaya büyük bir özen gösteriyoruz. Global Girişimcilik Haftası’nın ülkemizde başarıya ulaşmasının altında da bu dayanışma yatıyor. Global Girişimcilik Haftası kampanyası ile Türkiye, 2011 yılında bu haftayı kutlayan tüm ülkeler arasından ‘yılın ülkesi’ seçildi. Bu yıl da ‘geleceğe kanat aç’ sloganıyla gerçekleştireceğimiz çalışmalarla tüm ülkeler arasından ‘yılın ülkesi’ seçilmeyi hedefliyoruz” açıklamasında bulundu.

“Hayalimiz Girişimciliğin Davos’una bir kez daha ev sahipliği yapmak”

GEN Türkiye Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Habitat Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Sezai Hazır şöyle konuştu: “Girişimciliğin Davos’u niteliğini taşıyan Global Girişimcilik Kongresi, her sene farklı bir ülkede düzenleniyor. Türkiye ekibi; Endeavor, Habitat, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) ortaklığında bu kongrenin ev sahipliği için verdiği teklifle birçok güçlü aday ülke arasından sıyrılarak 2018 yılında kongreyi İstanbul’da düzenlemeye hak kazandı. Bu kongreye 7500’ün üzerinde katılımcı, ulusalda 60 şirket ve 50 STK katılım gösterdi. Hayalimiz bu yıl Global Girişimcilik Haftası’nda ortaya koyacağımız başarılı performansla Global Girişimcilik Kongresi’ne ülke olarak paydaşlarımızla birlikte bir kez daha ev sahipliği yapmak.”

“Anadolu’da girişimciliğe ilgi çok yoğun”

GEN Türkiye İcra Kurulu Üyesi ve Coca Cola Company Türkiye Genel Müdürü Başak Karaca ise Global Girişimcilik Haftası’nda paydaş ve etkinlik sayısı artarken; GGH’ın Türkiye çapında daha geniş bir yapılanmaya ulaştığına vurgu yaparak, sözlerine şöyle devam etti: “Gelinen noktada Global Girişimcilik Haftası organik bir büyümeyle kendi kendini yürüten bir kampanya haline geldi. Öte yandan etkinliklerin kalitesinin de giderek arttığını ve özellikle Anadolu’da girişimciliğe karşı çok ciddi bir ilgi olduğunu görüyoruz. Bu noktada Global Girişimcilik Haftası’nı özellikle şehir şehir işleyerek yaymanın çok önemli olduğunu düşünüyoruz. Tüm illerdeki ekosistem oyuncuları ve paydaşlarımıza çağrıda bulunarak bu yıl hep birlikte ‘geleceğe kanat açalım’ diyoruz.” 

Twitter muadili Mastodon, aylık kullanıcı sayısını açıkladı

Elon Musk’ın Twitter‘ı satın almasıyla beraber birçok kişi, alternatif olarak geliştirilen Mastodon platformuna geçiş yapıyor. “Satılık olmayan sosyal ağ” mottosuyla kurulan platformun aylık kullanıcı sayısının 1 milyonun üzerinde olduğu açıklandı.

Mastodon, Twitter’ın satıl alınmasından hemen sonra kurulması ancak beklenen potansiyeli bu süreç sonrasında gerçekleştirdi. Almanya merkezli platform, 27 Ekim tarihinden günümüze dek 500 binin üzerinde abone kazanarak dikkatleri üzerine çekiyor. Twitter’da 238 milyon günlük aktif kullanıcının yer aldığını düşünürsek oldukça Mastodon oldukça küçük görünse de kullanıcı sayısı gün geçtikçe artıyor.

Twitter’ın satılması ve yapılan son değişiklikler, Mastodon’un genişlemesini hızlandırdı. Bazı kullanıcılar, Twitter’ın işlevselliğinin Musk’ın kontrolü altında nasıl değişebileceği konusunda endişelendikleri için Mastodon’a geçmek istediklerini belirtti. Diğer kullanıcılar ise Twitter’ın yeni ücretli doğrulama planına ve Musk’ın denetleme konusundaki ağır yaklaşımına karşı bir protesto olarak geçiş yaptıklarını açıklıyor. 

2016 yılında kurulan ve günümüzün yükselen sosyal medya platformu, yapı olarak Twitter ile benzer özellikler sergiliyor. Hashtag, beğeni, takip etme, paylaşım yapma ve bunun gibi temel özellikler, kullanıcıların Twitter’da gibi olmalarını sağlıyor.

Uygulamanın ayrılan yönü ise kullanıcılar, aslında kendi bireysel sunucularını oluşturuyor. Burada hesabı olan kişiler, kendi belirledikleri kurallara göre etkileşim ve insanlarla iletişim kurabiliyorlar. Alında kişinin kendi istediği seçeneklere göre oluşturduğu bir alan olarak görülüyor.

Mastodon’un popülaritesi gün gittikçe artarken ilerleyen günlerde Twitter ile yarışabilecek düzeye gelip gelemeyeceği maalesef henüz bilinmiyor. Elon Musk’ın aldığı radikal kararlara baktığımızda kullanıcı kaybı yaşayabileceği ve kullanıcıların Mastodon gibi alternatif olarak geliştirilen uygulamara geçiş yapabileceği tahmin ediliyor.

Unity ve ironSource, 4.4 milyar dolar ile birleştiğini açıkladı

Oyun geliştirme platformu Unity, uygulamadan para kazanma ve dağıtım için teknolojiler geliştirmeye odaklanan ironSource ile birleştiğini duyurdu. Birleşmenin maliyetinin 4.4 milyar dolar olduğu açıklandı.

Bu anlaşmanın asıl amacının platform aracılığıyla oyun geliştiren kişilerin bu oyunlardan para kazanmasını amaçlıyor. Oyun geliştiricileri, daha iyi bir oyun deneyimi sunabilmeleri için yaratma ve büyüme arasındaki boşlukları kapatan daha fazla araca erişebilecekler. Oyunlarından para kazanmayı seçerlerse, gelirlerini en üst düzeye çıkarmak için artık Unity’nin sınıfının en iyisi arabuluculuk platformu LevelPlay’i de kullanabiliyorlar.

Unity’nin geliştiricileri başarılı işletmeler haline getirirken, gerçek zamanlı oyunlar ve 3D deneyimleri geliştirip oyunun yaşam döngüsü boyunca desteklemesine olanak tanıyor. Şirketin araç ve hizmetlerinin derinliği ve genişliği sektörde benzersiz oluyor. Birleşme sonucunda şirketin kârlı olması ve pozitif serbest nakit akışı yaratması bekleniyor.

Unity CEO’su John Riccitiello, “ironSource’u Unity ailesine katmaktan ve daha fazla içerik oluşturucunun bulunduğu bir dünya için lider platform olma hedefimize bir adım daha yaklaşmaktan mutluluk duyuyoruz. Birlikte, geliştiricilerin, geliştirme döngüsünün neresinde olurlarsa olsunlar, hedeflerini başarılı bir şekilde gerçekleştirmeleri ve gerçekleştirmeleri için eksiksiz bir ekosistem sunuyoruz.” dedi.

ironSource CEO’su Tomer Bar-Zeev, “Sektörü değiştiren bu birleşmenin arkasındaki itici güç, tüm geliştirme yolculuğu boyunca geliştiriciler için daha fazla değer yaratmak oluyor. Ürün portföylerimizi daha derin bir şekilde bütünleştirmeye ve harika oyunlar yaratmak ile onları başarılı işlere dönüştürmek arasındaki geri bildirim döngüsünü güçlendirmeye başladığımız için önümüzde duran yol için çok heyecanlıyız. Bunu yaparak daha fazla içerik üreticisini her zamankinden daha başarılı olduğu bir dünya oluşturabileceğiz.” dedi.

Foxconn, elektrikli araç üreticisi Lordstown Motors’a 170 milyon dolar yatırım yaptı

Tayvan merkezli elektronik üreticisi Foxconn, elektrikli araç şirketi Lordstown Motors‘a 170 milyon dolar yatırım yaptı. Daha önce de elektrikli araç üreticisine yatırım yapan şirket, Lordstown Motors’un %18,3 hissesine sahip oldu. Bununla beraber Foxconn, elektrikli araç markasının yönetim kurulunda iki kişiyle söz sahibi olacak.

Özellikle akıllı telefonları markalar için üreterek hazır hale getirmesiyle tanınan Foxconn, geçtiğimiz günlerde de Suudi Kamu yatırım fonuyla beraber Ceer adında yeni bir elektrikli araç markası oluşturacağını açıkladı. Görünüşe bakılırsa şirketin yeni odak noktası elektrikli araçlar oluyor.

Yapılan anlaşmanın 100 milyon dolar’ı doğrudan hisse senedi yatırımı olacak ve Foxconn-Lordstown Motors tarafından geçen yıl açıklanan ortak girişim fonunun yerini alıyor. Yatırım, aralıklı olarak gerçekleşecek ve Amerika Birleşik Devletleri’ndeki Yabancı Yatırım Komitesi’nin incelemesine tabi olacak.

İlk hisse alımının bu ay içinde yapılması bekleniyor. Foxconn, hisse başına 1,76 dolar satın alma fiyatıyla yaklaşık 12.9 milyon hisse senedi satın alacak ve toplamda 22.7 milyon dolar harcayacak. Foxconn ayrıca hisse başına 100 dolar’dan 300.000 adet imtiyazlı hisse satın alacak ve toplamda 30 milyon dolar ödeyecek. Lordstown Motors belirli kilometre taşlarına ulaştığında, tercih edilen hisse senedinin kalan hisseleri Foxconn tarafından satın alınacak.

Amerika Birleşik Devletleri’ndeki Yabancı Yatırım Komitesi’nden onay aldıktan sonra Foxconn, hisse başına 1.76 dolar satın alma fiyatıyla 26,9 milyon ek hisse senedi satın alacak ve toplamda yaklaşık 47.3 milyon dolar harcayacak.

Lordstown Motors yönetim kurulu başkanı Daniel Ninivaggi, “Bir yıldan uzun bir süre önce Foxconn ile ilk ortaklığımızı duyurduğumuzdan beri hedefimiz her iki şirketin yeteneklerini güçlendiren geniş bir stratejik ortaklık geliştirmekti. Foxconn’un son yatırımı bu yönde atılan bir başka adım oldu.” dedi.

Yatırım sonrasında Foxconn ve Lordstown Motors, ortak bir elektrikli araç programının geliştirme ve tasarım sürecini oluşturmayı planlıyor.

PhotoRoom, Seri A turunda 19 milyon dolar yatırım aldı

Fotoğraflar için gelişmiş düzenleme özellikleri sunan PhotoRoom, düzenlenen Seri A turda 19 milyon dolar yatırım aldı. Balderton Capital liderliğinde düzenlenen tura Facebook, Hugging Face ve Disney+‘dan melek yatırımcılar ve mevcut yatırımcı Adjacent katıldı.

2019 yılında Matthieu Rouif ve Eliot Andres‘in kurduğu fotoğraf düzenleme uygulaması, dünya çapında çevrimiçi görüntülerini yükseltmek isteyen tüketiciler, girişimciler ve işletmelerin tercihi oluyor. Pikselleri nesnelere çevirmek için derin öğrenmeden yararlanan gelişmiş yapay zeka, kullanıcıların görüntüleri saniyeler içinde düzenlemesine olanak tanıyor. Kullanıcılar, arka planları kaldırabiliyor, değiştirebiliyor veya bulanıklaştırabiliyorlar. Yazılım, Magic Retouch aracıyla istenmeyen özellikleri silmek için kullanılabiliyor.

PhotoRoom, geniş bir arka plan şablonları kitaplığına sahiptir ve her platform kısıtlamasını göz önünde bulundurarak görüntüleri farklı biçimlerde dışa aktarmanıza yardımcı oluyor. Uygulama, iOS ve Android’de 40 milyon indirmeye ulaştığını açıkladı. Ayrıca PhotoRoom’un 7 milyon aktif kullanıcısı bulunuyor.

Şirketin kurucu ortağı ve CEO’su Matthieu Rouif, “Şimdiye kadar bir nesneyi tuttuk ve arka planı sildik. Ancak daha sonra kullanıcılar nesneyi bir şablonun önüne koymak için bir arka plan arıyorlar.” dedi.

PhotoRoom, nesneye dayalı bir pazarlama ürünü fotoğrafı oluşturmayı sağlıyor. Özellik, ilk olarak sınırlı kullanıcılara beta olarak sunulacak. Aşamalı olarak tüm kullanıcılara dağıtılması planlanıyor. 

Balderton Capital ortağı Bernard Liautaud yaptığı açıklamada, çevrimiçi fotoğrafçılığın önemi çok büyük ve PhotoRoom’un pazar lideri olma konusunda hem güce hem de hırsa sahip olduğunu söyledi.

28 dilde kullanıcılara sunulan uygulama, aldığı yatırımla mevcut yazılımını daha da geliştirmek, üretken yapay zeka özelliklerini iyileştirmek ve Avrupa genelinde yetenekli kişileri işe almaya devam etmek için kullanmayı planlıyor.

Karbon emisyonuyla mücadele eden Carbon Re, 4.7 milyon euro tohum yatırım aldı

Yapay zeka teknolojisini kullanarak her yıl karbon emisyonlarını gigatonlarca azaltmayı amaçlayan Carbon Re, 4.7 milyon euro tohum yatırım aldı. Planet A Ventures liderliğinde düzenlenen tur, Clean Growth Fund, UCL Technology Fund ve Cambridge Enterprise‘ın katılımıyla gerçekleşti.

2020’de Cambridge Üniversitesi ve UCL’den bir yan ürün olarak kurulan Carbon Re, yapay zeka tabanlı bir yaklaşım benimsiyor. Girişimin Delta Zero AI platformu, son derece kirletici çimento endüstrisinin tesis başına iddia edilen 50 kiloton yıllık CO2 emisyonunu azaltmasını sağlıyor. Yazılımın her sistemi, 11.000 arabanın kullanılmaması kadar CO2 tasarrufu elde ediyor. Bu sayede üretim maliyetini düşürerek yeni ekipman gerektirmeden emisyonları etkin bir şekilde azaltıyor. Bu sayede son derece kirletici sektörlerden kaynaklanan emisyonları azaltmayı heyecan verici bir gelişme haline getiriyor.

Carbon Re’nin yenilikçi yazılımı, sadece iki yıl içinde Avrupa, Asya ve Amerika’daki çimento fabrikalarında yakıt kullanımını ve CO2 emisyonlarını %10’a kadar azaltmak için pilot projelerde kullanılmaya başlandı.

Carbon Re CEO’su Sherif Elsayed-Ali“Akaryakıt fiyatlarının tırmandığı ve CO2 azaltma hedeflerine verilen önemin arttığı bir zamanda acilen harekete geçilmesi gerekiyor. Carbon Re, zamanımızın en büyük mücadelesi olan iklim değişikliğini en büyük fırsatlardan biri olan yapay zekadaki ilerlemelerle birleştiriyor. Çimento fabrikası denemelerimiz, Delta Zero’nun neredeyse canlı bir temelde çarpıcı CO2 tasarrufu sağlayabileceğini gösterdi.” dedi.

Carbon Re’nin bulut tabanlı Delta Zero platformu, her tesisin benzersiz üretim ortamını modeller ve daha önce erişilemeyen operasyonel verimlilikler elde etmek için gelişmiş makine öğrenimi ve yapay zeka tekniklerini kullanıyor. Delta Zero, tesis operatörlerinin üretim süreçlerini optimize etmelerini sağlamak için üretim verilerini sürekli olarak analiz ediyor.

Mümkün olan en düşük CO2 çıkışı ve yakıt kullanımı için optimum süreçler belirlenebiliyor. Bu da işletme maliyetlerini ve karbon emisyonlarını sermaye harcaması olmadan ulaşılamaz seviyelere düşürüyor.

Ayrıca Sherif, “Platformumuz, 2 milyon pound yakıt maliyeti tasarrufu ve tesis başına 50.000 ton CO2 tasarrufu sağlayan enerji yoğun endüstriler için benzersiz bir çözüm sunuyor. Bu son yatırım turu, her yıl karbon emisyonlarını gigatonlarca azaltma misyonumuzu hızlandırmamızı sağlayacak.” dedi.

Planet A’den Jan Christoph Gras,Çimento ve çelik gibi enerji yoğun malzemeler modern ekonomilerin bel kemiğidir ancak küresel CO2 emisyonlarının %20’sinden fazlasını oluştururlar. Carbon Re’nin son teknoloji yapay zeka çözümü, karbonsuz bir geleceğe giden yolda en zorlu zorluklardan bazılarının üstesinden gelme potansiyeline sahiptir. Carbon Re, çimentoda yakıt verimliliğinden başlayarak, birden fazla endüstride geniş bir gelişmiş çözüm portföyü geliştirme ve sera gazı emisyonlarını önemli ölçüde azaltma hırsına ve yeteneğine sahiptir.” dedi.

Yeni yatırım, ürünün global çimento pazarına yayılmasını ve çelik ve cam gibi diğer enerji sektörlerinde de kullanılmasını sağlayacak.

İş Bankası iştirakı MOKA, tahsilat platformu Mahsupp’u hayata geçirdi

Türkiye İş Bankası’nın ödeme sistemleri alanında faaliyet gösteren iştiraki MOKA Ödeme ve Elektronik Para Kuruluşu A.Ş., bayilik sistemiyle çalışan üye işyerlerinin, ödeme alma ve tahsilat süreçlerini kolayca yönetebilecekleri işlem paneli Mahsupp’u tanıttı.

Mahsupp, üye işyerlerinin alt satıcı, bayi ve müşterilerinden ödeme alma süreçlerini tek bir panelde konsolide ederek, tüm tahsilat sürecinin tek bir platform üzerinden yürütülebilmesini sağlıyor. Tahsilat, raporlama ve ödeme detaylarının kullanıcı dostu bir arayüz üzerinden sunulmasını sağlayan Mahsupp ile tahsilat süreçleri tüm alt satıcılar için dijitalleşirken, hem bayiler hem de ana satıcıların operasyonel yükü minimuma inmiş oluyor.

Hızlı, kolay ve entegre tahsilat platformu Mahsupp ile kullanıcılar; anında veya linkle ödeme alabilirken, bayi ve alt bayilerinin işlemlerini tek bir panelde kolayca takip edebiliyor. Ayrıca, ERP entegrasyonları sayesinde tahsilata ilişkin verilerini kendi sistemlerine kolayca aktarabiliyor.

MOKA Genel Müdürü Halim Memiş yaptığı açıklamada, kullanıcılarının finansal ihtiyaçlarını müşteri deneyimini ön planda tutarak karşılayacak yenilikçi finansal teknoloji çözümleri sunmayı hedeflediklerini vurgulayarak, “Bu stratejimiz doğrultusunda, yeni iş modelleriyle değer yaratmaya ve her zaman tüm temas noktalarında müşterilerimizin ihtiyaçlarını karşılamaya odaklanıyoruz” dedi. Memiş, “herkesin tahsilat platformu” olarak gördükleri Mahsupp’u da bu fikirden hareketle hayata geçirdiklerini ve bayilik sistemiyle çalışan üye işyerlerinin ödeme alma ve ödeme süreçlerini takip etme noktasında hayatlarını kolaylaştıran bir işlem paneli sunduklarını ifade etti.

Biyoteknoloji odaklı AI Proteins, 18.2 milyon dolar tohum yatırım aldı

Sentetik proteinleri sıfırdan (de novo) olarak tasarlayan biyoteknoloji girişimi AI Proteins, 18.2 milyon dolar tohum yatırım aldı. Yatırım turu, Cobro Ventures ve Lightchain Capital tarafından ortaklaşa yönetildi.

Girişim, tamamen yeni proteinler tasarlamak için farklı bir yaklaşımla protein terapötiklerini yeniden düzenliyor. Yapay zeka tabanlı tasarım ve yüksek verimli bir ilaç keşif platformu kullanan AI Proteins, belirli terapötik uygulamalar için optimize edilmiş de novo proteinler oluşturuyor. AI Proteins platformu, oral uygulama için optimize edilebilecek ucuz, dayanıklı, oldukça spesifik proteinlerin geliştirilmesine olanak tanıyor.

AI Proteins’in kurucusu Dr. Chris Bahl, “Akademisyenlikte geçen on yılın ardından, de novo protein tasarımı nihayet prime time için hazır. Bu teknoloji ile yeni nesil terapötikleri kliniğe daha hızlı getirebileceğiz. Yüksek düzeyde bir kontrolle, mevcut modaliteleri engelleyen ve nihayetinde ilaçları daha güvenli ve daha etkili hale getiren birçok sorunu çözebiliriz. Yüksek verimli platformumuz, klinik öncesi çalışmalara hazır molekülleri benzeri görülmemiş bir hızda, test edebileceğimizden daha hızlı üretebiliyor. Başkalarıyla ortak olmak, bu platformun tüm potansiyelini anlamamıza ve dünyaya mümkün olduğu kadar iyi şeyler sunmak için kullanmamıza yardımcı olacak.” dedi.

AI Proteins CEO’su ve Lightchain Capital Genel Müdürü Drew Dennison, “AI Proteins platformu, başarıyı sağlamak için tüm doğru bileşenlerle çevrili. Müthiş ve inanılmaz yetenekli bir ekip, şirkete derin bir bağlılığa sahip özel bir yatırımcı grubu ve olağanüstü bir kültüre sahip.” dedi.

Cobro Ventures Genel Müdürü Todd Kaloudis, “Alanında öncü olarak AI Proteins, birçok değerli uygulama için özel olarak hazırlanmış miniproteinleri hızla oluşturmak için hesaplama ve biyolojik teknolojilerdeki büyük ilerlemelerden yararlanmaya hazır. Görevlerini desteklemekten heyecan duyuyoruz.” dedi.

Girişim, hiper kararlı üç boyutlu bir yapı oluşturan peptitler olan mini proteinlerin terapötik potansiyelini ortaya çıkarmak için de novo protein tasarım platformunu kullanıyor. Miniproteinler, geleneksel antikor gelişiminin karşılaştığı birçok sorunu çözebilir, maliyetleri düşürmeye, terapötik gelişmeyi hızlandırmaya ve başarı oranlarını artırmaya yardımcı olabilir.

Yatırımla beraber AI Proteins, operasyonlarını ve iş erişimini genişletmeyi planlıyor.

İşitme teknolojileri üzerinde çalışmalar yapan Yes Hearing, 10 milyon dolar yatırım aldı

İşitme cihazı erişimini iyileştirmeyi amaçlayan Yes Hearing, düzenlenen Seri A turda 10 milyon dolar yatırım aldı. Blue Heron Capital liderliğinde düzenlenen tura Primetime Partners, Ensemble Innovation Ventures ve Maccabee Ventures & Gaingels katıldı.

2019 yılında Sam Shear ve Oliver Philips tarafından kurulan girişim, ABD genelindeki milyonlarca insanın işitme sorunlarına çözüm olmak için yeni teknolojiler geliştiriyor. Yes Hearing, 500’den fazla mobil odyolog ve işitme uzmanı ağıyla 50 eyalette faaliyet gösteren, evde işitme sağlığı alanında en büyük ulusal sağlayıcı olarak nitelendiriliyor. 2019’dan günümüze kadar şirketin hasta merkezli dağıtım modeli, işitme kaybı olan bireylerin benimsenmesini, kullanımını ve sürekli bakımını artırmak için odyolog liderliğindeki telesağlık ile evde uygulamalı profesyonel işitme bakımını birleştirdi. Şirket, tipik bir klinik ortamındaki maliyetinden %40’a kadar daha düşük bir fiyata reçeteli işitme cihazları sağlıyor.

Yes Hearing’in Kurucusu ve CEO’su Sam Shear, “İşitme bakımı, sağlıklı yaşlanmanın kritik bir bileşenidir. İşitme kaybıyla ilgili benzersiz zorluk, kendimizi izole etmeye, kötü yaşam tarzı seçimleri yapmaya ve ardından yaşam kalitesini olumsuz etkileyebilecek komorbidite risklerimizi artırmaya meyilli olmamızdır. Çevremizdeki dünyayla bağlantı kurma, iletişim kurma ve etkileşim kurma yeteneğimizi kaybederiz. Bu hem bir birey hem de onu sevenler için büyük sonuçlara yol açabilir. Ailem üzerindeki yıkıcı etkilere ilk elden tanık oldum.” dedi.

Blue Heron Capital’dan Gordon Crenshaw, “Yes Hearing, yıllık yaklaşık 20 milyar dolar değerindeki işitme kaybı pazarını yeni ve yıkıcı bir platformla çözüyor. Tüketiciler ve işitme kaybı olan hastalar, tanışmak istedikleri yerde buluşuyor: Evde! Şirketin geniş odyolog ağı Yes Hearing’e bu ülkede işitme kaybı yaşayan milyonlarca insanın ihtiyaçlarını karşılamak için benzersiz bir erişim sağlıyor.” dedi.

Yeni yatırımla beraber Yes Hearing, doğrudan tüketiciye yönelik operasyonlarının büyümesini ve tescilli evde bakım teknolojisi platformunun gelişimini hızlandırarak liderliğini daha da güçlendirmeyi planlıyor.