Ana Sayfa Blog Sayfa 248

Metaverse odaklı e-ticaret yapmak isteyen Emperia, 10 milyon dolar yatırım aldı

emperia

Moda ve sanat sektörü için VR teknolojisiyle deneyimleme imkanı sunan Emperia, düzenlenen Seri A turda 10 milyon dolar yatırım aldı. Base10 Partners öncülüğünde düzenlenen tura Daphi, Sony Innovation FundBackground CapitalStanford Capital Partners ve Concept Ventures ile birlikte melek yatırımcı Jay Radia katıldı.

2019 yılında Olga Dogadkina ve Simonas Holcmann tarafından kurulan girişim, birden fazla perakende sektöründeki markalar için sanal deneyimlerin yaratılmasına güçlendiren bir platform geliştirdi. 

Şirket, platformun e-ticaretin erişilebilirliğini ve erişimini fiziksel perakendenin etkisiyle birleştirdiğini ve işletmelere etkili sanal mağazalar oluşturmak ve işletmek için ihtiyaç duydukları teknolojik ve görsel temeli sağladığını söylüyor. Bu sanal alanlar, etkileşimi artıran ve satışları artıran yeni dijital temas noktaları oluşturarak çok kanallı perakende stratejisini geliştiriyor.

Platform, lansmanından bu yana, marka ortakları için dönüşüm oranlarını ortalama yüzde 73 oranında (geleneksel e-ticaret web sitelerine kıyasla) ve ortalama yüzde 750‘lik bir yatırım getirisi ile artırdığını iddia ediyor. 2022’nin ilk beş ayında, dünya çapında metaverse teknolojisine 120 milyar dolardan fazla para harcandı ve metaverse ile ilgilenen müşterilerin yüzde 79‘u oradayken satın alma işlemi yaptı.

Emperia’nın müşterileri arasında Dior, Bloomingdale’s, Burberry, Lacoste, Christie’s, Sunglass Hut, Getty Images ve diğerle önde gelen markalar yer alıyor.

Emperia CEO’su Olga Dogadkina, “Moda alanında çalışırken geleceğin e-ticaret olduğunu anladım. 2D web siteleri, yalnızca çevrimiçi satın almayı sağlayan bir araçtı ve markaların peşinde olduğu müşteri yolculuğu ve hikaye anlatımından yoksundu. Çözüm, sanal deneyimleri markaların uzun vadeli e-ticaret stratejisinin geleceğine dönüştürmek amacıyla bu boşluğu doldurmaktı.” dedi.

Base10 Partners’tan Luci Fonseca, “Emperia, tüketicilerin perakendeciler ve markalarla nasıl etkileşim kurduğu konusunda küresel bir devrimin eşiğinde. Emperia, sanal mağaza oluşturma ve bakımının geliştirilmesine öncülük ediyor ve e-ticaretin geleceğini gerçekten inşa eden bir ekiple ortaklık yapmaktan heyecan duyuyoruz.” dedi.

Girişim, aldığı yatırımı iş gücünü genişletmek, veri paketinin yeteneklerini güçlendirmek ve dünya çapındaki pazar varlığını hızlandırmak için kullanmayı planlıyor.

Togg, 2023 adet üretilecek 100. Yıl Özel Seri araçlar için ön sipariş hakkını NFT ile sunacak

“Bir otomobilden fazlası için” yola çıkan Togg, dijital platformu Trumore’un ilk temas noktası olan mobil uygulamasını App Store, Google Play ve App Gallery üzerinden kullanıma sundu. Togg’un Trumore uygulaması aynı zamanda Cumhuriyetimizin 100. yılına özel olarak üretilecek ve açık artırma ile satışa sunulacak NFT koleksiyonu ile 2023 adet koleksiyon değeri olan akıllı cihazın ön siparişine katılma ve sıralamasını belirleme hakkı sunacak.

Dünyaca ünlü Siber-Fiziksel Mimar ve Yeni Medya Sanatçısı Güvenç Özel ile Yeni Medya Sanatçısı Mehmet Ünal tarafından tasarlanan sanat eserlerinden oluşacak ve nadirlik türlerine göre “normal”, “nadir”, “çok nadir” ve “en nadir” olarak belirlenmiş olan NFT’ler, bu 2023 adet akıllı cihazın ekranlarına entegre edilmiş olarak teslim edilecek.

100. Yıl Özel Seri NFT’lerden birine sahip olanlar, satın aldıkları NFT’yle aynı sıra numarasını taşıyan 2023 adet Togg akıllı cihazından da sipariş edebilme hakkına sahip olacak. NFT sahipleri, bu hakları sayesinde ön sipariş tarihi geldiğinde Togg akıllı cihazını sipariş edebilecek ve koleksiyon değeri olan 2023 adet Togg akıllı cihazdan birine sahip olabilecekler. Ön sipariş yapılan Togg akıllı cihazın NFT sahibi tarafından teslim alınması üzerine, söz konusu NFT, Togg akıllı cihazın platformunda saklanmaya devam edecek.

2023 adet ile sınırlı “100. Yıl Özel Seri” akıllı cihaza ulaşma hakkı verecek

Trumore uygulamasını indirip Tru.ID oluşturan olan kullanıcılar, dijital varlık cüzdanlarına aktardıkları AVAX dijital varlıklar ile yine aynı alanda yer alacak olan “NFT Alım Platformu” üzerinden sadece bir NFT için teklif verebilecek ve 1’den 2023’e kadarki numaraları temsil eden NFT’ye açık artırmayı kazanma yoluyla sahip olanlar bu numaranın işlendiği akıllı cihaz için de ön sipariş verme hakkını satın almış olacaklar.

Örneğin açık artırma ya da doğrudan satın alma yoluyla 1923 numaralı NFT’yi satın alan bir kullanıcı bu numaranın; ön dekoratif panel üstüne, akıllı cihaz anahtarına ve bagaj kapağı üzerine işlenmiş özel seri akıllı cihaz için ön sipariş verip öncelikli teslim edilecek bu seriden ilgili numaralı akıllı cihazın sahibi olabilecek.

Bu akıllı cihazların koltukları da seri üretimden farklı olarak “100. Yıl Özel Seri Amblemi” işlenmiş şekilde üretilecek. “100. Yıl Özel Seri” Togg akıllı cihazlar sadece Anadolu ve Gemlik renk seçenekleri ile NFT sahiplerine sunulacak.

Nasıl NFT sahibi olunacak?

Çok yakında Trumore platformu üzerinden satılacak, AVAX’la satın alınabilecek NFT’ler için ‘NFT Alım Platformu’ içindeki NFT listeleme ekranına girilerek alım yapılabilecek. Açık artırma süresince ilgilenilen NFT’ye en yüksek teklifin verilmesi durumunda, ön sipariş hakkı teklifi verene ait olacak. Kullanıcılar uygulamadaki ‘satın al’ butonuna dokunarak, ilgilendikleri NFT’ye açık artırma süresinin bitmesini beklemeden de sahip olabilecekler. Bir Tru.ID kullanıcısı sadece bir adet 100. Yıl Özel Seri NFT eserine sahip olabilecek.

Apartman ve site yönetim yazılımı Apsiyon, 2022 istatistiklerini açıkladı

Küresel enflasyon ve yükselen maliyetler konut sektöründe yalnızca konut fiyatlarını ve kiraları değil, aidatları da etkiledi. Apartman, site, rezidans gibi yaşam alanlarının yöneticilerine dijital asistanlık yapan, sektörün en çoktercih edilen yönetim yazılımı Apsiyon tarafından yayımlanan veriler; ısıtma, soğutma ve demirbaş gibi kalemlerin dahil edildiği durumda apartman ve site aidatlarının 2022’de bir önceki yıla kıyasla %83 oranında arttığını gösterdi.

Apsiyon’un bir yıllık verilerden oluşturduğu rapor, konut piyasasının yönetim boyutuna ışık tuttu. 

2022’nin aidat şampiyonları: Muğla, İstanbul ve Ankara 

20 binden fazla apartman ve site, 1.4 milyonun üzerinde konut ve 3 milyon kişi tarafından kullanılan Apsiyon’a göre; daire başı aidat ortalaması en yüksek il, 1.567,98 TL ile Muğla oldu. Muğla’yı; 1.474,78 TL ile İstanbul, 1.094,05 TL ile Ankara, 1.083,30 TL ile İzmir ve 773,59 TL ile Bursa izledi. Daire başına en düşük aidat ortalamasına sahip il ise 66,75 TL ile Nevşehir oldu. Nevşehir’i ise 105,83 TL ile Çorum, 117,13 TL ile Bolu, 144,58 TL ile Tunceli ve 174,80 TL ile Hatay takip etti. 

Site yönetimlerinin en çok harcama yaptığı gider kalemlerinin; doğal gaz, su, elektrik, güvenlik görevlisi ve temizlik personeli olduğunu belirten Apsiyon CEO’su Kudret Türk, “2022 yılında site yönetimleri, Apsiyon üzerinden yaklaşık 125 milyon işlem yaptı. Site sakinlerinin açtığı 228 bini aşkın iş talebinin %96’sı ise çözüme kavuşturuldu. Platformumuzdan 26 milyon e-posta ve 28 milyon SMS gönderildi. Böylelikle site yönetimlerine 190 bin saat zaman kazandırıldı ve ciddi bir işgücü tasarrufu sağlandı.” dedi.

İstanbul Beşiktaş’ta aidat ortalaması 5 bin liraya yaklaştı 

Raporda, İstanbul’daki ilçelere ilişkin verilere de yer verildi. İstanbul’da daire başına aidat ortalaması en yüksek ilçe 4.734,62 TL ile Beşiktaş olurken, ilk beş ilçeyi Beşiktaş’la birlikte Sarıyer, Zeytinburnu, Ataşehir ve Şişli oluşturdu. Beşiktaş, Sancaktepe, Üsküdar, Pendik ve Ümraniye, aidat borcunu en düzenli ödeyen 5 ilçe olarak sıralandı. Ziyaretçi kayıtlarına göre kullanıcıların evlerinde 23 milyon misafir ağırladığı tespit edilirken, İstanbul’da en fazla taşınma, Esenyurt, Maltepe, Pendik, Küçükçekmece ve Tuzla’da görüldü.  

Site yönetimi süreçlerinde şeffaflık ve işlevsellik sunuyoruz” 

Yöneticilerin yönetim süreçlerini rahatlatan, sakinler içinse şeffaf ve kolay takip edilebilir bir çözüm olduklarını vurgulayan Apsiyon CEO’su Kudret Türk, değerlendirmelerine şu ifadelerle devam etti: “Apsiyon olarak Türkiye’nin dört bir yanında ve yurt dışındaki apartman, site, rezidans, AVM, kooperatif gibi yaşam alanlarına hizmet sunuyoruz. Yola çıktığımız ilk günden bu yana sektörümüz adına önemli yatırımlar gerçekleştiriyoruz. Yöneticilerin ve sakinlerin yönetim süreçlerini verimli, güvenli ve şeffaf takip edebilmeleri için destek veriyoruz. Teknoloji hızına ayak uydurmaya çalışıyoruz. Tüm kullanıcılarımızın ihtiyaçlarını öngörüyor ve bu doğrultuda geliştirmelerimizi yapıyoruz. Ar-Ge yatırımlarımızı, inovasyon ruhuyla ve büyük bir tutkuyla hayata geçiriyoruz. Aidat takibinden online banka entegrasyonlarına, kart ile online tahsilattan talep ve şikayet yönetimine kadar birçok konuda hizmet veriyoruz. Site ve apartman yöneticilerinin, yönetim firmalarının ve konut sakinlerinin problem ve ihtiyaçlarına yanıt verebilen yenilikçi çözümler sunuyoruz. Mobil uygulamalarımızla bu deneyimi her an erişilebilir kılıyoruz.” 

Tesla, 2022 yılının 4. çeyreğinde 24.3 milyar dolar kazandı

Elektrikli araç üreticisi Tesla, 2022 yılına ait 4. çeyrek raporlarını açıkladı. Şirket, geçtiğimiz senenin son çeyreğinde beklentilerin üstüne çıkarak 24.3 milyar dolar gelir elde etti.

Şirket, 4. çeyreği 2021 yılının aynı çeyreğine göre %37 artış ve bir önceki çeyreğe göre %13 artışla kapatıyor. Analistlerin yaptığı araştırmalara göre şirketin 24.2 milyar dolar gelir elde etmesi bekleniyordu. Bu gelir artışı konusunda en önemli etkenlerden biri de markanın uyguladığı kampanyalar ve çok sayıda indirim yapılması oluyor. Brüt karla beraber sürümden kazanılıyor. Tesla genel olarak çeyreği %16 faaliyet karı ile kapattı.

Tesla, kısa vadeli otomotiv marjlarının fiyatlardaki düşüşten ve genel enflasyon ortamdan etkileneceğini kabul ederek daha çok işletme marjına odaklandığını belirtti. Özel sermaye şirketi Patriarch Organization’ın CEO’su Eric Schiffer, 2023’ün ilk çeyreğinde marjların daha kötü görünebileceğini belirtti.

Tesla’nın finans müdürü Zachary Kirkhorn, “İşin diğer alanları ve özellikle de araç işinden daha hızlı büyüyen enerji işi daha önemli hale geldikçe, burada ağırlıklı olarak kaldıracı çalıştırmaya ve genel giderlerimizin verimliliğini artırmaya odaklanıyoruz.” dedi.

Şirket, ortalama satış fiyatlarının “uzun yıllardır genellikle düşüş eğiliminde olduğunu” ve Tesla’nın yılda birkaç milyon araba satan bir şirket haline gelebilmek için “satın alınabilirliğe” öncelik vermeyi hedeflediğini kabul etti.

Elon Musk, Tesla’nın bu yıl Berlin ve Austin’deki yeni tesislerinde üretim artışında kendini gösterecek fabrika verimlilikleri, tedarik zincirinin daha iyi kontrolü ve hatta tasarım değişiklikleri gibi maliyet kontrol önlemleri üzerinde çalıştıklarını açıkladı. Ayrıca şirket, uzun süredir merakla beklenen Cybertruck’ın Teksas’taki üretim ekipmanının kurulumuna başladığını ve tüm test araçlarını inşa ettiklerini ve önümüzdeki ay daha fazla bilginin geleceğini söyledi.

Tesla, 1 Mart’taki yatırımcı gününde yönetim kurulu genelinde yaklaşan planları hakkında daha fazla ayrıntı paylaşacak.

Kahve endüstrisini dijitale entegre etmek isteyen BibeCoffe, 2.1 milyon euro yatırım aldı

BibeCoffee

Kahve endüstrisi için tak ve çalıştır çözümü geliştiren BibeCoffe, 2.1 milyon euro yatırım aldı. Eleven Ventures tarafından yönetilen tura mevcut yatırımcılar Venture Friends, Uni.Fund ve stratejik Silikon Vadisi merkezli melek yatırımcılar katıldı.

Son yapılan araştırmalara göre kahve endüstrisinin tahmini değeri 225 milyar dolar seviyelerinde oluyor. Gün geçtikçe daha da büyüyen pazarda kahve rekabeti hala yükselen sektörler arasında yer alıyor. Kahve markaları ve üreticileri, kahvenin kalitesini artırmak için araştırma ve geliştirmeye önemli kaynaklar yatırırken üretim aşamaları ve yeni tatlar keşfetmesinin yanı sıra lezzetli içeceğin müşterilere sunma aşaması hakkında herhangi bir araştırma yapılmıyor. Dijital bir yaklaşım benimseyen BibeCoffee bunu değiştirmek istiyor.

2018 yılında Atina’da kurulan girişim, kahve makineleri için eş zamanlı IoT izleme çözümü geliştirdi. Kahve dükkanı sahipleri, kahve zincirleri ve kahve makinesi üreticileri için tasarlanan ürün, kahve kalitesini artırmak, israfı azaltmak, gelirleri en üst düzeye çıkarmak, dolandırıcılığı tespit etmek, kahve makinesi arızalarını tahmin etmek için profesyonel kahve makinelerini akıllı bağlantılı terminallere dönüştürüyor. Bununla beraber özelleştirilerek bakımı kolaylaştırıp iş modellerini dönüştürmeye de yardımcı oluyor. 

Girişim, lansmanından bu yana, kahve makineleri ile iki yönlü iletişim sunarken, müşterilerinin zenginleştirilmiş veriler elde etmesine olanak tanıyan yeni geliştirilmiş nesil IoT cihazını piyasaya sürdü. Kahve makinesi işindeki en büyük isimlerden bazıları tarafından güvenilen ve onaylanan girişim, 20’den fazla ülkeden müşteriye sahip olduğunu belirtiyor.

BibeCoffee kurucu ortağı ve CEO’su Vasilis Apostolopoulos, “BibeCoffee’nin önümüzdeki yıllarda büyümesi umut verici ve şimdiden yüksek müşteri talepleri alıyoruz. Planlanan kahve makinesi kurulumlarımız 2023 yılı sonuna kadar onbinlere, önümüzdeki yıllarda ise milyonlarca kurulu makineye ulaşacak. Eleven’dan gelen yatırımın yanı sıra VentureFriends ve Uni.fund’un devam eden desteği, stratejik Silikon Vadisi merkezli melek yatırımcılarla birlikte, mevcut pazarlardaki ayak izimizi daha da artırmaya ve küresel varlığımızı genişletmeye katkıda bulunuyor.” dedi. 

Alınan yatırım, yapay zeka tabanlı karar verme yeteneğini geliştirmeye, kahve makinesi üreticileri için beyaz etiket çözümleri geliştirmeye kullanılacak. Ayrıca ekibin ABD ve Asya pazarlarına yönelik daha fazla Ar-Ge çalışması yapmasını sağlayacak.

Plastik kirliliğini azaltmaya odaklanan Wayout, 6 milyon euro yatırım aldı

Wayout

Tek kullanımlık plastik şişelerin çevreye verdiği zararı azaltmayı amaçlayan Wayout, Seri A turda 6 milyon euro yatırım aldı. Climentum Capital liderliğinde düzenlenen tura Re:Food, Raven Capital ve mevcut yatırımcılar katıldı.

Dünyada insan nüfusundan 66 kat daha fazla plastik şişe bulunuyor. Bu şok edici istatistik, dünyanın kirlenme konusunda nasıl sorunlar yaşadığını ortaya koyuyor. Genellikle tek kullanımlık olan plastik şişeler, arkalarında birçok sorun bırakıyor. Stockholm merkezli Wayout, bu sorunu çözmeyi misyon ediniyor.

2018 yılında kurulan girişim, yerel kirli suları güvenle içilebilir suya dönüştüren konteyner boyutunda su arıtma tesisleri üretiyor. Çözüm, esas olarak su üretimini yerelleştiriyor. Geliştirilen su dağıtımı ve tüketimi için plastik şişelere güvenme ihtiyacını ortadan kaldırdı.

Her insan yılda ortalama 100 litreden fazla şişelenmiş su tüketiyor. Bu şişelerden çok miktarda plastik okyanuslarımıza girmekle kalmıyor aynı zamanda haftalık olarak 40.000’den fazla kamyonun su dağıtmasını da içeriyor.

Wayout’un Alfa Laval, Siemens ve Ericsson gibi ortaklarla birlikte patentli ve geliştirilmiş konteynerleştirilmiş çözümünün kurulumu ve çalıştırılması kolay oluyor. Her konteynerleştirilmiş çözüm, 30 yıl bekleme kullanım ömrü sunuyor. Tek bir Wayout sistemi, 3.000 kişiye sıfır yan ürünle temiz ve güvenli günlük içme ve yemek pişirme suyu sağlayabiliyor. Ayrıca yaklaşık olarak 6.5 milyon plastik şişe kullanımının ortadan kaldırılmasına ve yılda 500 tonun üzerinde CO₂ salınımının önlenmesine yardımcı oluyor.

Konteyner ve parçaları, uç ve bulut tabanlı yapıların bir kombinasyonu aracılığıyla, temel bilgileri ve tüketim verilerini kullanıcıya ve operatöre ileterek, kullanıcıların su içme alışkanlıklarını ve tüketilen suyun saflığını izlemelerine olanak tanıyor.

Wayout CEO’su Ulf Stenerhag, “Wayout’un yerel olarak su üretmeye yönelik iş konsepti, birçok sürdürülebilirlik sorunuyla aynı anda başa çıkmak anlamına geliyor. Bizi ayıran şey, suyu temizlemekten tüketicilere su sağlamaya kadar uzanan bir çözüme sahip olmamızdır. Ünitemiz tuzlu sudan endüstriyel atık suya kadar her şeyi temizleyebiliyor. Saf H₂O’ya kadar saflaştırıyoruz ve ardından sağlıklı içme suyu haline getirmek için mineraller ekliyoruz. Su temini konusunda 360 derecelik bir yaklaşımımız var. Bu bizim başarı faktörlerimizden biridir.” dedi.

Girişim, aldığı yatırımı güvenli içme suyu dağıtım sistemini büyütmek için kullanacak.

Global tedarik zinciri için finansal çözümler geliştiren Twinco Capital, 11 milyon euro yatırım aldı

Twinco Capital

Moda ve perakende sektörüne eksiksiz bir tedarik zinciri çözümü sağlamayı amaçlayan Twinco Capital, 11 milyon euro yatırım aldı. Tur, Quona Capital tarafından yönetildi ve Working Capital‘in yanı sıra mevcut yatırımcılar Mundi Ventures ve Finch Capital ve Zubi Capital‘in katılımıyla gerçekleşti.

Sandra Nolasco ve Carmen Marín tarafından kurulan girişim, dünya çapında hem küçük hem de büyük tedarikçileri finanse etmek için performans riskini değerlendirmek için teknolojiyi verilere erişimle birleştiriyor. 2019’da piyasaya sürülen Twinco, çoğunlukla perakende ve giyim sektörlerinde olmak üzere büyük şirketlerle çalışıyor.

Girişim, dünya çapındaki tedarikçilerine siparişi geldiğinde sipariş değerinin %60’ına kadar ön ödeme ve kalanını teslimatta ödeyecek bir bütçe sağlıyor. Süreç, tedarikçilere 48 saat içinde siparişleri için bütçe sağlayan, tamamen şeffaf ve sorunsuz bir deneyim olacak şekilde tasarlanıyor.

Yatırım programlarının temelini oluşturan Twinco, bu tedarik zincirlerinde yer alan binlerce üreticinin ticari, finansal ve ESG performansı hakkında sürekli olarak veri topluyor. Sonuç olarak Twinco, KOBİ’lerin ürünleri rekabetçi ve sorumlu bir şekilde üretmesini sağlayabilen benzersiz iş zekası sunuyor.

Twinco CEO’su Sandra Nolasco, “Global ölçekte rekabetçi ve sosyal açıdan sorumlu tedarik zincirlerine sahip olacaksak, tedarikçilerin satın alma siparişinden başlayarak üretimin en başından itibaren uygun fiyatlı yatırıma erişmesi gerekiyor. Geçtiğimiz yıllarda yaşananlar gibi olağanüstü olaylar, tarihsel olarak global üretim ağlarının karmaşıklığına uyum sağlayamayan tedarik zincirlerinin kırılganlığını ortaya çıkardı. Twinco’da, küresel tedarik zincirlerini proaktif olarak dönüştürmek, KOBİ’lerin katılımını teşvik etmek, verimliliği artırmak ve sorumlu kaynak kullanımı uygulamalarını sağlamak için finansın bir araç olarak nasıl kullanılacağına dair radikal bir değişiklik öneriyoruz.” dedi.

Twinco, 2019 lansmanından bu yana Bangladeş, Çin, Pakistan, Güney Kore, Türkiye, Tayland, Vietnam, Endonezya ve İspanya dahil olmak üzere 12 farklı ülkede bulunan 100’den fazla tedarikçiyi bünyesine kattı. Twinco ile dünyanın her yerindeki KOBİ’ler, en çok ihtiyaç duydukları anda, yani bir sipariş aldıklarında ve üretime başlamaları gerektiğinde uygun fiyatlı likiditeye erişebiliyor.

Yatırım sonrasında girişim, daha rekabetçi ve sosyal açıdan sorumlu tedarik zincirlerinin oluşturulmasını hızlandırmayı ve küçük işletmelerin gelişimine yardımcı olmayı planlıyor.

VR tabanlı iş eğitim aracı geliştiren Gemba, 16.5 milyon euro yatırım aldı

gemba

Eğitim teknolojileri ve metaverse’ü bir araya getiren Gemba, düzenlenen Seri A turda 16.5 milyon euro yatırım aldı. Tur, Parkway Venture Capital tarafından yönetildi ve girişimin değeri  60 milyon dolar oldu.

Londra merkezli girişim, ortak çalışmaya dayalı sanal gerçeklik tabanlı eğitim deneyimleri sunuyor. Gemba, yazılımı, içeriği ve hizmeti bir araya getiren tescilli sanal gerçeklik (VR) platformuyla, öğrenme programları, simüle edilmiş fabrika yürüyüşleri ve canlı eğitim etkinlikleri aracılığıyla birden fazla tesis genelinde dağıtılmış iş gücünü eğitmek isteyen global işletmelere yardımcı oluyor. 

Programlara ve kurslara, herhangi bir yerden herhangi bir zamanda bir VR gözlüğü aracılığıyla kolayca erişilebiliyor. Bu imkan sayesinde özellikle küresel olarak dağıtılmış ekipler için öğrenme süreci geliştiriliyor.

Gemba şu anda aralarında Philips, Pfizer, Nike ve Dell’in de bulunduğu 675’ten fazla şirketten 4.000’den fazla yönetici tarafından kullanılıyor. Toyota, Tesla, Google, BMW ve Amazon gibi küresel devlerle yaptığı iş birlikleri sayesinde, rakip olmayan şirketlerin üst düzey yöneticileri, bir projenin parçası olarak en iyi uygulamaları iş başında görmek için son teknolojiye sahip fabrikaları ve tesisleri ziyaret ettiler.

Gemba CEO’su Nathan Robinson, “Dijital çağda Gemba, dönüşümcü liderlerin karşılaştığı en büyük soruna yönelik etkili bir çözüm oluyor. Geniş ölçekte, ilgi çekici ve uygun maliyetli bir şekilde güçlü ve etkili eğitimin sunulmasına yardımcı oluyor.” dedi.

Parkway Venture Capital kurucu ortağı Jesse Coors-Blankenship, “Yapay zeka, sanal gerçeklik ve simülasyonun kesiştiği bu noktada, geleceğin öncü teknolojilerinden oluşan büyüyen portföyümüze Gemba’yı davet etmekten heyecan duyuyoruz.” dedi.

Bu yeni yatırımla beraber girişim, insanların ve şirketlerin abonelik temelinde Gemba’ya erişmesini sağlayarak platformun gelişimini ilerletmeyi planlıyor.

Amazon, RxPass servisiyle beraber reçeteli ilaçları evlere getiriyor

Amazon, ABD’de yer alan Prime aboneleri için RxPass adındaki servisiyle beraber reçeteli ilaçları evlere kadar gönderiyor. Abonelerin bu hizmetten yararlanması için ayda yalnızca 5 dolar vermesi gerekiyor.

Amazon, başlangıçta hizmetin 80 yaygın hastalık için olan ilaçları kapsayacağını söyledi. Hipertansiyon, antidepresan, anksiyete ve reflü gibi hastalıkların ilaçları servis aracılığıyla hastaların evlerine kadar gönderilecek.

Amazon Pharmacy Baş Tıbbi Sorumlusu Dr. Vin Gupta, ABD’de 150 milyondan fazla insanın halihazırda RxPass teklifindeki ilaçlardan bir veya daha fazlasını aldığını söyledi. Amazon’un bu hizmetiyle beraber sadece RxPass için ücret aldığı ilaçların ödemesinin ayrı olduğu da özellikle belirtiliyor. Geliştirilen sistem, günlük ev ihtiyacında kullandığımız uygulamaların ilaçlar için olan bir versiyonuna evriliyor.

Amazon platformundaki diğer birçok hizmette olduğu gibi, bu durumda da pazardaki ve özellikle sağlık hizmetlerindeki bir eksiklik üzerine giderek sunduğu işlevsel özelliği fiyatlandırmaya karşı dikkatli bir şekilde dengeliyor. Prime hizmetinin kolaylıkları ve maliyet avantajları bu boşluğu doldurmak için devreye giriyor.

Amazon Pharmacy başkan yardımcısı John Love, “Prime üyeler, reçeteli ilaçlar için şimdiden hızlı, ücretsiz teslimat alıyor. RxPass, Amazon Pharmacy ile tasarruf etmenin bir başka yolu oluyor. Uygun ilaçlar için ayda 10 dolardan fazla ödeyen herhangi bir müşteri, reçete maliyetlerinin %50 veya daha fazla düştüğünü görecek. Ayrıca eczaneye gitmek için işlerini aksatmayacak ve zamandan tasarruf edecek.” dedi.

Amazon, uzun yıllardır sağlık hizmetlerinde daha fazla çalışma yapmak için fırsatlar kolluyor. Yeni şirketler satın alıyor ve buna yardımcı olacak yeni hizmetler ve ürünler piyasaya sürüyor.

Drone odaklı teknolojiler geliştiren Terra Drone, 14 milyon dolar yatırım aldı

Terra Drone

Drone yazılımı, donanımı ve mürettebatsız uçak trafik yönetim yazılımı üreten Terra Drone, düzenlenen Seri C turda 14 milyon dolar yatırım aldı.Yatırımı Aramco‘nun yatırım kolu Wa’ed Ventures yaptı. Alınan toplam yatırım 97 milyon dolar oldu.

2016 yılında kurulan girişim, “dünyayı gökten evrimleştirme” misyonuyla drone ve Urban Air Mobility (UAM) teknolojisi geliştiriyor. Drone ölçüm ve inceleme çözümleri, Japonya’da ve yurtdışında petrol ve gaz, kimya ve inşaat endüstrileri tarafından kullanılıyor. Grişim, global drone pazar araştırma kuruluşu olan Drone Industry Insights tarafından “2022 sıralamasında en iyi ticari drone hizmet sağlayıcıları” sıralamasında dünyada 2. sırada yer aldı.

Girişim, 2016’da kurulduğundan bu yana dünya çapında 10’dan fazla ülkeye hizmet verdi ve 1000’den fazla projede drone donanımı ve bulut tabanlı yazılım sağlayarak “drone ve hava mobilitesine dayalı bir toplum” yaratmak amacıyla hizmet verdi. Terra, drone ve UAM çözümlerini şu anda 10 ülkeye sunuyor. Danimarka, kan ve ilaç taşımak için Terra Drone’un mürettebatsız hava trafiği yönetimini (UTM) Danimarka sağlık drone’larında ve Health Drone Project’te kullanıyor.

Terra Drone kurucusu ve CEO’su Toru Tokushige, “Terra Drone, dünyayı gökten evrimleştirme misyonuyla drone çağının başlangıcı olan 2016’dan beri faaliyet gösteriyor. Altı yıl sonra, artık drone’ların ve hava araçlarının artık bir yenilik olmayacağı bir geleceğe yaklaşıyoruz. Bu noktaya kadar hem yurt içinde hem de yurt dışında sağlam bir sicil oluşturduk ve dünyanın en iyi drone hizmet sağlayıcısı olarak tanınmak için büyüdük. Suudi Aramco’nun VC kolu Wa’ed Ventures aracılığıyla Terra Drone’a yaptığı yatırım, başarılarımızın küresel olarak tanınmasının bir başka örneği oluyor.” dedi. 

Yatırımla beraber girişim, tamamen Terra Drone’a ait olan Terra Drone Arabia adlı yeni bir yan kuruluş kurmayı ve bölgede drone denetimlerini daha da teşvik etmeyi planlıyor. Buna ek olarak şirket, Suudi Arabistan’daki yeni ofisi aracılığıyla Orta Doğu ve Kuzey Afrika’da (MENA) daha fazla uluslararası çalışma yapmayı planlıyor.