Ana Sayfa Blog Sayfa 244

İkinci el ürün platformu Dolap, 2022 yılında yaklaşık 25 milyon ürünü yeni sahipleriyle buluşturdu

Türkiye’nin en büyük ikinci el ürün platformu Dolap, 2022 yılı sonuçlarını açıkladı. Dolap’ta kullanıcılar 2022 yılında yaklaşık 25 milyon ürün satışı gerçekleştirdi. 2022 yılında 1.3 milyon bireysel kullanıcı ilk kez Dolap üzerinden satış yaptı. Dolap’ın toplam satıcı sayısı 3.5 milyona ulaşırken, 2 milyon kişi ise hem alıcı hem satıcı olarak platformda yer aldı.

Kullanıcılarının büyük çoğunluğu kadınlardan oluşan Dolap, kadınlara ve ailelerine ekonomik ve sosyal faydanın yanı sıra yeniden kullanım ile döngüsel ekonomiye de katkı sağlıyor.

En fazla satış yapılan kategori ‘Kadın Giyim ve Aksesuar’ oldu

Dolap’ta, Kadın Giyim ve Aksesuar, Bebek ve Çocuk, Ev ve Yaşam, Erkek Giyim ve Aksesuar, Elektronik olmak üzere beş farklı kategori bulunurken, bu kategoriler arasında 2022 yılının lider kategorisi “Kadın Giyim ve Aksesuar” oldu. Alıcı ve satıcı arasında etkileşim sağlayan pek çok özelliği Dolap, hem avantajlı fiyatlara ulaşmayı hem eğlenceli bir alışveriş deneyimi sunması ile öne çıkıyor. En yaygın olarak tercih edilen “ürün beğenme” özelliği ise etkileşimin ana unsurlarından biri olarak yer alıyor.

Eylül kampanyalarıyla birlikte Dolap üzerinden 500 bin ürün yeni sahipleriyle buluştu 

Toplamda 10 adet kampanya düzenleyen Dolap’ta en önemli kampanya dönemi Eylül olarak ön plana çıktı. Eylülde Kazandıran Alışveriş Günleri kampanyası ile 500 binden fazla ürün satıldı.

2022 yılında 7 girişime 13 milyon Euro yatırım yapan 212, 70 milyon Euro’luk yeni fon kuruyor

Türkiye’nin girişim ekosistemine yön veren yatırım şirketlerinden 212, 2022 yılını da başarıyla geride bıraktı.

Uluslararası pazarı hedefleyen B2B girişimlere yatırım yapan 212, geçen yıl 7 girişime toplam 13 milyon Euro kaynak sağladı. 10 yılı aşkın süredir girişimlerin ihtiyaç duyduğu alanlarda global ve lokal tecrübelerini paylaşan 212, 70 milyon Euro’luk üçüncü fonu bu yılın ilk yarısında kurmayı hedefliyor.

12 yıldır Türkiye’nin girişimcilik ekosistemine öncülük eden 212, girişimleri uçtan uca desteklemeyi sürdürüyor. 2022 yılında devam yatırımlarıyla birlikte 7 girişime toplam 13 milyon Euro yatırım yapan 212, böylece kurulduğu günden bugüne kadar 86 milyon Euro yöneterek, 28 girişime yatırım yapmış oldu. Geçtiğimiz yıl 12 ayrı ülkede 100’den fazla etkinliğe katılan 212, 90 farklı ülkeden 1500’ün üzerinde girişim ile iletişime geçti. Yatırım akışının yüzde 75’i uluslararası şirketlerden oluşan 212, bu yılın ilk yarısında üçüncü fonunu kurmaya hazırlanıyor.

“Yılın ilk yarısında 70 milyon Euro’luk üçüncü fonu kuracağız”

Konuya ilişkin değerlendirmede bulunan 212 Kurucu Ortağı Numan Numan, “212 olarak dünya genelinde ülke ekonomilerinde belirsizliğin sürdüğü bir yılı yatırımlarda hız kesmeden tamamlamaktan dolayı çok mutluyuz. 2023 yılında da girişimlerin yolculuğuna hem tecrübelerimizle hem de kaynak sağlayarak eşlik etmeyi sürdüreceğiz. 2023’te de global arenada girişimlerin hızlanmasında etkin rol oynayacağız. Türkiye’deki girişim ekosisteminde erken aşama girişimciler için önemli bir boşluğu doldurmak amacıyla 212 çatısı altında kurulan Simya GSYF ile 2023 senesinde 10 girişime yatırım yapmayı hedefliyoruz. Buna ek olarak 212’nin üçüncü fonuyla birlikte 2023 yılında hız kesmeden Türkiye, Orta ve Doğu Avrupa ile Orta Doğu ve Kuzey Afrika Bölgesi’nde faaliyet gösteren girişimlere yatırım yapmaya devam edeceğiz. 212 olarak 12 yıldır yaptığımız çalışmalardan aldığımız güçle gelecek dönemde de yeni başarı hikayeleri yaratacağımıza inancımız tam.”

212’nin portföyünde; 123 From Builder, AppSamurai, Artboard Studio, Avatao, Bolt Insight, Chooch, Fazla, HotelRunner, Mall IQ, Martı, Metrobi, Insider, OMMA, SmartMessage, Solvoyo, Trio Mobil ve Wellbees aktif girişimler olarak yer alıyor.

Yemeksepeti’nin Speedy Market ile geliştirdiği yerli teslimat robotu YEBO, Akmerkez’de hizmete başladı

Yemeksepeti, daha önce Caddebostan’da ve sonrasında Akasya’da iç mekan versiyonunu hayata geçirdiği YEBO’yu, Etiler’in seçkin alışveriş merkezlerinden Akmerkez’de hizmete sundu. Akmerkez’deki anlaşmalı restoranlara verilen siparişleri teslim alan otonom robot YEBO, kapıdan saha çalışanına teslim etme görevini üstleniyor.

Yemeksepeti’nin teslimat robotu YEBO’yu deneyimlediğimiz videoya buradan ulaşabilirsiniz.

Yeni yazılımıyla YEBO artık çok daha akıllı

Saha Robotik işbirliğiyle hayata geçirilen proje ile Yemeksepeti’nin doğa dostu ve yenilikçi teslimat robotu YEBO, 2.0 versiyonuyla becerileri daha da artırılmış biçimde alışveriş merkezlerindeki restoranlara hizmet veriyor. Akmerkez’deki yemek katının bekleme alanında duran YEBO, Yemeksepeti üzerinden anlaşmalı restoranlarda sipariş oluştuğunda restoranın önüne giderek orada bekliyor.

Robotta bulunan iki hazne sayesinde YEBO, tek seferde çok daha fazla paket taşıyabiliyor. PIN kodunu giren restoran görevlisi siparişi YEBO’ya yükledikten sonra YEBO, asansörü kullanarak Akmerkez’in yemek katından giriş katına iniyor. Kapıda bekleyen Yemeksepeti saha elemanı, ekranda restoranın adını seçerek kendisine özel tanımlanmış PIN’i giriyor ve hazneyi açarak siparişi teslim alıyor. Böylece AVM içine girip sipariş teslim almakla zaman kaybetmiyor.

Otonom robot asansör kullanabiliyor

En son donanım ve yazılım teknolojileriyle donatılan YEBO, gelişmiş sensörleri sayesinde önüne bir cisim veya canlı çıktığında duruyor ve yolunu kolayca buluyor. Asansör kullanması gerektiğinde ise bulunduğu kat bilgisini, Saha Robotik’in geliştirip asansör kabinine entegre ettiği elektronik karta göndererek, asansöre çağrı sinyali iletiyor. Asansör kartı aracılığıyla asansörün hangi katta olduğunu, doluluk oranını ve kapısının açılma-kapanma anı gibi bilgileri okuyabiliyor. Asansörle sürekli haberleşerek bulunduğu kata geldiğinde biniyor ve gideceği kata gelince de inerek hedef konuma ilerliyor.

Uber Taksi, Adana’da hizmet vermeye başladı

Uber Taksi Adana

Global teknoloji platformu Uber, İstanbul, Ankara, İzmir ve Antalya’dan sonra Adana’da da sarı taksiler ile hizmet vermeye başlayarak Uber Taksi ürünü ile Türkiye’deki faaliyetlerini büyütmeye devam ediyor.

Uber Türkiye Genel Müdürü Neyran Bahadırlı“Uber Taksi, İstanbul, Ankara, İzmir ve Antalya’nın ardından, Adana’da da faaliyete başladığı için mutluyuz. Uber teknolojisini, başka yeni şehirlere de en kısa zamanda getirmeyi arzu ediyoruz.” dedi.

Kullanıcılarının dakikalar içinde diledikleri yere kolayca ulaşmalarını sağlayan ulaşım teknolojisi platformu Uber, her yolculukta sigorta koruması, GPS üzerinden yolculuk takip imkanı, sürücü kalite kontrol sistemi ve sürücü puanlama sistemi ile her zaman yüksek güvenlik standartları sağlamayı hedefliyor.

Uber uygulaması nasıl çalışır?

1.     Uygulamayı akıllı telefonunuza indirin.

2.     Şehrin herhangi bir yerinden Uber uygulamasını açın, varış noktanızı girin ve yolculuğunuz için bir taksi çağırın.

3.     Uber Taksi’yi uygulama üzerinden takip edin, taksinin sizi almak için kaç dakika içinde varacağını ve sürücü ile ilgili tüm bilgilerin yanı sıra aracın model ve plaka numarasını takip edin.

Uber Adana’ya gelişini kutlamak adına tüm kullanıcılarına yalnızca Adana’da geçerli 70 TL’ye kadar bir adet ücretsiz Uber Taksi yolculuğu hediye ediyor.

Kişiselleştirilmiş yemek hizmeti sunan Yemece, 20 milyon TL değerleme üzerinden yatırım aldı

2021 yılında Mustafa Ali Belek, Ömer Faruk Anuk ve sosyal ağ girişimi Charmy’nin ortaklığıyla kurulan Yemece; şirketlerin çalışanlarının tercihlerine göre kişiselleştirilmiş yemek hizmeti sunan online bir platformdur.

2021’de kuruluş aşamasında girişimcilik ekosisteminin duayen ismi Erdem Yurdanur’dan ilk yatırımını alan Yemece, 2022‘nin son günlerinde Heaventures‘tan da 20 milyon lira değerleme ile aldığı ön tohum yatırımı ile yeni yıla büyük hedeflerle girdi.

Ankara merkezli kurulan ve şimdilik sadece Ankara’ da hizmet veren firma; bu yatırım ile beraber İstanbul başta olmak üzere diğer şehirlerde de hızla yapılanmayı hedefliyor.

Binlerce çalışan kendi menülerini oluşturuyor

Yemece.com platformu; halihazırda Ankara’da bir çok şirketin çalışanlarına özel kişiselleştirilmiş yemek hizmeti sunuyor. Böylece personeller çalıştıkları şirketlerin anlaşmaları altında bir aylık yemek tercihlerini önden yapabiliyor, menülerini kendi istedikleri şekilde oluşturabiliyorlar. Yemece üyelerinin kişiselleştirilmiş menülerine aynı gün sabahına kadar değiştirme imkanı da sağlıyor.

2022 Kasım ayı itibariyle günlük binden fazla kişiselleştirilmiş yemek paketini sıcak bir şekilde müşterilerinin çalışanlarının masasına teslim eden yemece; yakın zamanda akşam yemeği hizmetiyle birlikte özellikle çalışan ebeveynlerin de hayatlarını kolaylaştırmayı amaçlıyor. Bu önemli ihtiyacı lezzetten, sağlıktan ve kaliteden taviz vermeden ekonomik bir şekilde karşılamayı hedefliyor.

Dünya mutfağı ve yöresel lezzetlerden 250+ ana yemek çeşidi

Türk mutfağının yerel zenginliklerinin yanı sıra dünya mutfağından da lezzetler sunan Yemece menülerinde; 250’den fazla yemek çeşidi bulunuyor. Bununla birlikte özellikle üretim süreçlerinde yürüttüğü menü geliştirme çalışmaları ile yemek sayısını düzenli olarak artırmaya devam ediyor. Yemece, şehirlerde kuracağı özgün iş modeli ile yapay zeka destekli talep planlamasına dayalı çalışan çok sayıda mikro mutfak ve her 3km lik mesafeye dağıtım hizmeti verecek paket şubeler üzerinden sıcak teslimatları çok hızlı bir şekilde çalışanlara ulaştıracak.

Teknoloji ve sosyal altyapısı Charmy tarafından sağlanan ve rakiplerinden farklı olarak üretim süreçlerine de teknolojiyi adapte eden Yemece bu sayede modernizasyon ve standardizasyon ile verimliliği arttırmayı başarıyor.

Gerçek ihtiyaçlara yenilikçi teknolojiler ile özgün çözümler

Kendilerini teknoloji yatırımları yapan bir girişim olarak tanımlayan Heaventures’ın kurucularından Nurettin Şendoğan, “Yemece ile, şimdiye kadar gerçekleştirdiğimiz tüm yatırımlarda olduğu gibi pazar ihtiyaçlarından doğan gerçek problemlere teknoloji ile yaratıcı ve sürdürülebilir çözümler üreten bir girişime yatırım yapmış olduk. Yemece kurucu ekibi ile, şirketlerin her geçen gün çalışanlarını tutmak için daha önem verdiği esnek yan haklar ve imkanları, kişiselleştirilmiş tercihler deneyimi sunan bir uygulama ile çalışan memnuniyetine dönüştürmeyi hedefleyen çok farklı bir iş modelini yemek sektöründe hayata geçirmek üzere birlikte çalışacağız.” dedi.

Otokar, zırhlı araç serisinin yeni üyesi ARMA II’yi tanıttı

Otokar ARMA II

Otokar, dünyada farklı coğrafi koşullarda ve iklim şartlarında aktif olarak görev alan ARMA ailesini ARMA II 8×8 zırhlı aracı ile genişletti. Güncel koşullar, farklı kullanıcı istekleri ve gelişen tehditlere göre tasarlanan ARMA II, sınıfında en yüksek koruma seviyesini ve en yüksek atış gücünü sunarken üstün arazi kabiliyeti ve modüler yapısı ile dikkat çeken yeni nesil bir zırhlı muharebe aracı olarak karşımıza çıkıyor.

Askeri araçları Türkiye’nin yanı sıra beş kıtada 40’tan fazla dost ve müttefik ülkenin silahlı kuvvetleri ile güvenlik güçlerine hizmet veren Otokar, ARMA II’yi biri yerli olmak üzere, iki farklı motor seçeneği ile kullanıcılarına sunacak.

“ARMA’dan edindiğimiz tecrübeyle geliştirildi”

ARMA ailesini ilk kez 2010 yılında tanıttıklarını hatırlatan Otokar Genel Müdürü Serdar Görgüç, ARMA II hakkında şunları söyledi: “ARMA II’yi, ailenin deneyimli üyesi ARMA’nın izinden giden, ARMA’da edindiğimiz saha tecrübelerini yansıttığımız, daha yüksek kabiliyetlere sahip yeni nesil bir zırhlı araç olarak geliştirdik. ARMA, bugün sınıfında dünyanın önde gelen zırhlı muharebe araçlarından biri olarak kabul ediliyor. 10 yılı aşkın süredir ARMA ile eşsiz bir bilgi birikimi elde ettik. Bugün 500’den fazla ARMA aracımız dünyanın farklı ülkelerinde değişik görevlerde kullanılıyor. Bunun yanı sıra ARMA, bataklıklardan çöllere, yoğun kış şartlarından ekvator iklimlerine kadar dünyanın pek çok coğrafyasında farklı kullanıcıların zorlu testlerinden geçti. Dünyada bu kadar kısa bir sürede bu deneyimleri elde eden ve satışta bu adetlere ulaşan 8×8 zırhlı araç sayısı çok sınırlıdır. Kullanıcılarımızın gerçek kullanım şartlarında elde ettiği veriler, kullanıcılarımızın verdiği geri bildirimler ve üretimde elde ettiğimiz deneyimleri ARMA II’yi geliştirme çalışmalarımıza yansıttık.”

Otokar ARMA II 

Mevcut ARMA’nın üretimine devam etmeyi planladıklarını aktaran Görgüç sözlerine şöyle devam etti: “ARMA ailemiz yüksek bir kullanıcı memnuniyeti sağladı. ARMA aracımız kendi ağırlık sınıfında amfibi yeteneği olan yegane araç. Kullanıcılarımızın gelişen ihtiyaçlarını ve taleplerini, yeni tehditleri de göz önünde bulundurarak, öz kaynaklarımızla geliştirdiğimiz ARMA II ile çok tekerlekli zırhlı araç ailemiz daha da genişledi. ARMA II’nin de tıpkı ARMA gibi, kısa sürede modern orduların öncelikli tercihleri arasında yer alacağına inanıyoruz. Otokar’ın zırhlı muharebe araçları konusundaki başarısını ARMA II ile pekiştirmeyi hedefliyoruz.”

Daha yüksek koruma, daha üstün arazi performansı

ARMA II 8×8 Tekerlekli Zırhlı Aracı, Otokar’ın araştırma ve geliştirme ekibi tarafından klasik muharebe koşullarının yanında, günümüzde farklı coğrafyalardaki çatışmalarda sıkça rastlanan asimetrik tehditler de göz önüne alınarak geliştirildi. ARMA II, dünyada kendi sınıfındaki en yüksek balistik, mayın ve el yapımı patlayıcı (EYP) korumasını, yüksek arazi kabiliyeti ile birlikte optimum şekilde sunuyor. 40 ton azami yüklü ağırlığa ve 720 BG motora sahip ARMA II, daha fazla taşıma kapasitesi, daha fazla koruma özelliklerinin yanı sıra 120mm kalibreye kadar ağır silah sistemlerinin entegrasyonuna da imkan veriyor. ARMA II’de direksiyon sistemi tüm aksları kontrol edebiliyor, bu anlamda tüm tekerler direksiyonlanabilir nitelikte.

Modüler yapı ile en zorlu görevlere uygunluk

Modüler bir platform olarak tasarlandığı için ARMA II, pek çok farklı göreve uygun bir platform. Piyade sınıfı için standart tekerleklı zırhlı muharebe aracı ve zırhlı personel taşıyıcı araç olarak kullanılmasının yanında ARMA II’ye farklı silah sistemleri, donanımlar ve çeşitli sistemler entegre edilebiliyor. Farklı varyantları olan ARMA II, gözetleme ve dinleme vasıtaları ile keşif aracı; geniş iç hacmi ve çok hızlı yer değiştirme kabiliyeti ile komuta kontrol aracı olarak envanterde görev alıyor. ARMA II, uygun alt sistemler ile muharebe sahası kurtarma görevlerinde hizmet verebilirken; büyütülebilen gövde ana yapısının sağladığı ilave hacim ile hem bakım-onarım hem de ambulans gibi çeşitli görevleri de yerine getirebilen sınıfının en üstün aracı olma özelliğini taşıyor.

ARMA II’de yerli motor seçeneği de sunulacak

Kurulduğu günden bu yana Türkiye’nin ilklerine imza atmış bir şirket olan Otokar, ARMA II’de yerlilik oranını arttırdı. Konuya ilişkin Serdar Görgüç; “60 yıldır Türkiye’nin öncü araçlarına imza atmış bir şirket olarak, ARMA II’yi geliştirirken yerlilik oranını arttırarak ülkemizin kara sistemlerinde dışa bağımlılığını azaltmada önemli bir adım atmak istedik. ARMA II’de kendi kaynaklarımızla tasarladığımız ve ürettiğimiz transfer kutusunu ve süspansiyon sistemini kullandık. Soğutma paketi de dahil olmak üzere milli tasarım ve yerli üretim alt sistemler tercih ettik. En önemli yeniliklerimizden biri de yerli motor alternatifini sunmamız oldu. ARMA II bu yönüyle aynı zamanda Türkiye’nin ilk yerli motorlu 8×8 zırhlı aracı oldu.” dedi.

ARMA II ile zırhlı muharebe araç konusunda kullanıcılara farklı seçenekler sunmayı hedeflediklerini belirten Görgüç, sözlerine şöyle devam etti: “ARMA II’yi biri yerli olmak üzere iki farklı motor seçeneği ile sunuyoruz. Her iki motor ve güç grubu için tüm testleri ve kalifikasyonları yaptık. Alt yapı yatırımlarını da öz kaynaklarımız ile tamamlayarak, ARMA II’yi iki farklı motor seçeneği ile de seri üretime hazır hale getirdik. Kullanıcılarımızın tercihlerini göz önünde tutacağız; ancak önceliğimiz yerli güç paketi ile kullanıcılarımıza maliyet etkin, tedarik sürekliliği ve avantajlı ömür boyu destek hizmeti sunmak olacaktır. Bunun yanında yerli motor kullanırken katkı sağlamak istediğimiz hedef; halihazırda yurt dışından tedarik edilen benzer sınıf motorların yurt içi kabiliyet ve imkanlarla yerli olarak geliştirilmesi, kalifiye edilmesi ve bu yolla yurt dışına bağımlılığın ortadan kaldırılmasıdır.”

Sağlık teknolojisi odaklı C-mo Medical Solutions, 4.8 milyon euro yatırım aldı

C-mo Medical Solutions

Teşhisten tedaviye, hastalık yönetiminden bu gibi evrelerin tümünün takibini sağlayan C-mo Medical Solutions, tohum turunda 4.8 milyon euro yatırım aldı. Boehringer Ingelheim Venture Fund liderliğinde düzenlenen tura Portugal Ventures, Novalis ve High-Tech Gründerfonds katıldı.

Öksürmek, hepimizin bir noktada ister istemez gerçekleştirdiği bir eylem oluyor. Salgının en yoğun olduğu dönemde hepimiz öksürüğün ne anlama gelebileceğinin kesinlikle farkına vardık ve öksürüğün hala daha farkında ve ciddiliğinin bilincindeyiz. C-mo Medical Solutions de öksürükle ortaya çıkan tıbbi durumların teşhisi ve yönetimi için bir çözüm geliştirdi. 

Diogo Tecelão, Miguel Andrade, Filipe Valadas, Alexandra Lopes, Sara Lobo ve Nuno Neuparth tarafından kurulan girişim, dijital teknoloji aracılığıyla öksürük değerlendirmesinin potansiyelinden yararlanmayı misyon ediniyor. 2019’da piyasaya sürülen C-mo’nun teknolojisi, bir hastanın öksürüğünün özelliklerini analiz edip bunları eyleme geçirerek içgörülere dönüştürüyor. Bu içgörüler, teşhisi hızlandırmak, tedavi kurslarını optimize etmek, hastalık yönetimini iyileştirmek ve farmasötik araştırmaları desteklemek için kullanılabiliyor. 

Girişimin kurucu ortağı ve CEO’su Diogo Tecelão, “Kronik öksürük, göğüs hastalıkları uzmanlarının iş yükünün %40’ından sorumlu olan oldukça yaygın bir semptomdur. Öksürük aynı zamanda hastanın sağlığı hakkında son derece değerli bilgileri gizleyen ve dolayısıyla muazzam klinik değer getiren bir semptomdur. Avrupa Solunum Derneği 2019’da uygun öksürük izleme teknolojilerine acil ihtiyaç olduğunu belirtti. O zamandan beri bir çözüm geliştirmek bizim görevimiz oldu!” dedi.

Portugal Ventures Başkan Yardımcısı Teresa Fiúza: “C-mo Medical Solutions’a yatırım yapmaktan gurur duyuyoruz. Bu tur, şirketin Avrupa ve ABD pazarlarında uluslararasılaşmanın yanı sıra, kronik öksürük ve doktor-hasta etkileşimlerinin kişiselleştirilmiş yönetimi ile ilgili tıbbi ihtiyaçları karşılamaya ve ürünlerini geliştirmeye devam etmesini sağlayacak.” dedi.

Yeni yatırım, girişimin öksürük izleme teknolojisini piyasaya sürmesi için kullanılacak.

Böcekleri sürdürülebilir protein kaynağı haline getiren Entocycle, 4.6 milyon euro yatırım aldı

Entocycle

Daha sürdürülebilir bir dünya için böcek proteinlerini teknolojiyle buluşturan Entocycle, Seri A turda 4.6 milyon euro yatırım aldı. Climentum Capital tarafından yönetilen tura Lowercarbon Capital, Teampact Ventures, ACE & Company ile beraber popüler sporcular Antoine Dupont, Nikola Karabatic, James Haskell ve Antoine Brizard katıldı.

Artan gıda arzı kıtlığının ortasında hızla büyüyen nüfusumuzu sürdürülebilir ve besleyici bir şekilde beslemek, büyüyen bir zorluk oluyor. Geleneksel protein kaynaklarının böcek proteini ile değiştirilmesi, soyaya bağlı ormansızlaşma, aşırı avlanma ve tarımsal atıkların nehirlerimize ve denizlerimize atılmasıyla ilgili kirlilik dahil olmak üzere çevresel sorunları azaltmanın yanı sıra gıda güvenliğini iyileştirmenin anahtarı da olabiliyor. 

2016 yılında kurulan Entocycle, böcekleri sürdürülebilir bir protein kaynağı olarak kullanmaya yönelik global bir değişimi hızlandırma vizyonuyla lanse edildi. Entocycle’ın tam çiftlik tasarım ve inşa hizmeti, büyük ölçekli gıda üreticilerinin ve atık yönetimi şirketlerinin organik atıkları yüksek değerli böcek proteinlerine, yağlara ve gübrelere dönüştürmesini sağlıyor.

Entocycle kurucu ortağı Keiran Whitaker“Hızla büyüyen bu endüstriyi global olarak güçlendiriyoruz ve gıda ve yem için daha sürdürülebilir ve güvenli bir gelecek inşa etmeye yardımcı oluyoruz. Böcek pazarının gerçekten uçuşa geçmesini sağlamak için üretim verimliliklerinin kilidini açacak teknolojiye ve bilimsel bilgi birikimine sahibiz. Bu yolculukta yatırımcılarımızın yanımızda olmasından gurur duyuyoruz. Onlar, doğanın ve hepimizin bağlı olduğu kırılgan ekosistemlerin restorasyonuna izin verecek daha sürdürülebilir bir gıda sistemi vizyonumuzu paylaşıyorlar.” dedi.

Yatırım sonrasında girişim, yerleşik böcek şirketlerine ve küresel olarak böcek endüstrisine yeni girenlere hizmet etmek için bir dizi ürün ve hizmet sunacak. Entocycle ayrıca operasyonları ticarileştirmeye ve ürün ve hizmetlerini pazar için daha erişilebilir hale getirmeye çalışırken ekibini de genişletecek.

Oyunlaştırılmış eğitim platformu MentalUP, 2022 yılında 15 farklı ülkede 5 milyon yeni kullanıcıya ulaştı

MentalUP

Türkiye’nin dijital dönüşümünün öncüsü Türk Telekom, dijital eğitim platformlarıyla ailelerin, öğretmenlerin ve öğrencilerin tercihi olmaya devam ediyor. Türk Telekom’un kurumsal girişim sermayesi şirketi TT Ventures ile ortağı olduğu MentalUP, hizmet verdiği ülkelere yenilerini ekleyerek, 2022 yılında da çocukların eğlenirken öğrenmesine katkıda bulundu.

MentalUP, dünyanın dört bir yanında hizmetlerini sürdürüyor

TT Ventures Genel Müdürü Muhammed Özhan; “Oyunlaştırılmış eğitim platformu MentalUP’ın dünya genelindeki kullanıcı sayısı günden güne artıyor. MentalUP, 2022 yılında aralarında Amerika Birleşik Devletleri (ABD), Avustralya, Kanada, İngiltere gibi ülkelerin de bulunduğu 15 farklı ülke pazarında 5 milyon yeni kullanıcıya hizmet vermeye başladı. Türk Telekom’un 2016’da PİLOT programıyla desteklediği ve ardından TT Ventures ile ortak olduğu girişimin, eğitim alanında fark yaratan çalışmalarına destek olmaktan gurur duyuyoruz.” dedi.

MentalUP Kurucu Ortağı Emre Özgündüz; “MentalUP olarak, 2022’de iç pazarda kendi yaş kategorisinde en çok kullanıcıya sahip uygulamalardan biri olduk. Türkiye özelindeki deneyimlerimizi global pazarlara açmak amacıyla 2022 yılında farklı pazarlarda büyüme çalışmalarına ağırlık verdik. Bu doğrultuda, dünya genelinde 5 milyon yeni kullanıcı kazanarak toplamda 15 milyon kullanıcıya ulaştık. Hedefimiz, 2023 yılı sonunda Afrika ve Orta Avrupa ülke pazarlarında da göstereceğimiz büyümeyle birlikte toplam 30 milyon kullanıcıya ulaşmak.” dedi.

MentalUP’tan ‘Event Center’ modülü

4-13 yaş arası çocukların dikkat, hafıza gibi zihinsel becerilerini geliştiren Türkiye’nin ilk oyunlaştırılmış eğitim platformu MentalUP, içerisinde 150’den fazla oyunlaştırılmış beyin egzersizi ve animasyon tabanlı 210’u aşkın fitness egzersizi bulunan ‘Event Center’ adı verdiği yeni bir modülü kullanıcıların hizmetine sundu.  Çocuklar, güncel ve süreli etkinlik ve yarışmaların yer aldığı ‘Event Center’ üzerinden öğrenerek eğlenceli vakit geçirirken birbirleriyle yarışma imkânı buldu. ‘Event Center’ bünyesindeki etkinliklere şu ana kadar toplamda 500.000’den fazla çocuk katılım gösterdi.

ABD özelinde Apple App Store platformunda 6-8 Yaş Çocuk Kategorisi’nde en çok indirilen 10 uygulamadan biri olan MentalUP, ‘MentalUP Fitness For Kids’ projesiyle TÜBİTAK ve Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın spor alanındaki teknolojileri teşvik etmek amacıyla başlattığı ‘BiGG Spor Ödülleri’ sıralamasında ilk 10 proje arasında yer aldı.

Insha Ventures, 2023 yılında en az bir ürününü şirketleştirmeye hazırlanıyor

Insha Ventures

Albaraka Türk Katılım Bankası tarafından hayata geçirilen ve “uçtan uca Fintech inşa eder, büyütür ve yatırım yapar” anlayışıyla çalışmalarını sürdüren Insha Ventures, geliştirdiği çözümlerle büyümeye devam ediyor. Sunduğu 9 farklı ürünle şirketlerin ve bireylerin hayatını kolaylaştırırken tasarruf etmelerine katkı sağlayan Insha Ventures, cep POS çözümü Alneo ile geçen üç yılda olduğu gibi rekorlara imza attı.

Alneo, geçen yıl işlem hacmini yüzde 213 artırırken, aynı dönemde sanal POS ürünü PosBasit ile yüzbinlerce işlem gerçekleşti. Türkiye’nin tek dijital senet yönetim platformu Semosis’te ise milyonlarca liralık senet ödemesi gerçekleşti. Finansal teknolojinin dijital bankacılık, açık bankacılık, regülasyon teknolojileri (Regtech) ve ödeme sistemleri alanında 9 Fintech ürünüyle hizmet sunan Insha Ventures, 2023 yılında bünyesine inovatif ürünler ekleyerek, en az bir ürünü için spin-off’a (şirketleşme) hazırlanıyor.

“Semosis’i şirketleştirmeyi planlıyoruz”

Konuya ilişkin değerlendirmede bulunan Insha Ventures Genel Müdürü Hasan Sami Bayansar, şunları söyledi: ”Geçen yıl büyüyen ekibimiz ve iş ortaklarımızla beraber başarılı işlere imza attık. 2022 yılında toplam kullanıcı sayısı 68’den fazla sektörde, 27 binin üzerinde olan cep POS çözümümüz Alneo ile önümüzdeki sene uygulamamızın kullanım alanını genişletmeye devam edeceğiz. Sanal POS çözümümüz PosBasit ile bu yıl mevcut müşteri kitlemizi 3 katına ulaştıracağız. Türkiye’de KYC çözümü kullanan 100 şirketten 10’ununa hizmet sağlayan uzaktan müşteri edinme platformumuz KimlikBasit ile başarılı sonuçlar elde etmeye devam ediyoruz. Semosis ile bankalar için büyük bir operasyon yüküne sebep olan senetli işlemlerin dijitalleşebildiğini ve büyük ilgi gördüğünü bu sene daha iyi deneyimledik. Önümüzdeki dönemde Semosis’i şirketleştirmeyi planlıyoruz. 1.200’ün üzerinde noktaya ulaşan zincir market ve ödeme noktalarını ATM’ye dönüştüren mobil uygulamamız NakitBasit ile yeni dönemde yeni iş ortaklarını da bünyemize ekleyerek, daha fazla noktaya ulaşmayı hedefliyoruz. Online tahsilat platformumuz Kozmos’a sadece aidat yönetimi değil aynı zamanda dairelerin kira, teminat ve depozito gibi ödemelerinin takip edilmesi ve yönetilmesi süreçlerini de dahil edeceğiz. Almanya’da faaliyetlerini sürdüren getinsha ile sürdürülebilir ve inovatif dijital hesap hizmetlerimizi hız kesmeden sürdürüyoruz. FinTech girişimlerinin ihtiyaç duydukları API servislerini ise 2023’te de sunmaya devam edeceğiz. Özetle; Insha Ventures olarak 2023 yılında da Fintech çözümleri üretmeyi ve global bir Venture Builder olarak büyümeyi hedefliyoruz.”