Ana Sayfa Blog Sayfa 190

Facebook, Reels için kişiselleştirilmiş yeni araçlar sunuyor

Meta, sosyal medya şirketi Facebook için aktif ettiği Reels için kullanıcılara özel geliştirmeler sunan yeni özelliklerini duyurdu. Reels’ın platformda beklentinin üzerinde performans göstermesinin ardından kullanıcıların ilgi alanlarına uygun içeriği keşfetmelerine ve kişiselleştirmelerine yardımcı olmayı planlıyor.

İlgili Reels’ların keşfedilmesini iyileştirmek için Facebook, bunların Facebook Watch’ta nasıl ortaya çıktığına dair yeni güncellemeler getirdi. Reels’e artık doğrudan Facebook Watch’ın üst kısmındaki ana navigasyondan erişilebiliyor ve bu da kullanıcılara içerik üreticilere, trendlere ve ilgi alanlarına uygun içeriğe hızlı erişim sağlıyor. Kullanıcılar ayrıca Facebook’ta video izlerken Reels ve uzun biçimli videolar arasında sorunsuz bir şekilde geçiş yapabiliyor.

İlgili içeriği keşfetmeyi kolaylaştırmanın yanı sıra Meta, kullanıcıların Reels deneyimlerini kişiselleştirmelerine olanak tanıyan özellikler de sunuyor. Kullanıcılar artık daha fazla veya daha az görmek istedikleri Reels türlerini bildirmek için video oynatıcının altındaki üç noktalı menüye dokunabiliyor. Bu özellik, kullanıcıların gelecekte sevecekleri yeni ilgi alanlarını, içerik üreticileri ve toplulukları keşfetmelerine yardımcı olurken aynı zamanda şu anda keyif aldıkları şeyleri keşfetmelerine yardımcı olması bekleniyor.

Facebook’un Reels için getirdiği bu yeni özellikler, Meta‘nın platform içindeki kullanıcılara ne kadar önem verdiğini gösteriyor. Facebook, Reels odaklı özelliklerle beraber kullanıcılara daha da kişiselleştirilmiş ve eğlenceli içerikler sunmayı amaçlıyor. Yeniliklerle beraber platformda Reels’ın daha da popüler bir hal alacağı tahmin ediliyor.

Akıllı yaşam çözümleri geliştiren Fonri, gelecek hedeflerini açıkladı

Sektörün en önemli temsilcilerinden ve lider IoT servis sağlayıcısı Ankaref‘in bir iştiraki olan Fonri, akıllı yaşam pazarında büyümesini sürdürüyor. Şirket, akıllı yaşam çözümleri pazarındaki büyümesi için yeni ürünlerin de dahil olduğu bir yol haritası açıkladı.

Fonri, akıllı yaşam çözümleri portföyü ile tüketicilerin hayatını daha sürdürülebilir, verimli, konforlu ve güvenli hale getirmeyi hedefliyor. Ürünlerinin tüketicilere kolaylık sağlaması amacıyla, tek uygulamadan kontrol imkânı sunuyor. Akıllı yaşama hizmet eden çözümler, ev ortamlarının ötesine geçerek ofis alanlarına, iş yerlerine, otellere, restoranlara, sağlık tesislerine ve tiny house’lara kadar birçok alana hızlıca entegre oluyor.

Sektördeki en geniş çözüm yelpazesine sahip 

Akıllı Alarmlar, Akıllı Sensör, Akıllı Dedektörler, Akıllı Kameralar, Kapı Zili, Kapı Kilitleri, Akıllı Yaşam/Konfor Ürünleri ve Akıllı Elektrik Ürünleri olarak 5 ayrı kategoride hizmet sunan Fonri’de gaz dedektöründen akıllı ışık anahtara, akıllı duvar prizlerinden akıllı alarmlara, akıllı evcil hayvan mama kabından panik butonuna kadar 300’ün üzerinde ürün seçeneği yer alıyor. Ayrıca farklı kurgular oluşturarak tüketicilerin ihtiyaçlarına cevap olabilecek sayısız çözüm sunuyor. Fonri, 2023 yılında ihtiyaçlara göre yeni ürünlerin de ürün gamına ekleneceğini belirtiyor.

Akıllı yaşam = Verimlilik + Sürdürülebilirlik

Fonri’nin akıllı yaşam çözümleri, enerji, zaman gibi kaynakların daha verimli kullanımını sağlayarak, enerji tüketimini azaltmayı ve yaşam alanlarının çevresel etkisini iyileştirmeyi de hedefliyor. Bu nedenle, Fonri sürdürülebilirlik misyonuyla hareket ediyor.

Fonri Yönetici Ortağı Onur Karaaslan:

“Fonri olarak akıllı yaşam alanı anlayışının hayatımıza önemli ölçüde fayda sağladığını, konfor ve güvenlik kattığını göstermek istiyoruz. Amacımız tüketicilerin ihtiyaçlarını karşılayıp onlara fayda sağlamak ve zengin bir kişisel müşteri deneyimi yolculuğu sunmak. Geliştirdiğimiz çözümlerimizle hayatın her alanında daha verimli ve sürdürülebilir bir yaşam sunmak istiyoruz” dedi.

Karaaslan, tüketicilerin evlerindeki tüm akıllı cihazları kontrol etmek için tek bir uygulamayı kullanmak istediğine de vurgu yapıyor. Fonri’nin uygulamasıyla akıllı yaşam cihazlarını kolayca kontrol edebilir, senkronize edebilir ve programlayabilirsiniz.

Yerli karavan kiralama girişimi KolayKaravan, 2.5 milyon dolar değerleme ile tohum yatırım aldı

İTÜ ARI Teknokent’in dünyada ilk 5’te yer alan Kuluçka Merkezi İTÜ Çekirdek girişimlerinden, teknoloji destekli, güvenli karavan kiralama pazar yeri KolayKaravan, ilk yılında iki farklı kurumdan yatırım desteği alarak tohum yatırım turunu tamamladı. 2023 yılının başında 1. yılını kutlayan KolayKaravan, misafirlerinin en kolay şekilde diledikleri karavana ulaşabildikleri bir pazar yeri hizmeti sunuyor.

Ülkemizde hızla gelişen karavan sektöründe, uçtan uca hizmetleri sayesinde karavan sahipleri ile misafirlerini bir araya getiriyor. Onaylı kullanıcı yorumları, güvenli ödeme sistemleri, 7/24 müşteri hizmetleri gibi birçok uygulama ile misafirlerinin en doğru kararı vermeleri için alt yapı sunuyor.  Kendi geliştirdiği CamperTrust uygulaması ile misafirlerin yolculukları boyunca acil ihtiyaçlarında kolayca ulaşılabilir olmasını da sağlayan KolayKaravan, şu anda sektördeki en büyük pazaryeri konumunda bulunuyor. 

“Yılı 40.000 gece konaklama hizmeti ile kapatacağız”

Bugüne kadar misafirlerine 6.000 gece karavanda konaklama deneyimi yaşattıklarını belirten KolayKaravan Kurucu Ortağı Çağlar Bilici:

“Bu senenin ilk çeyreğinde yüzde 700’ü bulan büyümemiz ile yılı 40.000 gece konaklama hizmeti sunarak kapatmayı planlıyoruz. CamperAI ile akıllı fiyatlandırma, güzergâh önerisi geliştirme modülü de bulunan KolayKaravan’ın kendi teknolojisini misafirleri için daha da özelleştirip, bu alandaki en büyük ve en teknolojik platform sağlayıcı olmak yer almayı amaçlıyoruz” dedi.

“Ülkemizin potansiyeline güveniyoruz”

Bir yıl içinde yürüttükleri çalışmalarla ilgili bilgi veren Çağlar Bilici:

“KolayKaravan sektöre bambaşka bir nefes getirdi. En kolay deneyimi misafirlerimize sunmak için gece gündüz çalışıyor, en yenilikçi iş modellerini bu topraklarda uygulamaya sokuyoruz. Güzel ülkemiz dünyada en çok turist ağırlayan 6. ülke konumunda, biz de KolayKaravan olarak bu yüksek potansiyeli teknoloji ile buluşturduk ve binlerce gece karavan deneyimi sunduk, bunu yaparken de misafirlerimizin %20’sini yurt dışından aldık. Ülkemizin potansiyeline çok güveniyor, bu alanda yatırım yapmaya ve odağımızı burada tutmaya devam ediyoruz” şeklinde konuştu.

Yeni yatırım ile tohum yatırım turunu kapattıklarını aktaran Çağlar Bilici, bundan sonraki aşamada mobil uygulama, deneyim çeşitlemesi ve yurt dışı pazarına açılmaya odaklanacaklarını belirtti. 

Elon Musk, Boring Company ile Las Vegas’ta 65 millik bir tünel inşa edecek

Elon Musk’ın trafik sıkışıklığını önlemek için kurduğu The Boring Company (TBC), Las Vegas’taki tünel ağını genişletmeye hazırlanıyor. Nevada Clark County’deki komisyon üyelerinin son genişlemeyi onaylamasının ardından mevcut “Vegas Loop” planı, 69 istasyonlu 65 mil uzunluğuna genişleyecek.

Nevada komisyon üyeleri Clark County tarafından onaylanan genişleme, ağı 25 mil genişletecek ve tünel ağını Las Vegas Strip koridorundan uzatan 18 yeni istasyona izin verecek. The Boring Company’nin tünelleri, Tesla sahipleri için özel ulaşım imkanı sağlıyor. Yer altında çıkan tüneller Tesla’sı olan kişilere trafikten kaçmak için alternatif bir rota oluşturuyor. 

TBC’nin avukatı Stephanie Allen’ın proje için tamamen vergi mükelleflerinin değil şirketin ödeme yapacağına dair güvence vermesinden sonra 6’ya 1 oy kullandı.

Bölgedeki halkın inşaat ve buna bağlı olarak yaşam, trafik, iş akışındaki olumsuzluklara karşı projeye önyargılı davranıyor. TBC’nin avukatı, şirketin işçileri barındırmak için şeridin yakınındaki yerleşim alanlarına doğru genişlemeyi planladığını söyledi.

Şu anda Vegas Loop, Las Vegas Kongre Merkezi çevresinde beş durak ile yaklaşık 2 mil uzunluğunda yer alıyor. TBC, ağı Harry Reid Uluslararası Havaalanı, Allegiant Stadyumu, Las Vegas şehir merkezi ve hatta Los Angeles’a bağlayan daha fazla tünel kazmayı planlıyor. Yeni onaylanan istasyonlardan bazılarının havaalanı yakınındaki Las Vegas Bulvarı’nın yanı sıra Chinatown, Town Square Las Vegas ve Harmon Square’de olacağı iddia ediliyor. 

Sürdürülebilir bankacılık ve neobank platformu Green-Got, 5 milyon euro yatırım aldı

İklim dostu fintech Green-Got, düzenlenen yatırım turunda 5 milyon euro yatırım aldı. Yatırımın 3 milyon euro’su VC Pale blue dot tarafından ve 2 milyon euro’su ise kitle fonlama yöntemiyle yapıldı.

Finans ve bankacılık söz konusu olduğunda, iklim bilinci de ön plana çıkıyor. Finans, Avrupa’nın yeşile geçişinde ve daha sürdürülebilir toplumlar yaratma yarışında anıtsal olduğunu kanıtlayacak kilit açmada inanılmaz derecede güçlü bir role sahip oluyor. Fransız startup Green-Got da bunu kolaylaştırmak istiyor.

2020 yılında Maud Caillaux, Andréa Ganovelli ve Fabien Huet tarafından kurulan girişim, bankacılık ve finansa sürdürülebilir bir yaklaşım sunuyor. Neobank, müşterilerine alternatif ve %100 şeffaf ve ekolojik banka hesapları sunuyor ve her ödemede okyanusların kirlenmesinin önlenmesi, ağaçlandırma veya yenilenebilir enerjinin geliştirilmesi için finansmana ücretsiz katkıda bulunuyor.

Çevrimiçi ödeme ve tasarruf hesabı, kullanıcıların dünyanın her yerinde doğal ahşaptan veya geri dönüştürülmüş plastikten yapılmış bir kartla ödeme yapmasına olanak tanıyor. Ayrıca girişim, kullanıcılarının harcamalarıyla bağlantılı CO2e emisyonlarını ölçmeleri ve kontrol etmeleri için kendi karbon hesaplayıcısı tasarladı.

Green-Got’un CEO’su ve kurucu ortağı Andrea Ganovelli:

“Avrupa’da büyüyen bu yeşil finans pazarında büyük bir taleple karşı karşıyayız. Bugünkü zorluklarımız, şu pazar taleplerine öncelik vermektir: hangi ülkeler hangi müşterilere teklif veriyor? Böyle bir büyüme ve coşku görmek bizi mutlu ediyor. Bu bağış toplama, teklifi ve Green-Got’un etkisini ölçeklendirmemize izin verecek.”

Yeni yatırımla beraber girişim, sürdürülebilir bankacılığın geleceğine yönelik çalışmalar yapacak.

Google Pixel Fold tanıtıldı: İşte şirketin ilk katlanabilir akıllı telefonun özellikleri

Teknoloji devi Google, uzun süredir sızıntılara konu olan katlanabilir akıllı telefon Google Pixel Fold tanıtıldı. Bu yeni akıllı telefon, Google‘ın ilk katlanabilir modeli oluyor.

Şirket tarafından paylaşılan video, markanın ilk katlanabilir akıllı telefonda Samsung Galaxy Fold serisi gibi tablet benzeri bir ekran bulunuyor.  Cihazın diğer katlanabilir modellerde olduğu gibi menteşe sistemiyle açılıp kapandığı görülüyor.

Telefonun büyük ekranı kapalıyken kullanıcılar, dış kısımda bulunan küçük dokunmatik ekran panelini rahatça kullanabiliyor. Son Pixel akıllı telefon serisine uygun olarak, arkada bir kamera çubuğu yer alıyor ancak diğer modellerdeki kadar belirgin olmaması cihaza ayrı bir hava katıyor.

Google Pixel Fold

Raporlara göre Google Pixel Fold, 7.6 inçlik tablet benzeri bir panele açılan 5.8 inçlik bir ekranı bünyesinde barındırıyor. Akıllı telefonun kalbinde, Google tarafından geliştirilen Tensor G2 çip seti bulunuyor. Şirket tarafından yapılan açıklamaya göre cihazın katlanabilir menteşesi, oldukça dayanıklı olacak. Bu sayede katlanabilir akıllı telefonların en büyük sorunlarından biri olan menteşeler kullanıcıların korkulu rüyası olmayacak.

Akıllı telefonla ilgili daha fazla ayrıntı, 10 Mayıs’ta düzenlenecek olan Google I/O geliştiricileri konferansında açıklanacak. Fiyatlandırma kısmına baktığımızda ise cihazın yaklaşık 1.700 dolar civarında bir fiyatla teknoloji severlerin karşısına çıkması bekleniyor. Cihazın önümüzdeki hafta üzenlenecek olan etkinliğin hemen ardından satışa sunulması bekleniyor.

Apple Watch modelleriyle ruh sağlığı takibi yapılabiliyor

Araştırmacılar, makine öğrenimi yardımıyla Apple Watch modellerinin kişilerin ruh sağlığını da takip edebileceğini ortaya koydu. Bu sistemle giyilebilir cihazlar, bir kişinin zihinsel dayanıklılığını ve sağlığını doğru bir şekilde değerlendirebiliyor.

Giyilebilir teknoloji gelişmeye ve yaygınlaşmaya devam ediyor. Bu teknolojinin günümüzde en belirgin örnekleri akıllı saatler ve akıllı bileklikler oluyor. Çeşitli sağlık özelliklerini bünyesinde barındıran bu cihazlar, fiziksel aktivitelerini ve genel sağlığını takip etmek isteyen kullanıcıların vazgeçilmezi haline geldi. 

Kısa bir süre önce bir pandemi, yakın zamanda yaşanan küresel ekonomik kriz, gelecek kaygıları ve sosyal medya hayatımızı derinden etkiledi. Bu süreçleri kaldıramayan kişiler, ruhsal bozukluklar, küresel hastalık yükünün %13’ünü oluşturuyor ve erişilebilir ruh sağlığı hizmetlerine artan bir ihtiyaç doğuyor. Tabi ki herhangi bir hastalık gibi bu hastalıkların da çok geç olmadan tespit edilmesi gerekiyor. Görünüşe göre akıllı saatler bu konuda yardımcı olabilecek.

Mount Sinai Health System‘deki araştırmacılar, Apple Watch gibi giyilebilir cihazlardan toplanan verilere uygulanan makine öğrenimi algoritmalarının, bir kişinin zihinsel dayanıklılığını ve sağlık durumunu doğru bir şekilde değerlendirebildiğini ve psikolojik durumların uzaktan izlenmesinin önünü açtığını keşfetti. Bunu, 7 New York hastanesinde ve 329 sağlık çalışanıyla analiz ettiler.

Katılımcılar, kalp atış hızı değişkenliğini ve dinlenme kalp atış hızını ölçen Apple Watch Series 5 ve Series 4 taktı. Toplanan ölçümlerin, psikolojik özelliklerin giyilebilir veriler aracılığıyla daha fazla değerlendirilmesi için potansiyele işaret ederek, dayanıklılık veya refah durumlarını belirlemede başarılı tahminlerde bulundu. Günümüzde pek çok insan ihtiyaç duyduğu ruh sağlığı hizmetini almakta güçlük çekiyor. Apple Watch gibi cihazların kullanılması ruh sağlığı bakımını herkes için kolaylaştırabiliyor. Araştırmacılar bu teknolojiyi geliştirmeye devam etmek istiyor. Bununla beraber daha fazla insanı ve farklı sağlık koşullarını incelemeyi planlıyorlar.

Trendyol, yurtdışında büyümesine Azerbaycan ile devam ediyor

Türkiye’nin lider, dünyanın önde gelen e-ticaret platformlarından Trendyol, Azerbaycan pazarına giriyor. Kafkasya bölgesinin en büyük holdinglerinden Bakü merkezli PASHA Holding ile Azerbaycan pazarı için ortaklık anlaşması imzalayan Trendyol, global büyüme stratejisi kapsamında önemli bir adım daha atıyor. Trendyol ile PASHA Holding arasında imzalanan anlaşma ile Azerbaycan pazarında e-ticaret sektöründe faaliyet gösterecek ortak bir şirket kurulacak.

Stratejik ortaklığın yaratacağı sinerji Azerbaycan e-ticaret ekosistemini geliştirecek

İmza töreninde konuşan Trendyol Grubu Başkanı Çağlayan Çetin:

“PASHA Holding ile stratejik ortaklığımızın ilk adımını attık. 3 Mayıs itibarıyla Azerbaycan sitemiz kullanıma açılacak. Altyapı çalışmalarımızı tamamladığımızda da Azerbaycan’daki faaliyetlerimize tam olarak başlamış olacağız.

Geçtiğimiz yıl yurtdışından Trendyol’a verilen siparişlere baktığımızda ilk sırada Azerbaycan yer alıyor. Bunun yanında mobil veri analiz platformu App Annie’ye göre, 2022 yılında Azerbaycan’da  en çok indirilen uygulama Trendyol oldu. PASHA Holding’in Azerbaycan pazarındaki deneyimleri ile Trendyol’un teknoloji, lojistik ve üretim yetkinliklerinin yaratacağı sinerji, Azerbaycan e-ticaret ekosisteminin gelişmesine önemli katkılar sağlayacak. Bu anlamda kurulan stratejik ortaklığın başarısına ve kardeş ülke Azerbaycan’a pozitif etkisine yürekten inanıyoruz” dedi.

Trendyol’un uluslararası pazarlara açılmasının, gelecek vizyonundaki önceliklerinden biri olduğunu vurgulayan Çetin şöyle devam etti;

“Bu girişim, sınır ötesi ticareti kolaylaştırması ve bölgedeki ekonomik büyümeye katkı sunmasıyla da Türkiye ile Azerbaycan arasındaki işbirliğine dayalı ilişkileri de güçlendirecek. Bu işbirliği, birbirini tamamlayan yetkinliklere sahip iki ülkeyi karşılıklı fayda sağlayacak bir ortaklık için bir araya getiriyor.”

‘Yeni fırsatları takip edeceğiz’

PASHA Holding CEO’su Jalal Gasimov ise şu değerlendirmelerde bulundu:

“Sağladığı kolaylık, geniş ürün seçeneği ve rekabetçi fiyatları nedeniyle Azerbaycan’da e-ticarete olan ilgi artmış durumda. Bu anlaşma, daha geniş ürün seçeneklerine avantajlı fiyatlarda erişim kolaylığı sağlarken; PASHA ekosistemine dahil olanlar başta olmak üzere Azerbaycanlı şirketlerin finansal ürün ve hizmetlerini de sunacak. Böylece, genel finansal sağlığı iyileştirirken, müşteri deneyimini de geliştirecek. Bu girişim, teknoloji transferini kolaylaştırmasının yanı sıra lojistik ekosistemini geliştirerek hızlı market ve yemek gibi farklı alanlara değer katacak; yeni iş olanakları yaratacak. E-ticaret kültürünü teşvik edecek, KOBİ’lerin online satış yapmasına imkan sağlayacak ve kayıt dışı ekonomiyi azaltacak. Böylece, bu girişimin ülkedeki yabancı yatırımı da artırmasını bekliyoruz.”

Architecht, geleceğin yazılımcılarını 3 farklı istihdam programıyla yetiştiriyor

Türkiye’nin en iyi işverenleri arasında yer alan Architecht, “TechTalent”, “Train&Work” ve “Tekno Kampüs” gibi birbirinden farklı işe alım programlarıyla yazılımcı istihdamına devam ediyor.“

Türkiye’de ve dünyada son dönemin en çok konuşulan ve en hızlı büyüyen sektörlerinden biri olan yazılım sektörü, 2020 yılının ilk çeyreğinde yüzde 15’lik büyüme gösterirken, pandeminin en etkili olduğu 2021 yılının ilk çeyreğinde yüzde 55’lik büyümeyle ciddi bir ivme kazandı.

Öyle ki küresel yazılım pazarının 2026 yılında 1 trilyon 605 milyar dolar gelir elde edeceği öngörülüyor. Yazılım sektörü her ne kadar dijitalleşme ve e-ticaretin yaygınlaşması gibi etkenlerle bilişim dünyasında kendine sağlam bir yer edinmiş olsa da nitelikli yazılımcı eksikliği bu gözde sektörün en büyük sorunlarından birini oluşturuyor. Özellikle pandemi sonrası gelen uzaktan çalışmayla birlikte, nitelikli yazılımcı bulma konusunda sektörde ciddi anlamda daralma yaşanıyor.

Architecht “TechTalent” ile ayrıcalıklı bir kariyer fırsatı sunuyor

Yenilikçi ürün portföyü, uluslararası iş ortakları ve müşterileriyle Türkiye’nin önde gelen finansal teknoloji şirketlerinden olan Architecht, fintech alanında kendi yeteneklerini yetiştirmek üzere birbirinden farklı istihdam programları tasarlıyor. Tech Talent, Train&Work ve Tekno Kampüs programlarıyla geleceğin yazılımcılarını yetiştirmeyi hedefleyen şirket bu kapsamda başlattığı “TechTalent” programıyla üniversiteden mezun olan yeni mezunlara; hibrit çalışma modeli, kapsamlı akademik teşvikler, uluslararası projelerde çalışma fırsatı, uluslararası sertifika/eğitim programları, rekabetçi ücretlendirme politikası ve esnek yan haklar gibi ayrıcalıklı bir kariyer fırsatı sunuyor.  

Tech Talent programının haricinde Train & Work ve Tekno Kampüs gibi eğitim ve istihdam odaklı iki farklı projesi bulunan Architecht, henüz üniversitede okuyan ve yeni mezun olmuş genç yeteneklere alanında uzman teknik mentörlerle birlikte kapsamlı bir yazılım eğitimi veriyor. Yazılımcı yetiştirme programı Train&Work ile mühendislik dışı bölümlerden mezun olan genç yeteneklerin yazılımcı olmaları hedefleniyor.  Uzman eğitmenler tarafından çevrim içi ve yüz yüze olmak üzere yaklaşık 6 ay süren bu eğitimlerle adaylara düzenli maaş ödemesi yapılıyor ve program sonunda başarılı olanlar Architecht’te istihdam ediliyor. 

Tekno Kampüs programında ise üniversite üçüncü ve dördüncü sınıfta okuyan, yazılımcı ve analist gibi teknik kadrolarda çalışmayı hedefleyen öğrenciler uzun süreli staj imkanıyla teknik mentorlar tarafından sıkı bir şekilde yetiştirilerek mezuniyet sonrasında Architecht’in kadrolarında istihdam ediliyor.

Öğrenci ve yeni mezunlara özel istihdam süreci sağlanıyor

Architecht’in istihdam projeleri hakkında bilgi veren Architecht İK, Yönetişim ve Satıştan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Şule Hatun Avşaroğlu:

“Sürdürmekte olduğumuz istihdam programlarımızla hem genç yetenekleri kadrolarımıza dahil etmek hem de sektörümüzün ihtiyaç duyduğu nitelikli yazılımcı açığını kapatmayı amaçlıyoruz. Bu bağlamda hayata geçirdiğimiz birbirinden kıymetli istihdam ve eğitim odaklı programlarımız bulunuyor. Train&Work programımızla mühendislik dışı farklı disiplinlerden mezun olan yeni mezunları, 6 ay süren çok kaliteli bir eğitimle yazılımcı ya da analist olabilecek seviyeye çıkarmayı amaçlıyoruz. Bununla birlikte ülkemizin nitelikli üniversitelerinden mezun olmuş teknoloji yeteneklerine “TechTalent” programımızla ayrıcalıklı bir kariyer fırsatı sunuyoruz. Son olarak en değerli sosyal sorumluluk projelerimizden biri olan Tekno Kampüs ile bugüne dek sektörümüze yüzlerce teknik uzman yetiştirdik. Yeni dönemde de öğrenci arkadaşlarımızı bu vizyonumuzun bir parçası yapıp Tekno Kampüs programımızla destekleyeceğiz” diye konuştu. 

Mercedes-Benz, ülkemizde online satış sistemine geçiş yapıyor

Dünyanın en değerli lüks otomobil markası Mercedes-Benz, Türkiye’de hayata geçirdiği müşteri odaklı Yeni Satış Modeli’ni duyurdu. Mercedes-Benz’in lüks stratejisinin de bir parçası olan bu satış modelinde, bayiler acentelere dönüşüyor ve kusursuz müşteri deneyiminin daha da yukarı taşınmasındaki rolleri farklılaşıyor.

15 Mayıs’tan itibaren devreye alınacak Online Store veya acenteler aracılığıyla müşteriler, araç stoklarını gerçek zamanlı ve şeffaf biçimde takip edebilecekler, ülke genelinde geçerli olacak tek fiyatla diledikleri araç modeline ulaşabilecekler.

Müşteriler, Mercedes-Benz Finansal Hizmetler tarafından sunulan kredi seçenekleriyle uygun buldukları finansman ve Mercedes-Benz Kasko teklifini tercih edebilecekler. Araçlarını teslim almak istedikleri Mercedes-Benz acentesini seçen müşterilere faturalar Mercedes-Benz Otomotiv tarafından kesilirken, araç tescil, plaka ve teslim işlemlerini ise acenteler yürütmeye devam edecek.

Mercedes-Benz Otomotiv İcra Kurulu ve Otomobil Grubu Başkanı Şükrü Bekdikhan: “Yeni Satış Modelimiz ile en iyi müşteri deneyimini sunma sözümüzü ileri taşıyoruz”

Mercedes-Benz Otomotiv İcra Kurulu ve Otomobil Grubu Başkanı Şükrü Bekdikhan:

“Giderek dijitalleşen bir dünyada, müşterilerin satın alma alışkanlıkları değişiyor ve sunduğumuz yeni satış modeli ister online ister fiziksel, tutarlı ve şeffaf bir satın alma yolculuğu sağlıyor. Ayrıca, yeni modelimiz ile müşterilerimiz nereden araç satın almayı seçerlerse seçsinler fiyatlandırma şeffaf ve tek şekilde sunulduğundan, farklı lokasyonlardan fiyat karşılaştırması süreci ortadan kalkıyor.

Yeni Satış Modeli ile inovasyon, şeffaflık ve çok daha hızlı bir iletişim imkânı sunması sayesinde müşterilerimizle olan bağımızı daha da güçlendireceğiz. Bu heyecan verici dönüşümü birlikte tasarladığımız acentelerimiz, benzersiz müşteri deneyimini ileri taşımak için uzun yıllara dayanan uzmanlıkları ve deneyimleriyle fark yaratmaya devam edecekler.”

Yeni iş modeliyle birlikte kilit rol oynamaya devam edecek olan Mercedes-Benz acenteleri, artık stok bulundurmak zorunda olmadıklarından finansal ve piyasa dalgalanmalarına dair riskleri azalacak, ülke genelindeki tek fiyat politikasıyla müşteri talep ve ihtiyaçlarına daha fazla odaklanma imkânı bulacaklar. Acenteler, daha önceden olduğu gibi ürün danışmanlığı, test sürüşü, araç teslimi, ikinci el araç satışı, satış sonrası hizmetler, aksesuar satışı ve teknik servis gibi konularda hizmetlerine devam edecek.

Mercedes-Benz Otomotiv Hafif Ticari Araçlar İcra Kurulu Üyesi Tufan Akdeniz: “Hafif ticari araç satışlarında Yeni Satış Modeli’ne otomobil ile geçen ilk ülkeyiz”

“Mercedes-Benz’in faaliyet gösterdiği ülkeler arasında Türkiye, hafif ticari araç satışlarında Yeni Satış Modeli’ni otomobil ile uygulayan ilk ülke oldu. Yeni modelimiz sayesinde müşteri deneyimini üst düzeye çıkaracak birçok yeni uygulamayı süreçlerimize dahil ettik. Online konfigüratör ve test sürüşü rezervasyon uygulaması müşterilerimizin direkt olarak kullanabileceği yeni uygulamalar olduğu gibi, bu deneyimi dolaylı olarak etkileyen geliştirmeleri de hayata geçirmiş durumdayız. Yeni Satış Modeli’nin devreye alınması sonrasında da araçların müşterimizin taleplerine göre çok daha spesifik olarak konfigüre edildiği filo satışlarında hem Mercedes-Benz olarak biz, hem de acentelerimiz her türlü desteği vermeyi sürdüreceğiz.”