Ana Sayfa Blog Sayfa 177

Yerli girişim Techsign, Papara’dan 30 milyon dolar değerleme üzerinden yatırım aldı

Müşteri süreçlerini uzaktan yönetmek isteyen firmalara dijital imza ve kimlik doğrulama hizmetleri sağlayan Techsign, serie A öncesi yaptığı ara yatırım turunda Papara’dan 30 milyon dolar değerleme üzerinden yatırım aldığını duyurdu.

Papara CEO’su Emre Kenci, yatırımla ilgili verdiği demeçte;

“Başta biyometrik müşteri tanıma ürünleri olmak üzere uzun yıllardır birçok ürün ve hizmetini kullandığımız Techsign ekibinin artık bir parçası olduğumuz için çok mutluyuz. Techsign, hem teknik birikimi hem de çalışma şekli ve kültürü ile Türkiye’de gördüğümüz en iyi teknoloji girişimlerinden birisi.” açıklamasını yaptı.

Techsign CEO’su Abdullah Kip, bu ara yatırımı global ölçekte büyüme hedefleri için kullanacaklarını belirterek,

“2021’den beri müşterimiz olan Papara’ya iyi bir hizmet sunmuş olmaktan gururluyuz, global ölçekte etkili bir aktör olma hedefimizde desteklerini almak adımlarımızı hızlandıracak.” dedi.

2021 yılında Techsign’a tohum yatırımını yapan Techmine Yönetim Kurulu Başkanı Berrin Önder ise;

“Doğaya duyarlı, verimlik artışı sağlayan yatırımımız Techsign’da yeni ortağımız Papara ile birlikte büyüyecek olmaktan heyecanlıyız” diyerek bu ortaklıktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

ChatGPT, veri gizliliği sorunlarını giderdikten sonra İtalya’ya geri döndü

OpenAI‘ın yapay zeka chatbot’u ChatGPT, veri gizliliği ve şeffaflık önlemlerindeki önemli iyileştirmelerin ardından bir kez daha İtalya’da halkın kullanımına açıldı. Yapay zeka, daha önce yaşanan güvenlik sorunları nedeniyle İtalya’da erişim engeline tabi tutulmuştu

OpenAI, kullanıcı verilerinin nasıl işlendiği konusunda web sitesinde artan şeffaflık, kullanıcılar için devre dışı bırakma hakları ve 13 yaşın altındaki çocukları korumak için yaş doğrulama önlemleri dahil olmak üzere platformda çeşitli değişiklikler uygulayarak bu endişelere yanıt verdi. Kullanıcılara ChatGPT’nin “insanlar, yerler veya gerçekler” hakkında yanlış bilgiler üretebileceği konusunda uyaran bir bildirim gönderildi. Bu değişiklikler, ChatGPT’nin artık “Avrupalı ​​kullanıcılar için gelişmiş şeffaflık ve haklar” sunduğunu belirten Garante tarafından memnuniyetle karşılandı.

Geçtiğimiz sene, çıktığı günden beri beri ortalığı yapay zekada kullanıcı girişine dayalı olarak denemeler, şiirler, şarkılar ve bilgisayar kodları yer alıyor. Bununla birlikte, piyasaya sürülmesi, yapay zekanın etkileri ve uygun düzenleyici önlemlere duyulan ihtiyaç hakkında tartışmalara yol açtı. İtalya’nın Mart ayında ChatGPT’ye getirdiği yasak, Batılı bir ülkenin platforma karşı harekete geçmesinin ilk örneği oldu. İtalyan yetkililer, chatbot tarafından üretilen yanlış bilgilerin ele alınmasını ve çocukların “kesinlikle uygun olmayan yanıtlara” karşı potansiyel savunmasızlığını eleştirdi.

OpenAI’ın İtalya’nın endişelerine verdiği başarılı yanıt, yapay zekanın geliştirilmesinde veri gizliliğinin ve şeffaflığın önemini vurguluyor. ChatGPT’de uygulanan değişiklikler, şirketin kullanıcının kişisel verilerini koruma ve sorumlu yapay zeka gelişimini destekleme taahhüdünü gösteriyor. Gelişmeye devam ettikçe kullanıcılar, sohbet geçmişlerini kapatma yeteneği de dahil olmak üzere yeni veri gizliliği özelliklerinden faydalanabiliyor.

Dental sektörde önemli süreçleri kolaylaştıran diştedavim, 6.5 milyon dolar değerleme üzerinden 200 bin dolar yatırım aldı

Amacı diş hekimliği dikeyinde her türlü tedavi hizmeti ve ürün alımını kolaylaştırmak olan diştedavim, Kasım ayında çıktığı ara yatırım turunu 6.5 milyon dolar değerleme ile 200 bin dolar alarak tamamladı.
“Dişe dair her şey” mottosu ile geçtiğimiz Mayıs ayında operasyonlarına başlayan diştedavim Teknoloji Hizmetleri AŞ, DentGroup diş klinikleri kurucu ortağı Efe Çelebi tarafından hayata geçirildi. İlk ürünü “dtSanalPOS”, diş kliniklerinin hastalarına sunduğu tedavi hizmetlerini ve dental malzeme/hizmet sağlayıcılarına yaptıkları ödemeleri taksitlendirme hizmeti sunarak 11 ayda 1400’den fazla dişhekimi üyeye ve 50 milyon TL’lik işlem hacmine ulaştı.
Yatırımcıları arasında Koray Bahar, İzzet Halyo, Levent Hatay, Yavuz İrtem, Mine Dedekoca, Kurthan Atmaca, Savaş Yılmazer, Kaan Boncuk, Umur Çulha, Ufuk Coşkun, Kübel Özkut, Cihan Çapan, Emek Ertener, Evren Kırıkoğlu ve Serhat Özer’in de bulunuyor. Ayrıca diştedavim, haziran ayında yapacağı 2. yatırım turuna da hazırlanıyor.
Kurucu Efe Çelebi, bu yeni yatırım ile yeni ürünleri olan hastaların diş kliniklerinden randevu alabilmelerini ve online görüşebilmelerini sağlayan yurtiçi platformu distedavim.com ve yurtdışı platformu dentalprices.com’u büyütmeyi planladıklarını açıkladı.

KOBİ’ler için yönetim süreçlerini dijitalleştirilen Taclia, 6.2 milyon euro yatırım aldı

KOBİ’lerin günlük süreçleri dijitalleştirmesine ve yönetmesine yardımcı olan Taclia, düzenlenen turda 6.2 milyon euro yatırım aldı. Tur, Cusp Capital ve Stage 2 Capital‘in katılımıyla düzenlendi.

Birçok küçük işletme, operasyonlarını hala elektronik tablolar üzerinde yönetiyor. Girişim, bu süreçleri dijitalleştirmeye yardımcı olan modüler hepsi bir arada bir çözüm sunarak ortaya çıkan sorunları çözmeyi hedefliyor. Alex Casals, Taclia’yı ayrı uygulamaların kullanımının zor veya uygulanmasının pahalı olabildiği iş yerindeki dijitalleşme ihtiyacına bir cevap olarak geliştirdi. 

Platform, manuel süreçlerin yerini alan, tüm iş alanlarını kapsayan, kullanıcı dostu bir alternatif sunarak zamandan tasarruf sağlayarak satışları artırıyor. Geliştirilen sistem, görev ve hizmet yönetimi, program ve zaman takibi, müşteri takibi, bütçe ve fatura oluşturma, gerçek zamanlı konum ve daha fazlası gibi işlevler sunuyor. 

Ayrıca Taclia, kullanıcıların yazılımı ihtiyaçlarına göre uyarlamasına olanak tanıyan tamamen özelleştirilebilir bir arayüzü bünyesinde barındırıyor. Şirketler, çeşitli işlevler arasından seçim yapabiliyor ve yalnızca ihtiyaç duyduklarını kullanabiliyor. Bu özellik de şirketlerin süreçlerini düzene sokarak genel verimliliği artırıyor.

Şirket, haftada 500’den fazla yeni müşteriyle Taclia’nın gelişiminin ürün liderliğindeki büyümeden kaynaklandığını iddia ediyor. 

Cusp Capital’de bir yatırımcı olan Maximilian Rowoldt:

“Taclia, KOBİ’leri dijitalleştirilmemiş süreçlerden kurtulmak ve müşteriler, tedarikçiler ve onların iş gücü ile etkileşimde bulunmanın yeni yollarını oluşturmak için geçmişte yazılım tarafından yeterince hizmet almayan dikeylerde güçlendiriyor.” dedi.

Girişim, aldığı yatırımı ürününü geliştirmek, ekibini büyütmek ve coğrafyalar arasında ölçeklendirmek için kullanmak istiyor.

Samsung akıllı telefonlara SwiftKey klavye aracılığıyla Bing AI geliyor

Samsung imzalı akıllı telefon sahipleri, yapay zekaya Swiftkey klavye ile kolayca sahip oluyor. Microsoft SwiftKey’in 9.10.11.10 sürümüyle Bing AI, Samsung Galaxy akıllı telefon sahiplerinde kullanıma sunuluyor.

Bu entegrasyon, Bing AI’nin SwiftKey içeren hemen hemen her Galaxy cihazına önceden yüklendiği ve kullanıcıların Bing AI’a üç ana yoldan erişebileceği anlamına geliyor. Bu yollar Arama, Sohbet ve Ses olarak karşımıza çıkıyor.

Bing AI Search ile kullanıcılar, klavye uygulamasından çıkmadan web’de hızlı bir şekilde arama yapabiliyor. Sohbet özelliği, daha ayrıntılı sorgular ve sohbet önerileri sağlarken, Ton, kullanıcıların mesajlarının tonunu ve formalitesini ayarlayarak metinlerini duruma uyacak şekilde özelleştirmelerine yardımcı oluyor. Bu özellikler, SwiftKey için önemli bir yükseltme sunuyor ve kullanıcılara gelişmiş bir yazma deneyimi sağlıyor.

Samsung‘un, Galaxy cihazlarında varsayılan seçenek olarak Google’ın arama motorunu Bing ile değiştirmeyi düşünüyor. Bu hamlenin, Android işletim sistemi lisanslarıyla ilgili potansiyel yansımalar nedeniyle bazı sonuçları olabileceği tahmin ediliyor. Teknoloji devleri arasındaki rekabet kızıştıkça, yapay zeka odaklı özelliklerin ve hizmetlerin kullanıcı deneyimlerini geliştirmede giderek daha önemli bir rol oynaması muhtemel görünüyor.

Bing AI’nın Samsung Galaxy cihazlarına sunulması, en son teknoloji trendlerinden haberdar olmak isteyen kullanıcılar için güzel bir gelişme oluyor. SwiftKey ve Bing AI, One UI’a entegre edildiğinde Samsung, gelişmiş yapay zeka aracını dünya çapında milyonlarca kullanıcının kullanımına etkili bir şekilde sundu. Yapay zeka gelişmeye devam ettikçe mobil cihaz endüstrisinin bu son teknolojilerle mümkün olan sınırlarını zorlamaya devam edeceği açık bir şekilde bizlere vurgulanıyor. 

Bing AI güncellemesi, ilk olarak iOS ve Android cihazlar için nisan ortasında yayınlandı. Şimdi ise Samsung’un One UI arayüzüne sahip cihazlarına geliyor.  

NEOHUB ve Fon Radar’dan ekosistemin ilk ortak girişim şirketi: NEO Elektronik

DenizBank’ın yeni nesil iştiraki NEOHUB, nakit yönetimi optimizasyonu girişimi Fon Radar ile Tedarikçi Finansmanı Sistemi alanında fintek ürünleri geliştirmek üzere ortak girişim şirketi NEO Elektronik A.Ş.’yi hayata geçirdi. 

“Fon Radar ile sektörün ilk ortak girişim şirketini kurduk”

NEOHUB Genel Müdürü Gürhan Çam yaptığı değerlendirmede:

“NEOHUB kurulduğu günden itibaren yenilikçi iş modelleri ve finansal teknoloji çözümleri geliştirmek vizyonuyla hareket etti. Bugün itibarıyla bir İş Modeli Fabrikası olma yolunda kararlılıkla ilerliyoruz. Girişim Hızlandırma Programı mezunlarımızdan Fon Radar ile Tedarikçi Finansmanı Sistemi kapsamında sektörün ilk ortak girişim şirketi NEO Elektronik’i kurmaktan dolayı mutluyuz. İş birliği kültürümüzün en anlamlı göstergelerinden biri olacak şirketimiz, Türkiye girişimcilik ekosistemine de yenilikçi bir yaklaşım getirecek” dedi.

“Sektörde önemli bir boşluğu doldurmayı hedefliyoruz”

DenizBank KOBİ Bankacılığı ve Kamu Finansmanı Grubu Genel Müdür Yardımcısı Engin Eskiduman konuyla ilgili değerlendirmesinde şunları söyledi; 

“Fon Radar şirketiyle birlikte kurduğumuz ortaklık ile KOBİ müşterilerimizin finansmanında önümüzdeki dönemde önemi giderek artacak olan tedarikçi ve fatura finansmanı konularında önemli bir paya sahip olmayı hedefliyoruz. DenizBank Finansal Hizmetler Grubu olarak bankacılık sektöründeki tecrübemiz ve dijitalleşme alanındaki vizyonumuzu, Fon Radar’ın finansal teknolojiler alanındaki enerjisi ve dinamizmiyle birleştirerek sektörde önemli bir boşluğu doldurmayı; sadece Bankamız değil, sektördeki diğer bankalar için de çözüm ortağı olmayı hedefliyoruz. Bu sisteme entegre ilk finansal kuruluş olarak paydaş olmaktan dolayı son derece mutluyuz.”

“Fon Radar’a yepyeni bir anlayış ve ivme kazandırdık”

Fon Radar Kurucu Ortağı Okan Ünlüçerçi ise:

“Fon Radar ekibi olarak NEOHUB Girişim Hızlandırma Programı’na 2022 Mart ayında başladık ve DenizBank’ın ilgili iş kolunun kıymetli yöneticilerinden düzenli olarak mentorluk aldık. Bu sayede Fon Radar’a yepyeni bir anlayış ve ivme kazandırdık. Uzun ve birbirinden keyifli geçen seanslar sonunda KOBİ’lerimize yönelik tedarikçi finansmanı ürünümüzü, NEOHUB ile birlikte kuracağımız ayrı bir şirkete dönüştürme kararı aldık. Fon Radar ekibi olarak bu ailenin bir parçası olmaktan dolayı çok mutluyuz, beraber harika işler yapacağız.” dedi.

MediaTek, yapay zeka ve otomotiv çiplerine odaklanıyor

Tayvan’ın önde gelen çip üreticilerinden MediaTek, akıllı telefon pazarındaki arz fazlalığıyla karşı karşıya kaldığından rotayı yapay zeka ve otomotiv çiplerine odaklanıyor. Bu sayede şirket, yeni alanlarda faaliyet göstermek için emin adımlarla ilerliyor.

Otomobil üreticileri, gelişmiş sürücü destek sistemlerini (ADAS) ve yapay zeka (AI) teknolojilerini araçlarına entegre ettikçe, bu karmaşık sistemlerin üstesinden gelebilecek yüksek performanslı çiplere yönelik artan bir talep bulunuyor. Bunu fark eden MediaTek, çip tasarımındaki uzmanlığı ve önde gelen otomobil üreticileriyle çalışma deneyimiyle bu trendden yararlanmak için iyi bir konumda yer alıyor.

MediaTek CEO’su Rick Tsai, önümüzdeki birkaç yılda büyümeyi sağlamak için bu alanlara kaynak ayıracaklarını açıkladı. MediaTek, otomotiv endüstrisine ek olarak yapay zeka bilgi işlem pazarını da hedefliyor. Tsai, şirketin müşterilerine ChatGPT tarafından kullanılanlar gibi yapay zeka yetenekleri sağlama becerisine güvendiğinden bahsetti. Yapay zeka, sağlık, finans ve lojistik dahil olmak üzere çeşitli sektörlerde giderek daha yaygın hale geldikçe, bu görevleri yerine getirebilecek güçlü çiplere artan bir ihtiyaç olacak.

Odak değişikliği, mevcut piyasa koşulları göz önüne alındığında anlaşılabilir olsa da, akıllı telefon endüstrisinin geleceği ve MediaTek’in bu sektördeki rolü hakkında soru işaretleri uyandırıyor. Pandemi nedeniyle akıllı telefon satışlarının yavaşlaması ve tedarik zincirlerinin kesintiye uğramasıyla, sektörün toparlanmasının ne kadar süreceği belirsiz görünüyor. Onca belirsizliklere rağmen Tsai, MediaTek’in işgücünü azaltmadığını, bunun yerine kaynakları en çok ihtiyaç duyulan yerlere yeniden tahsis ettiğini belirterek iyimserliğini koruyor.

Birikim ve yatırım uygulaması Yancep, 5 milyon dolar değerleme üzerinden yatırım aldı

Faaliyetlerine 2022 yılının temmuz ayında başlayan Yancep, küçük tutarlarla yatırım yapabilmeyi daha geniş kitlelere yaymak için çalışmalarına devam ediyor.

Geçtiğimiz yıl ilk yatırım turunda 1 milyon dolar değerleme ile yatırım alan Yancep; Koçfinans, Papara, EGİAD Melekleri, Inveo Ventures ve hiBoost liderliğinde gerçekleştirdiği ikinci yatırım turunda değerlemesini 5’e katladı. Bu yatırım turunu 5 milyon dolar değerleme ile kapatan Yancep, aldığı yatırımı uygulamayı geliştirmek ve kullanıcılarına yeni özellikler sunmak için kullanacak.

“Şirket değerlemesini 1 yılda 5’e katladık”

Yancep’in sadece SPK (Sermaye Piyasası Kurulu) tarafından yetkilendirilen kurumlarla çalıştığını söyleyen Yancep Kurucu Ortağı Hilmi Kaya, şu ifadeleri kullandı: “Kullanıcı sayımızı kısa sürede 40 binin üzerine çıkardık. Yatırımcılarımızın birikimlerini düzenli olarak denetlenen lisanslı kurumların güvencesi altında tutuyoruz. Kullanıcılarımızın çoğu ilk yatırım hesaplarını Yancep sayesinde açarak sermaye piyasalarına adım attılar. Kullanıcılar, uygulama içerisinden birikim hedeflerini seçerek düzenli birikim alışkanlığı kazanıyorlar.”

“1 TL’lik birikim bile Yancep’te yatırıma dönüşüyor”

Yancep Kurucu Ortağı Ege Ertez, kullanıcılara sundukları değer önerilerini şöyle özetledi: “1 TL birikimin bile Yancep’te yatırıma dönüşmesi, Yancep’in ana değer önerisini oluşturuyor. Ek olarak bu yatırımların uzmanlar tarafından yönetilmesi kullanıcılara finansal piyasaları takip etmeye gerek kalmadan yatırım yapma imkanı sunuyor. Yancep’te kullanıcılar en çok teknoloji, sürdürülebilirlik, yapay zeka gibi temalara yatırım yapan tematik fonları tercih ediyorlar. Kolay arayüzü sayesinde kullanıcıları bu temalarla buluşturan Yancep, etki yatırımının ve sürdürülebilir yatırım anlayışının yaygınlaşmasına katkı sağlıyor.”

“Yancep Akademi’yi kurduk”

Yancep’teki kullanıcıların büyük birikimlere ihtiyaç duymadan ve finansal piyasaları takip etmeden yatırım yapabildiğinin altını çizen Hilmi Kaya, “Yancep’teki bir diğer misyonumuz ise finansal okuryazarlığı geliştirerek sermaye piyasalarına katılımı artırmak. Yancep Akademi kapsamında 20’den fazla üniversite ve start-up ile finansal okuryazarlık eğitimi ve vaka çalışması düzenledik. Yancep olarak yürüteceğimiz çalışmalarla finansal okuryazarlığı geliştirmeye devam edeceğiz” dedi.

“Yeni yatırım ürünleri çok yakında Yancep’te”

Yancep’in gelecek dönem projelerine ilişkin bilgi veren Ege Ertez ise sözlerini şöyle noktaladı: “Şirketimizin en önemli değerlerinin başında inovasyon kültürü geliyor. Yancep olarak finansal teknoloji dikeyinde yeni özellikler ve kolaylıklar getirmeye devam ediyoruz. Nisan ayı içerisinde yaptığımız TEFAS lansmanı ile yatırım ürünleri kapsamımızı genişlettik. Odak noktalarımızdan bir diğeri de finansal okuryazarlığı geliştirmek. Bu kapsamda uygulama içerisine eğitim ve içerik modüllerini eklemeyi planlıyoruz. Kullanıcılar birikim ve yatırım yaparken bir yandan da davranışsal finans, sermaye piyasaları ve diğer yatırım konularında bilgi seviyelerini artırabilecekler ve finansal okuryazarlık skorları elde edebilecekler.”

Elon Musk, Twitter’da makale yayınlayanların içerik başına ücret kazanacağını açıkladı

Popüler sosyal medya platformu Twitter, Mayıs ayında medya yayıncılarının kullanıcılardan makale başına ücret almasına olanak tanıyan yeni bir özellik sunmaya hazırlanıyor. Twitter CEO’su Elon Musk, yayıncıların tam abonelik satın almak yerine bir kerelik bir ücret karşılığında makalelerine erişim sunmasını sağlayacaklarını açıkladı. 

Twitter’ın her işlemdeki komisyon yüzdesi, lansman tarihi ve medya kuruluşlarının katılmak için karşılaması gereken kriterler dahil olmak üzere yeni özellikle ilgili ayrıntılar henüz bilinmiyor. Ancak Musk’ın duyurusu, teknoloji endüstrisinde heyecan yarattı ve birçok kişi bu yeni özelliğin medya yayıncılığının geleceği üzerindeki potansiyel etkisi hakkında orata iddialar attı.

Bu özelliğin okuyucular ve yayıncılar için bir “kazan-kazan” olması bekleniyor. Okuyucular, ilginç buldukları makaleler için ara sıra ödeme yapma esnekliğine sahip olurken, yayıncılar makalelerden tek tek gelir elde ediyor.

Twitter’ın bu hamlesi, ABD eski başkanı Donald Trump’ın hesabının geri alınması, Twitter Blue programının kullanıma sunulması ve doğrulama programının yakın zamanda kaldırılması da dahil olmak üzere sosyal medya platformunu çevreleyen bir dizi tartışmanın devamı niteliğinide oluyor. Bu zamana dek Elon Musk’ın platformun kazancına yönelik aldığı kararların aksine bu yeni özellik, kullanıcıların da platform üzerinden para kazanmasına yardımcı oluyor. 

Yayıncılar için alternatif bir gelir kaynağı sunduğu ve okuyucular için platformun tekliflerini geliştirdiğinden makale başına ücretlendirmenin getirilmesi, Twitter ve medya şirketlerine yönelik oldukça önemli bir gelişme olarak görülüyor. Özelliğin ne zaman aktif hale getirileceği hakkında henüz herhangi bir bilgi bulunmuyor.

Safran üretim girişimi SAFFON-A, 15 milyon TL hedefle kitle fonlama yatırım turuna çıktı

fonbulucu’nun geliştirdiği tarımsal üretimin finansmanında kitle fonlama sisteminin kullanıldığı fonTAR finansman ve yatırım modelinin ikinci projesi SAFFON-A yatırım turuna çıktı.

Dünyanın en pahalı baharatı olarak bilinen; gıda dışında tıp, kozmetik, kimya gibi lokomotif sektörlerde de kullanılan; ülkemiz başta olmak üzere tüm dünyada büyük bir pazar açığı bulunan safran üretimi için kolları sıvayan girişim, şirket paylarının %70’inin arzıyla 15 milyon TL fona ulaşmayı hedefliyor.

Bu kampanya ile SAFFON-A Tarım A.Ş.’nin kuruluşu, üretim hazırlıklarının yapılması ve her biri dört yıl olmak üzere üç aşamalı üretim döngüsü planlanıyor. İlk döngüde 100, ikinci döngüde 500, üçüncü döngüde 1000 dekar alanda safran yetiştirmeyi amaçlayan SAFFON-A, ilk döngünün ikinci yılından başlamak üzere her yıl düzenli temettü dağıtımı gerçekleştirecek. Ülkemizin en büyük safran tarlasını kurarak sürdürülebilir bir model inşa etmeye hazırlanan girişimin yatırım turu 2 Mayıs Salı günü fonbulucu platformunda başlayacak.

“Ülkemiz genelinde safran üretimini belirli bir noktaya getirmeyi başardık”

Proje hakkında konuşan SAFFON-A Kurucu Ortağı Serhat Kartal:

“Halihazırda Eskişehir’de 10 dekarlık alanda safran üretimi yapan ekip üyelerimizin bu proje ile en büyük hedefi; safran ve ürünleri üretimini, üretimi hakkında bilinç ve bilgi oluşturmayı, Ar-Ge çalışmaları sonucunda oluşacak katma değerli ürünler için hammadde üretimini yatırımcılarımızla birlikte hayata geçirmek. Ekibimizin safran yetiştiriciliği ve organik gübre konusunda akademik ve teknik tecrübesi bulunmakta. Hali hazırda Safranbolu’da ve farklı şehirlerde safran üretiminin yaygınlaştırılması amacıyla faaliyetler de bulunan üyelerimizin olağanüstü gayretleriyle ülkemiz genelinde safran ve aromatik bitki yetiştiriciliği belirli bir aşamaya gelmeye başladı. Projenin fonlanması durumunda kısa sürede yurt dışına dünya standartlarına uygun safran ihraç etmeyi planlıyoruz. Uzun vadeli hedeflerimizden birisi de safran üretimi ve hasadı ile ilgili AR-GE çalışmalarına hız vererek dünya piyasasında safran üretimi yapan rakiplerin önüne geçmek” dedi.

Tüm dünyada Kırmızı Altın olarak adlandırılıyor 

fonbulucu Kurucusu ve CEO’su Hakan Yıldız:

“Safran üretiminin ve ticaretinin yapıldığı her ülkede Kırmızı Altın olarak adlandırılan çok değerli, çok yönlü ve ihracat potansiyeli çok yüksek bir ürün. Ülkemiz topraklarının safran yetiştiriciliğine uygun olması ve lojistik avantajımız da girişimimizin son derece doğru bir hamle yaptığını gösteriyor. Girişim şirketimiz toplamda 1000 dekar alanda üretmeyi planladığı safranın yanında safran soğanı gibi yan ürünleri de ulusal ve uluslararası pazarda satışa sunacak. Bu yan ürünler ülkemizde ziraatını yaygınlaştırma hedefinin bir çıktısı olarak, sözleşmeli üretime başlamak isteyen girişimcilere de satılacak. Ayrıca kayıt altında, kalibreli, temiz, güvenilir şekilde üretilip paketlenen yan ürünlerin yurt dışına ihraç hedefine de katkı sunması beklenmekte. Zira ülkemizde de uluslararası pazarlarda da güvenilir tohumluk safran soğanı bulmak en önemli problemlerden birisi. Safran üretimi yapan ülkelerin yan ürün ve ana ürün konularında Ar-Ge eksikliklerinin olması da bir diğer önemli problem. Bu problemlere de çözüm önerisi sunan girişimimizin yatırımcı ve paydaşlarımızla birlikte yüksek getirili safran üretimi yaparak birlikte kazanılacak bir model inşa edeceğine yönelik inancımız sonsuz” ifadelerini kullandı.