Ana Sayfa Blog Sayfa 1060

Dr. Milo Jones ile GBA Ready Set Startup gerçekleşti

Insight Advisory Partners’in Co-founder ve yöneticisi, Inveniam Strategy’nin başkanı, IE Business Schools ziyaretçi profesörü Dr. Milo Jones, GBA Ready Set Startup’ının ikinci konuşmacısı olarak İstanbul’daydı.

Yeni girişimlere rehberlik ederek iş fikirleri için finansman bulmayı hedefleyen, Türkiye’nin ilk melek yatırım ağlarından biri olan Galata Business Angels, girişimcileri yeni trendler konusunda bilgilendirmek için IE Business School partnerliğiyle başlattığı eğitim serisi GBA Ready Set Startup’a devam ediyor. 14 Mart Salı günü İTÜ Magnet’te gerçekleşen GBA Ready Set Startup’ın ikinci konuğu, Insight Advisory Partners’ın Co-founder ve yöneticisi, Inveniam Strategy’nin başkanı, IE Business Schools ziyaretçi profesörü Dr. Milo Jones oldu.
Robotic, Big Data ve Yapay Zeka’nın iş dünyasına etkileri

Etkinlikte, Milo Jones katılımcıları Robotic, Big Data ve Yapay Zeka’nın (AI) iş hayatında karar verme süreçlerini nasıl dönüştüreceği konusunda bilgilendirdi. Bu teknolojilerin spesifik olarak perakende, finans, danışmanlık, hukuk, gazetecilik, tıp gibi alanlara ve ekiplerine öngörülen etkileri ele alındı. Milo Jones, AI teknolojilerinin iş dünyasında yenilikçi adımlar atma ihtiyacı yaratmasıyla beraber, şirket yönetiminde karar mekanizmasına dahil olma sürecine de değindi.

Toyota, şirket içi akıllı telefonlarının yerinde servis hizmeti için CepteTamir’le anlaştı

Dünyanın en büyük otomobil markalarından olan Toyota, şirket içi çalışanlarının kullandığı akıllı telefonların bozulması veya zarar görmesi durumunda, onarım hizmeti almak için yerinde servis hizmeti sağlayan CepteTamir.com ile anlaştı.

CepteTamir, geçtiğimiz ay içerisinde bir yatırım alarak operasyonunu büyütmüştü. Girişimcileri tebrik ederiz.

Early Customer Demo Day’de şirketlere satış sunumu yapın, son başvuru 23 Mayıs

Erken aşamadaki girişimcilerin problemlerinden bir tanesi satış yapmaktır. Özellikle ürünlerini pazara yeni sürmüş olan girişimciler büyük şirketleri referans olarak almak istemektedirler ancak bu şirketlere ürün/hizmet satmak görüldüğü kadar kolay olmamaktadır. Arkadaşlardan şirkette tanıdık olup olmadığı sorulur, ilgisiz bir bölümden bulunan bir uzman arkadaş üzerinden gidilerek doğru kişiye ulaşmak içinde onlarca toplantı yapılır, hatta bu toplantılar sırasında organizasyon şemasındaki kişiler değişir girişimlerin görüştükleri departmanın görev tanımı bile değişebilir. Aylarca süren çoğunlukla olumsuz sonuçlanacak heyecanlı günlerde girişimciler verimli geçirecekleri en önemli günlerini kaybedelerler.

Son yıllarda şirketler, girişimcilere destek veren kuruluşlara girişimcilerle tanışmak ve onların ürünlerini kullanmak hatta yardımcı olmak istediklerini dile getirmeye başladılar. Hem şirketlerinin rekabette geride kalmaması için hem de yaratıcı girişimlerin ilk ürünlerini kullanmak istedikleri için erken aşama girişimlerle tanışmak istiyorlar. Bunun için şirketleri içinde girişimleri değerlendirecek ve binlerce başvuruyu okuyacak ekipleri maalesef olmuyor. Girişimlerle rassal olarak tanışıyorlar ve çözüm için verimsiz bir süreç içinden geçiyorlar. İşte ‘erken müşteri‘ veya satış demo day dediğimiz gün bu iki sorundan yola çıkarak ortaya çıktı.

Ürünü olan henüz ilk/erken müşterilerini arayan girişimler şirketlere sunum yapacaklar. Şirketler bu girişimlerin ürün hizmetlerini kendi süreçleri içinde nerede kullanabileceklerini düşünerek sunumları dinleyecekler. Girişimler 1 gün içinde 50’nin üzerinde şirkete sunum yapacak, şirketler 1 gün içinde ürünleri olan ve kullanabilecekleri 50’nin üzerinde girişimi dinleyecek ve birebir network yapma fırsatı bulacak.

İlk Erken Müşteri Demo Day’i (Early Customer Demo Day) 23 Mayıs 2017 Salı günü yapılacak.

Sunum gününe katılmak isteyen girişimler ve şirketler başvuru sayfasında kendine uygun kategoriyi seçerek buradan başvurularını yapabilirler.

Migros, geçen yıl faaliyetlerini durduran Tazedirekt’i yeniden hayata geçiriyor

Geçen yıl faaliyetlerini bir anda durduran Tazedirekt.com, Migros’un satın almasından sonra yeniden aktif hale geliyor. Bu haber şimdiden eski müşterilerine duyurulmaya başlandı ve reklam çalışmaları da başlatılmış durumda. 21 Mart Salı açılış tarihi olarak belirtildi.

Tazedirekt, müşterilerin sağlıklı gıdaya ulaşmasını sağlayan bir girişimdir. Hasan Aslanoba tarafından 2014 yılında kuruldu. Kapanmasının ardından Migros tarafından satın alındı. Migros, Tazedirekt’i kendi gücünü kullanarak yeniden açmaya karar verdi. İlk etapta İstanbul için müşteriler faydalanabilecek.

Tazedirekt.com Mesajı

“2014 yılında bir hayalden yola çıkarak kurulan Tazedirekt’in bugün sizlere tekrar açılacağının haberini vermekten büyük mutluluk duyuyoruz. Özlediğiniz ve keyifle tüketeceğiniz lezzetler ile sizi tekrar buluşturacağımız için çok heyecanlıyız.

Sizler de bizim heyecanımızı paylaşıp kaldığımız yerden beraber yürümek isterseniz, aşağıdaki formu doldurarak yenilenen Tazedirekt’e üye olabilirsiniz. Sizi de aramızda görmekten çok mutlu oluruz! Tazedirekt’in ilk etapta sadece İstanbul içi hizmet vereceğini, dönem içerisinde gelecek taleplerin özenle değerlendirileceğini belirtmek isteriz.

Sizlere daha iyi bir Tazedirekt deneyimi sunmak için canla başla çalışmaya devam edeceğimize söz veriyoruz.

21 Mart Salı günü görüşmek üzere,

Tazedirekt Ekibi”

Başarılı girişimciler zaman konusunda bu 5 maddeye özen gösterir

Girişimciler genelde çok meşguldür.Çünkü ne kadar çalışırlarsa o kadar başarılı olacaklarını bilirler.Ancak bu meşguliyet rastgele ve kaotik yoğunluklardan farklıdır.Çoğu zaman yapacak çok şeyimiz olur ve toplantıdan toplantıya koşarız.Başarılı bir yoğunluk başarılı bir yapılanma demektir.Yani zamanı iyi planlarsanız her dakikadan en verimli şekilde yararlanırsınız.

Burada başarılı girişimcilerin günlerini nasıl planladıklarına dair 5 öneri bulacaksınız.


Sabit Bir Sabah Rutinleri Vardır.

İyi bir sabah rutini oldukça önemlidir ve en iyisi uyandığınız anda başlamaktır.En başarılı insanlar tutarlı bir sabah rutinine sahiptir ve rutinlerinden nadiren saparlar.Richard Branson sabah rutininin önemli bir savunucusu ve her gün o gün içinde ne kadar yol aldığını inceliyor.Sabah saatleriniz değerlidir ve güne doğru başlamak günün geri kalanının tonunu belirler.Biraz erken kalkın ve her gün aynı aktiviteleri yaptığınızdan emin olun.Bu egzersizi,meditasyon,okuma,yürüyüş yapma vs. Herhangi bir şey olabilir.


Ertelemek Yerine En Zor İşi Önce Yaparlar.

Yapılacaklar listenizdeki küçük işleri büyük işlerden önce halletmek size daha cazip gelebilir.Ama başarılı igirişimcilerin ortak özelliği öncelik zor işleri halletmeye odaklanmalarıdır.Böylece zor işeri yaparken kafanız daha az dolu ve daha rahat oluyor.Diğer işlerin stresi kafanızı karıştırmıyor.Her gün önceliklerinizi belirten bir yapılacaklar listesi hazırlayın ve işe en önemli olandan başlayın.


Programlarını Dolu Tutarlar Ancak Abartmazlar.

Başarılı insanlar tükenmişliğin nasıl bir şey olduğunu bilirler.Günlerini genelde her gün için önceden planlarlar ancak bunu yaparken kendilerini çok yaymazlar.Gün içinde çok fazla mekan değiştirmek ve toplantılar arasında koşuşturmak kafanızı karıştırabilir ve veriminizi düşürebilir.Gün içinde neler yapabileceğinizle ilgili gerçekçi olun ve ona göre bir liste hazırlayın.


Stres Altına Girdiklerinde Kendilerine Zaman Verirler.

Stres verimli çalışmanın en büyük katilidir.Az miktarda stres sizi daha odaklanmış hissettirir.Fazla stres ise sağlık sorunlarına ve odaklanma problemlerine yol açar,kontrolü kaybetmenize neden olur ve konsantrasyonunuzu yok eder.Başarılı insanlar iyi bilir ki böyle hissettiğiniz durumlarda derin bir nefes alıp kendinize zaman vermek ve beyninizin rahatlamasına izin vermek en doğrusudur.Kendinizi psikolojik olarak bu durumun dışına alın ve kısa yürüyüşler yapın.Bu yeniden odaklanmanıza ve yenilenmenize yardımcı olacaktır.Bazen o an çalıştığınız bir konudan daha farklı bir konuya geçmek de stresinizi bir miktar azaltabilir.


Günün Sonunda Yaptıklarını Gözden Geçirirler.

Başarılı insanlar günün sonunda o gün yaptıkları ve üzerinde çalıştıkları işleri gözden geçirmenin ne kadar faydalı ve önemli olduğunu bilirler.Bu durum gururlu ve iyi hissetmenize neden olur.günün sonunda adeta bir ödül gibi gelir.Daha iyi işler yapmak ve daha sıkı çalışmak için motive olmanızı sağlar.Aynı zamanda gelecek günlerde alacağınız aksiyon adımlarınızı belirlemede de size yol gösterici olur.Aynı zamamda üretkenliğinizi arttırmak için zaman içinde neler yaptığınızı görmek önemlidir.

Diyabet hastalarının kan şekeri ölçümünü kolaylaştıran Elektrosens, 300 bin TL yatırım aldı

Kan şekeri ölçümünü kolaylaştırmak isteyen bir teknoloji girişimi olan Elektrosens, adı açıklanmayan bir sağlık şirketi tarafından 300 bin TL tohum yatırım aldı.

Türkiye’de bilimsel alanda yeni girişimcilerin son zamanlarda daha fazla sahne aldığını görüyoruz. İnsan terinden non-invasive (parmak delmeden, acıtmadan) kan şekeri ölçümü yapan Elektrosens de bu kategoriye katılan yeni girişimlerden biri. Diyabet hastalarının sürekli kan şekeri ölçümünü yapmasını sağlayarak kronik hastaların hayatını kolaylaştırmak istiyor.

Elektrosens, İTÜ Çekirdek girişimcilerinden Saddam Heydarov ve Çağrı Faydacı tarafından kuruldu. Kan şekeri ölçümünü kolaylaştırmak isteyen bir teknoloji girişimi. Üstü özel polimer kaplamalı tek bir ölçüm şeridiyle günde en az 24 ölçüm yapabilmeyi ve bu sayede kronik hastaların daha iyi kan şekeri takibi yapabilmesini hedefliyor.

Elektrosens, söz konusu ölçüm şeridi/sensörü ile birlikte elbette bir veri okuyucu cihaz da geliştiriyor. Girişimin elektronik devre tasarımcısı olan Saddam Heydarov, “Cihaz mobil uygulamayla bağlantılı olacak ve hastalar diyabet takibini de yapabilecekler. Sensörün üzeri özel kompozit ile kaplı olacak, bu şekilde sadece glikoza tepki verecek. Geliştireceğimiz sensör için patent başvurusu yapmaya hazırlanıyoruz.” diyor. Heydarov, moleküler biyolog, genetik uzmanı ve kimyagerlerle çalıştıklarını ve İTÜ’nün deneyimli akademisyenlerinden destek aldıklarını da ekliyor.

Elektrosens’in mentrorlerinden Bülent Yılmaz da bir yıldır çalışmalarını yürüten ekibin, 120 diyabet hastaya anket yapıp 6 kişiyle de derinlemesine görüşmeler yaptığını paylaşıyor. Elektrosens’in ilk başta sensör satışıyla, ardından teknolojiyi lisanslama yoluyla gelir elde etmeyi hedeflediğini de ekliyor.

Diğer yandan Elektrosens’in kurucuları isim vermiyor ancak sağlık sektöründeki bir şirketten 300 bin TL tohum yatırımı aldıklarını paylaşıyor. Bu destekle cihazın ilk prototipini Mayıs ayı içinde tamamlamayı planlayan girişimciler yakında insanlar üzerinde testlere başlayacaklarını ekliyor. Cihazın pazara sunulması için de gerekli medikal onayların alınması bekleniyor.

Elektrosens’le ilgilin gelişmeleri sizlere aktarmaya devam edeceğiz.

Howard Schultz ile Starbucks’ın dev başarısı

“Temel ilkeleri işine kalbini koymak ve kalite.” Başarılarının sırrı işte bu sözlerde yatıyor. Ben size bu yazımda Starbucks’ın kuruluş öyküsünü anlatmayacağım, çünkü böyle bir yazıyı her yerde bulabilirsiniz. Ben size başarının altındaki gerçekten asıl sırdan bahsedeceğim. Howard Schultz, ortak olduğu markanın 30 yıl sonra bir dünya devi olabileceğini düşünmeyen ama hayalleri uğrunda işine kalbini koyarak girişimci ruhuyla beraber markasını bugünlere taşıyan bir beyine sahip. Schultz, önce inanmış sonra kazanmış. Sadece inanarak da başarılı olamazsınız. İşinizi sevmelisiniz ama ona aşık olmamalısınız. Yoksa işiniz konusunda çok hassas olursunuz ve hata yaptığnızda elinize gözünüze bulaştırabilirsiniz.

‘Başarımızın anahtarı işimizi kalbimizle yapmakta yatıyor. Ben ve iş ortaklarım her bir kahve fincanına kalbimizi akıtıyoruz…’ Howard Schultz

1975 yılında Üniversiteden mezun olduktan sonra Xerox’ta bir süre Satış Temsilcisi olarak çalışıyor sonrasında ise Hammerplast adlı mutfak gereçleri firmasında çalışmaya başlayarak burada şirketin en tepesindeki adam rolünü de kısa bir sürede alıyor. Sonrasında Starbucks’a dahil oluyor ve onu bir dünya devi yapıyor.

Not: Girişimci olmak istiyorsanız öncelikle bir başka firmada deneyim kazanmalısınız, bakın bugün dünya devi Starbucks’ın CEO’su bile hemen iş kurmuyor önce kendini geliştiriyor.

Tabiiki de bu sürede aklında Starbucks yok ama profesyonel hayatta çalışması gerektiğinin de farkında. Bugün biz kendisinden sadece bu markayı duyduk ama emin olun o da sizin gibi gençliğin verdiği heyecanla kim bilir kaç tane iş vardı aklında ama gerçeğin farkında. Tecrübe kazanmak insanın hayatını değiştirir, olgunlaştırır.

Staarbucks’ın dünya genelinde 10 bin’i aşkın mağazası bulunuyor.

İlk Starbucks mağazası 1971 yılında Jerry Baldwin ve Zev Siegel ile yazar olan Gordon Bowker tarafından açıldı. Starbucks mağazaları gerek içerinin ortamı gerek çalışanları gerekse müşterileri ile insanı bir başka dünyaya götürür. Önyargılı yaklaşırsanız zevk alamazsınız. Bu dünyadaki herşey için geçerlidir. Herşeyde bir mantık bir neden ararsanız emin olun zevk aldığınız değerlerin sayısı azalacaktır. Bazen ortama ayak uydurmalısınız bazen kendinizi ortama bırakmalısınız.

Starbucks başarısı bir mağazasına girdiğinde de kendini belli ediyor. Her ne kadar yarım asıra yakın bir süreç olsa da sanki yüzyıllık bir marka gibi olgunluğunu kazanmış durumda. Dikkat ederseniz eğer burada olan herkes kendini evinde gibi rahat hissediyor. Kahven bittiğinde bile bir süre daha oturabiliyorsun ve kimsenin umrunda olmuyor. Diğer markalar ise sipariş alma zorunluluğu tuttuğundan dolayı veya tutmasa da çalışanın senin gözünün içine öyle bir bakışı oluyor ki içinden “kahven bitti halen ne işin var, kalkta başka müşteriler gelsin” havasındalar. Neden Starbucks’ın bir marka olduğunun diğer göstergesi de bu. İnsanların paralarını yolmak için değişik yollar denemiyorlar. Şeffaflık diye buna denir.

Starbucks’ı diğer kahvelerden ayıran özellik nedir?

Dünyada üretilen en kaliteli kahveyi alabilmek ve bunu işleyip müşterilere sunabilmek olan Starbucks, Bu iş için kahve alıcıları yılın 4 ayı en güzel kahvelerin yetiştirildiği ülkelerde alınacak kahvelere testler yaparak geçiriyorlar. İstedikleri standartlara uyan kahveler alındıktan sonra kahve çekirdekleri özel bir teknik ile kavrulmaya başlıyor.

Uyguladıkları bu özel tekniğe Starbucks Roast diyorlar. Bu teknik ile belirli süreler içerİsinde, belirli sıcaklıkta kahve çekirdekleri kavruluyor. Bu işlemin amacı hem istenilen rengin ve aromanın elde edilmesi için yapılıyor.

İşine kalbini koyan bir girişimcinin ayağa kaldırdığı marka bugün günde yüzbinlerce müşteri ağırlıyor. Hem marka hem de ürün kalitesinde bugüne kadar taviz vermeden büyümesini sürdürmeye devam ediyor.

Transfer hizmeti veren firmaların pazar yeri Bitransfer, 2 bininci transferini gerçekleştirdi

Kullanıcıların gitmek istedikleri yere kendi seçecekleri araçlar ve profesyonel sürücülerle gitmesini sağlayan Türkiye’nin internet üzerinden en çok tercih edilen transfer hizmeti Bitransfer, 14 Mart’ta 2 bininci transferini yaptı.

Online mecrada yer almak isteyen transfer hizmeti veren firmalar ile hizmet almak isteyen yolcuları bir araya getiren Bitransfer, 750’den fazla araçla İstanbul, Ankara, Kocaeli, Bursa, Bolu, İzmir, Bodrum, Dalaman, Antalya, Konya, Samsun ve Trabzon’da hizmet veriyor. Kıbrıs, Kapadokya, Gaziantep, Adana, Şanlıurfa, Van ve çevre illerde hizmet vermek için çalışmalarını sürdürüyor.

Türkiye’nin en çok tercih edilen transfer hizmeti Bitransfer, 14 Mart’ta 2 bininci transferini yaptı. Toplam 12 il, 256 nokta ve 2.496’yı geçkin güzergahta hizmet veren Bitransfer, 8.000’in üzerinde mutlu misafir kazanmış olarak yoluna devam ediyor.

Transfer alanında ilk API veren firma olma özelliğine sahip olan Bitransfer, API duyurusunu 2016’nın Aralık ayında yaptı. Setur, Bookinturkey, BCD Travel ve İDO vb. gibi kurumsal iş birlikleri bulunan Bitransfer, Garanti Partners tarafından destekleniyor. Ayrıca Borsa İstanbul Özel Pazar kabulü de alan Bitransfer, 31 Ekim 2016 tarihinden beri aktif bir seyahat bloğunu okurlarına sunuyor.

Küçük bedeniyle dağa tırmanamazsın demelerini aldırmayıp başarılı olan kurbağa

Günün birinde bir yarışma düzenlenir. Dik bir dağın tepesine en kısa sürede tırmanan yarışmacı ödülün sahibi olur. Yarışmacılar ise Kurbağalar’dır. Binlerce seyirci katılmıştır, tribünler doludur. 20 yarışmacı Kurbağa, start çizgisinden yarışmaya başlar. Herkes büyük bir heyecan, azim ve güçlerini son derece harcayarak dağa tırmanmaya başlarlar.

Kendilerine güveni olmayan, dağın büyüklüğünü ve kurbağaların güçsüz bedenini bilen seyirciler, onlara sürekli olumsuz tezahüratlarda bulunarak “yapamazsınız, tırmanamazsınız, o dağ size göre değil vb. sürekli olarak bağırıyorlarmış.

Bu olumsuz tezahüratları duyan Kurbağalardan 2-3 tanesi dağın tepesine göz dikerek, “evet haklılar” diyerekten yarışmadan pes ediyorlar. Sonra 1, sonra 1 derken… 5 yarışmacı ısrarla tırmanmaya devam ediyormuş. Seyirciler ise güçlerinde ve seslerinde en ufak kayıp yaşamadan “siz başaramazsınız, oraya sadece aslanlar tırmanabilir, vazgeçin, boşuna kürek çekiyorsunuz” demekten kendilerini alamıyorlar ve devam ediyorlar.

Sonrasında geriye kalan 4 yarışmacı da çevreden gelen olumsuz sözlere daha fazla dayanamayarak kendilerine olan güvenleri kaybediyorlar ve pes ediyorlar. Geriye yalnızca 1 Kurbağa yarışmacı kalıyor. Ve o start çizgisinden beri neredeyse içindeki azmi ve enerjiyi tüketmeden tırmanmaya devam ediyor. Bir süre sonra Finish çizgisine varıyor. Seyirciler şaşırıyorlar, şok oluyorlar, kimisi yediremiyor alanı terk ediyor, falan derken hemen gazeteciler Kurbağanın yanına yaklaşıyorlar ve soruyorlar.

– “Nasıl başardınız?”.

Kurbağa ise cevap veremiyor. (Çünkü kurbağa Sağır’mış.)

Halen çevrenizdeki kendine güveni olmayan insanların yıkıcı eleştirilerini dikkate alarak pes etmek mi istiyorsunuz, yoksa sadece Girişiminize kilitlenip başarılı mı olmak istiyorsunuz.

Tercih sizin.

UberPITCH ile Uber aracında yatırımcıya sunum yapman için son başvuru 18 Mart!

Sıradaki büyük fikrin sende olduğunu düşünüyorsan kemerlerini bağla! 22 Mart’ta Uber uygulaması üzerinden çağrılabilecek UberPITCH ile, girişimciler fikirlerini sunabilecekleri Galata Business Angels ve Girişimcilik Vakfı ağındaki yatırımcılar ile buluşacak. UberPITCH, fikir aşamasından ürün aşamasına kadar bir girişimi olan ve fikrini 15 dakikada UberPITCH aracında bir yatırımcıya anlatmak isteyen herkes başvurabilir. Bu model Türkiye’de ilk defa uygulanacak. Daha öncesinde yurt dışı örneklerini araştırabilirsiniz.

Yatırımcılara karşı UberPITCH çağırarak nasıl sunum yapacaksın?

18 Mart 2017 gün sonuna kadar buradan başvurunu yap,

Başvurmak için bu bağlantıyı ziyaret edin. Son başvuru 18 Mart!

> Eğer seçilirsen 20 Mart 2017 tarihinde, UberPITCH çağırma hakkının Uber hesabına tanımlandığı ile ilgili bir tebrik e-mail’ı alacaksın,

>  22 Mart 2017 günü saat 13:00-16:00 arası Uber uygulamasını aç ve bir UberPITCH çağır,

> Bir araçla eşleşirsen, içinde yatırımcı olan bir uberXL aracı bulunduğun konuma gelecek ve seni alacak. Araçta yatırımcıya fikrini sunmak için 7 dakika, ve onların geri bildirimlerini almak için 7 dakika olmak üzere toplam 14 dakika süren olacak.

> UberPITCH yolculukları ücretsizdir ve başladığı noktada bitecektir.

Kazanan girişimler aynı gün 16:00 – 18:00 arası Kolektif House Levent’te gerçekleşecek olan UberPITCH etkinliğinde duyurulacak ve ödüllerini alacaklar.