Ana Sayfa Blog Sayfa 953

Mediamarkt Startup Challenge’i kazanan girişim Buy Buddy oldu

Mediamarkt Türkiye tarafından düzenlenen ve geçtiğimiz ay duyurusunu yaptığımız  Mediamarkt Startup Challenge yarışması gerçekleştirilen sunumlar ile tamamlandı ve kazanan girişimleri belli oldu. Birinci olan Buy Buddy, Mediamarkt desteğiyle kendini Avrupa pazarına tanıtmak için Münih’e gidiyor.

Etkinlik kapsamında MediaMarkt Türkiye İcra Kurulu Başkanı Yenal Gökyıldırım, MediaMarktSaturn Holding İnovasyondan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Martin Wild, Hürriyet Gazetesi İcra Kurulu Başkanı Çağlar Göğüş, Tekzen Yönetim Kurulu Üyesi ve Genel Müdürü Onur Mertoğlu, HP Türkiye Genel Müdürü Filiz Akdede, NETAŞ CEO’su Müjdat Altay, Retailtech Hub Genel Müdürü Thorsten Marquardt ve Hackquarters Kurucusu Kaan Akın’dan oluşan jürinin seçimiyle perakendeye yön verecek ilk 3 girişim belirlendi.

Yarışmanın kazananları:

MediaMarkt’ın yanı sıra Tekzen ve Retailtech Hub tarafından desteklenen, Hackquarters tarafından yürütülen proje kapsamında kısa sürede alınan 60’ın üzerinde başvuru sonucunda belirlenen ilk 3 girişim şu şekilde oluştu:

1. Buy Buddy: Yarışmanın birincisi olan Buy Buddy, mağazalar için kasasız ödeme ve mağaza içi stok kontrolü gibi seçenekler sunuyor. Anlık satış analizi yapabiliyor, bir çok rapor ile strateji belirleyebiliyor, müşterilerin mağaza içerisindeki davranışlarını inceleyebiliyorsunuz. Geçtiğimiz ay Maximum Mobil ile entegre oldu.

2. Udentify: Perakende sektörü dikeyinde yüz tanıma teknolojisini kullanarak müşteri satın alma alışkanlıklarını ve Pazar Analitiğini ölçümleyen iş zekası çözümüdür. Geçtiğimiz yıl içerisinde kurucu ortak Can Dörtkardeşler ile bir video röportaj gerçekleştirmiştik. Yarışmanın da ikincisi oldu.

3. Pacer: Workup girişimcilik programında çalışmalarını sürdüren girişim, şirketler için çalışan eğitimlerinin yönetilmesi ve kurumlar için eğitim ve topluluk yönetimi uygulamasıdır. Yarışmanın da üçüncüsü oldu.

Birinci olan Buy Buddy, Münih yolcusu!

Birinci seçilen girişim, MediaMarkt Türkiye’nin bağlı olduğu MediaMarktSaturn Retail Group ve Plug&Play işbirliğiyle düzenlenen Avrupa’nın önde gelen girişimcilik yarışmalarından *Retailtech Hub Programı’nın 2018 Haziran ayında Münih’te düzenlenecek final sunumlarına katılım hakkı ve girişimini final günü anlatma fırsatı kazandı. İlk 3 sırada yer alan girişimlerin geliştirdikleri fikirler, MediaMarkt Türkiye ve Tekzen mağazalarında uygun olmaları durumunda pilot olarak uygulanacak.

“Girişimlerin uluslararası alanda öne çıkması için destek”

Türkiye’nin girişim ekosistemine çok önemli bir potansiyel olduğuna dikkat çeken MediaMarkt Türkiye İcra Kurulu Başkanı Yenal Gökyıldırım, “Perakende sektöründe yeniliklerin öncüsü olan bir şirket olarak, ilk kez yerel bir programla girişim ekosistemiyle bir araya geliyor. Türkiye’deki bu potansiyeli ortaya çıkarmak için sektördeki tecrübemizi girişimcilerle paylaşarak, çözümlerini geliştirmelerini, daha iyi yatırım fırsatları yakalamalarını ve uluslararası platformlarda kendilerini göstermeleri için gereken desteği veriyoruz” dedi.

“MediaMarkt gibi devlerin desteği çok önemli”

MediaMarkt Startup Challenge için Türkiye’deki girişim dünyasında geleceğin yönünü çizebilecek, perakende teknolojileri ve kurumsal dijitalleşme alanında faaliyet gösteren girişimlerin projeye dahil olmasını sağlayan Hackquarters, aynı zamanda Türk girişimlerini MediaMarkt’ın global vizyonunun önemli bir parçası haline getirmeyi umuyor. Hackquarters Kurucusu Kaan Akın, “Türk girişimcilerinin potansiyeline ulaşmasında, MediaMarkt gibi global devlerin desteği çok önemli. MediaMarkt Startup Challenge ile girişim dünyasıyla uzun soluklu bir köprü kuran MediaMarkt, RetailTech Hub bağlantısı ile de Türk girişimlerinin dünya pazarına açılmasında yardımcı oluyor” diye konuştu.

Uber, güvenliği artırmak amacıyla Gerçek Zamanlı Kimlik Tespiti özelliğini ekledi

Uber, teknolojisini geliştirmeye ve sürücülerle yolcuların güvenliğini artıran yeni özellikler eklemeye devam ediyor. Gerçek Zamanlı Kimlik Tespiti özelliği, araç içerisindeki sürücünün uygulamaya kayıtlı sürücüyle aynı kişi olduğundan emin olmak için sürücülerin çevrimiçi olmadan önce, kendi fotoğraflarını çekmelerini zorunlu kılıyor. Bu özellik, sürücü hesaplarının yanlış kullanılmasının önüne geçiyor ve doğru kişinin direksiyonda olmasını sağlamak için uygulamaya ek bir güvenlik katmanı daha eklemiş oluyor.

Uber ayrıca sürücülerin ve yolcuların iletişim kurma yollarını geliştirecek bir başka özellik olan anonim telefon numarası özelliğini de uygulamasına dahil ettiğini duyurdu. Yolcular ve sürücüler birbiriyle iletişim kurduğunda her iki telefon numarası da gizleniyor.

Uber Türkiye Genel Müdürü Neyran BahadırlıUber uygulamasının özelliklerini geliştirmek için yapılan yenilikçi projeler hiçbir zaman bitmiyor. Uber’i Türkiye’de kullanan yolcuların ve sürücülerin memnuniyetini artırmaya yönelik yeni özellikler ekleyerek teknolojimizi geliştirmeye devam ediyoruz.” dedi.

Uber Türkiye’de tüm kullanıcıları için, yolculuk öncesinde, sırasında ve sonrasında hem daha kaliteli hem de daha güvenli ulaşım deneyimleri sunmayı hedefliyor. Aynı zamanda sürücülerin ve yolcuların kişisel bilgilerini koruyarak birbirleri ile iletişim kurabilmelerini de sağlıyor.

Yolculuğunu Paylaş

Halihazırda sisteme kaydolabilmek için temiz sabıka kaydına sahip olmak zorunda olan Uber sürücüleri, eğitim ve sınav sürecini tamamladıktan sonra yolculuk yapmaya başlayabiliyor. Uber platformunu kullanan yolcular bir sürücü ile eşleştiğinde, sürücünün ismini, fotoğrafını, puanını; aracın modelini ve plakasını sürücü bilgileri ekranında görebiliyor.

Yolculuk sırasında kullanıcılar arzu ederse “Yolculuğu Paylaş” butonuna dokunarak yakınlarıyla yolculuk bilgilerini eş zamanlı olarak paylaşabiliyor.

5 senede yapılabilecek bütün hataları yaptık

Girişimcilik, zorlu bir süreçtir. “5 senede yapılabilecek bütün hataları yaptık” diyen Reengen kurucu ortağı ve CEO’su Şahin Çağlayan, bize kendi sürecinden bahsetti. Geçtiğimiz yıl içerisinde aldığı yatırımı duyurmuştuk.

Şimdi Şahin’in hikayesini beraber izleyelim. Ayrıca şunu belirtmeliyiz ki, artık videolarımız 4K!

Instagram, markalar için kendi içerisinde ödeme almayı test ediyor

Instagram, son paylaşılan bilgilere göre uygulama üzerinden ödeme alabilmeyi bazı kullanıcılar üzerinden test etmeye başladı. Instagram, bu attığı adım ile, ikinci bir platforma ihtiyaç duymadan markaların doğrudan ödeme almasını istiyor. Böylelikle, uygulamada reklam veren marka kolaylıkla ödeme alabilecek. Kullanıcılar markaların kendi sitelerine gitmek zorunda veya link verme durumunda kalmayacak.

Instagram ile reklam gelirlerini artırmak için yeni bir kanal oluşturan Facebook, kullanıcılara farklı bir web sitesine ve bilgileri tekrar girmeye ihtiyaç duymadan alışverişe devam etmeyi sağlayacak bir özellik sayesinde eticaret’te yeni bir oyuncu halini alabilir.

Bu kolaylığın yanında Facebook uygulamalarından olan Instagram’ın hizmet şartlarına dikkat eden bilinçli kullanıcılar, ödemelerin Facebook’un ödemeler kuralları tarafından desteklendiğini de görebilir.

Süslü fotoğraflar ve bolca marka ile Instagram’da alışveriş yapmak, popülerliğin katlanmasını ve işletmelere reklam vermek için yeni ve önemli bir alan oluşturdu diyebiliriz. Elbette, sosyal ağlar üzerinden ödeme yöntemine adım atan ve buradaki potansiyeli gören sadece Instagram değil, Snapchat de Şubat ayında kendi ödeme özelliğini test etmeye başladı.

Kullanıcıların satın alma işlemleri için bu uygulamalara duydukları güveni görmek, biraz daha beklememizi gerektirecek gibi duruyor. Bu özelliğin herkese ne zaman açılacağının açıklaması henüz yapılmadı. Biz de sizin için bu durumu takip ediyoruz, yenilikleri aktarmaya devam edeceğiz.

Yerli girişimimiz LOKI, Litvanya’da düzenlenen Startup Fair’e davet aldı

Bulut tabanıyla kafe, restoran, ofis ve evlerdeki internet güvenliğini kolayca çözmeyi hedefleyen Hackquarters hızlandırma programı girişimlerinden LOKI, Litvanya’da düzenlenen Startup Fair 2018‘den davet aldı. Sizlere geçtiğimiz yıl 100 bin dolarlık yatırım aldığını da duyurmuştuk ve kurucularıyla gerçekleştirdiğimiz özel röportajı yayınlamıştık.

Startup Lithuania tarafından binlerce başvuru arasından seçilen finalist girişimler arasına kalan Loki, 15 – 16 Mayıs tarihinde Vilnius’da büyük ödül olan 100.000 Euro yatırım, mentorluk ve yasal destek için yarışacak.

İzmir’li Türk mühendisler Ahmet Polat ve Sercan Tarakçıoğlu tarafından kurulan girişim, İnternet üzerinden gelecek tehditleri engelliyor. LOKI ile kullanıcılar, teknik bir kişiye ihtiyaç duymadan bulundukları yerdeki internet hizmetini basit bir arayüzle güvenli hale getirebiliyor, ağ trafiğini rahatça izleyebiliyor ve kişilere ayrı yetkiler tanımlayabiliyor.

Litvanya hükümetinin girişimci ekosistemine destek olmak için kurduğu Startup Lithuania tarafından düzenlenen Startup Fair, bölgenin en büyük girişimci organizasyonlarından bir tanesi. Özellikle Kuzey Avrupa, Baltık ve eski Sovyet ülkelerine odaklanan Startup Fair, nadir olarak kendi bölgeleri dışından girişimleri de organizasyona davet ediyor.

LOKI’ye bu süreçte başarılar dileriz.

Kadın, öğrenci ve engelli istihdamını artırmak için kurulan girişim: Pariyer

Yarı zamanlı ve geçici çalışan ihtiyacını karşılamak için işveren ile iş arayanları aynı platformda buluşturan pazar yeri Pariyer, başta kadınlar olmak üzere, öğrenci, engelli ve emeklilere iş fırsatları sunuyor. Uygun ilan ücret tarifesi ve kullanıcı dostu dijital platformuyla işveren de zaman ve maliyetten tasarruf sağlıyor.

İşgücü piyasasındaki personel seçme-yerleştirme maliyetlerini azaltacak kullanıcı dostu bir altyapı sunan platform, Türkiye’de yüzde 9.5 olan yarı zamanlı çalışma oranını Avrupa standartlarına yükseltmeye hazırlanıyor. Pariyer’deki ilanlar tasarımcıdan satış elemanına, yazılımcıdan tercümana, garsondan yönetim kurulu asistanına kadar birçok ihtiyaca uygun saatlik, haftalık, aylık dönemsel çalışmak isteyenlere de hitap ediyor.

Türkiye’de ilk olan bu platformu aynı zamanda bir sosyal sorumluluk projesi olarak da nitelendirmek mümkün. Pariyer’in kurucusu Meryem Bozkurt Sıtkı, daha çok kadın, genç ve engellinin hayatına dokunarak iyilik çoğaltmanın peşinde koşuyor.

14.500’ün üzerine üye, 3 bini aşkın iş talebi

7 ay gibi kısa bir sürede 78 ilden 14.500’ün üzerinde üyeye ulaştı. İTÜ Çekirdek tarafından desteklenen girişim, İstanbul ve diğer illerdeki üniversitelerin de katkısıyla öğrenciler için yepyeni bir iş bulma platformu oldu. Kadın ve engellilere yönelik birçok dernek ile iş birliği yapan Pariyer, Türkiye genelinde 1800 iş ilanı için 3 bini aşkın başvuru aldı.

Platform, Premium üyelerine müşteri memnuniyeti, sıcak satış, etkin zaman yönetimi gibi konularda özel online eğitim almış çalışanları önererek, işverenin oryantasyon sürecini kısaltıp zamandan tasarruf etmesini sağlıyor.

İBB’den Şişhane Metrosu’nda kuluçka merkezi: Zemin İstanbul

İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve İstanbul Kalkınma Ajansı liderliğinde yeni bir kuluçka merkezi projesi, Zemin İstanbul hayata geçiriliyor. Bu alanın Temmuz 2018’de tamamlanması planlanıyor.

Son başvuru: 15 Haziran 2018

Zemin İstanbul, projelerini hayata geçirmek isteyen girişimcileri bekliyor. Girişimciler, 15 Haziran 2018 tarihine kadar aşağıdaki başvuru formunu doldurarak Zemin İstanbul’da yer almak için ilk adımı atabilirler.

Zemin İstanbul’a başvuru yapan yapan girişimcilerin projeleri; sektör temsilcileri, başarılı girişimciler ve uzmanlardan oluşan seçici kurul tarafından ön değerlendirmeye alınacaktır.
Seçici Kurul tarafından yapılan ön elemeyi geçen girişimciler daha sonraki süreçte detaylı bir değerlendirme jüri önüne çağrılacaktır.

Jüri önüne gelen girişimcilerden projeleri ile ilgili 4 dakikalık bilgilendirici bir sunum yapmaları istenecektir. Jüri tarafından başarılı bulunan girişimciler, Zemin İstanbul Girişimcilik Hızlandırma Programı‘na katılma hakkı kazanacaklardır.

Programa katılma hakkı kazanan girişimciler, Zemin İstanbul’un açık ofis alanlarını, ekipmanlarını ve prototiplerini test edebilecekleri “Deneyimleme Merkezi“‘ni kullanma ve eğitim programlarından faydalanma haklarını elde edeceklerdir.

Şimdi bu bağlantıdan başvurabilirsiniz.

GittiGidiyor, Türkiye’nin en iyi işveren markası oldu

Her yıl 60’tan fazla ülkede 8 bine yakın işletme ve 20 milyondan fazla çalışanı temsil eden analizlerle dünyanın en geniş kapsamlı kurum kültürü araştırmasını yapan Great Place to Work Enstitüsü, şirketleri “güvenilirlik, saygı, hakkaniyet, gurur ve takım ruhu” boyutlarıyla ele alarak hazırladığı “Türkiye’nin En İyi İşverenleri 2018” listesini açıkladı. Bu yıl 6’ncısı açıklanan, farklı sektör ve çalışan sayısı kategorilerinde 162 şirketin katıldığı değerlendirmenin sonucunda, 50-250 çalışan kategorisinde birincilik, Türkiye’nin lider e-ticaret platformu GittiGidiyor’un oldu.

Bir eBay şirketi olan GittiGidiyor’un kurumsal kimliğinin temelinde eşitlik, çeşitlilik ve güven kültürü son derece önemli bir yer tutuyor. GittiGidiyor, çalışanlarına bu bakış açısıyla sunduğu çalışma ortamıyla, şirketleri kurum kültürü ve şirket çalışanlarının deneyimlerine göre analiz eden Great Place to Work’te birinciliği elde etti.

Elde ettikleri birinciliği değerlendiren GittiGidiyor Genel Müdürü ve eBay MENA Bölge Direktörü Öget Kantarcı, “Gönülden inandığım bir doğru var ki, şirketlerin başarılı olması yalnızca finansal sonuçlarına bağlı değil. Çevrenizdeki insanlara ve hayata ne kattığınız, hangi değerleri ortaya koyduğunuz son derece önemli. Biz her şeyden önce tüm çalışanlarımıza saygı duyuyor ve onlara değer veriyoruz. GittiGidiyor için emeğini ortaya koyan herkesin kendisini iyi hissedeceği koşullarda çalışmayı hak ettiğini biliyoruz. İşyerinde eşitliğe, güvene ve çeşitliliğin önemine inanıyoruz. Bu ödül, çalışanlarımıza verdiğimiz değeri uluslararası standartlarda simgelemesi nedeniyle çok kıymetli” dedi.

GittiGidiyor, Fırsat Eşitliği ve Kadınların Desteklenmesi Özel Ödülü’nün de sahibi
Great Place to Work Enstitüsü, 2018’de çalışan sayısına göre 5 ayrı kategoride verdiği ödüllerin yanı sıra 6 özel ödül ve 3 sektör ödülünün sahiplerini de açıkladı. 2017’de yapılan araştırmada 2’nci seçilen GittiGidiyor, aynı zamanda iki yıl art arda Diversity (Çeşitlilik) Özel Ödülü’nün de sahibi olmuştu. Bu yıl 50-250 çalışan kategorisinde birincilik ödülünü alarak “Türkiye’nin En İyi İşvereni” olan GittiGidiyor, ayrıca kadınları iş hayatı ve sosyal yaşamda güçlendirmeye yönelik çalışmalarıyla Fırsat Eşitliği ve Kadınların Desteklenmesi Özel Ödülü’ne de layık görüldü.

Amazon, genişlemesini aşırı vergi yükü sebebiyle durdurdu

Amazon şaşırtıcı bir şekilde büyümeye devam etse de aksilikler peşini bırakmıyor. Perakende devi bu hafta Seattle Şehir Konseyi ile, açıklanması beklenen şehir vergileri yüzünden karşı karşıya geldi ve ikinci genel merkezinin, Kuzey Amerika inşaatını durdurdu.

Yeni yasa Seattle konut krizini ele almak için tasarlandı ve bu yasa ile birlikte uygun fiyatlı konutların finanse edilmesi amaçlanıyor. Seattle Konseyi’nin, büyük şirketlerden yılda 20 milyon dolar gibi bir vergi ücreti talep etmesi bekleniyor. Ayrıca işverenlerden saat başına 26 sent ya da her yıl çalışan başına 500 dolar almayı planlıyor. Bu yasa teklifiyle Amazon’un yeni  merkezine taşınmasını engellemek ve şu an var olan merkezinde kalmasını sağlamak amaçlanıyor.

Şirket sözcüsü, The New York Times ile yaptığı söyleşide bu durumu ‘seçenekleri değerlendirme’ olarak tanımlıyor ve ekliyor; ‘Bütün inşaatın durdurulması planı seçim sonuçlarına bağlıydı. Taşınma işi görünüşe göre Seattle Şehir Konseyi’ni hazırlıksız yakaladı.’

Seattle, neden Amazonun kalmasını istiyor?

Şehrin gelir kaynağı olan Amazon, eğer yeni merkezini Kuzey Amerika’da açarsa Seattle’daki eleman alımlarını artık durduracak, birçok eleman ikinci merkeze geçiş yapacak ve kentin ekonomik hayatında yavaşlamalar meydana gelecek. Amazon tüm bu engellere rağmen hala inşaatı devam ettirirse de Seattle merkezi ağır vergi yükü altında çalışma hayatına devam edecek.

Kentin belediye başkanı Jenny Durkan bir gazeteye verdiği demeçte şu ifadeleri kullandı. ‘Amazon’un bu kararının çok fazla iş kolunu etkilemesinden dolayı derin endişe duymaktayız. Bunun yanında acilen şehrin evsizler ve ekonomik kriz sorunlarına çözüm getirmeliyiz.’

Sonuç olarak kent yetkilileri, şehrin gelir kaynağı Amazon’un taşınmasını engellemek için ellerinden geleni yapıyor. Amazon’a göre ise ana merkezleri hangi toprakta olursa olsun asıl önemli olan binalarına gelen kurumsal vergi miktarlarına indirim yapılması.

Fitbit, 2018 yılı ilk çeyrekte beklenen satış miktarını yakalayamadı

Akıllı fitness cihazları üreten girişim Fitbit ilk çeyrek için kazanç beklentilerini biraz aşabildi. Wall Street’in beklentisi olan 247.3 milyon doların aksine, 247.9 milyon dolar kazanan şirket buna rağmen geçtiğimizin senenin çok gerisinde kaldı.

Sadece Fitbit değil, çoğu fitness cihazları satışlar konusunda düşüşe geçti. 2.33 milyon cihazın satılması hedeflenirken, 2.2 milyon satış olması bunu gösteren en net örnek. Bu satışların düşmesinin sebeplerinden biriyse akıllı saatler. Peki neredeyse her ihtiyacınızı görebilecek bu akıllı saatler, fitness cihazlarının önüne geçebilecek mi?

Fitbit’in en güçlü yanı aslında yaptıkları işin akıllı saatlere benzer olması. Kısacası akıllı saat yapmayı bilen bu şirket geçtiğimiz sene Ionic ve Versa adında sporunuzu daha verimli hale getirecek iki cihaz çıkararak bu işte iyi olduklarını kanıtlamışlardı. Google ile birlikte kullanıcıların sağlıklarıyla alakalı bilgilerin doktorlar tarafından kolayca erişebileceği yeni bir cihaz üzerine çalışacakları açıklanan Fitbit’in hisseleri de bu haberle beraber ani bir yükseliş yaşadı.

“Kullanıcılarımızla olan iyi ilişkimizi her zaman devam ettirecek ve insanların daha sağlıklı olabilmesi için, cihazlarımızda kullanabileceğimiz yeni teknolojieri araştırmaya devam edeceğiz.” diyen CEO James Park, Fitbit’in fitness ve sağlık sektöründe daha da yükseleceğinden emin. Zaten Google ile yapmış oldukları anlaşmadan da belli olduğu gibi, Fitbit satışlarını da yükselterek, insanların sağlıklarına fayda sağlamaya devam edecek.