Ana Sayfa Blog Sayfa 647

Yaşam kalitenizi artırmak için nefes egzersizleri sunan yerli mobil uygulama girişimi: Huma Breath

Workup’ın yedinci dönemine seçilen girişimlerden Huma Breath, insanların kaygı, uykusuzluk, düşük enerji gibi problemlerine nefes egzersizleriyle yardımcı olup daha iyi yaşamalarını sağlamak amacıyla kurulan bir girişimdir.

Atakan Yılmaz, Gülenay Atmaca ve Kerem Solmaz tarafından Aralık 2019’da İstanbul’da kurulan Huma Breath, B2C olarak sağlık sektöründe faaliyet gösteriyor.

Huma Breath, insanların günlerine düşük enerji ve uykulu bir şekilde başlaması, gün içerisinde sık sık kaygı hissetmeleri, enerji ihtiyaçlarını ise bolca kahve tüketerek karşılamaya çalışmalarını fakat bu durumun da insanların gece uykuya dalmalarını zorlaştırmaları gibi sorunlara çözüm olarak hızlı bir şekilde işe yarayan nefes egzersizleri sunuyor.

Nefes egzersizleri meditasyonla bazı yerlerde kesişir fakat önemli derecede farklı yanları vardır. Nefes egzersizleri ilk olarak 30 saniye içerisinde etkilerini gösterirler, her defasında çalışırlar ve alışkanlık haline getirmeye gerek yoktur. Bu özellikleri ile meditasyondan ayrılır ve pratiklik, kolay yapılabilirlik ve her yerde uygulanabilirlik gibi özellikler sunar. Girişimin kurucuları bu değer önerileriyle yola çıkmış ve kullanıcılarının problemini iyi anlayıp, onlar için en uygun, en faydalı olacak egzersizleri sunma odağında kişiselleştirme temelli çalışmaktadırlar.

Huma Breath mobil uygulamasını App Store veya Google Play‘den indirerek istediğiniz faydaya yönelik egzersiz seçerek bu egzersizleri yapmaya başlayabilirsiniz. Uygulamadaki ‘nefes balonu’ egzersizi basit bir şekilde yapmanızı ve kısa sürede istediğiniz sonuçları almanıza yardımcı oluyor. Canlı nefes egzersizleri derslerine katılarak gelişiminizi takip edebilir ve temel seviyeden itibaren nefes öğreten kurslardan faydalanabilirsiniz.

Kumaş üreticileri için yapay zeka tabanlı kalite kontrol platformu: Tuvis AI

Workup‘ın yedinci dönemine seçilen girişimlerden Tuvis AI, tekstil endüstrisindeki kumaş üreticileri için yapay zeka tabanlı görsel kalite kontrol platformu geliştirmektedir.

Bu platform kumaş üreticilerinin, kalite kontrol süreçlerinin verimliliğini yüzde 90 oranında artırmayı ve aynı zamanda dinamik raporlama sistemi ile kalite kontrol süreçlerini takip edebilmelerini hedeflemektedir. 

Batuhan Şahin, Bahadır Gölcük ve Eyüp Görkem Bayram tarafından Mayıs 2019’da İstanbul’da kuruldu.

Tekstil endüstrisindeki kumaş üreticileri, kumaş kalite kontrol sürecini insan gözü ile gerçekleştirmeleri nedeniyle; verimsizlik, sürecin yavaş ilerlemesi, standardize edilememesi ve takip edilememesi problemleri yaşıyor. Bu sorundan yola çıkan girişimciler, insan hatasını sıfıra yakın bir seviyeye indirmek için kolları sıvadı ve Tuvis AI’ı hayata geçirdi.

Üreticiler bu problemler sebebiyle kalite kontrol süreçlerinde repütasyon, zaman kayıpları yaşamakta ve insan kaynağı yönetiminde de zorluklarla karşılaşıyormuş. Tüm bu kayıpların ve zorlukların yanında aynı zamanda orta ve büyük ölçekteki üreticiler aylık ortalama 200 bin dolar civarında da zararı uğradıkları görülüyormuş. Tuvis ise bu problemlere çözüm olmak için geliştirdiği teknoloji ile müşterilerine minimum yüzde 90 doğruluk oranı, 4 kata kadar daha hızlı kalite kontrol, standardize ve takip edilebilen bir raporlama sistemi, hata haritalama modülü ile de kök neden analizi sunarak kalite kontrol süreçlerini olabilecek en iyi duruma getirmek için imkan sunuyor.

Tuvis AI’ın ürünlerinden Tuvis FabIns, içerisinde görüntüleme üniteleri bulunan bir platformdur. Kumaş üreticileri bu platformu mevcut olan kalite kontrol hatlarının üzerine entegre ederek hızlıca kullanmaya başlayabiliyor. Tuvis’in bu çözümü kumaş akarken görsel olarak kumaşın anlık taramasını yapıyor ve hata tespit ettiğinde hatayı fotoğraflayarak hatanın yerini, hata puanını raporlama sistemine kaydediyor. Üretici, kumaş sargısı bittiğinde, operatör sistemden raporu inceleyebilir, gerekli değişiklikleri ve geri beslemeleri yapabilir. Aynı zamanda Tuvis FabIns’ın raporuna göre hata haritası incelenerek bir sonraki süreç için ön çalışma da yapılabiliyor. 

Çalışmalarını Cube Incubation‘da yürüten Tuvis AITÜBİTAK 1512 Teknogirişim Sermaye Desteği ve Growth Circuit VC tarafından erken aşama yatırımı aldı.

Girişimle ilgili tüm gelişmeleri artık egirişim üzerinden takip edebilirsiniz.

Zorlu Holding, Akıllı Hayat 2030 sürdürülebilirlik stratejisi ve hedefleri doğrultusunda 2019 Sürdürülebilir Raporu’nu yayımladı

Zorlu Holding, Akıllı Hayat 2030 sürdürülebilirlik stratejisi ve hedefleri paralelinde performansını; aynı zamanda Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları’na katkısını içeren 2019 Sürdürülebilir Raporu‘nu yayımladı.

İş dünyasında artık paydaş temelli bir yaklaşımın oluşmaya başlamasının daha yaşanabilir ve iyi bir gelecek adına umut verici olduğunu söyleyen Zorlu Holding CFO’su ve Sürdürülebilirlik Komitesi Başkanı Cem Köksal; “Yapılan işlerin yarattığı finansal sonuçlar, ancak başta toplum olmak üzere tüm paydaşlar için bir değer yaratabiliyorsa anlamlı ve sürdürülebilir olabilir” dedi.

Zorlu Holding sürdürülebilirlik stratejisi kapsamında gerçekleştirdiği çalışmaları ve performansını, Sürdürülebilirlik Raporu aracılığıyla paydaşlarına düzenli olarak sunmaya devam ediyor. Bu kapsamda GRI Standartları “Temel” (Core) seçeneğine uygun olarak hazırladığı 2019 Sürdürülebilirlik Raporu yayınlandı. Rapor, aynı zamanda Zorlu Holding’in Birleşmiş Milletler Küresel İlkeler Sözleşmesi (United Nations Global Compact-UNGC) kapsamında 10. İlerleme Bildirimini de kapsıyor.

Raporda, Zorlu Grubu’nun sürdürülebilirliği iş yapış biçimi ve kültürüne dönüştürme yolunda attığı birçok yenilikçi uygulamaya ve projeye de yer veriliyor.

İş dünyasında artık paydaş temelli bir yaklaşımın oluşmaya başlamasının daha iyi bir gelecek adına umut verici olduğunu söyleyen Zorlu Holding CFO’su ve Sürdürülebilirlik Komitesi Başkanı Cem Köksal “Bugün, işimizi yaparken ekonomik ve ekonomik olmayan varlıklarımızı bütünleşik bir yaklaşımla yönetmek zorundayız. Etki gücümüzün farkındalığıyla; bu işin toplum, çalışanlar, müşteriler ve tedarik zinciri başta olmak üzere tüm paydaşlarımız için değer yaratması gerektiği düşüncesiyle hareket ediyoruz. İş sonuçlarımızın yarattığı değer, ancak bu şekilde anlamlı ve sürdürülebilir olabilir. Bu anlayışla uygulamaya geçirdiğimiz Akıllı Hayat 2030 stratejimiz doğrultusunda, sorumlu üretim ve büyüme yaklaşımımızla çevresel, sosyal ve yönetsel konulardaki etki ve performansımızı her geçen gün daha da iyileştirerek etkin şekilde yönetiyoruz. Geleceği akıllı sistemlerle şekillendirerek, küresel meselelere yenilikçi ve sürdürülebilir çözümler üreten bir grup olarak dönüşümün tetikleyicilerinden biri olma amacımızı bütüncül bir yaklaşımla sektörlerimizle ortak bir zeminde her geçen gün daha da güçlendiriyoruz” dedi.

2019 Sürdürülebilirlik Raporu; Kurumsal Yönetim, Çalışanlar, Çevre, Ar-Ge ve İnovasyon, Tedarik Zinciri, Müşteri İlişkileri ve Toplumla İlişkiler temel başlıkları altında, Zorlu Holding’in Akıllı Hayat 2030 stratejisi doğrultusunda gerçekleştirilen sürdürülebilirlik odaklı çalışmaları içeriyor.

Rapora ulaşmak için: 2019.zhsurdurulebilirlikraporu.com

Sosyal medya yönetim platformu RADAAR, 5.9 milyon TL değerleme ile TechOne’dan ilk yatırımını aldı

Birden fazla sosyal medya hesabını yönetmek için özel olarak tasarlanmış yapay zeka destekli sosyal medya yönetim platformu olan yerli girişim RADAAR, 5.9 Milyon TL değerleme ile TechOne‘dan tohum yatırımı aldı.

Mustafa Ercan Zırh tarafından kurulan RADAAR, sunduğu yapay zeka destekli ve bulut tabanlı platform ile birden fazla sosyal medya hesabı yöneten herkesin tüm sosyal medya hesaplarını tek bir yerden zahmetsizce yönetmesine olanak sağlıyor.

Sosyal Medyanızı Daha Etkili Yönetin

RADAAR, kullanıcıların Facebook, Instagram, Linkedin, Twitter, YouTube ve Pinterest gibi sosyal medya kanallarını tek bir platformdan yönetebilmesine imkan verirken, bulut tabanlı ve yapay zeka destekli altyapısı sayesinde çok daha kolay ve verimli bir yönetim deneyimi sağlıyor. RADAAR sunmuş olduğu bulut tabanlı platformuyla müşterilerine farklı markalar için çalışma alanları, içerik yayınlama, takipçiler ile görüşme, rakiplerini takip etme, raporlama ve analiz etme gibi özellikler sunuyor.

Sosyal Medya Yönetimi için Her Şey Bir Arada

RADAAR geliştirdiği SaaS tabanlı platform sayesinde müşterilerinin sosyal medya hesaplarını daha etkin ve verimli bir şekilde yönetmesine imkan sunuyor. Sosyal medya yönetimini özellikle kalabalık ekipler için kolaylaştıran ve verimli hale getiren RADAAR, çalışma alanları ile farklı markalara ait tüm sosyal medya hesaplarını gruplayıp, tek bir ekrandan yönetmenize olanak sağlarken, yayınlama özelliği sayesinde de tüm içeriklerinizi tek bir arayüzde planlama ve paylaşabilme imkanı sunar. Ayrıca sunduğu görüşmeler özelliği ile de sosyal medya kanallarından gelen mesajları tek bir gelen kutusundan yönetmenizi sağlarken, dinleme özelliği ile markanız hakkında sosyal medya da konuşulanları takip edebilir, görev yöneticisi özelliği ile işlerinizi planlamanızı, düzenlemenizi ve yönetmenizi sağlar. RADAAR ayrıca sunduğu raporlama özelliği sayesinde sosyal medya hesaplarınızın performansını ölçüp bu ağlardaki etkileşim ve verimini arttırmanıza imkan sağlar.

Globalde öncü olmak istiyoruz

Sosyal medya yöneticilerinin yaşadığı sorunlardan yola çıkan RADAAR Kurucusu Mustafa Ercan Zırh; “Sosyal medya ağlarının pazarlama çalışmaları için ne kadar önemli olduğunu ve bu ağlardaki hesapları tek tek manuel olarak yönetmenin ne kadar zor olduğunu çok iyi biliyoruz. Bu zorluğa bütüncül bir çözüm getirmek için yola çıktık. Platformumuz sayesinde birden fazla sosyal medya hesabı yöneten herkes artık tek bir arayüzden tüm hesaplarını kolayca yönetebilir. RADAAR olarak kısa sürede global pazarda öncü ve ilk akla gelen sosyal medya yönetim platformu olarak bir başarı hikayesi yaratmak istiyoruz.” dedi.

E-ticaret dikeyini hedefleyen yerli girişim Heybooster, 6.2 milyon TL değerleme ile Startup Wise Guys’dan yatırım aldı

2019 yılının Ağustos ayında Şahin Seçil ve Neslihan Emikoğlu tarafından kurulan yerli SaaS girişim Heybooster, 6.2 milyon TL değerleme üzerinden Startup Wise Guys‘dan ilk yatırımını aldı.

Heybooster, e-ticaret şirketlerinin rekabette öne çıkabilmesi için ihtiyaç duydukları dijital pazarlama verisini anlamlandırarak, aksiyona yönelik iş planlarına dönüştüren SaaS ürünüdür. Ek bir yazılım eforu gerektirmeden, ölçümleme ve pazarlama araçları ile bağlantı kurarak, sadece raporlama değil, e-ticaret pazarlama ekiplerinin ihtiyaç duydukları gelişmiş pazarlama analiz sonuçlarını paylaşmaktadır.

Şu anda girişimin yüzde 60’ı Avrupa ve Amerika olmak üzere 1.000’den fazla kullanıcısı bulunuyor. Heybooster ilk etapta e-ticaret hacminin yüksek olduğu İngiltere, Almanya ve İtalya pazarlarını hedefliyor ve alınan yatırımı şirketi İtalya’ya taşıyarak, aktif kullanıcılardan gelen yeni özellik taleplerini geliştirmek ve pazarlama ekiplerini büyütmek için kullanacak.

Şahin Seçil ve Neslihan Emikoğlu

Girişimin kurucu ortağı ve CEO’su Şahin Seçil aldıkları yatırım ile ilgili olarak “agresif hedeflerimizi gerçekleştirebilme ve Avrupa’da aktif kullanılan bir ürüne dönüşebilme yolculuğunda Startup Wise Guys’ın hem B2B tarafında deneyimli mentörleri hem de kurucu merkezli yaklaşımları ile bize hız kazandıracaklarını düşünüyoruz. Bu ekiple birlikte eksikleri görüp geliştirme ve büyüme adımlarını tasarlamak heyecan verici olacak” şeklinde yorumlarını belirtti.

2012 yılında Estonya’da kurulan Startup Wise Guys bugüne kadar 51 farklı ülkeden 200’den fazla girişime yatırım yapmış olan Doğu Avrupa’nın lider erken aşama yatırım fonudur. Özellikle B2B SaaS dikeyini hedefleyen girişimlere uzun zamandır yatırımlar gerçekleştiren Wise Guys, yatırım yaptığı girişimlere Avrupa pazarında büyüme ve geniş bir yatırımcı ağına erişebilmesi konusunda aktif ve yakın destekler vermektedir.

Şu anda 5 kişilik ekibi ile faaliyetlerini sürdüren Heybooster girişimi, sahip oldukları müşteri sayısını artırarak, son yıllarda hızlı bir büyüme gösteren e-ticaret sektörünün vazgeçilmez ürünlerinden biri olmayı hedefliyor.

Revo’nun portföy girişimlerinden TransferGo, Silicon Valley Bank’tan 4 milyon Sterlin finansman sağladı

Dünyanın en hızlı büyüyen para transfer şirketlerinden biri olan TransferGo, dünyanın en yenilikçi şirketlerinin bankası olarak tanınan Silicon Valley Bank’in (SVB) Birleşik Krallık şubesinden 4 milyon sterlin finansman sağladığını duyurdu. Şirket bu sayede gerçek zamanlı ödemeler platformunu tüketiciler, küçük ve orta ölçekli işletmeler ve kurumsal müşteriler için daha da geliştirecek ve genişletecek.

İnovasyon şirketleriyle ortaklık kurma alanında 35 yıllık deneyimi olan SVB’nin finansal uzmanlığı TransferGo’nun dijital ödeme dönüşümü konusunda hızlı bir program izlemesini sağlayacak. Para transferleri salgın ortamında bile finansal katılımın başlıca dayanak noktasını oluşturuyor ve bu ortaklık, TransferGo ve SVG’nin, ülkelerine hızla, güvenle ve düşük maliyetle para göndermek isteyen milyonlarca göçmene hizmet verme konusundaki kararlılığını gösteriyor

TransferGo piyasada yıl boyunca süren dalgalanmalara rağmen, kendi kanalları aracılığıyla gerçekleştirilen yurt dışı transferlerin son mali yılda %117’yi aşan oranda büyüdüğünü gördü ve bu doğrultuda adımlar atmaya devam ediyor. Sağlanan finansman TransferGo’nun gerçek zamanlı transferler hizmeti ve dünya üzerindeki 2,5 milyon müşterinin yurt dışına TransferGo aracılığıyla saniyeler içinde düşük maliyetle para göndermesine olanak tanıyan kendi özel “local-in, local-out” modeli için kullanılacak.

Silicon Valley Bank’in Direktörü Craig Fox şunları söyledi: “TransferGo daha fazla sayıda müşterinin, dünyanın bir yerinden başka bir yerine para gönderebilmesini sağlamayı hedefliyor. Bu nedenle, daha hızlı, daha ucuz ve daha erişilir bir çözüm sunmak için inovasyon döngüsünü genişletiyor. Bu süreçte onların büyüme hikâyesinin bir parçası haline gelmeyi sabırsızlıkla bekliyor, TransferGo ile ortaklığımızı güçlendirmekten büyük heyecan duyuyoruz.”

TransferGo’nun CEO’su ve Kurucu Ortağı Daumantas Dvilinskas ise “Bugün, Silicon Valley Bank ile kurduğumuz, iki taraf için de kazançlı ve çok değerli olacak bir ilişkinin başladığı gündür. Silicon Valley Bank, start-up şirketlere destek olma ve inovasyon şirketlerine destek ve danışmanlık sağlama alanındaki mirasıyla salgın sürecinde ve yeni büyüme dönemimizde bize eşlik edecek en mükemmel ortak.” şeklinde konuştu.

TransferGo, 2,5 milyon kullanıcısı ve Haziran’da gerçekleştirdiği ek 10 milyon dolarlık yatırımıyla; küresel ayak izini büyütme ve yurt dışı ödeme platformuna yeni hizmetler ekleme konusunda kararlı adımlar atıyor. TransferGo kısa bir süre önce de VISA ile, kartlara uluslararası ödeme gerçekleştirilmesine olanak tanıyan bir iş birliğine gitmişti.

Ak Portföy, Bulutistan’ın yüzde 25’ine yatırım yaptı

Ak Portföy Yönetimi A.Ş. Birinci ve İkinci Girişim Sermayesi Yatırım Fonu, Türkiye’nin ilk yerli bulut sistem entegratörü olarak veri depolama ve bulut yönetimi gibi hibrit bulut çözümlerini müşterilere sunan Bulutistan markasıyla hizmet veren ICT Bulut Bilişim A.Ş.‘ye yüzde 25 oranında yatırım yaptı.

2015 yılında İstanbul’da Begim Başlıgil ve Orçun Murat Özalp tarafından kurulan ve ilk Türk bulut bilişim entegratörü ünvanına sahip olan Bulutistan, beş yıla çok prestijli ödülleri sığdırarak 2019 yılında Deloitte tarafından “En Hızlı Büyüyen 50 Teknoloji Şirket’i” listesinde Türkiye’nin en hızlı büyüyen teknoloji şirketi seçildi.

Şirket, daha önce 2 kez Best Practice Award ödülü aldığı IBM Beacon Awards yarışmasında bu yıl Outstanding Solution Winner ödülünü de kazandı. Şirket, IBM’in SAP/HANA için çıkardığı donanım ürünlerini tüm dünyada en etkin şekilde kullanan ve diğer donanımlarla entegre eden şirket olmasından dolayı IBM tarafından bu ödüle layık görüldü.

2019 yılında dolar bazında yüzde 29 büyüyen genel bulut pazarının bu yüksek büyüme ivmesini devam ettirmesiyle beraber, Bulutistan’ın bu büyüyen pazarda en önemli oyunculardan biri olarak varlığını sürdürmesi hedefimizdir.

Filiz Demiröz: “Dijital dünyayı yakalamak isteyen Muhasebe ve Finans Profesyonelleri, dijital becerilere yatırım yapmalı”

İş dünyasının kalbinde yer alan dijital dönüşüme, birçok meslek grubu kayıtsız kalamıyor. Bu hızlı dönüşüm ve değişim özellikle muhasebe ve finans profesyonellerinin iş yapış şekillerini de doğrudan etkiliyor. Yeni dijital teknolojiler hakkında bilgi ve uzmanlık sahibi muhasebe ve finans profesyoneli sayısının azlığına dikkat çekmek isteyen ACCA (Fermanlı Ruhsatlı Muhasebeciler Birliği), “Dijital Finans ve Muhasebe Profesyoneli: Dönüşen Dünyada Dijital Beceriler” başlıklı bir araştırma gerçekleştirdi. Araştırmaya dünya genelinde ACCA aday ve üyelerinden oluşan 4 bin 200’den fazla muhasebe ve finans profesyoneli katıldı.

Yeni dijital teknolojilerde uzman muhasebe ve finans profesyoneli sayısı çok az

“Dijital Finans ve Muhasebe Profesyoneli: Dönüşen Dünyada Dijital Beceriler” araştırması çarpıcı sonuçlarıyla dikkat çekti. Araştırmaya katılanların sadece yüzde 20’si blokzincir, yapay zekâ ve makine öğrenmesi gibi gelecekte iş dünyasında talep görecek yeni teknolojiler konusunda uzmanlaştığını söyledi. Buna karşın dijitalleşme çağında artık yetersiz kalan, geleneksel muhasebe programlarında uzman olduğunu söyleyenlerin oranı ise yüzde 81 oldu. Araştırmaya katılan profesyonellerin yüzde 89’u ise dijital becerilerin finans ve muhasebe alanındaki öneminin farkında olduğunu, bu alandaki mesleki yeterliliğe ulaşabilmeleri için bu alanda uzmanlaşmalarının gerekli olduğunu belirtti.

“Sektör profesyonelleri mesleki gelişimleri için dijital becerilere yatırım yapmalı”

Konuya ilişkin bir değerlendirmede bulunan ACCA Türkiye ve Gelişmekte olan Ülkeler Başkanı Filiz Demiröz, “Dijital dönüşümün bildiğimiz düzeni değiştirdiği günümüz dünyasında, muhasebe ve finans profesyonellerinin de bu dönüşüme ayak uydurması bir zorunluluk. ACCA olarak bu dönüşümde profesyonellere geleceğin dünyasına hazır olmaları için gerekli yetkinlikleri kazandırmak için çalışmalar yapıyor, onları yeni sertifika programlarıyla destekliyoruz. Bugünün ve geleceğin aranılan muhasebe ve finans profesyonelleri arasında yer almak ve kariyer merdivenlerini başarıyla tırmanmak için dijital becerilerinizin güçlü olması gerekiyor. Teknolojinin ve dijital dünyanın dönüşümü artan hızla devam edecek. 5-10 yıl sonrasının iş modelleri bugünün iş modelleri ve iş yapış şekillerinden çok farklı olacak. Ancak, muhasebe ve finans alanındaki teknik yetkinliklerle etik prensipleri, iş zekasını ve dijital becerileri birleştirebilen muhasebe ve finans profesyonelleri için geleceğin parlak olduğunu söyleyebiliriz” dedi.

Sektör profesyonelleri bu önerilere kulak vermeli!

ACCA dijital iş zekâsı konusunda geleceğe şimdiden hazırlanmak isteyen muhasebe ve finans profesyonellerine şu tavsiyelerde bulunuyor:

  • Hangi kuşağa ait olurlarsa olsunlar dijitalleşmede yer alacaklarını ve dijitalleşmenin mesleklerini etkileyeceğini anlamalı,
  • Dijital dönüşümün kalbinde şirket içindeki çeşitli departmanlar arasında iş birliğinin olduğunu ve iş birliğini yönetmek için de yeni bilgi ve beceriler gerektiğini fark etmeli,
  • Hem şirketlerin hem de müşterilerin iş modellerinde değişiklikler olacağını anlamalı,
  • Sürekli devam edecek değişimin kendileri ve çevrelerinde yaratacağı etkiyi yönetmeli,
  • Hem dijital ve teknolojik uygulamaları kullanabilecek becerileri geliştirmeye hem de iş dünyasında ticari üstünlük sağlayabilmek için teknolojiyi nasıl kullanabileceklerine odaklanmalı,
  • Sahip oldukları verileri doğru ve etik değerlere uygun olarak, şirketlere ve müşterilere daha fazla değer katabilmek için kullanmalı,
  • Dijital dönüşümünü tamamlayan kurumlara mesleki etik değerler perspektifiyle danışmanlık sunmalı,
  • Gelişmekte olan teknolojileri farkındalıkla değerlendirip, hangi yeni teknolojinin kendi işleri için uzun vadede daha etkili ve gerekli olabileceğini değerlendirerek uzmanlaşmalı,
  • Ara ara baş döndüren hızda gelişen dijital dünyadan uzaklaşıp, dinlenmeye ve düşünmeye zaman ayırmak için detoks sürecine girmeliler.

Sektör profesyonellerinin teknolojinin dilinden konuşması şart

Muhasebe ve finans profesyonellerinin, yeni ve gelişmekte olan dijital teknolojiler hakkında farkındalık ve yeni beceriler kazanıp onları doğru işte en etkili şekilde uygulamaları ve teknolojinin dilini konuşmayı öğrenmelerini isteyen ACCA ve ACCA Dijital Sertifika

Programları hakkında daha fazla bilgiye bu bağlantıdan ulaşabilirsiniz.

ParamKredi ve Ödeal, yaptığı iş birliğiyle yeni girişimcilere ve esnafa “0” faizli destek kredisini duyurdu

Bireylerin, şirketlerin ve meslek gruplarının e-ticaret alışverişlerinde ihtiyaç duydukları finansmana online platformlar üzerinden anında ulaşmalarını sağlayan dijital kredi platformu ParamKredi’yi sunan TURK Finansman AŞ, Türkiye’nin önde gelen ödeme hizmetleri sağlayıcısı Ödeal ile iş birliğine gitti.

İş birliği kapsamında işletmeler ihtiyaç duydukları yazarkasa POS cihazlarını 36 ay taksit imkânı, sıfır peşinat, sıfır faiz avantajıyla vade farksız ve masrafsız olarak alabilecek. ParamKredi gerçekleşen bu iş birliğiyle yazarkasa POS satın almak isteyen işletmelere, ihtiyacını bugün karşılayıp ödemelerini ise uzun vadede taksitle yapabilme imkânı sunacak.

“Paramkredi’ye olan ilgiden mutluyuz”

İş yapış şekillerinin ve tüketici alışkanlıklarının hızla değiştiğini ve dijitalleştiğini belirten Param kurucusu ve TURK Finansman AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Emin Can Yılmaz, “Türkiye’de bir ilk olan ParamKredi ile bir süre önce dijital kredi dönemini başlatmıştık. ParamKredi’ye olan ilgiden mutluyuz. E-ticarette tüketicilerin finansmana hızlı bir şekilde ulaşmasını sağlamanın ve e-ticaret sitelerinin sepet dönüşümünü artırmanın yanı sıra, bugün Ödeal ile yapmış olduğumuz protokolle de esnaf ve yeni girişimcilere finansman desteği sunmayı hedefliyoruz” dedi.

“Esnaf ve girişimcilere uygun ödeme koşulları ile finansman sağlıyoruz”

Esnaf ve yeni girişimciler için ister e-ticaret ister geleneksel bayilik sistemi olsun her çalışma platformunda yeni nesil finansman modellerinin büyük önem taşıdığının altını çizen TURK Finansman AŞ Genel Müdürü Gökhan Ertürk, Ödeal ile gerçekleştirdikleri iş birliğinin, gelişen ödeme sistemleri ve finansman dünyasına hızlı uyum sağlamanın bir göstergesi olduğunu ifade etti. Ertürk, “Yeni nesil finansman modelimiz ile Ödeal’ın yazarkasa POS müşterilerine finansman desteği sunacağız. Esnaf ve yeni girişimcilerin ihtiyaç duyduğu masaüstü veya mobil tüm opsiyonlar için POS maliyetlerini uzun vadeye yayarak, 79 TL’den başlayan aylık taksitlerle sunduğumuz masrafsız kredi ile özellikle pandeminin etkisiyle içinden geçtiğimiz zorlu süreçte bütçe yönetimlerine katkıda bulunmayı hedefliyoruz. Ödeal ile gerçekleştirdiğimiz iş birliğinin iyi bir finansman modeli oluşturacağına inanıyorum” dedi.

“Kendi kendini ödeyen Yazarkasa POS”

Bugünün zorlu ekonomik şartlarında küçük esnafın ve yeni girişimcilerin başlangıç maliyetlerini en aza indirmek istediklerini söyleyen Ödeal Kurucu Genel Müdürü Fevzi Güngör, “Ödeal olarak ilk günden beri küçük esnafın, mikro işletmelerin ve kişisel girişimcilerin büyük maliyetlere katlanmadan işlerini büyütmelerine destek olmaya odaklandık. Yeni hizmetimizle birlikte üye işyerlerimiz işletme sermayelerini yazarkasa POS satın alımına bağlamadan, çok avantajlı şartlarla hemen kartlı tahsilat yapabilir hale gelebiliyorlar. Kredi ödemesi yazarkasa POS’un aylık hizmet bedelinden tahsil edileceği için başka bir ödeme yükümlülükleri de olmuyor. Adeta kendi kendini ödeyen bir yazarkasa POS’a sahip oluyorlar. Ödeal olarak geçtiğimiz 5 yılda birçok ilke imza attık. Şimdi vizyonumuzu daha da genişleterek üye işyerlerimizin finansman ihtiyaçlarına da çözüm getirme aşamasına geldik. ParamKredi ile sunduğumuz yazarkasa finansman çözümüne 2021 yılı içinde hem POS kullanarak ödeme yapan tüketicilere hem de POS sahibi işletmelere yönelik kredi çözümlerini eklemek için çalışıyoruz” dedi.

Yerli girişim Superpeer, 8 milyon dolar yatırım aldı

Superpeer, Influncer ve sektör uzmanlarını belli bir konuya ilgi duyan kişilerle bir araya getiren Superpeer, kullanıcıların alanındaki etkili kişilerle yüz yüze görüşme yapmasını ve onlardan çeşitli konularda bilgi ve fikir almasını sağlıyor.

Aldığımız bilgilere göre Mart 2020’de egirişim’de yer verdiğimiz Superpeer, 8 milyon dolarlık yatırım aldığını duyurdu ve Superpeer Channels özelliğini yayına aldı.

Superpeer Mart ayında, Eniac Ventures liderliğinde gerçekleştirilen turda melek yatırımcılar Steven Schlafman, Ankur Nagpal, Julia Lipton, Patrick Finnegan, Justin De Guzman, Chris Lu, Paul Yacoubian ve Cheryl Sew Hoy‘dan ön tohum yatırım almıştı. 8 milyon dolarlık bu yatırımın da tohum olduğunu söyleyebiliriz.

Kuruculardan Fatih Acet ile iletişim içerisindeyiz. Yatırımla ilgili daha fazla detay aktarmaya devam edeceğiz.