Ana Sayfa Blog Sayfa 647

Sanal etkinliklere yeni nesil çözümler sunan yerli girişim VEM, Lima Ventures liderliğinde 800 bin TL’lik ilk yatırımını aldı

Etkinlikler, eğitimler ve işbirlikleri için çevrimiçi dünyada sürükleyici etkileşim ortamları yaratan VeMaker (VEM), Lima Ventures liderliğinde gerçekleştilen turda melek yatırımcı olarak Çetin Dalva‘nın da katılımıyla 800 bin TL’lik ilk yatırımını aldı.

Kerem Gençler, Alper Gökçer ve Yaman Terzioğlu tarafından kurulan ve uzun yıllardır sanal gerçeklik, artırılmış gerçeklik ve karma gerçeklik teknolojileri ile çözümler sunan Modern Innova’nın bir projesi olan VeMaker, Yenilikçi teknolojiler kullanarak 3 boyutlu ortamdaki eğitim ve konferans alanlarıyla kurumsal ölçekte etkileşim yaratabiliyor, firmaları yeni nesil dünyaya uygun bir vizyonerlikte sanal toplantı odalarında misafir etme olanağı sağlıyor, saatlerce fuar gezmeden tüm markaları bir arada görebileceğiniz ve rahatlıkla iletişime geçilecek bir platform altyapısı sağlarken, dünyanın her yerinden katılımcıların işbirliğininin teşvik edilebileceği etkinlik adaları oluşturma fırsatı yaratıyor.

VeMaker tüm bu sanal ortamlarda farklı kesimden kullanıcılara uygun bir şekilde basit ve gelişmiş arayüz opsiyonları sunarken, kendi avatarlarını oluşturma ve istedikleri jestleri animasyon yapmalarını sağlayarak herkesin kendini bir parçası hissedebileceği bir ortam sunuyor. Ayrıca markaları öne çıkarmayı sağlayacak şekilde fuar standları ve reklam panoları firmaların beklentilerine göre tasarlanabilirken, katılımcıların birbirlerini sadece grup olarak duydukları özel alanlar oluşturulabiliyor ve simultane çeviri sistemi ile sahnede sunum yapan katılımcıların anlatıları gereken dillerde tüm katılımcılara aktarılabiliyor.

Girişimin kurucuları: “Artık yeni bir dünyanın içinde yer aldığımızı, bu nedenle yeni teknolojilere uyum sağlayarak fark yaratma zamanının geldiğini ve VeMaker ile kurgusal evrende yeni dünyalar tasarlayabileceğiz.”

Yatırımcılardan Lima Ventures Başkanı Ahmet Argun; İçinde bulunduğumuz yeni dünya koşullarında VeMaker’in sanal etkileşimin çeşitli alanlarında önemli boşlukları dolduracağını ve VR teknolojisi ile etkinlik sektörünün geleceğine yön verecek bu girişime yatırım yapmaktan dolayı mutluluk duyduklarını belirtti.

10 dakikada evden şirket kurduran girişim: Mukellef.co

Mukellef.co, evinizden çıkmadan veya istediğiniz yerde kendi web sitesi üzerinden, tüm şirket kurulum işlemlerinizi online olarak kısa bir sürede yapmanızı sağlayan yerli girişimdir.

Uçtan uca sunduğu hizmet ile şirket kurulumunu tamamen kolaylaştırıyor ve kurulduktan sonra da tüm süreci web sitesi üzerinden takip edilmesini sağlıyor.

Girişimin kurucusu Okan Şafak, bize Mükellef’in tüm detaylarını ve bugüne kadar girişimcilik sürecindeki tüm yaşadıklarını anlattı. Ayrıca geçtiğimiz haftalarda da globale açılarak, ABD ve İngiltere’de de hizmet vermeye başladı.

BİGG Cube Incubation 2020 yılı başvuruları devam ediyor

Türkiye’nin hızla büyüyen girişimcilik programlarında Cube Incubation, bugüne kadar 350’den fazla girişime hizmet vermenin yanı sıra, çok sayıda BİGG girişimcisine ev sahipliği yapmıştır.

TÜBİTAK’ın yenilik ve teknoloji tabanlı iş fikri sahibi girişimcilere 200.000 TL hibe desteği verdiği, 1512 BİGG Teknogirişim Sermayesi Desteği Programının 1. aşama faaliyetlerinin yürütüldüğü ve desteklendiği, BİGG Cube Incubation programında, girişimcilerin Teknopark İstanbul’da şirketleşmesi sağlanarak, şirket kuruluş masrafları alınmayacaktır.

Cube Incubation’da ücretsiz ofis imkanı verilip, Teknopark İstanbul firması olması ayrıcalığı tanınacaktır. Girişimcilik yetenek ölçümü, mevcut durum ve strateji analizleri oluşturulacak. Teknopark İstanbul’da yer alan derin teknoloji firmaları ve paydaş kurumlarla network kurma imkanı sağlayacaksınız. Ayrıca, ıslak/kuru laboratuvar ve temiz oda kullanımı gibi çok fazla alt yapı imkanını BİGG girişimcilerinin hizmetine sunarak, girişimcileri TÜBİTAK BiGG Programının 2. Aşaması’na hazılıyor.

BİGG Cube Incubation programı hakkında daha fazla bilgi almak ve başvuru yapmak için bigg.cubeincubation.com web sitesini ziyaret edebilir, gelişmelerden haberdar olmak için de Cube Incubation sosyal medya hesaplarını da takip edebilirsiniz.

Son Başvuru: 15 Aralık

Şimdi Başvurun

Albaraka Türk’te 7 gün 24 saat para transferi dönemi başlıyor

Katılım Bankacılığı alanında faaliyet gösteren Albaraka Türk, müşteri deneyimini üst seviyelere çıkaracak bir yeniliğe daha imza atıyor.

Albaraka Türk müşterileri, IBAN ya da hesap numarasına gerek duymaksızın EFT veya havale para transferlerini 7 gün 24 saat boyunca dijital kanallardan kolaylıkla gerçekleştirebilecek.

EFT veya havale para transfer işlemlerini kolaylaştırabilmek adına müşterilerin IBAN ya da hesap numaralarını; cep telefonu numarası, T.C. kimlik numarası, e-posta adresi, vergi kimlik numarası veya pasaport numarası gibi bilgilerin herhangi biri ile eşleştirmeleri yeterli olacak. Ayrıca yabancı uyruklu müşteriler de IBAN ya da hesap numaralarını yabancı kimlik numaraları ile eşleştirerek aynı hizmetten yararlanabilecekler.

Para transferlerinde hayata geçecek olan bir diğer yenilik ise saat kısıtlamasının ortadan kalkması olacak. Yeni uygulamayla birlikte Albaraka Türk müşterileri internet veya mobil şube üzerinden 7 gün 24 saat boyunca tüm EFT işlemlerini gerçekleştirebilecekler.

KWORKS’ün 2020 yılı Hızlandırma, Ön Hızlandırma ve Derin Teknoloji programlarından mezun olacak 18 girişim

Koç Üniversitesi Girişimcilik Araştırma Merkezi KWORKS‘ün 2020 yılı programlarına seçilen girişimler 26 Kasım günü online gerçekleştirilecek demo day ile mezun oluyor.

Bu süreç içerisinde KWORKS; Hızlandırma, Ön Hızlandırma ve Derin Teknoloji olmak üzere üç aşamada toplamda 30 girişimi bünyesine kabul etti ve 18 tanesi mezun oluyor. Program sürecinde mentorluk ve eğitim alan girişimler, çeşitli kurumlarla da iş birliği yapma fırsatı yakaladı.

KWORKS-20 Hızlandırma Programı Girişimleri:

  1. ADSBOT: Makine Öğrenmesi ile Google reklam optimizasyonu ve otomasyonu çözümüdür.
  2. emoty.AI: Görüntü işleme tabanlı duygu durum analizi, göz takibi ve nabız tespitine yönelik çıktılar sunan, donanım gerektirmeyen yapay zeka destekli nöro teknoloji girişimidir.
  3. Macerita: Türkiye’nin interaktif macera haritası ve doğa sporları platformudur.
  4. Rentrovi: Konut sahipleri ve kiracılar için uçtan uca; doğrudan, masrafsız ve güvenilir bir deneyim sunan orta ve uzun dönem, konut kiralama uygulamasıdır.
  5. Sentinel: Endüstriyel alanlarda iş güvenliği amacıyla insan tespiti gerçekleştiren yapay zekâ tabanlı bir video analiz platformudur.
  6. SmartOpt: İstatistiksel analiz, makine öğrenimi, modelleme, yapay zekâ ve optimizasyon teknolojileriyle uçtan uca tedarik zinciri yönetimi için özelleștirilebilen çözümler sağlar.
  7. ZGN Otonom & Robotik: zgnart.com: Endüstriyel elektrikli araçlara otonom çalışma yeteneği kazandırmaya yönelik giydirilebilir teknolojili ve modüler yapıda otonom kontrol üniteleri geliştiren bir girişimdir.

KWORKS’20 Derin Teknoloji Programı Girişimleri:

  1. Actinfly: Endüstriyel tesislerde ve tesislerin özellikle kapalı, karanlık ve dar alanlarında drone kullanarak daha güvenli, ekonomik ve verimli muayene çözümleri sunmaktadır.
  2. Alloy Additive: Robotik kol ve kaynak teknolojilerinin entegrasyonu ile 3 boyutlu metal yazıcı geliştiren ve oluşturulacak cihaz ile büyük boyutlu havacılık metallerinin katmanlı imal edilmesini amaçlamaktadır.
  3. FetalIst: Gebelik esnasında fetüsün cerrahi gereksinimi olan hastalıklarının teşhisini ve bu teşhisin ailelere aktarımını kolaylaştıran, kişiselleşirilmiş tanı koyarak tedavi öneren bir yapay zeka çözümüdür.
  4. iongenics: Laboratuvarlarda kullanılan hidrojen sağlayan patlayıcı tüplere alternatif olarak sudan elektrokimyasal yöntemle tehlikesiz bir şekilde hidrojen üreten bir cihaz geliştirir.

KWORKS’20 Ön Hızlandırma Programı Girişimleri:

  1. Jetlexa: Sözleşmelere ihtiyaç duyan firmalar ve hukuk büroları için geliştirilmiş yenilikçi bir sözleşme otomasyon yazılımıdır.
  2. Manjo: Restorana gel-al sipariş ve önceden rezervasyon sistemi ile yeni bir müşteri kanalı açan, müşterilerine sıra beklemeden, hızlı ve temassız sipariş verme imkanı sunan platformdur.
  3. Parkpilot: Kameralardan aldığı görüntüyü işleyerek, derin öğrenme algoritmalarıyla birleştiren ve bu sayede en uygun park noktasını uygulama kullanıcılarına ileten bir uygulamadır.
  4. RTEX: Kumaş artıklarının tekrar kullanımı için tekstil sektöründe yer alan işletmelere, sürdürülebilir ve kazançlı bir sistem sunan dijital tekstil atık yönetim platformudur.
  5. Simpicy: Otomat teknolojilerine uzaktan erişim ve yönetim kolaylığı sağlayan IoT tabanlı teknoloji girişimidir.
  6. Türkçeyaz: Geliştirdiği modeller ve algoritmalar ve doğal dil işleme teknikleri kullanarak, metinlerdeki yazım ve dil bilgisi hatalarının bularak, Türkçenin doğru, etkin ve anlaşılabilir kullanımını sağlar.
  7. VulnHero: IT altyapısını kendi yöneten kurumlar için güvenlik açıklarını ve yamalarını daha kolay takip edebilmelerine ve daha verimli yönetebilmelerine yardımcı olan SaaS ürünüdür.

Freelancer’lar ile şirketler arasındaki finansal köprü: Rimuut

Bağımsız profesyoneller için esnek şirketleşme alternatifi sunan Estonya merkezli Türk girişimi Rimuut, global pazarda hızla büyümeye devam ediyor.

Mert Bulut ve Esen Bulut tarafından kurulduğu 2017’den itibaren genç, dinamik ve tamamen uzaktan çalışan bir ekipten oluşan Rimuut, bağımsız profesyonelleri şirketleşmekten kurtaran yenilikçi bir modelle freelance ekosisteminde çalışan yetenekleri daha da özgür ve güçlü hale getiriyor.

Rimuut, bağımsız çalışma modelini tercih eden modern iş gücüne şirketleşmeksizin piyasada var olabilme olanağı sağlayan yenilikçi ve sınırlar ötesi bir şirket. Kurumlarla çalışan bağımsız profesyoneller, şirket kurmalarına gerek kalmadan, birkaç dakika içinde ücretsiz olarak Rimuut üyeliklerini oluşturabiliyor ve çalıştıkları kurumları faturalandırarak 50’den fazla para biriminde güvenli ve hızlı ödeme alabiliyorlar.

Şu an Rimuut bünyesinde 70’in üzerinde ülkeden 30.000’den fazla bağımsız profesyonel ve 3000’in üzerinde kurumsal şirket bulunuyor. Kullanıcılarının büyük bölümü Avrupa pazarından olmakla birlikte önümüzdeki süreçte Rimuut, ‘Big Four’ olarak tabir edilen dünyanın en büyük 4 profesyonel hizmet ağı şirketinden biri ile gerçekleştirmek üzere olduğu iş ortaklığı ile birlikte MENA bölgesinde de lider konuma gelmeyi hedefliyor.

‘Yeni Normal’i 3 yıl önce öngördüler

Rimuut, iş modelini esnek işgücü ekonomisi üzerine kurguladığından dolayı zamanın ruhunu yakalayan bir platform olarak dikkat çekiyor. Bu yüzden de kurulduğu günden bu yana hızlı bir büyüme grafiğini yakalamış durumda. Kurulduğu günden bu yana her yıl %300’ün üzerinde büyüyen ve pandemiyle birlikte büyümesini hızlandıran Rimuut, bağımsız çalışanların problemlerini çözen, yenilikçi hizmetleri ve kullanım kolaylığı sayesinde yakın gelecekte adından daha da çok söz ettireceğe benziyor.

Rimuut’un kurucu ortaklarından Mert Bulut, “Zamanın ruhu bizden yana. Doğru yatırımlarla dünyada adından söz ettiren bir platform olabilme potansiyeli taşıyan bir değer yarattığımızı düşünüyoruz. Çünkü rakiplerimize oranla daha esnek ve farklı taleplere hitap eden bir yapımız var. Sektörün yaratıcısı olmuş olmanın getirdiği tecrübeye güveniyoruz. Bilgi birikimi olan ve hızlı çözümler üreten ekibimizle ilk etapta MENA bölgesinde, ardından da global markette lider olmak en büyük hedefimiz.” diyor.

Küreselleşmenin sunduğu en özgür iş modellerinden biri olan freelance çalışma düzenine geçenlerin sayısı ise hızla artıyor. Freelance iş ekonomisinin büyüme trendinin pandemi süreciyle birlikte daha da gözle görülür hale geldiği bir gerçek. Rimuut’un ana hedef marketi olan Avrupa pazarında, iş gücünün yaklaşık %8’ini oluşturan 20 milyona yakın freelancer hacmi bulunuyor. Bu rakam Avrupa’da yaklaşık olarak 250 milyar Euro’ya yakın dev bir market yaratıyor. İş gücünde ve ekonomi alanında dünyaya öncülük yapan ABD marketinde ise iş gücünün yaklaşık %35’ini oluşturan 60 milyonluk freelancer hacmi ile pazar 1.4 trilyon Dolar’ı geçmiş durumda. Rimuut hızla büyüyen ve parlak bir gelecek vaat eden bu alanda öncü olmanın avantajını kullanarak kendine sağlam bir yer ayırmış durumda.

Bağımsız profesyoneller neden Rimuut kullanıyor?

Geleneksel bir şirkete sahip olmanın beraberinde getirdiği yükleri ve sorumlulukları taşımak istemeyen bağımsız profesyoneller ve bağımsız profesyonellerle çalışmanın esnekliğini avantaja çevirmek isteyen kurumlar Rimuut’u kullanıyor. Özellikle cross-border çalışma modelini benimseyen bağımsız profesyoneller, şirket kurmanın gerekliliği olan prosedürlerle uğraşmadan, hızlı ve güvenli bir şekilde ödeme almak için Rimuut’u kullanıyorlar. Şirketler ise bağımsız profesyonellerle çalışmanın sunduğu esneklikten faydalanmak ve aldıkları freelance hizmetlerin ödemesini kolaylıkla yapabilmek için Rimuut’u tercih ediyor.

Rimuut, sözleşme oluşturarak işin sınırlarını belirleme aşamasından başlayarak, global faturalandırma, güvenli ödeme alma, ödeme takibi ve son olarak müşteri memnuniyetine uzanan süreçteki her adımda freelance çalışanların hayatına güç katıyor. Bağımsız profesyonellerin ve kurumların esnekleşmesini sağlayarak iki tarafa da rekabet avantajı sağlıyor.

İTÜ ARI Teknokent ve Petrol Ofisi işbirliği ile FightCOVID19 kapsamında desteklenen 11 girişim

İTÜ Çekirdek’in #FightCOVID19 çağrısına yanıt veren girişimciler arasından, Petrol Ofisi yönetiminin birebir katılımı ile değerlendirme sürecinden geçen 11 girişim seçilerek desteklenmeye başlandı. İTÜ ARI Teknokent ve Petrol Ofisi işbirliği ile geliştirilen, üretimi desteklenen girişimler arasında; COVID-19 ve olası farklı pandemilerle mücadelenin yanı sıra geleceğe ilişkin değişen iş ve sosyal yaşam koşullarına önemli katkı sağlayacak teknolojiler de yer alıyor.

Bu teknolojilerin, çoğu Türkiye’de ilk ve hatta bazılarının dünyada bir benzeri bulunmuyor. Aynı zamanda Türkiye’nin teknoloji ve yaratıcılık potansiyelini de ortaya koyan bu projeler, dünyadan da büyük ilgi ve talep topluyor. Geliştirilen bu teknolojilerin Türkiye ve dünyada, insan sağlığı ve yaşam standartlarında yapacağı geliştirmelerin yanı sıra ekonomik anlamda da katma değeri yüksek katkı sağlaması bekleniyor.

COVID-19 mücadelesi kapsamında desteklenen yeni projeler arasında;

  • Solunum ve vücut ısısını anlık takip edebilen elektronik maskeler,
  • Hâlihazırda kullanılanlardan daha hızlı, dakikalar içinde sonuç verecek farklı test cihazları,
  • Uzaktan takip edilebilen hızlı ve otomatik çoklu ateş ölçer,
  • Paraların anlık ve temassız dezenfektasyonu,
  • Nefes testi ile COVID-19’un vücutta yarattığı hasarın tespiti,
  • Medikal oksijen flowmetrelerin otomatik çalışması ve uzaktan takibi,
  • COVID-19’u geçirmiş kişilerin koronaya karşı antikor durumunu belirleyecek pratik, kolay, hızlı test kitleri ve pandeminin yayılmasını engelleyebilecek burun spreyi
  • COVID-19’un yol açtığı kronik problemlerin hafifletilmesi,
  • Cafe, kuaför gibi küçük işletmelerden, AVM, fabrikalar gibi büyük yerlerin yoğun girişlerinde kullanılabilecek, küçük, ekonomik, hızlı yüz tanıma ve ateş ölçer,
  • UVC ışık teknolojisi ile yüzey ve hava dezenfeksiyon robotları,
    gibi yerli ve milli teknolojiler yer alıyor.

257 girişimci başvurdu, 125 proje değerlendirmeye alındı

İTÜ Çekirdek’in Nisan ayı başında yaptığı #FightCOVID19 çağrısına bugüne kadar 257 girişimci başvuruda bulundu, 125 proje değerlendirmeye alındı. Başvurular, COVID-19 ve genel projelere yönelik oluşturulan üç farklı jüri tarafından değerlendirildi. Gerçekleştirilen değerlendirmelerde toplam 46 proje seçilerek sürece dahil edildi. İTÜ Çekirdek ve Petrol Ofisi işbirliği çerçevesinde ilk etapta, siperlik, entübasyon kutusu, dalgıç maskesinden sağlık personeli için PPG maske, koruyucu tulum, UVC ışık ile oda, hava sterilizasyon üniteleri gibi ürünlerin geliştirilmesi, üretimleri ve dağıtımları sağlanmıştı. İTÜ Çekirdek ve Petrol Ofisi işbirliği çerçevesinde desteklenecek projeler de, #FightCOVID19 çağrısına yanıt veren girişimciler arasından yapılan üç etaplı değerlendirmeler ile belirlendi.

Mücadeleye katkı sağlayacak ileri teknolojiler geliştiriliyor

İTÜ ARI Teknokent ve Petrol Ofisi işbirliği ile geliştirilmesi, üretimi ve dağıtılması, desteklenmesi hedeflenen girişimler arasında; COVID-19 ile olası farklı pandemilerle mücadelenin yanı sıra geleceğe ilişkin değişen iş ve sosyal yaşam koşullarına önemli katkı sağlayacak yerli ve milli teknolojiler yer alıyor. İTÜ Çekirdek’in COVID-19 ile mücadele çağrısının jüri değerlendirmeleri sonucunda 11 teknolojik girişim seçilerek desteklenmeye başlandı. Desteklenen projeler arasında geliştirmelerin yanı sıra üretim aşamasına gelerek pandemi ile mücadeleye katkı sağlayan ya da kısa süre içinde sağlayacak olan cihazlar ve teknolojiler de yer alıyor.

#FightCOVID19 kapsamında desteklenen 11 girişim:

Avokadio: Covid hastalarının nefeslerinden, enfeksiyonu erken aşamada tespit edilmesine yarayacak test cihazı. Oldukça küçük olan ve içerisindeki nano teknoloji sensörleri sayesinde basit bir nefes testi ile; COVID-19’un yanı sıra başta obezite, diyabet, kalp – damar hastalıkları gibi kronik hastalıklarla mücadelede de erken tanı ve kolaylıklar sağlıyor. Örneğin; diyabet ve obezite gibi kronik hastaların nefes analizlerine dayanarak, kişisel beslenme programları ayarlanması ile bu hastalıkların tedavi süreçlerine destek sağlar.

Axolotl Biosystem: Şuanda Koronavirüs testi için kullanılmakta olan RT-QPCR cihazlarına, daha gelişmiş, yerli ve milli alternatif test cihazı. Halen kullanılan mevcut cihazlar, oldukça yavaş ve operatöre ihtiyaç duyuyor. Bu yeni cihaz ise herhangi bir kullanıcı olmaksızın tam otomatik bir şekilde ve daha çok (günde 2 bine yakın) numuneye bakma olanağı sağlayacak. Bu yeni test cihazı, sadece pozitif-negatif sonuçtan ziyade, numunelerin ne kadar viral yüke sahip olduğunu öğrenme imkânı da tanıyacak.

Coronity – Coromax: Ömür boyu kullanıma sahip elektronik maske. İnsanların solunumlarını ve vücut ısılarını gösteren elektronik, akıllı maske, aile bireylerinin ya da çalışanların verilerinin uzaktan takip edilebilmesini de olanak sağlıyor. Üzerindeki yeşil, sarı ve kırmızı ışıklarla, takan kişinin durumunu da gösteren maske, uçak yolculuklarından toplu olarak bulunulan ortamlara kadar birçok alanda avantaj sağlıyor. Ömür boyu kullanım süresine sahip maske, özel UVC kutusu içerisinde 15 dakikada hem şarj oluyor hem de dezenfekte olarak yeniden kullanıma hazırlanıyor.

Mikro-P Sense-I: Sense-I, iş yeri güvenliği ve personel takibi için geliştirilmiş, K.V.K.K uyumlu, yüz tanıma, maske kontrolü ve ateş ölçümü yapabilen, kartlı geçiş sistemlerinin yerini alacak bir biyometrik güvenlik sistemidir. Turnikelere, kapılara kolayca monte edilebilen Sense-I’ın içindeki yapay zeka; sadece 35 milisaniyede kartın sahibinin siz olduğunuzdan emin olur. Aynı zamanda ateşinizi ölçer ve maske takıp takmadığınızı kontrol edip turnike veya kapının açılmasını sağlayarak, hem kartlı geçiş sistemlerinin güvenliğini arttırır, hem de iş yerleri gibi kalabalık ortamlarda salgınların erken tespitini sağlar.

Money Shower: ATM’lerde parayı kolay ve hızlı bir şekilde dezenfekte eden cihaz.
ATM’lerde virüs ve bakteri taşıma riskine karşın paraları, kolay ve hızlı bir şekilde dezenfekte eden bir cihaz. Money Shower, ATM’lerde parayı kolay ve hızlı bir şekilde dezenfekte ediyor. Money Shower’ın kağıt paradaki bakteri ve virüslerden arındırma işlevi ATM’lerle sınırlı kalmayacak. Money Shower’ın Türkiye’de ve dünyada bin benzeri yok. Money Shower’ı Türkiye’deki büyük bir özel banka kullanıyor, diğer bankalar ile de görüşmeler devam ediyor. Dünyadan da Money Shower’a karşı oldukça yoğun bir talep bulunuyor.

Micronetech: Ağız ve burnundan alınan mukozadan elde edilen virüs genetik materyalinin, özel tasarım boyanan kilit materyali ile birleşerek yaptığı ışımadan COVID-19 taşıyıp taşımadığını tespit eden hızlı tanı kiti. Herhangi bir laboratuvara ihtiyaç duymaksızın havalimanlarında, AVM’lerde ya da ofislerde heryerde ve basitçe herkesin kullanabileceği bir tanı kiti. Genetik materyalden ölçümlediği için hata payı çok düşük ve 10 dakika gibi kısa bir sürede sonuç veriyor. Doğrudan materyalden belirlemeye çalışan bu test kitinin dünyada benzeri bulunmuyor. Cihaz, biyolojik kit tasarımı değiştirilerek, farklı virüslere, mantarlara, bakterilere, parazitlere de uyarlanabilecek. İlk deneysel COVID-19 testlerinden başarıyla geçen test cihazı için Etik Kurul onayına başvuruldu. Gerekli diğer test ve prosedürlerinin tamamlanma aşamasındaki cihaza farklı özellikler katmak üzere geliştirme çalışmaları sürdürülüyor.

Evana: İnsan trafiğinin yoğun olduğu AVM, iş yerleri gibi noktalarda, uzaktan erişime sahip, çoklu, hızlı ve otomatik ateş ölçer. Herhangi bir kullanıcıya gerek duymadan alın ya da el hizasında kullanılan cihaz, hızlı geçiş sağlıyor. Evena, elde ettiği verileri mail ya da SMS yolu ile raporlayabilmesi ile de benzerlerinden ayrılıyor. Üretimine başlanan Evana, sunduğu avantajlarla yoğun ilgi görüyor.

Estaretech: COVID-19 tedavisinde yoğun kullanılan oksijen cihazlarının otomatik ayarlanması, çalışması ve uzaktan takip edilebilmesini gerçekleştiren cihaz.
Prototip üretilen cihazda, geliştirmelerle birlikte seri üretime hazırlanılıyor.

Pathonex: Tanı kiti firmalarına korona antijeni tedariği sağlayan Pathonex, farklı COVID-19 çözümleri geliştiriyor. Hastanelerde kullanılan ve COVID-19’u geçirmiş kişilerin vücudunda koronaya karşı antikor durumunu belirleyen Smart Elisa adlı antikor test kiti. Doğrulama çalışmaları tamamlanan Smart Elisa’nın sertifikasyon işlemleri sürdürülüyor. Üretim aşaması yaklaşan Smart Elisa için Almanya, Hongkong gibi ülkelerden talepler geliyor. Karantinada bulunan ve bağışıklık durumunu öğrenmek isteyen kişiler için örnek toplama kiti. Bu kit ile kişiler evlerinde parmaklarından aldıkları kan örneğini, kiti getirerek bekleyen kuryeye teslim edebiliyor.

Gene-Us: COVID-19 ve hastalıkların sebep olacağı kronik problemleri hafifletmeye yönelik ilaçların biyobenzerlerinin Türkiye’de üretilmesi. Geliştirme aşamasında laboratuvar testleri için aylık 50 adetlik üretim yapılıyor.

Ritter: UVC ışık teknolojisi kullanan ve yüzey/hava dezenfeksiyonu sağlayan ürünler geliştirir. Girişimin geliştirmekte olduğu robot, yaklaşık 100 metrekarelik bir ofis, hastane birimi ya da evdeki yüzey ve havayı, yaklaşık 1 saat içinde dezenfekte ediyor. Kullanıcı gerektirmeden otomatik olarak dezenfeksiyon sağlayan Ritter, insan kaynağı, maliyet ve zaman tasarrufu sağlıyor. Robotlarda yer alan 360 derece kamera sistemi, insan tespiti yaparak güvenlik sağlıyor ve insan olmayan bölgelerde dezenfeksiyon yapabiliyor. İlk prototipleri üretilerek 19 hastaneye hibe edilen Ritter, yeni yetenekler eklenmek üzere daha da geliştiriliyor. Ritter’i dünyadaki benzerlerinden ayıran ise kullandığı ileri teknoloji ile insanlı ortamlarda da kullanılabilmesi. Ortama insan ya da canlı girdiğini algılayan cihaz, çalışmasını otomatik olarak durduruyor.

“Ülkemiz için değer üretmek önceliğimiz”

İTÜ ARI Teknokent Pazarlama ve İş Geliştirme Direktörü Arzu Eryılmaz: “İTÜ Çekirdek olarak girişimcilere yönelik yaptığımız #FightCOVID19 çağrısına Petrol Ofisi’nin, ‘tam destek’ ile yanıt vermesi, başlattığımız pandemi mücadelesinde bize çok büyük katkı sağladı. Bu destek kapsamında Petrol Ofisi ile omuz omuza yürüdük ve daha çok girişimciye, daha güçlü ve daha geniş olanaklar sunabildik. Ayrıca Petrol Ofisi’nin bu süreçte değerli isimlerden oluşan jüri üyeleri ve mentorlarının girişimcilere sundukları know-how da paha biçilemez. İTÜ Çekirdek olarak, ticarileşebilir teknolojik fikri olan girişimcilere ve teknoloji girişimcilerine katkı sunacak tüm paydaşlara kapılarımız ardına kadar açık. Yeter ki ülkemiz için değer üretelim” dedi.

“Sırf bugünü değil, geleceği de düşünüyoruz”

Petrol Ofisi CMO’su Beril Alakoç, “Memleketin Ofisi olarak biz de pandemi ile mücadeleye doğrudan ve güçlü etki yaratacak projeleri değerlendirirken, İTÜ Çekirdek’in çağrısına tereddütsüz karşılık verdik. Bizim bu alandaki işbirliğimiz de, diğer desteklerimiz gibi kısa süreli ya da dar kapsamlı değil. İTÜ Çekirdek ile işbirliğimiz sadece COVID-19 ile ya da sırf bugünlerle sınırlı değil, geleceği de düşünüyoruz. Olası başka pandemileri de kapsayan, sağlık, sosyal yaşam, eğitim gibi gelecekte insan hayatını, sağlığını koruyacak, geliştirecek, kolaylaştıracak, iş dünyasına ve ekonomiye katkı sağlayacak projelerin içinde bulunduğu uzun soluklu bir işbirliğini hedefliyoruz” şeklinde konuştu.

Volvo Trucks elektrikli kamyonlar 2021’de Avrupa’dan başlayarak yollarda olacak

Orta ve ağır segment kamyonlardan oluşan kapsamlı ürün gamıyla müşterilerine nakliye çözümleri sunan Volvo Trucks, önümüzdeki yıl Avrupa’dan başlayarak ürün gamına elektrikli kamyonları da dahil edecek. Volvo Trucks, ürün gamındaki bu genişleme ile fosil yakıtsız ulaşım yolunda önemli bir adım atmış oluyor.

Türkiye distribütörlüğünü Temsa İş Makinaları’nın yürüttüğü Volvo Trucks, 2021 yılında ilk olarak Avrupa’da lansmanını yapacağı Volvo FH, Volvo FM ve Volvo FMX kamyonlarının elektrikli versiyonlarının test çalışmalarını sürdürüyor. Kamyonların brüt kombine ağırlığı 44 tona, menzili ise pil konfigürasyonuna bağlı olarak 300 km’ye yaklaşacak. Satışları Avrupa’da önümüzdeki yıl başlayacak olan elektrikli kamyonların, 2022’de seri üretimine geçilmesi hedefleniyor. Bu da Volvo Trucks’ın 2021’den itibaren Avrupa’da inşaat, maden, hafriyat, uzun yol taşımacılığı gibi farklı alanlara yönelik ürün yelpazesini, elektrikli kamyonları da dahil ederek genişleteceği anlamına geliyor.

Avrupa’daki şehir içi dağıtım ve belediye hizmet araçlarına yönelik elektrikli kamyonları Volvo FL Electric ve Volvo FE Electric modellerini 2019 yılında üretmeye başlayan Volvo Trucks, bölgesel taşımacılık için geliştirilen Volvo VNR Electric’in satışlarına ise 3 Aralık 2020’de Kuzey Amerika’da başlayacak.

Konuyla ilgili Volvo Trucks Dünya Başkanı Roger Alm şunları dile getirdi: “Sektörde sürdürülebilir geleceği sağlamak için öncülük etmeye kararlıyız. Bu amaçla, Volvo Trucks ürün gamımızda sunduğumuz ağır hizmet tipi elektrikli kamyonların sayısını hızla artırarak, müşterilerimizin sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşmalarına katkıda bulunuyoruz. Taşımacılığın iklim üzerine etkilerini azaltmak, fosil yakıtlardan elektrikli araçlara geçmeyi gerektiriyor. Ancak bu değişimin gerçekleşmesi için ülke ve pazar bazında teşvikler, şarj altyapısının oluşturulması gibi birçok değişken söz konusu. Bu nedenle de şirketler farklı yakıt kullanan karma filolara sahip olabiliyorlar. Volvo Trucks olarak, birçok pazarda bu ihtiyaçlara doğru cevap verebilecek şekilde tüm modellerimizi farklı yakıt kullanılabilen versiyonlarıyla satışa sunuyoruz. Bunu yaparken de tüm kamyon ve çekici modellerimizde sürücü kabini ve güvenlik gibi konulardan ödün vermeden aynı yüksek kalite ve performansı sunmaya devam ediyoruz. Daha sürdürülebilir bir taşımacılık için fosil yakıt içermeyen çözümler geliştirirken müşterilerimizin, karlılık ve verimliliklerini artırmak amacıyla rota planlamadan finansal desteğe kadar bütünsel çözümler sunuyoruz. Global bayi ağımızla müşterilerimize sunduğumuz uzun vadeli güvenlik artık hiç olmadığı kadar önemli.”

Fosil yakıt kullanmayan alternatifler çoğalıyor

Volvo Trucks önümüzdeki on yıl içerisinde zorlu koşullara ve uzun yol taşımacılığına yönelik, daha uzun menzile sahip elektrikli ve yakıt hücreli elektrikli kamyonları da sunacak. Marka önümüzdeki on yılın ikinci yarısında ise hidrojen yakıt hücreli elektrikli kamyonların satışına başlamayı planlıyor. Volvo Trucks, 2040 yılına kadar ürün yelpazesinin fosil yakıt kullanmayan kamyonlar olmasını hedefliyor.

Volvo Trucks bütünsel yaklaşımı

Daha sürdürülebilir bir taşımacılık sektörü; alternatif yakıt veya elektrikli kullanımına geçişi nakliyeciler için mümkün olduğunca sorunsuz gerçekleştirebilmeye bağlı. Bu da fosil yakıt içermeyen çözümler sunarken nakliyecilerin, karlılık ve verimliliklerini artırmayı gerektiriyor. Hizmet şirketi anlayışıyla faaliyet gösteren Volvo Trucks müşterilerine rota planlamadan, şarj ekipmanından finansal desteğe kadar bütünsel çözümler sunuyor.

Vilnius merkezli lojistik girişimi GoRamp, 450 bin Euro yatırım aldı

Ocak ayında 120 bin Euro yatırım alan Litvanyalı gerçek zamanlı lojistik platformu GoRamp, gerçekleşen son yatırım turunu da tamamladı. Startup Wise Guys ve Presto Ventures tarafından 450 bin Euro yatırım alan girişim, Polonya ve Batı Avrupa ülkelerinde pazarını genişletmeyi planlıyor.

2017’de kurulan GoRamp, üretici firmaların manuel olarak tekrar eden faaliyetlerinin otomasyonunu sağlar ve raporlar. Girişim geliştirdiği teknoloji sayesinde firmaların kargo şirketleriyle uzun süren fiyat anlaşmaları ve kargo takibi gibi verimliliği düşüren tekrarlı işlemleri optimize eder. Şirketler, GoRamp ile ürünlerinin nakliye sürecindeki iletişimlerini hızlandırır ve iş akışlarını daha verimli hale getirir.

C-level yöneticiler ise süreç iyileştirmede KPI(Anahtar Performans Göstergesi)’ları takip ederek veriye dayalı kararlar alır. KPI analizleri, kriz anı yönetimi dışında pazarda uzun vadeli rekabet avantajı da sunar.

GoRamp CEO’su ve kurucu ortağı Jevgenij Polonis, Covid-19 sürecinin üretimde dijitalleşme ve lojistik için harcanan kaynaklar üzerine farkındalık oluşturduğunu söyledi. Şirketlere dijital çözümler sunan girişim, pandemi sürecinde lojistik için ayrılan bütçe ve zaman azaldığında insan kaynakları departmanlarında verimliliğin arttığını gözlemlediklerini de belirtti.

HUAWEI yeni arama motoru Petal Search’ü kullanıcıları ile birlikte geliştiriyor

HUAWEI, kullanıcılarına daha iyi bir arama deneyimi sunmak için onlardan gelen geri bildirimleri dikkate alıyor. Petal Search kullanıcıları, geri bildirimleri ile hem arama motorunu daha iyi hale getiriyor hem de hediyeler kazanıyor.

Öneriler, tasarım ile ilgili fikirler, beğenilmeyen noktalar, uygulamada bulunan sorunlar ve daha birçok konu ile ilgili geri bildirim veren kullanıcılar, 5 adet HUAWEI Watch GT2, 10 adet HUAWEI Sport Lite AM61 Bluetooth Kulaklık, 15 adet HUAWEI CM510 Bluetooth Hoparlör ve 20 adet HUAWEI Band 4 Akıllı Bileklik kazanma fırsatı yakalıyor.

Geçerli geri bildirimler belirlendikten sonra en fazla geçerli geri bildirimde bulunan kazananlar HUAWEI Community sayfasından duyurulacak.

Geri bildirimlerin geçerli olabilmesi için geri bildirim verilen konuyla ilgili açıklamanın anlaşılır bir şekilde yazılması gerekiyor. Önce geri bildirim verilen noktanın belirtilip, daha sonra açıklama yapılması gerekiyor. Geri bildirim verilen noktayla ilgili ekran görüntüsü veya kaydı eklemek de kullanıcıların tercihleri arasında.

AppGallery ile doğrudan entegre çalışan ve Qwant ile Yandex arama motorlarının gücü ile birçok farklı kaynaktan aynı anda uygulama araması yapabilen Petal Search, bulunan uygulamaların hangi kaynaktan yükleneceği ve HUAWEI’nin güvenlik testlerinden geçip geçmediği bilgisini de sonuç ekranında gösteriyor. Üçüncü parti kaynaklar arasında Aptoide, APKMonk, APKPure, APKCenter ve UpToDown yer alıyor. Böylece kullanıcılar tam olarak istedikleri uygulamayı, istedikleri kaynaktan ve güvenlik kontrolleri önceden yapılmış şekilde indirebiliyorlar. Petal Search aynı zamanda indirilen ve daha önce cihazda bulunan uygulamaların güncellemelerini de kontrol ederek kullanıcıya yardımcı oluyor.

Petal Search ile aynı zamanda haber, görsel, video, müzik, spor etkinlikleri, otel ve restoran rezervasyonu, uçak bileti gibi aramalar da yapılabiliyor. Tüm arama sonuçları, kullanıcının kişisel tercihlerine ve bulunduğu lokasyona göre özelleştirilebiliyor.