Ana Sayfa Blog Sayfa 552

Discord, çevrimiçi kötüye kullanımın önüne geçmek için Sentropy’i satın alıyor

Çevrimiçi sohbet programı Discord, son yıllarda yaygınlaşan siber zorbalık ve nefret söylemlerine karşı gelmek amacıyla yapay zeka destekli Sentropy platformunu satın alıyor.

Sentropy kurucu ortağı ve CEO’su John Redgrave‘in şirket bloğu üzerinde yaptığı açıklamada, Discord ekibinin kullanıcı güvenliğine verdiği önem karşısında oldukça etkilendiklerini belirtti. Redgrave, “Discord, kullanıcıların satılacak ürün değil, bağlantı, yaratıcılık ve büyümenin motoru olduğu yeni nesil sosyal medya şirketlerini temsil ediyor. Bu modelde kullanıcı gizliliği ve güvenliği sonradan düşünülmüş değil, temel ürün özellikleridir” açıklamasında bulundu.

Yapılan anlaşmaya göre Sentropy ekibi, Discord’un var olan “Güven ve Güvenlik” faaliyetlerinin geliştirilmesine katkı sağlayacak. Redgrave, bu sorumluluğu hafife almadıklarını ve Discord’un kaynaklarıyla çalışmaktan onur duyduklarını açıkladı.

Açıklamada Sentropy ve müşterilerinin ortaklıklarının ne olacağına da yer verildi. Şirket, 1 Temmuz itibariyle topluluk koruma faaliyetlerini sonlandırdığını ancak 30 Temmuz 2021 tarihine kadar kötüye kullanım tespiti ve kullanıcı savunma faaliyetlerini sürdüreceğinin haberini verdi.

Şirket isminde değişiklik olmasına rağmen, internetin güvenilir bir platform olması için çalışmalarının ve sorumluluklarının değişmeyeceğini vurgulayan Redgrave, çevrimiçi kötüye kullanımlara karşı savaşma yolunda aynı fikirde bir ekiple çalışacak olmanın heyecanını yaşadıklarını açıkladı.

Discord kullanıcılarının çoğunluğunu bilgisayar oyunu oyuncuları oluştursa da, platform her türden topluluğa hitap ederek aylık 150 milyondan fazla aktif kullanıcıya ulaşıyor. Discord, herhangi bir konu, topluluk veya ilgi grubu genelinde bir aidiyet oluşturmayı hedefliyor. Bir çevrimiçi sohbet platformu için kullanıcılarının güvenilir yollarla birbirleriyle iletişim kurmasını sağlamak bu yoldaki önceliklerden biri olmalı. Sentropy, birlikte güvenle aidiyet yaratabiliriz, diyerek bu ortaklığın gelecekteki faaliyetlerine göz kırpıyor.

Türkiye’de 2021 yılının ikinci çeyreğinde 63 girişim 746 milyon dolar yatırım aldı

Startups.watch tarafından düzenlenen Türkiye Girişim Ekosistemi 2021 2. Çeyrek etkinliği 13 Temmuz Salı günü canlı olarak düzenlendi.

Türkiye Girişim Ekosistemi ile ilgili bir çok istatistiğin ve öngörünün paylaşıldığı etkinlikte satır başları şu şekildeydi.

  • 2021 2. çeyreğinde 63 girişim 746 milyon dolar yatırım aldı. 2021 ilk yarısında ise 129 girişim 1.3 milyar dolar yatırım aldı.
  • Türkiye melek ve VC yatırımları kapsamında 2. çeyrekte Avrupa’da 8, Orta Doğu ve Kuzey Afrika’da ise 2. sırada yer aldı. Türkiye 2021 2. çeyrekleri karşılaştırıldığında Finlandiya, Norveç, Avusturya, Danimarka, İrlanda, İtalya, Belçika, Polonya gibi bir çok Avrupa ülkesinden daha çok yatırım aldı.
  • Kişi başına düşen melek yatırım ve girişim sermayesi yatırımlarına bakıldığında ise Türkiye’de 2021 2. çeyreğinde kişi başına 8.8 dolar yatırım yapıldı. Bu istatistik ile Türkiye İtalya, Yunanistan, Portekiz, Rusya, Polonya gibi ülkeleri geride bıraktı.
  • 2. çeyrekteki yatırım alan 63 girişimin 49’u İstanbul’daki girişimlere yapıldı.
  • Getir değerlemesi 7.5 milyar dolara ulaştı.
  • 2. çeyrekte 14 oyun girişimi yatırım aldı. 2021 ilk yarısında ise 29 oyun girişimi yatırım almış oldu.
  • Dream Games 2. çeyrekte aldığı yatırım ile unicorn oldu.
  • Türkiye’deki milyar dolarlık girişim sayısı 5 oldu (Peak, Getir, Trendyol, Hepsiburada, Dream Games)
  • Türkiye’de 2021 yılında toplamda 91 milyon dolarlık 5 fon kuruldu.

Girişim sermayesi şirketi Sankonline’ın yönetici ortağı Esranur Kaygın ile girişimciliği ve yatırımcılığı konuştuk

Girişimlere yatırım yapmak üzere Sanko Holding tarafından kurulan Sankonline, parlak fikirleriyle, ürün ve hizmet sektörüne yenilik katmak isteyen girişimcilerin kurmak istedikleri start-up’lara yatırım yapan bir girişim sermayesi şirketidir.

Sankonline’ın yönetici ortağı Esranur Kaygın, egirişim’in konuğu oldu. Kendisiyle hem girişimcileri hem de yatırımcıları konuştuk.

Dijital güzellik asistanı Melo App, 5 milyon TL değerleme üzerinden ikinci yatırımını aldı

Geçtiğimiz haftalarda hikayesine yer verdiğimiz ve Melis Bilgili tarafından kurulan yerli girişim Melo App, 8 Ay önce ilk turda 2 milyon TL değerleme üzerinden yatırım almıştı. Şimdi ise ikinci turda Keiretsu Forum Türkiye, Asuman Dayıcan, Mine Şenuysal Özgür, Faik Ulutaş ve adı açıklanmayan bir grup yatırımcıdan 5 milyon TL değerleme üzerinden yaklaşık 1 milyon TL yatırım aldı.

Dijital güzellik asistanı Melo App, iki aylık bir geliştirme sonucunda 2019 yazında MVP olarak yayınlandı ve uzman kayıtlarına başladı. Aynı yılın son baharında ilk satışını gerçekleştirdi. 2020 başında ismini sadeleştirerek Meloknows’tan Melo App olarak sadeleştirdi. Bu süreçten sonra teknolojisini geliştirmeye odaklanan girişim, hem App Store hem de Google Play’de yerini aldı.

Dijital güzellik asistanı: Melo App

Melis Bilgili: “Yasaklardan dolayı güzellik salonlarının kapalı olduğu 3 ay boyunca teknolojimize ve uzman sayımızı artırmaya odaklandık. Yasaklar bittiğinde müşterilerin ‘evde kişisel bakım’ ihtiyacını karşılayama hiç olmadığı kadar hazırdık.” dedi.

Melo App, Türkiye’de kişisel bakım ve güzellik hizmetlerini müşterinin bulunduğu konumda almasını sağlayan ilk teknoloji girişimidir. Bir güzellik salonu ya da kuaföre gitmeden, müşterilerin ihtiyacı olan kişisel bakım ve güzellik hizmetlerini evleri, ofisleri veya otellerinde almalarını sağlayan bir dijital güzellik asistanıdır. Müşterilerin ‘tek tıkla’ sertifikalı ve uzman kuaför, berber ve güzellik uzmanlarını keşfetmesini, ihtiyacı olan hizmeti kendi hijyen ve konfor alanında almasını sağlar. Sistemine kayıtlı Melo Sanatçılarının işlerini dijitale taşıyarak, boş zamanlarını ek gelire çevirmelerini, ister çalıştıkları salonda isterlerse de freelancer olarak yeni müşteriler edinmelerini, kolay ve güvenli bir şekilde online randevu ve ödeme almasını sağlar.

Bilgili: “Melo App kullanıcıları ve uzmanları randevu aldıkça, kozmetik markalardan orijinal veya deneme boy ürünler kazanıyor. Bu sistem sayesinde hem işbirliği yaptığımız kozmetik markaların tanıtımını yapıyor hem de hediye ürünler hakkında geri bildirim toplayarak, firmalara önemli data analizleri sunuyoruz.”

Edindiğimiz verilere göre şu anda uygulamada; İstanbul, Ankara dahil 15 şehre ve İran Tahran’da 1000’den fazla sertifikalı kuaför ve güzellik uzmanına, 20.000’den fazla kullanıcı var. Ayrıca 13 dakika uygulama içi ortalama vakit geçirme süresine de ulaşmış bulunuyor. Şu ana kadar Miniso, New Essentials, Gulsha gibi glabal 8 marka ile çalıştı.

Melo App’i rakiplerinden ayıran özellik

Melis, rakiplerinden ayıran özellik olarak “Biz ‘evde güzellik hizmeti’ sistemini ülkemize ilk getiren ilk teknoloji girişimiyiz. Rakiplerimizden farklı olarak pandemiden önce kurulduk. Sektörün öncüsü olarak, diğer girişimlere ilham olup ülkemizdeki bu pazarın gelişmesini sağladığımız için mutluyuz. Türkiye’deki rakiplerinden farklı olarak kurucuları güzellik sektörü ve mobil uygulama alanında uzmanlaşmış bir girişimiz. İş modeli olarak ise hem freelancerlar hem de salon çalışanları için kullanılabilen bir sistem sunarak global rakiplerimizden de oldukça ayrılıyoruz. Melo App’de müşteriler hem uzmanların salonunda hem de evlerinde randevu oluşturabiliyorlar, hem de ücretsiz! Aynı zamanda uygulama içerisinde sunduğumuz rich media ile kullanıcıları içeride uzun süre tutmamız, marka iş birliklerimiz, ürün hediye etmemiz gibi bir çok konuda farklılaşıyoruz.

Bizim başından beri hedefimiz ‘güzellik’ denince ilk akla gelen uygulama olmak. Bu hedefimize adım adım ilerliyoruz. Başta MENA sonrasında ise globalde adımızı bu şekilde duyuracağız.” dedi.

Tuğrul Tekbulut’un LOKI’nin hisselerini satın almasıyla Atanova Ventures ve Nexus Ventures da ilk çıkışını yaptı

Sizlere geçtiğimiz günlerde Logo Grup Yönetim kurulu başkanı Tuğrul Tekbulut‘un LOKI’nin yatırımcı hisselerini satın aldığının haberini yapmıştık ve TRAngels’ın da çıkış yaptığını dile getirmiştik.

Bugün Atanova Ventures ve Nexus Ventures yöneticilerinin bize ulaşmasıyla edindiğimiz bilgi doğrultusunda, bu iki kurum da yine bu “Exit (Çıkış) sürecinde” çıkış yapmış. Bu Exit; Atanova ve Nexus‘un da ilk çıkışı olmuş.

Not: Exit ya da aynı anlamda kullanılan çıkış demek; bir yatırımcının girişime yatırım yaptıktan sonra, hisselerinin başka yatırımcılar tarafından satın alınıp, bu girişimden kar elde ederek hisselerinin tamamını satması demektir.

Nexus Ventures’ın 2017 yılında Startupfon ile birlikte yürüttüğü IOT-Telco Labs programı kapsamında LOKI‘ye yatırımını gerçekleştirmişti. Loki, internet ağlarını basit bir ara yüzle güvenli hale getiren bir ürün geliştirme hedefiyle başladığı yolculuğunu hizmet modelinde çalışan bir siber güvenlik ve ağ yönetim platformuna çevirdi. LOKI, bu süreçte yurt dışında çeşitli hızlandırma programlarından da yatırım aldı ve son olarak stratejik işbirliği yapma hedefiyle Logo Siber Güvenlik ile birleşme kararını açıkladı.

Ankara merkezli olan Nexus Ventures 2016 yılında nesnelerin interneti (IOT) ve Telekom alanlarına yatırım yapmak üzere kurulmuştur. Bugüne kadar 25’den fazla girişime yatırım yapan Nexus Ventures’ın yatırımları arasında “11sight, pubinno, buy buddy, evreka” gibi girişimler de yer almaktadır.

İzmir merkezli olan Loki’de ise Nexus Ventures yanında Atanova Ventures da girişimin ilk yatırımcıları arasındadır.

Nexus ve Atanova’nın egirişim’e yaptığı özel açıklamasında;

Nexus Ventures yöneticilerinden Burak Örücü, “2015 yılından beri ekosistemdeyiz ve 2016 yılından günümüze 25’den fazla girişime yatırım yaptık. Türkiye ekosisteminin büyümesine ve girişimcilerine olan inancımızın meyvelerini görüyor olmamızın mutluluğu içerisindeyiz. Loki ile yaşamış olduğumuz bu ilk exit deneyiminin diğer yatırımlarımızda da devam edeceğine inanıyoruz” açıklamasında bulundu.

Atanova Ventures kurucusu Atakan Atalar, “Bugüne kadar 10 yatırım yaptık ve İzmir merkezli bir yatırım şirketi olarak ilk exitinin de İzmir’den çıkmış olmasından dolayı çok mutlu ve gururluyuz.” dedi. “Gelecek günlerde benzer başarı hikayelerinin Türkiye’nin diğer şehirlerinde de hızla artacağına olan inancını” sözlerine ekledi.

Yerli girişim Bren, 7.5 milyon dolar değerleme üzerinden yatırım aldı

Son yıllarda tüm dünyada en fazla gündemimize giren kelime ‘Dijitalleşme’ oldu. Bu alanda irili ufaklı birçok şirket boy gösterirken bazıları teknolojik olarak hızla gelişip Türkiye’nin en büyük şirketleri olma yolunda emin adımlarla ilerliyor. Öyle ki bu şirketler yatırımcıların da ilgi odağı haline gelmeye başlıyor.

Enerji verimliliği ve akışkanlar dinamiği alanında 10 yıldan fazla tecrübe ve Ar-Ge proje birikimine sahip olan, 2018’den beri de kendi bünyesinde ürettiği özgün ürün teknolojileriyle müşterilerine enerji, bakım ve zaman tasarrufu sağlayan yerli teknolojiler sunan Bren İleri Teknoloji Enerji A.Ş., genç bir şirket olmasına rağmen dünya devi yatırımcıların radarına girdi.

2020 yılında Alesta’dan 5 milyon TL değerleme üzerinden yatırım alan Bren İleri Teknoloji Enerji A.Ş., şimdi de küresel melek yatırımcı ağı olan Keiretsu Forum Türkiye’den 7.5 milyon dolar değerleme üzerinden yatırım aldı. Yatırım turuna Alesta’da devam yatırımı yaptı. Şirket, bu yatırım turuyla değerlemesini 1 yıldan kısa bir sürede 13 kat artırarak önemli bir başarıya imza attı.

4 özel ürün geliştirdi

Endüstriyel IoT çözümleriyle firmaların kritik ekipmanlarını akıllandırdıklarını anlatan Bren İleri Teknoloji Enerji A.Ş. CEO’su Çınar Laloğlu, firmaların doğrudan fark edemediği problemlere odaklandıklarını söyledi. Bu kapsamda dört ürün geliştirdiklerinin bilgisi veren Laloğlu, “Bu projelerimizde dünya devi yatırımcıların da radarına girdik. 2020 yılında Alesta’dan 5 milyon TL değerleme ile yatırım almıştık. Bu yatırım turuyla değerlememizi 1 yıldan kısa bir sürede 13 kat artırdık, şimdi yeni ürünlerle yurtdışındaki satışlarımızı arttırmayı hedefliyoruz” dedi. Geleneksel tüm sanayi alt yapısını yenilikçi teknolojilerle dijitalleştirerek firmalara ve çevreye katkı sunmayı hedeflediklerini anlatan Laloğlu, “Türkiye’den çıkan çok iyi girişimlerin olması diğer girişimleri motive ediyor, daha iyisini başarabilmek için daha çok çalışmaya devem edeceğiz” diye konuştu.

Yüzde 15’e varan oranda tasarruf

Geliştirdikleri dört ürüne dair de bilgiler veren CEO Laloğlu, “Şirketlere yapay zeka tabanlı bir yazılım üzerinden bildirimler ve yönlendirmelerle yüzde 15’e kadar enerji, ekipman ve zaman tasarrufu sağlıyoruz. Enerji verimliliği öncelikli olarak, maksimum performansta sistemlerin çalışması için yazılımlar geliştiriyoruz. Yazılımın yanı sıra donanımı da içeren sistemimiz, entegre olduğu tesislerdeki ulaşılması zor ve riskli alanlardaki ekipmanların arızalarını, çalışma zamanlarını, maddi kayıpları müşterilerin her yerden yönetebilmesine imkân sağlıyor” şeklinde konuştu. Bu ürünlerden biri olan Bren STM’nin (Steam Technology Monitoring) endüstride, özellikle buhar teknolojilerinde kullanıldığına dikkat çeken Laloğlu, şöyle devam etti: “Nano jeneratör teknolojileriyle yola çıkarak bu ürünümüzü geliştirdik. Mekanik, elektronik ve yazılım ekiplerinin multi disipliner çalışması sonucu Bren STM ortaya çıktı. Bu teknolojileri kendi enerjisini üretebilen, batarya değişim ihtiyaçlarını ortadan kaldırarak daha özgün ve yenilikçi hale getirdik. Bren STM ile kritik öneme sahip mekanik ekipmanları, yapay zeka tabanlı, kendi enerjisini üretebilen kablosuz sensörler ve endüstriyel nesnelerin interneti (IoT) teknolojisiyle takip ederek müşterilerimize enerji, bakım ve zaman tasarrufu sağlıyoruz” dedi.

Rusya ve Ortadoğu hedefte

Yurt dışı büyüme hedefiyle farklı ülkelerde satış operasyonlarını başlattıklarını anlatan Laloğlu, “Amerika ve Avrupa’dan sonra Rusya ve Ortadoğu pazarı öncelikli hedeflerimiz arasında. Pazarda farklı teknolojilerle katma değeri yüksek yeni ürünler üretmeye devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

Ekip 1 yılda 3 kat büyüdü

Endüstriyel IoT sektörünün hızla geliştiğini aktaran Laloğlu, önümüzdeki 5 yılda yüzde 43’lük büyüme beklendiğini kaydetti. Bu alanda şirketlerinin de güçlü bir büyüme performansı sergilediğini aktaran Laloğlu, “Ekibimiz 1 yılda 3 kat büyüdü. Müşteri sayımız ise 5 kat arttı” dedi. Endüstriyel nesnelerin internetini, düşük güçte üretim teknolojilerine entegre ederek kendi enerjisini üretebilen akıllı sensörler ve birleştirilmiş yapay zeka uygulamalarını artırmayı hedeflediklerini anlatan Laloğlu, “Bu kapsamda uluslararası patentli teknolojimiz olan esnek hibrit nanojeneratör teknolojisini 2022’de daha farklı bir uygulama alanıyla ilk Türkiye’de uygulayarak yenilikçi bir çözüm getireceğiz” diye konuştu.

Akıllı sensör teknolojisine sahip

Petrol&gaz, enerji santralleri, gıda, kimya sanayi, ambalaj ve tekstil sektörlerinin hedefleri arasında bulunduğunu anlatan Laloğlu, iş modelleriyle ilgili ise şu bilgileri verdi: “Kendi enerjisini üretebilen akıllı bir sensör teknolojisine sahibiz. Böylece geleneksel çözümlerden ayrışıyoruz. 12 aydan daha kısa sürede yatırım geri dönüş süresi olan bir iş modeli ile hizmet veriyoruz. B2B satış ve kiralama modeli üzerinden ilerliyoruz. Kiralama modelini yüksek adetlerde ihtiyacı olan müşterilerimiz için oldukça kazançlı ve avantajlı oluyor.”

Microsoft, siber güvenlik şirketi RiskIQ’yu satın alıyor

Pazar günü Bloomberg tarafından ortaya atılan satın alma iddiası, pazartesi günü iki şirketin açıklamalarıyla doğrulandı. Bloomberg’in haberine göre Microsoft’un RiskIQ için 500 milyon doların üzerinde nakit ödeme yapmayı planladığı düşünülse de anlaşmanın detayları taraflar tarafından henüz açıklanmadı.

2009 yılında kurulan şirket, güvenlik tehditlerini tespit etmek için yazılım üreterek müşterilerinin siber saldırılara karşı farkındalığını artırmak için çalışıyor. 10 yılı aşkın süredir faaliyet gösteren firmanın müşterileri arasında American Express, Facebook ve ABD Posta Servisi de yer alıyor.

RiskIQ kurucu ortağı ve CEO’su Elias Manousos, web sitesi üzerinden yaptığı açıklamada küresel bir sorun olan siber saldırılara karşı savunma geliştirmek için Microsoft ile güçlerini birleştirmekten heyecanlı olduklarını duyurdu. Manousos, “RiskIQ, internetin orijinal vaadini korumak amacıyla tasarlandı, insanları bir araya getirmek. Dünyanın her yerinden insanların birbirleriyle iletişim kurmasını sağlamak ve bu bağlantıların güvenilir olduğundan emin olmak savunmaya değer bir şeydir” sözlerini kullandı.

Microsoft tarafında ise bulut güvenliği başkan yardımcısı Eric Doerr yaptığı açıklamada dijital dönüşüm ve hibrit çalışma sisteminin siber güvenliğini sağlamak amacıyla RiskIQ’nun satın alındığını belirtti. RiskIQ’yu küresel istihbarat lideri olarak tanımlayan Doerr, ortak müşterilerinin küresel tehditlere karşı daha kapsamlı bir görünüm oluşturmalarına ve birinci sınıf tehdit istihbaratı oluşturmalarına yardımcı olmak için şirketi satın aldıklarını söyledi.

Etkilerini genişletip hızlandırarak Microsoft Security portföyüne RiskIQ Saldırı Yüzeyi ve Tehdit İstihbaratı çözümlerini eklemekten heyecan duyduklarını açıklayan Manousos, “Birleştirilmiş yeteneklerimiz, sınıfının en iyisi korumayı, araştırmayı ve günümüz tehditlerine karşı müdahaleyi mümkün kılacaktır” açıklamasında bulundu.

E-ticaret sitelerine rakip fiyat takip hizmeti sunan yerli girişim Prisync, Litvanyalı rakibi Marguard’ı satın aldı

2013 yılında İstanbul’da KOSGEB desteğiyle kurulan ve 50’den fazla ülkeden e-ticaret firmalarına fiyat takip ve analiz hizmeti veren Prisync, Baltık Bölgesi’nin en büyük fiyat takip otomasyonu şirketlerinden olan Litvanyalı rakibi Marguard’ı satın alarak büyümesine hız kazandırdı.

2019 yılında Avustralyalı rakibi Spotlite’ı, geçtiğimiz sene ise İngiliz rakibi Competitor Price Watch’u satın alan firma, e-ticaret fiyat otomasyonu alanındaki global pazar lideri olma hedefini pekiştirdi.

Prisync, global pazarda güven duyulan bir marka haline geldi

Firma ölçeği ya da sektör gözetmeksizin, global pazarda 600’den fazla e-ticaret firmasına fiyat otomasyonu hizmeti veren yerli girişim, müşteri portfolyosunda dünya devlerini bulunduruyor. Prisync, Marguard satın almasıyla birlikte Samsung, Jabra, Stokke, Telia, Electrolux gibi global pazarın etkili firmalarının yanı sıra Topocentras, Azeta gibi Litvanya tüketici elektroniği pazarının büyük firmalarını da müşterileri arasına ekledi.

Satın alınan rakiplerin müşteri havuzunun neredeyse tamamının Prisync’le çalışmaya devam etmeye karar vermesinin önemine dikkat çeken CEO Burç Tanır, “Markamızın dünya çapında büyük firmalara güven veriyor olması e-ticaret otomasyonu denince akla gelen ilk yazılım hizmeti olma hedefimizi gerçekleştirmek konusunda tüm ekibe cesaret ve motivasyon veriyor.” ifadelerini kullandı.

Marguard CEO’su Mindaugas Balčiūnas ise satın almayla alakalı yaptığı açıklamada birlikteliğin potansiyeline dikkat çekerek “Dört kızım var, Marguard’ı beşinci çocuğum olarak görüyorum. Marguard’ı ortaklarımla birlikte ilk günden bu yana geliştirerek dünya çapında onlarca müşteriye sahip, yenilikçi çözümler ve kaliteli müşteri hizmeti sunan bir şirket haline getirdik. Prisync’in Marguard’ı bünyesine katması, müşterilerine sağladıkları fiyat takibi ve optimizasyon hizmetine katkı sağlayarak onların, rakiplerine karşı avantaj elde etmelerine katkıda bulunacaktır.” ifadelerini kullandı.

“Büyümeye ve Yazılımımızı Geliştirmeye Devam Edeceğiz”

E-ticaret dünyasının doğası gereği sürekli değişen ihtiyaçları karşılamak adına, Prisync yazılımının rekabetçi ve gelişime açık tavrının sürmesi gerektiğini ifade eden Tanır, satın almalarla birlikte rakip firmaların teknolojilerinin de Prisync teknolojisine adapte edilerek ürün gelişimlerine büyük katkı sağladığının altını çizdi.

Prisync’in büyümeye devam etmesi ve global pazar lideri olması amacıyla karşılarına çıkacak yeni fırsatları değerlendirmeye devam edeceklerini vurgulayan Tanır, “Büyüyen e-ticaret pazarına paralel olarak gelişen e-ticaret otomasyonu sektöründe müşteri merkezli anlayışımızla büyümemize hizmet edecek yeni satın alma şansları buldukça değerlendireceğiz.” diyerek satın almalara devam edebileceklerinin sinyalini verdi.

Teknoloji tabanlı bütünsel atık yönetim girişimi Fazla Gıda, Seri A turda 26 milyon TL yatırım aldı

Bütüncül atık yönetimi için teknolojik çözümler sunan Fazla Gıda, Seri A turda; 212 liderliğinde, MAP, 500 Istanbul ve Berlin merkezli Atlantic Food Labs’ten 26 Milyon TL’lik yatırım aldı.

Sıfır gıda atığı ve minimum karbon emisyonu hedefiyle yola çıkan Fazla Gıda, 2017’de Olcay Silahlı ve Arda Eren tarafından kuruldu. Şirket, gıda geri kazanımı için sunduğu, ikincil satış, gıda bankalarına bağış, hayvan yemi ve biyogaz gibi bütünsel çözümlerle gıda şirketlerine satılmayan stoklarını finansal, çevresel ve sosyal açıdan en yüksek geri kazanım değerine sahip olacak şekilde değerlendirebilecekleri bir teknoloji platformu ve ekosistem sunuyor.

Fazla Gıda, Türkiye’de dört yıldır Migros, Metro, Nestle, Pepsi ve Danone gibi ulusal ve çok uluslu devlerin atıl ürünlerini bütünsel bir yaklaşımla yönetmelerini sağlıyor. Yapay zeka tabanlı bulut platformu sayesinde, ilk adım olarak fazla gıdalar insan etkileşimi olmadan, Gıda Geri Kazanım Hiyerarşisi aşamalarına göre sınıflandırılıyor. Sonrasında, sınıflandırılmış atıl ürünler, bağış için gıda bankaları, ikincil satışlar için alıcılar, hayvan yemi veya biyogaz için üreticiler gibi ekosistemdeki ilgili ortaklarla uçtan uca takip edilebilir bir şekilde eşleştiriliyor.

Fazla Gıda, iklim eylemi, sıfır açlık, sorumlu tüketim ve üretim gibi Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri doğrultusunda, küresel sorunlara bütünsel ve dijital çözümler üretmek ve uygulamak için çalışıyor. Şirket, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı tarafından dünya çapında seçilen 9 etki odaklı girişimden biri. Fazla Gıda’nın ayrıca, aralarında MIT Solve Sürdürülebilir Gıda Sistemleri kategorisi ve European Investment Bank Social Innovation Tournament birinciliği olmak üzere bir çok uluslararası ödülü bulunuyor.

2017’de, 500 Istanbul tarafından ilk yatırımını alan Fazla Gıda, sonrasında Techstars ve Metro Accelerator Berlin programı tarafından desteklendi, ardından EGIAD ve Galata Business Angels yatırımlarını aldı. 500 Istanbul, EGİAD ve GBA, Seri A’dan önce şirkete yeniden yatırım yaptı ve böylece toplam yatırım miktarı 1,3 milyon Dolara ulaştı.

Kurucu ortak ve CEO Olcay Silahlı, “B2B çözümlerimizle son dört yılda 19.000 tonun üzerinde gıdayı kurtardık ve 62 bin tondan fazla karbon salımını önledik” diyor. Kurucu ortak ve CTO Arda Eren şunları ekliyor: “Merkezileşmiş bulut platformumuz şirketlerin ve bireylerin karmaşık atık yönetim sistemlerini daha kolay anlamasını ve yönetmesini sağladı. Teknolojik altyapımız, hizmet sağlayıcılarımız aracılığıyla sahip olduğumuz güçlü operasyonel yetkinliklerle birleşti ve bu sayede bugüne kadar platformumuzda 70.000’den fazla işlemi tamamlamayı başardık.”

Silahlı sözlerine şöyle devam ediyor: “Bu rakamlar bizim etkimizi ve potansiyelimizi gösteriyor ancak daha kat edilecek çok yol var. Sadece Türkiye’de her yıl israf edilen yiyeceklerin değeri yaklaşık 50 milyar Euro. Fazla Gıda olarak bütünsel çözümlerimizle gıda atığı kaynaklı karbon ayak izinin 2030’a kadar yarıya indirilmesi olmazsa olmaz hedefimiz.” Bu vizyon doğrultusunda Fazla Gıda, yeni finansmanı, ürün portföyünü zenginleştirmek ve coğrafi erişimini genişletmek için kullanacak.

212 Yönetici Ortağı Ali Karabey “Fazla Gıda’nın kurucuları Olcay ve Arda’yı yıllardır tanıyoruz. Şirket, atıl ürün yönetimi pazarının öncüsü konumunda ve tamamen dijital bir çözüm sunarak Türkiye’deki atık yönetimi pazarına yeni bir yaklaşım getirdi. Atıkları azaltmaya ve çevreyi iyileştirmeye odaklanan bu ekiple ortak olmaktan gurur duyuyoruz. Teknolojinin anlamı budur—insanın ilerlemesi” diyor.

MAP Yönetici Ortağı Birol Yücel “Fazla Gıda’nın ekonomik, çevresel ve sosyal anlamda yaratabileceği etkinin ne kadar büyük olduğunu biliyoruz. Fazla Gıda’ya uzun süredir vermiş olduğumuz desteği bu yatırımla perçinlemiş olduk. Dinamik ekipleriyle, Türkiye ve Avrupa’da hızla büyüyeceklerine inanıyoruz.” diyor.

500 Istanbul Kurucu Ortağı Enis Hulli “Fazla Gıda çözülmesi çok zor bir operasyonel ve lojistik probleme, uçtan uca teknolojik bir bakış açısı ile yaklaşıyor. Değer zincirinin her kademesini derinden etkileyen bu teknolojik transformasyon, çok yakında uluslararası pazarlarda da hakettiği yeri bulacak” diyor.

Berlin merkezli Atlantic Food Labs’in Yönetici Ortağı Patrick Huber “Fazla Gıda gıda endüstrisinin en büyük zorluklarından biri olan gıda atığıyla mücadele ediyor. Kuruluşlarından kısa bir süre sonra Türkiye’de sektörün en büyük oyuncularıyla partnerlik kurmayı başardılar ve şimdi de uluslararası hale gelmek için adım atacaklar. En başından beri şirketin kurucularının, dünyanın en büyük endüstrilerinden birinde fark yaratmak için gösterdiği kararlılık ve hedeflerden etkilendik.” diyor.

Fazla Gıda ekibi, sıfır açlık, sorumlu tüketim ve üretim ve iklim eylemi gibi 2030 Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri’ne ulaşmaya kararlı. Şimdiye kadarki deneyimleri ve başarıları, bunu yapacaklarını ve hatta ötesine geçeceklerini vaat ediyor.

Türk Telekom’un hızlandırma programı PİLOT’un 9. dönemine seçilen 18 girişim

Türk Telekom, yenilikçi fikirleri olan girişimleri destekleyerek, girişimcilik ekosistemini güçlendirmeyi sürdürüyor. Bu kapsamda, Türk Telekom tarafından Türkiye’de hayata geçirilen ilk kurumsal girişim hızlandırma programı PİLOT’un 9. dönem girişimleri belli oldu. Ağırlıklı olarak yapay zekâ odaklı, nitelikli ve özgün teknolojiler geliştiren ekiplerin oluşturduğu 18 girişimin her birine 200’er bin TL nakit desteği verilecek.

Yeni dönemde programa katılacak girişim sayısını ve verilen nakit desteğini artırdıklarını ifade eden Türk Telekom Strateji, Planlama ve Dijital Genel Müdür Yardımcısı Barış Karakullukçu şöyle konuştu: “Türk Telekom olarak hedefimiz, ilk günden bu yana, girişimcileri desteklemek, girişimcilik ekosistemini güçlendirmek ve girişimlerle iş birliği yaparak müşterilerimize yenilikçi ürün ve hizmetler sunmak. PİLOT ile girişimlerin en çok ihtiyaç̧ duyduğu, nakdi sermaye ve mentor desteğini bir arada sunuyoruz. Girişimlere aynı zamanda Türk Telekom ile iş birliği fırsatı, eğitimler, iş bağlantıları ve yatırımcılara erişim imkânı sağlıyor, TT Ventures ile yatırım yaparak girişimleri büyütüyoruz. Bu yıl itibarıyla PİLOT programına katılan ekipler arasından seçilenler, dünyanın en büyük inovasyon platformu Plug&Play’in 4 haftalık ABD programına katılma fırsatına da sahip olacaklar. Seçilen her bir girişimi gönülden kutluyorum.”

PİLOT’a seçilen 18 girişim:

Adnsafe: Markaların dijital reklamlara harcadıkları bütçeden maksimum verim almalarını, reklam sahtekarlığına (adfraud) maruz kalmamaları ve reklamlarının daha fazla görünür olmasını sağlayan bir raporlama hizmetidir. Bütün dijital kampanyalarda kullanılabilen Adnsafe, markalara, reklamların kullanıcı ekranında ne kadar yer kapladığını, gerçek kullanıcılar tarafından reklamın görülüp görülmediğini, reklamın doğru domain ve uygulamalarda yayınlanıp yayınlanmadığını, reklam sahtekarlığına maruz kalınıp kalınmadığını ve buna benzer daha bir çok veriyi detaylı bir şekilde raporlama imkanı sağlar.

Agrovisio: Zirai bilgiyi, iklimi, uydu görüntülerini, yapay zekayı harmanlayarak sürdürülebilir tarımsal üretimi destekleyen akıllı tarım uygulamasıdır. Tarım işletmeleri ve tarıma dayalı sanayi kuruluşları Agrovisio ile yıl boyunca tarla tarla ekili alan, rekolte, hasat zamanı, ürün sağlığını gözlemleyerek üretim risklerini yönetir ve karlılıklarını arttırır.

Arcanor: Mobil uygulamalardan konum bilgisi alarak piyasa rekabet analizlerinin ve reklam hedeflemelerinin yapılmasını, verinin veri tabansız bir şekilde düşük maliyetlerle işlenmesini sağlayan çözümdür. Arcanor çoklu boyutlu veri kaynaklarını işleyerek şirketlere eyleme geçirilebilir veriye dayalı karar almalarını, yapay zeka ve derin öğrenme projelerini geliştirmelerini sağlayan veri servisleri sunar.

Barty: Döngüsel ekonomide ürünlerin teknoloji ve makine öğrenme algoritmalarıyla yeniden kullanımına olanak sağlayan bir yeşil fintech girişimidir. Barty bireysel kullanıcıların eşyalarını tokenize edebilmelerini, makine öğrenmesi ile değerlemesini ve böylece ücretsiz ayrıca hızlı bir şekilde el değiştirmelerini sağlar.

Bluedot: Şarj istasyonu sahibi SME’lerin istasyonlarını yönettiği, elektrikli araba kullanıcılarının da kendilerine en yakın şarj ünitesini görüp online ödeme ile şarj işlemi gerçekleştirebildiği çözümdür. Bluedot, elektrikli araba kullanıcılarının şarj deneyimine eğlenceli ve uygun bir şekilde ulaşabilmelerini; istasyon sahiplerinin de yeni nesil araç sahipleriyle etkileşim kurmasını sağlar.

Cameralyze: Teknik bilgi gerektirmeden kurumların sürükle-bırak teknolojisiyle mevcut iş akışları üzerinden işe özel yapay zeka destekli iş akışı çözümü oluşturabildikleri platform çözümüdür. Cameralyze ile teknik olmayan kullanıcılar endüstriyel süreçlerde yapay zeka tabanlı iş akışlarını herhangi bir koda gerek olmadan tasarlayabilir, süreçlerin performans iyileştirmesini ve kalite kontrolünü yapabilir, müşteri ve ziyaretçi deneyimini kontrol edebilir, ayrıca çalışan performansını ve iş güvenliğini takip edebilecekleri süreçleri oluşturmalarını sağlar.

Co-one: Yapay zeka tabanlı oyunlaştırma destekli, kollektif veri açıklama servisidir. Co-one, yapay zeka çözümleri sunan firmaların ürünlerini geliştirmeleri için gereken verilerin en doğru ve en hızlı şekilde etiketleyebilmek için yapay zeka tabanlı veri açıklama hizmeti sunar.

Costifier: Mevcut üretim verilerinden makine öğrenmesi yöntemleri ile üretilecek veya ürettirilecek ürünler için yüksek doğrulukta (>%90) ve hızlı (1-2 saniye) maliyet tahminlemesi yapan ve %15’e kadar verim artışı sağlayan bulut tabanlı (SaaS) bir yazılımdır. Costifier, firmaların teklif verecekleri ürünler için düşük teklif vererek zarar etme veya yüksek teklif vererek işi alamama problemini çözerken tedarik zinciri yönetimi yapan müşteri firmaların ise uygun tedarikçi seçimi yapmalarına destek olmaktadır.

Counterfake: İnternette ve sosyal medyada satılan sahte veya taklit ürünleri yapay zeka destekli akıllı algoritmalarla bulup ayrıştırıp ve bunları marka sahiplerine haber vererek kaldırılmasına destek olan web tabanlı bir marka koruma hizmetidir. Counterfake ile markalar, görüntü işleme, derin öğrenme ve teknik analiz modüllerini barındıran algoritmalar ile tüm internet ve sosyal medya platformlarında hızlıca, hatasız yaptığı sahte risk analizi ile sahte ürünleri arama, bulma ve kaldırma sürecinin hız ve verimini arttırabilir, full otomatik ve akıllı süreç sayesinde etkili bir şekilde sahtecilerle mücadele edebilirler.

Earnado: Firmaların SEO, sosyal medya ve reklam yönetimi yapmalarını; algoritmalar ile pazarlama kararları vermesini sağlayan karar destek çözümüdür. Earnado ile firmalar dijital pazarlama ile büyüyebilmek için Google, Facebook ve rakiplerden aldığı veriler ile yol haritaları oluşturabilir, aksiyon alabilmek için kararlar destek sistemini kullanabilir ve “Earnie” adı verilen online çalışanlar ile aksiyonları hayata geçirebilirler.

emoty.AI: Görüntü işleme tabanlı duygu durum analizi, göz takibi ve nabız tespitine yönelik otomatize çıktılar sunan yapay zeka destekli nöro teknoloji platformudur. emoty.AI, şirketlerin müşterilerini daha iyi anlayabilmelerine yönelik çözümler sunarak pazarlama faaliyetlerinin performansını artırmada yardımcı olur.

Feedgage: Müşteri geri bildirimlerini tüm ortamlardan toplayarak, yapay zeka-doğal dil işleme yetkinliği ile aksiyon alınabilir çıktılara dönüştürebilen yeni nesil bir SaaS müşteri deneyim çözümüdür. Her boyuttan işletmenin, müşteri deneyimi/memnuniyetini ölçümlemek için verileri tüm kaynaklardan (yorum-inceleme siteleri, pazar yerleri, uygulama mağazaları gibi) toplar, topladığı verileri dikeylere özel yapay zeka modelleri ile analiz eder, müşteri bağlılığını arttırır ve yeni müşteri kazanımını sağlar.

Freightest: Lojistik ve dış ticaret firmalarını tek bir platformda birleştiren bir tedarik zinciri yönetim platformudur. Freightest ile firmalar navlun teklifine ulaşma ve değerlendirme sürelerini günlerden saniyelere düşürürken anında navlun teklifine ulaşabilir, fiyat karşılaştırması yapabilir ve yüklemelerini tek bir platformdan takip edebilirler.

MYTH.AI: Moda, tekstil, oyun alanında desen ve doku tasarlanması alanında tamamen insana bağlı olan, 4.0 sanayi sistemlerine uygun olmayan bir süreci teknoloji ile dijitalleştirmektedir. MYTH.AI, kurumun oluşturmak istediği ilham verici desenlerden yola çıkarak kurumların her daim “yeni” ve benzersiz desenler üretmelerini, insana bağlılığı azaltarak zaman ve para tasarrufu yapmalarını ve kullanım kolaylığı ile değişen trendlere hızlıca adapte olmalarını sağlar. İlham olarak kurumların sezon / trend /kurum kültürü /dönemsel farkındalık/ lansman/ promosyon/ film karakteri/ oyun karakterine göre odaklandıkları ilham panolarını kullanıyoruz.

NeSatılır.com: Online pazaryerlerinde satış yapan ve yapmayı hedefleyenler için geliştirilmiş bir yazılım setidir. Satıcıların, milyonlarca üründen oluşan veritabanı ile en çok satan ve en karlı ürünleri bulmasına, analitik araçlar ile rakiplerinin önüne geçmesine ve satışlarını artırmalarına yardımcı olan NeSatılır.com, e-ticaret için tüm ihtiyaçları tek bir çatıda toplamaktadır. NeSatılır.com, online pazaryerlerindeki ürünlerin tahmini satış, günlük fiyat, stok, görüntülenme, favori, yorum, değerlendirme, kategori ve aramalardaki sıralama değişimlerini takip eder ve analiz imkanı sunar ve ücretsiz entegrasyon hizmeti ile e-ticaret operasyonlarının kolaylıkla yönetilmesine yardımcı olur.

surfvis.ai: Üretim sektöründeki firmaların derin öğrenme destekli deflektometri ürünü ile 3 boyutlu kalite kontrol yapmalarını sağlayan çözümdür. surfvis.ai, otomotiv ve beyaz eşya sektörü başta olmak üzere firmaların üretimdeki parça yüzeylerinde oluşan istenmeyen çizik, göçük, yırtık, delik, çukur gibi anomalileri deflektometri ve derin öğrenme teknikleri ile çok yüksek hassasiyetle ve hızlı bir şekilde tespit etmelerini sağlar.

Wallids: Gelen istekleri analiz ederek ve kötü niyetli olanları diğerlerinden ayırarak atak anında haber vererek atağın yapısını öğrenip sistemden uzak tutarak şirketleri veri çalma amaçlı ataklardan koruyan bir siber güvenlik çözümüdür. Wallids, kullanıcıların sistemine 5 dakika içerisinde kurulur, sadece 50 ms gecikme süresi ile sitelerini yavaşlatmaz ve yanlış pozitif zararını ortadan kaldırır. Böylece şirketler sıfır siber güvenlik bilgisi ile para veya müşteri kaybettirmeyen bir siber güvenlik çözümü kullanırlar.

XENA VISION: Kameralardan gerçek zamanlı acil durum tespiti yapan, 1000 ve üzeri kamera için çalışabilen yapay zeka destekli, otonom video gözetleme ve tehlikeli davranışları tespit eden video analitik çözümüdür. Bulut ve onpremise ürünleri KVKK uyumlu ve yüksek güvenlikli Xena Vision, havalimanı gibi geliş alanlarda saldırı, şiddet, acil durum; yollarda ve otonom araçlarda ise kaza tespit ve kazadan sakındırma konularında kendi algoritmalarıyla ürünleşmiştir (Multicamera-Multiview-E2E Encrypted).

PİLOT’a seçilen 18 ekip, program süresince geniş mentor ağına, büyük yatırımcılara ve Türk Telekom’un iş bağlantılarına erişim olanağı bulacak. Ekipler ayrıca program süresince çeşitli eğitimlere katılacak; ofis alanı, teknoloji alt yapısı, mobil iletişim paketi ve tanıtım desteği alacak. Program sonunda 18 girişim arasından seçilecek ekipler, dünyanın en büyük inovasyon platformu ve girişim sermayesi platformlarından Plug&Play’in 4 haftalık Amerika programına katılacaklar. Bu sayede, fikirlerini dünya çapındaki yatırımcılara tanıtma ve global şirketlerle iş birliği yapma imkânı elde edecekler.

Türk Telekom bugüne kadar PİLOT mezunu 73 girişime toplamda 5 milyon TL’nin üzerine nakit desteği verirken, mezun girişimler geçen yıl 850 kişiye istihdam sağladı ve 60 milyon TL ciro elde ettiler. Mezun girişimlerden 31 tanesi yatırım aldı.