Ana Sayfa Blog Sayfa 432

getir, 11.8 milyar dolar değerleme üzerinden 800 milyon dolar yatırım alarak decacorn oluyor

Türkiye’nin globalde en hızlı büyüyen hızlı teslimat girişimlerinden İstanbul merkezli getir, yaklaşık 11.8 milyar dolar değerleme üzerinden 800 milyon dolar yatırım alarak, decacorn olan şirketler arasına adını yazdırıyor.

Elde ettiğimiz bilgilere göre Mubadala Investment‘ın liderliğini üstlendiği tura; Sequoia, Alpha Wave Global, Tiger Global ve ADQ katılıyor. Ayrıca birkaç melek yatırımcının da bu tura dahil olduğu söyleniyor. Resmi açıklama yapıldığında rakamlarda ufak yukarı-aşağı oynama olabilir ama artık getir Türkiye’nin yeni decacorn‘u.

getir’in 2 yıllık serüveni

getir’in yakın geçmişini çok kısa özetlemek gerekirse; Ocak 2020’de 38 milyon dolarlık bir Seri A yatırım almıştı. Aradan geçen 1 yılın ardından Ocak 2021’de ise 850 milyon dolar değerleme üzerinden 128 milyon dolar yatırım aldı.

Şirket bu süre içerisinde çeşitli spor kulüpleriyle sponsorluk anlaşmaları imzalayarak, taraftarlara olan bağlılığını kuvvetlendirdi. Çünkü maç esnasında acıktığında, onlar için getir olacaktı. Ya da banabi.

Muhteşem bir yıl olan 2021’in Ocak ayında ilk yurt dışı açılımını Londra ile yaptı ve getir artık global bir oyuncu oldu. Globalleşmenin verdiği hızla Mart 2021’de dünyanın en büyük fonlarından Sequoia Capital ve Tiger Global, 300 milyon dolar yatırım alarak şirketi, unicorn seviyesine taşıdı. Bugüne kadar attığı adımlar bir yana, getir için artık yepyeni ve zorlu bir serüven başladı.

Aradan geçen 1 ayın ardından, çeşitli alanlara yönelen şirket, GetirÇarşı hizmetini yayına aldı. Online market sektörünün Super App’i olmak istediği artık çok belliydi ve bunu istiyordu. Çok hızlı ilerliyor olsa gerekki, getir, Mart 2021’de 4 ülkeye daha açılacağının sinyallerini hemen o ülkelerde açtığı iş ilanları ile vermişti.

Tüm Türkiye bu hızın şaşkınlığını yaşıyordu. Sadece 10 dakikada ürünleri getirmiyor, kendisi bir şirketin yıllarca alacağı yolu sadece birkaç ay içerisinde alıyordu, getir’i kimse tutamıyordu.

Nazım Salur, Tuncay Tütek ve Serkan Borançılı, Türk girişim ekosisteminin yeni kahramanlarıydı.

Bu hızla birlikte Mayıs 2021’de Amsterdam’a merhaba diyen getir, açıldığı ülke sayısını 2’ye çıkardı. Daha 1 ay geçmemişti, 7.55 milyar dolar değerleme üzerinden 555 milyon dolarlık yeni yatırımını duyurdu. Bir sonraki turun artık decacorn olduğu kesindi. Aynı ay içerisinde Berlin ve Paris’te faaliyetlerine başladı.

İnanır mısınız bu anlattıklarımızın arasında yıllar değil, sadece birkaç ay var.

Getir’in globaldeki adımları sadece yatırım almak veya bir ülkeye açılmak değil, bazı ülkelerdeki rakiplerini de satın alarak pazara girmekti. Bu strateji ile İspanya merkezli teslimat uygulaması BLOK‘u Temmuz 2021 satın aldı.

Burada şunu dile getirmek gerekirse bazen büyük şirketler, lokal oyuncuları satın alarak, hem giriş yapacağı pazardaki rakibini saf dışı bırakıyor hem de o şirketin yıllardır elde ettiği verilere ulaşarak çok verimli bir giriş yapıyor.

Satın almaları gündeme gelmişken; önde gelen yerli e-ticaret sitelerinden N11.com ve yine Türkiye’de çalışmalarını sürdüren araç kiralama girişimi MOOV‘u satın alması konuşulmaya başladı.

Ve az önce BLOK’u satın aldığını dile getirmiştik, Eylül 2021’de ise İspanya pazarına resmen açıldı.

Hızın farkında mısınız? Bu şans mı yoksa getir, girişim ekosistemi için derslerde okutulması gereken bir örnek miydi?

O haftalarda şirketin yeni yatırımı gündeme geldi ve decacorn olmaması için bir sebep yoktu. Tam bu sırada 7. hizmet verdiği ülkeyi, yani İtalya‘yı duyurdu. 2021 yılında hızına kimse yetişemiyordu ve Portekiz ile hizmet verdiği ülke sayısını da 8’e çıkardı. Ekim 2021’de 23 milyon dolarlık bir bedel ile MOOV’un yüzde 75’ini satın alacağı resmi olarak KAP’a yansıdı. Ancak bunun süreci henüz tamamlanmadı.

Genişleme politikası kapsamında New York açılımının ardından 2021 yılının son önemli gelişmesi olarak İngiltere merkezli hızlı teslimat uygulaması Weezy‘i satın alma görüşmelerine başladı. Bu süreç de MOOV gibi devam ediyor. Çok yakında tamamlanmasını bekliyoruz. Ve 2021’in bitmesine yakın da Boston‘a merhaba dedi. O kadar hızlı adımlar atıyorduki sanki birşeyleri kaçırıyor da bu açığı kapatıyor gibiydi. Aslında bu söylediğimizle alakası yok. Bu işin arkasında birbirinden değerli 3 kurucu ve Serhat Karakaya gibi isimlerin olduğu çok kuvvetli pazarlama, yazılım, strateji, insan kaynakları ve satış ekibi vardı. Gizli kahramanların rolü ve sorumluluğu çok büyüktü.

2022 yılı getir için güzel başlamıştı ve N11’in kısmi hisselerini satın alma süreci resmi olarak tamamlanarak ortak oldu. Nazım Salur, bu gelişme için twitter hesabından yaptığı bir paylaşımla “Nikah da tamam. Getir n11’e ortak oldu.” ifadesini kullandı.

Türkiye’nin yeni decacorn’u: getir

Gelelim artık bugüne, yani Mart 2022’ye. Yeni edindiğimiz duyumlara göre getir, 11.8 milyar dolar değerleme üzerinden 800 milyon dolarlık yeni bir yatırım turunu tamamlama aşamasında.

Resmi açıklama yapıldığında rakamlar çok az yukarı veya aşağı oynar. Ancak tek bildiğimiz bir kelime ve gerçek var ki; getir, artık resmen decacorn. Bu ifadeyi bilmeyenler için kısaca bahsedeyim, 10 milyar dolar değerlemeye ulaşan şirkete verilen tüm dünyada geçerliliği olan hayali bir unvandır.

Bu turun kapanması için meraklı bekleyişimiz sürüyor. Resmi olarak tarafımıza doğrulandığı an sizinle paylaşacağız.

iyzico Kadın Girişimci Destek Programı kapsamında 150 proje ile 2 milyon TL’lik işlem gerçekleşti

“Ödemeyi demokratikleştirmek ve herkes için ulaşılabilir kılmak” amacıyla internetten alışveriş deneyimini hem alıcılar hem de satıcılar için kolaylaştıran iyzico, Kadın Girişimci Destek Programı ile Türkiye’deki kadın girişimci ekosisteminin büyütmeyi hedefliyor.

Geçtiğimiz yılın ikinci yarısında başlayan program kapsamında 150 kadın girişimciye finanstan eğitime, pazarlama ve tanıtımdan özel indirimlere kadar birçok avantaj sunuluyor. Programa dahil olan kadın girişimciler, 6 ay gibi kısa bir süre içinde işlem adedinde yüzde 43, işlem hacmindeyse yüzde 15 oranında bir artış sağladı. 6300 işlem 0 komisyonla geçerken, program kapsamındaki üye işyerleri, 15 bin müşteriye ulaşarak, 2 milyon TL’ye yakın işlem tutarı elde etti.

iyzico CEO’su Barbaros Özbuğutu: “Kadınların küresel ekonomiye katkısı 3 trilyon dolar”
Kadın girişimcilerle ilgili küresel ölçekteki bilgileri paylaşan iyzico CEO’su Barbaros Özbuğutu, küresel olarak her 3 küçük, orta ve büyük işletmeden sadece 1’inin kadınlara ait olduğunu belirtti. “Henüz istenilen seviyede olmasa da gelişmekte olan ülkelerde kadın girişimciliğinde artış yaşanıyor. En az 1 kadın girişimcinin olduğu küçük ve orta ölçekli işletme sayısı 8-10 milyon civarında. Tüm bu tabloda, kadınlar küresel ekonomiye 3 trilyon dolar katkı sağlıyor” dedi.

Kadınların işletme sahipliğine katılımının, ülkelerin gelir düzeyiyle de pozitif bir ilişki içinde olduğuna dikkat çeken Barbaros Özbuğutu, düşük gelirli ülkelerde, her 4 işletmeden sadece 1’inde kadın sahibi varken, bu oran orta ve yüksek gelirli ülkelerde oranlar sırasıyla yüzde 36 ve 37 olduğunu ifade etti.

Barbaros Özbuğutu, rakamların her ne kadar kadın girişimcilerin sayısının dünyada arttığını gösterse de; kadınların hala işlerini büyütürken yeteneklerini sınırlayan, zaman, insani, fiziksel ve sosyal kısıtlamalarla karşı karşıya kaldığını söyledi. Daha fazla kadın girişimciye ihtiyacımız olduğunu belirten Özbuğutu, “Hala yapacak ödevlerimiz, yerine getirmemiz gereken sorumluluklarımız var. Kadın girişimcilerin karşılaştıkları ihtiyaç ve kısıtlamaların, onların fikirlerini hayata geçirme ve işlerini büyütme noktasında önlerinde bir engel olmaması ve finansal erişimlerini artırabilmek için proje ortaklarımızla birlikte “iyzico Kadın Girişimci Destek Programı”nı hayata geçirdik. İlk iki başvuru döneminde aldığımız pozitif geri dönüşler bizleri daha da heyecanlandırıyor. Her koşulda üretim yapmak için mücadele eden kadınlara destek vermek, kadın girişimcilerin gücünü iyiden iyiye artırmak için her zaman onların yanında olmaya devam edeceğiz” dedi.

iyzico CHRO’su Burcu Çilingir: “Kadınların finansal sistemin içinde yer almasına katkı sağlıyoruz”

iyzico’nun içinde bulunduğu topluma karşı sorumluluğunun farkında olan bir kurum olduğunu belirten iyzico CHRO’su Burcu Çilingir, bu vizyon doğrultusunda kadınları desteklemek için neler yapabileceklerine odaklandıklarını söyledi.

Teknoloji sektöründeki erkek egemenliğine dikkat çeken Çilingir, “Büyük bir gururla söylüyorum ki, 200 kişilik kadromuzun yüzde 45’inde kadın çalışanlara yer vererek sektördeki en yüksek kadın çalışan sayısına şirketlerden biri konumundayız. Sadece kendi bünyemizdeki insan kaynağına odaklanma kalmadık. Girişim ekosisteminde kadın girişimci sayısının artması için harekete geçmeye karar verdik ve proje ortaklarımızla birlikte “iyzico Kadın Girişimci Destek Programı”nı hayata geçirdik. Henüz 1 yıldan kısa sürede programın kadın girişimcilerimize sağladığı katma değer bize hem gurur veriyor hem de ne kadar doğru bir yolda olduğumuzu gösteriyor” dedi.

Basın toplantısında iyzico Kadın Girişimci Destek Programı katılımcılarından Famhub kurucusu Ege Akdemir, Hipokids kurucusu Evren Büyük Kepkep, Kiklou kurucusu Hande Aykun ve Oncowear kurucusu Çağla Acar da markalarının hikayelerini ve iyzico Kadın Girişimci Destek Programı’nın kendilerine faydalarından bahsetti.

iyzico ve iş ortakları Google, Good4Trust, IdeaSoft, Paraşüt, Mükellef ve Webtures ortaklığı ile hayata geçiren “iyzico Kadın Girişimci Destek Programı”nın ilk iki etabına bini aşkın başvuru geldi. Program 6 aylık periyotlarla yeni kadın girişimcileri dahil ederek kadın girişimcilere kapsamlı desteğini sürdürecek.

E-ticaret markalarına teslimat çözümleri sunan Carrtell, 2 milyon dolar değerleme üzerinden 200 bin dolar yatırım aldı

Teslimat sektörünün öneminin hızla arttığı günümüzde bu alanda hizmet veren girişimlerin de çıktığını görüyoruz. Ancak bu işin geldiği noktada, sadece teslim etmenin ötesinde, hem kurum hem de son kullanıcı tarafına dijital çözümler sunan şirketler daha değerli hale gelir oldu.

Batuhan Tosunoğlu, Erem Cem Yalınkılıçlar ve Salahaddin Cemal Turgut tarafından kurulan yerli girişim Carrtell, e-ticaret markalarına dijital teslimat çözümleri sunarak, bu sektöre yeni bir soluk getiriyor. Ayrıca son kullanıcı tarafına da gün içerisinde esnek teslimat seçeneği sunuyor. Böylelikle kargom gelmedi ya da nereye teslim edildi kim aldı gibi soru ve sorunların ortadan kaldırılmasını sağlıyor.

İlk yatırım turu

Carrtell‘in 2 milyon dolar değerleme üzerinden 200 bin dolarlık yeni tamamladığı ilk yatırım turuna bireysel olarak Naci Kahraman, Mustafa Yaşar, Başar KayaMustafa Namoğlu, Tuger Akkaya, Hüseyin Oğuz; şirket olarak ise Navlungo, Akiş GYO4minds Capital katıldı.

Edindiğimiz bilgiye göre girişim aldığı bu yatırımla, her işletmenin esnek teslimat çözümlerine ulaşabildiği, insan müdahalesini en az indiren, kullanıcı deneyimi yüksek bir ürünü piyasaya çıkaracak.

Yatırımcılar ve girişimcilerle fotoğraf (Fotoğraf: Hilmi Öğütcü)

Değer önerisini sorduğumuzda ise kuruculardan; “Carrtell internetten ürün satan küçük, orta ve büyük ölçekli e-ticaret markalarının teslimat operasyonlarını dijitalleştirir. Rekabetçi fiyatlarla, mükemmel bir teslimat deneyimi sunar.” cevabını aldık.

Kuruculardan Batuhan, egirişim’e verdiği demeçte: “E-ticaret odaklı işletmelerin müşterilerine esnek teslimat alternatifleri sunamadığını görüyorduk. E-ticaret bu kadar hızlı büyürken özellikle küçük ve orta ölçekli e-ticaret markaları müşterilerine rekabetçi fiyatlarla, mükemmel bir deneyim sağlayamıyordu. Böyle bir ürün alternatifleri olmadığını tespit ettik. Yüksek bir kullanıcı deneyimi ile rekabetçi fiyatlarla işletmelerin kasasından ekstra maliyet çıkmadan bunu onlara sağlayan bir ürün geliştirdik.

Aynı-gün teslimat, hızlı teslimat, gelişmiş iade yönetimi Carrtell panelinden e-ticaret markalarının ulaşabildiği ana hizmetler. Bununla beraber organik gıda satan bir işletme anlık gelen siparişleri Carrtell araçlarıyla 30 dakikada kapıya ulaştırabilirken bir Kiralama firması teknolojik ürünlerini Kiralayanlarla buluşturabilmekte. İstanbul’da 700’den fazla mahalle ve Kocaeli’nin 5 ilçesinde işletmelerin ürünleri ortalama 4 saatte gönderilmektedir. Bisiklet, Motokurye, Minivan ve Panelvan gibi farklı araçları işletmelerin hizmetine sunar.” dedi.

Kurucuların geçmişleri

5 yıldan fazladır mobilite alanında çalışan Batuhan Tosunoğlu, daha önce 7 bölgede operasyonu olan 200’den fazla çalışanı olan bir yolcu taşıma organizasyonunu yönetti. Sonrasında bir araç çağırma uygulamasının 2 yıl yöneticiliğini yaptı. Pandemide gelişen koşullarda bir online marketin 1000 araçlık operasyonunu kurup yönettikten sonra Carrtell fikri yavaş yavaş ortaya çıkınca, Haziran 2020’de girişimin temellerini atmış.

6 yıldan fazladır uluslararası etkinliklerin organizasyon ve yönetimlerinde yer alan Erem Cem Yalınkılıçlar, son 4 yıldır birçok girişimde çeşitli görevler aldı. 2019-2020 yıllarında ortağı Batuhan ile kurup yönettiği tüm Türkiye’de 1000 araçlık bir sanal market operasyonunun ardından, Carrtell serüvenine başlamaya karar verdi.

Sabancı Üniversitesi Bilgisayar mühendisliği 3. Sınıf öğrencisi olan Salahaddin Cemal Turgut, diğer kurucular Batuhan ve Erem’le 1000 araçlık operasyonda görev almıştı. Sonrasında Carrtell’e katılarak algoritma ve planlama üzerine çalışıyor.

Carrtell’in kurucularına ve ekibine yeni süreçlerinde başarılar dileriz. Bize ilk kez haber olan girişimin bundan sonraki tüm gelişmelerine, egirişim üzerinden ulaşabilirsiniz.

Carrtell’in hikayesi

Bitki bazlı alternatif yumurta üretimine odaklanan Perfeggt, 3.6 milyon euro yatırım aldı

Kasım 2021‘de hikayesine yer verdiğimiz Berlin merkezli foodtech girişimi Perfeggt, bugün yeni bir yatırım haberi ile karşımızda. Özel araştırma ve geliştirme yoluyla en iyi alternatiflere yönelik sürdürülebilir bitki bazlı ürünlerin üretimine odaklanan Perfeggt, 3.6 milyon euro yatırım aldığını duyurdu.

Küresel yumurta üretimi son 20 yılda hacmini neredeyse ikiye katladı ve 2030 yılına kadar üretimin 138 milyon tona ulaşması bekleniyor. Yumurta üretimine artan bu talep, aynı zamanda daha fazla insanın bitki bazlı alternatiflere yönelmesine ve geleneksel gıda endüstrisinin alternatiflerle sarsılmasına zemin hazırladı.

2021 yılında Tanja Bogumil (CEO), Gary Lin ve Bernd Becker (CPO) tarafından kurulan Berlin merkezli Perfeggt, özel araştırma ve geliştirme yoluyla tavuk yumurtalarının tadı ve dokusunda bitki bazlı bir yumurta alternatifi geliştiriyor. Girişim, geleneksel koşullardan gıda üretimine yönelik daha sürdürülebilir ve özenli bir yaklaşımı benimseyerek gıda endüstrisinde bir devrim yaratmayı hedefliyor. Perfeggt’in ilk ürünü, omlet, krep veya Fransız tostu gibi farklı yemekleri sadece bitki bazlı malzemeler kullanarak hazırlamak için kullanılabilecek bir yumurta alternatifidir.

Perfeggt’in turdaki destekçileri arasında Gorillas, Foodspring, Just Spices ve MyMuesli’nin kurucularının yanı sıra, önde gelen teknoloji girişimcileri Lea-Sophie Cramer, Verena Pausder ve Eric Quidenus Wahlforss yer alıyor.

Kasım 2021’de 2,5 milyon euro yatırım alan şirket, kısa sürede hızlı bir büyüme gösteriyor. Perfeggt, yeni sermayeyi ürün araştırması ve geliştirmesinin yanı sıra, ekibini büyütmek için kullanmayı planlıyor. Şirket, şubat ayında ve mart ayının başında Hamburg kentinde ürün tadımları gerçekleştirdi. Ürün tadımları sırasında ilk tüketici geri bildirimlerinin olumlu geçtiğini söyleyen girişim, önümüzdeki aylarda Almanya’da ve diğer Avrupa şehirlerinde daha fazla ürün tadımları gerçekleştirecek.

Twitter, daha yüksek güvenlik sunan “Tor onion” sitesini açtı

Twitter, sitesinin, gizliliği koruyan ve sansürsüz bir “Tor onion” sürümünü yayınlıyor. Yazılım mühendisi Alec Muffet, haberi kendi Twitter sayfasından duyurdu ve paylaşımdan “muhtemelen şimdiye kadar yazdığım en önemli ve uzun zamandır beklenen tweet” olarak bahsetti. Böylelikle Tor ağı, Twitter’ın desteklenen tarayıcılar sayfasına eklenmiş oldu.

Tor tarayıcısı veya benzeri bir tarayıcı kullanırken Twitter’ın onion hizmetine https://twitter3e4tixl4xyajtrzo62zg5vztmjuricljdp2c5kshju4avyoid.onion bağlantısından ulaşılabiliyor. Tor tarayıcısı üzerinden Twitter’a zaten erişilebiliyordu ancak Tor için geliştirilen bu özel sürümde kullanıcılar Tor’un gizlilik özelliklerinin yanı sıra daha fazla koruma katmanıyla siteye erişebilecekler. Muffet, bu sürümü geliştirerek Tor kullanan kullanıcıların ihtiyaçlarını karşıladıklarını belirtiyor.

Onion hizmetleri bazen “gizli hizmetler” veya “dark web” hizmetleri olarak adlandırılır. Ancak “dark web” terimi genellikle illegal sitelerin erişimi için kullanılıyor. The New York Times, BBC ve ProPublica gibi haber kaynakları dahil olmak üzere birçok sitenin şu anda Tor’a özel sürümleri mevcut. Muffet, uzun süredir şirketleri kendi onion sitelerini açabilmeleri için şirketlerle birlikte çalışıyor. Tweet’inde 2014’ten bu yana Tor’la çalışan bir Twitter için görüşmeleri sürdürdüğünü söyledi. Aynı yıllarda Facebook bazı işlevsellik sorunlarını çözmek için kendi Tor onion hizmetini başlatmıştı.

Tor, web trafiğini şifreleyerek kullanıcılarla ilgili tanımlayıcı bilgileri gizlemek için bir dizi sunucu tarafından yönlendiriliyor. Bu, sansür uygulanmış sitelere erişmek için yaygın olarak kullanılan bir yöntem. Sitelerine ulaşmak için farklı bir erişim seçeneği sunmak, Facebook ve Twitter gibi platformların, Tor’dan yararlanan kötü amaçlı etkinlikleri hizmeti engellemeden daha kolay izlemesine yardımcı oluyor. Çoğu insan Twitter’a erişmek için Tor kullanmasa bile, bu sürüm Tor kullananlar için bir gelişme ve sistem için çeşitli platformların kabulü için yararlı bir hareket.

25 ülkede hizmet veren Türk teknoloji şirketi Vispera, İngiltere pazarına açıldı

Yapay görme ve makine öğrenmesi alanında geliştirdiği teknolojileri 25 ülkede hızlı tüketim ve perakende sektörlerine çözüm olarak sunan ve Türk girişimciler tarafından kurulan Vispera, İngiltere ofisinin kapılarını açtı.

İngiltere ve Avrupa’daki satışlardan sorumlu olacak Neil Gowing‘in liderliğinde faaliyet gösterecek.

Vispera’nın İngiltere ve Avrupa’dan sorumlu Satış Direktörü Neil Gowing‘in perakende sektörünün tüm dünyada yaşadığı zorlukları çözmek için çalışan kurumsal yazılım şirketlerinde 20 yıla yakın önemli bir deneyimi bulunuyor. Ayrıca Fortune 500 şirketlerinde gelişen teknolojilerin kullanılmasını sağladığı EMEA Genel Müdürü ve Satış Lideri gibi çeşitli üst düzey pozisyonlarda bulundu.

Konuyla ilgili değerlendirmede bulunan Vispera Eş-CEO’su Aytül Erçil, “Vispera olarak tüm adımlarımızı Türkiye’nin yüksek teknolojili ilk unicorn’u olmak için atıyoruz. Planlarımız doğrultusunda ABD, Hollanda, İspanya ve Hindistan’dan sonra yeni ofisimizi İngiltere’de açtık. Neil Gowing’in de üstün deneyimleriyle Vispera’yı Avrupa’da ileriye taşıyacağından eminim” dedi.

Vispera Eş-CEO’su Ceyhun Burak Akgül de “Küresel ölçekte yaygınlaşmamıza İngiltere’yle devam ediyoruz. Amsterdam’daki ofisimizle birlikte Avrupa’daki satış etkinliklerimize yön verecek olan Londra ofisimiz, küresel yapılanmamızda kritik öneme sahip. Bu sayede Avrupa’daki konumumuzu güçlendirecek adımlar atacağız ve Vispera’yı Avrupa’daki en önemli teknolojik çözüm sağlayıcılardan birisi yapacağız” dedi.

Tüketicilerin elektrik faturalarında tasarruf yapmalarını sağlayan Tibber, 90 milyon euro yatırım aldı

Tüketicilerin faturalarında tasarruf yapmalarına ve elektrik tüketimini daha akıllı hale getirmelerine yardımcı olan Norveç merkezli Tibber, bugün C Serisi finansman turunda 90 milyon euro yatırım aldı. Summa Equity tarafından yönetilen tur, mevcut yatırımcılar Balderton, Eight Roads ve Schibsted Ventures tarafından katılım gördü.

2016 yılında Daniel Lindén ve Edgeir Vårdal Aksnes tarafından kurulan Tibber, yenilikçi iş modeliyle enerji endüstrisinde devrim yaratmayı hedefleyen İskandinav merkezli bir yeşil teknoloji girişimidir. Yıllarca enerji endüstrisinde çalışan Lindén ve Aksnes, enerji şirketlerinin en büyük ilgisinin daha fazla kar elde etmek için daha fazla enerji satmak olduğunu söylüyor.

Girişim, misyonunun sürdürülebilir enerji tüketimini tüm haneler için basit ve uygun maliyetli hale getirmenin yanı sıra, Avrupa’daki haneler için konutlarda enerji tüketimini %20 oranında azaltmak olduğunu söylüyor. Tibber, müşterilere enerji kullanımı ve akıllı ev cihazlarıyla ilgili gerçek zamanlı analizler sağlayarak, müşterilere enerji kullanımları üzerinde kontrol sağlıyor. Şirket, 2016’dan itibaren yaklaşık 200.000’den fazla müşterinin her ay elektrik tüketimini ve enerji faturalarını düşürmesine yardımcı olduğunu belirtiyor.

Homepage header image

Tibber’in teklifi, müşterilerine satın alma fiyatına yenilenebilir enerji ve enerji tüketimlerini kontrol etmeleri için yardımcı olan akıllı teknolojiler sunar. Tibber uygulaması, çevrimiçi mağazası aracılığıyla elektrikli araç şarj cihazları, akıllı termostatlar ve Tibber Pulse gibi enerji okuma cihazlarının yer aldığı çok sayıda akıllı ev cihazı da sunuyor.

Şu anda Norveç, İsveç ve Almanya’da faaliyet gösteren şirket, önümüzdeki günlerde Hollanda’da piyasaya sürülmeye hazırlanıyor. Tibber, Berlin, Førde, Helsinki, Amsterdam ve Stockholm’deki 5 ofiste bulunan 110’dan fazla üyesiyle birlikte hizmet veriyor. Tibber, 2021 yılında müşteri aboneliklerinde 120 binden 400 binin üzerine çıkarak güçlü bir büyüme yaşadı.

Akıl sağlığına odaklanan HelloBetter, 10 milyon euro yatırım aldı

Berlin merkezli dijital ruh sağlığı girişimi HelloBetter, A Serisi finansman turunu başarıyla tamamlayarak 10 milyon euro yatırım aldığını duyurdu. Kısa bir süre önce açıkladığı 6 milyon euro değerindeki Seri A yatırım turu, perşembe günü duyurulan 4 milyon euro değerindeki uzatma turu ile başarıyla tamamlandı.

MassMutual Ventures liderliğindeki A Serisi tur, mevcut yatırımcılar HealthCap, Expon Capital ve Sparrow Ventures tarafından katılım gördü.

Covid-19 salgını ve çok sayıda kısıtlamalar, insanların kendileriyle daha çok vakit geçirmelerine zemin hazırladı. Salgına dair endişeler, belirsizlik ve korkular, bu dönemde birçok insanın zihinsel sağlık uygulamalarına yönelmelerine neden oldu. Hal böyle olunca, bu alana yapılan yatırımların sayısı da bir o kadar artmaya devam ediyor.

HelloBetter, psikolog olan Prof. Dr. David Ebert, Dr. Hanne Horvath ve Dr. Elena Heber tarafından 2015 yılında kuruldu. Girişim, ruh sağlığı hastalıklarının önlenmesi ve tedavisi için çevrimiçi programlar sunuyor. HelloBetter çevrimiçi programları, depresyon, anksiyete, uykusuzluk ve panik atak dahil olmak üzere sekiz ana zihinsel sağlık sorununu kapsar. Şirketin dijital tedavilerinden dördü, doktorlar ve terapistler tarafından Almanya’da yasal sağlık sigortası olan 70 milyondan fazla kişiye ücretsiz olarak reçete edilebiliyor.

HelloBetter ortakları ve müşterileri arasında Barmer, AudiBKK, Allianz ve Swica gibi köklü sağlık sigortası şirketleri yer alıyor. Şirket, tedavi edilen toplam müşteri sayısının 2020’den 2021’e %125 arttığını belirtiyor. Şimdilik 100 çalışanı olan şirket, yeni sermayeyi coğrafi genişlemesini sürdürmek ve ekibini büyütmek için kullanmayı planladığını açıkladı.

FUPS, fiziksel ve sanal karta ek olarak TR Karekod uyumlu FUPS QR Kart’ı duyurdu

Fintech dünyasının oyuncularından FUPS, yeni FUPS QR Kart’ı kullanıcılarına sundu. Kullanıcılar, cep telefonlarındaki FUPS uygulaması üzerinde oluşturulan FUPS QR Kart sayesinde kart taşımaya gerek kalmadan tüm fiziksel POS cihazlarında ödeme yapabiliyor. Kolayca tüm ATM’lerden para çekebiliyor ve QR Kart’ın bağlı bulunduğu FUPS hesabını harcama öncesinde değiştirebiliyor. FUPS kullanıcılarının fiziki kart satın alma ya da sipariş etme sürecine girmeden fiziki POS cihazlarında ödeme yapabilmesini sağlayan ve bu sırada da fiziksel teması en aza indiren FUPS QR Kart, ücretsiz olarak tüm FUPS kullanıcılarına sunuluyor.

Tek tuş ile kolaylıkla oluşturulabilen FUPS QR Kart, BKM TR Karekod ile uyumlu olduğundan yaygın kullanılabiliyor.

FUPS’un kullanıcılarına sunduğu bir diğer yeni özellik ise “Uzaktan Müşteri Edinimi Sistemi”. Kullanıcılar bu teknoloji ile dakikalar içerisinde premium hesaba geçiş yaparak limitlerini artırabiliyor, FUPS’un tüm özelliklerine çok daha kolay erişebiliyor.

FUPS hali hazırda para transferi, fatura/abonelik ödemeleri, sanal ve fiziksel kart ile ödeme, e-pin (oyun, video, film, müzik platformları) alışverişleri, ortak ödeme ve uçtan uca bütçe yönetimi gibi finansal işlemleri 7/24 kesintisiz, güvenle, kolayca ve ücretsiz yapmaya fırsat veriyor. FUPS kullanıcıları ayrıca FUPS’un sektörle ilk kez tanıştırdığı yenilikçi özellikleri Chat ve Harcamadan Böl Böl’ün yanı sıra hem ilk hem patentli ‘’Seç Seç Hesap’’ özelliğinden de yararlanmaya devam ediyor.

FUPS’u kullanmak için IOS, Android ve Huawei HarmonyOS işletim sistemleri ile uyumlu olan FUPS mobil uygulamasının cep telefonuna indirilmesi ya da FUPS.com internet şubesine giriş yapmak yeterli oluyor.

DeepMind, antik yazıtları okuyabilecek bir yapay zeka geliştiriyor

Makine öğrenim teknikleri, arkeologların, eski metinlerin deşifre edilmesi sayesinde geçmişi anlamalarına yardımcı olabilecek yeni araçlar sağlıyor. Buna en son örnek, Alphabet’in yan şirketi olan DeepMind tarafından oluşturulan ve antik Yunan yazıtlarında eksik olan metnin restore edilmesini sağlayan Ithaca adında bir yapay zeka.

Ithaca isimli bu yeni yazılım, her biri nerede ve ne zaman yazıldığını açıklayan meta verilerle etiketlenmiş yaklaşık 78.608 antik Yunan yazıtından oluşan bir veri kümesi üzerine eğitildi. Tüm makine öğrenim sistemleri gibi, Ithaca da bu bilgilerdeki kalıpları arayıp, bu bilgileri karmaşık matematiksel modellerde kodluyor ve bu çıkarımları metin, tarih ve köken tahmini yapmak için kullanıyor.

Nature’da yayınlanan ve Ithaca’dan bahseden bir makalede, modeli oluşturan bilim adamları, hasarlı metinlerdeki harfleri restore ederken bunun yüzde 62 oranında doğru olduğunu belirtiyor. Bu da demek oluyor ki Ithaca, bir yazıtın coğrafi kökenini yüzde 71 doğruluk payıyla antik dünyanın 84 farklı bölgesinden birine atfedebilir.

Bunlar umut verici istatistikler, ancak Ithaca’nın insan uzmanlığından bağımsız olarak çalışamıyor. Yazılımın önerileri, nihayetinde geleneksel arkeolojik yöntemlerle toplanan verilere dayanıyor. Yazılımın yaratıcıları da, yazılımın tam otomatik bir yapay zeka tarihçisi olduğunu söylemiyorlar. Onlara göre bu yalnızca tarih bilimi için kullanışlı bir araç. Modelin oluşturulmasına yardımcı olan tarihçi ve makine öğrenim uzmanı olan Thea Sommerschield, “Ithaca, tarihçilere yardımcı olmak için tamamlayıcı bir araç olarak tasarlandı” dedi.

Reading Üniversitesi’nden antik Yunan ve Latin toplumlarında uzmanlaşmış bir profesör olan Eleanor Dickey, Ithaca’nın “antik dünya hakkındaki bilgimizi geliştirebilecek heyecan verici bir gelişme” olduğunu söyledi. Ancak kaybolan metni restore etmek için yüzde 62’lik bir doğruluğun güven verici derecede yüksek olmadığını ekledi.

Sommerschield, Ithaca’nın diğer antik yazıtlarla çalışacak şekilde kolayca yapılandırılabileceğini belirtti. “Ithaca’nın mimarisi, onu sadece Latince değil, Maya çivi yazısı gibi herhangi bir antik dile gerçekten uygulanabilir kılıyor.”