Ana Sayfa Blog Sayfa 357

Togg ve Bilişim Vadisi’nin hazırladığı Mobilite Hızlandırma Programı’nda sunum yapan 10 girişim

Türkiye’de geleceğin mobilite ekosistemini şekillendirecek girişimcilere mentörlük, finansal ve hukuki danışmanlık, proje takip desteği ve Ar-Ge teşvikleri gibi konularda yol göstermek amacıyla Togg ve Bilişim Vadisi ortaklığında başlatılan Mobilite Hızlandırma Programı tamamlandı.

Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Mehmet Fatih Kacır’ın katılımıyla Bilişim Vadisi’nde gerçekleşen Demo Günü’nde, programı başarıyla tamamlayan 10 girişim yatırımcıların karşısına çıkarak, girişimleri için yatırım almaya çalıştı.

Mobilite Hızlandırma Programı girişimleri

  • Patika Robotik: Endüstride kullanılan mobil otonom robotlar üreten yerli girişim.
  • Poilabs: Fiziksel dünyayı dijital dünya ile birleştiren bir teknoloji girişimi. Bunu geliştirdiği görme engelli navigasyon, haritalı navigasyon, kapalı alan analitiği ve çalışan/ekipman izleme çözümleri sayesinde yapıyor.
  • Ro Mobility: Otonomi ve dijitalleşme ile herkes için güvenli mikromobilite çözümleri.
  • Otokiosk: Otomobil Showroomlarını Uzaktan Yöneterek Dijital ve İnteraktif Veri Akışı Sağlar
  • Dizzy: Yapay Zeka ve Hologram Teknolojisine Sahip Akıllı Araç Asistanı
  • Robeff: Elektrikli ve sürücüsüz platformlar geliştiren bir teknoloji şirketidir.
  • Rotamopt: Yapay zeka ile güçlendirilmiş akılı ve çevreci lojistik optimizasyonu
  • Buluttan: Yüksek doğrulukta hava durumu istihbaratı sağlamaya odaklanmış bir şirkettir.
  • Togitek Libat: Hafif Elektrikli Araçlar İçin Değiştirilebilir Lityum Batarya Sistemi
  • Yeditek: Digiforming; sac parçaların seri üretimi esnasında üretimi sürekli izleyen, yırtık ve ondülasyon risklerini henüz hata oluşmadan önce tespit eden ve prosesi düzenleyerek hatanın oluşmasının önüne geçen bir önleyici kalite çözümüdür.

“Bir fikrim var, bunu yeşertmek istiyorum” diyen herkesin yanındayız

Etkinlikte konuşan Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Mehmet Fatih Kacır; “Bundan iki yıl önce ülkemizde milyar dolar değerlemeyi aşan teknoloji girişimi, unicorn bulunmuyorken bugün altı tane Turcorn’a, Türk unicorn’una sahibiz. Kuşkusuz son 20 yılda attığımız adımlar, güçlenen üretim, Ar-Ge ve inovasyon ekosistemlerimiz bu başarının en önemli mimarları. Yol haritamız doğrultusunda atacağımız tüm adımlarla birlikte ülkemizi yüksek teknolojili yeni ürün ve çözümler sunan, araştırmacı, girişimci ve yatırımcılar için cazibe merkezi bir ülke haline getireceğiz. Ülkemizin girişimcilik ekosisteminden yeni başarı hikayeleri, Turcorn’lar çıkarmak istiyoruz. Bunun için de Bakanlık olarak yeni projeleri ve destek mekanizmalarını hayata geçirmeye devam edeceğiz. Sözün özü, ‘Bir fikrim var bunu yeşertmek istiyorum’ diyen herkesin yanında olacağız.”

Togg CEO’su M. Gürcan: “Ülkemizin tek ve Avrupa’nın gerçek anlamda ender mobilite ekosistemi uygulama platformuyuz. Bizimle çalışan iş ortaklarımızı küresel rekabete hazırlıyor ve küresel ölçeklere ulaşma imkânı sağlıyoruz, böylece yatırımcıların önce radarına sonra odağına yerleşme potansiyeline kavuşuyorlar.

Bilişim Vadisi Genel Müdürü A. Serdar İbrahimcioğlu ise Mobilite Hızlandırma Programı ile girişimcilerin geliştirdikleri ürünleri ticarileştirme imkânı bulduğunu belirterek, Bilişim Vadisi Girişim Sermayesi Yatırım Fonu, ulusal ve uluslararası yatırım grupları, melek yatırım ağları, kurumsal teknoloji firmaları ve bireysel yatırımcılara sunum yapma imkânının yanı sıra Kuluçka İşletme Merkezi altyapı desteklerinden de faydalandıklarını vurguladı.

Emre Yusufi ve Lipton’dan NFT projesi: Çayını Yudumlayan Hercules

Dünyaca ünlü heykeltıraş Emre Yusufi, sanat camiasının merakla beklediği ilk NFT koleksiyonu Mighty Hercules‘da Lipton için özel bir eser oluşturdu.

Emre Yusufi’nin şimdiye kadar çalışmalarında günlük hayat ve popüler kültürden birçok öge ile harmanladığı Hercules karakteri, “Chainick” adlı eserde ise Lipton sarısı rengindeki kıyafet ve aksesuarlarıyla keyifle bir bardak Lipton çay yudumluyor.

“Çay sanata ilham vermeye devam edecek”

Çayın sanat var olduğu sürece sayısız sanatçının üretimine ilham verdiğini paylaşan ekaterra Türkiye Pazarlama Direktörü Benan Özer; bilimde, işte, edebiyatta, sanatta ve Web3 gibi yeni teknolojilerin yarattığı yepyeni alanlarda da çayın kendine yer bulmaya devam edeceğini belirtti.

Lipton ile iş birliği yaptığı NFT eserinde çaydan ilham alan ünlü heykeltıraş Emre Yusufi, çalışma hakkında; “Lipton ile NFT ve sanat odağında bir iş birliği yapmak oldukça keyif vericiydi. Bu yönde vizyonu açık bir markayla bir araya geldiğim için çok mutluyum. Koleksiyonumdaki antik çağlardan ilham alan Hercules karakteri, yaşadığımız dünyayı anlatmak için hiperrealistik bir tuval görevi görüyor. Çağımıza dair birçok öğeyi bulabileceğiniz bu seride her zaman kültürde önemli bir yer tutan çay da elbette olmasa olmazdı.” dedi.

Super App olma yolunda bir adım daha atan Migros One, sekmelere yemek kategorisini ekliyor

Perakende sektörüne 68 yıldır faaliyet gösteren Migros, online kanaldaki gelişimini bu alandaki platformlarını bir araya toplayan Migros One çatısı altında sürdürüyor.

Migros Sanal Market, Migros Hemen, Macroonline ve Tazedirekt hizmetini çatısı altında bulunduran Migros One, yoluna yepyeni bir sektörle, online yemek platformu Migros Yemek ile devam ediyor. Migros Yemek, Migros uygulamasındaki mevcut Sanal Market, Migros Hemen ve Migros Ekstra sekmelerinden sonra yeni bir sekme olarak müşterilerle buluşacak.

Migros Yemek, Türkiye’nin 81 iline yaygınlaşacak

Geniş restoran ağı, uygun fiyatlı, bol çeşitli ve sağlıklı menü seçenekleri ile ilk olarak İstanbul Ataşehir’de yemek servisine başlayan Migros Yemek, Temmuz ayı itibariyle İstanbul’un büyük bir bölümü, Ankara ve İzmir’de hizmet verecek. Hızlı bir biçimde hizmet ağını genişletecek olan Migros Yemek, güçlü teslimat altyapısını kullanıp, siparişleri yüksek hizmet kalitesi ile müşterilerine sunacak. Migros Yemek, Türkiye’nin 81 iline yaygınlaştırılacak. Ayrıca Macrocenter’ın sevilen ev yapımı sıcak yemek menüleri de kısa süre içerisinde Migros Yemek’te kullanıcılara sunulacak.

Migros uygulamasının içinde yer alan Migros Yemek’te 7/24 siparişe açık restoranlar da olacak. Farklı mutfak alternatiflerinin yanında, Migros Yemek’e özel seçeneklerle de kullanıcılara zengin çeşitlilik sunmayı hedefleyen platform; açılışa özel kampanyaların yanı sıra tüm kullanıcılara ilk siparişte 30 TL, ikinci siparişte 20 TL indirim fırsatı sunuyor. Migros’un güçlü CRM altyapısı çıtayı bir adım daha yükselterek, genel kampanyaların yanında kişiselleştirilmiş tekliflerle de kullanıcılara ulaşmayı planlıyor.

Verilen siparişlerin teslimatı ilk aşamada restoranlar tarafından yapılırken, çok yakın zamanda Migros Yemek uygulamasına, Migros’un mevcut online sipariş dağıtım gücü kullanılarak “Migros Getirsin” seçeneği de eklenip, kullanıcılara iki farklı teslimat seçeneği sunulacak.

“Siparişleri yüksek hizmet kalitesi ve uygun fiyatlarla müşterilerimizle buluşturacağız”

Migros One yönetici direktör Orçun Onat; “Müşterilerimizi, hayatlarına değer katacak yeni bir hizmetle daha buluşturuyoruz. Migros Yemek, kaliteli hizmet anlayışı ve restoran çeşitliliği ile uygulamamıza önemli ölçüde trafik getirecek. Ayrıca, Migros Yemek ile güçlü teslimat altyapımızı kullanarak, siparişleri yüksek hizmet kalitesi ve uygun fiyatlarla müşterilerimizle buluşturacağız. Sektörümüzde önemli bir adım daha atmaktan mutluluk duyuyoruz” dedi.

Migros Food Direktörü Gülfem Karcı ise; “Yeni hizmetimiz Migros Yemek için farklı mutfak türlerinden birçok restoranla anlaştık. Online yemek siparişi deneyimini iyileştirerek fark yaratmayı amaçladığımız yeni hizmetimiz Migros Yemek’i müşterilerimizle buluşturacağımız için çok heyecanlıyız” ifadelerinde bulundu.

İnşaat sektörünü dijitalleştiren Yapısoft, kitle fonlama yatırım turunda 2.02 milyon TL fon topladı

Geçtiğimiz hafta fonbulucu üzerinden kitlesel fonlama turuna çıkan Yapısoft, 73 saatte yüzde 126 oranında fonlanarak 2.02 Milyon TL ile kampanyayı başarıyla tamamladı.

İnşaat sektörünün dijital çatısı olarak kendini nitelendiren Yapısoft, Türkiye’de inşaat ve gayrimenkul alanında SaaS yapısıyla hizmet veren ilk proje olma özelliği taşdığını söylüyor. Yapısoft, şirketlerin satış ve satış sonrası süreçlerini yönetip müşteri ve finansal kayıtlarını takip edebilecekleri dijital bir uygulama alanı sunuyor.

Yapısoft’un kurucularının ortak açıklamasında; “Pazarda yarattığımız güven ve edindiğimiz sektörel tecrübe ile Yapısoft’u inşaat sektöründe faaliyet gösteren, hizmet alanı; konut / ticari alan üretimi, satışı ve şantiye operasyonları olan şirketlere yazılım ve teknolojik çözümler sunan bir marka haline getirmek istiyoruz. 2021 yılında yaklaşık 2.5 milyar Türk Lirası değerinde satış işlemi ve sonrasında gerçekleşen tahsilat sürecinde de Yapısoft olarak biz vardık.” dedi.

Girişim aldığı bu yatırımı, marka bilinirliliğinin arttırılmasına yönelik pazarlama faaliyetlerinde kullanacak ve ekibin büyütülmesi noktasına da önemli bir fon ayıracak.

Yapay zeka temelli metin üreten Novus, Startup Wise Guys’tan 4.5 milyon Euro değerlemeyle yatırım aldı

Yapay zekâ ve NLP teknolojileri aracılığıyla güncel ve özgün metinler yaratılmasına olanak tanıyan Novus, Startup Wise Guys’dan 4.5 milyon Euro değerleme ile ön tohum yatırımı aldı. Novus, aldığı yatırımla ekibini büyütüp, pazarlama aktivitelerine odaklanmanın yanı sıra yeni pazarlara açılacak.

Kendi geliştirdiği NLP (Natural Language Processing – Doğal Dil İşleme) teknolojileriyle kullanıcılarına saniyeler içinde güncel, özgün ve doğrulanmış metinler sunan İstanbul ve Boston merkezli girişim Novus, yeni yatırım aldı. 2022 yılı Şubat ayında Massachusetts Teknoloji Enstitüsü’nün seçkin girişim programı MIT Sandbox’tan hibe alan Novus, şimdi de Startup Wise Guys’dan 4.5 milyon Euro değerleme üzerinden aldığı tohum öncesi yatırımla ekibini büyütüp pazarlama aktivitelerine odaklanarak yeni pazarlara açılmayı hedefliyor.

“Globalde alanın öncüsü olmayı hedefliyoruz.”

Novus Kurucu Ortağı ve CEO’su Rıza Egehan Asad, Novus olarak teknolojinin ve yapay zekânın yenilenen eşiklerini düzenli bir şekilde takip edip akademik yaklaşımların insanların ihtiyacına en uygun şekilde pratiğe taşınmasına değer verdiklerinin ve bunun üzerine çalıştıklarının altını çizerek, şöyle konuştu: “Araştırma ve geliştirme çalışmaları şirketimizin çekirdeğini oluşturuyor diyebiliriz, bu sayede kendi modüllerimiz ile fark yaratma ve kullanıcıların gerçek ihtiyaçlarına cevap veren adreslemeleri yapabiliyoruz. Yapay zekâ konseptinin genişlediği modern dönemde her daim ortak noktada kalan etik unsurunu da göz önünde bulunduruyoruz ve kümülatif yapay zekâ anlayışına kendi modellerimiz ve yaklaşımlarımızla katkıda bulunuyoruz. MIT Sandbox, Google for Startups gibi uzun soluklu programların parçası olarak aldığımız destekler ve alanın en iyilerinin mentorluğu ile önümüzdeki dönemde teknolojilerimizi bir adım öteye taşırken globalde alanın öncüsü olmak gibi bir hedefimiz var.” Novus’un hâlihazırdaki global partnerliklerine yenilerini ekleyerek, daha çok insanın verimliliği artıran yapay zekâ çözümlerine ulaşmasını amaçladıklarını vurgulayan Rıza Egehan Asad, özellikle NLP alanında sosyal etki ve sürdürülebilirlik açısından ciddi potansiyellerin mevcut olduğuna dikkat çekerek, Novus olarak bunu açığa çıkarmak için çalışmalarına hız kesmeden devam ettiklerini söyledi.

İhtiyaca uygun yazıyı saniyeler içerisinde üretiyor

Novus Kurucu Ortağı ve CTO’su Ata Aydın Uslu ise Novus’un arkasında yatan teknolojiyle ilgili şu bilgileri verdi: “Novus, temelde son dönemde gelişen teknolojilerin mümkün kıldığı, genel olarak Üretici Dil Modeli (Generative Language Model) ismi verilen makine öğrenimi tekniklerini kullanıyor. Bu dil modelleri, son dönemin çok güçlü donanımları (GPU, CPU – bilgisayar işlemci türleri) ve milyarlarca parametre ve veriyle beslenen derin öğrenme teknikleri sayesinde verilen bir yazı girdisinden kullanıcının neye ihtiyacı olduğunu anlayıp ihtiyaca uygun yazıyı saniyeler içerisinde üretebiliyor. Bunun en bilinen örneklerinden biri, The Guardian gazetesinin en bilinen modellerden biri olan OpenAI’ın GPT-3’ünü kullanarak yapay zekâya yazdırdığı “Bu makaleyi bir robot yazdı. Korkuyor musun, insan?” makalesi. GPT-3’e ne hakkında yazmasını istediğini söyleyen The Guardian ekibi, karşılığında yapay zekâdan, yapay zekânın insanlığa zararsız olduğunu iddia eden bir yazı çıktısını saniyeler içinde alıyor. Milyarlarca parametreli bu modelleri eğitmek ise çok yüklü miktarda para ve işlemci gücü gerektiriyor. Bu yüzden dünyadaki saygın model sahibi kurumlar, modellerini doğru ve kaliteli şekilde kullanabilecek teknik ekip yetkinliğine sahip şirketler ile partnerlik yapıyorlar.” Novus’un bu alanda dünyanın en bilinen ve en saygın kurumları olan OpenAI, Cohere gibi oluşumların teknoloji partneri olduğunu belirten Ata Aydın Uslu “Novus’un geliştirdiği teknolojiler, yazıyı yazacak yapay zekânın kullanıcıyı en doğru şekil, üslup ve bağlamda anlamasını sağlarken bunu birçok farklı dilde yapabiliyor. Novus ayrıca yapay zekânın ürettiği çıktıyı kendi teknolojilerinden biri olan ‘doğruluk kontrolü modülü’ne gönderip, yazılan yazıdaki iddiaların ne kadarının doğru veya yanlış olduğunu tespit ediyor. Ardından kullanıcıya yapay zekânın ürettiği doğru bilgiler için güvenilir kaynaklardan referanslar yahut yanlış bilgilerin neden yanlış olduğuna dair çıktılar sağlıyor” şeklinde konuştu.

Can: “Metin yazımına yeni bir soluk getiriyoruz.”

Söz konusu yatırıma ilişkin değerlendirmede bulunan Novus Kurucu Ortağı ve CRO’su Vorga Can ise “2021 yılı Mayıs ayından bu yana geliştirdiğimiz yapay zekâ temelli teknolojilerle metin yazımına yeni bir soluk getiriyoruz. Değer önerimiz her seferinde orijinal içerik üretmek ve içeriğin doğruluğunu otomotize araçlarla kontrol etmek üzerine kurulu. Bu doğrultuda NLP teknolojileri vasıtasıyla kullanıcılarımızın yazma stillerini öğrenip, kendilerine 6 dilde kişiselleştirilmiş bir içerik üretme deneyimi sunuyoruz” dedi.

“Küresel içerik pazarlama sektörü 140 milyar dolara koşuyor”

Son yıllarda öne çıkan bir alan olmasına rağmen küresel içerik pazarlama sektörünün kısa sürede oldukça hızlı büyüdüğüne işaret eden Vorga Can, sözlerine şöyle devam etti: “Günümüzde tüm şirketlerin kendi içerik kanallarını yaratması zorunluluk haline geldi. SEO tabanlı içerikler sayesinde şirketler arama motorlarında daha görünür hale gelirken, marka bilinirlikleri artıyor. Buna ek olarak güncel ve düzenli içerik oluşturmak mevcut müşteriler tarafında sadakati artırırken, potansiyel müşteriler tarafında ise hedef kitlenin güvenini sağlıyor. Yapılan araştırmalara göre 2021 yılında dünya genelinde sektörün pazar büyüklüğünün 66 milyar dolara ulaştığı tahmin edilirken, bu rakamın 2022 yılında 80 milyar dolara, 2026 yılında ise 140 milyar dolara yaklaşması bekleniyor.” Tüm bu trendlerin ve büyüme beklentilerinin sektörün potansiyelini gözler önüne serdiğine vurgu yapan Vorga Can, günümüzde ABD’de içerik pazarı büyüklüğünün 10 milyar dolara, şu an Novus’un merkezinin bulunduğu Kuzeydoğu ABD’de ise pazar büyüklüğünün 1,7 milyar dolara ulaştığını söyledi.

Kuzeydoğu ABD’de hedef yüzde 5 pazar payına ulaşmak

“Novus olarak nihai hedefimiz bulunduğumuz bölgede yüzde 5 pazar payına ulaşmak” diyen Vorga Can “Aldığımız yatırımlarla hedeflerimiz doğrultusunda emin adımlarla ilerliyoruz. MIT’nin sağladığı hibe desteğinden sonra Startup Wise Guys’dan tohum öncesi yatırım aldığımız için çok mutlu ve gururluyuz. 500 bin dolarlık tohum yatırım turumuzu ise Ağustos ayı sonunda tamamlamayı hedefliyoruz. Tüm bu yatırımlarla ekibimizi genişletip, uygulamamızı daha da geliştireceğiz” şeklinde konuştu.

Önür: “Türkiye’de yatırım yaptığımız 15. girişim”

2012 yılında kurulan ve 10 yılda 305’ten fazla erken aşama girişime yatırım yapan Doğu Avrupa’nın lider yatırım fonu Startup Wise Guys’ın Partneri Günce Önür ise şu değerlendirmelerde bulundu: “2019 yılından bu yana Türkiye girişimcilik ekosistemindeki startup’lara yatırım yapıyoruz. Startup Wise Guys olarak odağımızda yazılım temelli çözümler geliştiren ve küresel pazarlarda bir soruna çözüm getiren girişimler yer alıyor. B2B SAAS, siber güvenlik ve FinTech sektörleri öne çıkan yatırım alanlarımız arasında bulunuyor. Bu kapsamda Novus’un genç, zeki ve çevik ekibinin küresel arenada büyük başarılara imza atacaklarına ve alanında parmakla gösterilecek markalar arasında konumlanacağına inancımız tam. Novus’a yaptığımız yatırımla beraber şimdiye kadar yatırım yaptığımız ve Türk girişimciler tarafından kurulan startup’ların sayısı 15’e ulaştı. Mutluyuz, gururluyuz.”

Unicorn olma yolunda ilerleyen Denizli merkezli oyun girişimi tiplay studio’nun hikayesi

Çalışmalarını Denizli’de sürdüren tiplay studio, o bölgede küresel anlamda sürdürülebilir bir oyun ekosistemi oluşturmaya odaklanmıştır.

2019 yılında Denizli’de kurulan tiplay studio; hypercasual, arcade idle ve Snap oyunlarının da içinde olduğu farklı tür ve platformlara uygun oyunlar geliştirmektedir. Kurulduğu günden bu yana altı hit oyunun altına imza atan şirket; Water Shooty, Car Restoration 3D ve Pair Up oyunlarını kendi çatısı altında geliştirmiştir. tiplay studio; Queue Jumping, Joust Run, Dodge Master ve Swords Maker oyunlarının Rollic (Zynga) tarafından desteklenen bir ivmelendirici program olan oFON bünyesindeki ekipler tarafından geliştirilmesini de sağlamıştır.

tiplay studio’nun hikayesi

Bünyesindeki stüdyoların ve oFON ekiplerinin fikir oluşturma, iterasyon ve kalite kontrol gibi oyun geliştirme süreçlerini uzaktan yönetmelerini sağlamak için Online WorkSpace (OWS) adlı bir teknoloji de geliştiren şirket, 60’dan fazla kişiye istihdam sağlamaktadır. Snap Game Partner programına dahil olan tiplay studio ilk Snap oyununu 2021 yılında geliştirmiştir. 2021’in Aralık ayında aralarında Türkiye’nin öncü yatırım şirketlerinden Re-Pie ve deneyimli iş insanlarından Kerim Kotan ve Saruhan Tan’ın da bulunduğu yatırımcılardan toplam bir milyon dolar yatırım almış olan tiplay studio 2022 yılının başında Snapchat’in yaratıcılık ve teknolojiyi birleştiren şirketlere destek veren Yellow İvmelendirici Programı’na kabul edilerek yatırım almıştır. tiplay studio, ikisi Denizli’de ve biri İzmir’de olmak üzere toplamda üç ofisiyle faaliyetlerine devam etmektedir.

Üçüncü dönemi tamamlanan Sanofi’nin girişimcilik programı PharmUp’ın birincisi Enbiosis oldu

Sanofi’nin Endeavor iş birliğiyle Türkiye’de sağlık alanında yenilikçi çözümler geliştirmek üzere düzenlediği PharmUp Girişimcilik Programı’nın üçüncü dönemi Demo Day ile sona erdi.

Üçüncü dönemin kategorileri; Akıllı Sağlık Cihazları ve Diagnostik Çözümler (giyilebilir teknolojiler ve hızlı test araçları), Medikal Eğitim ve İletişim Araçları, Sağlıklı Yaşam Çözümleri, Dijital Sağlık ve Teletıp, Veri Yönetimi ve Analitiği, Kurumsal Dijital Dönüşüm olarak belirlenen PharmUp’ta, altı girişimci programa katılmaya hak kazanmış ve mentörlük desteği ile eğitimler içeren 3 aylık bir hızlandırma dönemine katılmışlardı.

Birinci olan girişim: Enbiosis

Bu dönem sonunda ürünlerini olgunlaştırma şansı bulan girişimlerden, yapay zeka temelli mikrobiyom analizi ile kişiye özel besin önerileri, kişiselleştirilmiş prebiyotikler ve probiyotikler sunan Enbiosis; PharmUp’ın üçüncü dönem birincisi oldu.

Jüri üyeleri oyları ile karma gerçeklik destekli, uzaktan terapi altyapısına sahip, inovatif robotlar, giyilebilir teknolojiler ve yazılımlar üreten Medroco’yu programın ikincisi ve sağlık konusunda tavsiye arayan insanlar için sağlık çalışanlarına 7/24 erişim sağlayan web tabanlı bir platform olan Livemedy’i ise üçüncüsü olarak duyurdu.

Sanofi Türkiye Ülke Başkanı ve Türkiye, Afrika ve Orta Doğu Temel Ürünler Başkanı Cem Öztürk: “Sağlık sektörüne yönelik çözümler geliştirebilecek her alandan girişimciyi 2019 yılından bu yana PharmUp kapsamında bir araya getirmekten büyük bir mutluluk duyuyoruz. PharmUp, merkezine insanı ve bilimi alarak tüm paydaşların birikim ve kabiliyetlerinin karşılıklı paylaşımı esasıyla yüksek katma değerli sağlık çözümlerinin ortaya çıkmasını hedefliyor. 2022 yılı itibarıyla Sanofi olarak bu çabamızı doğru stratejik adımlarla çok daha ileriye taşıyoruz. Sprint ve benzeri yeni nesil inovasyon yöntemleri ile yapılandırılmış, hasta ihtiyaçlarını odağa alan girişimcilik programları, girişimciler için keşif ve etkileşime olanak sağlayan fiziksel çalışma ve etkinlik alanları, marjinal faydası yüksek bilgi kaynaklarına erişim gibi bileşenleri mevcut hızlandırma programımız ile bir araya getirerek PharmUp’ı bir platform markası, diğer bir deyişle sağlıkta inovasyonu kolaylaştıran bir arayüz platformuna dönüştürüyoruz. Bu yıl da öncelikle birbirinden değerli girişimler arasından seçilen altı girişimcimizi tebrik ediyorum. Geçtiğimiz üç aylık sürede fikirlerini olgunlaştırmak için hızlandırma programımıza katılan girişimcilerimiz içinden seçilen Enbiosis’in kurucusu Ömer Özkan’ı da gönülden kutluyorum. Finale kalan tüm değerli girişimcilerimizin sağlık sektörüne sunacağı katma değer için çok heyecanlıyız.”

Endeavor Yönetim Kurulu Başkanı ve Mynet Kurucu ve CEO’su Emre Kurttepeli, “İçinde bulunduğumuz dönemde, özellikle sağlık sektöründe fark yaratan girişimcilerin önlerinin açılmasının ve yanlarında destek mekanizmaları olduğunu bilmelerinin ne kadar önemli olduğunu çok iyi biliyoruz. Senelerdir farklı sektörlere ve girişim seviyelerine yönelik yürüttüğümüz program ve projelerle gördük ki, benzer aşama ve süreçlerden geçen girişimciler, sadece atölye ve eğitimlerden değil, birbirleriyle bilgi paylaşmaktan da çok besleniyor. Öte yandan ekosistemde girişimci merkezli, iş birliğini ve etki yaratmayı hedef alan çalışmalar yürütmek bizim her zaman önceliğimiz oldu. Bu noktada Sanofi gibi ortak hedefler paylaştığımız bir partnerle yol almak bizim için büyük bir şans ve çok güzel bir deneyim, dolayısıyla PharmUp Programı’nı, Sanofi’yle birlikte ikinci defa yürütmekten son derece mutluyuz. Bize program boyunca destek sağlayan tüm mentor ve partnerlerimize teşekkür ediyor ve Demo Day’de seçilen girişimcilere tebriklerimi iletiyorum. Girişimcilerle çıktığımız yol uzun ve heyecanlı bir süreç, onlara desteğimiz her zaman devam ediyor. Tüm girişimcileri gayretleri ve girişimci olacak cesareti gösterdikleri için kutlarım.”

Finberg, toplam 47 milyon dolar yatırım yaptığı girişimcilerle bir araya geldi

Türkiye’nin fintech odaklı ilk kurumsal girişim sermayesi olarak yola çıkan, ilk üç senesinde gerçekleştirdiği 7 yatırımın ardından 2021 yılında 11, 2022’in ilk beş ayında ise 16 yatırıma imza atan Finberg bugüne kadar 27 girişim ve 7 fona toplam 47 milyon dolar değerinde yatırım yaptı.

Swissotel The Bosphorus Istanbul’da, Finberg’in yatırım yaptığı girişimlerin kurucuları ve fon yöneticileriyle, Fiba Grubu şirketlerinin üst düzey yöneticilerini buluşturan ve bu sene ilki düzenlenen Get Together etkinliğinde, Finberg geçirdiği dönüşümü ve gelecek yol haritasını paylaştı.

Etkinlikte, Finberg Yönetim Kurulu Üyesi İhsan Elgin, Fibabanka Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Üyesi Ömer Mert ve Fiba Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Murat Özyeğin girişimcilerle büyümek üzerine bir sohbet gerçekleştirdi.

Finberg Yönetim Kurulu Üyesi İhsan Elgin etkinlikte şu noktalara değindi: “Finberg, 5 milyon dolarlık bir fonla yola çıkarken amacı Fibabanka’ya destek sağlayacak fintek girişimlerine yatırım yapmaktı. Fakat zaman içinde ihtiyacın çok daha farklı alanlarda olduğunu gördük. Yatırım yaptığımız sektörleri ve kapsamımızı genişleterek perakende teknolojilerinden siber güvenliğe, block zincir tabanlı iş modellerinden eğitim teknolojilerine kadar farklı alanlarda yatırımlar yaptık. İngiltere’den Doğru Avrupa’ya, Ortadoğu’ya kadar yatırım yaptığımız bölgeleri genişlettik. ‘Fonların Fonu’ yaklaşımıyla klasik bir kurumsal girişim sermayesi kimliğinden sıyrıldık. Finberg artık global çapta finansın ve perakendenin geleceğine yatırım yapan ve onu şekillendiren girişimlerle birlikte yürüyen, Fiba Grubu şirketlerinin yanı sıra yabancı yatırımcıların da yatırım yaptığı uluslararası bir fona dönüşüyor.

Murat Özyeğin, İhsan Elgin, Ömer Mert

Türkiye’deki yatırımlarımızın hem müşteri hem de yatırım alma anlamında yurt dışı pazarlara açılması için yoğun çalışmalar yürütüyoruz. Global ekonomik daralmaya karşı girişimlerimize verdiğimiz desteği daha da artıracağız. Kurduğumuz ekosistem, girişimlerin ve girişimcilerin yanı sıra Fiba Grubu şirketlerinin de onlarla birlikte gelişebileceği ve büyüyebileceği bir yapı halini alacak. İlerleyen günlerde de gerçekleştirdiğimiz yeni yatırımlarımızı ve iş birliklerimizi duymaya devam edeceksiniz.”

Fibabanka Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Üyesi Ömer Mert yaptığı konuşmada şunları söyledi: “Fibabanka olarak, geleceğin teknolojilerine şimdiden yatırım yaparak yenilikçi ürün ve hizmetleri hayata geçiriyoruz. Girişimcilik ekosistemi içinde var olmak ve bu alanda değer üretmek de bizim için çok kıymetli. Bu alanda var olmaya karar vermemizle Finberg yolculuğumuz başlamış oldu. Fibabanka’nın Finberg stratejisini; yenilikçi ürünler çıkarmak, bankacılık dışında da yetkinlikler kazanmak ve yeni satış kanalları yaratmak olarak 3 başlıkta özetleyebiliriz. Fibabanka ve Finberg sinerjisi girişimciler için de önemli bir avantaj sağlıyor. Buna kredi ihtiyaçlarına çözüm bulmaktan, bir banka ile yakın çalışabilmeye kadar birçok noktada örnek verebiliriz.”

Fiba Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Murat Özyeğin Türkiye’nin girişimcilikte geldiği noktayı değerlendirerek şu açıklamalarda bulundu: “Girişimciliği, bir ülkenin büyümesini tetikleyen ve katma değer sağlayan en önemli unsur olarak görüyorum. Finberg’i kurmamızın ana amacı Türkiye’nin girişimcilik ekosistemine katkı sağlamaktı. Finberg’in geldiği bu noktadan ve yaptığımız yatırımlardan da bunu başardığımızı görüyorum ve bundan çok memnunum. Girişimcilik bizim kurucu değerlerimiz arasında yer alıyor ve bu alana toplumsal sorumluluk anlayışımızla yaklaşıyoruz. AÇEV, Hüsnü M. Özyeğin Vakfı (HMÖV) zamanının ve alanlarının en başarılı sosyal girişimleri olduğu gibi Özyeğin Üniversitesi’nde de girişimcilik üzerine her zaman çalışmalar yapıyor ve öğrencileri bu alana teşvik ediyoruz. Bu bakış açımızla, Dünyada ve Türkiye’de birçok yatırımımız bulunuyor. Girişimcilik kapsamında Türkiye’de geliştirdiğimiz iş birliklerini Avrupa’ya taşımak istiyoruz. “

Şirket kurma hizmeti sunan yerli girişim Defterdar, tanıtıldı

Pandemiyle birlikte rekor artış gösteren yeni şirket kurulumları girişimcilere birçok farklı sorumluluk veriyor. Şirket kurulum süreçlerinden girişimci desteklerine, adres beyanından marka tescil başvurularına, ön muhasebeden dijital dönüşüm çözümlerine kadar şirket yönetiminde önemli noktalar yer alıyor.

Şirket sahiplerinin bu süreçlerdeki tüm yönetimini tek panelde bir araya getiren Defterdar, 360 derece yönetim hizmeti sunuyor. Beykoz’da yer alan yalı ofislerinde tanıtılan Türk girişimi Defterdar şirketlerin kurulumdan yönetime tüm süreçlerine entegre çözümler sunmayı hedefliyor.

Kısa sürede şirket kurma

Üç adımda online olarak iş kurulumu sağlayan girişim geliştirdiği panel ve iş ortaklarıyla muhasebe, sanal ofis ve e-ticaret entegrasyonu gibi hizmetler sağlıyor. Türkiye’nin en başarılı muhasebe girişimlerinden Paraşüt, önde gelen e-ticaret yönetim şirketlerinden Yengeç ve 13 şehirde 53 farklı paylaşımlı ofis çözümü sunan eOfis ile partner olan Defterdar, 1 Temmuz itibariyle faaliyetlerine başlayacak.

Defterdar, eOfis’in Beykoz Yalı lokasyonundaki ofislerinde gerçekleşen lansman etkinliği ile girişim dünyasına adım attı. Defterdar ekibi, Paraşüt, Yengeç ve eOfis yöneticileriyle birlikte girişim dünyasının önde gelen isimlerinin katılım sağladığı lansman Defterdar Kurucu Ortağı Doğukan Coşkun’un konuşmasıyla devam etti.

“Hedefimiz 2022 sonuna kadar binlerce şirketin kurulumunu sağlamak”

Doğukan Coşkun, Defterdar Kurucu Ortağı

Lansmanın açılış konuşmasını yapan Defterdar Kurucu Ortağı Doğukan Coşkun, “Defterdar ekibi olarak 1 yıllık çalışmamızın duyurusunu yapmak üzere sizlerle olmaktan mutluluk duyuyoruz. Küçük bir ekiple başladığımız bu yolculukta başta Paraşüt, Yengeç ve eOfis olmak üzere çok güçlü partnerlikler edindik. Defterdar’ın etkisini büyüten ve ilk adımlarını atmasını sağlayan da bu oldu. 1 Temmuz itibariyle Defterdar tam anlamıyla kullanıma açılacak. Bu tarihten itibaren Defterdar şirketlerin kurulumundan yönetimine kadar birçok farklı hizmeti kullanıcılara sunacak. Türkiye’nin en köklü muhasebe uygulamalarından Paraşüt, e-ticaret entegrasyonu konusunda deneyimli Yengeç ve 53 lokasyonuyla ofis hizmeti sunan eOfis bu projenin en önemli stratejik partnerleri oldu. Başta bu yolculuğun mimarı olan Defterdar ekibine, iş ortaklarımıza, bugün burada bizleri yalnız bırakmayan sizlere ve gelecekte Defterdar ile büyüyecek kullanıcılarımıza teşekkür ediyorum. Bu yıl içerisinde binlerce şirketin kurulumunda imzamızın olmasını hedefliyoruz ve bu hedef için çalışmayı sürdüreceğiz.” dedi.

Ön muhasebe ve e-belge çözümlerimiz ile girişimcilerin yanındayız

Yeni girişimcilerin, kafalarındaki soru işaretlerini gidermek için güvenilir kaynaklara ihtiyaç duyduklarını söyleyen Paraşüt Satış Direktörü Taner Özdoğan, “Girişimcilik ekosisteminin gelişmesine önemli katkılar sağlayacağına inandığımız Defterdar ile iş birliği yapmaktan mutluluk duyuyoruz” diye konuştu. Paraşüt’ün dijital dönüşüm sürecinde işletmelere yol arkadaşlığı yaptığını ifade eden Özdoğan sözlerine şöyle devam etti; “Bu iş birliği ile yeni girişimcilere fatura takibi, gelir gider takibi, raporlama, stok takibi, kredi kartı ile online tahsilat, e-fatura, e-arşiv, e-ihracat gibi temel ön muhasebe hizmetleri sunacağız. Muhasebe hizmetlerinin ötesine geçerek, günümüzde artık neredeyse tüm sektörler için zorunlu hale gelen e-belge çözümlerimizle girişimcilerin dijital dönüşüm süreçlerini hızlı ve kolay bir şekilde tamamlayabilmelerini sağlayacağız. Anahtar Teslim e-Belge hizmetimiz ile girişimciler, yerlerinden bile kalmadan, dakikalar içerisinde e-faturayı da kapsayan e-belge kullanıcısı olabilecek.”

Lonca Girişimcilik Merkezi’nin yedinci döneminden mezun olan 13 girişim

Kuveyt Türk’ün yeni fikirleri destekleyip geliştirerek ülke ekonomisine kazandırmak amacıyla hayata geçirdiği Lonca Girişimcilik Merkezi’nde yedinci dönem programı tamamlandı.

Yüzlerce başvuru arasından seçilen 13 girişime eğitim ve mentorluk desteğinin yanı sıra çok lokasyonlu paylaşımlı ofis, 50bin TL’ye kadar hibe, cihaz geliştiren startup’lara ekstra 15 bin TL Ar-Ge desteği gibi birçok imkân sağlandı.

Dijital ortamda yürütülen ve kamp şeklinde organize edilen eğitimlerin de eklendiği yedinci dönem hızlandırma programı kapsamında girişimcilere, ulusal ve uluslararası yarışmalara katılım imkânı, 10 bin dolarlık sanal sunucu imkânı, alanında uzman kişilerden mentorluk ve danışmanlık desteği ile pazarlama ve tanıtım desteği verildi. Ayrıca Lonca’dan mezun olan girişimciler, KT Portföy tarafından startup’lara yatırım amacıyla kurulan ve Kuveyt Türk tarafından geçtiğimiz günlerde 75 milyon TL yatırım yapılan Lonca Girişim Sermayesi Yatırım Fonu’na başvuru konusunda önceliğe sahip olacak.

Lonca Girişimcilik Merkezi yedinci dönem girişimleri:

Anneler Satıyor: Annelerin günlük hayattaki tüm ihtiyaçlarını karşılayan, yapay zekâ ile güçlendirilmiş bir sosyal pazaryeri platformudur.

Biriktir: Dünyanın her yerinde, geri dönüşüm yaptıkça ödül kazandırırken firma-yerel yönetim-vatandaş iş birliği sağlayarak maliyetleri ve karbon ayak izini azaltan bir projedir.

BRB: Oyuncuların donanım maliyetlerinden ve güncelleme sürelerinden kurtularak herhangi bir akıllı ekrandan istediği oyunu online oynayabildiği, güçlü oyun bilgisayarı sahiplerinin de kullanmadıkları zamanlarda bilgisayarlarını kiralayarak gelir elde edebildiği bilgisayar paylaşım platformudur.

Coridor: Oyunlaştırma yöntemi kullanarak gençlerin beğendikleri sosyal sorumluluk projelerine ulaşmasını sağlayan, proje sahibi markaların gençlerle bağ kurarak müşteri sadakati kazanmasını ve proje ölçümlemesi yapabilmesini sağlayan mobil uygulamadır.

Cyou Live: Tüm dünyadan yetişkinlere popüler iş gücü yetenekleri ve meslek edindirme odaklı, sosyal ağ gibi çalışan küresel bir uzaktan öğrenme uygulamasıdır.

Devamapp: Elektrikli scooter’lar, saatlik araç kiralama platformları, kiralanabilir elektrikli küçük sınıf araçlar ve toplu taşıma mobilite çözümleri buluşturan mobilite pazar yeri uygulamasıdır.

Geliver: İşletmelerin dinamik fiyatlama ile en uygun kargo alternatiflerine ulaşabileceği, tek bir API ile tüm kargo ve lojistik şirketlerine entegre olabileceği ve tüm taşıma sürecini uçtan uca yönetebileceği bulut tabanlı lojistik uygulamasıdır.

Invesya: Kullanıcıların yapay zekâ yardımıyla ücretsiz olarak kelimelerden sanat eserleri üretebildiği ve ürettiği sanat eserlerini uygulama içerisinde satarak para kazanabildiği bir mobil uygulamadır.

Postuby: ‘Sosyal medyada ne paylaşsam?’ derdini ortadan kaldıran, abonelerine paylaşmaya hazır içerikleri yapay zekâ desteğiyle birlikte sunan bir platformudur.

Sadetoptan: Toptancıların, çok hızlı ve sade bir şekilde müşterilerinden sipariş alabildikleri, aynı zamanda hem cari akışlarını takip edip hem de kolaylıkla tedarik listelerini düzenleyebildikleri, teslimat listeleriyle de tek bir yerden teslimatlarını listeleyebildikleri bir platformdur.

Swatchloop: Tekstil sektörüne özel, marka ve üreticilerin B2B faaliyetlerini gerçekleştirdiği, sektördeki tüm paydaşların yer aldığı (özel sektör, test-sertifikasyon ve Ar-Ge merkezleri, kamu vb.) açık inovasyon, geri dönüşüm-döngüsel ekonomi faaliyetlerini yürütebildikleri sürdürülebilir dijital ekosistemdir.

uStory: İnteraktif edebiyat eserleri yayınlanan, yazarlar ile okuyucuları bir araya getiren mobil uygulama platformudur.

Yancep: Bireylerin küçük tutarlarla, hedeflerine ve risk tercihlerine göre modellenen portföylere yatırım yapabileceği birikim ve yatırım platformudur.