Ana Sayfa Blog Sayfa 262

Honor, yenilenen X serisi akıllı telefonlarını Türkiye’ye getiriyor

Küresel teknoloji markası Honor, yeni modellerini Türkiye’deki kullanıcılar ile buluşturmaya devam ediyor. Akıllı telefon ve ekosistem ürünlerinde dünyanın her yerindeki kullanıcıların ihtiyaçlarına yönelik ürünlere imza atan firmanın globalde 100 milyondan fazla kullanıcıya ulaşan X serisi çok yakında yeniden Türkiye pazarında satışa çıkıyor.

Huawei’nin alt markası olarak faaliyet gösterirken X serisinde orta-üst segment cihazları ülkemize getiren şirket, şimdi de bağımsız bir marka kimliğiyle seriyi  yenileyerek tekrar karşımıza çıkıyor. Yenilenen serinin ülkemize gelen ilk modeli Honor X9a oluyor

Bulunduğu segmentte öne çıkan özellikler

HONOR’un ürün yelpazesinin önemli bir parçası olan Honor X serisi, firmanın yıldız ürün kategorilerinden biri oluyor. Her nesil yenilik ve atılım konusunda cesur adımların atıldığı bu seride, tüketicilere fiyatına göre mükemmel performans sağlayan cihazların sunulması hedefleniyor. Güvenilir donanım, olağanüstü işçilik, istikrarlı iletişim ve sorunsuz bir sistemin tasarlanması, Honor X serisinin DNA’sında yer alıyor.

Globalde büyük başarı yakalayan X serisi, kullanıcılara hem tasarım hem de özellikler açısından yepyeni bir deneyim yaşatıyor. Segmentinde lider özelliklere sahip olan bu yeni model, sınıfının en iyisi özellikleri bünyesinde barındırıyor.

Endüstri standartını yükselten çalışmalar

Tüm dünyada 30 binden fazla deneyim mağazası bulunan ve dünya çapındaki toplam çalışan sayısının yüzde 60’ını ArGe çalışanlarının oluşturduğu Honor’un biri Fransa’da biri de Japonya’da olmak üzere altı ArGe merkezi ve 100’den fazla inovasyon laboratuvarı bulunuyor.

Bu Ar-Ge merkezinde her ürünün titiz kalite testi için binlerce cihaz kullanılıyor ve bazı cihazlar 24 saat x 365 gün boyunca durmaksızın çalıştırılıyor. Örneğin cihazın düğme testi ele alındığında, Honor endüstri standardını 200.000 kez basımdan 1 milyon kez basıma çıkarmıştır, bu da 18 yıllık kullanımdan sonra hasar görmeyeceğini garanti edebiliyor.

Bu yatırımları sayesinde kullanıcıların ihtiyaçlarına yönelik ürünlere odaklanan ve bu ürünlerde daha önce görülmeyen yeniliklere imza atan firma, 2023 yılında X serisi başta olmak üzere Türkiye’ye yeni ürünler getireceğini açıkladı.

Audi Activesphere elektrikli konsept aracını tanıttı

Audi Activesphere

Alman otomotiv devi Audi, geçtiğimiz yaz duyurduğu Activesphere konsept elektrikli aracını gün yüzüne çıkardı. Arazi koşullarında sorunsuz ilerleme kaydetmesi için kaldırılabilir süspansiyon, dayanıklı alt tasarım gibi dikkat çekici özelliklerle geliyor.

Crossover segmentinde fark yaratacağı düşünülen aracın arka kısmı, spor malzemelerini taşımak için özel bir tasarımı bünyesinde barındırıyor. Bununla beraber sedan benzeri bir profili ve otonom sürüş modundayken rahat bir ulaşım sağlamak için geniş ve parlak bir iç mekan sunuyor.

Kabin, Audi’nin artırılmış gerçekliğe olan güvenini yansıtıyor. Yolcular, bilgi-eğlence ve sanal asistan kontrollerinin yanı sıra sürücüler için önemli performans sayıları veren AR gözlükleri taktırıyor. AR gözlükte geleneksel ekran ve gösterge yerine arazide e-bisiklet sürerken sağlığınızı bile takip edebiliyor. Kontrolü almaya hazır olduğunuzda gösterge paneli ve direksiyon simidi yerine oturuyor. 

Audi, 800V mimarisi kullanarak 372 milden fazla menzil ve hızlı 270kW şarj imkanı sunuyor. 100kWh pillerin yüzde 5’ten yüzde 80’e yalnızca 25 dakikada şarj olacağını iddia ediyor.

Önceki konsept modellerde olduğu gibi Activesphere için de üretim süreci geçiş yapıp yapmayacağı henüz bilinmiyor. Konsept araçlar, Audi’nin yakın gelecekte otomobil kullanma vizyonu, teknik hünerlerini sergileme için kullanılıyor. Otomotiv devi, şimdilik sadece mevcut modellerin elektriklendirilmesi ve e-Tron GT gibi varlığını kanıtlamış modelleri müşterileriyle buluşturuyor. Bu sayede güven oyu alarak emin adımlarla ilerliyor.

Marka, 2026 yılına kadar elektrikli araç modellerini önemli ölçüde genişletmeyi planlıyor. Bu plan dahilinde Activesphere oldukça önemli rol oynuyor. Activesphere’den ilham alacak araçların 2026’ya kadar piyasaya sürüleceği tahmin ediliyor.

Türk girişimciler tarafından Estonya’da kurulan dijital varlık pazar yeri Pointship, Startup Wise Guys’dan yatırım aldı

Mil ve puanlar, oyun kredileri, etkinlik biletleri, otel ödülleri gibi kullanılmayan ödül ve avantajları NFT’lere dönüştüren ve token’larla üyeler arasında alınıp satılmasına aracılık eden Estonya merkezli girişim Pointship, yeni bir yatırım turunu tamamladı

Ocak 2021 yılında beta versiyonu ile hayata geçen ve şu anda dünya genelinde 25.000’i aşkın üyesi bulunan Pointship, Startup Wise Guys’dan aldığı yatırımla ekibini genişleterek yeni ülke pazarlarına girmeyi hedefliyor. Pointship bu yatırımı, uygulamada sunulan özellikleri geliştirme ve çoğaltmanın yanı sıra pazarlama faaliyetlerini Avrupa, Güney Amerika ve Orta Doğu gibi bölgeler başta olmak üzere uluslararası alanda artırmak için kullanacak.

Pointship kurucu ortağı ve CEO’su Egemen Çakmak, verdiği demeçte: “Tüketiciler kurumlardan edindikleri ödül ve puanları süreleri geçmeden kullanmayı unutabiliyorlar veya o an için lazım olmadığından kullanmayabiliyorlar. Oysa bunların hepsi edinilmiş dijital varlıklar. Dolayısıyla bunların korunması ve istenildiği takdirde dönüştürülebilmesi ihtiyacı vardı. Buradan hareketle kullanılmayan ödül ve puanların tek bir çatıda toplanıp güvenli şekilde saklandığı, kullanıcılar arasında alınıp satılabildiği dijital varlık pazaryeri olan Pointship doğdu. Her geçen gün gelişerek büyüyen girişimimiz, Startup Wise Guys’dan ilk kurumsal yatırımını aldığı için mutluyuz. Platformumuzun üzerinden her türlü ödül ve değerin paylaşılabilir olmasını hedefliyoruz.”

Pointship Kurucu Ortağı Merter Ünsal ise “Oluşturduğumuz bu platformun birçok tüketiciye çözüm olduğuna inanıyoruz. Aldığımız bu yatırım da doğru yolda olduğumuza ve uygulamamızın yüksek potansiyeline işaret ediyor. Startup Wise Guys gibi Avrupa’daki çok önemli bir FinTech hızlandırma programına seçilmiş olmak mutluluk verici. Startup Wise Guys’ın yapmış olduğu yatırım dışında network’ü ve sağlayacağı faydalar bizleri oldukça heyecanlandırıyor. Yatırım ile ürün geliştirme sürecimizi hızlandırıp oyun endüstrisinde büyüyerek dijital platform oyuncularının ihtiyaçlarını karşılamayı hedefliyoruz” dedi.

2012 yılında Estonya’da kurulan Doğu Avrupa’nın lider yatırım fonu Startup Wise Guys’ın Partneri Günce Önür, yaptıkları yatırımla ilgili şunları aktardı: “Startup Wise Guys olarak yenilikçi çözümler sunarak tüketicilerin ihtiyaçlarına çözüm üreten FinTech girişimlerini desteklemek önceliklerimiz arasında yer alıyor. Bu kapsamda para kavramına yeni bir soluk getiren Pointship’in, bütün dünyanın enflasyon gerçeğiyle yüzleştiği bu dönemde kullanıcıların hayatlarını kolaylaştıracağına inanıyoruz. Startup Wise Guys olarak girişimlere sunduğumuz değerin sadece yatırımlarımız olmadığının; alanında uzman kişiler tarafından mentorluk desteği ve geniş network ağımız gibi desteklerimizin de olduğunun altını çizmek isterim.” dedi.

Kara para aklama ve dolandırıcılığı analiz eden Hawk AI, 17 milyon dolar yatırım aldı

hawk ai

Finansal kurumlar için kara para aklamayı ve yüzeysel dolandırıcılığı önlemek için özel sistem geliştiren Hawk AI, düzenlenen Seri B turda 17 milyon dolar yatırım aldı. Sands Capital tarafından yönetilen tura Picus Capital, DN Capital, Coalition ve BlackFin Capital Partners katıldı. 

Her yıl 2 trilyon dolara varan haksız kazançların aklandığı tahmin ediliyor. Bu para, global GSYİH’nın %5‘ine denk geliyor. Yasadışı kazançların yalnızca %1‘i geri alınabiliyor. Bu sorunu çözmek isteyen Hawk AI, yeni çözümler geliştiriyor. 

2018’de Münih’te kurulan girişim, yapay zeka destekli karar alma motorunda “en yüksek düzeyde açıklanabilirlik” vaat ediyor. Platform, bulut tabanlı, modüler kara para aklama gözetim sistemi aracılığıyla bankaların ve ödeme şirketlerinin uyumluluk risklerini yönetme yöntemlerini iyileştirmeye hizmet ediyor.

Hawk AI, müşterilerinin statik verilerileriyle dinamik verilerini karşılaştırarak işlemler yapıyor. Müşterileri arasında Avrupa harcama yönetimi platformu Moss, ABD’li ödeme işleme şirketi North American Bancard ve Brezilya’nın Banco do Brasil Americas‘ı bulunuyor.

Girişimin patent bekleyen teknolojisi, kullanıcılara doğal insan dilini kullanarak her bir risk faktörü için bir puan veriyor. Kullanıcılara normal davranışın “beklenen aralığının” ne olduğunu da gösteriyor. Platform, bir vakanın şüpheli faaliyet olarak nitelendirilip nitelendirilmediğinin değerlendirilmesi açısından bu bağlamın gerekli olduğunu söylüyor.

Hawk AI kurucu ortağı ve CEO’su Tobias Schweiger, “Finansal kurumların ve düzenleyicilerin yapay zeka odaklı kararları anlaması ve bunlara güvenmesi gerekiyor. Böyle bir yapay zekanın tam açıklanabilirliği, güven ve kabul oluşturmanın anahtarı oluyor.” dedi.

Girişim, yatırım sonrasında ürün geliştirme ve global genişleme planlarını hızlandıracağını açıkladı.

GetirYemek’ten yeni hizmet: GetirYemek Masa

Türkiye’nin 81 ilinde, 60 binden fazla üye restoran ile hizmet veren online yemek siparişi platformu GetirYemek, kullanıcı deneyimini çevrimiçi dünyanın ötesine taşıdığı yeni hizmeti GetirYemek Masa ile artık kullanıcıların acıktıkları her anda yanlarında olmayı hedefliyor.

İlk olarak İstanbul’da başlayan bu hizmetle birlikte, GetirYemek Masa’ya üye olan kullanıcılar seçili üye restoranları ziyaret ettiklerinde %30’a varan indirimlerden faydalanacak.

“Reklamlarımızdan akıllarda kalan ‘Acıktıysan GetirYemek’ bizim için bir slogandan çok daha fazlası” diyen GetirYemek Genel Müdürü Yasemin Şişik Çelikboy, verdiği demeçte “Nerede ve ne zaman acıkırsanız GetirYemek’in size özel olarak sunduğu fırsatlar ve deneyimler ile yanınızda olmayı hedefliyoruz. GetirYemek Masa ile kullanıcılarımız sadece adreslerine verdikleri siparişlerde değil, gittikleri restoranlarda da GetirYemek avantajlarından faydalanabilecekler. Öte yandan, iş ortağımız olan restoranların da yeni müşterilerle tanışıp işlerini büyütmelerine destek olacağız” dedi.

Nasıl İşliyor?

Lansmana özel sınırlı bir süre boyunca ücretsiz olarak sunulacak GetirYemek Masa hizmetine üye olan kullanıcılar, gittikleri GetirYemek Masa üye restoranında hesap öderken, uygulama üzerinden aldıkları kodu gösterdiklerinde %30’a varan indirimlerden faydalanacaklar. İlk olarak İstanbul’da beş yüzden fazla üye restoranla hayata geçen GetirYemek Masa, önümüzdeki dönemde genişleyecek restoran ağı ve yeni şehirler ile hizmet vermeye devam edecek.

Kişilik değerlendirme sistemleri platformu PlusDISC, 9 milyon TL değerleme üzerinden yatırım aldı

2023 vizyonu kapsamında dikey büyümesini sürdüren ve sunduğu inovatif çözümlerle dikkat çeken Yeni Nesil İnsan Kaynakları Yönetimi Platformu İdenfit’in kurucusu Nazım Onur Bayındır, 9 milyon TL değerleme üzerinden PlusDISC’e yatırım yaptığını duyurdu.

PlusDISC, profesyoneller için ‘Kişilik Envanteri’ sunuyor

Türkiye’deki geliştirme süreci, Psikolog Selim Asil ve Doç. Dr. Ümit Deniz İlhan’ın çalışmaları ışığında sürdürülen DISC Kişilik Envanteri’nin ilk olarak Harvard Üniversitesi’nden Dr. William Moulton Marston tarafından hazırlandığı biliniyor.

24 sorudan oluşan PlusDISC, karakter analizi ile bireylerin davranış biçimleri hakkında fikir sahibi olunabilmesini sağlıyor. Kullanım kolaylığı ve detaylı rapor verebilme özelliği ile dikkat çeken PlusDISC, bu sebeple en çok tercih edilen kişilik envanteri olma özelliğini taşıyor. Böylece kişilere yönelik yaklaşım, takımdaki yeri, liderlik özellikleri ve yönetim biçimi hakkında profil belirlenebiliyor. Hatalı işe alımdan kaynaklanan olası zararları önleme noktasında destek sağlayan PlusDISC, kişilik değerlendirmelerinde hız ve kolaylık sağlıyor.

Kullanıcı dostu UX destek tasarımlarla yenilendi

Kullanıcılarına adayların kişilik özellikleri hakkında fikir sahibi olarak çok boyutlu değerlendirmeler yapabilme olanağı sağlayan PlusDISC, yüksek nitelikli bir deneyimi hedefleyen tasarımıyla da dikkat çekiyor. İşbirliği yaptığı markalar için değer üreten PlusDISC, sunduğu deneyimi bir üst noktaya taşımak için tasarlanan UX destekli yeni formatıyla ön plana çıkıyor.

İşe Alım Konusunda Pazar Lideri Olan Idenfit İşe Alımda Kişilik Envanterlerini de Ekosistemi İçine Aldı

Idenfit, bu tarz envanterlerin tek bağlayıcı faktör olmasa bile fikir verici bir destek olduğu inancıyla kişilik envanterlerini de ekosistemi içine aldı. İşe alım çözümü noktasında pazar lideri olarak faaliyet gösteren Idenfit, günümüzde AR-GE’si yürütülen yapay zeka ve makine öğrenimi destekli işe alım süreçleri konusunda çalışmalarına devam ediyor. İnovatif insan kaynakları yönetimi (iKY) platformu, veriye dayalı öngörüler ile işe alım süreçlerinde hata payı düşük planlama yapmayı hedefliyor.

PlusDISC Nasıl Avantajlar Sağlar?

  • İşe alım süreçlerinde özgeçmiş ayrıştırma aşamasında kişinin pozisyona uygunluğunun yüzdesel olarak hesaplanabilmesine olanak sağlar.
  • Farklı departmanlar veya takım üyeleri arasında yaşanan çatışmaların azaltılmasını sağlar.
  • Ekibe yeni katılan üyelerin uyum sürecinin daha konforlu ve kısa sürede geçmesini sağlar.
  • Liderlerin yönetim sürecinde sosyal becerilerinin geliştirilmesi sağlar.
  • Müşterilerle ve potansiyel müşterilerle daha verimli ilişkiler ve daha etkili iletişim kurulabilmesini sağlar.
  • Ekipleri envanter sonuçlarına uygun şekilde konumlandırılarak daha verimli iş süreçlerinin planlanabilmesini sağlar.
  • Bireyin ihtiyaç duyduğu mentorluk programları ve gelişim araçlarının tespit edilebilmesini sağlar.

İK’nın 5 Yıllık Gelişimi İçinde Idenfit ve PlusDISC’in Önemi

Idenfit, bulut tabanlı iKY çözümlerine kazandırdığı inovatif bakış açısıyla yerelden küresele pek çok önemli işletmeye hizmet veriyor. idenfit, inovatif yaklaşımını hiç kaybetmeden yapay zeka ve makine öğrenimine dayalı işe alım çözümü konusunda AR-GE çalışmalarını sürdürüyor.

İnsan kaynağının bir işletmenin en önemli kaynağı olduğunun kabul gördüğü günümüz İKY dünyasında bu değerli kaynağın doğru şekilde anlaşılması ve konumlandırılması son derece önemli. Idenfit, kişilik envanteri ve yapay zeka destekli işe alım süreçleri ile yakın gelecekte ulusal ve küresel arenada öncü konumunu korumayı hedefliyor.

TikTok, kullanıcılar için mesaj ayarlarını genişletiyor

TikTok, kullanıcılara kimden mesaj almak istediklerine dair bir seçenek sunmak için doğrudan mesajlaşma ayarlarını genişletti. Mesaj seçenekleri arasında herkes, önerilen arkadaşlar, karşılıklı takipler, mesaj gönderdiğiniz kişiler veya hiç kimse yer alıyor. Bu değişiklikten önce, yalnızca kullanıcıların arkadaş olarak tanımladığı veya önerildiği kişiler platformda birbirlerine DM gönderebiliyordu.

TikTok tarafından yapılan açıklamaya göre, “Herkes” seçeneği aktif edildiğinde platformda üyeliği bulunan tüm kişilerin DM gönderebileceği belirtiliyor. Ortak arkadaşlarınızdan ve takip ettiğiniz kişilerden gelen mesajlar gelen kutunuzda, takip etmediğiniz kişilerden gelen mesajlar ise Mesaj istekleri bölümünde görünüyor. Bu mesajları kabul etmeyi, silmeyi veya bildirmeyi kolayca seçebilme imkanı bulunuyor.

Doğrudan mesajlaşma ayarlarını değiştirmek için TikTok ana ekranının alt kısmındaki Profil simgesine dokunmanız gerekiyor. Ardından, üst kısımdaki Menü düğmesine dokunup “Ayarlar ve Gizlilik” kısmını seçmeniz ve ardından “Gizlilik” kısmına dokunmalısınız. Oradan da “Direct Messages” özelliğini seçmeniz gerekiyor. Ardından kimin size DM göndermesine izin vermek istediğinizi kolayca seçebileceksiniz.

Değişiklik, TikTok’un Instagram’a karşı rekabet etmek amacıyla platformundaki sosyal özellikleri genişletmesinin yeni bir yolu olarak görülüyor. Geçtiğimiz Eylül ayında TikTok, kullanıcıları arkadaşlarından gelen gönderileri görüntüleme karşılığında her gün belirli bir zamanda içerik göndermeye teşvik eden TikTok Now adlı bir BeReal benzeri bir özelliği kullanıma sundu.

TikTok, gün geçtikçe daha da artan bir kullanıcı kitlesini bünyesinde barındırıyor. Yeni özellikle beraber kullanıcıların platformda daha fazla vakit geçirerek etkileşim kurmalarını ve yeni içerikler oluşturmalarını amaçlıyor. Sosyal özelliklerin artırılmasıyla da yeni insanlarla iletişim kurulması daha da kolaylaşıyor.

Yetenek teknolojisi girişimi UP School, ilk yatırımını Arya Women Investment Platform ve Boğaziçi Ventures’tan aldı

Yetenek teknolojisi girişimi UP School, ilk yatırım turunu Arya Women Investment Platform liderliğinde; Boğaziçi Ventures, melek yatırımcılar Melih Ödemiş ve Erdal Durukan ile tamamladı.

Bir YGA girişimi olarak kadınlara meslek eğitiminde fırsat eşitliği sağlamak için kurulan UP School, teknoloji alanında açtığı eğitim programları ile kadın yazılımcılar yetiştirirken bir yandan da doğru pozisyon ile doğru adayı eşleştiren platformu sayesinde şirketlerin yetenek arayışına çözüm oluyor.

Sektördeki yetenek açığını yakından takip ederek ihtiyaç doğrultusunda program geliştiren ve yetenek yetiştiren UP School, aldığı yatırım ile yeni teknoloji alanlarında eğitimler açarak Avrupa başta olmak üzere global şirketlerin yetenek arayışına çözüm olmayı planlıyor. Yerel eğitim programlarının aksine global ölçekte yoğun ve pratik odaklı mesleki yetkinlik kazanımı sunan programlar, mezunların işe girdikleri şirketlerde ilk günden itibaren değer yaratmasını amaçlıyor.

Bugüne kadar 10 binin üzerinde başvuru alan UP School programlarının tamamlanma oranı yüzde 90’ın üzerinde. Topluluk odaklı öğrenme ve birebir mentorluk desteği ile sadece teknoloji değil özgüven eğitimleri de sunan programlar sayesinde kadınlar etkili iletişim, duygusal dayanıklılık, zaman ve enerji yönetimi, güven ikliminde grup çalışması, eleştirel düşünce ve yaratıcı problem çözme alanlarında da kendilerini geliştirme fırsatı buluyorlar. Bu program modeli sayesinde, dünyadaki diğer örneklerden ayrışıyor. Öğrenciler aynı zamanda Silikon Vadisi, İngiltere, Almanya ve Hollanda merkezli teknoloji şirketlerinde çalışan mentorlarla deneme mülakatları ile iş görüşmelerine hazırlanıyorlar.

UP School mezunlarının yüzde 70’inden fazlası eğitim aldıkları alanda teknoloji kariyerlerine başlıyor.

Bugüne kadar teknoloji, e-ticaret, bankacılık, fintech, otomotiv ve perakende sektörlerinde pek çok şirketi aradığı yeteneklerle buluşturan UP School, Google Developers ve Solana Foundation iş birlikleri ile Derin Öğrenme ve Web3 alanlarında da eğitim veriyor. Bir taşla iki kuş: Teknolojide kadın istihdamını arttırarak yetenek açığını kapatmak

Bugüne kadar veri bilimi, veri analizi, makine öğrenmesi, robotik süreç otomasyonu, mobil ve web yazılım geliştirme, blok zincir yazılım geliştirme alanlarında yetenek geliştirdi. Bundan sonraki süreçte de hem Türkiye’de hem de Avrupa’da teknoloji sektöründeki yetenek açığını yakından takip edip tam olarak ihtiyaç duyulan alanda yetenek geliştirmeye devam edecek.

Doğru işe, doğru eğitimle, doğru yetenek

Şirket aldığı yatırım ile veri analizi, makine öğrenmesi ve yapay zeka teknolojilerini kullanarak geniş ölçekte, daha fazla bilgi ile geçmiş programların sonuçlarından öğrenen ve doğru aday eşleştirmesi yapan bir platform geliştirmeyi planlıyor.

UP School Kurucu Ortağı Melike Aydın “Kadın hakkı, insan hakkıdır. Eşitliğin olmadığı hiçbir şirket, sektör ya da ülke gerçek potansiyeline ulaşamaz. Dünyada teknoloji alanında kadın istihdamı %30. Türkiye’de ise sadece %9. Biz Türkiye’nin her köşesinden potansiyeli yüksek genç kadınları keşfediyor, sektör ihtiyacına göre teknoloji alanında mesleki yetkinlikler kazandırıyor ve işe yerleştirerek kadın istihdamının artmasını sağlıyoruz.” dedi.

UP School Kurucu Ortağı Mina İlköz Demirtaş “Birbirine zıt iki sorun ile karşı karşıyayız: Genç işsizliği ve yetenek açığı. Biz doğru işe, doğru eğitimle, doğru yeteneği eşleştirerek çözüme dair bir umut ışığı yakaladık. Amerikan Çalışma Bakanlığı’nın yaptığı araştırmaya göre yanlış işe alımın maliyeti işverenin yıllık kazancının yüzde 10’una ulaşıyor. UP School eğitim boyunca aday ile ilgili toplanan performans verileri, eğitim ve staj geçmişi, kariyer hedefleri, teknoloji yetkinliklerini değerlendirilerek şirketler için yetenek eşleştirmesi yapıyor. Hızlı işe alım yapmak isteyen iş ortaklarımıza zaman kazandırıyoruz.” dedi.

Akıllı termostat girişimi tado, 46.9 milyon dolar yatırım aldı

tado

Tüketicilerin enerjiyi daha verimli olarak geliştirmesini amaçlayan tado, düzenlenen turda 46.9 milyon dolar yatırım aldı. Trill Ventures liderliğinde düzenlenen tura Bayern Kapital, Kiko Ventures ve Swisscanto katıldı.

2022 yılı, Avrupa’daki aileleri bir dizi zorluk getirirken, enerjiyi daha verimli kullanmanın ve daha sürdürülebilir bir enerji modeline doğru çalışmanın önemini açıkça ortaya koydu. Enerji fiyatları hızla kontrolden çıkıp tedarik zinciri ve bağımsızlığı inceleme altına alınırken daha sürdürülebilir bir tüketime doğru ilerleme ihtiyacı ortaya çıkıyor. Almanya merkezli tado, evdeki enerji kullanımını yönetmeyi çok daha basit hale getiren akıllı araçlar aracılığıyla Avrupa’nın enerjiyi daha verimli kullanmasına yardımcı olmayı planlıyor.

2011 yılında kurulan girişim, akıllı termostatları ve ev ısıtma ve soğutma sistemlerini yönetme platformuyla tanınmaktadır. Platform, evde kimsenin bulunup bulunmadığına bağlı olarak evin sıcaklığını kontrol eden ve aynı zamanda açık pencereleri tespit edip kullanıcıları uyarabilen akıllı sistemi bünyesinde barındırıyor.

Kullanıcı dostu cihazların kurulumu kolaydır ve ısıtma maliyetlerini ortalama %22 azalıyor. Girişimin geliştirdiği ürün, birkaç çapraz üretici platformundan biri olarak öne çıkıyor. Bu, akıllı termostatların ve servislerin her türlü ısıtma veya soğutma sistemine bağlanabileceği anlamına geliyor.

tado, daha da fazla haneye ulaşmak için çok sayıda kiralık evi yöneten emlak şirketleriyle de çalışmaya başladı. Bu pazar segmenti için yeni bir ürün grubu bu yıl piyasaya sürülecek.

tado kurucu ortağı ve Baş Ürün Sorumlusu Christian Deilmann, “Akıllı ev iklim yönetiminde lider olarak, evin ısıtma maliyetlerini ve CO2 emisyonlarını iki katı düşürecek benzersiz bir enerji yönetimi teklifini ölçeklendirmenin şimdi tam zamanı. Yeni katılan hissedarlarla güçlü ortaklıklar kurmayı sabırsızlıkla bekliyoruz.” dedi.

Kiko Ventures kurucu ortağı Dr. Arne Morteani, “tado, Avrupa’da akıllı termostat kategorisine öncülük etti. Hanelerin enerjiyi kullanma ve ödeme şeklini değiştirerek çığır açmak için artık mükemmel bir konumda oluyor. Büyümenin bu aşamasında Kiko Ventures şirkete katılmaktan mutluluk duyuyoruz.” dedi.

Girişim, aldığı yatırımı artan talebi karşılamak ve yeni ürünler geliştirmek için kullanacak.

Tasarım platformu Kittl, 10.8 milyon euro yatırım aldı

kittl

Canva ve Adobe’a rakip olarak geliştirilen Kittl, 10.8 milyon euro yatırım aldı. Left Lane Capital tarafından yönetilen tura Speedinvest, Intercom kurucu ortağı Des Traynor ve Bebo eski CEO’su Shaan Puri dahil olmak üzere melek yatırımcılar katıldı.

2020’de Nicolas Heymann ve Tobias Saul tarafından kurulan Kittl’in tasarım platformu, içerik üreticileri düşünülerek geliştirildi. Kullanıcıların teknolojik sorunlarla ve karmaşıklıklarla karşı karşıya kalmadan istedikleri şekilde yaratıcı olmalarını sağlıyor.

İlk olarak Heritage Type adıyla işlemler yapan Almanya merkezli girişim, herkesin ticari tasarımlar oluşturmasını kolaylaştırarak kalabalığın arasından sıyrılmayı amaçlıyor. Tasarım platformu, ayırt edici logolar oluşturmayı olabildiğince basit hale getirmek için geliştirilmiş web tabanlı araçlar sunuyor. T-shirt’ler, posterler, etiketler ve kartlar için tasarımlar kolayca oluşturulabiliyor. Kullanıcılar, gerçekten benzersiz bir şey yapmak için güçlü ve kullanımı kolay araçlarla özelleştirmeden önce binlerce hazır şablon arasından seçim yaparak diledikleri gibi özelleştirebiliyor.

Kittl’in 2022 yılında düzenlenen lansmanından bu yana kullanıcılar, 1 milyondan fazla tasarım oluşturdu.

Kittl CEO’su ve kurucu ortağı Nicolas Heymann, “Gelişmiş tasarımlar oluşturmak uzun ve sancılı bir süreç olabilir. Kittl ile tasarım oluşturma sürecinizi güçlendiren sihirli araçlarla çarpıcı grafikler tasarlamanıza yardımcı oluyoruz.” dedi.

Left Lane Capital’den Magnus Karnehm, “Kittl’in kullanımı kolay platformu, profesyonel düzeyde grafik tasarımın yaratılmasını kolaylaştırıyor. Tasarımcılar, içerik üreticiler ve hobi tutkunları, uzun süredir karmaşık dijital varlıklar oluşturmayı basitleştiren bir çözüm arıyor. Kittl, kullanıcı tabanını ve kullanıcı katılımını inanılmaz derecede hızlı bir şekilde büyüttü. Bu tamamen grafik tasarımın paraya çevrilmesini kapsayan bir platform yaratmaya odaklanmaları sayesinde oldu. Kullanıcıların çoğunluğunun Kittl tasarımlarından para kazandığını görmekten etkilendik.” dedi.

Girişim, yeni yatırımla beraber ekibini büyütmeyi ve kullanıcıların tasarım hayallerini gerçeğe dönüştürmelerine yardımcı olacak yeni araçlar geliştirmeyi planlıyor.