Ana Sayfa Blog Sayfa 213

Sabancı ARF Programı’ndan mezun olan ve yatırım alan girişimler

Sabancı Holding’in inovasyon ve teknoloji odaklı Sabancı ARF (Almost Ready to Fly – Neredeyse Uçmaya Hazır) Programı, bugün düzenlenen etkinlikle beraber ilk mezunlarını verdi. İlk mezunlarla beraber yatırım almaya hak kazanan girişimler de belli oldu.

‘Yeni ekonomi’ odaklı büyüme stratejisi kapsamında, inovasyon ve teknoloji yatırımlarına hız veren Sabancı Topluluğu, girişimcilik ekosistemine ve açık inovasyona katkı sunmayı amaçlayan Sabancı ARF (Almost Ready to Fly – Neredeyse Uçmaya Hazır) Programı’nı hayata geçirdiğini sizlerle paylaşmıştık.

20 hafta boyunca Sabancı Holding’in İstanbul’daki merkezi Sabancı Center’da, kendilerine özel olarak hazırlanan alanda çalışmalarına devam eden girişimler, bugün projelerini katılımcılara sundu. Değerlendirmesi olumlu sonuçlanan girişimciler, 150 bin dolara kadar Sabancı ARF tohum yatırımını almaya hak kazandı.

Sabancı ARF’a seçilen girişimler

Avokadio: Geliştirdiği taşınabilir nefes analiz cihazıyla kullanıcının nefesindeki keton ve amonyak gazlarını ölçer, mobil uygulaması ile kişinin metabolizma verilerine dayalı kişisel beslenme tavsiyeleri almasını sağlar

Blueit: Sanayi ve binalardaki su tüketimini gerçek zamanlı olarak takip edip optimize eden bir donanım ve yazılıma bağlı “Su Yönetim Platformu” geliştirir.

BPREG: Bitki lifleri ve termoplastik polimerlerden yüksek performanslı, hafif, geri dönüştürülebilir ve düşük maliyetli biyo-kompozitler geliştirir ve üretir.

Kozalak: Kendine özgü donanım ve yazılımı ile üretilen KOZALAK Yangın Erken Tespit Sistemi ile sensör tabanlı bir örgü ağ sistemi oluştur.

Köstebek: Yapay zeka modeli ile geliştirilmiş görsel tanıma sistemi ve rota optimizasyonunu mobil uygulamasına ekleyen Köstebek, yerel ve global pazarda bir e-atık geri dönüşüm mobil uygulamasını oluşturmayı hedeflemektedir.

Leadport: İşinizi ve müşterilerinizi her yerden yönetmenize yardımcı olan bulut tabanlı mobil bir CRM (Lead Management) uygulaması sunar.

Newky: Araçların iki faktörlü doğrulama ile kullanıcılarını tanımasına imkan sağlayan yeni bir dijital anahtar deneyimi sunar.

Phoenix Enerji: Özgün paladyum membranı sayesinde tüm gazlardan hidrojen gazını saf bir şekilde ayrıştırabilmektedir.

The Clico: Yapay zeka destekli çözümleri ile tüm geri bildirimleri, çevrimiçi incelemeleri ve müşteri verilerini tek bir platformda otomatik olarak toplayarak; müşteri beklentilerinin ve ihtiyaçlarının değerlendirilmesine olanak tanır.

Sabancı Holding çalışanlarından çıkan Kurum-içi Girişimler

Re-tech: Şişelerin kullanıcıdan depozito karşılığı geri toplanmasını ve takip edilmesini sağlayan akıllı geri dönüşüm kutuları üretmektedir.

Hizmetinle Al: Online alışveriş sonrasındaki satış sonrası hizmetler için iş modeli bağlantısı oluşturan bir platformdur.

Miote: Elektrikli makineleri izleyip anormal durumlarını tespit eden ve sürekli öğrenen yapay zeka destekli bir bakım asistanıdır.

Kiduttle: Çocukların kurs ve farklı aktivitelere olan ulaşım ihtiyacını güvenli ve konforlu bir biçimde karşılayarak, ebeveynlerin zamanlarını daha verimli geçirmesine yardımcı olan yeni nesil bir ulaşım hizmeti modeli sunar.

Garantim Sensin: Ürünlerin garanti süreçlerinin tek platformda takibi ve ürün servislerine kolaylıkla ulaşma olanağı sağlayan dijital bir garanti süreci çözümüdür.

Sabancı ARF tohum yatırımını almaya hak kazanan girişimler

Mezun olan girişimlerin Demo Day’de sunum yapmasının hemen ardından Sabancı ARF tohum yatırımını almaya hak kazanan girişimler açıklandı. Program kapsamında 20 milyon TL ek yatırım yapılacağı açıklandı. Yatırım alan girişimler şu şekilde:

WhatsApp, Android cihazlarda kullanıcı arayüzünü değiştiriyor

Popüler mesajlaşma uygulaması WhatsApp, Android işletim sistemli akıllı telefon kullanıcıları için yeni bir arayüz sunmaya hazırlanıyor. Bu arayüz, iOS işletim sistemli cihazlardakiyle benzer bir görünüme sahip olacak.

Meta bünyesine geçmesiyle beraber birbirinden farklı özelliklere sahip olan WhatsApp, kullanıcıların hayatını kolaylaştıracak yenilikler yapıyor. Bu sayede şirket, rakiplerine oranla daha fazla kullanıcıya sahip oluyor.

Ortaya çıkan bilgilere göre şirket, sunduğu yeni beta sürümünde tıpkı iOS cihazlarda olduğu gibi alt kısımda yeni bir gezinme çubuğunu test ediyor. Bu yeni arayüzün hayatı daha fazla kolaylaştıracağı tahmin ediliyor.

Android işletim sistemi için yapılan kullanıcı arayüz güncellemelerinin hemen ardından yapılan değişiklikler, WhatsApp’ın yenilenmediğini ve benzer özellikler etrafında döndüğünü bizlere gösteriyor. Bu yüzden uygulamanın müdavimleri daha modern bir görünüme sahip olmak istiyor.

WhatsApp, şimdi de yeni güncelleme ile kullanıcılara uzun süredir istediklerini vermeye karar verdi. Yeni beta güncellemesi 2.23.8.4 sürüm koduyla geliyor. WhatsApp’ın Android kullanıcıları için kullanıcı arayüzünün yeniden tasarımı üzerinde çalıştığı görülüyor. Bu yeni tasarım, bir alt gezinme çubuğu da sunuyor. 

Ekran görüntülerine bakıldığında, WhatsApp’ın uygulama arayüzünde gözle görülür değişiklikler yapılıyor. Android için yapılan bu değişiklikler, platformun tüm işletim sistemlerinde benzer görünüme sahip olmasını sağlıyor. Bu sayede kullanıcı deneyiminin iyileştirilmesi ve geliştirilmesi sağlanıyor.

Yenilenen arayüz, şu an için belli başlı cihazlarda test ediliyor. Yapılan testler sonrasında tüm akıllı cihazlara ne zaman geleceği henüz bilinmiyor.

Araç çağırma hizmeti inDrive, Kasım 2023’e kadar taksi sürücülerinden hizmet bedeli almayacak

ABD merkezli araç çağırma uygulaması inDrive, Kasım 2023 tarihine kadar sürücülerden hizmet bedeli almayacağını duyurdu. 2022 sonbaharında araç çağırma hizmeti olarak İstanbul’da kullanıma sunulan inDrive yaşanan deprem felaketinin ardından hizmet ücreti almayı ertelediğini açıkladı.

Faaliyetlerine 2012 yılında ABD ‘de de başlayan girişim, şehir içi toplu taşıma sistemine farklı bir bakış açısı getiriyor. Mısır, Tunus, Lübnan, Cezayir ve Fas’ın da yer aldığı 47 ülkede hizmet veren inDrive, ülkemizde de taksiler vasıtasıyla faaliyetlerini başlatarak müşterilerin rahat bir şekilde seyahat etmesini amaçlıyor. Açıklamaya göre ilk denemeler, hem sürücülerin hem de yolcuların hizmet kalitesinden ve kullanılabilirliğinden memnun kaldıklarını gösteriyor.

inDrive Temsilcisi Maxim Osipov yaptığı açıklamada:

“inDrive olarak depremden zarar gören ailelere başsağlığı diliyoruz. Türk halkıyla birlikte yas tutuyoruz, facianın kurbanlarına güç ve sabır diliyoruz. inDrive olarak bu süreçte yardım etmekten başka bir şey yapamayız” dedi.

Yaşanan deprem felaketinin ardından Kızılay’a bağış yapan inDrive, gıda, hijyen ve barınma ihtiyaçları için destek verdi. 47 ülke ve 700’den fazla şehirde hizmet veren uygulama depremzedeler için dünya çapında yardım toplamaya devam ediyor. Tüm dünyada kullanıcılar inDrive uygulamasını kullanırken Kızılay, Ahbap veya Dünya İnsani Dayanışma Derneği’ne bağışta bulunabiliyor.

Araç çağırma dışında kurye özelliğini de ekleyen inDrive her geçen gün hizmetlerini artırmaya devam ediyor.

Ford Pro, elektrikli E-Transit Courier modelini tanıttı

Ford Pro, Ford Otosan tarafından geliştirilen tamamen elektrikli yeni ticari aracı E-Transit Courier‘nin global lansmanını Ford Otosan’ın İstanbul’daki ArGe Merkezi’nde gerçekleştirdi.

E-Transit Courier’in araç mimarisi müşteri araştırmaları ve görüşmeleri ile belirlenen ihtiyaç ve beklentilere göre geliştirildi ve Ford Otosan tasarımcıları ve mühendisleri tarafından “Tasarım Odaklı Düşünce” (Design Thinking) felsefesi ile müşterilere en uygun çözümleri sunmak üzere tasarlandı. Müşterilerin daha verimli çalışması için Ford Pro’nun yazılım ve bağlı hizmetler platformuna entegre, tamamen bağlantılı E-Transit Courier, mevcut modele göre yüzde 25 daha fazla yük hacmi ve daha fazla taşıma kapasitesi sunuyor.

Ford Pro Avrupa Genel Müdürü Hans Schep:

“E-Transit Courier, üstün EV performansı, gelişmiş yük kapasitesi ve tam bağlantılı olması ile segmentini bir üst seviyeye taşıyor. Ford Pro’nun uzun süredir koruduğu pazar liderliği bize müşterilerin ihtiyaçlarına dair emsalsiz bir içgörü kazandırıyor. E-Transit Courier ile daha fazla bağlanabilirlik sayesinde müşterilerimizin kompakt vanlardan yüksek verimlilik elde etmelerine yardımcı olacağız” dedi.

Ford Otosan Genel Müdürü Güven Özyurt:

“Üretim gücümüzün yanı sıra mühendislik ve tasarım yetkinliklerimizin son göstergesi E-Transit Courier ile Ford’un elektriklenme yolculuğundaki rolümüzü artırmaya devam ediyoruz. Hem elektrikli hem de içten yanmalı motor alternatifleriyle müşterilerimizle buluşturacağımız yeni Courier’in tasarımını Dunton ve Köln’deki Ford tasarım ekipleriyle geliştirmekten ve mühendisliğinin tüm sorumluluğunu almaktan büyük gurur duyuyoruz. Ford Otosan olarak bizi her daim geleceğe taşıyacak araçları geliştirmeye ve üretmeye devam edeceğiz” diye konuştu.

Tasarım ve mühendisliğine ek olarak üretimi de Ford Otosan tarafından Craiova fabrikasında gerçekleşecek olan E-Transit Courier’nin 2023 yılında benzinli ve dizel versiyonları, 2024 yılında da elektrikli versiyonu satışa sunulacak.

Tamamen elektrikli verimlilik ve şarj çözümleri

E-Transit Courier’nin tamamen elektrikli güç aktarma organları, güçlü 100 kW motor ve tek pedallı sürüş kabiliyeti dahil olmak üzere müşterilere tavizsiz bir sürüş deneyimi sunmak üzere tasarlandı.

Ford Pro Şarj, şarj sürecini optimize etmeye yardımcı olan donanım kurulumu ve yönetim yazılımı da dahil olmak üzere ev, depo ve halka açık noktalarda şarj için çözüm sunuyor. Ford Pro Charging yazılımı aracılığıyla basitleştirilen faturalama ve yönetim süreçleri, işletmelerin iş araçlarını eve götürmelerini ve kamuya açık şarjı kolaylaştırmayı da destekliyor.

Evde 11 kW AC’lik akım ile 5,7 saatte şarj olması hedeflenen E-Transit Courier’in evde şarjı tercih eden müşteriler arasında popüler olması bekleniyor. Ayrıca geceleri daha uygun elektrik tarifesinden yararlanmak için SYNC ekranı veya şarj yazılımı kullanılarak şarj planlanması yapılabiliyor.

Halka açık yerlerde şarj için 100 kW’a kadar DC hızlı şarj özelliği ile aracın 10 dakika şarj1 edilmesi ile 87 km menzil eklemesi, 35 dakikadan kısa sürede ise yüzde 10 ila 80 arasında şarj olması ön görülüyor. Ayrıca E-Transit Courier halka açık şarj cihazlarını içermesi planlanan BlueOval Şarj Ağı ile birlikte geliyor.

Beş veya daha fazla araca sahip olan müşteriler, Ford Pro E-Telematics’in kişiye özel özelliklerinden de yararlanabiliyor. Araç üretkenliği en üst düzeye çıkarmak için anlık verileri kullanıyor ve Ford Pro Şarj’ın etkili ve sezgisel kullanımını destekleyen özellikler de sunuyor.

“Tak ve Şarj Et” özelliği ile E-Transit Courier’nin BlueOval Şarj Ağı cihazları aracılığıyla rahat ve kolay şarj imkanı sunuyor ile şarj işlemi fişin takılması ile otomatik olarak başlıyor ve fişi çektikten sonra araç sahibine fatura ve şarj özeti gönderiliyor. İki şarj arasında daha fazla yol gidebilmesi için aracın “Intelligent Range” özelliği daha doğru menzil hesaplaması sunmak için veriler toplar. 

Müşteri odaklı tasarım

E-Transit Courier’in tamamen yeni gövde tasarımı tüm boyutlarda daha fazla yük kapasitesi sunuyor. 1.220 mm’ye çıkarılan arka tekerlek arası genişlik sayesinde kompakt van ilk kez iki Euro paleti aynı anda taşıyabiliyor. 2,9 m3 toplam kargo hacmi ise bir önceki modele göre yüzde %25 daha fazla. Buna ek olarak aracın hacmi, 2.600 mm’den uzun kalas veya boru gibi nesneleri taşımasına imkân veren yeni yük geçişli bölme özelliği kullanılarak daha da artırılabiliyor. Tamamen elektrikli modelin azami taşıma kapasitesi 700 kg, azami çekme ağırlığı ise 750 kg.

E-Transit Courier, cesur, ayırt edici dış tasarımı ve kompakt van kullanıcılarının ihtiyaçlarına göre tasarlanmış geniş, pratik iç mekânı ile işletmelerin öne çıkmasına yardımcı oluyor. Tümüyle yenilenen modelde sürücünün diz mesafesini ve görüş alanını iyileştirmek için “köşeli yuvarlak” direksiyon simidi gibi benzersiz özelliklerin yanı sıra daha fazla depolama alanı sunan vites kolu, tuşlu kontak ve elektronik el freni gibi standart donanım özellikleri bulunuyor.

“Digiboard” gösterge panelinde Ford’un en yeni SYNC 4 sistemine sahip 12 inçlik dokunmatik orta ekran bulunuyor. İlerleyen dönemlerde Türkiye marketinde de yer alacak olan aboneliğe dayalı Bağlı Navigasyon trafik, park, şarj ve bölgeye özgü koşullarla ilgili güncellemelerle üretkenliği artırabiliyor ve sürücünün iş yükünü azaltabiliyor. Kablosuz Android Auto ve Apple CarPlay uyumluluğu ise standart. Yenilikçi, sınıfında benzersiz “Office Pack” dizüstü bilgisayar kullanmayı, evrak doldurmayı veya kabinde mola vermeyi daha kolay ve rahat hale getirmek için katlanabilir düz bir çalışma yüzeyi ve aydınlatma içeriyor.

Sürücü ve yük güvenliği ise E-Transit Courier’in tasarımında en önemli konulardan. E-Transit Courier, standart olarak sunduğu kapsamlı gelişmiş sürücü destek sistemleri ile segmentte yeni bir mihenk taşını oluşturuyor. Opsiyonel olarak sunulan Şerit Ortalama ve Dur & Kalk özellikli Adaptif Hız Kontrol Sistemi, Çapraz Trafik Uyarısı özellikli Kör Nokta Bilgi Sistemi, Kavşak Asistanı ve Geri Fren Asistanı şehir içi sürüşlerde sürücünün daha rahat olmasını sağlıyor.

Her E-Transit Courier’de standart olarak bulunan yerleşik modem sayesinde, Ford Pro ekosistemi ile her zaman açık bağlantı ve bayi ziyareti gerektirmeden aracın kapasitesini zaman içinde geliştirebilen kablosuz yazılım güncellemeleri sağlanıyor.  

Geliştirilmiş güvenlik ve sahip olma maliyeti

Yerleşik modemi etkinleştirdikten sonra sürücüler, ilerleyen dönemlerde Ford Pro Yazılımı aracılığıyla olası çarpışmalar ve hırsızlık olayları için gelişmiş araç güvenliği uyarılarından yararlanabilecekler. Filo Çalıştırma Engelleme özelliği sayesinde, filo yöneticileri, çalışma saatleri dışında hırsızlığı veya yetkisiz kullanımı önlemek amacıyla E-Transit Courier’i uzaktan etkinleştirebilecek ve devre dışı bırakabilecekler.

Ford Pro, araç güvenlik uzmanı TVL ile iş birliği içinde E-Transit Courier için fabrikada takılan kilit paketleri sunuyor. Bu güvenlik paketleri araca zorla girme gibi saldırılara karşı ikincil kanca kilitlerinin aktive olması ve sürücünün iş yükünü azaltmak ve teslimatları daha hızlı yapabilmek için kayar yan kapıların otomatik kapanma ve kilitleme özelliğini de içeriyor.

Ford Pro Service, E-Transit Courier’in planda olmayan bakım maliyetlerinin dizel motorlu modellere kıyasla en az yüzde 35 daha düşük olmasını bekliyor. Tümüyle yenilenen van, genişleyen Mobil Servis kapasitesi, benzersiz bağlı çalışma süresi sistemi ve Avrupa’nın en büyük özel ticari araç bayi ağını içeren Transit ailesinin geri kalanıyla aynı kapsamlı Ford Pro Servis ağı tarafından destekleniyor.

Eyes of Solar, 1.5 milyon TL hedefle çıktığı kitle fonlama turunda 21 milyon TL topladı

İleri teknolojisi ile elektrik ve veri tabanı altyapısına ihtiyaç kalmadan çalışan, elektriğe en uzak noktalarda bile aydınlatma, iletişim ve güvenlik sistemi sağlayarak afet durumlarındaki problemlere çözüm sunan ve İGA’nın kurum içi girişimi olan Eyes of Solar’dan kitle fonlama rekoru geldi.

Eyes of Solar, şirket paylarının %7’sini yatırımcılara arz ederek 1.5 milyon TL fon talebiyle 28 Mart günü fonbulucu üzerinden paya dayalı kitle fonlama turuna çıkmıştı. Turun başladığı ilk andan itibaren bireysel ve kurumsal yatırımcıların büyük ilgisini gören girişim, EFT talepleri ile birlikte pay arzında %100 fonlamaya sadece 43 saniyede ulaşarak 96 saniyelik dünya kitlesel fonlama rekoru kırdı.

Süreç, Merkezi Kayıt Kuruluşu (MKK), Takasbank ve fonbulucu’da zaman damgası ile damgalanırken yatırım turu girişimin 1,5 milyon TL fon talebine karşılık %1404.6 fon oranıyla 21 milyon TL toplandı.

En büyük hedef artı değer üretimi

Rekor fonlama hakkında konuşan Eyes of Solar Kurucusu ve Genel Müdürü Hakan Bayram yatırım turuyla ilgili verdiği demeçte;

“Eyes of Solar projesini ilk olarak 2022 Nisan ayında İstanbul Teknik Üniversitesi, İGA HUB – İTÜ çekirdek programında lanse ettik. 2022 İTÜ-Çekirdek BigBang platformunda diğer projeler karşısında başarılı bir süreç yürüterek final sahnesinde yerimizi aldık. 2022 Aralık ayında yapılan İTÜ-Çekirdek BigBang final sahne sürecini 503 proje arasından EnerjiSa ve IGA tarafından verilen nakdi para ödülleri ile tamamladık. 2023 Ocak’ta düzenlenen Bireysel Genç Girişimci (BiGG) programına kabul edilerek yeni bir döneme giriş yaptık. 2022’de İTÜ-Çekirdek Kuluçka Girişim statüsü ile yolumuza ediyoruz. Başlangıçtan beri hedefimiz, üreteceğimiz derin teknolojiyle ülkemiz adına artı değer yaratmak ve içinde bulunduğumuz pazara faydalı liderlikle yön vermek. Ürünümüze ve ekibimize duyduğumuz güvenle turu başarıyla kapatacağımızı öngörüyorduk fakat kırdığımız bu rekor ülkemize, yatırımcılarımıza, ekosistemimize ve kendimize yönelik inancımızı pekiştirdi. Çok mutlu ve gururluyuz. Bundan böyle birlikte ilerleyeceğimiz, birlikte başaracağımız, birlikte yeni rekorlara imza atacağımız yatırımcılarımıza ve değerli destekleriyle daima yanımızda olan tüm fonbulucu ekibine sonsuz teşekkürlerimizi sunuyoruz” dedi.

“Saniyeler içerisinde fonlanan girişimlere şahit olacağımızı söylemiştik”

fonbulucu Kurucusu ve CEO’su Hakan Yıldız ise bu başarıyla ilgili verdiği demeçte;

“Eyes of Solar, çok yakın bir zamanda yaşadığımız ve tüm ülkemizi derinden sarsan deprem gibi felaketlerin etkilerini minimize etmek adına son derece inovatif, değer önerisi son derece büyük bir teknoloji sunuyor. Mevcut problemleri derinlemesine analiz etmiş, çözüm noktasında kararlı, yüksek nitelik ve yeterliliğe sahip donanımlı bir ekipten oluşuyor. Açık olmak gerekirse bu rekor sonuç bizim için sürpriz olmadı. Girişimimizin önemli bir açığı kapatan ürünü ile hızlı bir şekilde fonlanacağını fonbulucu olarak zaten öngörmüştük. En kısa süre içerisinde Guinness Rekorlar Kitabı’na başvuru talebinde bulunacağız. Geçen yıl çok da uzak olmayan bir gelecekte platformumuzda saniyeler içinde fonlanan girişimlere şahit olacağımızı söylemiştik. Bu vaadimizin arkasında da Eyes of Solar’ın başarısıyla durmuş olduk. Girişimimizi kutluyor, tesadüf olmadığını bildiğimiz bu başarının devamını diliyoruz” ifadelerini kullandı

Yerli mobil oyun stüdyosu Paxie Games, Ludus Ventures liderliğinde 3 milyon dolar yatırım aldı

Yerli mobil oyun stüdyosu Paxie Games, Ludus Ventures’ın liderliğini üstlendiği turda, Alfa Games&Partners ve bazı melek yatırımcıların katılımıyla toplam 3 milyon dolar yatırım aldı.

Direnç Çelik, Hüseyin Anıl Özmen, Refik Anıl Bulut ve Sare Başel tarafından 2021 yılında kurulan Paxie Games’in kurucu ekibi yazılım, pazarlama, görsel dizayn ve ürün geliştirme deneyimlerine sahip ve casual kategorisinde hybrid gelir kaynağına sahip mobil oyunlar üretiyor. İlk oyunları Merge Studio 7 milyon indirmeyi geçti ve dünyada 100’den fazla ülkede en çok indirilen oyunlar listelerine girmiş durumda. App Store veya Google Play‘deki oyunlarını görüntüyebilirsiniz.

2021 yılında tohum öncesi yatırımını da Ludus’tan alan ekip, ilk yatırım turunda toplam 1 milyon dolar toplamıştı. Merge Studio ile gözle görülür bir başarı elde eden Paxie Games, bu başarının yanı sıra ikinci casual puzzle oyunlarını da piyasaya sürmüş durumda.

Paxie Games kurucu ortağı ve CEO’su Direnç Çelik, verdiği demeçte;

“1.5 sene gibi kısa sürede, global ölçekte büyük başarılar elde eden bir casual puzzle oyunu geliştirdik, hem oyunu hem şirketi karlı bir noktaya taşıdık, son olarak da ikinci casual puzzle oyunumuzu piyasaya sürdük. Müthiş bir oyun üretimi kapasitemiz ve arzumuz var. Bu sene ekibimizi büyütüp şimdiden milyonlarca oyuncuya ulaşmış Merge Studio’yu geliştirmeye ve pazarlamaya devam etmek hedefimiz. Çok yüksek bir potansiyel gördüğümüz yeni oyunumuz Tile Star’ın da bu sene içinde geliştirmesine devam ederek çok büyük başarılar yakalayacağımıza dair inancımız sonsuz. Ayrıca yolculuğumuzun başından beri bizimle beraber olan ve tüm odağımızın oyun üretiminde kalmasını sağlayan Ludus ile bu yatırım turumuzda da ilerlemenin mutluluğunu yaşıyoruz.”

Yaptıkları yatırım ile ilgili Ludus Ventures General Partner’ı İsmet Gökşen ise verdiği demeçte;

“Yatırımlarımızda geçtiğimiz yıllara göre daha seçici olsak da en kritik faktör hala ekip. Hızlı ve fark yaratabilecek ekipler arıyoruz. Artık ne yazık ki ekiplerin sadece iyi oyunlar üretmesi yetmiyor, aynı zamanda oyunlarını piyasaya sürme ve büyütme becerileri de devam yatırımlarında kritik öneme sahip. Paxie bizi her anlamda etkileyen bir ekip ve bu senenin ilk yatırımını bu ekibe yaptığımız için çok mutluyuz”

Eyes of Solar, kitle fonlama turunda 1.5 milyon TL’ye 43 saniyede ulaşarak dünya rekoru kırdı

İleri teknolojisi ile elektrik ve veri tabanı altyapısına ihtiyaç kalmadan çalışan, elektriğe en uzak noktalarda bile aydınlatma, iletişim ve güvenlik sistemi sağlayarak afet durumlarındaki problemlere çözüm sunan Eyes of Solar’dan dünya kitle fonlama rekoru geldi.

İGA kurum içi girişimi Eyes of Solar, şirket paylarının %7’sini yatırımcılara arz ederek 1.5 milyon TL hedefle  28 Mart günü fonbulucu üzerinden paya dayalı kitle fonlama turuna çıkmıştı. Turun başladığı ilk andan itibaren bireysel ve kurumsal yatırımcıların büyük ilgisini gören girişim, EFT talepleri ile birlikte pay arzında %100 fonlamaya sadece 43 saniyede ulaşarak 96 saniyelik dünya kitlesel fonlama rekoru kırdı. Süreç, Merkezi Kayıt Kuruluşu (MKK), Takasbank ve fonbulucu’da zaman damgası ile damgalanırken yatırım turu girişimin 1.5 milyon TL fon talebine karşılık %1404.6 fon oranıyla 21 milyon TL toplandı.

En büyük hedef artı değer üretimi 

Rekor fonlama hakkında konuşan Eyes of Solar Kurucusu ve Genel Müdürü Hakan Bayram:

“Eyes of Solar projesini ilk olarak 2022 Nisan ayında İstanbul Teknik Üniversitesi, İGA HUB – İTÜ çekirdek programında lanse ettik. 2022 İTÜ-Çekirdek BigBang platformunda diğer projeler karşısında başarılı bir süreç yürüterek final sahnesinde yerimizi aldık. 2022 Aralık ayında yapılan İTÜ-Çekirdek BigBang final sahne sürecini 503 proje arasından EnerjiSa ve IGA tarafından verilen nakdi para ödülleri ile tamamladık. 2023 Ocak’ta düzenlenen Bireysel Genç Girişimci (BiGG) programına kabul edilerek yeni bir döneme giriş yaptık.

2022’de İTÜ-Çekirdek Kuluçka Girişim statüsü ile yolumuza ediyoruz. Başlangıçtan beri hedefimiz, üreteceğimiz derin teknolojiyle ülkemiz adına artı değer yaratmak ve içinde bulunduğumuz pazara faydalı liderlikle yön vermek. Ürünümüze ve ekibimize duyduğumuz güvenle turu başarıyla kapatacağımızı öngörüyorduk fakat kırdığımız bu rekor ülkemize, yatırımcılarımıza, ekosistemimize ve kendimize yönelik inancımızı pekiştirdi. Çok mutlu ve gururluyuz. Bundan böyle birlikte ilerleyeceğimiz, birlikte başaracağımız, birlikte yeni rekorlara imza atacağımız yatırımcılarımıza ve değerli destekleriyle daima yanımızda olan tüm fonbulucu ekibine sonsuz teşekkürlerimizi sunuyoruz” dedi.

“Saniyeler içerisinde fonlanan girişimlere şahit olacağımızı söylemiştik”

fonbulucu Kurucusu ve CEO’su Hakan Yıldız ise:

“Eyes of Solar, çok yakın bir zamanda yaşadığımız ve tüm ülkemizi derinden sarsan deprem gibi felaketlerin etkilerini minimize etmek adına son derece inovatif, değer önerisi son derece büyük bir teknoloji sunuyor. Mevcut problemleri derinlemesine analiz etmiş, çözüm noktasında kararlı, yüksek nitelik ve yeterliliğe sahip donanımlı bir ekipten oluşuyor. Açık olmak gerekirse bu rekor sonuç bizim için sürpriz olmadı. Girişimimizin önemli bir açığı kapatan ürünü ile hızlı bir şekilde fonlanacağını fonbulucu olarak zaten öngörmüştük. En kısa süre içerisinde Guinness Rekorlar Kitabı’na başvuru talebinde bulunacağız. Geçen yıl çok da uzak olmayan bir gelecekte platformumuzda saniyeler içinde fonlanan girişimlere şahit olacağımızı söylemiştik. Bu vaadimizin arkasında da Eyes of Solar’ın başarısıyla durmuş olduk. Girişimimizi kutluyor, tesadüf olmadığını bildiğimiz bu başarının devamını diliyoruz” ifadelerini kullandı.

Sentetik veri üretimi platofrmu Hazy, Logo ve ACT’nin dahil olduğu turda 9 milyon dolar yatırım aldı

Londra merkezli sentetik veri üretimi platofrmu Hazy, Seri A yatırım turunda 9 milyon dolar yatırım aldığını duyurdu. 2017 yılında kurulan girişimin yatırım turuna; Conviction VC tarafından yönetilirken, yatırımcılar arasında; UCL Technology Fund, M12 (Microsoft), Wells Fargo, Nationwide Building Society, ACT Venture Partners, Terra VC, Evenlode, Logo Ventures, Sarus Ventures ve Neva SGR yer aldı.

Başlangıçta bir UCL AI ürünü olan Hazy, müşterilerine gerçek verilerin istatistiksel kalitesini koruyan ancak hiçbir gerçek bilgi içermeyen ve böylece gizlilik riskini ortadan kaldıran yapay zeka tarafından üretilen akıllı sentetik veri platformu sağlıyor. Hazy’nin sentetik verileri; AI/ML geliştirme, yazılım testi ve veri ticarileştirme kullanım durumları ile gerçek verilerin yerini alacak şekilde kullanılabiliyor.

Avrupa’da öne çıkıyor

Hazy, Avrupa’daki en iyi yapay zeka girişimi için 1 milyon dolarlık Microsoft Innovate AI Ödülü’nü kazanması ve bu gelişmeyle birlikte giderek daha güçlü hale gelmesiyle önemli bir ivme yakaladı. Girişimin bu ivmeyle beraber Birleşik Krallık, Avrupa ve ABD’de bankacılık ve telekom sektörlerinde büyümeye devam etmesi bekleniyor. Sektör değerlendirmelerine göre, dünya genelinde yıllık bazda verilere hapsolmuş 3 trilyon dolarlık ekonomik değer bulunuyor. Bu kapsamda, işletmelerin veri varlıklarıyla çalışmasını sınırlayan veya tamamen engelleyen temel zorluklar arasında veri erişilebilirliği, kullanılabilirliği ve gizliliği öne çıkıyor.

“Üretken yapay zeka alanında faaliyet gösteriyoruz”

Yatırım sürecine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Hazy Kurucu Ortağı ve CEO’su Harry Keen, “İşletmelerin sentetik verilerin yeteneklerine karşı ciddi tepkiler verdiğini görüyoruz. Müşterilerimizin hem verilerine erişmelerini hem de fiilen kullanmalarını sağlamamız, gerçek anlamdaki ticari değerin kilidini de açıyor. Hazy olarak, 2017’deki kuruluş tarihimizden itibaren üretken yapay zeka alanında faaliyet gösteriyor, alanın nereye ilerlediğini görmekten büyük heyecan duyuyoruz. Elde ettiğimiz finansman işletmelerin verileri aracılığıyla değer üretmeleri için önde gelen sentetik veri sağlayıcısı konumumuzu sağlamlaştıracak, aynı zamanda herhangi bir gizlilik sınırlaması olmaksızın işletmeler adına gerçek sonuçlar üretmek üzere yapay zekanın sonsuz potansiyelini keşfetmemizi sağlayacak.” ifadelerini kullandı.

“İş birliği yapmaktan mutluluk duyuyoruz”

Yatırımcısı oldukları Hazy hakkında konuşan Logo Ventures Yönetici Ortağı Merve Zabcı,

“Hazy kişisel verileri güvende tutmak için generative AI (üretici yapay zeka) ile sentetik veri üreten öncü şirketler arasında yer alıyor. Hazy ekibi yakından takip ettiğimiz sentetik veri sektöründe, başından beri büyük bir motivasyon ve potansiyel ile önemli başarılar elde etti. Müşterilerinin kişisel verilerine dokunmadan önemli değer çıkarmalarını sağlayan etkileyici bir ürüne sahipler. Ekibin bu heyecan verici yolculuklarında onlarla iş birliği yapmaktan mutluluk duyuyoruz.” dedi.

Atık yönetimine döngüsellik katan Seenons, 10 milyon euro yatırım aldı

Amsterdam merkezli atık yönetim platformu Seenons, 10 milyon euro yatırım aldı. Tur, Invest-NL, Swiss Post, Shamrock Ventures, CapitalT ve Tablomonto Ventures katılımıyla gerçekleşti.

Seenons, giderek artan atık sorununu çözmek için BT çözümlerini ve akıllı lojistiği kullanmayı amaçlayan bir teknoloji girişimi olarak lanse ediliyor. 2019 yılında Joost Kamermans, Jorn Eiting van Liempt ve Martin Kayser tarafından kurulan girişim, artık atığın bir çöplükte veya okyanusta son bulmamasını veya yakılmamasını sağlamayı amaçlayan dairesel bir atık yönetimi platformu oluşturdu.

Girişim, platformuyla bir malzemenin atık durumuna ulaşmasını engellemek ve sektörde şeffaflığı teşvik etmek istiyor. Platform, atıklardan kurtulma sürecinin çok pahalıya mal olduğunu ve birçok ülkenin atıklarını başka yerlere boşaltmayı tercih ettiğini açıklıyor. Seenons bunu, atık öğütücüler ile lojistik şirketleri ve lojistik şirketleri ile atık işleyiciler arasında mümkün olan en şeffaf şekilde bağlantı kurarak yapıyor.

Buradaki fikir, atıklar şirketler tarafından ayrıştırılır ayrıştırılmaz platformun, bu atığı bir ürüne veya ham maddeye dönüştürebilecek doğru taşıma modunu ve işlemciyi seçebilmesi oluyor. Asya ve Afrika, Avrupa atıklarını kabul etmeyi reddederken, Avrupa atıklarını birbirine aktarmaya başlıyor. Hollanda kısa süre önce Roma’dan atık yakmak için atık ithal etme planlarını duyurdu ve bu da atıksız bir dünya için acil ihtiyacı daha da vurguluyor.

Atıksız bir dünya yaratmak için ülkeler ve atık zincirindeki herkes döngüsel bir ekonomiyi benimsemek zorunda kalacak. Seenons, kuruluşundan bu yana, 75 çalışana ulaşan ve Hollanda’nın ötesine geçen Hollandalı ölçek büyütme ile hiper büyüme gördü.

Seenons kurucu ortağı ve CTO’su Martin Kayser:

“Ekonomiyi doğrusaldan döngüsele dönüştürmek için bir atık düzenleyici görevi gören bağımsız bir platform olan lider Avrupa döngüsel platformumuza büyük yatırım yapacağız” dedi.

Girişim, uluslararası çalışmalar yapmaya odaklanarak ve teknolojisini iyileştirerek döngüsel platformunu daha da geliştirmek için 10 milyon avroluk finansmanı kullanmayı planlıyor. Ayrıca “azalt, yeniden kullan, geri dönüştür” platformunu da Avrupa’daki birçok ülkeye genişletecek.

Google, Android uygulamalarının kullanıcı verilerini silmesini isteyecek

Google, bir uygulama hesabını silmeyi, bir hesap oluşturmak kadar kolay hale getirmek istiyor. Şirket, Play Store‘daki Android uygulamalarının yakında bir hesabı ve verilerini hem uygulama içinden hem de web üzerinden silmenize izin vermek zorunda kalacağını duyurdu.

Bu yeni karar sonucunda uygulamayı kullanan kişiler, hesabını tamamen silmek istediğinde, geliştiricilerin de hesabın verilerini de silmesi gerekecek. Hareket, kullanıcıları verileri üzerinde sahip oldukları kontrol konusunda “daha iyi eğitmeyi” ve hem uygulamalara hem de Play Store’a genel olarak güveni artırmayı amaçlıyor. Ayrıca daha fazla esneklik sağlar. Google, hesabınızı tamamen silmek zorunda kalmadan belirli verileri (yüklediğiniz içerik gibi) silebileceğinizi söylüyor. 

Web gereksinimi, yalnızca bilgilerinizi temizlemek için bir uygulamayı yeniden yüklemek zorunda kalmamanızı da sağlıyor. Bu yeni politika aşamalı olarak yürürlüğe girecek. İçerik üreticilerinin, uygulamalarının güvenlik formunda veri silmeyle ilgili soruları yanıtlamak için 7 Aralık’a kadar süreleri bulunuyor. Mağaza listeleri, değişiklikleri 2024’ün başlarında göstermeye başlayacak. Geliştiriciler, uzatma için önümüzdeki yılın 31 Mayıs’ına kadar başvurabilecek.

0

Değişiklikler, Apple’ın App Store için benzer bir kural koymasından birkaç ay sonra geliyor. Her iki durumda da şirketler, gizlilik ihlalleri ve ardından gelen serpintilerden endişe duyuyorlar. Bir uygulamayı kullanmayı bıraktıklarında hesapları veya hassas bilgileri kolayca silemeyecekleri için kullanıcıların veri ihlallerinin tuzağına düşmesini istemiyorlar.

Bu aynı zamanda, düzenleyicilerin hizmetler üzerinde daha fazla kontrol talep etme yönündeki çabalarını da takip ediyor. Böylece uygulama sahiplerinin istedikleri gibi hareket etmesinin önüne geçiyor.