Ana Sayfa Blog Sayfa 182

IoT çözümleri geliştiren Haltian, 22 milyon euro yatırım aldı

Ürün geliştirme hizmetleri ve ticari IoT çözümleri sunan Haltian, 22 milyon euro yatırım aldı. Tur, Mandatum Asset Management Growth Equity II liderliğinde Varma, Tesi, Ventic ve Inventure katıldı.

Haltian, iş konforunu artırmanın ve hibrit çalışmayı kolaylaştırmanın yanı sıra gayrimenkul sektörünün dijitalleşmesinin ve enerji ve alan kullanım verimliliğinin yeni Nesnelerin İnterneti çözümlerine ve hizmetlerine yönelik talebi artırdığına inanıyor. WorldGBC tarafından hazırlanan bir rapora göre binalar artık dünya çapındaki enerjiyle ilgili karbon emisyonlarının yüzde 39‘unu oluşturuyor. Bunların yüzde 28‘i onları ısıtmak, soğutmak ve çalıştırmak için gereken enerji gibi operasyonel emisyonlardan geliyor. Haltian’ın devreye girdiği yer tam olarak burası oluyor.

Girişim, çeşitli ticari gayrimenkul taleplerine uygulanabilecek basit IoT yazılımı ve sensör çözümleri ve hizmetleri geliştirdiğini söylüyor. Sensör çözümleri Empathic Building, çalışanların ofise vardıklarında meslektaşlarını ve boş alanları bulması, bu alanları rezerve etmesi ve kullanılan çalışma alanlarının analizlerini ve raporlarını alması gereken modern masa paylaşımlı ofislerde çözüm sunuyor.

Ayrıca Haltian, Emphatic Building çözümünü hasta akışı, ekipman ve tesis yönetimi gibi operasyonları iyileştirmek için kullanılabileceği hastanelerde de test ediyor. Haltian’ın çözümleri, CBRE ve ISS dahil olmak üzere dünyanın en büyük tesis yönetimi ve emlak firmalarının birçoğu tarafından ofislerde ve diğer binalarda da kullanılıyor.

Haltian’ın kurucu ortakları Pasi Leipälä:

“Haltian’da misyonumuz, çalışma hayatını daha pürüzsüz hale getirme konusunda derinden kök saldı. Bu misyon müşterilerimizde yankı uyandırdı. Müşterilerimizin dijital çağda gelişmesine, daha iyi veri odaklı kararlar almasına ve nihayetinde daha sürdürülebilir bir gelecek inşa etmeye katkıda bulunmasına yardımcı olan en yeni IoT çözümlerini sunmaya devam etmekten heyecan duyuyoruz.” dedi.

Girişim, aldığı yatırımı ABD ve Avrupa’daki büyümesini hızlandırmak ve yıl içinde yeni IoT ürünlerini piyasaya sürmek için kullanacak.

Online doküman yönetim platformu TechsignDOC ile 100 binin üzerinde belge imzalandı

Yerli online doküman yönetimi programı TechsignDOC, geçtiğimiz günlerde bulut üzerinden 100.000. imzalarını aldıklarını duyurdu. Techsign şirketinin bir ürünü olan TechsignDOC firmalara sözleşmelerini uçtan uca online olarak yönetme imkanı sunuyor. 

Sözleşmeleri hazırlamak, göndermek, imzalamak ve saklamak için kullanılan platform firmaların hem maliyetini azaltıyor hem de iş süreçlerini hızlandırıyor. Sözleşme yönetiminde kağıt kullanımını sıfırlayarak doğaya verdiği zararı da azaltıyor. Hem sözleşme hem de form hazırlamada kullanılan TechsignDOC yalnızca uzaktan imzalama süreçlerinde değil çevreci ve maliyet azaltan yapısı sebebiyle huzurda atılan imzalarda da kullanılıyor. Platformun bir diğer avantajlı yanı da imzalayacak taraflardan platforma üye olmasını beklememesi. Sözleşme ya da formu alan SMS veya mail ile alan kişi tek bir tıkla belgeye ulaşıp tabletten veya telefondan kolayca imzalayabiliyor. 

Yerel Mevzuatlara Uygun

Techsign, Türkiye’de biyometrik imza çözümünü tamamen yerli kaynaklarla üreten ilk firma. TechsignDOC da dijital imzanın farklı modüllerini herkesin kullanımına açmak için geliştirilmiş bir ürün. Platformda farklı belgeler için kullanılabilecek farklı imza türleri var, biyometrik imza da bunlardan biri. İmzanın yalnız görüntüsünü değil, aynı zamanda imza atılırken oluşan biyometrik veriyi de saklayan bu imza türü doğrulanabilir nitelikte ve mahkemede kanıt olma gücü yüksek. Bu sebeple tüm imza süreçlerinde güvenle kullanılabiliyor. 

Birçok Firma Tarafından Tercih Ediliyor 

TechsignDOC uygun fiyatları sebebiyle doküman süreçlerini dijitale taşımak isteyen farklı sektörden bir çok firma tarafından tercih ediliyor. PaketTaxi, Dentspa, RE/MAX, Hiwell bunlardan yalnızca birkaçı. Gayrimenkul firmalarından hukuk bürolarına, spor salonlarından çağrı merkezlerine farklı sektörlerden birçok firma TechsignDOC müşterisi. 

TechsignDOC 2. Versiyon Geliyor

Techsign’ın mühendislik direktörü Halit Süer, TechsignDOC’un aştığı bu eşikten memnun. 

“İmza süreçlerinin artık her sektörde dijitalleşmesi gerekiyor. Bunu sadece sözleşme imzalama olarak düşünmüyoruz. Kargo teslimatından valeye araba bırakmaya, hastanede onay vermekten beyaz eşya servislerinden hizmet almaya kadar birçok alanda hala kağıt kullanılıyor. Hedefimiz bu süreçlerin hepsinde kağıt kullanımını sıfırlamak.” Halit Süer çok yakında TechsignDOC’un ikinci sürümünün piyasaya çıkacağının da müjdesini verdi. “Yenilenen arayüzümüz ve eklenen yeni fonksiyonlarımız ile kullanımı çok daha kolay bir hale getiriyoruz.”

BeReal, günlük 20 milyondan fazla aktif kullanıcısı olduğunu açıkladı

App Store’da 2022 yılının en iyi uygulamaları arasına seçilen BeReal, emin adımlarla yükselmeye devam ediyor. Sosyal medya platformu, 20 milyonun üzerinde aktif kullanıcıya sahip olduğunu açıkladı.

Uygulama, kullanıcılara her gün farklı bir saatte bir bildirim göndererek, her şeyi bırakıp telefonlarının ön ve arka kameralarıyla çekilen fotoğrafları aynı anda paylaşmalarını istiyor. Bunu yapmak için iki dakikalık kısa bir anınız oluyor. Geç gönderi paylaştığınızda veya fotoğraflarınızı yeniden çektiğinizde arkadaşlarınız bilgilendiriliyor. Bu sayede anlık çekilen fotoğraflarla yeni bir etkileşim elde ediliyor. 

Her ne kadar kulağa ilginç gelse de bu yaklaşımın doğurduğu farklı bakış açıları da bulunuyor. İnsanların bir ders sırasında bilgisayar ekranlarının sıradan fotoğraflarını paylaşmalarına veya aynı anda telefonlarını çıkarmalarına yol açtı. Bununla beraber BeReal’ın tarzını büyük sosyal medya platformları da kopyalamaya başladı.

Şirket tarafından yapılan açıklamaya göre platformun günlük 20 milyondan fazla aktif kullanıcısı bulunuyor. Aktif kullanıcıların uygulama içerisinde neleri daha fazla kullandığı veya hangi alana yöneldiği konusunda ise herhangi bir bilgi bulunmuyor.

BeReal, etkileşimde artışa yol açabilecek ve belki de kullanıcıları gemide tereddüt etmeye devam ettirebilecek bir özelliği piyasaya sürdü. Bonus BeReal adındaki özellik, şirketin yakında global çapta yayılmadan önce İngiltere’de test ediliyor. Bu Bonus ile kullanıcıların normal BeReal’lerini zamanında paylaşması sağlanıyor. Zamında paylaşım yapan kullanıcılar, seçtikleri zamanlarda günde iki ekstra anlık görüntü gönderebiliyor.

Hareket, kullanıcılara ekstra gönderileri için poz verme ve düzenleme şansı vereceğinden, BeReal’in çabaladığı kendiliğinden özgünlüğün altını çiziyor. Ancak platform, özellik üzerinde değişiklik yapabileceğini belirtiyor.

Proemtia: İş Bankası’ndan demir çelik sektöründeki alıcı ve satıcıları bir araya getiren pazar yeri

Proemtia, öncelikli olarak demir çelik sektörü ürünleri için kullanıma açıldı. İlerleyen süreçte ürün kategorisini genişletecek olan dijital platform, Türkiye’nin farklı noktalarındaki alıcı ve satıcıları aynı platformda bir araya getirerek ticareti kolaylaştırıyor.

İş Bankası, platform ile geleneksel iş yapış şekillerinin önemini koruduğu endüstriyel emtia ticaretinin gelişimine ve dijitalleşmesine katkı sunmayı ve bu gelişimde önemli bir referans noktası olmayı hedefliyor.

,Proemtia’da demir çelik sektöründe 5 ana kategori altında 80 ürünün ticareti yapılıyor
İlk etapta yassı ürünler, uzun ürünler, kutu profilleri, borular ve paslanmaz ürünler olmak üzere 5 ana kategori altında 35 alt kategoride 80 ürünün yer aldığı ve www.proemtia.com adresi üzerinden ulaşılabilen platform, demir çelik sektörünün ardından ülke ekonomisi içinde önemli yere sahip olan ve dijitalleşme ihtiyacı bulunan diğer endüstriyel ürünleri de kapsayacak şekilde faaliyet alanını ve hacmini genişletecek.

Proemtia alıcılar açısından sadece belli kriterleri taşıyan onaylı satıcılar üzerinden birinci kalite ürünlere hızlı erişim, rekabetçi ve şeffaf fiyatlar, vadeli ödeme imkânı, lokasyona göre arama ve anında lojistik teklifi alma gibi imkânlar sunuyor. Satıcılara da ürünlerini ve fiyatlarını hızlı bir biçimde sisteme yükleme ve güncelleme, yeni ve hızlı bir satış kanalı sayesinde yeni müşterilere ve bölgelere erişim, ürün yelpazesini genişletme ve vadeli satış gibi avantajlar sağlıyor.

“Demir çelik sektörü ülkemiz açısından depremlerden sonra daha da kritik hale geldi”

İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı Burak Seyrek, verdiği demeçte;

“Ülke olarak hep beraber yakın zamanda deprem felaketleri nedeniyle çok acı günler yaşadık. Depremlerde ağır hasar gören yaklaşık 10 ilimizin yeniden inşa edilmesi gerekecek. Dolayısıyla demir çelik sektörü, ülkemiz açısından depremlerden sonra daha da kritik hale geldi. Bölgenin inşası sırasında kısa zamanda çok ciddi bir demir çelik ihtiyacı olacak. Üzerinde birkaç yıldır çalıştığımız platform ile ihtiyacın hızlı ve kolay bir şekilde karşılanmasına da katkıda bulunmuş olacağız. Böyle felaketlerle hiçbir zaman karşılaşmamayı temenni ediyoruz ama deprem gibi bir felaketle karşılaştığımızda reel sektörün, milli sanayimizin ne kadar güçlü olması gerektiğini bir kez daha anladık.”

Burak Seyrek, Proemtia ile ilk etapta demir çelik sektöründe teknolojiye dayalı katma değeri yüksek kaliteli üretim yapılmasına, ihracatın artmasına ve pazarın çeşitlenmesine, sektörün sürdürülebilirliği konusunda gerekli adımların atılmasına katkıda bulunmayı amaçladıklarını, ayrıca sektörün dijitalleşmenin ve Endüstri 4.0’ın gereklerine uymasını sağlayacak yatırımlarında bir katalizör rolü üstlenmesini arzu ettiklerini vurguladı.

“Global bir emtia borsasına dönüşmesini, ülkemizin bir değeri haline gelmesini hayal ediyoruz”

Dünyadaki büyük emtia borsalarına işaret eden Seyrek, Türkiye’nin sahip olduğu stratejik ve lojistik konumuyla, altyapısı, sanayisi ve insan gücüyle global çapta emtia konusunda önemli merkezlerden biri haline gelebilecek potansiyeli bulunduğunu vurguladı.

Proemtia’yı finansal sektör ile reel sektör oyuncularının değerli bir iş birliği olarak gördüğünü söyleyen Seyrek, “Bu yıl Cumhuriyetimizin 100. yılındayız. Ülkemizin Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılında ticarette de çok daha dinamik, çok daha güçlü bir merkez haline gelmesini istiyoruz. Proemtia İş Bankası’nın bir platformu değil tüm sektörün ve ülkemizin bir platformu. Bu noktada emtia platformuyla başlayan yolculuğumuzda Proemtia’nın zamanla uluslararası standartlarda global bir emtia borsasına dönüşmesini, uluslararası alanda ülkemizin bir değeri haline gelmesini hayal ediyoruz ve bu vizyonla yola çıkıyoruz” diye konuştu.

“Softtech ve Moka’nın katkılarıyla hayata geçirdiğimiz bir start-up”

Proemtia Genel Müdürü Umut Feyzioğlu, yeni hayata geçirdikleri Proemtia’yla ilgili verdiği demeçte;

“Biz de bu noktada endüstriyel emtia ticaretine ilişkin ihtiyaçların ne olduğunu tespit ettik ve ardından endüstriyel ürün alışverişlerinde alıcı ve satıcı ihtiyaçlarını aynı anda karşılayacak, şeffaf, güvenilir ve iş birliğini destekleyen bir pazaryeri platformu olan Proemtia’yı hayata geçirdik. Platformu, yazılım ve teknoloji şirketimiz Softtech ile finansal teknoloji alanındaki iştirakimiz Moka’nın katkılarıyla hayata geçirdiğimiz bir start-up olarak değerlendirebiliriz. Dijitalleşmenin sağladığı tüm avantajları pazaryerimizde yer alan tüm paydaşlarımıza hissettirerek, demir çelikten başlamak üzere endüstriyel emtia sektörünün dijital dönüşümünde önemli bir rol oynamayı hedefliyoruz.”

“Ürünlerin teslim edilme süresi en fazla 3 iş günü”

Türkiye’de e-ticaretin toplam ticaret içerisindeki payının sürekli artarak 2022 yılında %18,6’ya ulaştığını belirten Feyzioğlu, Avrupa ülkelerindeki penetrasyonla karşılaştırıldığında bu alanda ülkemizde hala önemli bir potansiyel bulunduğunu söyledi.

Google Authenticator, tek kullanımlık kodları bulutta senkronize ediyor

Google, yaygın olarak kullanılan iki faktörlü kimlik doğrulama uygulaması Google Authenticator ile gelen kodları bulutta senkronize edeceğini açıkladı. Bu güncellemeyle kullanıcılar, kimlik doğrulama verilerini kaybetme riski olmadan cihazlar arasında geçiş yapmayı kolaylaştırıyor.

Önceden kullanıcıların kodlarını bir cihazdan diğerine manuel olarak aktarmaları gerekiyordu. Bu, özellikle cihazlar arasında sık sık geçiş yapan veya cihazları çalınan kişiler için külfetli ve zaman alıcı bir işlem oluyordu. Yeni güncelleme ile kullanıcılar, kimlik doğrulama verilerini bulutta depolayarak, tek seferlik kodlarına Google Authenticator uygulamasının yüklü olduğu herhangi bir cihazdan erişmelerine olanak tanıyor.

Bu özelliği etkinleştirmek için kullanıcıların uygulamayı açmaları, “Ayarlar”ı seçmeleri, “Google Hesabına Yedekle”ye dokunmaları ve ekrandaki talimatları izleyerek Google Hesaplarında oturum açmaları ve yedeklemeyi etkinleştirmeleri yeterli oluyor. Yedekleme etkinleştirildiğinde, tek seferlik kodlar, kullanıcıların Google Hesabında güvenli bir şekilde saklanmaya başlıyor. Cihazların kaybolması veya çalınması halinde, yeni bir cihazda oturum açılarak ve “Kodları geri yükle” istenerek kodlar geri yüklenebiliyor. Yeni bulut senkronizasyon özelliği, Google Authenticator kullanıcıları için önemli bir gelişme haline geliyor.

Google, kimlik doğrulama verilerini bulutta depolayarak tek seferlik kodları daha esnek ve güvenli hale getirerek kullanıcıların hesaplarını güvende tutmasını kolaylaştırdı. Bu özellik, özellikle iki faktörlü kimlik doğrulama gerektiren birçok farklı hizmete erişmek için uygulamaya güvenen kullanıcılar için kullanışlı bir hal alıyor. 

Google Authenticator’a yapılan bu güncellemeyle Google, kimlik doğrulamayı kullanıcılar için daha güvenli ve kolay hale getiren yeni güvenlik teknolojilerine yatırım yapmaya devam ediyor. Çevrimiçi güvenlik tehditleri gelişmeye devam ederken, Google’ın kullanıcıların hesaplarını güvende tutmak için çalıştığını bilmek güven tazelemeyi sağlıyor. 

Apple, Epic Games’e karşı temyiz mahkemesini kazandı

Ödeme sistemleri yüzünden soğuk savaş içerisine giren Apple ve Epic Games, temyiz mahkemesinin Apple lehine sonuçlanmasıyla yeni bir sayfa açtı. Uzun süredir devam eden davanın karara bağlanması, Apple’ın haklı olduğunu ortaya çıkardı.

Epic Games, hem iOS hem de Android telefonlarda Fortnite’ı piyasaya sürdü Kullanıcıların oyun içerisinde bir şey alması gerektiği zaman App Store ya da Google ay Store üzerinden ödemeye yaparak işlemi tamamlıyordu. Epic Games ise hem Apple’ı hem de Google’ı saf dışı bırakar kendi oyun içerisine kendi ödeme sistemini kurdu. Bunu fark eden Apple ve Google da Fornite’ı uygulama mağazalarından kaldırdı.

Apple özelinde tekelleşmek ve geliştiricileri olumsuz etkileme ve Apple cihazlar için alternatif bir uygulama mağazasının bulunmayıp engellenmesi ihtimalini öne süren Epic Games ile soğuk savaş uzun sürse de sonunda kazanan taraf Apple oluyor.

Bloomberg tarafından yapılan haberde, ABD 9. Temyiz Mahkemesi, Epic’in Apple’ın cihazlarında alternatif uygulama mağazalarını yasaklayarak federal rekabet yasasını ihlal ettiği yönündeki iddialarının çoğunu reddeden bir alt mahkeme kararını onadı. Epic Games davayı bir üst mahkemeye taşımadıkça, karar statükoyu koruyor.

ortaya çıkan bu bilgiler doğrultusunda Epic Games artık Apple üzerinden ödemeleri ve gereken tutarları karşılamak zorunda kalacak.

Alınan karar, Apple’ın bu davadaki büyük zaferini bir kez daha teyit ediyor. 10 iddiadan 9’u Apple’ın lehine karara bağlandı. İki yıl içinde ikinci kez bir federal mahkeme, Apple’ın eyalet ve federal düzeylerde antitröst yasalarına uyduğuna karar verdi.

Kurumsal mobilite odaklı RYDES, 3.5 milyon euro yatırım aldı

Kurumsal mobilite bütçe platformu RYDES, düzenlenen turda 3.5 milyon euro yatırım aldı. Assembly Ventures ve Rethink Ventures liderliğinde düzenlene tura Futury Capital ve melek yatırımcı Jens Krüger katıldı. Mevcut yatırımcılar arasında Lufthansa Group, Porsche Digital‘in şirket kurucusu Forward31 ve Arabella Venture Capital ve melek yatırımcılar yer alıyor.

RYDES, kurumsal mobilite yönetimini basitleştirerek şirketler için zamandan, çabadan ve maliyetten tasarruf sağlıyor. Covid salgınının etkileri ve iklim değişikliğinin etkilerine ilişkin artan farkındalık, insanların etrafta dolaşma biçimlerinde küresel bir değişimi hızlandırıyor. Artan sayıda çalışan, geleneksel şirket arabaları yerine esnek, bireysel ve sürdürülebilir mobilite bütçelerini tercih ediyor. Avrupa, çalışanlar için çok modlu hareketlilik söz konusu olduğunda başı çekiyor ve Avrupa hükümetleri, sırasıyla çalışanlar ve işverenleri için demiryolu ve toplu taşımayı sübvanse ederek benimsemeyi hızlandırmaya yardımcı oluyor.

Berlin merkezli girişim, çalışanlar için her türlü ulaşıma sorunsuz erişim sunan ilk hepsi bir arada mobilite bütçe platformuyla bu fırsatı değerlendiriyor. RYDES ile şirketler, önceden ödeme yapmak ve araç çağırma, araba abonelikleri veya toplu taşıma maliyetlerini ayrı ayrı göndermek yerine ekiplerine RYDES uygulaması aracılığıyla esnek bir şekilde kullanabilecekleri aylık bir bütçe yaratıyor.

Girişimin kendi İK, bordro ve vergi sistemlerine tam otomatik entegrasyon sayesinde, firmalar idari işlerden, zamandan ve paradan tasarruf sağlıyor. Öte yandan çalışanlar, istedikleri zaman gidecekleri yere nasıl varmak istediklerini seçebiliyorlar: ortak hareketlilik, toplu taşıma, kiralık bisiklet veya araba veya kendi arabaları için yakıt veya şarj kitleri. Ayrıca RYDES, sertifikalı iklim koruma projeleri aracılığıyla şirketler için ortaya çıkan karbon ayak izini otomatik olarak dengeleyen piyasadaki tek sağlayıcı oluyor.

RYDES kurucu ortağı ve CEO’su René Braun:

Yetenekleri çekmek ve motive etmek istiyorsanız, çekici ve esnek mobilite çözümleri sunmanız gerekecek. RYDES, bu gereklilikleri karşılayan ilk kurumsal mobilite bütçe platformudur. Paylaşılan mobiliteden bisiklet ve araba kiralamaya veya leasinge, yakıt ve şarj kartlarına ve toplu taşımaya kadar tam bant genişliğine sahip hizmetler sunuyoruz. Başlangıç  turumuzu tamamlamamız, tüm çalışan mobilite ihtiyaçları için başvurulacak yer olma ve işletmelere çekici, basit bir platform çözümü sağlama misyonumuz için önemli bir adım olarak görülüyor.

Girişim, yeni yeni yatırımı hareketlilik platformunu daha da geliştirmek ve Almanya dışındaki uluslararası pazarlara açılmak için kullanacak.

Amazon Prime, abonelik fiyatına zam yaptı: İşte yeni fiyat

Dünyanın en büyük e-ticaret ve teknoloji platformlarından Amazon, kullanıcılarına özel hizmetler sunduğu Prime aboneliği için sansasyonel bir zam yaptı. Neredeyse %400 zam yapılan hizmetin fiyatı 7.90 TL‘den 39 TL‘ye çıktı.

Amazon Prime, yeni üye olan kişiler için 30 gün ücretsiz deneme sürümü sunuyor. 30 günün sonunda devam etmek isteyen kişiler, aylık ödemeler yaparak hizmete sorunsuz devam edebiliyor. Prime aboneliğiyle beraber bedava ve hızlı teslimat, Prime’a özel ek ücret ödemeden Prime Video’da yer alan içerikleri izlenmesi ve Prime Gaming ile oyunlara ücretsiz ulaşılması sağlanıyor. Bunlara ek olarak Amazon.com.tr’den alışverişlerde aynı ya da farklı 10 ürüne sepette %10 indirim ve Prime Day ile Amazon Prime üyelerine özel, iki gün süren efsanevi indirim günleri düzenleniyor.

Ülkemizde birçok abonelik sunan platform, gerek enflasyon gerekse kur farkından dolayı üyelik ücretlerine zam yaptı. Son kale niteliğinde kalan Amazon ise ülkemizdeki bu durumlara karşı dirense de maalesef zam yapmak zorunda kaldı ve son kale de yıkıldı. Rakiplerine oranla hala rekabetçi bir fiyat sunan Amazon, hali hazırdaki üyelerini de fiyat değişikliği konusunda bilgilendirdi.

Mevcut üyeliği bulunan kişiler için bu ay eski fiyattan ödeme yapılmaya devam edilecek. 25 Mayıs itibariyle kullanıcılar, abonelik fiyatını zamlı olarak ödeyecek. Yani hem yeni olan kişiler hem de aktif üyeliği bulunan kişiler için zamlı fiyat aynı anda alınacak.

Yerli dijital yayın platformu GAİN, Rams Türkiye Grubu tarafından satın alındı

2020 yılının Aralık ayında Türkiye’nin yüzde yüz yerli yatırımla kurulan dijital yayın platformu olarak yayın hayatına başlayan GAİN, Rams Türkiye Grubu tarafından satın alındı.

Rams Türkiye, bu satın almayla birlikte GAİN hisselerinin tamamını bünyesine kattı. İlgili satın alma süreci kapsamında GAİN’in Kurucusu Gözde Akpınar, 1 Haziran tarihine kadar Yönetim Kurulu Başkanı olarak görevine devam edecektir.

Gözde Akpınar gerçekleşen satın alma ile ilgili verdiği demeçte;

“Üç yıldan fazla bir süredir devam eden GAİN yolculuğumuzda, önemli bir karar aldık. Hepimizin ortak mücadelesiyle, sıfırdan bugünlere getirdiğimiz şirketimiz artık yeni bir döneme giriyor. Bugün itibarıyla GAİN’in bütün hisselerinin Rams Türkiye tarafından satın alınması için el sıkışmış bulunmaktayız. Türkiye’nin yüzde yüz yerli yatırımla kurulan dijital platformu olan GAİN için ilk günden beri hayalimiz, ülkemizden globale açılan bir marka yaratmaktı. Global dev rakiplerimizin olduğu sektörde, bize inanan ekibimiz ve iş ortaklarımızla birlikte farklı işler yaparak izleyicilerimiz ile birbirimizi daha iyi anlayarak güçlü bir bağ kurduk. Bu satışın ülkemiz için hayırlı olmasını ve bu bağın gelişerek sürmesini diliyorum.” dedi. 1 Haziran tarihine kadar görevinin başında kalacağı bilgisini paylaşan Akpınar, “bundan sonraki süreçte GAİN yine aynı yenilikçi ve kaliteli içerilerini hız kesmeden devam ettirirken, GAİN’in bugüne gelmesinde büyük emek ve katkısı olan çalışma arkadaşlarımızla yola devam edileceği bilgisini de paylaşmak isterim.” diye ekledi.

Yüzde 90 oranında orijinal içerikle yerli rakiplerinden ayrıştı

“Kaliteli zaman, değerli içerik” mottosuyla 2020 yılının Aralık ayında kurulan dijital içerik platformu GAİN, kısa sürede 2 milyon kullanıcıyı aşarak alanındaki başlıca oyunculardan biri haline geldi. Her yaştan ve her tarzdan izleyiciye hitap eden kataloğunun yanı sıra rekabetçi üyelik ücretiyle de diğer platformlar içerisinde farklı bir yerde konumlandı. Kurulduğu günden itibaren yüzde 90 oranında orijinal içerikli yayın yapan GAİN, Türkiye’nin usta oyuncularını ve ekiplerini bir araya getiren Ayak İşleri, Hamlet, Aslında Özgürsün, On Bin Adım, Metot, Terapist, Cezailer ve Etkileyici gibi yapımlarla ses getirdi. BBC Studios işbirliği kapsamında, BBC First dizilerini üyeleriyle buluşturdu. Yeryüzü ve insan belgeselleri, canlı talk show’lar ve aktüalite programlarıyla rekabette ayrışmayı başararak, özellikle son dönemde canlı haber yayınlarıyla izleyici kitlesini daha da genişletti.

Akpınar’ın ikinci başarılı çıkışı

Gözde Akpınar, 1980 yılında İstanbul’da doğdu. Saint Joseph Fransız Lisesi’nde eğitim aldıktan sonra İstanbul Bilgi Üniversitesi İşletme & İktisat bölümünü bitirdi. Ardından İngiltere’de Portsmouth Üniversitesi’nde yine işletme ve iktisat üzerine eğitimine devam etti. 2007 – 2019 yılları arasında Betek Boya ve Kimya Sanayi A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanlığı görevini yürüten Gözde Akpınar, Filli Boya’nın 2001 yılında ulaştığı sektör liderliğini sürdürdü. 2019 yılında Filli Boya markasını da barındıran Betek Boya ve iştiraklerine ait hisselerin tamamını Japonya merkezli Nippon Paint Holdings’e satarak ilk başarılı çıkışını gerçekleştirdi. 2020 yılında “Gönlümde yatan iş” olarak nitelediği Gain Medya A.Ş.’yi kurarak, Yönetim Kurulu Başkanı görevini üstlendi.

Çin, ultra hızlı kablosuz interneti test ediyor: 300 Gbps hız

Çin, 300 Gbps‘e kadar indirme hızlarıyla ultra hızlı kablosuz interneti test etti. Bu testte elde edilen hız, mevcut 5G standardından 10 kat daha hızlı olduğu görülüyor.

Teknoloji, mevcut 5G ağları tarafından kullanılanlardan daha yüksek olan terahertz (THz) frekanslarını kullanıyor. THz frekansları çok daha yüksek hızlar için potansiyel sunsa da bazı zorlukları bulunuyor. Su ve diğer malzemeler, düşük frekanslı dalgalara kıyasla menzillerini sınırlayan THz dalgalarını kolayca emiyor.

Araştırmacılar, bu zorlukların üstesinden gelinebileceğine inanıyor. Bununla birlikte THz iletişimleri, kablosuz iletimleri neredeyse fiber üzerinden yapılan iletimler kadar iyi sağlayabiliyor. Ayrıca THz teknolojisi, kablosuz iletişimde devrim yaratma potansiyeliyle de heyecan yaratıyor.

6G yarışı daha yeni başlıyor ve Çin’in başı çektiği açık bir şekilde görülüyor. İnternet indirme hızında 300 Gbps, geleceğe doğru bir sıçrama oluyor. ABD’nin bu hıza ayak uydurmak istiyorsa çabalarını artırması gerekiyor. Geçtiğimiz Cuma günü Beyaz Saray, yeni nesil kablosuz bağlantıyı tartışmak için endüstri liderleriyle bir araya geldi. Ana konu, diğer ülkelerin 6G bağlantısı için standartların oluşturulmasına öncülük etmesi yönünde oluyor.

2030 yılına kadar piyasaya sürülmesi beklenmeyen 6G kablosuz ile bu yeni teknoloji, eğlence, otomobil ve sağlık sektörlerinde inanılmaz yeni hizmetlere yol açabilecek önemli gelişmeler sunacak. ABD ve Çin, yenilikleriyle teknolojiyi geliştirmek ve mükemmelleştirmek için muhtemelen rekabet etmeye devam edecek.