Ana Sayfa Blog Sayfa 984

Ocak ayında yatırım alan EvdekiBakıcım, ‘Özel Ders’ dikeyinde hizmet vermeye başladı

Ülkemizde sürekli değişen sınav sistemi düşünürsek özel ders pazarının büyüklüğü oldukça büyük. Bunun yanında aileler, çocuklarının bilim, sanat, spor, dil alanında kendilerini geliştirmesi için özel ders kategorisini tercih ediyorlar.

Son bir yılda saatlik oyun ablası hizmeti ile ön plana çıkan EvdekiBakıcım, artık özel ders dikeyinde de hizmet vermeye başkadı. Bu yılın Ocak ayında yatırım aldığını da duyurmuştuk.

Konu ile ilgili EvdekiBakıcım Kurucu Ortak ve CEO’su olan Miraç Bal “EvdekiBakıcım’dan hizmet alan ailelerden gelen yoğun talep üzerine özel ders kategorimizi açtık. EvdekiBakıcım bünyesinde bulunan birbirinden yetenekli kişiler şimdiye kadar 1m TL gelir elde etti. Birçok öğrenci alanında uzman olduğu konuda ailelere destek vererek sağladıkları kazançla hayat standartlarını yükseltti. Güvenli ve kolay bir şekilde aileler ile randevu oluşturan hizmet verenler artık özel ders kategorisi sayesinde çocukların farklı alanlarda gelişimlerine destek verecekler. açıklamasında bulundu.

Türkiye’deki güven sorununu geliştirdiği özel sistemi ile çözen EvdekiBakıcım’da, özel ders kategorisinde İngilizce, Fransızca, Matematik, Fen Bilgisi, Resim, Dans, Müzik gibi alanların ön plana çıktığı gözlemleniyor. Platformda “ana dili İngilizce olan öğretmenler” de yer alıyor.

Aileler, siteye ücretsiz üye olduktan sonra almak istedikleri eğitim hizmetini birkaç kelime ile aratarak en hızlı ve uygun eşleşme ile adaya erişebiliyorlar. Platform üzerinden özel ders verecek kişilerin videolarını izleyerek ve yetkinlik seviyesini inceleyerek doğru adaya en kısa sürede ulaşabilirsiniz.

Tim Ferriss’in, her girişimcinin okumasını tavsiye ettiği 10 kitap

Ünlü yazar ve ilham veren konuşmalarıyla bildiğimiz Tim Ferriss‘i, hayata özgü sırları ve haftada 4 saat çalışarak ayda 40 bin dolar kazanmasıyla tanımıştık. Ferriss, bu sırlarını okuduğu kitaplara ve yaşama şekline bağlıyor. Herkes aynı hayatı yaşıyor ama bazıları birşeyleri farklı yapıyor.

Tim Ferriss‘in önerdiği 10 kitap:

1. Anything You Want by Derek Sivers

Hayatta yapmaya değer nedir? Efsanevi girişimci Derek Sivers’ın bu sesli kitapta cevapladığı soru, 10 yıllık tecrübenin 90 dakikalık bir süreç içerisinde paketlenmesidir.

2. Radical Acceptance by Tara Brach

Budist bir öğrenci ve terapist olan Tara Brach, dünyaya, insanlığın doğal iyiliğine nasıl güvenileceğini göstermek istiyor.

3. How to Fail at Almost Everything and Still Win Big by Scott Adams

Bu kitapta Dilbert size başarılı olmak için yardım etmek istiyor, ancak başarısızlıklarını hepimize anlatarak.

4. The Art of Asking by Amanda Palmer

Müzisyen ve TED’in konuşmacılarından olan Amanda Palmer, bir sanatçının hayatını biliyor, fakat en önemlisi, nasıl ve ne zaman yardım isteyeceğini.

5. Creativity, Inc. by Ed Catmull

Pixar kurucu ortağı Ed Catmull, yaratıcılığın başarı için gerekli bir bileşen olduğunu hepimize en güzel şekilde aktarıyor.

6. “Surely You’re Joking, Mr. Feynman!” by Richard P. Feynman

Nobel ödüllü fizikçi Richard Feynman’ın bu otobiyografisinde kendimizi bulabilceğimiz birçok macera içine girebiliriz.

7. Dune by Frank Herbert

Soylu aileler, uyuşturucular ve savaş, gücü ve prestiji analiz eden çekici ve karmaşık bir anlatı oluşturmak üzere bir araya gelir, bize gerçek bir destanın nasıl oluştuğunu gösterir.

8. Ender’s Game by Orson Scott Card

Andrew “Ender” Wiggin, düşmanca bir uzaylı ırkından gelen bir saldırıyı düşünmek için, uzay savaşında tren yapmak üzere özel olarak seçilmiş, okulun tüm alanlarında mükemmelleşmiştir. Ancak baskıyla mücadele etmek ve beklentileri yönetmek, üste zor ve yalnız bir çıkış yapar.

9. Musashi by Eiji Yoshikawa

Harry Potter kitabı kadar kalın ve hızlı tempolu olan bu, bir samurayın epik bir hikayesi.

10. Zorba the Greek by Nikos Kazantzakis

Bu klasik roman, iki erkeğin öyküsünü ve olağanüstü dostluğunu anlatıyor.

Workup birinci dönem girişimleri 24 Kasım’da Demo Day sahnesine çıkıyor

İş Bankası’nin ana destekçisi olduğu Workup girişimcilik programına seçilen 9 girişim, 24 Kasım’da Kolektif House Levent‘te gerçekleştirilecek olan Demo Day sahnesine çıkıyor. Mart ayında başlayan birinci dönem programı, 6 aylık sürecini bu etkinlik ile tamamlıyor.

Demo Day sonrasında bazı girişimler programa devam edecek. İkinci dönem ise 6 Kasım 2017’de başlayacak.

Workup Demo Day birinci dönem sahnesine çıkacak 9 girişim;

  • Boostfy: Hedefleme odaklı instagram takipçi artırımı.
  • Mangr: Arkadaşlar arasında kolay para alışverişi.
  • Little Sleeper: Çocukların uyku düzenini iyileştirmeyi amaçlıyor.
  • Octovan: Nakliyeciler ile taşıma ihtiyacı olanları buluşturuyor.
  • Banamama: Evcil hayvanlar için aylık mama gönderimi.
  • Overstruct: Mimari tasarım projelerini sanal gerçekliğe dönüştürüyor.
  • E-Kira: Online kira ödeme platformu.
  • Scode: Kurgulanmış senaryolarla kod öğreten mobil uygulama.
  • Stubridge: Üniversite öğrencileri için sosyal ağ.

Sosyal faydanın iletişim platformu SosyalUp tanıtıldı

Sosyal girişimciliği ve sosyal sorumluluk faaliyetlerini kurumsal kimliğinin bir parçası haline getirip 250’den fazla STK için toplamda 3,5 milyon TL bağış yapılmasını sağlayan Bankalararası Kart Merkezi (BKM), SosyalUp‘ı tanıttı. Türkiye’nin sosyal fayda alanındaki en etkili kurumlarından biri olan BKM, SosyalUp ile sosyal fayda ekosisteminin aktörlerini bir araya getiriyor.

E-bağış kavramını Türkiye ile tanıştıran BKM, dijital cüzdanı BKM Express aracılığıyla toplamda 176.000 dijital bağış işlemi sonucunda elde edilen 3,5 milyon TL tutarı çeşitli STK’lara ve vakıflara aktarmıştı. Sosyal faydayı hedefleyen tüm aktörlerin yanında olan BKM, SosyalUp iletişim platformu ile gelecek günlere ışık tutup toplumu ileriye taşıyacak bir bilgi havuzu oluşturmayı hedefliyor.

Soner Canko “BKM Express ile yarattığımız e-bağış etkisinin bir benzerini sosyal fayda alanında yaratıp bu alanda çalışan herkese destek olmak istiyoruz.

Yuvarla, Givin, Açık Açık ve Askıdanevar gibi sosyal girişim ve Sivil Toplum Kuruluşları’nın da katıldığı SosyalUp lansmanı, sosyal ihtiyaçlara cevap verip sorunlara çözüm bulmayı hedefleyen her kesimden insanı ve kuruluşu bir araya getirdi.

Öte yandan katılımcılar arasında yer alan ve sosyal fayda odaklı çalışmalara yönelik duyarlı yaklaşımı ve girişimcilere verdiği destekle dikkat çeken Ayşe Arman, girişimcilerle sohbet etti ve sosyal faydayı amaçlayan çalışmaların daha fazla yayılması gerektiğini vurguladı.

Geçtiğimiz nisan ayından bu yana geçen kısa sürede şimdiden 10 bin kullanıcıya ulaşıp bireysel bağışı 4 katına çıkaran Givin öylece duran eşyaların ve deneyimlerin bağışa dönüşmesini sağlayarak 130 bin TL bağış potansiyeli ortaya çıkardı. Givin’le kullanıcılar sağladıkları sosyal faydayı da uygulamadan canlı olarak takip edebiliyorlar.

BKM Genel Müdürü Dr. Soner Canko, SosyalUp’ın sosyal girişimler, STK’lar, sivil girişimler için yaratacağı etkiyi şöyle açıkladı: “BKM olarak, bağış yapmanın, paylaşmanın daha adil ve farkında bir toplumun anahtarlarından bir tanesi olduğuna inanıyoruz. SosyalUp ile kurumsal ve bireysel anlamda doğru kaynağa hızlı erişilebilirliği sağlayan, nitelikli içerikleri kamuoyuyla paylaşan ve sosyal fayda amacıyla çalışan her kesimi destekleyecek bir iletişim platformunu hayata geçirdik. BKM Express ile yarattığımız e-bağış etkisinin bir benzerini sosyal fayda alanında yaratıp bu alanda çalışan herkese destek olmak istiyoruz.”

Harvardlı Bilim İnsanları suya girip çıkabilen robot arı Robobee üzerinde çalışıyor

Akıllı robot teknolojisinin hızla geliştiği günümüzde, her geçen gün yeni fikirleri ve projeleri duymaya devam ediyoruz. Harvard Üniversitesi’nden bir grup araştırmacı, robot arı fikrini gerçeğe dönüştürerek Robobee projesini hayata geçirdi. Robot arılara filmlerde şahit olmuştuk ancak o kadar küçük materyaller ile o teknolojinin yapılabileceğini düşünememiştik.

Robotların en fazla uçabildiğine şahit olmuştuk. Robobee, su altına da girip çıkabiliyor. Robobee’nin gövdesindeki odacığı dolduran gaz, içten kıvılcım ile yanıyor ve robot arı ekstra itiş gücü kazanarak kendini suyun dışına itebiliyor.

Robobee 175 miligram ağırlığında ve suyun gerilimi robotun ağırlığının 10, kaldırma kuvvetinin ise 3 katına eşit durumda. Bu sorunu çözmek için bu yüzden yanıcı roket taktılar.

Bu sistemde yakıt olarak su kullanılmış. Bir çift minyatür elektrolitik plaka, suyun içinde sıvı şekilde bulunan oksihidrojeni, şiddetli patlayıcı gaz haline dönüştürüyor. Robobee, bu ekstra donanıma uyum sağlayabilmek için yeniden tasarlanmış. Robot arıya temel bir gaz odası, dört sürükleyici ayak desteği eklenmiş.

Betapitch Türkiye seçmeleri 2 Kasım’da Workinton’da yapılacak

7 Aralık’ta Berlin’de gerçekleşecek Betapitch Global Finali’nde, Türkiye’yi ilk kez temsil edecek girişimci, 2 Kasım Perşembe günü Workinton Beta Pitch İstanbul’da seçilecek.

Altan Atabarut, Didem Altop, Joachim Behrendt, Pınar Massena, Şahin Tulga, Zehra Öney ‘in jüride olacağı, Türkiye elemelerinde 10 girişimci dinleyerek Almanya Berlin’deki finalde yarışacak aday belirlenecek.

Daha fazla bilgi için: www.betapitch.net/istanbul/

2 milyonun üzerinde ön ödemeli kartı bulunan ininal, TROY üyesi oldu

ininal, Türkiye’nin Ödeme Yöntemi TROY‘un üyesi oldu. Bu üyelikle ininal ve TROY, milyonlarca insanı nakitsiz yaşam dünyasına dahil edecek.

ininal ve TROY iş ortaklığı yaparak kullanıcılarını insanı “nakitsiz bir toplum” hedefi doğrultusunda kartlandıracak özel projelerle bir araya geliyor. Bankalararası Kart Merkezi (BKM) tarafından geliştirilen Türkiye’nin ödeme yöntemi markası TROY’un logosunun yer alacağı ininal kartlar, özel projeler kapsamında son kullanıcılarla buluşturulacak.

Piyasada 2 milyonun üzerinde ön ödemeli kartı bulunan ininal, 10.000’den fazla perakende ve ATM noktasında kullanıcılarına bakiye yükleme, yükledikleri bakiyeleri dünyadaki bütün alışveriş noktalarında harcayabilme olanağı veriyor. Bunlara ek olarak, para transferi, fatura ödeme gibi temel finansal servisleri kullanıcılarına sunuyor. Ayrıca, API platformuyla ortak markalı kartlardan toplu ödeme altyapılarına, kullanıcı hesabı yaratılmasından para transferine kadar birçok finansal hizmeti de kurumsal müşterilerin ve girişimlerin kullanımına sunuyor.

BKM’nin Türkiye bankacılık ve ödeme sektörüne yaptığı yatırımların en önemlilerinden biri olan Türkiye’nin Ödeme Yöntemi TROY, tanıtıldığı 1 Nisan 2016’dan itibaren Türkiye’deki tüm POS, ATM ve e-ticaret siteleri tarafından kabul edilir duruma geldi. Nakitsiz bir toplum hedefi ile çalışmalarını sürdüren BKM, Türkiye’de finansal teknolojilerin en büyük destekçisi konumunda.

ininal CEO’su Ömer Suner2012 yılında ininal’ı kurarken, hızla dijitalleşen dünyada bireylerin ve kurumların mevcut ve gelecek finansal ihtiyaçlarına yönelik kolay, hızlı ve güvenli teknolojik altyapıyı sunmayı hedefledik. Geliştirdiğimiz ürün ve servislerle girişimlerin ve kurumların işlerini büyütmelerine katkı sağladığımız gibi ön ödemeli kart ve dijital cüzdan ürünlerimizle de milyonlarca insanın temel finansal ihtiyaçlarına çözüm oluyoruz. Herkesin dijital cüzdan ve kart sahibi olacağı bir finansal ekosistem yaratmak öncelikli hedefimiz. TROY üyeliğiyle birlikte nakitsiz toplum hedefine katkıda bulunmanın mutluluğunu yaşıyoruz.” dedi

ServisSoft: Satış Sonrası Servis hizmetlerini tek merkezden yönetmenizi sağlayan platform

ServisSoft perakende sektöründe faaliyet gösteren her türden ve her ölçekte firmaların satış sonrası servis hizmetlerini tek merkezden yönetmesini sağlayan bulut altyapısına sahip bir SaaS platformudur.

KWORKS hızlandırma programına kabul edilen ServisSoft, küçük işletmelerin tüm işlerini çözebilecekleri uçtan uca bir çözüm sunuyor. Üretim yapan büyük fabrikaların ise tüm satış sonrası süreçlerinin ve yetkili servis ağı yönetimini sağlıyor. Fabrikaar​ ​​ürünün banttan çıktığı kaydını otomatik olarak bu platforma aktarır. Sonrasında ise satıştan sonraki tüm süreci bu platform üzerinden yönetebilirsiniz. Yetkili servisin ürünün kurulumunu yapması, arıza işlemlerine müdahale etmesi, bakım planlarını yapması gibi tüm işlemler kontrol edilebilir.

Kurucular: Anıl Başaran, Eren Asığlı ve Aybar Başaran.

Ürünün geliştirilme süreci 2 yıl sürdü. İlk satışlarını Norveç’ten bir Türk şirketine yapmışlar. Hazır bir yazılım kullanılmamış. Yazılımın tamamı girişimin kendi ekibi tarafından yapılmış.

2 binden fazla noktada ServisSoft kullanılıyor. Global müşterileri arasında Japonya’dan OMRON, İngiltere’den ise ünlü süpürge üreticisi Dyson var. Yurt içinde üretim yapan Lanova, Fankey, Skytech gibi ortalama 300 servisi bulunan firmalar da tüm operasyonel süreçlerini ServisSoft üzerinden yönetmektedir.

Gelir modeli olarak kullanıcı başı fiyatlandırma var. Bu girişim, B2B olarak çalışıyor. Gelişmeler oldukça sizlerle paylaşacağız.

TÜSİAD ile TÜRKONFED’in hayata geçirdiği BORGİP KOBİ’leri güçlendirecek

TÜSİAD ve TÜRKONFED işbirliği, Garanti Bankası’nın ana desteği ve Kariyer.net İK Platformu İş Ortaklığı ile Türkiye’nin, öncelikle az gelişmiş bölgelerindeki KOBİ’lerin insan kaynakları, teknoloji ve yönetim becerilerini iyileştirmeyi hedefleyen proje, uzun vadede Türkiye’deki tüm KOBİ’lere odaklanacak. BORGİP ile KOBİ’ler ve iş insanları odağa alınarak, onların büyümesine destek olunması, dolayısıyla bu bölgelerde refah ve gelir artışına katkı sağlanması hedefleniyor.

Bölgelerarası Ortak Girişim Projesi (BORGİP) ile, bölgelerarası gelişmişlik farklarının azaltılması ve bu bölgelerdeki iş insanları ve KOBİ’ler odağa alınarak, Türkiye’nin az gelişmiş bölgelerinde refahın artırılması amaçlanıyor.

Projenin pilot uygulamasına ilişkin sonuçlar ve KOBİ’lere yönelik destek mekanizmaları içeren platform, 31 Ekim tarihinde TÜSİAD Genel Merkezi’nde yapılan basın toplantısında kamuoyuyla paylaşıldı.

Bin firma arasından pilot 20 firma mentorlarla eşleştirildi

Pilot çalışma kapsamında, Kalkınma Bakanlığı, bölge Kalkınma Ajansları ve TÜRKONFED’in bölgesel federasyonlarının işbirliğiyle belirlenen bölge illerinde bine yakın firma tespit edildi. Söz konusu firmaların sayısı sektör, il, ciro, çalışan sayısı gibi kırılımlar üzerinden 100’e indirildi. Seçilen 100 firmaya Yönetim Danışmanları Derneği işbirliği ile profesyonel yönetim danışmanları tarafından yüz yüze temel ihtiyaç ve durum tespitleri analizi yapıldı. Değerlendirmeler sonucunda 20 firma, pilot mentorluk uygulamasına dahil edildi. EMCC Türkiye ile oluşturulan mentorluk sistemi kapsamında söz konusu 20 firma mentorlarla eşleştirildi.

Proje dahilinde KOBİ’lere yönelik, “İşimizi Nasıl Büyüteceğiz? Gelecek Kuşaklara Nasıl Devredeceğiz?” ve “Büyüyen KOBİ’ler” başlıklı seminerler de verildi. Bu kapsamda, Elazığ ve Mersin’den 500 iş insanına temel finansman, satış ve pazarlama ve kurumsallaşma, Malatya, Hatay ve Mersin’den 450 iş insanına teknoloji ve dijitalleşme seminerleri verildi.

Mentorluk destek mekanizmaları

BORGİP kapsamında, az gelişmiş bölgelerde imalat sanayiinde faaliyet gösteren ve 20 ila 249 çalışana sahip KOBİ’lere mentorluk desteği sunuluyor. Mentorluktan yararlanmak istenen firmalara, Actioncoach desteği ile “6 Adım Semineri” ile hızlı ve kârlı büyümenin yolları anlatılıyor. Birebir görüşmeler sonucunda uygun firmalar seçiliyor ve seçilen firmalarla üç günlük KOBİ Patronlar Kulübü toplantıları yapılıyor. Firmalar, TÜSİAD ya da TÜRKONFED üyesi mentorlarla eşleştirilerek yönetim becerileri alanında mentorluk alma fırsatına erişiyor. Arzu eden firmalar, daha kapsamlı olarak BORGİP İş Geliştirme Mentorları Ağı’ndan da faydalanabiliyorlar.

Kariyer.net İK Platformu İş Ortaklığı ile Nitelikli İnsan Kaynağı Platformu ile KOBİ’ler nitelikli insan kaynağına erişiyor.

BORGİP’in en önemli faydaları arasında Kariyer.net İK Platformu İş Ortaklığı ile sunulan nitelikli insan kaynağı desteği yer alıyor. Projede, “Serbest Zamanlı Çalışan” modeli ile Anadolu’daki KOBİ’lerin, daha gelişmiş bölgelerde yaşayan deneyimli ve nitelikli insan kaynağına ulaşması için bir plaftorm oluşturuldu. Böylece, kendi ilinde nitelikli insan kaynağına ulaşamayan KOBİ’lerin, gelişmiş bölgelerden nitelikli insan kaynağına serbest zamanlı olarak ulaşması hedefleniyor. Bu kapsamda, özellikle genç yaşta emekli olmuş nitelikli insan kaynağının, bu firmalara destek olabilmesi ve bölgelerdeki mevcut çalışanların nitelik kazanmasına katkı sağlaması için bir platform oluşturulmuş oldu. www.borgip.org adresi üzerinden alınan başvurular sonucunda, kriterlere uyum sağlayan firmalar BORGİP Nitelikli İnsan Kaynağı Platformu’na dahil ediliyor. Firmalar, platform üzerinden “Serbest Zamanlı Çalışan” taleplerini iletiyorlar. Kariyer.net ile oluşturulacak ilanlara yine Kariyer.net üzerinden başvuru imkanı sağlanıyor.

Yerel firmaların büyümesi, yerel kaynakların geliştirilmesi gerekiyor

BORGİP platformunun tanıtıldığı basın toplantısında konuşan TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Erol Bilecik şunları söyledi: “Bölgesel teşvik paketleri, bölgesel politikalar açısından olumludur ancak geliştirilmesi gerekir. Az gelişmiş bölgelerimizde; yerel firmaların büyümesine odaklanacak kalkınma stratejilerinin hayata geçirilmesi, yerel kaynakların güçlendirilmesi, merkezi ve yerel tüm aktörlerin dahil olduğu bir yönetişim anlayışının daha fazla benimsenmesi gerekiyor. Bölgelerarası Ortak Girişim Projesi, kısaca ‘BORGİP’ bu yeni yaklaşımın çıktısıdır ve tam bir Türkiye projesidir. Rekabet gücü yüksek, ekonomisi kuvvetli, güçlü ve mutlu bir Türkiye hedefini gerçekleştirmek için, hiç şüphesiz ki, demokrasi, insan hakları, laiklik, hukuk devleti, adalet, AB ile ilişkiler, bilimsel temelli bir eğitim sistemi, toplumsal cinsiyet eşitliği gibi konularda hızla ilerlemeliyiz. Aksi takdirde yapılan yatırımlar veya sağlanan teşvikler, maalesef bizi bu hedefe ulaştırmakta yetersiz kalacaktır.”

Nanomik, Dünya Gıda ve Tarım Örgütü tarafından kabul edilen ilk Türk girişimi oldu

Nanomik, geliştirdiği doğal gıda koruyucuları ile Türkiye’nin özellikle ihracat sürecinde yaşadığı sıkıntılara çare olmayı; meyve ve sebzenin yanı sıra kuruyemişte daha tüketiciye ulaşmadan ortaya çıkan yüzde 25’lik kaybın da önüne geçmeyi hedefliyor. Nanomik, Dünya Gıda ve Tarım Örgütü tarafından “Save Food” organizasyonuna kabul edildi.

FAO’nun (Dünya Gıda ve Tarım Örgütü) “Gıdayı Koru (Save Food)” adı altında başlattığı kampanyaya da değinen Örçen, FAO’nun bu unvanı dünya üzerinde belli başlı firmalara verdiğinin altını çizerek şunları söyledi: “Yalnızca “Save Food” – Gıdayı Koru – unvanı verilen firmalar bu listede yer alabiliyor. Nanomik şu anda bunu gerçekleştirebilen ilk ve tek Türk girişimi.  Umarız ülkemiz adına girişimimizi yurt dışında çok daha fazla ülkede duyurma fırsatımız olur.” dedi.

Gıda ve tarım sektöründeki ürünlerin raf ömrü uzayacak

Şu anda doktora eğitimine devam eden ve şirketin kurucularından olan Buse Berber Örçen, 12 kişilik ekiple birlikte geliştirdikleri ürüne ilişkin; “Teknoloji çok hızlı gelişiyor, her geçen gün yeni bir teknoloji haberi okuyoruz, ancak hala hiçbir teknoloji gıdalarda küflenme probleminin önüne geçemiyor. Küf ve küf kaynaklı problemlerin önüne geçmek için kullanılan sentetik koruyucular ise hem doğaya hem de insan sağlığına ciddi zararlar veriyor. Etkili bir çözüm bulunamaması sebebiyle her sene üretilen taze meyve ve sebzenin % 25’i küflenme veya ticari limitler sebebiyle israf oluyor. Nanomik, bu israfı engelleyebilecek, meyve sebze ve kuruyemişlerin bozulmadan ilk günkü tazeliğinde kalabilmesi için %100 doğal koruyucular geliştirmektedir. Üretim aşamasında, marketlerde ve hatta evlerimizde bile kullanılabilecek doğal koruyucumuzun global bir problem haline gelen gıda israfına doğal bir çözüm oluşturabileceğini düşünmekteyiz. Özetle daha doğal ve kimyasalsız gıdalar ile daha sağlıklı bir Dünya hedefliyoruz.” açıklamasında bulundu.

Gıda firmaları kaygılı, ihracat sıkıntılı, çiftçi zararda

Sektördeki gıda firmalarının kaygılarına da çare olacak ürün ciddi avantajlar sağlıyor. Örneğin, koruyucu malzeme kullanırken firmaların ambalaj maliyetleri artırıyor. Kilo başına 1 liralık antimikrobiyal paketleme, 1 tonda 1000 TL olarak karşılarına çıkabiliyor ki bu firmalar için oldukça yüksek bir rakam anlamına geliyor. Kimyasal koruyucular ise ülkelerin koyduğu ticari limitler sebebiyle ihracatta problemlere sebep olabiliyor. Nanomik’in geliştirdiği doğal koruyucular, taze meyve ve sebzenin dalından alındıktan sonra meyve-sebze işleme tesislerinde yıkanmasıyla başladığı noktadan evlerde tüketimine kadar koruyarak, bu yükü gıda firmaları adına ortadan kaldırabiliyor. Bu ürün ile, Türkiye’de taze meyve ve sebze endüstrisinde daha tüketiciye ulaşmadan ortaya çıkan yüzde 25’lik kaybın önüne geçmesi hedefleniyor.