Ana Sayfa Blog Sayfa 801

Storytel’de 2019 yılında 4 milyon saatin üzerinde kitap dinlendi

Spor yaparken ya da trafikte, evde dinlenirken ya da yemek hazırlarken profesyonel bir seslendirmenden kitap dinleyenlerin sayısı her geçen gün artıyor. Sesli kitaplar artık çok sayıda insanın hayatının önemli bir parçası haline geldi.

4 milyon 54 bin 400 saat sesli kitap

2019 yılında, Storytel üzerinden Türkiye’de toplam 4 milyon 54 bin 400 saat sesli kitap dinlendi. Türlerine göre ilk beş sıranın süre dağılımı ise şu şekilde gerçekleşti; kurgu dışı kitaplar 940 bin saat, romanlar 895 bin saat, klasikler 517 bin saat, çocuk kitapları 507 bin saat, polisiye kitaplar ise 415 bin saat dinlendi.

Storytel üzerinden 2019’da en çok dinlenen ilk 10 kitap sırasıyla Harry Potter Serisi, Sapiens, Bir Ömür Nasıl Yaşanır, Ustalık Gerektiren Kafaya Takmama Sanatı, Kürk Mantolu Madonna, Serenad, 21. Yüzyıl için 21 Ders, Homo Deus, Saatleri Ayarlama Enstitüsü ve İçimizdeki Şeytan oldu.

Berk İmamoğlu

Sesli kitapların günlük hayatımızda artan yeriyle ilgili görüşlerini paylaşan Storytel Türkiye Ülke Müdürü Berk İmamoğlu şunları söyledi; “Sesli kitaplar günlük yaşamımıza çok iyi uyum sağlıyor. Kitap dinlerken, ev işleri, spor ya da işe gidip gelmek gibi günlük aktivitelerimizi gerçekleştirebiliyoruz. Bu anlamda Storytel’i kitap okumanın en kolay hali olarak da düşünebiliriz. Sesli kitapları deneyimleyen kitapseverler, bu şekilde günümüz hayat şartlarının getirdiği yoğunluğun içinde bile tahmin ettiklerinden ne kadar çok kitabı bitirebildiklerini görüyorlar. Storytel olarak sunduğumuz bu servis, kullanıcıların her gün trafikte geçirdikleri zamanı azaltmasa bile, bu zamanı daha anlamlı geçirmelerini sağlıyor. 2019’da ortaya çıkan dinleme sürelerinin 2020’de en az %50 üzerine çıkmayı hedefliyoruz. Bu dinleme hedefine ulaşmak için her geçen gün dinleyicilerimizin beklentileri paralelinde yeni kitapları Storytel kütüphanesine ekliyoruz. Sahip olduğumuz teknolojileri kitap dinleme konforunu arttıracak yönde geliştiriyor ve kullanıcılarımız için iyileştiriyoruz.”

Kullanıcılar Storytel’e mobil telefonlarına yükleyecekleri uygulama üzerinden üye olarak ulaşabiliyorlar. Aynı zamanda Storytel üye olan tüm kullanıcıların platformda yer alan kitapları sınırsız olarak dinlemelerine olanak sunuyor.

Storytel hakkında

Kuzey Avrupa’nın önde gelen sesli ve e-kitap yayın servisi Storytel, 300.000’den fazla başlık ve içeriğiyle sınırsız dinleme ve okuma imkanı veren bir abonelik hizmeti sunuyor. Vizyonumuz, herkes tarafından her yerde ve her zaman zevkle paylaşılacak harika hikayelerle dünyayı daha anlayışlı bir yere dönüştürmek. Storytel dijital bir platform sunduğu gibi aynı zamanda kapsamlı bir yayın grubu. Storytel ve Mofibo altında sesli ve e-kitaplar için yayın servisi sunarken, yayıncılık hizmetlerini Norstedts, Massolit, StorySide, Printz Publishing, People’s Press, Rabén & Sjögren, B.Wahlströms ve Norstedts Kartor yayın evleri üzerinden yürütüyor. Ztory, gazete ve dergiler için sınırsız abonelikle hizmet veren dijital bir yayın servisi olarak Storytel bünyesinde Ocak 2019’dan bu yana faaliyet gösteriyor. Genel merkezi İsveç Stockholm’de bulunan Storytel, 19 ülkede faaliyetlerini yürütüyor.

VavaCars’ın yeni reklam kampanyası TV kanallarında da yayına girdi

Eylül 2019’da Türkiye’de faaliyetlerine başlayan yeni nesil, online araç satış platformu, Petrol Ofisi’nin kardeş kuruluşu olarak kurulan VavaCars’ın yeni reklam filmleri, dijital platformların ardından televizyon kanallarında da yayına girdi.

Herkesin kolay bir şekilde otomobilini satabileceği bir hizmet modeli oluşturarak ikinci el otomobil piyasasına iddialı bir giriş yapan VavaCars, televizyon kanallarında yayınlanmaya başlanan reklam kampanyasında araç satmanın kolay, şeffaf ve güvenli yolunu esprili bir şekilde ele alıyor.

“Aracınızı Satmanın En Yeni ve Sorunsuz Yolu” sloganıyla yayınlanan kampanyanın reklam filmlerinde Being Çözüm imzası bulunuyor. Filmin prodüksiyon çalışmalarını Organic Film üstlenirken, yönetmen koltuğundaysa Bora Egemen oturuyor.

Growth Circuit’ın MVP ve fikir aşaması girişimler için hızlandırma programı başvuruları açıldı

Son 3 yılda 150’den fazla girişimi, hızlandırma programı çerçevesinde yoğun eğitimlerle eğiten ve uygun gördüklerine yatırım yapıp Amerika’ya gönderen Growth Circuit bu sene bir partnerlik anlaşmasıyla girişimcilerin ihtiyacı olan programı hayata geçiriyor.

Programı anlatmadan önce gelin birlikte Growth Circuit’ın kim olduğuna ve bugüne kadar ki çalışmalarına değinelim.

Growth Circuit, 3 sene önce ODTÜ Teknokent tarafından kurulan bir girişim destek ve yatırım şirketidir. Growth Circuit, Ankara ofisinin yanında San Francisco’da da ofisini açarak bugüne kadar 300’den fazla Türk girişimciyi San Francisco ofisinde ağırlamıştır. Yatırım ve hızlandırma programı olmak üzere iki ana birimi olan Growth Circuit’ın çalışma şekli girişimcilerin son dönemlerde ilgi odağı olmuştur.

250 bin dolara kadar yatırım fırsatı

Yatırım tarafında 3 Milyon Dolarlık bir fonu olan ve 50.000 dolar ile 250.000 dolar arasında yatırım yapan Growth Circuit’ın, bugüne kadar resmi olarak açıkladığı 2 yatırım vardır. Bunlar; Garaj Sepeti ve Spirohome. Yatırım işinin yanında girişimciler için hızlandırma programı düzenleyen Growth Circuit, bugüne kadar Türk girişimcilerin eğitilmesi konusunda önemli rol oynadı ve Berkeley, USMAC, Bobson Collage, ABC, Draper University gibi kurumlarla çalıştı. Hızlandırma programı çerçevesinde son 3 yılda 150’den fazla girişime eğitim verip 21 girişime yatırım yaparak Amerika’daki 7 haftalık programına gönderdi.

Hem hızlandırma programında eğiten hem yatırım yapan hem de Amerika’da uzun süre girişimcilere destek olan bu program yeni anlaşmaları ile başlıyor.

Görselde de gördüğünüz gibi 3 farklı aşamadan oluşan Growth Circuit’ın bu seneki partnerleri Startup Wise Guys ve Draper University.

Startup Wise Guys, Avrupa’nın en deneyimli hızlandırma programı tasarımcıları olarak geçiyor. Bugüne kadar programlarından mezun girişimler 29 milyon Euro yatırım topladılar ve girişimcileri globale açılma konusunda olağandışı yöntemler kullanarak eğitiyorlar. Bu sene Growth Circuit programına başvuran ve ilk aşamayı geçen girişimcileri eğitecek olan Startup Wise Guys ile girişimciler, Amerika’ya gitmeden önce tüm stratejilerini Avrupa ve Amerika yöntemlerine göre yeniden tasarlayacaklar. İş geliştirme, pazarlama ve satış alanında da tüm eksiklerini gidererek Amerika’ya yollanan girişimciler Amerika’da Draper University ile hem kişisel gelişimlerini tam bir girişimci olarak tamamlayacaklar hem de potansiyel müşteriler, partnerler ve yatırımcılar ile görüşerek Startuplarını yurt dışına taşıyacaklar.

Draper University ise; Silikon Vadisi’nin en ünlü yatırımcılarından olan Tim Draper bugüne kadar Tesla, SpaceX, Skype, Hotmail gibi startupların yatırımcısı olarak biliniyor. Üniversitesinde her sene Growth Circuit girişimcilerini ağırlıyor ve 5 hafta boyunca eğitiyor. Sonrasında da 2 hafta girişimcileri destekleyerek işlerini geliştirmelerine yardım ediyorlar.

Son başvuru: 5 Şubat 2020

Girişimcilik konusunda üst düzey eğitim vermenin yanında, finans, yatırım, hukuk ve şirket prosedürleri konularında da girişimcileri İngiltere, Silikon Vadisi ve Türkiye üçgenindeki danışmanları tarafından eğiten Growth Circuit programına gcaccelerator.co‘dan başvuru yapabilirsiniz.

Birleşik Krallık Teknoloji Konferansı, 17 Şubat’ta İstanbul’da düzenlenecek

Birleşik Krallık Teknoloji Konferansı, Türk ve İngiliz teknoloji sektörlerinin lider isimlerini 17 Şubat Pazartesi günü Birleşik Krallık Uluslararası Ticaret Departmanı ev sahipliğinde İstanbul’da Whyndham Grand İstanbul Levent Otel’de bir araya getirecek.

Birleşik Krallık ve Türkiye arasında yatırım ve ticaret olanakları, yatırımcıların Birleşik Krallık’ta nasıl şirket kurabileceği ve şirketlerini nasıl büyütebileceği yanında kurumsal yükümlülükler konusunda da detaylı sunumların yer alacağı konferansın bu seneki ana konu başlıkları;

  • Finansal Teknoloji
  • Dijital Sağlık
  • Bilim ve İnovasyon
  • Üretimde Dijitalleşme
  • Akıllı Şehirler

Her konu başlığı üzerine derinlikli sunum ve soru-cevap bölümlerinin yer alacağı konferansta ayrıca Birleşik Krallık’taki sektörel fırsatların ve potansiyel iş ortaklığı alanlarının da detaylarıyla anlatılacağı oturumlar yer alacak.

Tüm gün sürecek olan konferans İngilizce olarak gerçekleştirilecek.

Facebook’un topluluk merkezinin bir yenisi Bursa İstasyon açılıyor

Geçtiğimiz Eylül ayında İstanbul’da faaliyete geçtiğini duyurduğumu topluluk merkezi Facebook İstasyon‘un uydu merkezlerinden birinin Bursa’da açılması için hazırlıklara başlandı.

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) ve Habitat Derneği (Habitat) iş birliğiyle hayata geçirilen ve Facebook’un Türkiye’deki en büyük yatırımlarından biri olarak görülen Facebook İstasyon, Türkiye’nin farklı şehirlerindeki insanları, toplulukları ve işletmeleri bir araya getirerek onların büyümek için ihtiyaç duydukları becerilere, kaynaklara ve bilgilere erişmelerine yardımcı olmayı amaçlıyor.

Bursa İstasyon

İstanbul’daki Facebook İstasyon’dan sonra Samsun, Denizli, Kırklareli, Adana, Mersin ve Ankara’da protokolleri imzalanan uydu merkezlerin sonuncusu olan Bursa İstasyon’da, Türkiye toplumunun ve ekonomisinin dijitalleşmesine odaklanan bir dizi farkı eğitime, programa ve atölye çalışmasına ev sahipliği yapacak.

Gerçekleştirilen protokol imza törenine, Facebook Türkiye Kamu Politikaları Başkanı Çağatay Pekyörür, Habitat Yönetim Kurulu Başkanı Sezai Hazır, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Sektörler ve Girişimcilik Dairesi Başkanı Ozan Acar ve Bursa Ticaret Borsası (BTB) Yönetim Kurulu Başkanı Özer Matlı katıldı.

“Facebook İstasyon“ projesi kapsamında Türkiye’nin farklı şehirlerinde uydu topluluk merkezleri açma konusundaki heyecanını dile getiren Facebook Türkiye Kamu Politikaları Başkanı Çağatay Pekyörür, şöyle konuştu: “Facebook olarak, çok uzun zamandır Türkiye ekonomisine katkıda bulunmak için çalışıyoruz. Bu doğrultuda, ülkemizdeki insanlara, topluluklara ve KOBİ’lere ihtiyaç duydukları dijital becerileri sunarak başarılı olmalarına yardımcı oluyoruz. Geçtiğimiz Eylül ayında İstanbul’da açtığımız Türkiye’deki ilk topluluk merkezimiz Facebook İstasyon, bu yolda attığımız en önemli adımlardan biriydi. Ancak, girişimlerimizin sadece İstanbul ile sınırlı kalmayacağı sözünü verdik. TOBB ve Habitat iş birliğiyle Bursa’da açtığımız uydu merkezimiz ile bu sözümüzü tutuyoruz. İlerleyen dönemlerde farklı illerde açmaya devam edeceğimiz bu uydu merkezlerle Türkiye’deki işletmelere, topluluklara ve bireylere destek olmaya devam edeceğiz.” dedi.

Bursa İstasyon, farklı sosyal gruplara ve topluluklara bir araya gelerek fikir paylaşımında bulunabilecekleri ve çalışabilecekleri fiziksel bir alan sunarken, aynı zamanda şehirdeki işletmelere küresel pazarlara ulaşmaları ve iş arayışında olan bireylere iş bulmaları için de destek olmayı hedefliyor.

Melek yatırım platformu Angel Effect, ABD merkezli Vampr’a yatırım yaptı

Erken aşama, yüksek büyüme potansiyeli içeren girişimlere yatırım yaparak gelişmeleri için sermaye, tecrübe ve aynı zamanda global ağlara erişim sağlamak ve melek yatırım kültürünü yaygınlaştırmak üzere kurulan Angel Effect yılın ilk yatırımını Amerika merkezli Vampr’a 9 milyon dolar üzerinden yaptığını açıkladı. Sizlere Angel Effect’in ilk kuruluşunu paylaşmıştık.

2015 yılında başarılı müzisyenler Josh Simons ve Baz Palmer tarafından hayata geçirilen Vampr, müzisyenlerin birbirleriyle tanışmaları için bir ortam olarak yolculuğuna başladı. Bugüne kadar 5 milyon bağlantı kurulmasına olanak sağlayan Vampr, dünyanın her ülkesindeki kullanıcılarla büyümeye ve gelişmeye devam ederek ilerledi. İlk günden bu yana geçen kısa sürede Vampr hem müzik hem de teknoloji dünyasının sevilen bir markası haline geldi ve Apple tarafından yılın en iyi uygulamaları arasında gösterildi.

Yeni yatırım ile kullanıcı kazanımı ve yeni gelir kanalları oluşturma konusuna odaklanacaklarını belirten Vampr CEO’su Josh: “Angel Effect ile uzun süredir yakın temas halindeyiz. Yatırımcıdan öte stratejik olarak Türkiye’de ve bölgede büyümemizi destekleyecek, bize değer katacak bir ortak olarak aramıza katılmalarından mutluyuz.” dedi.

Angel Effect CEO’su Orhan Bayram da yatırıma dair: “Çok uzun süredir bir arada olan ve son dönemde hızlı büyüme yakalayan bir ekibe yatırım yapmaktan mutluyuz. Amacımız müzik dünyasının Linkedin’i olacak bu platformun kısa zamanda katlanarak büyümesi, Türkiye’de büyümesi için biz de ortaklarımız, yatırım ağı üyelerimiz ve mentorlarımız ile destek olacağız.” dedi.

Angel Effect gibi kurumsal yatırımcıların yanında dünya’nın en büyük kitlesel yatırım platformlarından wefunder üzerinde aktif olarak devam eden yatırım turuna şu ana dek 1.000’e yakın bireysel yatırımcının da katılımı ile kurumsal yatırım turunun 1 milyon doları geçtiğini hatırlatalım.

Eski Google Pay yöneticilerinin kurduğu neo bankacılık platformu epiFi 13.2 milyon dolar yatırım aldı

Google’ın Tez by Google adıyla Hindistan’daki kullanıcıları hedefleyen, daha sonra Google Pay sistemine entegre olan ödeme servisinin kurucuları tarafından kurulan neobank platformu epiFi, 13.2 milyon dolar çekirdek yatırımı aldı. Sequoia India ve Ribbit Capital tarafından yönetilen turda epiFi için 50 milyon dolar değer biçildi.

epiFi için düzenlenen yatırım turuna Brezilya merkezli neo bankacılık devi Nubank‘in kurucusu David Velez, Hindistan’da ikinci ödeme girişimi CRED‘i hayata geçiren Kunal Shah ve VC fonu Hillhouse Capital de katılım gösterdi.

Henüz sekiz aylık olan epiFi girişiminin kurucu ortağı Sujith Narayanan, TechCrunch’a verdiği röportajda kurdukları yeni neo bankacılık girişiminin Hindistan’a binlerce yıl hizmet edecek yeni nesil bir bankacılık platformu olduğunu söyledi. Google Pay’in içerisine dahil edilen Tez by Google servisini geliştirirken tüketicilerin sadece dijital ödeme değil, tüm bankacılık hizmetlerini tamamen dijital olarak almak istediklerini fark ettiklerini belirten Narayanan, kullanıcıların dijital olarak sigorta, borç verme ve yatırım fırsatları gibi daha fazla hizmet beklediğini belirtti.

epiFi gibi neo bankacılık platformları, tüm bankacılık faaliyetlerinden şubeleri ortadan kaldırarak bir mobil uygulama ya da internet sitesi üzerinden dijital olarak yararlanmanıza olanak tanıyor. (Neobankalara örnek olarak Türkiye’den Enpara gösterilebilir)

epiFi alanında iddialı bir ekiple yola çıktı

Tez by Google servisinin kurucu ortağı ve Google Pay yöneticilerinden Sujith Narayanan’ın yanı sıra daha önce Google Hindistan’da ürün yöneticisi olarak görev yapan Sumit Gwalani de epiFi’da kurucu ortak olarak yer alıyor. Ayrıca epiFi’ın daha önce Netflix, Flipkart ve PayPal gibi şirketlerde çalışmış yaklaşık 24 kişilik deneyimli bir ekibi bulunuyor.

Şimdilik pazarda bir ürün ya da hizmeti bulunmayan epiFi, birkaç ay sonra mobil uygulamasını yayınlayarak pazara hızlı bir giriş yapmayı hedefliyor.

 

Aylık ödeme modeline sahip MBA eğitimi girişimi Jolt, 14.1 milyon dolar yatırım aldı

Geleneksel işletme yönetimi kurslarının mevcut yapısını değiştiren ve standart müfredatları ortadan kaldırarak insanların paradan ve zamandan tasarruf etmesiyle maksimum verimlilikte eğitim almasını amaçlayan MBA eğitimi girişimi Jolt, Seri A turunda 14.1 milyon dolar yatırım aldı.

Balderton Capital tarafından yönetilen yatırım turunda Hillsven Capital ve Octopus Ventures‘ın katılımıyla 14.1 milyon dolar yatırım alan Jolt, toplam finansmanını üç yıllık süre içerisinde 23.3 milyon dolara yükseltti. Şirket aldığı yeni yatırımla birlikte İngiltere ve İsrail‘deki faaliyetlerini genişletmeyi ve Manhattan’da ilk kampüsünü açarak Amerika Birleşik Devletleri pazarına girmeyi hedefliyor. Şu anda Jolt, Londra’daki üç farklı kampüsüyle öğrencilerine hizmet veriyor. Yatırımla birlikte şirketin İngiltere pazarındaki hakimiyetini daha da arttıracağı tahmin ediliyor.

Jolt kendi iş modeliyle sektörde alternatifler yaratıyor

Jolt CEO’su ve kurucu ortağı Roei Deutsch‘un belirttiğine göre MBA eğitimi alanında insanların profesyonel kariyerini geliştirmeyi hedefleyen kurslar sınırlı kalıyor. Yükseköğretim programları için dünya genelinde her yıl 2.3 trilyon dolar harcanırken bu pastadan pay alan eğitim kurumları bir elin parmaklarını geçmiyor. Hal böyle olunca da tüm kurumlar birbirine yakın eğitim programları düzenliyor ve katılımcılar hangi eğitimleri alması gerektiği konusunda yönlendirilmeden bütünleşik programlara maruz kalıyor.

Pazarda bir alternatif olan Jolt ise kendi mobil uygulaması üzerinden MBA eğitimi almak isteyen kişiler için hangi dersleri alması gerektiğiyle ilgili seçenekler sunuyor ve katılımcılar ihtiyacı olan sınıfları seçiyor. Sınıf bazlı sertifika alan katılımcılar, sadece ihtiyaç duyduğu derslere geliyor ve seçtiği derse göre ücret ödüyor. Kullanıcılar kendine en yakın kampüsü ders almak için tercih edebiliyor.

Derya Matraş, Facebook’un Orta Doğu, Afrika ve Türkiye Bölge Başkan Yardımcısı oldu

Facebook Türkiye Ülke Direktörü olarak görev yapmakta olan Derya Matraş, bundan böyle Facebook’un Orta Doğu, Afrika ve Türkiye’yi kapsayan bölgedeki faaliyetlerini yürütecek. Bu rolle birlikte, Derya Matraş şirket bünyesindeki Facebook, Instagram, WhatsApp ve Messenger gibi uygulamaların bölgedeki faaliyetlerinden sorumlu olacak ve şirketin bölgedeki ekonomik ve sosyal etkisini artırmak için çalışacak. Matraş, aynı zamanda Türkiye’deki ülke direktörlüğü rolüne de devam edecek.

Facebook Avrupa, Orta Doğu ve Afrika Bölgesi Başkan Yardımcısı Nicola Mendelsohn, “Hızla büyüyen Orta Doğu, Afrika ve Türkiye bölgesi Facebook için önemli bir pazar konumunda. Kariyerinin büyük bir bölümünde gelişmekte olan pazarlara yönelik yönetim rolleri üstlenen Derya’nın engin deneyimi ve öncü ruhu, insanları bir araya getirme ve topluluk oluşturma misyonumuzu devam ettirirken bu eşsiz çeşitlilikteki bölgede daha fazla etki ve değer sağlamamıza da yardımcı olacak” dedi.

Facebook’taki yeni rolüyle ilgili heyecanını dile getiren Matraş, sözlerine şöyle devam etti: “Büyük bir büyüme potansiyeline sahip bir ülke olarak Türkiye’nin Facebook için önemini her fırsatta tekrarlıyorum. Biz de bu bilinçle her yıl daha fazla çalışarak hem Türkiye’deki her boyuttan işletmeye büyümeleri ve yurt dışı pazarlara ulaşmaları için ihtiyaç duydukları dijital becerileri kazandırmayı, hem de insanlara önem verdikleri konularda topluluk kurmaları için ihtiyaç duydukları gücü sunmayı en büyük önceliğimiz haline getirdik. Bu yolda birçok başarıya imza attık ve atmaya da devam ediyoruz. Şimdi, yeni görevim ile birlikte bu zengin coğrafyadaki faaliyetlerimizden sorumlu olmak, insanların hayatlarına katkıda bulunmak, büyümek ve istihdam yaratmak için servislerimizi kullanan milyonlarca işletmeye destek olmak ve önceki deneyimlerimiz ışığında bölgede hem ekonomik, hem sosyal alanda yazılacak başarı öykülerinin bir parçası olmak için sabırsızlanıyorum.”

Lisans eğitimini Boğaziçi Üniversitesi Elektrik – Elektronik Mühendisliği Bölümü’nde alan Matraş, Columbia Business School’da MBA derecesini tamamladı. Daha önce Oliver Wyman, McKinsey & Company gibi uluslararası şirketlerde görev aldı. Matraş, 2015 yılında Facebook’a katılmadan önce Doğan Holding bünyesinde Perakende, Eğlence ve Eğitim Grubu’ndan sorumlu Başkan Yardımcısı olarak görev yapmaktaydı. Teknolojide Kadın Derneği asil üyelerinden biri olan Matraş, Ekonomist ve Capital’in 2019 yılında yaptığı “Türkiye’nin En Güçlü 50 Kadın CEO’su” sıralamasında ilk 10’da ve Fortune Türkiye’nin “40 Yaş Altı 40” listesinde yer aldı. Matraş, aynı zamanda Türk Amerikan İş Konseyi (TAİK) Kaliforniya Başkanlığı ve TOBB Genç Girişimciler Kurulu İcra Kurulu Üyeliği görevlerine de devam ediyor.

Insight Partners, bulut veri yönetim şirketi Veeam’i 5 milyar dolara satın alıyor

Geçtiğimiz yıl içerisinde Insight Partners, bulut veri yönetim şirketi Veeam‘e 500 milyon dolar yatırım yapmıştı. Görünüşe göre, şirketin gidiş hattından oldukça memnun olan Insight Partners, Veeam’i 5 milyar dolara satın alıyot.

Veeam, müşterilerine bulut üzerinde veri yedekleme ve olası aksi durumlarda veri kurtarma konusunda destek veren bir şirketti. Merkezi İsviçre Baar’da bulunan şirket, 2019 yılı içerisinde 1 milyar dolar gelir elde ettiğini söylüyor. Fortune 500 şirketlerinin yaklaşık %81’i dahil olmak üzere, dünya çapında 365.000+ müşterisi bulunuyor.

Constellation Research kurucusu ve baş analisti Ray Wang, veri yönetiminin şirket içi ve buluttaki verilerle çalışan şirketler için giderek daha önemli bir araç olduğunu söylüyor. Ayrıca “Veri yönetimi alanı hızla büyüdüğü için bu akıllıca bir hareket. Hibrit bulutları yönetmek için çok fazla yatırım var ve veri yönetimi kurumsal büyümenin önemli bir anahtarı.” dedi.

Şirket merkezini ABD’ye taşıyacak Veeam’in şu anda ABD’de yaklaşık 1.200 çalışanı var, 2021 yılında buradaki operasyonlarını genişletmeyi hedefliyor.

Veeam, hem Amazon Web Services hem de Microsoft Azure için yedekleme ve kurtarma araçlarının yanı sıra Cisco, IBM, Dell EMC ve HPE gibi çeşitli büyük kurumsal şirketlerle de ortaklıklar kuruyor.

Crunchbase verilerine göre, 2006 yılında kurulan şirketin bugünkü satın alımından önce 1 milyar dolardan fazla bir değerlemesi vardı. Satın alma anlaşmasının, bu yılın ilk çeyreğinde tamamlanması bekleniyor.,

Yeni gelişmeleri paylaşmaya devam edeceğiz.