Ana Sayfa Blog Sayfa 747

Frank Wang tarafından üniversitenin yurt odasında kurulan girişim: DJI

Bir süre öncesine kadar yalnızca keşif ve eğlence amaçlı kullanılan drone’lar, uzun zamandır birçok farklı sektörde yerini aldı. Tüm dünyanın mücadele ettiği COVID-19 salgını ve Avustralya’daki orman yangınlarıyla mücadelede de etkin bir rol oynayan drone’lar, ilerleyen dönemlerde hayatın diğer alanlarına da dahil olacak gibi görünüyor. Dünyanın önde gelen drone teknoloji şirketi DJI’ın da, drone üretim ve geliştirme alanında birçok farklı başarı hikayesi bulunuyor.

DJI, 2006 yılında o zamanlar öğrenci olan Frank Wang tarafından üniversitenin yurt odasında kuruldu.

DJI CEO’su Frank Wang 2015 yılında Forbes Dergisi’ne verdiği bir röportajda şirketin kuruluşuyla ilgili DJI‘ı kurarken pazarın büyüklüğünün farkında değildim. Amacım yalnızca yeni bir ürün üretmek ve 10-20 kişiye iş imkanı sağlamaktı. Şimdi kocaman bir takımız’’ dedi.

İnsansız hava araçları o yıllarda komutları uçuş kontrolörünün komutlarından alıyor ve helikoptere iletiyordu. Bu, uçuşun kolay ve güvenilir olmasını sağlıyordu. Uçuş kontrolörü olmadan, bir RC helikopterini havada sabit tutmak için özel bir yeteneğe sahip olmak gerekiyordu. Bu sorunu çözmek amacıyla 21.yüzyılın çözümü olan DJI XP Uçuş Kontrol Cihazı üretildi. Cihaz sayesinde uçuş etkinlik ve güvenlik performansı da oldukça arttı.

2008 yılında ekibe katılan Peter Tao, “Pazardaki en büyük eksik drone kullanmayı bilmeyen meraklılara hitap eden ürünlerdi. Kolay kullanımlı İHA’ları üretmek fikrimiz böyle başladı” dedi.

Kullanıcı Dostu Yeni Bir Drone

Yeni drone kullanıcıları için uçuş kontrol cihazı bir noktada yeterli olmamaya başladı. Bu cihazın kullanıldığı minyatür helikopterlerin ağırlığı ve büyüklüğü insanların yakınlarında uçurulması halinde tehlike yaratabilecek boyuttaydı. DJI, bu ihtiyaçtan yola çıkarak daha hafif ve uzun uçuş kapasiteli bir insansız hava aracı tasarlamak için ilk adımı attı.

DJI, uzun süren araştırmaların sonucunda 2012 yılında son tüketiciye hitap eden ilk drone Phantom 1 modelini geliştirdi. Kompakt ve aerodinamik bir tasarıma sahip Phantom 1’in kullanım kolaylığı ve erişilebilir olması son tüketiciler için yepyeni bir drone pazarının ortaya çıkmasını sağladı.

DJI ekibi, o yıllarda uçuş sistemine entegre edilemeyen kamera sorununa yönelik profesyonel kamera sabitleyicisi olan Zenmuse motorlu gimbal üretti. DJI AR-GE ekibi serinin ikinci ürünü olan Phantom 2 Vision + ‘ı, DJI’ın ilk gimbal kamerasıyla birlikte tanıttı. Böylece kullanıcılar üç eksenli sabitleme ve kamera kontrolüyle havadan profesyonel çekimler yapabilmenin yanı sıra DJI mobil uygulaması olan Vision ile tüm görüntüleri canlı olarak izleyebilme imkanı da elde ettiler.

Drone’ların Farklı Sektörlerde Kullanılması

Phantom serisinin drone pazarına girmesiyle birlikte, farklı sektörler için de yeni bir kullanım alanı oluştu. Emlakçılardan düğün fotoğrafçılarına pek çok sektörde drone’ların kullanılmasının yanı sıra, hobi olarak ilgilenenler de artmaya başladı. Havadan çekim için helikopter kiralamak yerine drone’ların kullanılması maliyetleri düşürdü. Havadan yapılan çekimler sinema sektörüne yeni bir soluk getirdi.

DJI, 2015 yılında Standart, Gelişmiş ve Profesyonel olmak üzere 3 farklı versiyona sahip Phantom 3’ü tanıttı. Tamamen kullanıcıların isteklerine uygun olarak oluşturulan bu üç versiyonla DJI drone pazarı ve endüstrisindeki yerini sağlamlaştırdı.

İyilik Drone’ları

Drone’lar birçok sektörde kullanılmasının yanı sıra, hayatta insanların karşı karşıya kaldığı zorluklarla mücadelede de önemli rol oynuyor. 2020 yılında Avustralya’yı tahrip eden orman yangınlarından sonra COVID-19 salgını dünyanın dört bir yanında hayatın akışını değiştirdi.
Queensland Teknoloji Üniversitesi’ndeki araştırmacılar; Avustralya’daki orman yangınlarında etkilenen koalaların arama kurtarma çalışmalarında da drone’lardan yararlandı. DJI Zenmuse XT2 termal kamera sayesinde,araştırma ekibi ağaçlarda gizlenen koalaları daha kolay ve hızlı bir şekilde tespit etmeyi başardı.

İçinde bulunduğumuz küresel pandemi koşullarında ve enfekte alanlarla teması minimuma indirmenin elzem olduğu günlerde, drone’lar tüm dünyada ilaç ve tıbbi malzeme teslimatında da kullanılıyor.

PeP, her alışveriş sonrası numarası değişen PeP Visa Sanal Kart’ı duyurdu

Türkiye’nin yerli dijital cüzdanı PeP, online alışverişin yükselişe geçmesi ile artan siber tehditlere karşı hayata geçirdiği PeP Visa Sanal Kart ile tüketicilere, daha güvenli alışveriş imkanı sunmak istiyor.

Her alışveriş sonrası numarası değişen PeP Visa Sanal Kart ile PeP müşterileri, kart bilgilerinin çalınma riski olmadan online alışverişin keyfini yaşıyor.

PeP olarak müşterilerinin hayatını kolaylaştırma misyonuyla çalıştıklarını belirten Paladyum Elektronik Para ve Ödeme Hizmetleri A.Ş. Genel Müdürü Artun Kumrulu, “Sosyal mesafenin ve evde kalmanın büyük önem taşıdığı bu dönemde tüketiciler, online alışverişi tercih etmeye başladı. Online alışverişin artmasıyla birlikte siber tehditler de artmaya başladı. PeP Visa Sanal Kart ile müşterilerimizin kartlarının kopyalanma riskini yok ederek, güvenli alışveriş imkânı sağlıyoruz ” dedi.

Tüketici güvenliğini her şeyin üzerinde tuttuklarını belirten Kumrulu, “Müşterilerimize online alışverişte güvenlik vadettiğimiz PeP Visa Sanal Kart, yurt içi ve yurt dışı tüm alışverişlerde kullanılabiliyor. Her alışveriş sonunda tek kullanımlık numarası yenilenen PeP Visa Sanal Kart’ ile müşterilerimiz, siber saldırılardan etkilenmeden tamamen güvenli alışveriş yapabiliyor. Bu hizmete tüm tüketiciler web sayfamıza girerek, hiçbir prosedüre ihtiyaç duymadan, koşulsuz, 1 dakika içinde hesap açarak ulaşabilir” şeklinde konuştu.

Trendyol, KOBİ’ler için 80 milyon TL’lik destek paketini açıkladı

Trendyol, içinden geçtiğimiz süreçte pazar yerinde iş ortağı KOBİ’lerin işlerini sorunsuz sürdürebilmeleri için hazırladığı KOBİ Destek Paketi‘ni duyurdu.

Ödeme süresini kısaltan Trendyol, bu yolla pazaryerinde iş ortağı KOBİ’ler için 20 milyon TL’lik finansman desteği sağlarken, eğitim, tanıtım ve pazarlama faaliyetleri için de 60 milyon TL’lik ek kaynak ayırdı. Trendyol, bu dönemde ücretsiz eğitimleriyle KOBİ’lerin dijitalleşmesine yatırım yapacak, iş ortağı KOBİ’lerin operasyonel süreçlerinde ihtiyaç duymaları halinde onlara geçici personel bulma konusunda yardımcı olacak.

Trendyol, paket kapsamında iş ortağı KOBİ’lere toplam 80 milyon TL’lik pazarlama, eğitim ve finansman desteği sunacak. Trendyol, aynı zamanda ücretsiz eğitimlerle KOBİ’lerin dijitalleşmesine katkı sağlayacak, iş ortağı KOBİ’lerin operasyonel süreçlerinde ihtiyaç duymaları halinde geçici personel bulmalarına yardımcı olacak. Trendyol’un pazaryerindeki 45 bine yakın KOBİ iş ortağı bu destekten faydalanabilecek.

20 milyon TL’lik finansman desteği

Trendyol, KOBİ Destek Paketi kapsamında KOBİ’lerin iş devamlılığına destek olmak amacıyla, 4 Nisan 2020 tarihinden itibaren tüm kategorilerdeki 45 bin KOBİ iş ortağı için vadelerini yeniden düzenledi. Platform, bu kapsamda iş ortağı KOBİ’lere toplam 20 milyon TL tutarında finansman desteği sağlamış olacak.

Pazarlama için 60 milyon TL’lik ek kaynak ayırdı

Teknoloji gücüyle yanlarında olduğu iş ortağı KOBİ’lerin pazarlama iletişiminde de aktif rol oynayan Trendyol, KOBİ Destek Paketi’nde pazarlama için 60 milyon TL’lik ek kaynak ayırarak tüm kategorilerde pazarlama desteği verecek. Pazarlama desteği ve kampanyalar ile ilgili duyurular, Trendyol Satıcı Paneli üzerinden yapılıyor. Trendyol ailesine yeni katılan KOBİ’ler de bu destekten faydalanabilecek.

Geçici personel bulma konusunda destek sağlayacak

Trendyol, iş ortağı KOBİ’lere, finansman ve pazarlama desteğinin yanı sıra geçici personel bulmalarında da destek verecek. Böylelikle, Trendyol iş ortağı KOBİ’lerin, ihtiyaç duymaları halinde satış ve sevk kapasitelerini güçlendirecek.

KOBİ’lerin dijitalleşmesi için ücretsiz eğitim fırsatı

Binlerce KOBİ’yi e-ticaret ile tanıştırmak isteyen Trendyol, ücretsiz olarak gerçekleştireceği eğitimlerle KOBİ’lerin dijitalleşmesi için önemli katkı sağlayacak. Bu kapsamda ürün listeleme, tedarik ve operasyon süreçleri, satış stratejileri ve müşteri memnuniyeti gibi konularda online eğitimlerin sayısını artıran Trendyol, ayrıca bu konularla ilgili iş ortağı KOBİ’lerin sorularını yanıtlayacağı canlı yayınlar da gerçekleştirecek.

iyzico, Corona Virüs günlerinin online alışveriş istatistiklerini açıkladı

İzole günlerde evde kalan tüketicinin tercihlerinde ve bu doğrultuda sektörlerin satış oranlarında önemli değişiklikler oldu. Binlerce eticaret sitesinin ödeme altyapı sağlayıcısı iyzico’nun araştırmasıyla ortaya çıkan veriler, evde kalma planlarının yapılmasıyla birlikte sektörlerin ve tüketim alışkanlıklarının değiştiğini ortaya koyuyor. Finans teknolojileri şirketi iyzico’nun istatistikleri, en fazla talep artışının yaşandığı ürün gruplarını ortaya koydu.

Dünya Sağlık Örgütü’nün pandemi sınıfında tanımladığı ve Türkiye’de de ilk olarak 10 Mart’ta görülen Koronavirüs’ten (Covid-19) korunmak için Sağlık Bakanlığı’nın ve uzmanların #EvdeKal tavsiyesiyle kendisini izole eden çok sayıda vatandaş, ihtiyaçları için online alışverişe yöneldi. İnternet üzerinden alışverişte özellikle bazı sektörlere ve ürünlere olan talepte önemli atış dikkat çekti.

Kitap satışı ilk haftada %32 arttı

Gönüllü karantina sürecinin başladığı haftalarda kendini ve çevresindekileri korumak için “evde kal” çağrısına uyanların zor günlerinde en büyük destekçisi kitap oldu. Günlük yaşamı ele alış biçimini olumlu etkileyen ve zamanı değerlendirmenin en keyifli yolu olan kitap, iyzico verilerine göre izole günlerinin bir numaralı tercihi oldu. Evde kal çağrısının başladığı hafta, kitap sektöründeki satışlarda bir önceki haftaya göre %32 artış gerçekleşti. Evde izolasyonun ikinci haftasında da satışlar devam etti. Karantina sürecinde kitap stokları yenilendi ve kitap satışlarında %30 artış gerçekleşti. Kitap mağazalarındaki ortalama sepet tutarı ise 80 TL seviyesinde gerçekleşti.

Kutu oyunlarında satış patlaması

Son yıllarda çeşitlilik kazanan ve oyun oynamayı çocuklara özgü bir eylem olmaktan çıkaran kutu oyunları da izole günlerinin eğlencesi oldu. Yalnızca zeka gücü gerektiren oyunlar, zor günlerde ortak paylaşımda bulunmanın ve zamanı değerlendirmenin keyifli bir yolu oldu. iyzico’nun elde ettiği verilere göre, evde kal çağrısına uyulan ilk hafta, hobi ve oyun sektöründeki satışlarda bir önceki haftaya oranla %46 artış gerçekleşti. Evde izolasyonun ikinci haftasında hobi, oyun, eğlence ürünleri kategorisinde artış devam etti ve ortalama sepet tutarı 75 TL seviyesine ulaştı.

Ev eşyalarında işlem hacmi %165 arttı!

Sokakların büyük oranda boşaldığı ikinci karantina haftasında, pek çok kişi evine daha fazla özen göstermeye ve eksiklerini tamamlamaya başladı. Özellikle aydınlatma ürünleri, beyaz eşya ve mobilya gibi temel yaşam malzemelerine yönelimde önemli artış gözlendi. Gündelik ev eşyalarında işlem hacminde %165, işlem adedinde %117 gibi rekor artışlar yaşandı.

İhtiyaç sahiplerine ulaşmaya çalıştık

Gönüllü karantinanın ikinci haftasında evimize odaklandığımız gibi, fiziken olmasa da birlik olmaya da odaklandık ve yardım kampanyalarına destek olduk. Pek çok insan, ihtiyaç sahiplerinin sesine kulak vermek için sivil toplum kuruluşlarına ulaşıp onlara destek oldu. iyzico’nun verilerine göre, karantina sürecinin başladığı 16 Mart haftası ile 23 Mart haftası yardım kampanyaları karşılaştırıldığında önemli bir artış olduğu görülüyor. Yardım kampanyalarındaki tutar %232 artarken, işlem adedinin %104 oranında yükselmesi, insanların karantina günlerinde daha fazla bağış yapmaya yöneldiğini gösteriyor.

Seyahat sektörüne harcamalar en büyük düşüşü yaşıyor

Evde kal çağrısına uyulmasıyla birlikte kişisel gelişime, hobiye, ev içi yatırıma ve yardım kampanyalarına odaklanarak harcamalarımızı bu doğrultuda yaptık. Bu da araç kiralama ve seyahat sektöründeki satışlarda ciddi düşüş yaşamasına sebep oldu. Karantinanın başladığı ilk hafta, araç kiralama işlemlerinde %56 düşüş gerçekleşti ve seyahat sektörü için yapılan harcamalar %39 azaldı. Seyahat kısıtlamalarının gelmesiyle birlikte, sonraki haftalar için bu düşüşün katlanarak artması bekleniyor.

ÇiçekSepeti, evden üretim yapan kişilerin ürünlerini platformda satma imkanı sunuyor

Online alışveriş markası ÇiçekSepeti, evinde üretim yaparak aile bütçesine katkıda bulunmak isteyenlere kapılarını açıyor. Bir işyeri bulunmaksızın ticari faaliyet gösteren kişilere, evlerinde ürettikleri ürünleri ÇiçekSepeti’nde satma imkanı sunuyor.

ÇiçekSepeti.com’da satış yapmak isteyenler ciceksepeti.com/ciceksepetinde-satis-yap adresinden başvurularını gerçekleştirebiliyor.

“İlk 3 ay komisyon bedeli almayacağız”

Konuya ilişkin konuşan ÇiçekSepeti CEO’su Emre Aydın, “Son dönemde Koronavirüs salgını nedeniyle e-ticaret sitelerine ilgi arttı. Biz de bu süreçte evden üretim yapan girişimcilere destek olmak istedik. Bu amaçla, kanunen evden yapılıp satılması uygun olmayan ürünler ve ikinci el ürünler dışında kalan tüm kategorilerde satış yapma olanağı sunmaya karar verdik. Bize başvuran girişimcilerin taleplerini hızla değerlendirip satış imkanı sunacak, ayrıca ilk 3 ay komisyon bedeli almayacağız” dedi.

Netflix, ebeveynler için platformda daha fazla kontrol sağlayan değişiklikleri açıkladı

Geçtiğimiz aylarda Türkiye’de sunduğu ebeveyn kontrollerini güçlendiren Netflix, bu kez, dünya genelinde, ebeveynlere daha fazla seçenek ve kontrol sağlayacak bir dizi değişiklik yapacağını açıkladı. Türkiye’de de geçerli olacak bu değişiklikler ile ebeveynlerin, aileleri için doğru içeriklere karar vermesi daha kolay hale gelecek.

Üyelerden gelen geri bildirimler göz önüne alınarak şekillendirilen yeni kontroller sayesinde ebeveynler artık şunları yapabilecek:

  • Çocukların kullanmasını önlemek için bireysel profillere PIN koruması tanımlamak
  • Yaşlarına uygun olmayan içerikleri filtreleyerek çocuklarının Netflix deneyimini özelleştirmek
  • Belirlenecek yapımları filtreleyerek çocukların profilinde bu yapımların görünmesini engellemek
  • Hesap ayarları içerisindeki “Profil ve Ebeveyn Kontrolleri” bölümünü kullanarak her profilin ayarlarını kolayca incelemek
  • Çocuklarının onlar için oluşturulan profilde neler izlediklerini görmek
  • Çocuk profillerinde bölümleri otomatik oynatma özelliğini kapatmak

Netflix Çocuk Ürün Müdürü Michelle Parsons şöyle konuştu: “Her ailenin farklı olduğunu biliyoruz. Bu nedenle bir yandan Klaus – Sihirli Plan gibi ödüllü animasyon filmler, Küçük Bheem ile Büyük Maceralar gibi diziler veya Carmen Sandiego: Çalmak ya da Çalmamak gibi interaktif diziler dâhil dünyanın dört bir yanından birçok farklı çocuk ve aile içeriğine yatırım yapıyor, diğer yandan ebeveynlere daha fazla seçenek ve kontrol sunmaya çalışıyoruz. Bugün itibarıyla kullanıma sunduğumuz geliştirilmiş ebeveyn kontrollerinin, ailelerin çocukları için doğru seçimleri yapmasına yardımcı olacağını umuyoruz.”

Yeni ebeveyn kontrollerinden faydalanmak için mobil cihazlarda veya dizüstü bilgisayarlarda hesap ayarlarına girmesi ve tercih edilen düzenlemeleri seçmesi gerekiyor.

Twitter’ın kurucusu Jack Dorsey, COVID-19’la mücadele için 1 milyar dolarlık fon ayırdı

Twitter’ın kurucusu olarak tanıdığımız ABD’li yazılımcı ve iş insanı Jack Dorsey, Twitter hesabı üzerinden yaptığı bir paylaşım ile COVID-19’a karşı kurumlara destek olmak için servetinin %28’i olan 1 milyar dolarlık bir fon ayırdığını duyurdu.

“Küresel COVID-19 salgına karşı yardım etmek için 1 milyar dolarlık Square özkaynaklarını (servetimin ~% 28’i) #startsmall LLC’ye taşıyorum.” diyen Jack, bu salgının etkisizleşmesinden sonra fonun geriye kalan kısmının, kız çocuklarının sağlığı ve eğitimi ile UBI’ye geçeceğini belirtti.

Yaptığı bağışla ilgili tüm sürecin şeffaf bir şekilde ilerleyeceğini de söyleyen Jack, nereye ne kadar bağış yapıldığıyla ilgili de herkese açık bir Google Docs belgesi paylaştı.

Paylaştığı belgeyi incelediğimizde American’s Food Fund’a 100 bin dolarlık ilk bağışı yaptığını görüyoruz.

Tam adı Jack Patrick Dorsey, birçok kişi tarafından Twitter ve bir mobil ödeme şirketi olan Square’un kurucusu kimliği ile tanınır. 2008’de MIT Technology Review tarafından “35 yaşın altındaki en yenilikçi 35 kişi”den biri seçilmişti.

Riot Games’in taktiksel nişancılık oyunu Valorant’ın kapalı beta dönemi başladı

Riot Games’in rekabete dayalı, karakter tabanlı PC oyunu VALORANT’ın kapalı beta dönemi bugün başladı. Türkiye, Kanada, Avrupa, Rusya ve Amerika Birleşik Devletleri’nde geçerli olan kapalı beta dönemi, bugün (7 Nisan 2020) saat 15.00’da Türkiye’deki oyunculara kapılarını açtı.

Riot Games Türkiye ekibi tarafından yerelleştirilerek tamamen Türkçe hale getirilen VALORANT’ın kapalı beta döneminde oyuncuları daha önce görmedikleri yeni bir şampiyon ve yeni bir harita bekliyor.

Kapalı Beta’ya oyuncular nasıl katılacak?

Tamamen ücretsiz olan VALORANT’ın kapalı beta dönemine katılmak için de herhangi bir ücret ödemek gerekmiyor. Oyuncular Riot hesaplarını Twitch’e bağlayıp belirli yayıncıları izleyerek kapalı betada yer alma şansı yakalayacaklar. Erişime hak kazanmak isteyen oyuncuların izlemesi gereken yayınlar ise şu şekilde:

  • 10000 DAYS
  • PANKYLOL
  • PATCUTEZ
  • MITHRAIN
  • ROOTTHEGAMER
  • JAHREIN
  • TECONE
  • GANDHIT
  • LEYLUNEHAR
  • FEITV
  • THALDRINLOL
  • BERKRIPTEPE
  • UNLOSTV
  • ALPERBICEN
  • WTCN
  • ALPTV
  • VIDEOYUN

Kadınlar için dijital asistan Pepapp, Erdem Yurdanur’dan 225 bin dolar yatırım aldı

Kurucu ortağı Emrah Yiğit ile Nisan 2018’de gerçekleştirdiğimiz video içerikte sizlerle ilk kez paylaştığımız 2015’te adet takvimi uygulaması olarak yola çıkan kadınlar için yerli dijital asistan uygulaması Pepapp, 50’den fazla girişime yatırım yapan Erdem Yurdanur‘dan ve ayrıca kurucusu olduğu Kokteyl‘den 225 bin dolar yatırım aldığını egirişim üzerinden duyurdu.

Bu yatırımda enteresan bir durum yaşandı. Yatırım imzaları online olarak gerçek zamanlı atıldı. Ve sonrasında evraklar avukata, posta yoluyla gönderildi.

Bugüne kadar uygulama marketlerinden 2.1 milyondan fazla kişi tarafından indirilen ve aylık 750.000’den fazla da aktif kullanıcısı bulunan Pepapp‘ta aktif olarak her ay ödeme yapan 6000’den fazla kullanıcı var.

Girişimin kurucuları Emrah YiğitBerke Uygun ve Tolga Araboğlu‘ndan aldığımız bilgi doğrultusunda bu yatırım, global pazarda büyüme ve ölçeklenme için kullanılacak. Önümüzdeki zamanlarda ne tür adımlar atacağını da yine zamanla paylaşacağız.

Hatırlatmak gerekirse Pepapp; kadınların regl, yumurtlama ve doğurganlık dönemlerini yakından takip eden; eğlenceli ve bilgilendirici tavsiyeleriyle kendilerini iyi ve sağlıklı hissetmelerini sağlayan ve bu konuda da Türkiye’de ilk olan bir uygulama. Pepapp; kullanıcısını çok iyi tanıyor, onun istek ve ihtiyaçlarını dikkate alıyor, sadece ona özel tavsiye ve mesajlarla gününü güzelleştiriyor.

Ellerinde bulunan büyük veriyi iyi kullanmak isteyen girişimin kurucuları Eylül 2018’de aylık kutu abonelik modeli sistemi olan Pepbox’ı hayata geçirdi. Sonrasında gelir elde etmek amacıyla Pepapp uygulamasının içerisinde premium versiyonu olarak PepLand’ı duyurdu.

Pepbox, Pepapp’ın kişiye özel olarak seçtiği, birbirinden renkli ve her ay değişecek sürpriz hediyelerden oluşan bir kutu. Bu kutuda; hijyenik pedden kişisel bakım ürünlerine, çikolatadan marka indirimlerine kadar her şey var. Pepland ise Pepapp Premium’le birlikte kullanıcıların karşısına çıkan rengarenk ve hayat dolu bir alan. Bu alanda her birinin kendine ait özelliklerinin ve görevlerinin olduğu 7 tane penguen yaşıyor. AstroPep, PepArt, PepClub, PepTalk, PepYogi, FitPep ve PepDoc isimli bu penguenler her gün kişiye özel ve gelişmiş tavsiyeler veriyorlar.

Türkiye’de 2020 yılı ilk çeyreğinde 27 girişime 19.8 milyon dolar yatırım yapıldı

Türkiye Girişim Ekosistemi’nin girişimcilik ve teknoloji raporlarını sunan Startups.watch tarafından her çeyrekte olduğu gibi, 2020 yılı ilk çeyreğinin de Türkiye Girişim Ekosistemi raporu açıklandı.

2020 yılı ilk çeyrekte 27 girişime 19.8 milyon dolar yatırım

  • Türkiye Girişim Ekosistemi’nin 2020 yılı ilk çeyreğinde 27 girişime 19.8 milyon dolar yatırım yapıldı.
  • 3 yeni fon yatırım yapmak için hazır: Revo Capital, ScaleX Ventures ve Teknoloji Yatırım (TTGV1 Co-investment Fund)
  • Amazon’nun Datarow’u satın alması ilk çeyreğin en güzel gelişmelerinden biri oldu.

Bu rapordan çıkan sonucu yorumlayan Serkan Ünsal, “salgın henüz yatırımlara yansımamış” açıklamasını yaptı.

Yıllara Göre Melek ve VC Yatırımları

İlk çeyrekteki ilk 10 yatırım, tüm yatırımların yüzde 91’ini oluşturuyor.

İlk çeyrekte yapılan 27 yatırım incelendiğinde, bu yatırımların ilk 10’u tüm yatırımların yüzde 91’ini oluşturuyor.

2020 yılı ilk çeyrekte girişimlere yapılan yatırımların turlara göre dağılımı;

  • Tohum Aşaması: 4 milyon dolar
  • Erken VC: 11 milyon dolar
  • Geç VC: 5 milyon dolar

2020 yılı ilk çeyrekte girişimlere yapılan yatırımların miktara göre dağılımı;

  • 1 milyon dolar altı: %78
  • 1-5 milyon dolar arası: %19
  • 5-10 milyon dolar arası: %4

* Bu ilk çeyrekte 10 milyon doların üzerinde yatırım alan girişim olmamış.

Kurumsal yatırım fonlarının yatırımlara katılımı

Kurumsal yatırım fonlarının girişimlere yapılan yatırımlara katkılarını incelersek, bu yılın ilk çeyreğinde 4 milyon dolar olduğunu görüyoruz. Geçen yılı incelediğimizde tüm yıl bazında 13 milyon dolar yatırım yapılmış.

En çok fonlanan dikeyler:

Miktara göre yapılan yatırımlar;

  • SaaS: 10.4 milyon dolar
  • Fintech: 5.2 milyon dolar
  • Proptech: 5.1 milyon dolar
  • Yapay Zeka: 4.7 milyon dolar
  • Deeptech: 4.2 milyon dolar

Yatırım adedine göre yapılan yatırımlar:

  • SaaS: 7 girişim
  • Yapay Zeka: 5 girişim
  • Retailtech: 4 girişim
  • Pazar yeri: 4 girişim
  • Proptech: 3 girişim

Yukarıdaki tabloda Türkiye’yi yapılan yatırım miktarına göre geçtiğimiz yıllarda 3. ligde görüyorduk. Bu yılın ilk çeyreğinde 19.1 milyon dolar ile 2. lige çıkmış durumda.

İlk çeyrekte yatırım alan yurt dışındaki Türkler;

Türkiye girişim ekosisteminin verilerini her çeyrek olduğu gibi startups.wacth katkılarıyla paylaşmaya devam edeceğiz.