Ana Sayfa Blog Sayfa 656

Cargill’den Türkiye’deki gıda üreticisi müşterileri için mobil uygulama: MiApp

Cargill, Türkiye’deki gıda üreticisi müşterilerine fayda sağlayacak bir mobil uygulamayı hayata geçirdi.

Türkiye, Orta Doğu ve Afrika’daki müşterilerin kullanımına sunulan Market Intelligence (MiApp) mobil uygulaması, gıda bileşeni satın alan üreticilerin ihtiyaç duyduğu piyasa bilgilerini gerçek zamanlı olarak sağlıyor. Böylece üreticilerin daha verimli satın alım yapmalarına olanak tanıyor.

Cargill, güncel piyasa verileri ve emtia fiyatları ile ilgilenen müşterilerine gıda bileşeni fiyat riskini yönetmelerine yardımcı olabilmek için çözüm ortağı olarak 25 yılı aşkın süredir destek oluyor. Yeni MiApp uygulaması sayesinde ise Cargill’den yenilebilir yağ tedarik eden üreticiler, sektöre yönelik son dakika haberlerine ve Cargill’in piyasa uzmanlığına erişebiliyor. Kuzey Amerika ve Avrupa’daki Cargill müşterilerinin de kullandığı uygulamayla, piyasa haberleri, risk yönetimine ilişkinpaylaşımlara tek bir platformdan ulaşılıyor. MiApp, gıda endüstrisindeki müşterilerin ihtiyaçlarına özel olarak geliştirilen ve 7/24 emtia bilgisi sağlayan ilk dijital mobil uygulama özelliğini taşıyor.

Cargill Gıda Orta Doğu, Afrika ve Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Murat Tarakçıoğlu, MiApp uygulamasının sektörde öncü olduğunu belirterek şunları söyledi: “Müşteri odaklılık şirket olarak hizmet anlayışımızın temelinde yer alıyor ve müşterilerimize inovatif çözümler sunabilmek için aralıksız çalışıyoruz. Bu bakış açısıyla, dijital teknolojinin sağladığı kolaylığı ve erişilebilirliği de kullanarak, son olarak müşterilerimiz için MiApp uygulamasını geliştirdik. Sektörde alanında öncü olan bu benzersiz dijital hizmetimizi kullanan müşterilerimiz, piyasaya yönelik risklere dair en güncel bilgilere sahip olarak, hedeflerine ulaşmak için en doğru adımları atabilecekler. Riskler doğru şekilde yönetildiğinde fırsata dönüştürülebilir. Biz de müşterilerimize riskleri en iyi şekilde değerlendirerek, pazarda öne çıkmalarına yardımcı oluyoruz.” dedi.

Tarım ve Gıda sektörü odaklı EWA Programı’nda demo day sahnesine çıkacak 10 yerli girişim

Türkiye’de Foodback ve Topraktan ortaklığında hayata geçirilen, tarım ve gıda sektöründe dönüşüm yaratacak inovatif çözümleri olan kadınları desteklemek amacıyla 5 farklı ülkede başlatılan ve 50 kadın girişimcinin katılacağı Empowering Women in Agrifood (EWA) programına seçilen girişimler 10 Aralık’ta gerçekleştirilecek demo day ile mezun oluyor.

EWA Programı; Tarım ve gıda sektöründe erken aşama kadın girişimcileri desteklemeyi amaçlayan 6 aylık bir kuluçka programıdır. EWA, bu sene İspanya, Portekiz, Çek Cumhuriyeti, Romanya ve Türkiye’de uygulanmaktadır.

Türkiye programına dahil olacak 10 kadın girişimci, 6 ay boyunca online eğitimler ve etkinlikler ile işlerini büyütme fırsatı buldu. 6 aylık sürecin sonunda yapılacak ülke finalinde 10 girişimci içinden birinci olan girişim 10.000 Euro, ikinci ise 5.000 Euro ödülün sahibi olacak. İhtiyaçlarına özel hazırlanmış çevrim içi ve yüz yüze eğitimler ile mevcut becerilerini geliştirme ve çeşitli kaynaklara erişme fırsatı yakaladılar. Tarım ve iş dünyasından alanında uzman mentorlar ile çalışarak birebir destek. EIT topluluğunun bir parçası olarak tarım ve gıda ekosistemindeki 100’den fazla mentor ve kadın girişimciye doğrudan erişime sahip olup, girişimcilik ve ağ oluşturma etkinliklerine katılma fırsatı EIT Food‘un Avrupa’daki hızlandırma programlarına katılma ve işlerini büyütme fırsatı sunuyor.

EWA Programı’ndan mezun olacak girişimler:

  1. Ezgi Demiralp Türkoğlu‘nun kurucularından olduğu 46 Ar-Ge, yavaş salınımlı biyopolimer katkılı ve kaplamalı gübre üretimi yapmaktadır. Yavaş salınımla, azotun su ile beraber topraktan çevreye verdiği zararı azaltarak bitkilere kontrollü bir besin sağlarken, optimum mahsul verimini arttırması ve sürdürmesi amaçlanmaktadır.
  2. Aysu Gürman‘ın kurucularından olduğu AnadOlive, sürdürülebilirliğe hizmet eden bir gıda teknoloji firmasıdır. Zeytin ve zeytinyağı proses atıklarını bertaraf etmek yerine; yenilebilir, besinsel içeriği daha zengin, sağlıklı ve inovatif bir ürün üretmektedir. Geliştirdikleri yeni teknolojik yöntemler ve minimal ısıl işlemlerle pirina ve karasuyu işleyerek yeni bir ürün ortaya koymaktadır.
  3. Deniz Ovalı‘nın kurucularından olduğu Ancient Greens, buğdayın anavatanı olan Anadolu’nun bereketli hilal bölgesinde buğday çim suyu üretmektedir. Doğaya ve insana saygıyı, iyi tarım uygulamalarını, sürdürülebilirliği ve inovasyonu ilke edinmiş ve tümüyle atalık tohumlardan sıfır atık sistemi ile çalışan Ancient Greens, takviye edici gıda üretimi girişimidir.
  4. Fatma Aktaş‘ın kurucularından olduğu Bitkim, görüntü işleme ve derin öğrenme metotlarını kullanarak kullanıcıları için hızlı hastalık tespiti ve ilaç önerisinde bulunan, makine öğrenimine sahip ve gelen verilerle sürekli kendini geliştirebilir yapıda olan bulut tabanlı bir uygulamadır.
  5. Aslı Aksoy‘un kurucularından olduğu Elibelinde Tarım, taze ve yerli Kuşkonmaz üretimi yapmaktadır. Avrupa standartlarında Beyaz Kuşkonmaz üretimi yapmak üzere yeni dikim gerçekleştiren Elibelinde Tarım’ın bu alanı, Türkiye’nin tek parseldeki en büyük kuşkonmaz üretim alanı ve ilk Beyaz Kuşkonmaz tarlası olması özelliğine sahip.
  6. Hande Dumrul‘un kurucularından olduğu Kadınların Elinden, Anadolu’da üretim yapan kadın kooperatiflerinin ürettiği katkısız ve doğal gıdaların büyük pazarlara ulaştırılmasını hedefleyen bir sosyal girişimdir. Kırsaldaki kadın emeğini dijitale dönüştürmeyi amaçlamaktadır.
  7. Gonca Çamkerten‘in kurucularından olduğu Lmwatt, akıllı iç mekan tarım çözümleri ve üretim verimliliğini artırmaya yönelik, güneşi simüle eden aydınlatma çözümleri üzerine ürün geliştirme yapmaktadır. Her bitki çeşidi için özelleşmiş, fotosentez verimliliğini maksimize eden hassas ve değişken spektrum kontrolü ile, bitkisel gelişim dataları oluşturarak gelişim farklılıklarının analiziyle ilgili bir yan çıktı da sağlamaktadır.
  8. Ayşe Yılmaz‘ın kurucularından olduğu Ottan Studio, organik atıkları kullanarak sürdürülebilir üretim yöntemleriyle, ileri-dönüştürülmüş, estetik ve kaliteli ürünler tasarlamakta, geliştirmekte ve üretmektedir. Bunu yanı sıra, döngüsel ekonomi modelinden faydalanılarak çevreye duyarlı bireyler ve firmalar için ahşap türevi malzemelere alternatifler geliştirmekte ve ormansızlaşmanın önüne geçecek yepyeni bir ürün ve üretim sisteminin oluşması için çalışmaktadır.
  9. Ezgi Erkan‘ın kurucularından olduğu Sage Botanics, misyonu yerel floramızın zenginliklerini kullanarak bitkisel bazlı doğal hammaddeler üretip yurtiçi ve yurtdışı piyasalarına pazarlamak olan; gıda, hijyen, kişisel bakım, ilaç ve tarım sektörlerinde kullanılan sentetik bazlı hammaddeler yerine alternatif bitkisel ekstraktlar, bio-aktif hammaddeler ve formüller geliştiren ve ticari boyutta üreten; AR-GE ve kalite odaklı bir biyoteknoloji şirketidir.
  10. Katia Merdinoğlu‘nun kurucularından olduğu Vahaa, topraksız dikey tarım tekniği ve nesnelerin interneti (IoT) teknolojilerini birleştirerek üniteler geliştirmekte ve bu sayede müşterilerine şehirde tarım yapma imkanını sunmakta olan erken aşama bir girişimdir. Herkesin olduğu yerde üretim yapmasına imkan sağlayan Vahaa; insanları kentsel tarıma ve sürdürülebilir üretime teşvik etmeyi amaçlamaktadır

Araç kiralama sitelerinin trafikleri yüzde 30 artarken, Tur ve Konaklama sitelerine gelen trafik yarı yarıya azaldı

Zeo Agency’nin 2019 ve 2020 yıllarının 3. çeyrek dönemlerini kıyaslayan dijital pazarlama raporu Turizm ve Ulaşım sektörünü tur ve konaklama, araç kiralama, ulaşım, seyahat içerikleri olmak üzere dört başlıkta inceleniyor.

Web sitesi trafikleri, markaların pazar payları ve anahtar kelime analiziyle kullanıcı ilgisindeki değişimi ortaya koyan rapor pandemiden en çok etkilenen sektörlerden birini mercek altına alıyor.

Araç kiralama sitelerinin ziyaretçi sayısı yüzde 30 arttı

Pandemiyle birlikte kalabalık ortamlardan kaçınma gerekliliği kullanıcıların ulaşım tercihlerine de yansıdı. 46 web sitesinin incelendiği araç kiralama kategorisinin 2019’un üçüncü çeyreğinde 13,27 milyon olan toplam ziyaretçi sayısı, 2020’nin aynı döneminde 17,33 milyona yükselerek %30,6’lık dikkat çekici bir artış yaşadı.

Araç kiralama kategorisindeki pozitif hareketin aksine, ulaşım bileti satan sitelerin oluşturduğu Ulaşım kategorisinde ise geçen yıla oranla 2020 yılında %37,93’lük bir ziyaretçi kaybı görüldü.

Tur ve Konaklama sitelerine gelen trafik yarı yarıya azaldı

Tatil sezonun en hareketli dönemlerinden olan temmuz, ağustos ve eylül ayları, bu yıl pandemi nedeniyle turizm sektöründe ciddi düşüşlere şahit oldu. Toplam 53 web sitesinin incelendiği Tur ve Konaklama kategorisinde toplam ziyaretçi sayısı 2019’un 3. çeyreğine göre yüzde 48,97 azaldı.

Sektörü domine eden web siteleri ziyaretçi kayıpları yaşarken, tatil trendlerinin değişmesine bağlı olarak villa ve küçük otel konseptleriyle hizmet veren bazı sitelerin trafiklerindeki artış dikkat çekti.

Bloglar ve seyahat içeriklerinin ağırlıkta olduğu web sitelerinden oluşan Seyahat İçerikleri kategorisinde de toplam ziyaretçi sayısı geçen seneye göre %47,46 azaldı.

Interesting Engineering’in yeni genel yayın yönetmeni Jolene Creighton oldu

Quarks to Quasars ve Futurism yayınlarının kurucu ortağı ve dijital yayıncılıkta 10 yıldan fazla deneyime sahip bir Bilim Gazetecisi ve Yazı İşleri Yöneticisi Jolene Creighton, sizlere geçtiğimiz aylarda hikayesini paylaştığımız yerli girişim Interesting Engineering‘e genel yayın yönetmeni olarak atandı.

Jolene’nin yayınları bugüne kadar kolektif olarak 165 milyon kişilik bir okuyucu kitlesine ulaştı. 20 milyon sosyal medya takipçisine ulaştı ve 4 yıl içinde şirketlerinin satışı (Exit) gerçekleşti. Kendisi ayrıca yazı ve iletişim konusunda üniversitelerde birçok eğitim verdi ve kurucu ortak olarak Gravity Blanket’i kurdu. Çeşitli hükümet kurumları için geleceğin teknolojileri konulu bir kaç e-kitap yazdı. Bunun yanında Jolene birçok konferans ve panele katıldı. İşleri Business Insider, the World Economic Forum, NBC, The Daily Dot, Hattiesburg American, ScienceAlert, Future of Life Institute ve diğer yayıncılarda yer buldu.

Jolene Creighton: “Interesting Engineering ekibi kuruluşundan bu yana çok şey başardı. İşine ve ekip arkadaşlarına bu kadar tutkulu ve kararlı yaklaşan bir topluluk görmedim” diyor Jolene. “Yayıncı kendisiyle gurur duymalı. Etkileyici seviyede yetenekli ve kararlı bir uluslararası ekip oluşturmuşlar. Her hafta ilgi çekici ve bilgilendirici bir dizi içerik paylaşıyorlar ve milyonlarca insan teknoloji hakkında en güncel haberlere ulaşmak için Interesting Engineering’e erişiyor. Özgün ve araştırmacı içerikleri biçimlendirerek markayı bir sonraki seviyeye taşımak için bu ekiple çalışacak olmaktan heyecan duyuyorum. Küresel gündeme yön veren içerikler oluşturmak hususunda ekiptekilere nasıl yardım edebileceğimi keşfetmeyi dört gözle bekliyorum.” dedi.

Interesting Engineering, bilim, teknoloji, ve mühendislik alanındaki son gelişmeleri takipçileriyle paylaşan uluslararası bir dijital yayıncıdır. Merkezi San Francisco, Kaliforniya’da bulunan Interesting Engineering, web sitesinde ve sosyal medya kanallarında günlük bazda paylaşımlar yapar. Havacılık, otomobil, enerji ve çevre teknolojileri, fizik, biyoloji, yapay zeka, robotik, 3D baskı teknolojileri, araçlar, icatlar, mimari, ve tıp teknolojisi gibi konularla ilgili haberler Interesting Engineering’in sık sık ele aldığı konular arasındadır. Interesting Engineering’ in paylaşımlarında ayrıca bilim/teknoloji araştırmacıları ile, işletmelerle ve kurumlarla söyleşiler ve ortak içerikler de bulabilirsiniz.

Interesting Engineering şu anki CEO’su Hüseyin Kılıç tarafından 2011 yılında kuruldu. Hüseyin Kılıç aynı zamanda ilginç ürünlerle ilgili bir site olan Well Done Stuff’ın ve turizm medya şirketi ​Turkey Welcomes You​ adlı şirketlerin de kurucusudur.

BtcTurk’un son 24 saatte günlük ortalama işlem hacmi 5 kat artarak 3 milyar TL’ye ulaştı

Kripto para borsası BtcTurk‘un bizimle paylaştığı verilere göre; son 24 saatte günlük ortalama işlem hacmi yaklaşık 5 kat artarak 3 milyar TL’ye ulaşmış..

BtcTurk CEO’su Özgür Güneri; dünyanın ilk kripto parası olan Bitcoin’in kontrol edilememesi, sansürlenememesi, para politikası ile oynamaması, şeffaf ancak son derece güvenilir blokzincir altyapısına sahip olmasının ona büyük güç verdiğini belirtti. Bu özellikleriyle dolaşıma çıkış hızı ve miktarı sınırlı olan Bitcoin’in bazı yatırımcılar tarafından da portföylerinde çeşitlendirme yaratabilecekleri yeni bir varlık sınıfı olarak görüldüğünü ifade etti.

Güneri, Bitcoin’in 2020 yılında Türk Lirası bazında yüzde 250, dolar bazında yüzde 150 yükseldiğini belirterek; “2020 yılı Bitcoin ve BtcTurk açısından beklediğimiz şekilde güçlü büyüme ile geçti. Tüm dünyada finansal, politik ve sosyal koşullardaki hızlı değişime son derece uygun olan Bitcoin’in sunduğu değer önerisinin farklı nedenlerle de olsa çok daha geniş bireysel ve kurumsal kitlelerce anlaşılması genel olarak sektörün çok hızlı gelişimine destek oluyor.Özellikle Bitcoin’de 2020 yılı mayısında gerçekleşen ödül yarılanması ile 2021 yılı beklentileri, Bitcoin adaptasyonun artması, finansal piyasalardaki yüksek likiditenin devamı gibi faktörlerin de etkisi ile güçlü kalmaya devam ediyor.BtcTurk olarak işlem hacmimiz de 2020 yılında geçen yılın aynı dönemine göre çok ciddi artış gösterdi.Bu doğrultuda son 24 saatteki işlem hacmimiz günlük ortalamamızın yaklaşık 5 katına ulaşarak 3 milyar TL oldu” dedi.

Bugün Bitcoin’in, kendisini bu finansal ve sosyal istikrarsızlıktan korumak isteyen ortalama vatandaşların da kullanabileceği bir yatırım biçimine dönüştüğünün altını çizen Güneri; “Varlıkların da en üst teknolojiyle korunabilir olması, bunun gizlilik ve güvenlik ilkeleri çerçevesinde yapılması insanlara büyük kolaylık sunacak. Kriptopara dünyasında 1 milyonu aşkın kullanıcımıza, 7 kıtada hizmet sunan global bir oyuncu olarak bunun aracısı olmaktan gurur duyuyoruz. İşlem hacmi, kullanıcı sayısı, sektöre giren bireyler ve kurumlar gibi veriler açısından 2021 yılında hem BtcTurk için hem de küresel sektör için çok olumlu geçeceğine inanıyorum.Bu çerçevede Bitcoin adaptasyonun daha da hızlı arttığını ve bunun fiyata da yansıdığını göreceğimizi düşünüyorum” değerlendirmesinde bulundu.

Dijital Üyelik hizmetini duyuran Kolektif House, “kullandığın kadar öde” modeliyle sunduğu hizmetleri dijitale taşıyor

Ofis beklentileri ve trendleri hızla değişirken, Kolektif House geliştirdiği Dijital Üyelik ile sunduğu hizmetleri dijitale taşıyor. Dijital Üyelik kapsamında kullanıcılarını tek tıkla Kolektif dünyası ile buluşturan Kolektif House, “kullandığın kadar öde” sistemi ile de günlük ofis ihtiyacına yönelik çözüm sunacak.

Pandemi kişisel alışkanlıklarımız üzerinde kalıcı etki yaratırken, iş hayatımızda da değişimi beraberinde getiriyor. Uzaktan çalışmanın büyük ölçekte alışkanlık, ofislerin ise şart olmaktan çıkıp tercih haline geldiği süreçte tüm bu gelişmeleri yakından takip eden Kolektif House; şimdi de Dijtal Üyelik ile kullanıcılarına ofis yaşamında yeni bir deneyim yaşatacak. Kolektif House’un kendi alanında sunduğu hizmetleri dijitale taşıdığı Dijital Üyelik sayesinde kullanıcılar fiziksel olarak lokasyona gelmeden web sitesi üzerinden üyeliğini başlatıp, tek tıkla da Kolektifli olma imkânı yakalayacak. Sadece üyelerin kullanabildiği uygulama üzerinden ise kullanıcılar ek hizmetleri uygulama üzerinden alıp, kullandığı kadar ödeme yapma esnekliğine sahip olabilecek.

Kolektif dünyası artık tek adreste

Dijital Üyelik hakkında detaylı bilgi aktaran Kolektif House Kurucu Ortağı ve CEO’su Ahmet Onur, şunları söyledi: “Kurulduğumuz günden bu yana amacımız sadece bir mekân değil, ekosistemle birlikte daha güçlü bir şekilde büyüyebileceğimiz bir yaşam alanı oluşturmak ve ofis kavramını herkesin kafasında değiştirmekti. Bugün gelinen noktada yeni dünyada “ofis”, daha çok esnekliği ve çevikliği destekleyecek biçimde şekil buluyor. Biz de Kolektif House olarak bu konudaki tecrübemiz ve vizyonumuzla kurumların ve kişilerin ihtiyaçları doğrultusunda hazırladığımız ofis çözümlerimiz ve geliştirdiğimiz yeni üyelik tiplerimiz çerçevesinde ideal ofis dünyasının beklentilerine yanıt veriyoruz. Bu kapsamda kısa süre önce hayata geçirdiğimiz ve lansmana özel sadece 59 TL’den başlayan fiyatlarla aylık olarak online satın alınabilen Dijital Üyelik ile kurumlara ve bireylere düşük maliyetle Kolektifli olma deneyimini uzaktan sağlıyoruz.

Özellikle trendleri takip eden genç bireylerin, evden/uzaktan çalışanların, yeni şirket kuranların, freelancer’ların, küçük ekiplerin ve birkaç kişi bir arada çalışmaya ihtiyacı olan kurumsal çalışanların ihtiyacı olan network’e erişimi için ideal bir çözüm olan Dijital Üyelik modeli sayesinde kullanıcılar Kolektifliler’e özel sunulan indirimlerden faydalanabiliyor. Bu yeni üyelik sistemimizin bir diğer katkısı ise Dijital Üyelik kullanıcılarımız Kolektif üyelerine ulaşma ve yazılımcıdan tasarımcıya, girişimciden yatırımcıya çok farklı ve geniş iş alanlarında çalışmalar yapan üyelerimiz ile iş birliği yapma fırsatı da yakalıyor. Böylece, kurduğumuz ekosistem ile hem sosyal hem de iş anlamında pek çok faydayı bir arada sağlamış oluyoruz. Ayrıca Dijital Üyelik ile kullanıcılarımıza istediği gün istediği lokasyonumuzdan çalışabilecekleri ve tüm gün boyunca lokasyonlarımızı deneyimleme şansına sahip olabilecekleri 1 günlük ücretsiz kullanım imkânı sunuyoruz.

kullandığın kadar öde

Tüm bunların yanında sadece üyelerimizin kullanabildiği uygulamamız üzerinden sunduğumuz “kullandığın kadar öde” sistemi sayesinde kullanıcılar ek hizmet ihtiyaçlarına uygulamamız üzerinden ulaşabiliyor. Kullanıcılarımız uygulamamıza üye olduktan sonra tüm Kolektif deneyimleri için mobil üzerinden ilerleyebiliyor ve 1 günlük ücretsiz kullanıma ek olarak günlük ofis, toplantı odası ihtiyaçlarına ek hizmetleri de uygulamamız üzerinden alabiliyor. Bu yeni üyelik modeli ile kullanıcılarımızın bulundukları yere en yakın Kolektif House lokasyonuna giderek, kendi plan ve programlarına göre çalışıp zamanlarını daha verimli kullanmalarını; bunun da kendilerine esneklik ve çeviklik kazandırmasını hedefliyoruz.”

Yaşam kalitenizi artırmak için nefes egzersizleri sunan yerli mobil uygulama girişimi: Huma Breath

Workup’ın yedinci dönemine seçilen girişimlerden Huma Breath, insanların kaygı, uykusuzluk, düşük enerji gibi problemlerine nefes egzersizleriyle yardımcı olup daha iyi yaşamalarını sağlamak amacıyla kurulan bir girişimdir.

Atakan Yılmaz, Gülenay Atmaca ve Kerem Solmaz tarafından Aralık 2019’da İstanbul’da kurulan Huma Breath, B2C olarak sağlık sektöründe faaliyet gösteriyor.

Huma Breath, insanların günlerine düşük enerji ve uykulu bir şekilde başlaması, gün içerisinde sık sık kaygı hissetmeleri, enerji ihtiyaçlarını ise bolca kahve tüketerek karşılamaya çalışmalarını fakat bu durumun da insanların gece uykuya dalmalarını zorlaştırmaları gibi sorunlara çözüm olarak hızlı bir şekilde işe yarayan nefes egzersizleri sunuyor.

Nefes egzersizleri meditasyonla bazı yerlerde kesişir fakat önemli derecede farklı yanları vardır. Nefes egzersizleri ilk olarak 30 saniye içerisinde etkilerini gösterirler, her defasında çalışırlar ve alışkanlık haline getirmeye gerek yoktur. Bu özellikleri ile meditasyondan ayrılır ve pratiklik, kolay yapılabilirlik ve her yerde uygulanabilirlik gibi özellikler sunar. Girişimin kurucuları bu değer önerileriyle yola çıkmış ve kullanıcılarının problemini iyi anlayıp, onlar için en uygun, en faydalı olacak egzersizleri sunma odağında kişiselleştirme temelli çalışmaktadırlar.

Huma Breath mobil uygulamasını App Store veya Google Play‘den indirerek istediğiniz faydaya yönelik egzersiz seçerek bu egzersizleri yapmaya başlayabilirsiniz. Uygulamadaki ‘nefes balonu’ egzersizi basit bir şekilde yapmanızı ve kısa sürede istediğiniz sonuçları almanıza yardımcı oluyor. Canlı nefes egzersizleri derslerine katılarak gelişiminizi takip edebilir ve temel seviyeden itibaren nefes öğreten kurslardan faydalanabilirsiniz.

Kumaş üreticileri için yapay zeka tabanlı kalite kontrol platformu: Tuvis AI

Workup‘ın yedinci dönemine seçilen girişimlerden Tuvis AI, tekstil endüstrisindeki kumaş üreticileri için yapay zeka tabanlı görsel kalite kontrol platformu geliştirmektedir.

Bu platform kumaş üreticilerinin, kalite kontrol süreçlerinin verimliliğini yüzde 90 oranında artırmayı ve aynı zamanda dinamik raporlama sistemi ile kalite kontrol süreçlerini takip edebilmelerini hedeflemektedir. 

Batuhan Şahin, Bahadır Gölcük ve Eyüp Görkem Bayram tarafından Mayıs 2019’da İstanbul’da kuruldu.

Tekstil endüstrisindeki kumaş üreticileri, kumaş kalite kontrol sürecini insan gözü ile gerçekleştirmeleri nedeniyle; verimsizlik, sürecin yavaş ilerlemesi, standardize edilememesi ve takip edilememesi problemleri yaşıyor. Bu sorundan yola çıkan girişimciler, insan hatasını sıfıra yakın bir seviyeye indirmek için kolları sıvadı ve Tuvis AI’ı hayata geçirdi.

Üreticiler bu problemler sebebiyle kalite kontrol süreçlerinde repütasyon, zaman kayıpları yaşamakta ve insan kaynağı yönetiminde de zorluklarla karşılaşıyormuş. Tüm bu kayıpların ve zorlukların yanında aynı zamanda orta ve büyük ölçekteki üreticiler aylık ortalama 200 bin dolar civarında da zararı uğradıkları görülüyormuş. Tuvis ise bu problemlere çözüm olmak için geliştirdiği teknoloji ile müşterilerine minimum yüzde 90 doğruluk oranı, 4 kata kadar daha hızlı kalite kontrol, standardize ve takip edilebilen bir raporlama sistemi, hata haritalama modülü ile de kök neden analizi sunarak kalite kontrol süreçlerini olabilecek en iyi duruma getirmek için imkan sunuyor.

Tuvis AI’ın ürünlerinden Tuvis FabIns, içerisinde görüntüleme üniteleri bulunan bir platformdur. Kumaş üreticileri bu platformu mevcut olan kalite kontrol hatlarının üzerine entegre ederek hızlıca kullanmaya başlayabiliyor. Tuvis’in bu çözümü kumaş akarken görsel olarak kumaşın anlık taramasını yapıyor ve hata tespit ettiğinde hatayı fotoğraflayarak hatanın yerini, hata puanını raporlama sistemine kaydediyor. Üretici, kumaş sargısı bittiğinde, operatör sistemden raporu inceleyebilir, gerekli değişiklikleri ve geri beslemeleri yapabilir. Aynı zamanda Tuvis FabIns’ın raporuna göre hata haritası incelenerek bir sonraki süreç için ön çalışma da yapılabiliyor. 

Çalışmalarını Cube Incubation‘da yürüten Tuvis AITÜBİTAK 1512 Teknogirişim Sermaye Desteği ve Growth Circuit VC tarafından erken aşama yatırımı aldı.

Girişimle ilgili tüm gelişmeleri artık egirişim üzerinden takip edebilirsiniz.

Zorlu Holding, Akıllı Hayat 2030 sürdürülebilirlik stratejisi ve hedefleri doğrultusunda 2019 Sürdürülebilir Raporu’nu yayımladı

Zorlu Holding, Akıllı Hayat 2030 sürdürülebilirlik stratejisi ve hedefleri paralelinde performansını; aynı zamanda Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları’na katkısını içeren 2019 Sürdürülebilir Raporu‘nu yayımladı.

İş dünyasında artık paydaş temelli bir yaklaşımın oluşmaya başlamasının daha yaşanabilir ve iyi bir gelecek adına umut verici olduğunu söyleyen Zorlu Holding CFO’su ve Sürdürülebilirlik Komitesi Başkanı Cem Köksal; “Yapılan işlerin yarattığı finansal sonuçlar, ancak başta toplum olmak üzere tüm paydaşlar için bir değer yaratabiliyorsa anlamlı ve sürdürülebilir olabilir” dedi.

Zorlu Holding sürdürülebilirlik stratejisi kapsamında gerçekleştirdiği çalışmaları ve performansını, Sürdürülebilirlik Raporu aracılığıyla paydaşlarına düzenli olarak sunmaya devam ediyor. Bu kapsamda GRI Standartları “Temel” (Core) seçeneğine uygun olarak hazırladığı 2019 Sürdürülebilirlik Raporu yayınlandı. Rapor, aynı zamanda Zorlu Holding’in Birleşmiş Milletler Küresel İlkeler Sözleşmesi (United Nations Global Compact-UNGC) kapsamında 10. İlerleme Bildirimini de kapsıyor.

Raporda, Zorlu Grubu’nun sürdürülebilirliği iş yapış biçimi ve kültürüne dönüştürme yolunda attığı birçok yenilikçi uygulamaya ve projeye de yer veriliyor.

İş dünyasında artık paydaş temelli bir yaklaşımın oluşmaya başlamasının daha iyi bir gelecek adına umut verici olduğunu söyleyen Zorlu Holding CFO’su ve Sürdürülebilirlik Komitesi Başkanı Cem Köksal “Bugün, işimizi yaparken ekonomik ve ekonomik olmayan varlıklarımızı bütünleşik bir yaklaşımla yönetmek zorundayız. Etki gücümüzün farkındalığıyla; bu işin toplum, çalışanlar, müşteriler ve tedarik zinciri başta olmak üzere tüm paydaşlarımız için değer yaratması gerektiği düşüncesiyle hareket ediyoruz. İş sonuçlarımızın yarattığı değer, ancak bu şekilde anlamlı ve sürdürülebilir olabilir. Bu anlayışla uygulamaya geçirdiğimiz Akıllı Hayat 2030 stratejimiz doğrultusunda, sorumlu üretim ve büyüme yaklaşımımızla çevresel, sosyal ve yönetsel konulardaki etki ve performansımızı her geçen gün daha da iyileştirerek etkin şekilde yönetiyoruz. Geleceği akıllı sistemlerle şekillendirerek, küresel meselelere yenilikçi ve sürdürülebilir çözümler üreten bir grup olarak dönüşümün tetikleyicilerinden biri olma amacımızı bütüncül bir yaklaşımla sektörlerimizle ortak bir zeminde her geçen gün daha da güçlendiriyoruz” dedi.

2019 Sürdürülebilirlik Raporu; Kurumsal Yönetim, Çalışanlar, Çevre, Ar-Ge ve İnovasyon, Tedarik Zinciri, Müşteri İlişkileri ve Toplumla İlişkiler temel başlıkları altında, Zorlu Holding’in Akıllı Hayat 2030 stratejisi doğrultusunda gerçekleştirilen sürdürülebilirlik odaklı çalışmaları içeriyor.

Rapora ulaşmak için: 2019.zhsurdurulebilirlikraporu.com

Sosyal medya yönetim platformu RADAAR, 5.9 milyon TL değerleme ile TechOne’dan ilk yatırımını aldı

Birden fazla sosyal medya hesabını yönetmek için özel olarak tasarlanmış yapay zeka destekli sosyal medya yönetim platformu olan yerli girişim RADAAR, 5.9 Milyon TL değerleme ile TechOne‘dan tohum yatırımı aldı.

Mustafa Ercan Zırh tarafından kurulan RADAAR, sunduğu yapay zeka destekli ve bulut tabanlı platform ile birden fazla sosyal medya hesabı yöneten herkesin tüm sosyal medya hesaplarını tek bir yerden zahmetsizce yönetmesine olanak sağlıyor.

Sosyal Medyanızı Daha Etkili Yönetin

RADAAR, kullanıcıların Facebook, Instagram, Linkedin, Twitter, YouTube ve Pinterest gibi sosyal medya kanallarını tek bir platformdan yönetebilmesine imkan verirken, bulut tabanlı ve yapay zeka destekli altyapısı sayesinde çok daha kolay ve verimli bir yönetim deneyimi sağlıyor. RADAAR sunmuş olduğu bulut tabanlı platformuyla müşterilerine farklı markalar için çalışma alanları, içerik yayınlama, takipçiler ile görüşme, rakiplerini takip etme, raporlama ve analiz etme gibi özellikler sunuyor.

Sosyal Medya Yönetimi için Her Şey Bir Arada

RADAAR geliştirdiği SaaS tabanlı platform sayesinde müşterilerinin sosyal medya hesaplarını daha etkin ve verimli bir şekilde yönetmesine imkan sunuyor. Sosyal medya yönetimini özellikle kalabalık ekipler için kolaylaştıran ve verimli hale getiren RADAAR, çalışma alanları ile farklı markalara ait tüm sosyal medya hesaplarını gruplayıp, tek bir ekrandan yönetmenize olanak sağlarken, yayınlama özelliği sayesinde de tüm içeriklerinizi tek bir arayüzde planlama ve paylaşabilme imkanı sunar. Ayrıca sunduğu görüşmeler özelliği ile de sosyal medya kanallarından gelen mesajları tek bir gelen kutusundan yönetmenizi sağlarken, dinleme özelliği ile markanız hakkında sosyal medya da konuşulanları takip edebilir, görev yöneticisi özelliği ile işlerinizi planlamanızı, düzenlemenizi ve yönetmenizi sağlar. RADAAR ayrıca sunduğu raporlama özelliği sayesinde sosyal medya hesaplarınızın performansını ölçüp bu ağlardaki etkileşim ve verimini arttırmanıza imkan sağlar.

Globalde öncü olmak istiyoruz

Sosyal medya yöneticilerinin yaşadığı sorunlardan yola çıkan RADAAR Kurucusu Mustafa Ercan Zırh; “Sosyal medya ağlarının pazarlama çalışmaları için ne kadar önemli olduğunu ve bu ağlardaki hesapları tek tek manuel olarak yönetmenin ne kadar zor olduğunu çok iyi biliyoruz. Bu zorluğa bütüncül bir çözüm getirmek için yola çıktık. Platformumuz sayesinde birden fazla sosyal medya hesabı yöneten herkes artık tek bir arayüzden tüm hesaplarını kolayca yönetebilir. RADAAR olarak kısa sürede global pazarda öncü ve ilk akla gelen sosyal medya yönetim platformu olarak bir başarı hikayesi yaratmak istiyoruz.” dedi.